KÜLTÜR SANAT
19 Kasım 2024 Salı - 10:21 Şırnak T Tipi Cezaevi’nde ilk defa sosyal market açıldı Şırnak T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ilk defa sosyal market açıldı. Kapalı cezaevinde kalan hükümlü ve tutuklular için açılan sosyal markete hayırseverler tarafından bağışlar yapılıyor. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün yapmış olduğu protokoller çerçevesinde tutuklu ve hükümlülerin ihtiyaçlarını gidermek için sosyal market açıldı. Şırnak T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda ilk defa açılan sosyal marketi kullanmak isteyen hükümlü ve tutuklular, ihtiyaçlarını idareye bildiriyor. İdare tarafından hükümlü ve tutukların yaptıkları başvurular değerlendiriliyor ve ardından sosyal marketin kapıları açılıyor. Hükümlü-tutuklular için açılan sosyal market hakkında açıklamalarda bulunan Şırnak T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Serkan Kengil, "Cezaevleri Tevkif Genel Müdürlüğünün yapmış olduğu protokoller çerçevesinde tutuklu ve hükümlülerin ihtiyaçlarını gidermek için sosyal market adı altında bir birim oluşturduk. İhtiyacı olan ailesinden destek görmeyen herhangi bir ihtiyacını karşılayamayan, kıyafet ihtiyacını karşılayamayan hükümlü tutuklularımız için bu şekilde bir sosyal market oluşturduk. Bizlere ihtiyaçlarını belirtip o ihtiyaçları nezdinde elimizde mevcut ise kendileri psikososyal servisi eşliğinde buradan tedarik edebiliyorlar" dedi. Çocuklar için oyun alanları oluşturuldu Annesi ile birlikte cezaevinde kalmak zorunda olan çocukların daha kolay bir şekilde dış hayata adapte olabilmeleri için oyun alanları oluşturduklarını belirten Kengil, “Aynı zaman hükümlü tutuklu bayanların yanlarında barınan çocuklarının ceza infaz kurumlarında adaptasyonu, ceza infaz kurumlarına girdiklerinde dış dünya ile adaptasyonunu sağlayabilmek için oyun alanları oluşturduk. Çocuk oyun parkları. Burada da ilerleyen süreçte de ziyaretçilerin yanlarında getirmiş oldukları çocukları için onlarında kullanabileceği bir oyun alanı kurduk. Aynı zamanda psikososyal servisimizin hükümlü tutukluları uygulamış olduğu samba ve bağımlılıkla mücadele programlarının yanında bu mücadelede hükümlü tutuklulardan ziyade ailenin de bu mücadeleye katkı sunmaları ve bu mücadelenin içerisinde olmaları için hükümlü tutukluların aile görüş odası, ziyaret mahallemizde oluşturduk oluşturmuş olduğumuz oda da ayın ilk tam haftasında açık ziyaret günlerinde ziyarete gelmiş olan bağımlı olan hükümlü tutuklu yakınlarına manevi rehberlik birimimizde çalışan vaizlerimiz tarafından psikososyal servisindeki psikologlarımız tarafından seminerler ve bazı sosyal aktiviteler yapılmakta. Yaklaşık 3 aydır bu uygulamayı faaliyete geçirdik. Ailelerden de bizlere bugüne kadar yaklaşık 70-80 aileye nüfuz edildi ve olumlu dönüşlerini de görmüş olduk. Katkılardan da çok memnun olduklarını da görmüş olduk” ifadelerini kulandı.
19 Kasım 2024 Salı - 10:15 Çanakkale’nin turizm merkezi Bozcaada’da Osmanlı döneminden kalma askeri yapı restore edilecek Çanakkale’nin Kuzey Ege Denizi’ndeki Bozcaada ilçesinde Kaymakamlık tarafından adanın tarihi mirasını canlandırmak ve kültürel değerlerini turizme kazandırmak için yürütülen proje kapsamında ‘Yeni Kale’ olarak bilinen Osmanlı döneminden kalma askeri yapı restore edilecek. Bozcaada Kaymakamlığı, adanın tarihi mirasını canlandırmak ve kültürel değerlerini turizme kazandırmak için yürüttüğü projelere bir yenisini ekliyor. 2019’da üç ayrı tarihi yel değirmenini yeniden inşa ederek turizme kazandıran kaymakamlık, şimdi de “Yeni kale” olarak bilinen Osmanlı döneminden kalma askeri yapıyı restore etmeyi hedefliyor. Ada’ya ve Çanakkale Boğazı’na hakim bir tepede bulunan ve 1827’de Bozcaada Muhafızı Hafız Ali Paşa tarafından gözetleme amacıyla inşa edilen askeri yapı, kapsamlı bir restorasyon sürecine girecek. Projenin bir parçası olarak, yel değirmenlerinden Yeni Tabya’ya kadar uzanan yaklaşık 1,5 kilometrelik "Kültür Yolu Parkuru" da hayata geçirilecek. Yürüyüş parkurunda, Osmanlı dönemi ve Truva Savaşları hakkında bilgilendirici tabelalar ve seyir dürbünleri bulunacak, böylece ziyaretçiler hem Bozcaada’nın tarihi mirasına dair bilgiler edinecek hem de adanın ve Çanakkale Boğazı’nın eşsiz manzarasını keşfedecek. Yaklaşık 6 ay önce göreve başlayan Bozcaada Kaymakam Vekili Mehmet Halit Haydaroğlu, “Yel değirmenlerini gezmeye gelen bir turist hiç arabasını kullanmadan yer değirmenlerinin bir tahta yolla restorasyonu yapılacak Yeni Kale yapısı birleşecek. Bu projeyi gerçekten çok önemli buluyorum. Bu eseri ortaya koyabilirsek çok farklı turist kitlesini de adamızda ağırlayacağız. Bu çok güzel bir şey. Yapılacak olan proje ilk ve son olmayacak. Başka tarihi, kültüler yapı projelerinin de bir nevi ateşleyicisi olacak. Bizim amacımız yeni sezon gelmeden bu yapıyı Bozcaada’ya kazandırmak” dedi.
Kale kazılarında yaşam alanları ortaya çıkıyor: Surlarda 700 yıllık tuvalette bulundu
28 Ekim 2024 Pazartesi - 09:30 Kale kazılarında yaşam alanları ortaya çıkıyor: Surlarda 700 yıllık tuvalette bulundu Mersin’in incisi denizin ortasındaki Kızkalesi’nin karşısında yer alan ve dış kale olarak bilinen Korikos Kalesi’nde yapılan kazı çalışmalarında yaşam alanları ortaya çıkarılmaya başlandı. Yaşam alanlarının yanı sıra surlara 700 yıl önce yapılmış bir de tuvalet çıkması dikkat çekti. Erdemli ilçesine bağlı Kızkalesi Mahallesi’nde sınırlarında yer alan Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinesinde Mersin Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. Şener Yıldırım’ın kazı başkanlığında Korikos Kalesi’nde (dış kale) kazı çalışmaları devam ediyor. Geçmişi 2 bin 200 yıl öncesine dayanan Korikos antik kentinde yer alan ve bin yıl önce ilk kısmı yapıldığı bilinen dış kale de bu yıl devam eden kazı çalışmalarda yaşam alanları ortaya çıkarılıyor. Daha önce bir mescit ile kilisenin ortaya çıkarıldığı kazı alanında, bu sene bir çok yaşam alanı ve ilginç olarak kabul edilen surlarda 700 yıl öncesine ait bir tuvalet bulundu. "Surun hemen üzerine inşa edilmiş bir orta çağ tuvaleti" Geçtiğimiz yıllarda bir mescit ile kilise kazısı tamamladıklarını dile getiren Kazı Başkanı Doç.Dr. Şener Yıldırım,”2 yıldır kaledeki konut, yaşam birimlerinin açığa çıkarılması için çalışıyoruz. Bununla birlikte burada nasıl bir yaşam vardı, bunun izlerini takip ediyoruz. Devam eden çalışmalarda konut sayısının çoğalmasıyla beraber gelecek yıllarda veriler kesinleşecek, tahmini bir konutla birlikte bir nüfus tahmini yapacağız. Yaşam birimlerin dışında surlarla ilgili çalışmalarımız da var. Bu yıl sur dibinde bir mekan açığa çıkardık ve ilginç bir şekilde de tuvalet olduğunu gördük. Surun hemen üzerine inşa edilmiş bir orta çağ tuvaleti” dedi. Bakanlığın uyguladığı ’Geleceğe Miras’ projesi kapsamında daha iyi ödeneklere sahip olduklarını ve bu yıl 15 işçi ile çalışmaları yürüttüklerini kaydeden Yıldırım, etap etap gitmek kaydıyla 4-5 yıl içerisinde iç kaledeki çalışmaları tamamlamayı hedeflediklerini söyledi. "İlk sur duvarlarının sağlam evresini biz 12. Yüzyılın başına tarihlendiriyoruz" Korikos antik kentinin Helenistik dönemden itibaren varlığını bildiklerinin altını çizen Yıldırım,” Sonrasında Roma ve Bizans döneminde varlığını sürdürmüş. 7. Yüzyılda Arap istilalarının başlamasıyla beraber bir savunma yapısı yoğunluğu görülür Anadolu’da. 8. Yüzyıl içerisinde de buraya bir kale inşa söz konusu olduğunu antik dönem kaynakları bize aktarıyor. Devam eden süreçte kale biraz harap olmuş. Çünkü 12. Yüzyılın hemen başında imparatorun verdiği bir emir ile Korikos’ta ki kalenin onarılması emrediliyor. Buradaki ilk sur duvarlarının sağlam evresini biz 12. Yüzyılın başına tarihlendiriyoruz” diye konuştu. "Kentin kuruluşu 2 bin 200 yıl öncesine ait" Kızkalesi denilince akla ilk adadaki kalenin geldiğine değinen Yıldırım,” Biz buradaki kale için Korikos kalesi ismini kullanıyoruz. Bu adadaki kalenin karadaki karşılığı. Bir biriyle bağlantılı ve aynı dönemde inşa edilmiş zaten. Kentin kuruluşu ise yaklaşık 2 bin 200 yıllık bir geçmişe sahip ama kalenin bugünkü durumu 700, ilk yapım evresi bin yıllık” diyerek sözlerini tamamladı.
Deprem sonrası geldiği Rize’de mozaik sanatını icra ediyor
28 Ekim 2024 Pazartesi - 09:20 Deprem sonrası geldiği Rize’de mozaik sanatını icra ediyor Asrın felaketinin ardından Rize’ye gelen Hatice Duran, Hatay’ın kültürü olan mozaik sanatını da peşinde getirdi. Evli ve 3 kız çocuğu annesi olan 42 yaşındaki Hatice Duran asrın felaketi olarak adlandırılan 6 Şubat 2023 depreminin ardından ailesiyle birlikte Hatay’dan ayrılarak Rize’ye yerleşti. Bir süre Rize’de yaşayan Duran, kendisinin de alanı olan mozaik sanatının Rize’de olmadığını gördü. "Hatay’a gidemiyorsak Hatay’ı buraya getiririz" diyen Duran bu kez kendi kültürlerini Rize’ye taşıdı. Kendisine bir atölye açan Duran burada Rize’ye özgü atmacadan tutun da çay filizine, Çaykur Rizespor amblemine kadar tüm Rize’yi yansıtan figürleri mozaiğe döktü. Rize’ye geldiğinde mozaik sanatının olmadığını gördüğünü ve bir Hataylı olarak bu sanat ile Rizelileri tanıştırmayı boynunun borcu bildiğini dile getiren Duran “Depremden sonra Rize’ye geldik. Rize’de de mozaik sanatının çok olmadığını gördüm. Bir Hataylı olarak Rize’ye bu sanatı katmanın boynumun borcu bildim. Onun için ben bu sanatı tanıtmak istiyorum. Taşların enerjisiyle insanlar tanışsın, taşlarla tanışsın, taşlardan yaptığımız bu ürünlerle tanışsın. Hem kursiyer yetiştirmek adına hem de bu sanatını tanıtmak adına bu atölyeyi açtım” ifadelerini kullandı. Mozaik sanatının Sümerler’den günümüze geldiğine ve sadece bir ile entegre edilmesinin doğru olmadığına, bu nedenle Rize’yi mozaik sanatı ile bütünleştirmek istediğine vurgu yapan Duran “Ben burada hem Hatay’ı yaşıyorum hem Rize’yi yaşıyorum. Yani sanat Hatay’ın sanatı diye bir sanatı bir şehre tamamen de kısıtlamak çok doğru değil. Sanat Sümerler’den bu yana olan bir mozaik sanatı ama Hatay topraklarında daha fazla bulunmuş. Hatay topraklarında daha fazla bulunduğu için orada daha çok tanınıyor daha çok biliniyor. Buraya da geldik. Artık buranın topraklarında da mozaik olacak. Biz buranın kültürünü de kendi eserlerimize yansıtacağız. Çaykur Rizespor gibi, Atmaca gibi, çay bardağı gibi, çay çiçeği gibi, buranın taş köprüsü gibi. Hepsi eserlerimizde yer alacak. İki kültürü birleştireceğiz” dedi. Rize’ye özgü motiflerin mozaik sanatına dökülmüş hallerinin ilgi gördüğünü kaydeden Duran sözlerinin devamında “Burada doğal taşlarla yapılmış olan tablolar çok ilgi görüyor. Çünkü doğal taşın bir enerjisi var. O doğal taş insanı çekiyor. Büyük kuşlu tablo olsun, tavus kuşu olsun. Tabii ki müze replikalarımız da çok ilgi görüyor. Tabii ki Çingene Kızı Antep ve bütünleşmiş. Çingene Kızı da çok rağbet gördü. Kabartmalı, mozaik, Çaykur Rizespor amblemi, tabii ki atmaca figürü çok ilgi gördü. Çay bardağı da çok ilgi gördü. Bu kültürü de burada yaşatacağız inşallah” şeklinde konuştu.
10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı ziyaretçi akınına uğruyor
27 Ekim 2024 Pazar - 18:35 10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı ziyaretçi akınına uğruyor Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde bu yıl 10’uncusu düzenlenen Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı, üçüncü gününde de ziyaretçi akınına uğradı. Fuarda imza günü etkinliklerine katılan yazarlar, eserlerini imzaladı. “Kitabın Ruhuyla Yeniden” mottosuyla gerçekleştirilen 10. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı devam ediyor. Fuar alanını gezen kitapseverler, kitap alıyor ve sevdikleri yazarlarla bir araya geliyorlar. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’nın güzel bir fuarcılık örneği sergilediğini vurgulayan Yazar Ümit Aktaş, “Mana ve Çıra yayınevlerinde kitaplarım yayınlanıyor. Daha çok düşünce, roman ve şiir kitaplarım var. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’na başlangıcından beri katılmaya çalışıyorum. Malatya hakikaten çok güzel fuarcılık örneği sergiliyor. Tabii ki bu konuda istikrarlı olmak da çok önemlidir. Ayrıca depreme ve deprem sonrasında yaşanan sıkıntılara rağmen kitap fuarını bu şekilde düzenli ve özenli bir şekilde yapmak da oldukça mühimdir. Gençlerin ve kitapseverlerin kitaplara olan ilgilerini bu tip fuarlarla desteklemek, okuma serüveni oluşturuyor. Genel anlamda baktığımız zaman Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’na katılım oldukça iyi. Fuar kapsamında birtakım etkinlikler de yapılıyor. Bu organizasyondan dolayı da Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederim” dedi. Malatya’nın Türkiye’de önemli kültür şehirlerinden biri olduğunu ifade eden Yazar ve Senarist Tarık Tufan, “Malatya bir kültür şehridir. Malatya fikir, sanat, edebiyat ve siyaset alanlarında Türkiye fikrinin oluşumuna katkı sağlamış derinlikli düşünce, edebiyat ve sanat insanlarıyla bugüne kadar var olmuş bir şehirdir. Dolayısıyla Malatya’ya gelerek kültür insanları, kültür takipçileriyle bir arada olmak benim için çok önemli ve kıymetlidir. Bir yazar olarak Malatya’daki kültürel birikimin bir parçası olmak da önem arz ediyor. Ayrıca gittiğimiz şehirlerde yazar olarak okurlarımızla bir araya geliyoruz ama aynı zamanda o şehrin kültüründen de bir şeyler alarak gidiyoruz. Malatya bu anlamda besleyici ve bereketli bir şehirdir” dedi. “Malatya, kendisini yeniden inşa edebilecek kabiliyette bir şehirdir” Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’nın bir parçası olmaktan memnuniyetini dile getiren Tufan, “6 Şubat depremlerinden en çok etkilenen illerden biri de Malatya’ydı. Malatya halkı depremin olduğu günden bu yana ayağa kalkmak için çaba sarf etti. Ben Malatya’nın gücünün, hayat duygusunun buna yeteceğini düşünüyorum. Yani Malatya, kendisini yeniden inşa edebilecek kabiliyette, kudrette ve birikimde bir şehirdir. Bizler de edebiyatçılar olarak ‘Bunların bir parçası olabilir miyiz?’ diye kendimize soruyoruz. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı bu açıdan çok önemli bir süreç. Bir taraftan insanlarımızın başlarını sokabilecek konutlar inşa edilirken, bir taraftan da kültürün ve edebiyatın kendini var etmesi için bu tür etkinliklerin yapılmasını önemsiyorum. Yeniden Malatya’da olmaktan ve bu kültürel etkinliğin bir parçası olmaktan da mutluluk ve heyecan duyuyorum. Malatya’daki kitap fuarının kendisini ‘Anadolu Kitap Fuarı’ olarak tabir etmesini de ayrıca değerli buluyorum” dedi. 6 Şubat depremlerinin ardından kitap fuarının yapılmasının önemli bir adım olduğunu vurgulayan Yazar Emre Gül, “Öncelikle böyle bir organizasyona davet edildiğim için Malatya Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ederim. Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’na daha önce birkaç kez gelmiştim ve her seferinde büyük bir coşku ve heyecanla karşılaşıyorum. Bu durum da beni çok mutlu ediyor. Kitap fuarı sayesinde Malatya ile gönül bağım oluştu. O nedenle her fırsatta gelmeye çalışıyorum. Özellikle depremden sonra fuarın yeniden açılması beni çok mutlu etti” dedi. İlk kez Malatya Anadolu Kitap ve Kültür Fuarı’na geldiğini ifade eden Yazar Özge Naz, “Gerçekten fuara çok büyük bir katılım var. Ayrıca fuarı çok beğendimi belirtmek istiyorum. Malatya Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen fuarda çok güzel bir şekilde ağırlanıyoruz. Bu durumdan da oldukça memnunum” dedi.
Odunpazarı’nda 2 önemli festivalin açılış programı yoğun katılımla gerçekleşti
27 Ekim 2024 Pazar - 17:13 Odunpazarı’nda 2 önemli festivalin açılış programı yoğun katılımla gerçekleşti Eskişehir’de Odunpazarı Belediyesi tarafından düzenlenen Ulusal Lületaşı Festivali ve Uluslararası Cam Festivali’nin resmi açılış törenine yoğun katılım gösterildi. Odunpazarı Belediyesi’nce Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’nci kuruluş yıl dönümüne özel 2 büyük festival düzenleniyor. Bu çerçevede; 27 Ekim - 2 Kasım 2024 tarihleri arasında yapılacak olan Ulusal Lületaşı Festivali ve Uluslararası Cam Festivali’nin resmi açılış töreni bugün saat 14.00’da Kurşunlu Külliyesi’nde gerçekleştirildi. Açılış, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ) Ankara Kahramankazan Tesisleri’ne yönelik yapılan terör saldırısıyla ilgili konuşmanın ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Sonrasında, lületaşı ve cam sanatı hakkında katılımcılara detaylı bilgiler aktarıldı. Programın devamında açılış konuşmaları yapılırken, sanatçılara ödülleri ile belgeleri takdim edildi. Halk dansları gösterileri ve cam sanatçılarının çalışmalarının canlı olarak seyredilmesiyle açılış programı sonra erdi. "Artık biz de Türkler olarak camda gümbür gümbür geliyoruz" Denizli’den gelen cam sanatçısı Ömür Duruerk, "Bizim camda en çok kıymet verdiğimiz şey, bir sanatçının elini görmektir. Çünkü biz bakarak öğreniyoruz. Bu anlamda, bu festivali çok kıymetli buluyorum. Yurt dışından farklı sanatçıların Eskişehir’e gelmesi ve bugün tüm cam sanatçılarıyla bir arada toplanması, bir kültür alışverişinin oluşması ve bilgi aktarımı anlamında çok kıymetli. Bu imkânı Türk cam sanatçılarına sunduğu için kıymetli başkanımıza ve belediyeye çok teşekkür ediyorum. Karşımda, 2011 yılından beri öğrenciliklerini bildiğim arkadaşlarımla sanatçı olarak aynı platformda yer almamız beni çok gururlandırıyor. Artık, bir elin parmaklarını geçmeyecek şekilde başlayan cam sanatçılarının böyle kitleler hâlinde yurt dışındaki festivallerde gösteriler yapması, Eskişehir’den mezun arkadaşımızın Amerika’daki bir fabrikadan teklif alması gibi gelişmelerle ’Artık biz de Türkler olarak camda gümbür gümbür geliyoruz’ deme gururunu yaşıyorum. Yüzüm kara çıkmayacak diye inanıyorum" dedi. "Lületaşı dünya mirası olma özelliğine sahip" Prof. Dr. Can Ayday, "Emekçiler, sanatçılar burada bu hazineye sahip olmalılar; bu sanatı gözleri gibi korumalılar. Bu, dünya mirası olma özelliğine sahip. Hani duyuyoruz ya, ’Kula’da dünya mirası var, şurada burada dünya mirası var.’ Pamukkale mesela, burası da orası gibi bir dünya mirası olabilir. Çok açık ama bu durduk yerde olmayacaktır. Bu dünya mirası bir seferde gelip burnunu oynattığı zaman sihirbaz gibi ’Küt’ diye ’Dünya mirası ol’ denmeyecektir. Burası jeoturizme açılacaktır, jeomirastır. Bu nedenle kıymeti bilinmelidir diyoruz" şeklinde konuştu. "Cumhuriyeti coşkulu bir biçimde sonsuza kadar kutlamalıyız" Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ise, cumhuriyetin 101’inci yıl dönümünü kutlayarak şunları söyledi: "Biz bugün Türkiye’de ne varsa cumhuriyete borçluyuz. Cumhuriyet olmasaydı bunlar olmazdı. O nedenle cumhuriyeti coşkulu bir biçimde sonsuza kadar kutlamalıyız, kutlayacağız. Buna hiçbir güç engel olamaz. Odunpazarı Belediyesi olarak lületaşını Eskişehir’in kültürel bir mirası olarak kabul ediyoruz, bunun altını çiziyorum. Odunpazarı, Eskişehir’de lületaşına sahip çıkıyor. Niye? Belediye Kanunu diyor ki, ’Belediyeler, bulundukları beldenin kültürel değerlerine sahip çıkmak zorundadır. Bu mirası korumak zorundadır.’ Biz bunu her türlü engellemeye rağmen yapıyoruz, bunun altını da çizeyim. Cam sanatı da Odunpazarı’nın sembolü hâline geldi. Bizden önceki dönemde başladı ve biz iyi şeyleri sürdürüyoruz, devam ettiriyoruz. Türkiye’de cam atölyesi olan tek belediye Odunpazarı Belediyesi ve bu atölyeyi geliştirerek Eskişehirlilerin cam sanatına olan ilgisini artırmak da bizim en önemli görevlerimizden birisi. Bu nedenle, Cumhuriyetimizin 101. yılında her iki festivalimizi birlikte yaparak coşkulu bir kutlama sürecine girmek istiyoruz." Programa Başkan Kurt’un yanı sıra Sivrihisar Belediye Başkanı Habil Dökmeci; Saatçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Sema Ersoy, yerel ve yurt dışından gelen yabancı sanatçılar ile vatandaşlar yoğun katılım sağladı.
Esenyurt’ta 400 kişi Cumhuriyet’in 101. yılını zeybek oynayarak kutladı
27 Ekim 2024 Pazar - 17:10 Esenyurt’ta 400 kişi Cumhuriyet’in 101. yılını zeybek oynayarak kutladı Esenyurt Belediyesi Halk Dansları Topluluğu’ndan oluşan 400 kişilik dev dans ekibi, Cumhuriyet’in ilanının 101. yıl dönümüne özel sergilediği zeybek gösterisi ile izleyicileri hem coşturdu hem de duygusal anlar yaşattı. Esenyurt Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla birbirinden renkli etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Düzenlenen etkinlik kapsamında gösterilerin başlangıcında belediyenin halk dansları topluluğu, özel makyaj teknikleri ile kendisini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e benzeten dans eğitmeni Mustafa Gümüş eşliğinde zeybek oynadı. Esenyurt’ta bir AVM meydanında gerçekleşen gösteriyi yaşlı ve genç olmak üzere her kesimden vatandaş, büyük ilgiyle izledi. Esenyurtluların hem gururlandığı hem de duygusal anlar yaşadığı etkinlikte dansçılar alkış yağmuruna tutuldu. “400 dansçımızla birlikte hem Atatürk’ü andık hem de Cumhuriyet’imizin ruhunu buraya taşıdık” Gösteriyi hazırlayan Esenyurt Belediyesi Halk Oyunları Eğitmeni Mustafa Gümüş, “Cumhuriyet’imizin 101. yılına yakışır bir kutlama programı organize ediyoruz. 400 dansçımızla birlikte hem Atatürk’ü andık hem de Cumhuriyet’imizin ruhunu buraya taşıdık. Bizleri her koşulda destekleyen, kültür ve sanata hayat şansı tanıyan, imkanlarımızı sunan Esenyurt Belediye Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Özer’e teşekkür ediyorum” dedi. “Burada olmak bizim için çok gurur vericiydi” Esenyurt Belediyesi Halk Oyunları kursiyeri Nilgerin Yılmaz, “Öncelikle Başkanımız Ahmet Özer’e ve Mustafa Gümüş hocamıza çok teşekkür ediyorum. Bugün burada olmak bizim için çok gurur vericiydi. Böyle güzel bir gösteri sergilediğimiz için çok mutluyuz” diye konuştu. “Cumhuriyet’i karşılamanın sevincini yaşıyoruz” Cumhuriyet’in 101. yılını gururla karşıladıklarını söyleyen Funda Mert ise, “Bugün 400 yüz kişilik bir halk oyunları grubumuz ve Mustafa Gümüş hocamızla Cumhuriyet’i karşılamanın sevincini yaşıyoruz. Bu imkanı bize sağlayan Prof. Dr. Ahmet Özer’e çok teşekkür ederiz” şeklinde konuştu. Cumhuriyet coşkusu üç gün boyunca sürecek Esenyurt Belediyesi’nin üç gün boyunca devam edecek olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında, 28 Ekim Pazartesi günü saat 19.30’da Esenkent Rıfat Ilgaz Açık Hava Tiyatrosu’nda Cumhuriyet Defilesi etkinliği, ardından halk müziğinin sevilen sesi Gökhan Gökmen sahne alacak. 29 Ekim Salı günü saat 19.30’da eski belediye bahçesinden Cumhuriyet Meydanı’na yapılacak fener alayının ardından 20.30’da ise sanatçı Ece Seçkin sahneye çıkarak Esenyurtlular ile buluşacak.
Odunpazarı’nda 2 önemli festivalin açılış programı yoğun katılımla gerçekleşti
27 Ekim 2024 Pazar - 17:08 Odunpazarı’nda 2 önemli festivalin açılış programı yoğun katılımla gerçekleşti Eskişehir’de Odunpazarı Belediyesi tarafından düzenlenen Ulusal Lületaşı Festivali ve Uluslararası Cam Festivali’nin resmi açılış törenine yoğun katılım gösterildi. Odunpazarı Belediyesi’nce Türkiye Cumhuriyeti’nin 101’nci kuruluş yıl dönümüne özel 2 büyük festival düzenleniyor. Bu çerçevede; 27 Ekim - 2 Kasım 2024 tarihleri arasında yapılacak olan Ulusal Lületaşı Festivali ve Uluslararası Cam Festivali’nin resmi açılış töreni bugün saat 14.00’da Kurşunlu Külliyesi’nde gerçekleştirildi. Açılış, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. (TUSAŞ) Ankara Kahramankazan Tesisleri’ne yönelik yapılan terör saldırısıyla ilgili konuşmanın ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Sonrasında, lületaşı ve cam sanatı hakkında katılımcılara detaylı bilgiler aktarıldı. Programın devamında açılış konuşmaları yapılırken, sanatçılara ödülleri ile belgeleri takdim edildi. Halk dansları gösterileri ve cam sanatçılarının çalışmalarının canlı olarak seyredilmesiyle açılış programı sonra erdi. "Artık biz de Türkler olarak camda gümbür gümbür geliyoruz" Denizli’den gelen cam sanatçısı Ömür Duruerk, "Bizim camda en çok kıymet verdiğimiz şey, bir sanatçının elini görmektir. Çünkü biz bakarak öğreniyoruz. Bu anlamda, bu festivali çok kıymetli buluyorum. Yurt dışından farklı sanatçıların Eskişehir’e gelmesi ve bugün tüm cam sanatçılarıyla bir arada toplanması, bir kültür alışverişinin oluşması ve bilgi aktarımı anlamında çok kıymetli. Bu imkânı Türk cam sanatçılarına sunduğu için kıymetli başkanımıza ve belediyeye çok teşekkür ediyorum. Karşımda, 2011 yılından beri öğrenciliklerini bildiğim arkadaşlarımla sanatçı olarak aynı platformda yer almamız beni çok gururlandırıyor. Artık, bir elin parmaklarını geçmeyecek şekilde başlayan cam sanatçılarının böyle kitleler hâlinde yurt dışındaki festivallerde gösteriler yapması, Eskişehir’den mezun arkadaşımızın Amerika’daki bir fabrikadan teklif alması gibi gelişmelerle ’Artık biz de Türkler olarak camda gümbür gümbür geliyoruz’ deme gururunu yaşıyorum. Yüzüm kara çıkmayacak diye inanıyorum" dedi. "Lületaşı dünya mirası olma özelliğine sahip" Prof. Dr. Can Ayday, "Emekçiler, sanatçılar burada bu hazineye sahip olmalılar; bu sanatı gözleri gibi korumalılar. Bu, dünya mirası olma özelliğine sahip. Hani duyuyoruz ya, ’Kula’da dünya mirası var, şurada burada dünya mirası var.’ Pamukkale mesela, burası da orası gibi bir dünya mirası olabilir. Çok açık ama bu durduk yerde olmayacaktır. Bu dünya mirası bir seferde gelip burnunu oynattığı zaman sihirbaz gibi ’Küt’ diye ’Dünya mirası ol’ denmeyecektir. Burası jeoturizme açılacaktır, jeomirastır. Bu nedenle kıymeti bilinmelidir diyoruz" şeklinde konuştu. "Cumhuriyeti coşkulu bir biçimde sonsuza kadar kutlamalıyız" Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ise, cumhuriyetin 101’inci yıl dönümünü kutlayarak şunları söyledi: "Biz bugün Türkiye’de ne varsa cumhuriyete borçluyuz. Cumhuriyet olmasaydı bunlar olmazdı. O nedenle cumhuriyeti coşkulu bir biçimde sonsuza kadar kutlamalıyız, kutlayacağız. Buna hiçbir güç engel olamaz. Odunpazarı Belediyesi olarak lületaşını Eskişehir’in kültürel bir mirası olarak kabul ediyoruz, bunun altını çiziyorum. Odunpazarı, Eskişehir’de lületaşına sahip çıkıyor. Niye? Belediye Kanunu diyor ki, ’Belediyeler, bulundukları beldenin kültürel değerlerine sahip çıkmak zorundadır. Bu mirası korumak zorundadır.’ Biz bunu her türlü engellemeye rağmen yapıyoruz, bunun altını da çizeyim. Cam sanatı da Odunpazarı’nın sembolü hâline geldi. Bizden önceki dönemde başladı ve biz iyi şeyleri sürdürüyoruz, devam ettiriyoruz. Türkiye’de cam atölyesi olan tek belediye Odunpazarı Belediyesi ve bu atölyeyi geliştirerek Eskişehirlilerin cam sanatına olan ilgisini artırmak da bizim en önemli görevlerimizden birisi. Bu nedenle, Cumhuriyetimizin 101. yılında her iki festivalimizi birlikte yaparak coşkulu bir kutlama sürecine girmek istiyoruz." Programa Başkan Kurt’un yanı sıra Sivrihisar Belediye Başkanı Habil Dökmeci; Saatçiler Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Sema Ersoy, yerel ve yurt dışından gelen yabancı sanatçılar ile vatandaşlar yoğun katılım sağladı. (EE-
Esenyurt’ta 400 kişi Cumhuriyet’in 101. Yılını zeybek oynayarak kutladı
27 Ekim 2024 Pazar - 17:08 Esenyurt’ta 400 kişi Cumhuriyet’in 101. Yılını zeybek oynayarak kutladı Esenyurt Belediyesi Halk Dansları Topluluğu’ndan oluşan 400 kişilik dev dans ekibi, Cumhuriyet’in ilanın 101. yıl dönümüne özel sergilediği zeybek gösterisi ile izleyicileri hem coşturdu, hem de duygusal anlar yaşattı. Esenyurt Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla birbirinden renkli etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Düzenlenen etkinlik kapsamında gösterilerin başlangıcında belediyenin halk dansları topluluğu, özel makyaj teknikleri ile kendisini Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e benzeten dans eğitmeni Mustafa Gümüş eşliğinde zeybek oynadı. Esenyurt’ta bir AVM meydanında gerçekleşen gösteriyi yaşlı ve genç olmak üzere her kesimden vatandaş, büyük ilgiyle izledi. Esenyurtluların hem gururlandığı hem de duygusal anlar yaşadığı etkinlikte dansçılar alkış yağmuruna tutuldu. “400 dansçımızla birlikte hem Atatürk’ü andık hem de Cumhuriyet’imizin ruhunu buraya taşıdık” Gösteriyi hazırlayan Esenyurt Belediyesi Halk Oyunları Eğitmeni Mustafa Gümüş, “Cumhuriyet’imizin 101. yılına yakışır bir kutlama programı organize ediyoruz. 400 dansçımızla birlikte hem Atatürk’ü andık hem de Cumhuriyet’imizin ruhunu buraya taşıdık. Bizleri her koşulda destekleyen, kültür ve sanata hayat şansı tanıyan, imkanlarımızı sunan Esenyurt Belediye Başkanımız Prof. Dr. Ahmet Özer’e teşekkür ediyorum” dedi. “Burada olmak bizim için çok gurur vericiydi” Esenyurt Belediyesi Halk Oyunları Kursiyeri Nilgerin Yılmaz, “Öncelikle Başkanımız Ahmet Özer’e ve Mustafa Gümüş hocamıza çok teşekkür ediyorum. Bugün burada olmak bizim için çok gurur vericiydi. Böyle güzel bir gösteri sergilediğimiz için çok mutluyuz” diye konuştu. “Cumhuriyet’i karşılamanın sevincini yaşıyoruz” Cumhuriyetin 101. yılını gururla karşıladıklarını söyleyen Funda Mert ise, “Bugün dört yüz kişilik bir halk oyunları grubumuz ve Mustafa Gümüş hocamızla Cumhuriyet’i karşılamanın sevincini yaşıyoruz. Bu imkanı bize sağlayan Prof. Dr. Ahmet Özer’e çok teşekkür ederiz” şeklinde konuştu. Cumhuriyet coşkusu üç gün boyunca sürecek Esenyurt Belediyesinin üç gün boyunca devam edecek olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında, 28 Ekim Pazartesi günü saat 19.30’da Esenkent Rıfat Ilgaz Açık Hava Tiyatrosu’nda Cumhuriyet Defilesi etkinliği, ardından halk müziğinin sevilen sesi Gökhan Gökmen sahne alacak. 29 Ekim Salı günü saat 19.30’da eski belediye bahçesinden Cumhuriyet Meydanı’na yapılacak fener alayının ardından 20.30’da ise sanatçı Ece Seçkin sahneye çıkarak Esenyurtlular ile buluşacak.
Hataylılar, Kağıthane Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Hatay Tanıtım Günlerinde’ buluştu
27 Ekim 2024 Pazar - 16:47 Hataylılar, Kağıthane Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Hatay Tanıtım Günlerinde’ buluştu Kağıthane Belediyesi tarafından, Hasbahçe’de düzenlenen Hatay Tanıtım Günleri ile Hatay’ın kültürü, tarihi ve lezzetleri İstanbullularla buluştu. 24-27 Ekim tarihleri arasında düzenlenen etkinlikte renkli gösteriler, eşsiz tatlar ve zengin kültürel performanslarla ziyaretçilere keyifli anlar sundu. Kağıthane Belediyesi tarafından Hatay’ın benzersiz tarihi, kültürel ve gastronomik mirasını İstanbullularla buluşturmak amacıyla düzenlenen Hatay Tanıtım Günleri, İstanbul Hatay Dernekler Federasyonu iş birliğiyle 24-27 Ekim tarihleri arasında Hasbahçe’de gerçekleşti. Etkinlik çerçevesinde İstanbullular, dört gün boyunca Hatay’ın kültürünü görme ve yöresel lezzetlerini tatma fırsatı buldu. Tanıtım günleri boyunca Hatay’ın el sanatlarından, doğal güzelliklerine, kültürel mirasından unutulmaz tatlarına kadar birçok unsur İstanbulluların beğenisine sunuldu. Ayrıca Hatay’ın yerel müzikleri eşliğinde el sanatları ve yöresel ürünler de sergilendi. “6 Şubat tarihinde yaşadığımız depremden etkilenen esnaflarımız da burada” Etkinliklerin açılış programında konuşan Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, “Hatay’a selam olsun, Hatay’ı çok seviyoruz. Hepimiz hoş geldiniz. Kağıthanemiz de Sivaslı ve Giresunlu hemşerilerimiz ile birlikteydik. Bugün de Hataylılar ile özel lezzetler günlerinde birlikteyiz. Önümüzdeki hafta Bitlisli hemşerilerimiz ile ondan sonra da Kastamonulu hemşerilerimizle beraber olacağız. Özellikle geçen yıl 6 Şubat tarihinde yaşadığımız depremden etkilenen esnaflarımız da burada. Bu etkinliğimiz ile onları da desteklemiş oluyoruz. Bugün de kıymetli Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da Hatay’da ki deprem konutlarını teslim ediyor. Katılımınız için teşekkür ederim’’ dedi. “Burada kendi markamızı, Hatay’ın kendi ürünü, dibek kahvesini tanıtıyoruz” Etkinliğe esnaf olarak katılan Emrah Kovan, "Öncelikle Kağıthane Belediyesi’ne çok teşekkür ederiz bizi, Hatayı İstanbul’a getirdiği için, bizleri buraya çağırıp, memleketlilerimiz ile buluşturduğu için çok teşekkür ederiz. Biz burada kendi markamızı, Hatay’ın kendi ürünü, dibek kahvesini tanıtıyoruz. Süt ve şeker kullanmıyoruz sadece suyla ve kahveyle yapıyoruz. Türk kahvesi gibi kaynatıp karıştırıyoruz. İçerisinde katkı maddesi yoktur ve yedi karışımdır. Süt ve şekere karşıyız. Kimseye de önermiyoruz. Hataylıları, Kağıthane Belediyesi’nin düzenlediği organizasyona bekliyoruz" dedi. “Hatay’ın bütün ilçelerine ait ürünlerimiz var” Etkinliğe esnaf olarak katılan İnayet Göktaş ise, "Kağıthane Belediyesi tarafından davet üzerine geldik. Biz de davete icabet ettik. Antakya yemeklerini ve Antakya kültürünü tanıtmaya geldik. Hatay’ın bütün ilçelerine ait ürünlerimiz var. Standımız oldukça zengin. Bütün misafirlerimizi bekliyoruz efendim. Hatay sevenleri, herkesi bekliyoruz buraya" diye konuştu.
Başkan Kurt: “Lületaşına sahip çıkmaya devam edeceğiz”
27 Ekim 2024 Pazar - 16:47 Başkan Kurt: “Lületaşına sahip çıkmaya devam edeceğiz” Eskişehir Odunpazarı Belediyesi, Kurşunlu Külliyesi içinde bulunan Lületaşı Müzesini yeniledi. Açılış törenine sanatçılar, lületaşı ustaları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Odunpazarı Belediyesi, Kurşunlu Külliyesi içinde bulunan Lületaşı Müzesini yeniledi. Müzede bulunan mevcut eserlerin korunduğu yenileme çalışmasında, müze daha çağdaş ve modern bir görünüme kavuşturuldu. Yenilenen Lületaşı Müzesi’nin açılışında yapılan konuşmalarda ise lületaşının önemine vurgu yapıldı. Açılışta konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, lületaşını korumak için geçen sene yaptırdıkları bir çalışmanın Sayıştay tarafından “kamu zararı” olarak görülerek kendilerine zimmet çıkarıldığını açıkladı. Başkan Kurt, “Ezbere yapılan eleştirilerle bizi korkutamazlar. Lületaşına sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi. “Lületaşını kaybettirmeyeceğiz” Konuşmasına Cumhuriyet’in 101’inci yılını kutlayarak başlayan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, “Korkmadan, hiçbir şeyden çekinmeden, coşkuyla kutlamamız gerekiyor. Bunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Cumhuriyet 100 yıl, 300 yıl, 500 yıl daha sonsuza kadar yaşamalıdır. Hiçbir güç de bunu engelleyememeli. Bu noktada partimizin ve bizim tavrımız nettir. Cumhuriyet’i doya doya kutlamalıyız. Festivallerimiz de bunun bir parçasıdır” dedi. Lületaşının Eskişehir’in bir değeri olduğunu vurgulayan Başkan Kurt, bu kültür mirasına sahip çıkmanın, onu geliştirmeye çalışmanın, ona sahip çıkmanın ve onu tanıtmanın ilgili belediyenin görevlerinin en başında yer aldığına dikkat çekti. “Biz bunu yapıyoruz. Ancak ne yazık ki Sayıştay geçen sene yaptırmış olduğumuz bilimsel çalışmaya yapamazsınız, bu sizin göreviniz değil dedi ve bize zimmet çıkardı. İnadına yapacağız. 5 bin yıldır var olan lületaşına, Eskişehir’in değerine Odunpazarı Belediyesi olarak sahip çıkmak bizim en temel görevimiz. Sayıştay, başkaları ne derse desin. Biz bu değeri kaybettirmeyeceğiz” diyen Başkan Kurt, müzenin yeniden düzenlenmesinde kendilerine destek olan Prof. Dr. Rıdvan Coşkun ve ekibine; lületaşı ustaları ile iletişimde kendilerine destek veren ve organizasyonda büyük katkıları bulunan Talat Ürersoy’a teşekkür etti. “Ezbere yapılan eleştirilerle bizi korkutamazlar” Başkan Kurt, konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü: “Bu müze geçmişte de vardı, geçmişte emek verenlere de teşekkür ediyoruz. Ama 2025 yılında Eskişehir gibi vizyonu Avrupa’ya erişmiş bir şehre yakışmıyordu. Biz bunu geliştiriyoruz, değiştiriyoruz. Çok daha iyilerini yapacağız. Geçtiğimiz haftalarda gazeteci kardeşimiz Deniz Çağlar Fırat bir yazısında TÜİK verilerine göre Odunpazarı’nın 1 milyon 200 bin turist aldığını yazmış. Bu az bir sayı değil. Bu sayıyı artırmak hepimizin görevidir. Bunu geliştirebilmemiz için en önemli malzeme ve değerimiz lületaşıdır. Onun için lületaşına sahip çıkıyoruz ve çıkacağız. Sayıştay ne derse desin. Mesajımız nereye gidiyorsa gitsin. Sayın vekillerim, Sayıştay bütçesi sırasında bunu ciddi bir biçimde dile getiriniz, çünkü ezbere yapılan eleştirilerle bizi korkutamazlar. Genel başkanımız ’korkmayacağız’ diyor. Biz hiç kimseden korkmuyoruz, alnımız açık, cesaretliyiz ve her türlü gelişmeyi de sağlayacağız. Bu müze onlardan birisi.” Gerçekleştirilen konuşmaların ardından yenilenen Lületaşı Müzesi’nin açılışı yapıldı. Başkan Kurt, protokolde bulunanlarla müzeyi gezerek, gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında bilgi verdi.
Hataylılar, Kağıthane Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Hatay Tanıtım Günlerinde’ buluştu
27 Ekim 2024 Pazar - 16:42 Hataylılar, Kağıthane Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Hatay Tanıtım Günlerinde’ buluştu Kağıthane Belediyesi tarafından, Hasbahçe’de düzenlenen Hatay Tanıtım Günleri ile Hatay’ın kültürü, tarihi ve lezzetleri İstanbullularla buluştu. 24-27 Ekim tarihleri arasında düzenlenen etkinlikte renkli gösteriler, eşsiz tatlar ve zengin kültürel performanslarla ziyaretçilere keyifli anlar sundu. Kağıthane Belediyesi tarafından Hatay’ın benzersiz tarihi, kültürel ve gastronomik mirasını İstanbullularla buluşturmak amacıyla düzenlenen Hatay Tanıtım Günleri, İstanbul Hatay Dernekler Federasyonu iş birliğiyle 24-27 Ekim tarihleri arasında Hasbahçe’de gerçekleşti. Etkinlik çerçevesinde İstanbullular, dört gün boyunca Hatay’ın kültürünü görme ve yöresel lezzetlerini tatma fırsatı buldu. Tanıtım günleri boyunca Hatay’ın el sanatlarından, doğal güzelliklerine, kültürel mirasından unutulmaz tatlarına kadar birçok unsur İstanbulluların beğenisine sunuldu. Ayrıca Hatay’ın yerel müzikleri eşliğinde el sanatları ve yöresel ürünler de sergilendi. “6 Şubat tarihinde yaşadığımız depremden etkilenen esnaflarımız da burada” Etkinliklerin açılış programında konuşan Kağıthane Belediye Başkanı Mevlüt Öztekin, “Hatay’a selam olsun, Hatay’ı çok seviyoruz. Hepimiz hoş geldiniz. Kağıthanemiz de Sivaslı ve Giresunlu hemşerilerimiz ile birlikteydik. Bugün de Hataylılar ile özel lezzetler günlerinde birlikteyiz. Önümüzdeki hafta Bitlisli hemşerilerimiz ile ondan sonra da Kastamonulu hemşerilerimizle beraber olacağız. Özellikle geçen yıl 6 Şubat tarihinde yaşadığımız depremden etkilenen esnaflarımız da burada. Bu etkinliğimiz ile onları da desteklemiş oluyoruz. Bugün de kıymetli Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da Hatay’da ki deprem konutlarını teslim ediyor. Katılımınız için teşekkür ederim’’ dedi. “Burada kendi markamızı, Hatay’ın kendi ürünü, dibek kahvesini tanıtıyoruz” Etkinliğe esnaf olarak katılan Emrah Kovan, "Öncelikle Kağıthane Belediyesi’ne çok teşekkür ederiz bizi, Hatayı İstanbul’a getirdiği için, bizleri buraya çağırıp, memleketlilerimiz ile buluşturduğu için çok teşekkür ederiz. Biz burada kendi markamızı, Hatay’ın kendi ürünü, dibek kahvesini tanıtıyoruz. Süt ve şeker kullanmıyoruz sadece suyla ve kahveyle yapıyoruz. Türk kahvesi gibi kaynatıp karıştırıyoruz. İçerisinde katkı maddesi yoktur ve yedi karışımdır. Süt ve şekere karşıyız. Kimseye de önermiyoruz. Hataylıları, Kağıthane Belediyesi’nin düzenlediği organizasyona bekliyoruz" dedi. “Hatay’ın bütün ilçelerine ait ürünlerimiz var” Etkinliğe esnaf olarak katılan İnayet Göktaş ise, "Kağıthane Belediyesi tarafından davet üzerine geldik. Biz de davete icabet ettik. Antakya yemeklerini ve Antakya kültürünü tanıtmaya geldik. Hatay’ın bütün ilçelerine ait ürünlerimiz var. Standımız oldukça zengin. Bütün misafirlerimizi bekliyoruz efendim. Hatay sevenleri, herkesi bekliyoruz buraya" diye konuştu. (BS-GŞ-ÖFA
Avrupalı öğrenciler Nizip’te mozaik yapmayı öğrendi
27 Ekim 2024 Pazar - 14:43 Avrupalı öğrenciler Nizip’te mozaik yapmayı öğrendi Nizip İlkokulu tarafından gerçekleştirilen proje ile Romanya, Hırvatistan ve Litvanya’dan gelen öğrenciler, Nizip’te mozaik yapımını öğrendi. Gaziantep’in tarihi ve kültürel zenginliğinden etkilenen misafir öğrenci ve öğretmenler, mozaik sanatını öğrenmenin yanında ülkeler arasında kültürel köprü inşa edilmesine katkı sağladı. Gaziantep, mozaik sanatı sayesinde uluslararası bir buluşma noktası haline geldi. Nizip ilçesindeki Nizip İkokulu’da görev yapan öğretmen Esra Topbaş’ın liderliğinde gerçekleştirilen proje, Hırvatistan, Litvanya ve Romanya’dan gelen 20 öğrenci ve öğretmenle gerçekleşti. Avrupa Birliği’nin destekleri ile hayata geçirilen etkinliğe katılan misafir öğrenci ve öğretmenler, Büyükşehir Belediyesi Jale Tekinalp Yücel Kültür ve Sanat Merkezi’ndeki mozaik atölyesinde derinlemesine deneyim kazandı. Proje hakkında bilgi veren Esra Topbaş, "Kaybolmaya yüz tutmuş kültürel değerleri yaşatmayı hedefliyoruz" diyerek Gaziantep’in mozaik sanatının önemini vurguladı. Romanya’dan gelen Monica Iuliana Onica ise, “Gaziantep’i çok sevdim, burası kültürel zenginliklerle dolu” dedi. Hırvatistan’dan gelen Ivana Francic ise mozaik öğrenmenin kendisi için eşsiz bir deneyim olduğunu belirtti. Projenin başarıya ulaşmasında Nizip İlçe Milli Eğitim Müdürü Cengiz Gündeş ve Nizip İlkokulu Müdürü Şengül Ödemiş’in katkıları büyük oldu. İlçe Milli Eğitim Müdürü Gündeş, “Bu tür iş birlikleri, öğrencilerimizin dünyaya daha geniş bir perspektiften bakmalarını sağlıyor” dedi. Okul Müdürü Şengül Ödemiş ise, “Kültürel çeşitliliği tanımak, eğitimdeki en büyük zenginliktir” diye konuştu. Misafir öğrenciler mozaik atölyesindeki çalışmaların yanında Gaziantep’in tarihi ve turistik yerlerini keşfetme imkanı da buldu.