Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Yerel Haberler
İstanbul
Ankara
İzmir
Bursa
Antalya
Trabzon
Tüm Şehirler
Adana
Adıyaman
Afyon
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şanlıurfa
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
Trabzon
Dr. Öğretim Üyesi Özgenç Akın: “Rize’de son yaşanan deprem, yağışlar sonrası bölgedeki heyelanları da tetikler”
20 Kasım 2024 Çarşamba - 09:34:02
Rize’nin Hemşin ilçesinde geçtiğimiz günlerde meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depremin ardından Çayeli ilçesinde dün sabaha karşı meydana gelen heyelanda 1 kişinin hayatını kaybetmesi, 4 kişinin de yaralanması, “Depremler heyelanı tetikler mi?" sorusunu akıllara getirdi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Sismoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Öğretim Üyesi Özgenç Akın, “Depremler heyelanı tetikler, çünkü doğada Newton’un tepki yasası geçerlidir. Özellikle bölgemiz çok dik yamaçlara sahip ve yağış oranı da çok yüksek. Bu yağış oranı da çok yüksek olduğu için stabil olmayan yer altı tabakaları heyelanlara sebep olacaktır" dedi. Rize’nin Hemşin ilçesinde geçtiğimiz günlerde meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depremin ardından Çayeli ilçesinde dün sabaha karşı yaşanan heyelanda 1 kişi hayatını kaybetti, 4 kişi de yaralandı. Depremlerin heyelanlar üzerinde etkisi olup olmadığı konusunda açıklama yapan Öğretim Üyesi Dr. Öğretim Üyesi Özgenç Akın, Türkiye’nin tam anlamıyla bir deprem ülkesi olduğuna dikkat çekerek, “Ülkemiz dünyadaki en aktif kuşaklardan bir tanesi olan Alp-Himalaya kuşağında yer almaktadır. Yani ülkemiz tam anlamıyla bir deprem ülkesidir. Dolayısıyla bu depremlerin meydana gelmesi normaldir. Ülkemizde daha çok transform faylardan kaynaklanan yüzeye daha yakın depremler meydana gelir. Yüzeye yakın olduğu için de derinliği yıkıcı olabilmektedir. Şili, Japonya gibi dalma batma zonlarında daha derin, daha büyük depremler meydana gelir. Bizim ülkemizde de 7 ya da daha fazla büyüklükte depremler meydana gelmektedir” diye konuştu. "Rize’deki depreme hiç şaşırmadık" Geçtiğimiz günlerde Rize’de meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depreme şaşırmadıklarını ifade eden Akın, “Rize’de 4 büyüklüğüne sahip deprem meydana gelmesine açıkçası biz şaşırmadık. Türkiye’nin tamamı deprem bölgesidir. 1996 yılında yapılan deprem tehlikesi haritasında bölgeler vardı. Birinci dereceden beşinci dereceye kadar. Sanki beşinci derecedeki bölgede hiçbir şekilde depremden etkilenmeyecekmiş gibi bir intiba oluşturuluyordu. 2018 yılında yeni deprem tehlike haritası yapıldı. Bu harita parsel bazlı çalışmalarla deprem tehlikesini ortaya koyabiliyor. Bölgemize bakacak olursak burada Mw=4.7’lik deprem meydana geldi. Rize’de, Ordu’da, Trabzon’da, Batum’da faylar var. Bu fayların hepsi MTA’nın diri fay haritasında işaretli değil. İnsanlık olarak zaten fayların 100’de yüzüne hakim değiliz, hiçbir zaman da olamayız. Çünkü bir hareket sonucunda faylar oluşur. Fay kırık demektir. Daha önce oluşmuş faylarda deprem olabildiği gibi bir deprem de fayın oluşmasına neden olabilir. Yani aralarında sebep sonuç ilişkisi vardır. Şehrimiz hakkında konuşacak olursak, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay zonlarına olan yakınlığımız şehir olarak tehlike altında olduğumuzu ifade ediyor. 4.0, 5.0, 6.0 büyüklüğündeki depremler genellikle yıkıcı olmaz. Yıkıcı olması yapıların uygunsuz inşasından dolayıdır. 6 Şubat depreminde gördük ki 600-700 kilometre uzaklıkta olmamıza rağmen Trabzon’da sallandık ve ciddi şekilde hissettik. Dolayısıyla Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay hatlarına olan yakınlığımızdan dolayı buralarda meydana gelebilecek büyük depremlerin de bizi doğrudan ve ciddi şekilde etkileyebileceğini düşünüyoruz. Rize’de daha küçük bir fayda meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki bir deprem Trabzon için yıkıcı olmayabilir ancak örneğin Bingöl Karlıova civarında 7 ve 7’den büyük bir deprem bekliyoruz. Dolayısıyla bu depremin bizi etkileyemeyeceğini söyleyemeyiz” şeklinde konuştu. Depremler heyelanları tetikler mi? Depremlerin heyelanı tetikleyeceğini belirten Akın, “Depremler heyelanı tetikler, çünkü doğada Newton’un tepki yasası geçerlidir. Meydana gelen bir kütle hareketi heyelan oluşturabilir. 6 Şubat 2023 depreminden sonra da heyelanlar meydana geldi. Özellikle bölgemiz çok dik yamaçlara sahip ve yağış oranı da çok yüksek. Bu yağış oranı da çok yüksek olduğu için stabil olmayan yer altı tabakaları heyelanlara sebep olacaktır. Dolayısıyla kütle hareketi ve yağışın da fazla olması, eğimin fazla olması bu heyelanları tetikleyecektir” diye konuştu. Neler yapılması gerektiği konusunda uyarılarda bulunan Akın, “Parsel bazında zemin etütlerini çok ciddi bir şekilde yapmamız ve denetlememiz gerekmektedir. Genel anlamda makro bölge ve mikro bölgeleme çalışmaları yapılması lazım. Mikro bölgeleme çalışmaları daha yüzeye yakın, daha sık aralıklarla ölçümler alınarak yapılırken, makro bölge çalışmaları ise daha derin ve daha geniş alanda tüm şehri, hatta tüm bölgeyi kapsayacak şekilde yapılır. Bu çalışmalar bir kentin inşasında mutlaka uzman yer bilimciler tarafından yapılmalıdır. Elde edilen sonuçların çok iyi bir şekilde analiz edilip, imar planlarının da buna göre yapılması can ve mal kayıplarını önleyecektir” ifadelerini kullandı. Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası’na göre dördüncü derece deprem bölgesinde yer alan Rize’de 15 Ekim’de 4.7 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti. Rize tarihinde ilk defa büyüklüğü 4’ü aşan bir deprem yaşandığı belirtilirken, Rize’ye en yakın büyük deprem 1892’de Artvin’de büyüklüğü bilinmeyen ancak 6 büyüklüğünde olduğu tahmin edilen deprem ve 1906 yılında Erzurum’un Toprakkale-Oltu bölgesinde yaşanan 6 büyüklüğündeki deprem olarak biliniyor.
20 Kasım 2024 Çarşamba - 09:18
Dr. Öğretim Üyesi Özgenç Akın: “Rize’de son yaşanan deprem yağışlar sonrası bölgedeki heyelanları da tetikler”
Geçtiğimiz günlerde Rize’nin Hemşin ilçesinde meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depremin ardından Çayeli ilçesinde dün sabaha karşı meydana gelen ve 1 kişinin ölümü 4 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan heyelanın ardından acaba “Depremler heyelanı tetikler mi? sorusuna Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mühendislik Fakültesi, Jeofizik Mühendisliği Bölümü, Sismoloji Ana Bilim Dalı Öğreti Üyesi Dr. Öğretim Üyesi Özgenç Akın açıklık getirdi. Akın, depremlerin heyelanları tetikleyeceğine dikkat çekerek “Depremler heyelanı tetikler çünkü doğada Newton’un tepki yasası geçerlidir. Meydana gelen bir kütle hareketi heyelan oluşturabilir. 6 Şubat 2023 depreminden sonra da heyelanlar meydana geldi. Özellikle bölgemiz çok dik yamaçlara sahip ve yağış oranı da çok yüksek. Bu yağış oranı da çok yüksek olduğu için stabil olmayan yeraltı tabakaları heyelanlara sebep olacaktır. Dolayısıyla kütle hareketi ve yağışın da fazla olması eğimin fazla olması bu heyelanları tetikleyecektir” dedi. "Ülkemiz tam anlamıyla bir deprem ülkesi" Ülkemizin tam anlamıyla bir deprem ülkesi olduğuna dikkat çeken Akın, “Ülkemiz dünyadaki en aktif kuşaklardan bir tanesi olan Alp-Himalaya kuşağında yer almaktadır. Yani ülkemiz tam anlamıyla bir deprem ülkesidir. Dolayısıyla bu depremlerin meydana gelmesi normaldir. Ülkemizde daha çok transform faylardan kaynaklanan yüzeye daha yakın depremler meydana gelir. Yüzeye yakın olduğu için de derinliği yıkıcı olabilmektedir. Şili, Japonya gibi dalma batma zonlarında daha derin daha büyük depremler meydana gelir. Bizim ülkemizde de yedi ya da daha fazla büyüklükte depremler meydana gelmektedir” diye konuştu. "Rize’deki depreme hiç şaşırmadık" Geçtiğimiz günlerde Rize’de meydana gelen 4.7 depreme şaşırmadıklarını ifade eden Akın, “Rize’de 4 büyüklüğüne sahip deprem meydana gelmesini açıkçası biz şaşırmadık. Türkiye’nin tamamı deprem bölgesidir. 1996 yılında yapılan deprem tehlikesi haritasında bölgeler vardı. Birinci dereceden beşinci dereceye kadar. Sanki beşinci derecedeki bölgede hiçbir şekilde depremden etkilenmeyecekmiş gibi bir intiba oluşturuluyordu. 2018 yılında yeni deprem tehlike haritası yapıldı. Bu harita parsel bazlı çalışmalarla deprem tehlikesini ortaya koyabiliyor. Bölgemize bakacak olursak burada Mw=4.7’lik deprem meydana geldi. Rize’de, Ordu’da, Trabzon’da, Batum’da faylar var. Bu fayların hepsi MTA’nın diri fay haritasında işaretli değil insanlık zaten fayların 100’de yüzüne hakim değiliz hiçbir zaman da olamayız. Çünkü bir hareket sonucunda faylar oluşur. Fay kırık demektir. Daha önce oluşmuş faylarda deprem olabildiği gibi bir deprem de fayın oluşmasına neden olabilir. Yani aralarında sebep sonuç ilişkisi vardır. Şehrimiz hakkında konuşacak olursak, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay Zonlarına olan yakınlığımız şehir olarak tehlike altında olduğumuzu ifade ediyor. 4.0, 5.0, 6.0 büyüklüğündeki depremler genellikle yıkıcı olmaz. Yıkıcı olması yapıların uygunsuz inşasından dolayıdır. 6 Şubat depreminde gördük ki 600-700 kilometre uzaklıkta olmamıza rağmen Trabzon’da sallandık ve ciddi şekilde hissettik. Dolayısıyla Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay hatlarına olan yakınlığımızdan dolayı buralarda meydana gelebilecek büyük depremlerin de bizi doğrudan ve ciddi şekilde etkileyebileceğini düşünüyoruz. Rize’de daha küçük bir fayda meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki bir deprem Trabzon için yıkıcı olmayabilir ancak örneğin Bingöl, Karlıova civarında 7 ve 7’den büyük bir deprem bekliyoruz. Dolayısıyla bu depremin bizi etkileyemeyeceğini söyleyemeyiz” şeklinde konuştu. Depremler heyelanları tetikler mi? Depremlerin heyelanı tetikleyeceğini belirten Akın, “Depremler heyelanı tetikler çünkü doğada Newton’un tepki yasası geçerlidir. Meydana gelen bir kütle hareketi heyelan oluşturabilir. Altı Şubat depreminden sonra da heyelanlar meydana geldi. Özellikle bölgemiz çok dik yamaçlara sahip ve yağış oranı da çok yüksek. Bu yağış oranı da çok yüksek olduğu için stabil olmayan yeraltı tabakaları heyelanlara sebep olacaktır. Dolayısıyla kütle hareketi ve yağışın da fazla olması eğimin fazla olması bu heyelanları tetikleyecektir” diye konuştu. "Neler yapılmalı?" Konusunda uyarılarda bulunan Akın, “Parsel bazında zemin etütlerini çok ciddi bir şekilde yapmamız ve denetlememiz gerekmektedir. Genel anlamda makro bölge ve mikro bölgeleme çalışmaları yapılması lazım. Mikro bölgeleme çalışmaları daha yüzeye yakın daha sık aralıklarla ölçümler alınarak yapılırken, makro bölge çalışmaları ise daha derin ve daha geniş alanda tüm şehri hatta tüm bölgeyi kapsayacak yapılır. Bu çalışmalar bir kentin inşasında mutlaka uzman yer bilimciler tarafından yapılmalıdır. Elde edilen sonuçların çok iyi bir şekilde analiz edilip imar planlarının da buna göre yapılması can ve mal kayıplarını önleyecektir” ifadelerine yer verdi.
19 Kasım 2024 Salı - 18:19
Avrasya Üniversitesi, İran heyetini ağırladı
İran İslam Cumhuriyeti Trabzon Başkonsolosu Naser Mohebati, Maku Serbest Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hossein Garossi ve beraberindeki heyet, Avrasya Üniversitesi’ni ziyaret ederek Mütevelli Heyet Başkan Ömer Yıldız, Rektör Vekili Prof. Dr. Yavuz Özoran ve Genel Sekreter Gülay Yeniçeri ile görüştü. Başkonsolos Naser Mohebati, ziyarette yaptığı konuşmada, “Bölgenin en önemli eğitim kurumlarından biri olan Avrasya Üniversitesi’ni de ziyaret ediyoruz. Sizlerle tanışmaları çok önemli, gelecekte yapılabilecek işbirliğinin ilk adımını atmış oluyoruz. Önümüzdeki ay Tahran’da yapılacak önemli bir ticaret zirvemiz var, bu vesile ile sizleri de o zirveye davet ediyoruz" dedi. Maku Serbest Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hossein Garossi ise ziyarette Maku’nun İran’ın en büyük endüstriyel ve ticari serbest bölgesi olduğunu vurgu yaptı. Garossi, "Ülkemizde çeşitli serbest bölgeler var. Maku İran ile Türkiye’nin sınırında çok önemli bir merkez. Maku’nun en önemli özelliği ise ticaretle bilimsel çalışmaların aynı anda yürütüldüğü bir yer olmasıdır. Çalışmalarımız arasında üniversitelerarası araştırmalar konulu bir başlığımızda bulunuyor. Türkiye’deki TÜBİTAK gibi değerlendirebilirsiniz. Bizde de bilimsel çalışmaları destekleyen bir kurumuz. Bu anlamda Avrasya Üniversitesi ile yapacağımız işbirliği çok önemli" şeklinde konuştu. Yıldız: “İşbirliğine hazırız” Avrasya Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ömer Yıldız da, Başkonsolos Naser Mohebati ve İran’dan gelen Maku Serbest Bölgesi heyetini ağırlamaktan duydukları memnuniyeti dile getirerek, iki dost komşu ülkenin kurumları olarak işbirliğine hazır olduklarını ifade etti. Yıldız, ”Avrasya Üniversitesi 2010 yılında kurulan şimdiye kadar 13 binden fazla mezun veren bölgenin tek vakıf üniversitesidir. Üniversitemizde İranlı akademisyenlerimiz ve öğrencilerimiz bulunmaktadır. Hedeflerimiz arasında uluslararasılaşma ilk sırayı almaktadır. Uluslararası öğrenciler gerek küresel eğitim diplomasisinin bir parçası olarak gerekse üniversitedeki çok kültürlü akademik, sosyal hayatın parçası olarak yükseköğretim sisteminin uluslararasılaşmasında önemli bir rol oynamaktadır. Bu anlamda dost ülkemiz İran’dan üniversitemize öğrencilerin gelmesi içinde çalışmalarımıza hız vermek istiyoruz. Gerçekleşen ziyaretin önemi çok büyüktür. Misafirlerimize tekrar şehrimize, üniversitemize hoş geldiniz diyor, ziyaretleri için teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
19 Kasım 2024 Salı - 16:45
Minikler atıkları geri dönüştürüp elbise hazırladılar, defile ile emeklerini gösterdiler
Trabzon Atık Dünyası Çocuk Defilesi’ne ev sahipliği yaptı. İlkokul öğrencilerinin atık malzemelerden hazırlanan elbiselerle yaptığı defile, ayakta alkışlandı. Kirlilik ve iklim krizine dikkat çekmek amacıyla Ortahisar Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve Bedri Rahmi Eyüboğlu İlkokulu öğrencilerinin yer aldığı Atık Dünyası Çocuk Defilesi, belediyeye ait Çok Amaçlı Salonunda yapıldı. Defilede atıklardan ve geri dönüştürülebilen malzemelerden hazırlanmış 34 kıyafet sergilendi. Defileye Trabzon Vali Yardımcısı Fatih Kızıltoprak, Ortahisar Kaymakamı Gürkan Demirkale, CHP Ortahisar İlçe Başkanı Haluk Batmaz, Ortahisar Belediyesi Başkan Yardımcıları Mustafa Özer İskender ve Alpaslan Özdemir, birim müdürleri, Bedri Rahmi Eyüboğlu İlkokulu Müdürü Abdulkadir Uzun, öğretmenler, öğrenci velileri ve çok sayıda vatandaş yer aldı. Defilenin açılış konuşmasını yapan Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya, bu tür etkinliklerin çevre bilincine ciddi katkı sağlayacağını söyledi. “Bütün kirliliklerin, kötü manzaraların kaynağı biziz, yani bilinçli olmayan insanoğlu” diyen Başkan Kaya, “Bu anlamda bir bilincin, bir farkındalığın oluşmasına katkı veren bu etkinliği çok değerli buluyorum. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. Dünyanın kaynakları kısıtlı, özellikle temiz su, gıda ve sürdürülebilir enerji kaynakları konusunda bugüne kadarki en kötüye gidiş sürecini, tersine çevirmek zorundayız. Bunu sadece bilim insanları ya da teknik insanların değil aslında bütün insanların yapması gerekiyor. Şu anda insanoğlu doğayla bir savaş halinde. Bu savaşı eğer insanoğlu kazanırsa insanlık kaybedecek. Bu meseleye bilinçle bakmamız lazım. Mesela bazen sakın çiğneriz ve o sakızı yere atarız, kuşlar yere atılan o sakızları yiyecek zannediyor, ağzına alıyor, yutmaya çalışırken ölüyor. Küçücük bir kuş ölüyor. Kendi yaşam hakkımıza duyulmasını istediğimiz saygıyı börtünün böceğin, karıncanın yaşamına da duymayı öğrenmek zorundayız” dedi. "Son zamanlarda Trabzon’da ve Türkiye’de görmediğimiz şeyleri, son 15 yıl görmeye başladık" Başkan Kaya’nın konuşan Trabzon Vali Yardımcısı Fatih Kızıltoprak ise kamu kurumlarının çevre kirliliğini önlemeye yönelik çalışmalarını artırması gerektiğini belirterek, “Son zamanlarda Trabzon’da ve Türkiye’de görmediğimiz şeyleri, son 15 yıl görmeye başladık. Benim yaşım 45. Ben Antalya’da, Zonguldak’ta ve herhangi farklı bir ilimizde hiç hortum görmezdim. Bir bilim adamı dedi ki; ‘Bundan on yıl sonra Türkiye’de bu iklim değişikliğinin sonuçlarını hepimiz yaşayacağız.’ Şu an bölgemizde iklim değişikliğinin en felaket sonuçları yaşanıyor. Yani heyelanlar, seller, büyük afetler yaşıyoruz. Bu noktadan ötürü bu tür çalışmalara çok değer veriyorum. Çevre kirliliği insanlar için çok önemli ve sürekli akılda kalması gereken bir konu. Buna göre yaşamalı, buna göre üretmeli ve tüketmeliyiz. Bölgemiz turizm bölgesi ve insanlar da çevreci kentlerde yaşamak istiyor, bizim bu güzellikleri de artırmamız lazım bu anlamda öğrencilerimiz ve öğretmenlerimizin bu defilesini çok önemsiyorum. Ayrıca Ortahisar Belediyemiz bünyesinde kurulan Sıfır Atık ve İklim Değişikliği Müdürlüğümüzü de tebrik ediyorum. Belediyelerimizin, kamu yönetimlerinin bundan sonra yapması gereken ilk iş, çevre kirliliğini engellemeye yönelik adımları artırmak olmalıdır” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Bedri Rahmi Eyüboğlu İlkokulu 4. sınıf öğrencilerinden oluşan 34 çocuk, atık malzemelerden üretilen kıyafetleri sergiledi ve çevre kirliliğiyle ilgili anlamlı mesajlar verdi. Davetliler, öğrencileri defile sırasında ayakta alkışladı. Defilenin sonunda Trabzon Vali Yardımcısı Fatih Kızıltoprak, Ortahisar Kaymakamı Gürkan Demirkale ve Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya tarafından çocuklara madalya takıldı.
03 Şubat 2024 Cumartesi - 15:45
Trabzonspor, Beşiktaş maçı için İstanbul’a gitti
Trabzonspor, Trendyol Süper Lig’in 24. haftasında deplasmanda oynayacağı Beşiktaş maçı için İstanbul’a gitti. Mehmet Ali Yılmaz Tesisleri’nde Teknik Direktör Abdullah Avcı yönetiminde saat 12.30’da yapılan antrenman ile Beşiktaş maçı hazırlıklarını tamamlayan bordo-mavililer, havayolu ile İstanbul’a gitti. İstanbul’a hareket eden Karadeniz ekibini havalimanında az sayıda taraftar uğurladı. Öte yandan Afrika Kupası’nda milli takımında yer alan Trezeguet uzun bir aranın ardından kafilede yer aldı. Trabzonspor’un Beşiktaş maçı kafilesinde şu futbolcular yer aldı: "Uğurcan Çakır, Muhammet Taha Tepe, Onuralp Çevikkan, Rayyan Baniya, Joaquin Fernandez, Stefano Denswil, Oğuzhan Yılmaz, Mehmet Can Aydın, Eren Elmalı, Arif Boşluk, Berat Özdemir, Batista Mendy, Kerem Şen, Umut Güneş, Ognjen Bakic, Enis Bardhi, Göktan Gürpüz, Edin Visca, Taxiarchis Fountas, Mahmoud Trezeguet, Enis Destan, Engin Poyraz Efe Yıldırım."
03 Şubat 2024 Cumartesi - 15:23
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “İnanıyorum ki 31 Mart gecesi Trabzon çok daha farklı bir şahlanış ile yoluna devam edecektir”
AK Parti Trabzon İlçe Belediye Başkanları aday tanıtım toplantısına telefon bağlantısı ile katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon aday tanıtım toplantısının çok güçlü geçtiğinin haberlerini aldığını belirterek, “İnanıyorum ki 31 Mart gecesi Trabzon çok daha farklı bir şahlanış ile yoluna devam edecektir. Bunun için gerek ana kademe gerek kadın kolları gerek gençlik kollarının kalan 53 günde çok çok iyi çalışacağından eminim. Buna hazır mıyız? Öyleyse durmak yok yola devam” dedi.
03 Şubat 2024 Cumartesi - 13:22
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trabzon İlçe Aday Tanıtım Toplantısı’na telefon bağlantısı ile katıldı
AK Parti Trabzon İlçe Belediye Başkanları aday tanıtım toplantısına telefon bağlantısı ile katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon aday tanıtım toplantısının çok güçlü geçtiğinin haberlerini aldığını belirterek “İnanıyorum ki 31 Mart gecesi Trabzon çok daha farklı bir şahlanış ile yoluna devam edecektir. Bunun için gerek ana kademe gerek kadın kolları gerek gençlik kollarının kalan 53 günde çok çok iyi çalışacağından eminim. Buna hazır mıyız? Öyleyse durmak yok yola devam” dedi. Trabzon’da Cumhur İttifakı Aday Tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Beşirli Çok Amaçlı Spor Salonu’nda düzenlenen tanıtım toplantısına Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Yerel Yönetimler Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, AK Parti Trabzon Milletvekilleri, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Metin Genç, AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu, MHP Trabzon İl Başkanı Ömer Ayar ilçe belediye başkanları ve çok sayıda partili katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan ve seçimde aday gösterilmeyen Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu,“ ’Yeniden aday gösterilmedim’ diye benim bırakın herhangi bir tepki göstermeye en ufak dahi bir serzenişte bulunmaya hakkım olmadığına inanıyorum. Kalan 2 aylık sürem içerisinde inşallah bir taraftan devam eden projelerimizi tamamlamak için yakından takip edeceğim. Diğer yandan da hem büyükşehir belediyemizde hem de 18 ilçemizde adaylarımızın en yüksek oy ile seçilmelerini teminen elimden gelen tüm gayretle başkan adaylarımızın yanında olacağım” diye konuştu. AK Parti Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ahmet Metin Genç ise yaptığı konuşmada, geçmişi ve kökleri hiçbir zaman unutmayacaklarını belirterek “Bu davanın eri olan herkes günü ve vakti geldiğinde siyasette vefa yoktur anlayışını yerle yeksan eden Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız tarafından o vefanın örneği olarak vazifelendirilir. Ahmet Metin Genç bunun örneğidir. Bu nedenle mutluyuz. Makamlar gelip geçecek bu nedenle gururluyuz. İnşallah yeni dönemde de aynı anlayışla devam edeceğiz. Ama geçmişi ve köklerimizi hiçbir zaman unutmayacağız. Bu şehrin bir evladı olarak, bu şehirde doğmuş, büyümüş bir kardeşiniz olarak ve Allah’ın nasibiyle 2 dönem hizmet etmiş bir kardeşiniz olarak yeniden inşallah yeniden büyükşehir belediye başkanlığımız ile birlikte şehrimize hak ettiği ve layık olduğu güzel hizmetler yapmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. “Samsun-Sarp arası Trabzon’un da içinde bulunduğu proje çalışmalarını bu sene başlatıyoruz” Aday tanıtım toplantısına katılan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu da Samsun-Sarp arası Trabzon’un da içinde bulunduğu proje çalışmalarını bu sene başladıklarını dile getirerek “Murat Zorluoğlu başkanımızın başlattığı kent içi raylı sistemi Ulaştırma Bakanlığı bünyesine Cumhurbaşkanımızın onayı ile aldık ve detaylı proje çalışmalarına başladık. Hızlı treni Ankara’da Sivas’a ulaştırdık şimdi Kırıkkale’den Çorum’a oradan da Samsun’a ulaştırıyoruz. İnşallah busene ihalesini yapacağız. Samsun-Sarp arası Trabzon’un da içinde bulunduğu proje çalışmalarını bu sene başlatıyoruz. Artık eyleme geçtik. Bundan sonra da tüm Karadeniz ve Trabzon bunu Allah’ın izniyle görecek” diye konuştu. “Kalan 53 günde çok çok iyi çalışacağından eminim” Aday tanıtım toplantısına telefonla katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise partililere seslenerek “Sevgili hemşerilerim. Sizlere böyle bir aday tanıtım toplantısında İstanbul’dan en kalbi duygularla selamlıyorum. Bugünkü Trabzon aday tanıtım toplantısının çok güçlü geçtiğinin haberlerini aldım. İnanıyorum ki 31 Mart gecesi Trabzon çok daha farklı bir şahlanış ile yoluna devam edecektir. Bunun için gerek ana kademe gerek kadın kolları gerek gençlik kollarının kalan 53 günde çok çok iyi çalışacağından eminim. Buna hazır mıyız? Öyleyse durmak yok yola devam” ifadelerini kullandı. AK Parti Trabzon ilçe belediye başkan adayları açıklandı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın partililere seslenmesinin ardından AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Yerel Yönetimler Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz ilçe belediye başkan adaylarını tanıttı. AK Parti Trabzon İlçe Belediye Başkan adayları şu isimlerden oluştu: “Ortahisar: Ergin Aydın, Vakfıkebir: Muhammet Balta, Tonya: Osman Beşel, Akçaabat: Osman Nuri Ekim, Araklı: Hüseyin Avni Çebi, Arsin: İbrahim Küçük, Çaykara: Hanefi Tok, Dernekpazarı: Mehmet Aşık, Düzköy: Selim Çelenk, Hayrat: Mehmet Nuhoğlu, Köprübaşı: Ali Aydın, Maçka: Koray Koçhan, Of: Salim Salih Sarıalioğlu, Sürmene: Hüseyin Azizoğlu, Yomra: Abdulkadir Özdemir. Şalpazarı: Refik Kurukız (MHP), Çarşıbaşı: Ahmet Keleş (MHP) ve Beşikdüzü: Barış Öztürk (MHP)” Aday tanıtım toplantısında gergin anlar yaşandı Öte yandan AK Parti Trabzon İlçe Belediye Başkanları aday tanıtım toplantısında tribünde yer alan Gençlik Kolları üyeleri arasında gergin anlar yaşandı. Bir grup genç partililer arasında çıkan sözlü tartışmanın kavgaya dönüştü. Gergin anların yaşandığı toplantıda partililerin araya girmesiyle iki grup salondan dışarıya çıkartıldı.
03 Şubat 2024 Cumartesi - 11:24
Beşiktaş ile Trabzonspor 138. randevuda
Beşiktaş ile Trabzonspor, Trendyol Süper Lig’in 24. haftasında yarın oynayacakları maçla birlikte 138. kez karşı karşıya gelecek. Geride kalan maçlarda siyah-beyazlıların 54’e 48 galibiyet üstünlüğü bulunuyor.
03 Şubat 2024 Cumartesi - 08:56
Doğu Karadeniz’in en büyük cami ve külliyesinin inşaatı sürüyor
Trabzon’un Ortahisar ilçesinde yapımı devam eden Doğu Karadeniz Bölgesi’nin en büyük cami ve külliyesi inşaatında sona yaklaşılıyor. İnşaatın büyük bir kısmı tamamlanırken, caminin bu yıl içinde ibadete açılması planlanıyor.
02 Şubat 2024 Cuma - 19:14
Başkan Koçhan seçim çalışmalarına Eren Bülbül’ün mezarını ziyaret ederek başladı
AK Parti’de Trabzon’un Maçka Belediye Başkanlığı için aday gösterilen Koray Koçhan seçim çalışmalarına Eren Bülbül’ün mezarını ziyaret ederek başladı. AK Parti’de Trabzon’un Maçka Belediye Başkanlığı için mevcut başkan Koray Koçhan, tekrar aday gösterildi. Adaylığın tebliğ edilmesinin ardından Başkan Koçhan, ilk olarak şehit Eren Bülbül’ün kabrini ziyaret etti. Şehit Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül ile sarılırken duygusal anlar yaşayan Başkan Koçhan, hayır duası istedi. Başkan Koçhan yaptığı açıklamada, “Allah’a hamd olsun bir kez daha Maçka’mıza hizmet görevini Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bizlere tevdi etti. Bizde hep birlikte Maçka’mızın gururu olan vatan için, bayrak için, ezan için canını düşünmeden veren Eren’imizin kabrini ziyaret ederek başlıyoruz. Bizler Cumhurbaşkanımız önderliğinde her zaman milletimizin emrinde hizmetinde olacağız. Bu gururda mutlulukta bize yeter. Bizler ilk ziyaretimizi Eren’imizin kabrini Ayşe annemizin hayır duasını alarak başlamak istedik. Her zaman dediğim gibi bende Ayşe annemizin bir oğluyum. Yüce Rabbim şehitlerimizden razı olsun. Onları utandıracak işleri yapmaktan muhafaza eylesin. Maçka’mızın için hayırlı olsun. Yapacak çok işimiz var. Kapı kapı dolaşarak, milletimizi ziyaret ederek, Maçka’mızda rekor oy ile yola devam edeceğiz inşallah” diye konuştu. Düzenlenen programa Maçka Belediyesi Başkan vekili Ömer Faruk Adıgüzel, AK Parti Maçka İlçe Başkanı Turgay Çoban, AK Parti Maçka Kadın Kolları Başkanı Hülya Koç, Muhtar Kubilay Öztürk ve vatandaşlar katıldı.
02 Şubat 2024 Cuma - 12:06
Emin Kahraman: “Amacımız daha aktif bir divan kurulu anlayışıyla yönetim kurulunun yükünü hafifletmek”
Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu Başkan adayı Emin Kahraman, “Amacımız daha aktif bir divan kurulu anlayışıyla yönetim kurulunun yükünü hafifletmek, onlara yardımcı olarak kulübümüzün marka değerine katkı koymak” dedi. Trabzonspor Divan Başkanlık Kurulu Başkan adayı Emin Kahraman, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Projelerinden bahseden Kahraman, bordo-mavili kulübün marka değerine katkı koymak istediklerini söyledi. Kahraman, “Tüzüğümüz gereği divan kurulu olarak yapabileceğimiz çalışmaları yönetim kuruluna sunabilmekteyiz. Amacımız daha aktif bir divan kurulu anlayışıyla yönetim kurulunun yükünü hafifletmek, onlara yardımcı olarak kulübümüzün marka değerine katkı koymak. Bu doğrultuda hazırlayıp yönetim kuruluna sunacağımız projeleri 7 ana başlık altında topladık. Kulübümüzün finansal, idari ve sosyal anlamda durum tespiti niteliğinde bir rapora ihtiyacı var. Geleceğe dönük olarak hazırlanacak bu raporla tüzükte yer aldığı gibi tavsiye niteliğinde de olsa önemli sonuçlar elde edeceğiz. Alt yapı sporcularımızın kulüp aidiyeti ve camia değerleri konusunda eğitimleri için bir gelişim programı çalışmamız var. Bunu da yönetime sunacağız. Burada oluşabilecek masraflar için gereken sorumluluğu üstleniyoruz. Milli Eğitim ile işbirliği dahilinde şehrimizdeki ilkokullarda Trabzonspor sevgisini daha da pekiştirmek için resim, şiir ve kompozisyon yarışmaları düzenlenmesini planlıyoruz. Sosyal dayanışma anlamında taraftarımızın gerek toplantılarla, gerekse sosyal medyada daha yapıcı ve pozitif algı oluşturulmasına yönelik çalışmalarımız olacak. Ulusal basında kulübümüzün haklarının daha gür sesle savunulması ve doğru yönlendirmeler yapılması için oluşturulacak heyetle temaslarda bulunulacak. Uzak köylerimizde takımımıza ulaşım anlamında sıkıntı yaşayan taraftarlarımız için özel etkinlikler düzenleyeceğiz. Maç günleri divan üyelerimizin birlikteliğini pekiştirecek organizasyonları hayata geçireceğiz” ifadelerini kullandı.
02 Şubat 2024 Cuma - 09:59
Uzmanlardan ‘Annelik Estetiği’ uyarısı
Medical Park Karadeniz Hastanesi Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Enes Agah Kodalak, ‘annelik estetiği’ adı altında yapılan estetik operasyonları hakkında açıklamalarda bulundu. Gebelikte vücutta birtakım değişikliklerin meydana geldiğini belirten Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Enes Agah Kodalak, “Doğum sonrasında meme ve karın ameliyatlarının yanı sıra, vücudun diğer bölgelerine yapılan liposakşın işlemleri, genital estetik işlemler ve cerrahi olmayan estetik işlemler de(mezoterapi, dolgu, botoks, lazer uygulamaları) annelik estetiği uygulamaları olarak değerlendirilebilir” dedi. Gebelik ile başlayan süreçte kadın vücudunda birtakım değişikliklerin meydana geldiğini söyleyen Op. Dr. Kodalak, “Bebeğin anne karnında büyümesi ile doğuma yaklaştıkça bu değişiklikler kendini daha çok göstermektedir. Giderek artan kilo ve karın hacminin artması ile deride meydana gelen çatlaklar, meme hacminin büyümesi, meme başı etrafının koyulaşması, çapının artması, yüz bölgesinde lekelenmelerin meydana gelmesi gibi kalıcı da olabilen değişiklikler görülmektedir” diye konuştu. “Kişinin yaşına ve cilt tipine göre değişebilir” Doğum sonrası görülebilecek durumlardan bahseden Op. Dr. Kodalak, “Doğum sonrasında hızla karın hacmi azalır ve kişinin yaşına, cilt tipine, gebelik sürecinde aldığı kilo miktarına ve genetik yatkınlığına göre karın cildinin son hali kendini gösterir. Bu kimilerinde derin çatlaklar ile dolu sarkık bir karın görüntüsü kimilerinde ise hafif bir gevşeklik şeklinde kalabilmektedir. Yine doğum eğer sezaryen ameliyatı ile yapılmış ise alt karın bölgesindeki ameliyat izi üzerinden bir katlantı şeklinde deri sarkıklığı da görülebilmektedir. Karın kaslarının birbirinden ayrılması yani rektus diastazı dediğimiz durum da doğum sonrasında kalıcı olan karındaki bombe görüntünün ana sebeplerindendir. Bazı hastalarda bu duruma göbek fıtığı da eşlik edebilmektedir” şeklinde konuştu. Memede oluşabilecek sarkmalara da değinen Op. Dr. Kodalak, “Emzirme sürecinin sonlanmasını takiben gebelikte giderek büyüyen, hacmi artmış memelerin daha sonra sönerek hacim ve esneklik kaybına uğraması, memenin içinin boşalarak sarkmasına neden olmaktadır. Gebelik öncesi döneme kıyasla bu deformasyonlar özellikle büyük meme dokusuna sahip kadınlarda rahatsız edici olabilmektedir” dedi. Annelik Estetiğinde yapılanlar ‘Annelik estetiği’ adı altında yapılan operasyonları anlatan Op. Dr. Kodalak, şu bilgileri paylaştı: “Doğumlar sonrasında deforme olmuş karın bölgesi için abdominoplasti ve liposakşın ameliyatı ile bel ve karın bölgesi şekillendirilmektedir. Göbek seviyesinin altında kalan, çatlaklardan zengin, sarkık cilt fazlalığı alınmakta ve ameliyat izi bikini bölgesi içinde bırakılmaktadır. Göbek deliğinin yeri yeniden oluşturulmaktadır. Ayrılmış olan kaslar bir araya getirilerek karındaki bombe görüntü giderilmekte daha düz bir hat elde edilmektedir. Ayrıca özellikle istenmeyen yağların en çok biriktiği bel yan kısımlarına ve genel olarak karın bölgesine aynı seansta liposakşın da uygulanarak bel kıvrım hatları daha belirgin hale getirilebilmektedir. İşlem sonrasında 2 ay korse kullanımı önerilmektedir. Lenfatik drenaj masajları ödem yönetimini ve iyileşmeyi hızlandırıcı olarak tavsiye edilmektedir.” “Meme estetiği için ana olarak iki seçenek vardır” Meme estetiği için emzirme döneminin sonlanmasını takiben 6 ay geçmesinin beklenilmesi gerektiğine dikkat çeken Op. Dr. Kodalak, “Bu süreçte gebelikte büyüyen ve genişleyen meme bezi dokusunun hacmi azalmakta, gebelik öncesi döneme yaklaşmaktadır. Artık cerrahi için hazır olan hastaların meme estetiği için iki seçeneği vardır. Birincisi sadece hastanın kendi dokuları ile yapılan meme dikleştirme ya da meme küçültme ameliyatları, diğeri ise hacim yetersizliği durumlarında meme implantı kullanılarak meme büyütme ya da meme büyütme- dikleştirme ameliyatlarıdır. Meme büyütme ameliyatlarında cerrahi izi meme alt katlantısında olurken; dikleştirme konsepti uygulanan ameliyatlarda ise meme areolası etrafında dairesel bir iz, buna ek olarak dik bir şekilde meme alt katlantısına uzanan bir iz ve sarkıklığı fazlaca olan memelerde alt katlantıda olan yatay bir iz eşlik edebilmektedir. Ameliyat sonrası 2 ay korse sütyen kullanımı önerilmektedir” ifadelerini kullandı. “Yara izi yönetimi önemlidir” Ameliyat sonrasında izler kalabileceğini dile getiren Op. Dr. Kodalak, “Cerrahide kesi yapılan her yerde iz kesinlikle kalır. Plastik cerrahlar olarak bizler bu kesi izlerini vücudun estetik ünitelerine uygun olarak gizler ya da tasarlarız. Mevcut izlerin en iyi şekilde iyileşmesi için bir dizi tedbir ve önerilerimiz olmaktadır. Silikon bantlar, yara izi kremleri, masaj uygulamaları, güneş maruziyetinden korunmak, sigara kullanmamak gibi unsurlar tercih edilebilir. Annelik estetiği adı altında meme ve karın ameliyatlarına ek olarak vücudun diğer bölgelerine yapılan liposakşın işlemleri, genital estetik işlemler, cerrahi olmayan estetik işlemler (mezoterapi, dolgu, botoks, lazer uygulamaları) de dahil edilebilir” dedi.
02 Şubat 2024 Cuma - 09:58
Prof. Dr. Şeref Oruç : "Samsun’dan Sarp’a kadar uzanacak demiryolu projesi bölgeye önemli avantajlar sağlayacak"
Geçtiğimiz günlerde Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun Samsun’dan Sarp’a kadar uzanacak demiryolu proje çalışmalarının başlatıldığı yönünde açıklamasını değerlendiren Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü Ulaştırma Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şeref Oruç, Samsun’dan Sarp’a kadar uzanacak demiryolu projesinin bölgeye önemli avantajlar sağlayacağını söyledi. Samsun-Sarp arasında kıyıya paralel bir hat olarak demiryolu konusunun gündeme getirilmesinin sağlayacağı avantajların olduğunu kaydeden Oruç, “Son yıllarda özellikle ülkemizde demiryolu konusunda her konuda olduğu gibi büyük bir hamle oldu. Dünyada kombine taşımacılık kavramı ulaşım konusunda çok önem arz etmektedir. Doğu Karadeniz Bölgesi demiryolundan mahrumdur. Samsun Sarp arasında kıyıya paralel bir hat olarak demiryolu konusunun gündeme getirilmesinin sağlayacağı avantajlar vardır. Bu hızlı ekonomik güvenli bir ulaşım sisteminin ama daha önemlisi bölgede limanlarımız var. Yeni bir lojistik merkez İyidere’de kuruldu, lojistik liman var. Bütün bu lojistik merkez ve limanın tabi ki karayolu trafiğini artıracağını karayolu trafik yükünün artması sonucunu getirecektir. Bu tren yolu hattının hayata geçirilmesi bağlamında en önemli sağlayacağı avantajlardan bir tanesi burada oluşacak karayolu trafik yükünün hafifletilmesi olarak görülmeli. Bunun beraberinde sürülebilir bir yaşam açısından da karbon emisyonunun azalması hızlı güvenli ve daha ucuz ekonomik bir taşımanın sağlanması maksadıyla olumlu görürüm” dedi. "Dünya ticaretinin yüzde 90’nından fazlası suyoluyla olmaktadır, karadaki devamı en ucuz taşıma olan demiryoludur" “Dünya ticaretinin yüzde 90’nından fazlası suyoluyla olmaktadır, karadaki devamı en ucuz taşıma olan demiryoludur” diyen Oruç, “Samsun-Sarp arası yapılabilir orada hiç bir problem yok avantaj sağlayacağı alanlar ve durumlar ifade etmeye çalıştığımız durumlar söz konusudur. Ancak daha önemlisi limanların karadaki iç kesimlere ulaşmasını sağlamak çok daha elzemdir çok daha önemlidir. Bu kapsamda İyidere lojistik limanının, lojistik merkezinin iç kesimlere bağlanması İran’ın Tebriz kentine sanayi kentine bağlanması ve orayı en kısa yoldan denize ulaştıracak kara kesiminin demiryoluyla geçilmesi ulaşım açısından büyük ekonomik faydalar getirecektir. Zaten ülkemizde Ankara’dan başlayıp Sivas, Erzincan, Erzurum, Kars, Tiflis, Bakü hattı var. Dolayısıyla Doğu Karadeniz limanının ve lojistik merkezinin güneyimizden geçen demiryolu hattına bağlanması bölgemiz için ve yapılmış olan lojistik merkezden beklenen faydanın sağlanabilmesi için son derece hayati derecede önemlidir. Dünya ticaretinin yüzde 90’nından fazlası suyoluyla olmaktadır, karadaki devamı en ucuz taşıma olan demiryoludur. Dolayısıyla bu limanımızın, limanlarımızın iç kesimlere demiryoluyla bağlanması navlun bedellerinin düşmesine, ulaşımın daha ekonomik olarak sağlanmasına. Bu kapsamda İran’ın Ortadoğu’nun ve ülkemizin Doğu Anadolu’nun, Güneydoğu Anadolu’nun bütün ürünlerinin ve Kafkaslar’ın Doğu Karadeniz limanına bağlanması ve bu liman üzerinden Karadeniz’e kıyı bütün ülkelere ulaşması, hatta Tuna nehri aracılığı ile Avrupa içlerine, Orta Avrupa’ya, Baltık Denizine kadar ulaşması anlamına gelecektir. Bir ürünü üretirsiniz bunun mutlaka pazarı olacaktır, pazarlanması gerekecektir. Bu kapsamda ülkemizin gayri safi milli hasılasındaki oranı Doğu Karadeniz Bölgesi olarak yaklaşık yüzde 12 olarak bilinen bu hareketliliği ancak demir yolu bağlantısıyla istediğimiz etkinlikte, hatta daha da yükselecektir. İstediğimiz oranda kullanılabilmesi hayata geçirilmesi ve beklenen ekonomik faydanın sağlanabilmesi adına bu güzergâhın mutlaka yani Doğu Karadeniz limanlarının ki bunun özelinde hükümet iradesiyle ortaya konmuş olan İyidere lojistik merkezinin ve limanının iç kesimlere demir yoluyla bağlantısı Bakü, Tiflis, Kars hattına bağlanması hayati derecede önemlidir” şeklinde konuştu.
01 Şubat 2024 Perşembe - 23:03
Mahkemeden Uzungöl Millet Bahçesi’ne ret kararı
Dünyaca ünlü turizm merkezi Uzungöl’de yapılmak istenilen millet bahçesi için Samsun Bölge İdari Mahkemesi’nce ret kararı verildi. Trabzon’un Çaykara ilçesinde yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası olan Uzungöl’de Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve Çaykara Belediyesi tarafından yapılmak istenilen millet bahçesinin iptali için dava açıldı. Turizm merkezinde bulunan Yenimahalle’deki proje alanında yapılmak istenilen kamulaştırmaya itiraz eden Uzungöl Birlik Platformunca yerel mahkemede açılan dava istinafa taşındı. Samsun Bölge İdare Mahkemesi İkinci İdari Dava Dairesi’nde devam eden davada karar verildi. Mahkemede davacı itirazının kabulü ile Trabzon İdare Mahkemesi’nin yürütmenin durdurulması talebinin reddi yolundaki kararının kaldırılmasına, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27/2. maddesi uyarınca dava konusu işlemin teminat alınmaksızın yürütülmesinin durdurulmasına kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. İdris Akyüz yaptığı açıklamada, millet bahçesi projesinde mülkiyet sorunu çözülmeden çalışmaların başladığını belirterek “Uzungöl Millet Bahçesi projesi alt yapı, üst yapı ve peyzaj çalışmasını kapsamaktadır. Ancak, bu projenin büyük bir bölümü mülkiyetler üzerinde olduğu halde mülkiyet sorunu çözülmeden çalışmalara başlanıldı ve birçok noktada sorunlar çıkmaya devam etmektedir. İlgili firma bir çalışma programı yapmadan hem yetersiz bir ekiple işe başladı hem de sezon sonu işe geç başlayarak çalışmaları geciktirdi. Dolayısıyla bu tempoyla yapılan işin sağlıklı bir şekilde sezona yetişmesi mümkün görünmemektedir. Bilinçli yapılan bu uygulama Uzungöl’ü yok etme planının bir parçasıdır. Zira yapılan işin de üç sene önce yapılan gelişigüzel çalışmayla aynı sonu olacaktır. Çalışmalar denetim ve işin takibi yapılmadan oldu bitti ile devam ediyor ve ülke kaynakları heba ediliyor” ifadelerini kullandı.
01 Şubat 2024 Perşembe - 14:38
Yeni Abdülkadir Ömürler ve Yusuf Yazıcılar burada yetişecek
Trabzonspor Özkan Sümer Futbol Akademisi Sorumlusu İlker Erdem, geleceğe yönelik oyuncuları en iyi şekilde önce bordo-mavililere ve Türk futboluna kazandırmak amacında olduklarını söyledi. Gelecekte Trabzonspor’un A takımının bir parçası olmak isteyen gençlerin yetiştirildiği Trabzonspor Özkan Sümer Futbol Akademisi, basın mensuplarıyla bir araya geldi. Trabzonspor Özkan Sümer Futbol Akademisi Sorumlusu İlker Erdem burada akademinin işleyişiyle ilgili açıklamalarda bulundu. Erdem, 20 Ekim’de Doublepass’ın gelmesiyle daha doğru yolda ilerledikleri bir sistem olarak akademilerine uyarlamaya çalıştıklarını belirterek, "Daha önceki yıllarda tek tesis olduğu için tek direktörün tek hakimiyeti altında olabiliyordu. Fakat şu anda bir direktörün veya buranın sorumlusu olan bir kişinin akademiye tamamıyla hakim olma şansı yok. Biz Trabzonspor Kadir Özcan Gençlik Geliştirme Merkezi’ni yetiştirme olarak gördüğümüz, Özkan Sümer Futbol Akademisi’ni geliştirme olarak düşündüğümüz ve daha sonra sonuçlandırma biçiminde U-19’dan, A takıma geçiş veya başka kulüplere transfer edilecek oyuncularımızın son durağı olarak belirledik. Akademimizi planlarken bize sunulan sistem bizim için çok önemli. Burada bir sistem oturtulması ve geleceğe yönelik oyuncuları en iyi şekilde önce Trabzonspor ve ardından Türk futboluna kazandırmak amacındayız. 6 haftalık raporlar eşliğinde toplantılar yapıyoruz. Sadece oyuncu değil, tesisin kurumsallaşması adında bütün birimlerle ilgili toplantılar yapıyoruz. Doublepass buraya geldiği zaman bize diretme ya da bir dayatmaları olmadı. Bireysel ve online toplantılar yaptık. Daha sonra onlar bu bilgilerle burada bulunan tesisleri de gezerek bize bir organizasyon planlaması çıkarttı. 3 yönetim şekli belirledik. Sonrasında kendimiz bir yönetim şeması oluşturarak buna da Flatolarşi adını koyduk. Burada asla tek adamlık yok, asla tek başına hareket etmek yok. Planlı, organizasyonla ve sistemle gidiyoruz. Toplantı sonucunda kararları değerlendirip kulübümüze fayda sağlayacak kararlar almaya çalışıyoruz. Trabzonspor’da akademide yılda çıkartacağımız 2-3 oyuncu Trabzonspor’umuz için büyük bir katkıdır. Bunun derdindeyiz, bunun mücadelesindeyiz. Bu işin sistem, planlama ve organizasyonu böyle devam etmelidir. 8 scoutumuz il dışında, 3+1 scoutumuz Trabzon’da. Yapılması gerekenler öyle çok kolay şeyler değil. Biz kolaya kaçıp da bize 5 yıl sabredin diye demiyoruz. En kısa zamanda nasıl yapabiliriz bunun peşindeyiz. Yapmak için de sorumluluk alarak devam edeceğiz. Lisanssız gözlem gruplarında 104, lisanslı gözlem grubu oyuncu sayımız 74, gelişim grubu oyuncu sayımız 95, U-19’daki oyuncu sayımız 25 olmak üzere akademimizde toplam 298 oyuncumuz var. Başkanımız Ertuğrul Doğan’ın akademiye olan ilgisi, alakası, güveni ve bu güvenin sonunda ’Adaletli olun, benden ne isterseniz isteyin’ sözü bizim asla aklımızdan çıkmıyor. Adalet bu akademinin bundan sonra oluşabilecek en önemli noktasıdır. Hata yapabiliriz, eksik yapabiliriz ama asla yanlış yapmayacağız" diye konuştu. Trabzonspor Yönetim Kurulu Üyesi Derviş Köz ise, "Bizler yönetim kurulu olarak bu imkanları sağlamaya çalışıyoruz. Bu imkanlar sonucunda elde edilecek olan başarıların ne olacağını hep birlikte inşallah yakın zamanda göreceğiz. Altyapı konusu uzun soluklu bir iş. Ama biz yönetim kurulu ve Başkanımız Ertuğrul Doğan da olmak üzere inşallah verilen bu önemin ve değerin meyvelerini kısa zamanda toplayacağız. Başarılı olacağımıza inanıyorum ki olmamamız için hiçbir neden yok. Bunun sonuçlarını ilerde inşallah göreceğiz" şeklinde konuştu.
01 Şubat 2024 Perşembe - 12:52
Bekir Aktürk: “Her konuda elimiz taşın altında devlet işbirliğiyle projelerimizi yürütüyoruz”
Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Bekir Aktürk, üç yıldır sadece Trabzon’da değil Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu olarak projeler yürüttüklerini belirterek, “Türkiye’nin her yerinde, gıda israfından, sıfır atığa, toplumsal şiddetten madde bağımlılığına, mülteci sorunlarından orantısız göçe, gençlerin istihdamına, gelir düzeylerine göre yardımlaşma köprüsü olmaya kadar her konuda elimiz taşın altında devlet işbirliğiyle bakanlıklarımızın ortaklıklarıyla Türkiye’yi dolaşıyor işimi ailemi geride bırakıp ülkemiz için gönüllü karşılık beklemeden projelerimizi yürütüyoruz” dedi. Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Bekir Aktürk, Trabzon’da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Lokma Tatlı Dünyası’nda düzenlenen toplantıda konuşan Aktürk, sadece ülke olarak değil, dünya olarak çok zor günlerin içinden geçildiğini dile getirerek, “Ülkemiz bulunduğumuz coğrafya da ki konumu itibariyle, sahip olduğumuz toprak zenginlikleriyle hep göz önünde, tarih boyunca ele geçirilmek istenen bir ülke oldu. Kuzeyde Rusya, Ukrayna, güneyde körfez ülkelerinde sıcaklık hiç azalmadan üç aya yakın bir zamandır devam eden İsrail Gazze savaşıyla da artarak devam eden sınır güvenliğimizin hep üst seviyede alarmda olduğu bir ülke. Dünyanın, insanlığın ne yazık ki geldiği bu kabul edilemez süreçler hepimizi derinden etkiliyor. Vicdanlarımızın sesi, karşı karşıya kaldığımız acı olaylar karşısında her geçen gün daha da yükseliyor. İnsanlık dramı bir önceki günü dağlayarak artmaya devam ediyor. Çok sağduyulu, çok duyarlı, çok düşünerek hareket etmek zorundayız. Düşman uyumuyor. Boy boy evlatlarımız sizin için, bizim için, Vatan için bu topraklara hala şehit ediliyor, bizler için canını veriyor” şeklinde konuştu. “Dünya dengeleri kontrolden çıktı, geleceği artık tahminle, yaklaşık değerlendirmelerle göremiyoruz” diyen Aktürk, “Ekonomik olarak ekmek yediğimiz ekmek yedirdiğimiz bunca insanı ayakta tutalım diye olağan üstü çaba sarf ediyoruz. Bu vatanı bizlere emanet eden atalarımıza sorumluluğumuz hepimizin ayrı, sizlerin milletin tarafsız sesi olmanın, insan olmanın bizlerin gerek iş adamı gerekse seçilmiş bireyler olarak devletin ve milletin sorumluluğunu taşımanın vicdani yükü hepimizde çok büyük. Toplumsal huzur için, yarınlarımız için, milli birliğimiz beraberliğimiz için, şehitlerimize bize bu günleri bırakanlara borcumuz için dün olduğundan daha çok devletimizin yanında saf olmalı, el ele omuz omuz dayanışmalıyız” diye konuştu. “Önümüzde 31 Mart yerel seçimleri var” 31 Mart seçimlerindeki adaylara başarılar dileyen Aktürk, “Önümüzde 31 Mart yerel seçimleri var. Hem belediye başkanlıkları, hem mahalle muhtarlık seçimleri gerçekleşecek. Ben bu şehre bizlere bugüne kadar emek veren bütün belediye başkanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Yeni adaylarımızın hepsine başarılar diliyorum. Demokratik adil bir düzen için demokrasimize yakışır bir seçim süreci geçirmemizi temenni ediyorum. Acı, tatlı günlerimiz oldu. Yerel yönetimler hepiniz takdir edersiniz ki bir şehrin ilerlemesi, içinde yaşayan hemşerilerinin daha şehirsel düzen ve huzuru hissetmesi güvenli yaşaması, kalkınması için çok önemli. Bu şehrin emek verenleri olarak yöneticilerimizle yeri geldi prensipte anlaşamadığımız konularımız oldu. Bu durumlar hepimize gösterdi ki zaman içerisinde gerekli çözümler üretildi. Yeni dünya her geçen gün değişiyor bu hıza erişenler yeni süreçte ayakta kalan görünür olan olacak. Bu yüzden hepimiz birbirimize karşı duruşla değil daha sık saf olarak sorunlarımızı çözeceğimizin milli birlik ve beraberliğimiz için milletimize örnek olacağımız çalışmalarla yollara devam etmemiz gerektiğinin bilincinde olmalıyız” ifadelerini kullandı. Karşılık beklemeden projelerin yürütüldüğünü kaydeden Aktürk, şöyle konuştu: “Üç yıldır sade ilimizde değil Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu olarak yürüttüğümüz projelerle Türkiye’nin her yerinde, gıda israfından, sıfır atığa, toplumsal şiddetten madde bağımlılığına, mülteci sorunlarından orantısız göçe, gençlerin istihdamına, gelir düzeylerine göre yardımlaşma köprüsü olmaya kadar her konuda elimiz taşın altında devlet işbirliğiyle bakanlıklarımızın ortaklıklarıyla Türkiye’yi dolaşıyor işimi ailemi geride bırakıp ülkemiz için gönüllü karşılık beklemeden projelerimizi yürütüyoruz. Bir düşünürün dediği gibi acı duyabiliyorsak canlıyız, bir başkasının acısını hissedebiliyorsak insanız. Her konuda empati yaparak yaşamak artık hepimizin asli görevi. İnsanlığımızı kaybetmediğimiz, hep yaşayıp yaşattığımız hep birlikte daha güçlü bir Türkiye, barış, huzur, kardeşlik, birlik beraberlik dolu bir dünyada hep iyi günlerde var olmak dileğiyle.”
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder