Yerel Haberler
İzmir
İzmir’de 5 kişinin öldüğü kazada makas atan sürücüye 18 yıl hapis 20 Eylül 2024 Cuma - 17:51:36 İzmir’in Menderes ilçesinde 4’ü aynı aileden olmak üzere 5 kişinin yaşamını yitirdiği kazayla ilgili görülen davada, kazaya neden olduğu suçlamasıyla yargılanan makas atan aracın sürücüsüne, ’Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan, takdir indirim uygulanmadan 18 yıl hapis cezası verildi. Kaza, 30 Haziran 2023 saat 19.30 sıralarında İzmir-Aydın Yolu Kısık Mahallesi mevkiinde meydana geldi. İzmir’den Torbalı istikametine seyir halinde olan Yusuf İslam Koçak (19) idaresindeki hafif ticari araç, makas atmak istediği sırada kontrolden çıkara Özcan Özer (57) idaresindeki 34 DEB 698 plakalı otomobile çarptı. Savrularak refüjü aşan Özcan Özer idaresindeki otomobil, karşı yola geçti ve İsmail A. idaresindeki 09 BU 404 plakalı minibüsle kafa kafaya çarpıştı. Kazada Özcan Özer’in eşi Sibel Özer (54) ve ablası Şengül Acar (69) olay yerinde, sürücü Özcan Özer ve oğlu Ali Alperen Özer ile minibüste bulunan Mustafa Karaca ise kaldırıldıkları hastanede hayatını kaybetti. Kazada yaralanan Seren Ö., Hatice B. Ö., Ayaz E.K., Deniz K., Doğa K., Yiğit Ö. ve Çiçek A. ile Mete A., Hatice K., Fatma T., Belgin H., Hıdır K., Chen T., Erdem Ç., Azra Ç., Esra T., Hüsniye A. M., Kuzey K., Cehn C. J. ve S.K. tedavilerinin ardından taburcu edildi. Feci kaza anı ise bir otomobilin araç kamerasına yansımıştı. Görüntüde, hafif ticari aracın Özcan Özer’in kullandığı otomobile hızla yandan çarptığı, çarpmanın şiddetiyle kontrolden çıkan otomobilin refüjü aşıp, karşı yöne geçerek minibüsle çarpıştığı anlar yer almıştı. Kazada otomobile çarptıktan sonra hızla uzaklaşan hafif ticari aracın sürücüsü Yusuf İslam Koçak, yakalanıp, gözaltına alınmış ve sorgusunda, önündeki bir aracı sollarken direksiyon hakimiyetini kaybettiğini söylediği öğrenilmişti. “Kesinlikle makas atarak araç kullanmadım” Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Koçak tutuklandı. Koçak’ın ifadesinde, "Ticari aracımla sağ şeritte seyir halindeydim. Önümdeki servis aracını sollamak için sinyalimi yaktım. Sola geçtikten sonra önümdeki aracı ilk önce görmemiştim. Gördükten sonra panik yaptım. Hemen sağ seride geçtim. Bu sırada direksiyon hakimiyetini kaybettim, sağdaki bariyerlere çarptım. Çarpmanın etkisiyle araç tekrar sol seride doğru gitmeye başladı. Soldaki araca çarpmamak için direksiyonu tam sağa kırdım. Buna rağmen kullandığım araç, otomobile yandan çarptı. Sollamaya çıktığım sırada aracımın hızı hatırladığım kadarıyla 70-80 km civarındaydı. Olay yerinden korktuğum için hızlıca uzaklaştım. Daha sonra kazayı yakınlarıma haber verdim. Avukatım ile jandarma karakoluna müracaatta bulundum. Ben kesinlikle makas atarak araç kullanmadım. Böyle bir kazaya sebep olduğum için pişmanım" dedi. Sanık avukatı: "İddia edildiği gibi makas atma yok" Alkolsüz olduğu belirtilen tutuklu Koçak hakkında ’Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan toplam 22,5 yıla kadar hapis istemiyle İzmir 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın ikinci duruşması bugün görülürken duruşmaya tutuklu sanık Yusuf İslam Koçak, SEGBİS ile katıldı. Celsede ayrıca hayatını kaybedenlerin yakınları, kazada yaralananlar ve taraf avukatları da yer aldı. Cumhuriyet savcısı, davada esasa ilişkin mütalaasının hazır olduğunu söyleyerek, sanığın ‘Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan cezalandırılmasını istedi. Savcı ayrıca, birden fazla kişinin ölümü ve yaralanması neden olması nedeniyle de alt sınırdan da uzaklaşılmasını talep ederken sanık avukatı mütalaaya ilişkin savunmasında, karakola gidip kendilerinin teslim olduğunu belirtip, "İddia edildiği gibi makas atma yok. Yaşı küçük ve 1 yıldır ehliyeti var. Ağır kusurlu olduğunu kendisi de bunu kabul ediyor. Basit taksirden cezalandırılmasını ve alt sınırdan ceza tayin edilmesini istiyoruz" dedi. Takdir indirimi uygulanmadı Sanık Yusuf İslam Koçak, duruşmadaki son savunmasında beraatını talep etti. Mahkeme heyeti, sanık Koçak’ı, ‘Taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Kazanın ’bilinçli taksirle’ olması nedeniyle bu cezasında yarı oranda artırım yapılarak verilen hapis cezası 18 yıla çıkartıldı. Ayrıca, Koçak’a ‘sanığa takdir indirimi’ uygulanmadı.
20 Eylül 2024 Cuma - 15:49 İzmir’de lise öğrencilerinin yaptığı 45 proje sergilendi Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülen ‘Körfez’in Karşıyaka’sı Bilim, Kültür ve Sanat Şenliği’ kapsamında TÜBİTAK tarafından desteklemeye hak kazanan 45 proje sergiyle tanıtıldı. Karşıyaka’da bulunan bir alışveriş merkezinin bahçesinde gerçekleştirilen şenlikte, birbirinden ilginç ve başarılı projelerin tanıtımı için 34 ayrı stant kuruldu. Tarımdan savunma sanayine, el işlemelerinden artırılmış gerçeklik teknolojisine kadar birçok proje katılımcılar tarafından ilgiyle incelendi. Şenlik alanına gelen öğrenciler, stantlarda ilgi duydukları projeleri de deneyimleme fırsatı yakaladı. “Projelere öğrencilerin ilgileri çok yüksek” Karşıyaka Alev Alatlı Anadolu Lisesi Okul Müdürü Perihan Ayaz, “İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün teknolojik anlamda yapmış olduğu bu çalışmalardan son derece mutluyuz. Okulumuz öğrencilerinin de ilgileri çok yüksek. Çocuklarımızla buraya gelip; bilimsel, kültürel, sanatsal anlamda çok verimli bir gün geçirdik” ifadelerine yer verdi. “Bizim de projeleri deneyimlememize izin verdiler” Şenliğe projeleri incelemek için gelen 9. sınıf öğrencisi Ayşenaz Yücetürk ise “Bir sürü proje var. Bize aktiviteler yaptırdılar ve ben çok memnun oldum. Boyama ve seramik yapıyorlardı. Bizim de deneyimlemelerimize izin verdiler, ondan çok keyif aldım” dedi. “Yazılım alanında ilerlemek istiyorum” Şenlikte en çok yazılım ve kodlama ile ilgili projelerin dikkatini çektiğini ifade eden öğrenci Zafer Ayaz Şen, “Ben kendim de yazılımla ilgileniyorum. O projeleri deneyimledik. Ben de bilgisayar ve yazılım mühendisliği alanında ilerlemek istiyorum” diye konuştu. Yaptıkları ‘vantilatör ve kolonya’ projesinden bahseden bir diğer öğrenci Mercan İlkan, şunları kaydetti: “İlk önce kolonya yaptım. Kolonyanın içindeki malzemeleri karıştırarak biz de kolonya yaptık. Bir de mini vantilatör yaptık. Burada yapılan projelere katılımcı olarak biz de dahil olmak istedik. Yaptığımız projenin yazın sıcaklarda kullanışlı olacağını düşündük.”
İEÜ Medical Point’te mide cerrahisi zirvesi
10 Eylül 2024 Salı - 12:22 İEÜ Medical Point’te mide cerrahisi zirvesi İEÜ Medical Point Hastanesi, Türkiye’nin farklı şehirlerinden gelen hekimler, asistan ve öğrencilere ‘Bir Organ-İki Rezeksiyon’ toplantısında ev sahipliği yaptı. İEÜ Medical Point Hastanesi Tıbbi Direktörü Prof. Dr. Ahmet Memiş, “Bu etkinlikler için hastanemizin kapıları hekimlerimize her zaman açık olacaktır” dedi. İzmir’in kurtuluş günü 9 Eylül’de İEÜ Medical Point Hastanesi’nde önemli bir toplantı düzenlendi. Bariatrik ve Metabolik Cerrahi Derneği, Cerrahi Onkoloji Derneği ve Türk Cerrahi Derneği tarafından organize edilen ‘Bir Organ-İki Rezeksiyon’ temalı toplantı İEÜ Medical Point Hastanesi Genel Cerrahi bölümünden Prof. Dr. Özgür Fırat’ın ev sahipliğiyle Ata Salonu’nda gerçekleştirildi. Gün boyu süren etkinlikte farklı şehirlerden gelen hekimler, asistanlar ve öğrenciler ‘mide’ hakkında yapılan sunumları dinleme, soru sorma ve tartışma imkanı buldu. “Kapılarımız her zaman açık” Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başlayan toplantının açılış konuşmasını yapan İEÜ Medical Point Hastanesi Tıbbi Direktörü Prof. Dr. Ahmet Memiş, bu tür etkinliklere kapılarının her zaman açık olduğunu söyledi. Memiş, “Çok anlamlı bugünde değerli hekimlerimizi hastanemizde ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Umarım bundan sonra daha sık bir araya geliriz. Hastanemizde her zaman kendi evinize gelmiş gibi ‘Hoş geldiniz’ denilerek karşılanacaksınız. Bu tarz etkinlikler için hastanemizin kapıları hekimlerimize her zaman açık olacaktır” sözlerine yer verdi. “Yeni bilgiler öğrendik” Toplantının oldukça verimli geçtiğini belirten Prof. Dr. Özgür Fırat, “Mide cerrahisini konuştuk. Mide ameliyatları kanser için yapılabildiği gibi artık son yıllarda obezite cerrahisi için de çok fazla ameliyat yapılıyor. Günün yarısını kanser cerrahisine diğer yarısını da obezite cerrahisine ayırdık. 3 ayrı oturum yaptık. Toplantıya ülkemizin her yerinden hekimlerimiz, asistanlarımız ve öğrencilerimiz katıldı. Hepimiz yeni bilgiler öğrendik. Ayrıca hastane olarak önümüzdeki süreçte ulusal ölçekte bu etkinliklere ev sahipliği yapabileceğimizi bir kez daha göstermiş olduk” ifadelerini kullandı.
Başkan Pehlivan: “Bu gurur tüm Menemenli hemşehrilerimin”
10 Eylül 2024 Salı - 12:14 Başkan Pehlivan: “Bu gurur tüm Menemenli hemşehrilerimin” Menemen Belediyesi tarafından 3’üncüsü gerçekleştirilen Uluslararası Menemen Çömlek Festivali, şölen havasında geçen üç günlük bir maratonun ardından sona erdi. Yarışmalar, sergiler, workshop, panel, ürün satış alanları ve çeşitli etkinliklerle dolu dolu bir festival yaşandığına dikkat çeken Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "İlk festivalimizde 18 ülkeyle çıktığımız bu yolda, bu yıl 39 ülkeyi Menemen’de buluşturduk. Yarınlarda belki 100 ülkeyi bulacağız. Bu gurur tüm Menemenli hemşehrilerimindir” dedi. Bu yıl 6-8 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen Uluslararası Menemen Çömlek Festivali, ardında renkli görüntüler bıraktı. Yüz binlerce ziyaretçisi, 39 ülkeden katılımcısı, renkli etkinlikleri, ürün çeşitliliği ve çömlekçilik ile seramikçiliğe dair önemli çalışmalarıyla tamamlanan festival, kapanış töreniyle son buldu. “Her biriniz çok değerlisiniz” Festival alanındaki kapanış töreninde kürsüye çıkan Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "Menemen Uluslararası Çömlek Festivali, yalnızca bir sanat etkinliği değil, aynı zamanda Menemen’in, İzmir’in ve Türkiye’nin kültürel zenginliklerini dünyaya tanıtan bir organizasyon. Bu organizasyonu daha da geliştirip sürdürmek bizim sorumluluğumuzdur. İlk festivalimize 18 ülkeyle başlamıştık, bugün 39 ülkeyle buradayız. Kim bilir, belki de gelecekte 100 ülkeyi ağırlayacağız. Sizler Menemen’in kalbi, bu toprakların asıl değerlerisiniz. Emeklerinizle ilçemize değer kattınız. Allah hepinizden razı olsun. Ulusal ve uluslararası alanda kazandığınız her bir başarı, bizler için büyük bir gurur kaynağıdır. Değerli yabancı misafirlerimiz; sizler de her biriniz kendi ülkelerinizde çömlekçiliği yaşatan, bu sanata değer katan çok kıymetli isimlersiniz. Ancak bundan sonra bizim için daha büyük bir anlam taşıyorsunuz; sizler artık Menemen’in birer kültür elçisi oldunuz. Üç gün boyunca burada yaşadıklarınızı ve öğrendiklerinizi, ülkelerinize döndüğünüzde çevrenize anlatacağınıza inanıyorum” ifadelerine yer verdi. Yarışmada dereceye girenler ödüllerini aldı Başkan Pehlivan’ın konuşmasının ardından Hünerli Eller Çömlek Yarışması’nın ödül töreni gerçekleştirildi.
Vali Elban’dan İzmir’in asayiş raporu
10 Eylül 2024 Salı - 11:32 Vali Elban’dan İzmir’in asayiş raporu Göreve başlamasının ardından 1 yıl geçen İzmir Valisi Süleyman Elban, ulusal ve yerel basın mensuplarıyla buluşarak asayiş ve güvenlik alanındaki çalışmalar hakkında bilgiler verdi. İzmir Valisi Süleyman Elban, Valilik binasında güvenlik ve asayiş ile ilgili istatistiki bilgilerin paylaşıldığı bilgilendirme toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Sel, İzmir İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Metin Düz ve Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Tayfun Paşaoğlu katılım sağladı. Narkotik suçlarda yüzde 15’lik artış İzmir’de suç ve suçlu ile mücadele kapsamında sıkı bir denetim yapıldığına dikkat çeken Elban, istatistiki verilere narkotik suçlarla mücadeleden bahsederek başladı. Vali Elban, “Genel olarak yapılan faaliyetlerde suç ve suçluyla yapılan mücadelede gerek karada gerek denizdeki denetimlerde belli bir artış var. Özellikle hırsızlık, mala karşı işlenen suçlarda düşüş var. İçişleri Bakanımıza da teşekkür ediyorum. Hem araç hem personel takviyesi sonucu etkin mücadelemiz devam ediyor. Narkotik suçlarda bir önceki yıl yani 31 Ağustos 2022 ve 31 Ağustos 2023 döneminde 23 bin 497 narkotik olayımız var. 30 bin 130 kişi gözaltına alınmış. Geçen yıl yani 31 Ağustos 2023-31 Ağustos 2024 döneminde olay sayımız 27 bin 47. Yüzde 15 artış var. Gözaltına alınan kişi sayısı 31 bin 750. Bunda da yüzde 5’lik bir artış var. Trafik denetimlerin bir önceki yıl kontrol edilen araç sayısı 5 milyon 485 bin. İşlem yapılan araç sayısı 1 milyon 40 bin. Geçen yıl ise kontrol edilen araç sayısı 5 milyon 790’a çıkmış ve işlem yapılan araç sayısı 1 milyon 356 bine çıkmış. Bu kontrol edilen araçlar hem emniyet müdürlüğümüz hem jandarma komutanlığı tarafından kontrol edilen kara araçlarını kapsıyor. Denizlerde yapılan denetimler ise bir önceki yıl 8 bin 992 iken yapılan işlem 2 bin 212 olmuş. Geçtiğimiz dönem ise 12 bin 96 denetim yapılırken, işlem yapılan 2 bin 50’ye düşmüş” diye konuştu. 36 suç örgütü çökertildi Diğer suç unsurlarının istatistikleri halkında da bilgi veren Elban, çökertilen organize suç örgütlerinde dikkat çekti. Vali Elban, “Organize suç örgütlerinde bir önceki yıl 36 suç örgütü çökeltilmiş, son bir yılda da 68 organize suç örgütü çökeltildi. Bu yaklaşık yüzde 89’luk artışa tekabül ediyor. Aranan şahıslarla ilgili bir önceki dönem 19 bin 659 aranan şahıs yakalanmış, 5 yıl ve üzere hapis cezası alan kişi sayısı 3 bin 196. Geçtiğimiz dönem ise 21 bin 886 aranan şahıs yakalanmış, önceki yıla göre yüzde 11’lik artış var. Burada ilginç olan nokta, 5 yıl üzeri mahkûmiyeti olup yakalanan kişi sayısı 4 bin 996. Önceki yıla göre ele geçirilen tabanca sayısında yüzde 15’lik artış var. Bir önceki dönem ele geçirilen silah sayısı 3 bin 662’yken 4 bin 226’ya yükselmiş. Tüfek sayısında yüzde 24’lik artış var. 685’ten 861’e yükselmiş. Uzun namlulu silahta ilginç. Bir artış var. 6’dan 16 yakalanmaya yükselmiş. Kuru sıkı tabanca sayısı 360’tan 377’ye yükselmiş. Yakalanan kesici alet sayısında ise yüzde 30’luk bir artık var. Bin 589’dan 2 bin 75’e yükselmiş. Fişek sayısı ise yüzde 83 azalarak 274 bin 378’den 46 bin 235’e düşmüş. Mala karşı işlenen suçlarda ise hırsızlık suçlarında önceki dönem ile son bir yıl içerisinde yapılan suçlarla ilgili çalışmalarda hırsızlık suçlarında yüzde 53’lük bir düşüş söz konusu. Evden hırsızlık 2 bin 658’den bin 622’ye düştü. İşyerinden hırsızlık 2 bin 19’dan bin 92’ye düştü. Hayvan hırsızlığı 122’den 84’e düştü. Oto hırsızlığı 418’den 175’e üştü. Otodan hırsızlık ise bin 511’den 566’ya düştü. Motosiklet hırsızlığı ise 4 bin 79’dan bin 831!e düştü. En fazla düşüş yan kesicilik suretiyle yapılan hırsızlık oldu. 712’den 152’ye düştü. Açıktan hırsızlık ise 9 bin 520’den 4 bin 285’e yüzde 55’lik bir düşüş var. Mala karşı işlenen suçlar toplam olarak 21 bin 39’dan 9 bin 891’e düştü. Ortalama yüzde 33’lük düşüş söz konusu" ifadelerine yer verdi. Denetimlerde belli bir artış var İzmir’de suç ve suçlu ile mücadele kapsamında sıkı bir denetim yapıldığına dikkat çeken Elban, “Genel olarak yapılan faaliyetlerde suç ve suçluyla yapılan mücadelede gerek karada gerek denizdeki denetimlerde belli bir artış var. Özellikle hırsızlık, mala karşı işlenen suçlarda düşüş var. İçişleri Bakanımıza da teşekkür ediyorum. Hem araç hem personel takviyesi sonucu etkin mücadelemiz devam ediyor. Biz suç ve suçluyla mücadele noktasında 112’den yapılan ihbarların önemli olduğunu düşünüyoruz. İzmir duyarlı bir kent, gördükleri suçu ya da suçun önlenmesi noktasında ihbarda bulunurlarsa çok memnun oluruz. 112’ye yapılan çağrılarda yüzde 4’lük artışımız var. Önceki dönemde 1 milyon 371 bin civarında çağrı varken son bir yılda 1 milyon 424 bin civarında çağrıda tekabül ediyor. Biz b u konuda ihbar ve şikayetlerin daha çok artmasını ve duyarlı hemşerilerimizin bize daha çok destek olmasını suç ve suçluyla mücadele açısından çok önemsiyoruz. Silahlanmanın artışıyla ilgili ortada emare yok. Ekiplerimiz etkin denetimde dozu arttırdı. Teknolojiyi de kullanmaya başladık. Sadece yakalanan silahlar değil narkotikte, trafikteki denetimde, hırsızlığın azalmasında da olumlu gelişme var. Bu kadar mücadele yapılırken doğaldır ki suçluların da en çok kullandığı ekipman silah ve onlar yakalanırken silahların da yakalanması doğal” açıklamasında bulundu. Tedbirlerimiz her geçen gün artıyor “Okul önlerinde velilerimizin içi rahat olsun okullar açılmadan binalarla ilgili fiziki şartlara bakarken çocukların güvenliğine ilişkin de çalışmalar yaptık” diyerek sözlerine devam eden Elban, “Okullarımızın tamamında mutlaka bir polis ve jandarma görev yapıyor. Bir kısmını resmi olarak veliler görürken bir kısmı sivil olduğu için göremiyorlar. Bu personeller okul müdürleri ile irtibatlı zaman zaman görüşüyorlar ve çalışmalara yönelik bilgilendirme yapıyorlar. Okul önlerinde sıkı tedbirlerimiz her geçen gün artıyor. Ama önemli olan önleyici tedbirler, bu işe bulaşmamaları müptela olmamaları için çalışmalarımız var. STK ve kamu kurumlarıyla iş birliği yaparak önleyici tedbirlere ilişkin yoğun çalışmalarımız var. Belli dönemde gerek benim başkanlık yaptığım gerek ilçe düzeyinde arkadaşlarımız sürekli değerlendiriyor” dedi. Fırsat vermemek için gayret ediyoruz Geçtiğimiz haftalarda İzmir Enternasyonal Fuar’ında gerçekleştirilen konserler esnasında meydana gelen olaylara ilişkin Elban, “Bu iş biraz da eğlence anlayışı ile söz konusu. Kavga etmeye hazırlanıp elinize döner bıçağı ya da sopa alırsanız o da ayrı bir eğlence anlayışı. Dünyanın her yerinde insanlar konsere eğlence için gider. Bıçakla sopayla eğlenmek medeni değil. Bizim yaptığımız kontrollerde bu tür şeylere fırsat vermemek için gayret ediyoruz. Ortalama 10-15 bin insan geliyor, beklemediğimiz şeyle oluyor. Biraz eğlence anlayışını derleyip toparlamak lazım” diye konuştu. "Şu ana kadar sabotaj ya da kasıt unsuruna rastlamadık" İzmir’de meydana gelen yangınların sebeplerine ve bu konuda yapılan güvenlik çalışmalarına değinen Elban, “Çok sıcak bir yaz geçirdik. Dolayısıyla buna paralel olarak özellikle hem yaz dönemindeki yağışın çok azalması nedeniyle toprağın dönemsel olarak rüzgarların havadaki nem, aldatma nedeniyle en ufak bir faaliyet maalesef bir yangına dönüştü. İlimizin çoğu yeri orman olduğu için ormana sıçradı. Bu çıkan yangınlarda yaptığımız tespitlerde şu ana kadar sabotaj ya da kasıt unsuruna rastlamadık. Tamamının faallerini tespit ettik sadece iki yangın elektrik tellerinden çıktı. Bunun dışındakiler vatandaşın tedbirsizliği nedeniyle çıktı. Bu sene yangınların biraz fazla olması da nemin ve hava sıcaklığı, çıkan rüzgarda da hızlı yayılıyor. Biliyorsunuz yangında müdahale artık 10 dakikanın altında. Hava şartları uygun olduğunda yangın büyümeden müdahale ediyoruz. Ancak şartlar kötü olduğunda 10 dakikadan sonra yangın büyüyor ve kontrol alına almak ciddi bir zaman istiyor” açıklamasında bulundu.
Yangın mağduru, tekerlekli sandalyesine kavuştu
10 Eylül 2024 Salı - 10:47 Yangın mağduru, tekerlekli sandalyesine kavuştu İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürlüğü Tekerlekli Sandalye Bakım Onarım İstasyonu, engelli yurttaşların arızalanan tekerlekli sandalyelerine tıpkı bir hastane gibi tamir ve bakım hizmeti veriyor. Yamanlar yangınında tekerlekli sandalyesi hasar alan Fatma Arslan kısa süre içinde sandalyesine kavuşurken, istasyondan ücretsiz bakım, tamir ve şarj hizmeti alan diğer engelli bireyler İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürlüğü’nün Konak’ta bulunan Engelli Hizmet Merkezi, engelli yurttaşlara yönelik çok sayıda hizmet veriyor. Ulaşımda zorluk yaşayan engelliler için engelsiz ulaşım araçlarıyla ulaşım desteği veren merkez, akülü tekerlekli sandalye kullanıcıları için şarj istasyonu hizmeti de sağlıyor. Merkezde bulunan Tekerlekli Sandalye Bakım Onarım İstasyonu ise tekerlekli sandalyeleri adeta bir hastane gibi iyileştiriyor. Engelli yurttaşların hayatla en önemli bağlantısı olan tekerlekli sandalyeleri kısa süre içinde tamir edip sahibine teslim eden istasyon, bu hizmetten hiçbir ücret talep etmiyor. Kentte kısa süre önce meydana gelen Yamanlar yangınında Zübeyde Hanım Mahallesi Manolya Apartmanı’ndaki evi yanan ve o sırada yangın merdiveninde bulunan tekerlekli sandalyesi zarar gören Fatma Arslan isimli yurttaş da sandalyesini istasyona gönderdi. Aracı tamir eden istasyon görevlileri, engelsiz ulaşım aracıyla tekerlekli sandalyeyi engelli yurttaşın bulunduğu eve ulaştırdı. Arslan ile istasyondan tamir ve bakım hizmeti alan diğer engelli yurttaşlar, verilen hizmetten çok memnun olduklarını belirtti. Ücretsiz bakım ve onarım hizmeti İzmir Büyükşehir Belediyesi Engelli Çalışmaları Şube Müdürlüğü Tekerlekli Sandalye Bakım Onarım İstasyonu Sorumlusu Ozan Albağa, “İstasyonumuzda manuel ya da akülü tekerlekli sandalyelerin arızalanması sebebiyle hareketliliği kısıtlanan engellilere yönelik tekerlekli sandalyelere ücretsiz bakım ve onarım desteği sunuyoruz. Eğer kişi kendisi gelemiyorsa engelsiz ulaşım araçlarımızla sandalyeyi bulunduğu noktadan alıyoruz ve istasyonumuza getiriyoruz. Araca gerekli tamirat yapıldıktan sonra vatandaşımız tekerlekli sandalyesini teslim alıyor. Tekerlekli Sandalye Bakım Onarım İstasyonu olarak kullanılmayan tekerlekli sandalyeleri de talep oluşturan engelli vatandaşlarımızdan alıyoruz ve atölyemizde kullanılabilir bir tekerlekli sandalye haline getiriyoruz. Bu dönüştürülen sandalyeleri de tamir hizmeti alan engeli yurttaşlarımıza tamir süresi bitene kadar temin ediyoruz” bilgisini verdi. Yangında hasar gören sandalyesine kavuştu İzmir’de meydana gelen orman yangını sonucu Zübeyde Hanım Mahallesi Manolya Apartmanı’ndaki evi yanan 52 yaşındaki Fatma Arslan’ın, tekerlekli sandalyesi de hasar gördü. Bunun üzerine Tekerlekli Sandalye Bakım Onarım İstasyonu’na başvuran Arslan, kısa süre içinde tamir edilen aracına kavuştu. Kemoterapi tedavisi gören ve yangın sırasında Çiğli’de oturan ablasının evinde olduğunu belirten Arslan, “Yangından dolayı binamızda hasar oldu. Sandalyem o sırada yangın merdivenindeydi ve hasar aldı. Biz de onu İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne gönderdik. Arabamın tamiri yapılıp araçla geri getirildi. Çok teşekkür ederim, mutlu oldum. Araçları arızalanan engelli arkadaşlarım İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne başvursun. Biz başvurduk ve hemen geldiler. Tamirden sonra da hemen geri getirildi. Ben 31 yıldır yürüme engelliyim ve 8 aydır kanser tedavisi görüyorum. Sık sık hastaneye gidiyorum. Tekerlekli sandalye benim için çok önemli” diye konuştu. “Burası benim arabamın hastanesi” 65 yaşındaki engelli vatandaş Ayhan Gülseçer de tekerlekli sandalyesini teslim aldığında sevinç gözyaşları döktü. Felç sebebiyle yürüme güçlüğü çeken tekerlekli sandalye kullanıcısı Gülseçer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği akülü sandalye ile her işimi görebiliyorum. Dün Buca Şirinyer’de lastiğim patlayınca aracımı tamir ettirmeye geldim. 5 dakikada işimi hallettiler, çok şükür. Mutlu olmamak elde değil. Bana 10 tane lüks arabayı verseler, kullanamadıktan sonra ne yapayım? Bu sandalye benim ayağım. 5 dakikada tamir edilmiş olması para ile ölçülecek bir iş değil. Burası benim arabamın hastanesi oldu. Sandalyem tamir edilirken bana yedek bir sandalye de verdiler. Yorulmadan işimi halledebildim” dedi. Gülseçer, kentlerin erişilebilirliğiyle ilgili de “Norveç’e gittim, geldim; bence burası daha iyi. Allah razı olsun” yorumunda bulundu. “Para vermedik” Tekerlekli sandalyesini bakıma sokan 27 yaşındaki engelli vatandaş Hüseyin Dağlı da “Tekerlekli sandalyemin aküsü çabuk bitiyordu. Aldığımdan bu yana bakım yaptırmamıştım. Bir sorun var mı diye öğrenmek için dün istasyona getirdim. Bana yedek bir sandalye verdiler ve bugün teslim almaya geldim. Aracımın tekerlekleri değişiyor, aküsüne bakılıyor ve temizliği yapılıyor. Belediyemizin bu hizmeti çok güzel. Gerektiğinde yardımcı oluyorlar, gelip bulunduğumuz yerden bizi alıyorlar” sözlerine yer verdi.
Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, akademik döneme yeni hedeflerle başlıyor
10 Eylül 2024 Salı - 10:43 Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, akademik döneme yeni hedeflerle başlıyor Ege Üniversitesi (EÜ) Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü (TDAE), Türkoloji alanında lisansüstü eğitim öğretim veren, Türk dünyasının kültürel, sosyal ve ekonomik durumuna yönelik bilimsel araştırmalar yürüten ve Türkçe öğreten önemli bir merkez olarak hizmet vermeyi sürdürüyor. Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Abdullah Temizkan ve Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Fatih Sansar’ı makamında ağırladı. Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Türk Dünyası Araştırmaları Enstitümüz; tam akredite, öğrenci odaklı araştırma üniversitemizin uluslararasılaşma misyonu hedefleri doğrultusunda önemli bilimsel çalışmalar yürütüyor. Enstitümüz bir yandan lisansüstü eğitim öğretim verirken bir yandan da bünyesinde bulanan Türkçe Öğretim Birimi ile Türkçe öğretiyor. İzmir’imizin, bölgemizin ve ülkemizin başta Türk dünyası olmak üzere tüm dünyaya açılan pencerelerinden biri olmaya devam ediyor. Enstitümüz bilim insanları da akademik çalışmaları ile üniversitemizin uluslararası markasına nitelikli katkı sunuyorlar. Ege Üniversitesi olarak, uluslararasılaşmayı kritik önemde bir konu olarak görüyor, öğrenci ve akademisyen hareketliliğini artırmak için gerekli girişimlerimizi sürdürüyoruz. Enstitümüzün bu konuda önemli bilim diplomasisi yürüteceğine, iş birlikleri gerçekleştireceğine yürekten inanıyorum” dedi. Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Abdullah Temizkan ise “1992 yılında kurulan Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Türkoloji alanındaki yer alan farklı alt disiplinleri ile Ege Üniversitesinin en köklü kurumlarından biridir. Türk halklarının dili, edebiyatı, tarihi, kültürü ve siyasal yapıları üzerine lisansüstü programların yanı sıra Türk Dili ve Lehçeleri, Türk Dünyası Edebiyatları, Türk Halk Bilimi, Türk Dünyası Sosyal, Ekonomik ve Siyasal İlişkiler, Türk Sanatı ve Türk Tarihi gibi anabilim dallarında yürütülen bilimsel araştırmalar ve projeler ile uluslararası alanda Türk dünyasına ilişkin literatüre önemli katkılar sunmaktadır” diye konuştu. “Türkiye ve Türk dünyasının önemi her geçen gün artıyor” Dünyada yaşanan değişim ve dönüşümün Türkiye ve Türk dünyasının önemini daha da artırdığını vurgulayan Enstitü Müdürü Prof. Dr. Abdullah Temizkan, “Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü kurulduğu günden itibaren taşıdığı misyonun verdiği sorumluluk ile bu gelişmeleri bilimsel bir perspektifle değerlendirmekte ve bu doğrultuda yeni projeler geliştirmektedir. Uluslararasılaşma sürecine odaklanılarak nitelikli bilimsel çalışmalar üretmek, öğrencilere ve araştırmacılara burs imkânları sağlamak ve öğrenci değişim programlarının etkinliğini artırmak hedeflenmektedir. Dünyanın farklı yerlerinde faaliyet gösteren Türkoloji enstitülerinin yanı sıra Türk dünyasına yön veren TİKA, YTB, Türk Akademisi, TÜRKSOY, Yunus Emre Enstitüsü, TRT, Türk Tarih Kurumu ve Türk Dil Kurumu gibi kurumlarla daimi iş birliği içerisinde hazırlanan ortak bilimsel faaliyetlere yenilerinin eklenmesi amaçlanmaktadır” açıklamalarında bulundu. “Türk dünyası ile ilgili pek çok hususta sorumluluk hissediyoruz” Sözlerini sürdüren Prof. Dr. Temizkan, şunları kaydetti: “Üretilen bilimsel bilgiyi topluma aktarma konusunda da hassasiyet sahibi olan enstitümüz; dilini, tarihini, yaşadığı coğrafyayı bilen, edindiği bilgi ile çıkarım yapabilen entelektüel bir toplum oluşturabilme gayesi ile kamuya açık olarak panel, konferans, çalıştay ve sempozyum gibi bilimsel etkinliklerin yanında anma ve kutlama programları ile dezavantajlı gruplar için hazırlanan sosyal sorumluluk projeleri de yürütmektedir. Bununla birlikte, iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında yağmur suyu hasadı altyapısının oluşturulması ve karbon salınımımızı azaltacak güneş enerjisi sistemlerinin kurulması gibi sürdürülebilir yeşil enerji projeleri de enstitümüzün gelecek hedefleri içerisinde yer almaktadır. Türk dünyası ile ilgili pek çok hususta sorumluluk hisseden ve çözüm üretmeye çalışan kimliği ve sahip olduğu yetkin kadrosuyla birlikte günümüz bilim dünyasının ihtiyaç ve taleplerine uygun disiplinler arası çalışmalar yürütmeyi hedeflemektedir. Enstitümüz, misyon ve vizyonumuza uygun sivil toplum kurumlarıyla iş birliği yapmayı ve yetiştirdiği bilim insanlarıyla Türk dünyası ve ülkemizin menfaatleri için gerekli çalışmalarda liderlik etmeyi hedeflemektedir.”
Ege Diyadin Derneği’ne görkemli açılış
10 Eylül 2024 Salı - 10:36 Ege Diyadin Derneği’ne görkemli açılış Başta İzmir olmak üzere, Ege Bölgesi’nde yaşayan Ağrı-Diyadinliler’i tek çatı altından toplayan Ege Bölgesi Diyadin İlçesi ve Köyleri Derneği’nin Buca’da satın aldığı dernek merkezinin açılışı gerçekleştirildi. 2013 yılında kurulan ve kısa adı Ege Diyadin Der olan dernek, dayanışma ve yardımlaşma gibi sosyal alanlarda hizmet veriyor. Açılışta konuşan Ege Diyadin Der Başkanı Nusret Göneç, amaçlarının gelecek nesillere kalıcı eserler bırakmak olduğunu söyleyerek, “2013 yılında kurulan derneğimizin kendi mülkiyetini satın almak bizim yönetimimize nasip oldu. Bu anlamda büyük mutluluk yaşıyoruz. Başta yönetim kurulumuz olmak üzere, çok sayıda hemşehrimiz katkıda bulundu ve mutlu sona ulaştık. Derneğimizin kuruluşundan bu yana emek veren hemşehrilerimizin hepsinin bu neticenin alınmasında emeği var. Hepsine teşekkür ediyorum. Derneğimizin kapıları tüm hemşehrilerimize açıktır. Fiziki şartlarımız da çok uygun, ulaşımı kolay. İhtiyaç duyulan her anda ve her alanda hemşehrilerimize hizmet vermeye hazırız.” dedi. İzmir Buca’daki açılış etkinliğinin sunumunu Metin Yardımcı gerçekleştirirken, yaklaşık 1000 kişinin katıldığı törende, dernek yöneticilerine ve katkı sunanlara teşekkür belgesi verildi. Ege Diyadin Der’in Yönetim Kurulu; Fehmi Çeçen, Şakir Kaya, Mehmet Fesih Kaya, İsa Yardımcı, Eşref Kızılaslan, İhsan Arabacı, Adnan Yalçın, Ahmet Akdemir, Ahmet Taşçı, Kadir Karakuş, Barkın Kaya, Batuhan Kaya, Bülent Kaya, Caner Demirtaş, Cemal Taşdemir, Dilaver Polat, Emre Kaya, Erol Akpınar, Faik Kaya, Ferhat Göneç, Emin Altındağ, İbrahim Sarbot, İlhan Çiftçi, İsmet Avcı, Latif Avcı, Murat Çiftçi, Mümtaz Gümüş, Numan Yıldırım, Sabri Kaya, Şakir Akpınar, Yılmaz Kuşçu, Orhan Kaya ve Yusuf Polat isimlerinden oluşuyor. Köklü geçmiş Açılışta konuşan Ege Diyadin Der Kurucularından ve Genel Sekreter Mehmet Fesih Kaya, “Derneğimiz Yönetimimizde bulunan arkadaşlarımız ve hayırseverlerin katkılarıyla kendi mülkünü satın aldı. Akabinde, tadilatını ve tefrişatını bitirdik, tüm hemşehrilerimize ve sivil toplum dünyasına hayırlı olsun.” dedi. Daha sonra söz alan Ege Bölgesi Ağrı Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Tekin Yalçın da, Ege Diyadin Der’in kendi mülkiyetini satın alarak kullanıma sunmasının kendilerini çok mutlu ettiğini belirterek, “Ben kendim de geçmiş yıllarda Ege Diyadin Der Yönetiminde görev yaptım. Derneğimizin bugün geldiğimiz noktada böylesine bir başarıya imza atmış olması çok gurur verici. Doğrusu kurumsallaşma sürecinde de önemli bir mesafe alınmış oldu. Diyadinliler büyük bir alkışı hak ediyor. Başta Başkan Nusret Göneç olmak üzere, her bir Yöneticimizi tebrik ediyorum. Ayrıca, bu binanın satın alınmasına katkı sağlayan, emek veren herkese de çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu. Yaklaşık 1000 kişinin katıldığı açılış etkinliklerinde, Ağrı’nın yöresel yemeği ‘helise’ ikram edilirken sahne alan Ağrılı sanatçılar; Azat Ararat, Erdal Özgül ve Sinan Rengin de sevilen türküleri seslendirdi.