ASAYİŞ - 06 Nisan 2025 Pazar 23:58

Fenerbahçe-Trabzonspor maçını izlerken fenalaştı, yoğun bakıma alındı

A
A
A
Fenerbahçe-Trabzonspor maçını izlerken fenalaştı, yoğun bakıma alındı

Bursa’nın Orhangazi ilçesinde dükkanında Fenerbahçe-Trabzonspor maçını izlerken fenalaşarak hastaneye kaldırılan adamın beyin kanaması geçirdiği belirlendi. Şahıs yoğun bakıma alındı.


Edinilen bilgilere göre, Trabzonspor taraftarı Temel Keskin (50), kendisine ait terzi dükkanında Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki derbi maçı izlemek için arkadaşları ile bir araya geldi. Maçın 30. dakikasında aniden fenalaşan Keskin için dükkana ambulans çağrıldı. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan Keskin, ambulansla Orhangazi Devlet Hastanesine kaldırıldı. Beyin kanaması geçirdiği belirlenen Keskin, Bursa Şehir Hastanesine sevk edildi. Evli ve 3 çocuk babası olan Keskin’in yoğun bakıma alındığı öğrenildi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Adana yollarında kadın dolmuş şoförü Adana’da daha önce tır sürücülüğü yapan 2 çocuk annesi bir kadın evine ekmek götürebilmek için şimdi de toplu taşıma sürücülüğü yapıyor. Yurtdışında 3 yıl tır sürücülüğü yapan 2 çocuk annesi Fatma Kadıoğlu çocukları için memlekete dönünce çocukluğundan bu yana çok sevdiği şoförlüğü yine bırakamadı. Bu kez de genelde erkek işi olan toplu taşıma sürücülüğüne başladı. Çalıştığı firmada tek kadın sürücü olan Kandemir’in kullandığı dolmuşa binen vatandaşlar önce şaşırsa da dolmuştan çok mutlu bir şekilde ayrılıyor. Kandemir’in çalıştığı dolmuşa da kadın eli dediği süslemelerden görmek mümkün. Kadıoğlu, işini çok sevdiğini belirterek, "Aslında büyükşehir belediyesi otobüslerinde çalışmayı çok istedim. Bu zaman diliminde de dolmuşta şuan hizmet veriyorum. Şoförlüğü çocukluğumdan bu yana çok seviyorum. Ben, uluslararası tır şoförlüğü de yaptım. Yurt dışından çocuklarım için gelmek zorunda kaldım. 3 yıl boyunca tır kullandım. Genelde Asya kıtasına gittim" dedi. Kadıoğlu, şuan Adana’da hizmet verdiğini belirterek şöyle devam etti: "Dolmuşu denedim ve baktım yapabiliyorum. Çok güzel tepkiler alıyorum. Yolcular, genelde daha kibar buluyorlar ve daha sakin kullandığımı söylüyorlar. Aracın içini de süslediğim için daha da ilgi çekiyor. Bu iş çok yorucu sabah 05.30 gibi başlayıp gece 00.00’a kadar devam ediyor. Çocuklarıma zaman ayırıp annelik yapmak istiyorum. Sabah erken başlayıp gece geldiğim için zamanım olmuyor. Bayramda bile çocuklarımı göremedim. Maddi sıkıntılarımızda var. Kızım okulunu bıraktı kardeşine bakmak için." Dolmuşa binen Eylem Paydaş, "Belediye otobüslerinin şoförlerinin kadın olduğunu biliyorum ancak Cemalpaşa dolmuşunda genelde erkekler oluyor ve kabalar. Aracı kullanan kişinin kadın olması çok hoşuma gitti. Her işe el atmalarını istiyorum. Çok sevindim ve kazasız sürüşler diliyorum. Çok şaşırdım çünkü dolmuşlarda kadın sürücü olmuyor" diye konuştu. Yusuf Kardemir, "Genelde kadınlar tarafından çok tercih edilmeyen bir meslek. Bence herkes her işi yapabilir" dedi.
Hatay Kuraklığın etkisini hissettirdiği Hatay’da 6 milyon 690 bin metreküp su kaybının önüne geçildi Hatay Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (HATSU) ekiplerinin yürüttüğü çalışmalar kapsamında "Akustik kaçak tespit cihazı" ile 132 bin 540 metre içme suyu hattında dinleme ve tarama çalışması gerçekleştirilerek 6 milyon 690 bin metreküp su kaybının önüne geçildi. Sonbahar ve kış mevsiminin yağışsız geçtiği Doğu Akdeniz’de barajların doluluk oranları ve yer altı kaynaklarında azalma yaşandı. Deprem sonrası içme suyu hattında yaşanan kaybın ve kaçakların önüne geçmek isteyen HATSU ekipleri, tarama çalışmalarını sürdürüyor. HATSU, kentin muhtelif noktalarında "Akustik kaçak tespit cihazı" ile 132 bin 540 metre içme suyu hattında dinleme ve tarama çalışması gerçekleştirdi. Yapılan çalışmalar ile 786 adet arıza tespiti ve 6 bin 587 adet debi ölçümü gerçekleştiren HATSU, dinleme cihazları ile yapılan tespitler sayesinde ve atılan onarım adımları neticesinde 1 Nisan 2024 tarihinden bugüne kadar 6 milyon 690 bin metreküp su kaybının önüne geçildiğinin altını çizdi. Meteoroloji Genel Müdürlüğünün resmi verilerine göre 2024 Aralık - 2025 Şubat tarihleri arasında Meteorolojik Kuraklık Haritası’nda Hatay’ın "Olağanüstü Kurak" durumda gözüktüğüne dikkat çeken HATSU, yaşamın olmazsa olmazlarından içme suyuna sahip çıkmak adına tarama çalışmalarının devam ettiğini vurguladı.
Adıyaman Cendere Köprüsü’nde turizm sezonu başladı Adıyaman’ın Kahta ilçesinde turizm sezonunun açılmasıyla ilçe sınırlarında bulunan Nemrut Dağı ve Cendere Köprüsü’nde çeşitli etkinlikler düzenlendi. UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Nemrut Dağı ve Cendere Köprüsü’nde ziyaretçilere karanfil dağıtıldı. Adıyaman İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ekipleri ile Adıyaman Üniversitesi öğrencileri, bölgedeki yoğun rüzgar ve kar yağışı nedeniyle Cendere Köprüsü’nde halay çeken ziyaretçilere karanfil dağıtarak Nemrut Dağı’nın tarihi ve kültürel önemine dikkat çekti. Konuya ilişkin açıklamada bulunan İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Yelken, Nemrut Dağı’nın hem yerli hem de yabancı turistler için büyük bir ilgi odağı olduğunu belirterek, "2025 turizm sezonunu açmış bulunmaktayız. Nemrut Dağı’nda karanfillerle açılışını yapmayı planladığımız programı, hava muhalefeti nedeniyle yine ilimizin değerli tarihi ören yerlerinden olan Cendere Köprüsü’nde devam ediyoruz. Burada gelen misafirlerimize parafini dağıtarak turizm sezonunu açmış bulunmaktayız. Bilindiği üzere bundan 2 yıl önce Adıyaman asrın felaketini yaşadı. O süreçte yaklaşık 60 bin turist misafir etmiştik. Ancak hemen ertesi yılında 2024 yılı için 161 bin kadar turist misafir ağırladık. 2025 sezonu için hedefimiz yaklaşık 500 bin turist olarak planlamaktayız" dedi. Etkinliğin sonunda İl Kültür ve Turizm Müdürü Mehmet Yelken ve üniversite öğrencileri, tarihi Cendere Köprüsü üzerinde halay çekerek renkli görüntüler oluşturdu.
Antalya Elektronik sigarada korkutan tehlike: DNA hasarı ve akciğer kanserine yol açabiliyor Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Karalezli, elektronik sigara ve ısıtılmış tütün ürünlerinin çocuk yaşta kullanıldığına dikkat çekerek, "13-15 yaşındaki çocuklar bu ürünleri kullanıyor. İçinde ne olduğunu bilmeden bağımlılık yapıcı maddeleri soluyorlar. Aileler uyanık olmalı, çünkü elektronik sigaralar masum değil; akciğer kanseri ve DNA hasarına neden olabiliyor" dedi. Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği (ASYOD) tarafından düzenlenen 10. Uluslararası Katılımlı Akciğer Sağlığı Kongresi (UASK), 9-12 Nisan tarihleri arasında Antalya’da gerçekleştirildi. Kongrede solunum hastalıklarından tütün bağımlılığına, akciğer kanserinden yapay zekâ destekli tanı yöntemlerine kadar birçok başlık ele alındı. Kongreye katılan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Karalezli, elektronik sigaraların özellikle gençler arasında hızla yayıldığına dikkat çekerek uyarılarda bulundu. "Elektronik sigaralar zararsız sanılıyor, oysa DNA hasarına yol açıyor" Prof. Dr. Karalezli, "Elektronik sigara maalesef son yıllarda ülkemizde de çok fazla satışı ve kullanımı olan bir şey. Çünkü zararsız olduğu düşünülerek tüketiliyor ne yazık ki. Ama elektronik sigaralarda pek çok katkı maddeleri olduğunu, katkı maddelerinin DNA hasarı yaparak akciğer kanserine neden olduğunu, solunum hastalıklarına zemin hazırladığını biliyoruz" ifadelerini kullandı. "Gençler nikotin ya da uyuşturucu madde soluduklarının farkında bile değil" Prof. Dr. Karalezli, elektronik sigara likitlerinin artık PAF adı verilen cihazlarla kullanıldığını belirterek, "Bu cihazlar gençler arasında çok cazip. Renkli, kokulu, aromalı. İçinde nikotin olduğunu ya da başka bir bağımlılık yapıcı madde olduğunu bilmeden kullanıyor gençler ne yazık ki. Bu maddeler de bazen uyuşturucu olabiliyor. Ülkemizde bu konuda çok güzel kanunlar var ancak bu ürünler elektronik ortamdan temin edilebiliyor" dedi. "13-15 yaşındaki çocuklar kullanıyor, enfeksiyonlara da davetiye çıkarıyor" PAF cihazlarının tehlikesine dikkat çeken Prof. Dr. Karalezli, "Bu cihazların içinde 10 bin kullanımlık bir solüsyon var. Kullan-at deniliyor bunlara. Bunu çocuk alıyor. Bu çocuk dediğim gerçekten çocuk. 13-15 yaşında ancak olan çocuklar. Ortaokul çağına kadar inmiş durumda. Bunları bir kişi alıyor, 3-5 kişi, 10 kişi artık kaç kişi içiyorsa. Dolayısıyla enfeksiyonlara da yatkınlık söz konusu. EVALI denilen, elektronik sigarayla ilişkili akciğer hasarına neden olabiliyor" diye konuştu. "Sigara şirketleri yeni pazar arıyor, 83 farklı zararlı madde tespit edildi" Elektronik sigaraların ve ısıtılmış tütün ürünlerinin arkasında geleneksel tütün endüstrisinin olduğunu belirten Karalezli, "Bu ürünlerin hepsi normal sigara fabrikalarının ürünleri. Normalde sigara satışlarının azaldığını görünce yeni pazar payları aramaya başlıyorlar. Bu elektronik sigara ve ısıtılmış tütün ürünleri ortaya çıkmış durumda" dedi. Isıtılmış tütün ürünlerinin zararlarına da değinen Karalezli şöyle devam etti: "Isıtılmış tütün ürünleri de normal tütünün, selüloz dediğimiz odun diye tabir edebiliriz belki karıştırılması ve içine bazı katkı maddelerinin konulmasıyla imal edilmiş bir şey. Küçücük bir sigarası var zaten. Bunu şarj ediyorlar. Arkasından da bu şarj edilen şey normal sigara gibi. Elektronik sigaralarda ya da normal sigaralarda tespit edilmemiş 83 tane farklı, bazıları kanserojen madde tespit edilmiş. Bu ürünler kablolu, silikalı. Isıtılmasıyla ortaya çıkan zararlı maddelerin, özellikle nikelin sigaradan 100 kat daha fazla olduğu görülmüş. Bu metallerin vücuda alınması akciğerde reaksiyonlara ve hastalıklara neden olabiliyor." "Denetim çalışmaları sürüyor, aileler ve kamu birlikte mücadele etmeli" Prof. Dr. Karalezli, denetim mekanizmalarına da dikkat çekerek, "Aslında ülkemizde çok güzel kanunlarımız var ve bunların kullanımı tütün kontrolü kapsamında. Fakat bir şekilde elektronik ortamdan temin edilebiliyor. Bunun için hem Sağlık Bakanlığı hem de İçişleri Bakanlığı nezdinde birtakım önleme çalışmaları devam ediyor. Ailelerin çocuklarını bu konuda da uyarması, bizlerin de sık sık elektronik sigara ve bu tür ürünlere dikkat çekmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.