GÜNDEM - 14 Nisan 2025 Pazartesi 15:18

Erzurumlu şehidin naaşına ulaşıldı

A
A
A
Erzurumlu şehidin naaşına ulaşıldı

Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde, bölücü terör örgütü mensupları tarafından kullanılan bir mağaraya yönelik operasyonda, 2022’de şehit olan ve tüm aramalara rağmen naaşına ulaşılamayan Piyade Uzman Çavuş Nurettin Tokyürek’in naaşına ulaşıldı.

Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Pençe-Kilit operasyonu bölgesinde, 7 Temmuz 2022’de şehit olan ve naaşına ulaşılamayan kahraman silah arkadaşımız P.Uzm.Çvş. Nurettin Tokyürek’in aziz naaşına ulaşılmıştır. Bizleri derin bir acı ve üzüntüye boğan bu olayda hayatını kaybeden aziz şehidimize Allah’tan rahmet; kederli ailesine, Türk Silahlı Kuvvetleri ile asil milletimize başsağlığı ve sabır dileriz" denildi.

Alınan bilgilere göre; şehidin cenazesi bu gün akşam saatlerinde hava yolu ile Erzurum Askeri Havaalanı’na getirilecek. 15.04.2025 Salı günü ise Narmanlı Camiinde Öğle Namazına müteakip kılınacak cenaze namaz sonrası baba evi olan Erzurum’un Palandöken ilçesi Sığırlı Mahallesi’nde defnedilecek.

Muhammet Ertuğrul Polat

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara BBP lideri Destici: "Gündüz kuşağı programları derhal yasaklanmalıdır" Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Gündüz kuşağı programları derhal yasaklanmalıdır. Topluma, aileye, anne, baba ve çocuklara örnek olacak; hayata kılavuzluk edecek doğru düzgün programlar üretilmelidir" dedi. BBP Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, parti genel merkezinde gündeme dair değer değerlendirmelerde bulundu. Sezaryen ve normal doğum tartışmaları hakkında konuşan Destisci, konuya bilimsel yaklaşmanın daha doğru olacağını söyledi. Pakistan ve Hindistan arasında yaşanan gerginlik ile ilgili de açıklama yapan Destici, Türkiye’nin her şartta Pakistan’ın yanında olması gerektiğini ifade etti. "Türkiye her şartta Pakistan’ın yanında olmalıdır ve yanındadır" Pakistan ve Hindistan arasında yaşanan gerginlği değerlendiren Destici, "Türkiye her şartta Pakistan’ın yanında olmalıdır ve yanındadır. Bu sadece duygusal ve vicdani bir sorumluluk değil, reel politiğin de gereğidir. Daha da önemlisi kardeşliğin ve dostluğun bir gereğidir. Ayrıca, Pakistan ve Hindistan arasında bir sıcak çatışmanın başlamasına engel olmak için bütün gücüyle de gayret sarf etmelidir. Burada başlayacak yangının hangi seviyeye, ve hangi istikamete ilerleyeceğini tahmin ya da kontrol etmenin zorluğu bir tarafa, Çin’in çatışmalara dahil olması durumunda, savaşın etkilerinin, başta Doğu Türkistan olmak üzere çok sayıda noktada, bugünkü şartların çok daha ağırlaştıracağını unutmamamız gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Kırım’ın ilhakını meşrulaştırma çabası, geleceğe de taşınacak çok sayıda problemin nedeni olacaktır" Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Trump’ın Donald Trump’ın son dönemde dile getirdiği Kırım ile ilgili açıklamaları değerlendiren Destici, "İnsanları, insan hayatını, vatan kavramını, barışı yok sayarak, ’bir emlakçı refleksiyle hareket etmek’, Gazze’de ve Kırım’da, o toprakların gerçek sahipleriyle birlikte, insani değerleri de yok etmektir. Kırım, sadece Ukrayna’nın değil, Karadeniz’in güvenliği açısından da kritik bir öneme sahiptir. Türkiye açısından ise Kırım, Kırım Türkleriyle olan tarihi, kültürel ve insani bağlarımız nedeniyle ’milli’ bir sorumluluk konusudur.Trump’ın, Rusya’yla ilişkilerini dengelemek uğruna Kırım’ın ilhakını meşrulaştırma çabası, geleceğe de taşınacak çok sayıda problemin nedeni olacaktır. Türk Milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti bunu asla kabul etmeyecek ve tanımayacaktır" diye konuştu. "Kıbrıs Türkleri gerçeğin ve yapılmak istenenin ne olduğunu asla unutmamalı" Yakın bir geçmişte, Kıbrıs’ta çok sayıda tartışma ve gerilim yaşandığını belirten Destici, "Yunanistan ve Fransa tarafından tırmandırılmaya çalışılan karasuları konusu.Türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan Doğu Akdeniz’deki haklarının gasp edilmeye çalışılması.Yunanistan’ın, Ege adalarını ve Kıbrıs Rum Kesimi’ni uluslararası hukuka ve hala geçerli olan anlaşmalara aykırı olarak silahlandırması. AB ülkelerinin, Türk Devletleriyle yaptıkları ticari anlaşmalarına, Kıbrıs’taki Türk varlığını gayrimeşru gösterecek dayatmaları şart olarak sunmaları. Kıbrıs’ta başörtüsü üzerinden bir Türkiye karşıtlığı örgütlenmesi gayretlerini, aynı organizasyonun parçaları olarak görüyoruz. Milletimiz ve dünya Türklüğünün en önemli ve vazgeçilmez parçası olan Kıbrıslı kardeşlerimiz, Kıbrıs Türkleri gerçeğin ve yapılmak istenenin ne olduğunu asla unutmamalı, bu provokasyonların, varlığımızı ve güvenliğimizi tehdit edecek gelişmelere neden olmasına izin vermemelidir" dedi. "Normal doğum desteklenmeli, zorunlu olmadıkça sezaryene başvurulmamalıdır" Sezaryen ve normal doğum tartışmaları hakkında değerlendirmede bulunan ve konuya bilimsel yaklaşılması gerektiğini söyleyen Destici, "Dünya Sağlık Örgütü de sezaryen oranlarının yüzde 10-15 civarında sürdürülmesini hedef olarak gösteriyor. Hem anne hem de bebek sağlığı açısından, sezaryenin, yalnızca gerekli durumlarda yapılmasını öneriyor. Biz de konunun ciddiyetle ele alınmasını, milletimizin süreçle ilgili daha iyi ve doğru biçimde bilgilendirilmesini öneriyor, gereksiz cerrahi müdahalelere sınırlama getirilmesi kararını destekliyoruz. Yani Normal Doğum desteklenmeli, zorunlu olmadıkça sezaryene başvurulmamalıdır. Kadınlarımız da bu konuda desteklenmeli ve her türlü yardım yapılmalıdır" ifadelerini kullandı. "Gündüz kuşağı programları derhal yasaklanmalıdır" Gündüz kuşağı programlarının toplumun yapısını bozduğunu ifade eden Destici, "Sağcısı ile solcusuyla, Türküyle Kürdüyle, Alevisiyle, Sünnisiyle, şehirlisi köylüsüyle hepimiz gidişattan kaygılıyız. Asla arzu etmediğimiz bir sosyoloji ortaya çıkıyor. Hem de bu sosyolojide toplumu gözümüzün önünde bize rağmen inşa ediliyor. Bozulan çarklar, evlilik destekleri gibi birtakım maddi teşviklerle düzeltilmeye çalışılsa da saldırganlar kültür kodlarımızı hedeflediği için düzelmeyecek. Tüm bu sebeplerden dolayı gündüz kuşağı programları derhal yasaklanmalıdır. Topluma, aileye, anne, baba ve çocuklara örnek olacak; hayata kılavuzluk edecek doğru düzgün programlar üretilmelidir" diye konuştu.