ASAYİŞ - 15 Nisan 2025 Salı 08:26

Beykoz Belediye Başkan Yardımcısı Fidan Gül gözaltına alındı

A
A
A
00:00
00:00
HD

Beykoz Belediyesi'nde yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında Belediye Başkan Yardımcısı Fidan Gül, "ihaleye fesat karıştırma" iddiasıyla gözaltına alındı.

Beykoz Belediyesi'nde yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında yeni bir gelişme yaşandı. Belediye Başkan Yardımcısı Fidan Gül hakkında, "ihaleye fesat karıştırma" iddiasıyla gözaltı kararı verildi. Gül'ün ikametgahında ve Beykoz Belediyesi'ndeki makam odasında sabah saatlerinde arama yapıldı. Fidan Gül, polis ekiplerince gözaltına alındı. Gözaltı ve arama kararlarının soruşturma kapsamında elde edilen yeni deliller doğrultusunda alındığı öğrenildi. Soruşturma dosyasında, daha önce görevden uzaklaştırılan Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler de tutuklu bulunuyor. Öte yandan, soruşturma kapsamında şu ana kadar 12 kişi tutuklandı.

Selami Berke Kaya - Metin Başar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Kovan hırsızı güvenlik kamerasında Manisa’nın Yunusemre ilçesinde arı kovanlarını çalan hırsız güvenlik kamerasına yakalanınca yakayı ele verdi. Yunusemre İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinin başarılı çalışmasıyla hırsızlık yaptığı belirlenen şüpheli yakalanırken yaklaşık değeri 70 bin TL olan kovanlar sahibine teslim edildi. Olay Manisa’nın Yunusemre ilçesine bağlı Maldan Mahallesi yakınlarında meydana geldi. Bölgede arıcılık faaliyeti yapan Hidayet Karaman’a ait arı kovanları farklı farklı günlerde çalınmaya başladı. Durum üzerine arı kovanlarının bulunduğu bölgeye güvenlik kamerası yerleştiren Karaman, kovanların başında olmadığı günlerde bölgeyi izlemeye aldı. Hırsızın yeniden olay yerine gelerek kovanları incelediği ve daha sonra da en güçlü olan kovanı çaldığını gören Karaman, kamera kayıtlarıyla birlikte soluğu Yunusemre İlçe Jandarma Komutanlığında aldı. Durumun jandarmaya bildirilmesi üzerine çalışma başlatan ekipler kısa sürede hırsızlık şüphelisi R.D.’yi tespit ederek yakaladı. Gözaltına alınan R.D. çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Öte yandan piyasa değeri 70 bin TL civarında olan 3 kovan ise arıcı Hidayet Karaman’a teslim edildi. Karaman’ın şikayetçi olması üzerine olayla ilgili mahkeme süreci başladı. İlkinde fark etti üçüncüde yakalattı Arılarının çalındığını fark etmesi üzerine kamera takmaya karar verdiği kamerayı kurmadan önce arılarının yeniden çalındığını ancak hırsızın üçüncü defa gelmesiyle kameralara yakaladığını söyleyen arıcı Hidayet Karaman, "Ramazan’ın son haftası buradan arılarım çalındı. Buraya geldiğimde kovanlarımdan en iyilerinin çalındığını fark ettim. İkinci defa güvenlik kamerası takmaya karar verdim. Kamerayı almadan önce bir defa daha gelerek ikinci defa yine kovanımı çaldı. Üçüncüde kamerayı kurmuştum. Bu sefer kameraya yakalandı. Kendisi buradan çalarken görüntülerde var. Kendisi 70 yaşında yaşlı bir amca. Kameraya yakalanınca ben işteydim. Kameraya yakalanınca telefonuma bildirim geldi. Jandarmaya haber verdi. Jandarmadan arkadaşlar geldi. 3 gün kadar arama sürecinden sonra sağ olsun jandarma arkadaşlar yakaladılar. Kovanlarımızı tespit ettik. Geri getirdik" dedi. "Biz yaşadık diğer arkadaşlar yaşamasın" Arıcı meslektaşlarına da tavsiyelerde bulunan Karaman, "Biz böyle bir mağduriyet yaşadık. Diğer arıcı arkadaşlar da tedbirlerini alsınlar. İster foto kapan olur ya da güvenlik kamerası olur. Bu olayı yaşadıktan sonra arıcı arkadaşlardan bu duruma maruz kalan birçok kişi beni aradı. Böyle şeyler oluyormuş demek. Biz ilk defa karşılaştık. Umarım diğer arıcı arkadaşlar böyle şeylerle karşılaşmaz. Biz yaşadık diğer arkadaşlar yaşamasın" diye konuştu.
İstanbul Taşınma fikrine karşı eylemler yapılan Cerrahpaşa’da deprem gerçeğiyle fikirler değişti Depreme dayanıksız olmasıyla sık sık gündeme gelen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nin taşınması fikrine yapılan eylemlerle karşı çıkılırken, deprem gerçeği sonrası fikirler değişti. Önce fakültenin bir kısmı Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi’ne taşınırken geçtiğimiz günlerde yaşanan 6.2’lik deprem sonrası ise Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi’nin Avcılar’a taşınacağı açıklandı. Beklenen büyük Marmara depremine karşı riskli yapıların tahliye ve yerinde dönüşüm çalışmaları devam ediyor. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa-Cerrahpaşa Tıp Fakültesi de depreme dayanıksız olması sebebiyle sık sık gündeme gelirken fakültenin taşınma fikrine ise zaman zaman çalışanlar ve sendikalar tarafından eylemler yapılarak karşı çıkılmıştı. Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın, 105 bin metrekarelik kapalı alanda hizmete devam edilemeyeceği açıklamasında bulunmuş, alanların Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi’ne taşınmasına karar verilmişti. Geçtiğimiz günlerde yaşanan 6.2’lik deprem sonrası ise İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın’dan bir açıklama daha geldi. Prof. Dr. Aydın, depremin ardından Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi’nin alınan karar doğrultusunda taşınma işlemlerinin öne çekiliğini, Avcılar Yerleşkesindeki bir binaya geçeceğini açıkladı. Prof. Dr. Aydın, "Yaklaşık 2 ay önce üniversitemiz yönetim kurulunca, fakültenin yaz aylarında planlı bir şekilde taşınmasına karar verildi. Ancak 2 gün önce İstanbul’da yaşadığımız deprem, fakültenin taşınma kararının öne çekilmesi gerekliliğini doğurmuştur. Bu kapsamda üniversitemiz senatosunun bugün aldığı karar ile fakültenin faaliyetleri 20 gün süreyle durdurulmuştur. Bu süre zarfında İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi, Avcılar Yerleşkemizdeki bir binaya taşınacaktır. Fakültemiz, taşınmasına müteakip eğitim ve öğretim faaliyetlerine 20 Mayıs tarihinde yeni yerinde başlayacaktır" dedi.
Antalya Cilt kanserine karşı erken önlem hayat kurtarıyor Cilt kanserine karşı farkındalık oluşturmak amacıyla açıklamalarda bulunan Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hilal Ayvaz Çelik, "1-31 Mayıs Cilt Kanseri Farkındalık Ayı" kapsamında korunma yolları hakkında uyarılarda bulundu. Giderek artan güneş maruziyeti ve yaşam tarzı faktörleri, cilt kanseri vakalarında dikkat çeken bir artışa yol açıyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Antalya Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hilal Ayvaz Çelik, "1-31 Mayıs Cilt Kanseri Farkındalık Ayı" kapsamında yaptığı açıklamada, cilt kanserinin belirtileri, risk faktörleri ve korunma yöntemlerine dikkat çekti. Doç. Dr. Çelik, erken teşhisin hayat kurtardığını belirterek, vatandaşları düzenli dermatolojik kontroller konusunda uyardı. Benlerdeki değişim ihmal edilmemeli Cilt kanserlerinin deri hücrelerinde oluşan bazı mutasyonlar sonucu ortaya çıktığını belirten Doç. Dr. Hilal Ayvaz Çelik, bu kanserlerin kimi zaman belirti vermeden mevcut benlerin üzerinden gelişebileceğini, bazen de yeni oluşan benlerle kendini gösterebileceğini söyledi. Özellikle 40 yaşından sonra çıkan yeni benlerin dikkatle takip edilmesi gerektiğini ifade eden Çelik, "Benlerin renginde, şeklinde ya da boyutunda meydana gelen değişiklikler; kendiliğinden kanama, kaşıntı veya ağrı gibi durumlar ciddi bir uyarı işareti olabilir. Bu tür durumlarda mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır" dedi. En tehlikelisi ’malign melanom’ Cilt kanserlerinin en yaygın üç türü hakkında bilgi veren Çelik, bazal hücreli kanserin (BCC) en sık görülen ancak en az tehlikeli tür olduğunu, genellikle burun, yanak ve kulak gibi güneşe açık alanlarda görüldüğünü belirtti. Skuamöz hücreli kanserin (SCC) ise cildin daha dış tabakalarında geliştiğini ve iyileşmeyen yaralar ya da yanık izleri üzerinden ortaya çıkabileceğini ifade etti. En tehlikeli türün ise malign melanom (MM) olduğuna dikkat çeken Çelik, "Melanom genç yaşlarda bile görülebilir ve çoğu zaman teşhis konulduğunda yayılmış olabilir. Bu nedenle şüpheli benler hızla değerlendirilmelidir" diye konuştu. "Risk faktörleri göz ardı edilmemeli" Cilt kanserine yakalanma riskini artıran faktörleri sıralayan Doç. Dr. Çelik, açık tenli olmak, yeşil ya da mavi göz rengine sahip olmak, çilli bir cilde sahip olmak, çok sayıda bene sahip olmak, ailede cilt kanseri öyküsü bulunması, güneşe yoğun maruz kalmak ve çocuklukta güneş yanığı geçirilmesinin en belirgin risk faktörleri olduğunu söyledi. "Kesin tanı biyopsi ile konuyor" Şüpheli lezyonlar görüldüğünde kesin tanının biyopsi ile konulduğunu belirten Çelik, "Lokal anestezi altında alınan doku örneğiyle kanserin tipi ve yayılma durumu belirlenir. Gerekli görülürse ileri görüntüleme yöntemleriyle hastalığın yayılımı da değerlendirilir" dedi. "Tedavi yöntemi kişiye özel belirleniyor" Tedavi sürecinin hastanın yaşı, kanserin tipi ve yaygınlığına göre değiştiğini söyleyen Doç. Dr. Çelik, öncelikle cerrahi müdahalenin uygulandığını, ancak bazı durumlarda krem tedavileri, kriyoterapi, fotodinamik tedavi, kemoterapi veya radyoterapi gibi alternatif yöntemlerin de kullanılabildiğini ifade etti. "Cilt kanserinden korunmak mümkün" Cilt kanserine karşı alınabilecek önlemler hakkında da bilgi veren Çelik, yaz-kış güneş koruyucu kullanımının ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı. Güneş kremlerinin 2 saatte bir yenilenmesi gerektiğini ifade eden uzman, deniz veya havuzdan sonra koruyucunun tekrar sürülmesinin önem taşıdığını belirtti. Dışarı çıkarken UV koruyuculu kıyafetlerin, şapkaların ve gözlüklerin kullanılmasını öneren Çelik, özellikle çocukların ve bebeklerin güneşten korunmasına dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Solaryumdan uzak durulması gerektiğini belirten Çelik, bronzlaştırıcı kremlerin ya da gıdaların da deri sağlığı açısından risk taşıdığını ifade etti. Kalıcı oje uygulamalarında UV ışığa maruz kalmadan önce tırnak çevresine güneş koruyucu sürülmesinin önemini vurguladı. "Ben kontrolleri ihmal edilmemeli" Sigara ve tütün kullanımının da cilt sağlığına zarar verdiğini hatırlatan Doç. Dr. Çelik, ciltteki benlerin düzenli olarak ayna karşısında ya da duş sonrası incelenmesi gerektiğini söyledi. "Benlerde renk değişimi, asimetri, boyut artışı veya kanama gibi değişiklikler varsa bu ciddi bir uyarıdır" diyen Çelik, yılda en az bir kez dermatolog muayenesinin hayat kurtarıcı olabileceğini vurguladı.