EĞİTİM - 15 Nisan 2025 Salı 15:55

Öğrenciler meclis üyesi oldu, yüzme kursu ücretsiz oldu

A
A
A
Öğrenciler meclis üyesi oldu, yüzme kursu ücretsiz oldu

Kozan Belediyesi, yerel yönetimi uygulamalı ders olarak gören ilkokul öğrencilerini mecliste ağırladı. Temsili meclis üyesi olan öğrenciler, Başkan Mustafa Atlı’nın da katıldığı toplantıda yüzme kursunun ücretsiz olması kararını aldı.


Adana’nın Kozan ilçesinde 3. sınıf öğrencileri yerel yönetimi yerinde uygulamalı görmek için Kozan Belediyesi’ni ziyaret etti. Belediye birim müdürlerini tek tek gezen minik ziyaretçiler Kozan Belediye Başkanı Mustafa Atlı ev sahipliğinde belediye meclis toplantısında meclis üyesi oldular. İlçede çocukların çözülmesini istedikleri sorunları gündeme taşıyan minikler oyun alanları, kurslar ile ilgili taleplerini Başkan Atlı’ya ilettiler.


Temsili bir meclis toplantısı gerçekleştiren minikler, Başkan Atlı’ya merak ettikleri tüm soruları yöneltti. Minik öğrencileri tek tek dinleyen Belediye Başkanı Mustafa Atlı ilçedeki tüm öğrenciler için yazın Kozan Belediyesi Mehmet Açıkgöz Yüzme Havuzu’nda kursların ücretsiz olması talimatı vererek, "öğrencilere yaz armağanı olsun" dedi.



Öğrenciler meclis üyesi oldu, yüzme kursu ücretsiz oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Çatalca’da ormana dökülen atık sular ağaçları kuruttu Çatalca’da bir kum ocağının ormana akıttığı atıklar yüzünden oluşan bataklık ağaçları kuruttu. Kuruyan alan havadan çekilen görüntülerle gün yüzüne çıktı. Çatalca Merkez Avcılar ve atıcılar Derneği Başkanı Hüseyin Bükülmez, "Kum yıkandıktan sonra yayılan sular, bütün ormanı akıl almaz şekilde yok etmiş ve bataklık haline getirmiş. Bataklığın artan suları Terkos Gölü’ne içme suyu olarak karışıyor" dedi. Karacaköy Mahallesi sınırları içerisinde iddiaya göre, ormanlık alan içerisinde faaliyet gösteren kum ocağı, kum yıkama aşamasında çıkan atık ve kirli balçığı dere havzasına döktü. Dere havzası ve çevresi bataklığa dönüştü. Havadan çekilen dron görüntüsünde ormanın bir bölümünün bataklık nedeniyle kurumuş halde olduğu görüldü. Ormanda geniş bir bataklık oluştu. Vatandaşlar 5 yıldır atıkların ormana döküldüğünü belirtiyor. Nesli tükenme tehlikesi altına olan Karacaların ve diğer hayvanları da etkilerken, itfaiyenin yolunu kapattığı öğrenildi. Çevrede bulunan insanların mantar toplamak için ve çeşitli faaliyetler için ormanı sıkça kullanması vatandaşların bataklığa saplanma tehlikesini de beraberinde getiriyor. Çatalca Merkez Avcılar ve atıcılar Derneği Başkanı Hüseyin Bükülmez, Bataklığın artan sularının Terkos Görülü’ne karıştığını ifade etti. "Bataklığın artan suları Terkos Gölü’ne içme suyu olarak karışıyor" Ormanın tahrip edildiğini ve yaşan sorunlar ile ilgili konuşan Çatalca Merkez Avcılar ve atıcılar Derneği Başkanı Hüseyin Bükülmez, " Bana ava giden arkadaşlar haber verdi. Karacaköy mıntıkasında böyle bir çok büyük bataklık meydana gelmiş. Kum ocağı var kum ocağından yayılan sular kum yıkandıktan sonra yayılan sular, bütün ormanı akıl almaz şekilde yok etmiş ve bataklık haline getirmiş. Bu ormanda yaşayan hayvanlar, yaban hayatı çok büyük tehlike altında artı bu bataklığın artan suları Terkos Gölü’ne içme suyu olarak karışıyor. Allah muhafaza buraya eğer inek veyahutta domuz veyahut karaca, geyik gibi hayvanlar hatta insanlar girdiği zaman buradan çıkamaz. Ağaçlara yazık bu ağaçlara yazık olmuş, altı hava almadığı için bataklıktan dolayı kurumuş. Çok büyük bir alan çok büyük bir ziyan, buranın bir an önce kontrol altına almasını ve bu çevre katliamının durdurulmasını istiyoruz" dedi.
Ankara FETÖ’nün istihbarat servisleri ile göbek bağı Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve örgütün elebaşı Fetullah Gülen’in istihbarat örgütleri ile olan ilişkileri tanık ifadelerinde yer aldı. Ana karargahı ABD’de olan terör örgütü FETÖ, uzun yıllardır politikalarını ABD üzerinden dünyanın çeşitli ülkelerindeki temsilciliklerine aktarıyor. Örgütün ABD merkezli lideri Fetullah Gülen de ABD için bulunmaz bir aparat. FETÖ ve örgütün elebaşı Fetullah Gülen’in istihbarat örgütleri ile olan ilişkileri tanık ifadelerinde de yer aldı. Yabancı servislerin FETÖ’deki elemanı Enes Kanter FETÖ’nün ABD’deki en bilindik yüzü eski NBA oyuncusu Enes Kanter. 2022 yılında ABD vatandaşı olan Enes Kanter, bu ülkeye olan bağını ortaya koymak için basketbol sahasındakinden daha fazla gayret gösteriyor. ABD vatandaşlığı alıp soyadını Freedom yapan Enes Kanter, yabancı servislerle sık sık ve düzenli olarak görüşen bir isim. İstihbarat servisleri, Kanter’in çalışmalarını, seyahatlerini ve açıklamalarını yönlendiriyor. Türkiye aleyhine imkân bulduğu her yerde konuşan Enes Kanter’in, Yunanistan ve İsrail yönetimine verdiği sıcak mesajlar da bunları kanıtlar nitelikte. Kanter’in günlük ajandası bile görüştüğü servisler tarafından belirleniyor. FETÖ’nün manevi oğlu Kanter’in Avrupa’daki çeşitli örgüt içi temasları, çalışmaları ve kamptaki bağlantıları da yine yabancı servisler tarafından farklı amaçlarla kullanılıyor. Yabancı servislerle görüşen bir diğer isim de kapatılan Zaman Gazetesi eski genel yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı. Örgütün en üst karar organı olan İcra Heyeti’nde yer alan Dumanlı, düzenli olarak görüştüğü istihbaratçılara örgütün mevcut durumu ile ilgili bilgi veriyor. Örgüt elebaşı Gülen’in ölümü sonrası örgütün tutumu, medya alanında izlenecek yayın politikası gibi konuları aktarıyor, talimat alıyor. FETÖ içinde yabancı istihbarat servisler ile yakın temas kuran isimler Enes Kanter ve Ekrem Dumanlı ile sınırlı değil. 15 Temmuz darbe teşebbüsünü organize eden sivil imamların aileleri, firari asker ve polisler de yabancı servislerle iş birliği içinde. Şerif Ali Tekalan, Cevdet Türkyolu, Mehmet Kalyoncu, Adem Yavuz Arslan, Hamdullah Öztürk, Emre Uslu, Cevheri Güven, Abdullah Bozkurt, İsmail Kokuroğlu, Mehmet Dağcı, Turgay Karagöz, Şaban Ali Özel, Mevlüt Hilmi Çınar, Özcan Aytuluner de yabancı servislerle sıcak ilişkileri olan diğer FETÖ’cüler. İcra heyetindekileri istihbarat belirliyor Yabancı istihbarat kurumlarının vazgeçilmez enstrümanı olan örgüt, şu an İcra Heyeti tarafından yönetiliyor. Ancak örgüt yönetiminde krizler ve mücadeleler bitmiyor, bu da yabancı istihbarat servislerinin örgütün yönetimine müdahil olmasına neden oluyor. Hatta yabancı servislerin örgüt yönetimi içinde yakın zamanda değişiklik yapması da bekleniyor. FETÖ’nün ABD’deki varlığı tamamen yabancı istihbarat servisleri merkezli bir yapıya dönüşmüş durumda.
Van Van’da meyve ağaçları için budama eğitimi Van’ın Muradiye İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri, ilkbahar mevsimiyle birlikte çiftçilere meyve ağaçlarını budama ve yeni fidan aşılama konularında eğitim verdi. Muradiye Tarım ve Orman Müdürlüğü, meyve ağaçları için budama eğitimi düzenledi. Eğitimde, İlçe Tarım ve Orman Müdürü Harun Altınkaynak, çiftçilere budama teknikleri ve bahçe kurulumu hakkında bilgi verdi. Eğitim çalışmasıyla ilgili İHA muhabirine konuşan Müdür Harun Altınkaynak, "Bugün Tarım ve Orman Bakanlığı olarak ilçemize bağlı bir mahalledeyiz. Vatandaşlarımızdan gelen talep doğrultusunda ağaç budama konusunda bilgilendirme yapmaya çalıştık. Ağaç budama hakkında daha fazla bilgi almak isteyen vatandaşlarımızı kurumumuza bekliyoruz" dedi. Ziraat Mühendisi Kasım Asar ise çiftçilerin talepleri doğrultusunda budama konusunda bilgilendirme yaptıklarını söyleyerek, "Budamanın nasıl yapıldığını, faydalarını ve daha kaliteli ürün ile yüksek verim elde etmenin yollarını anlattık. Örnek bir budama uygulamasıyla çiftçilerimize yerinde eğitim verdik. Ayrıca bahçede bir ceviz ağacında aşılama uygulaması gerçekleştirdik. Aşılamanın nasıl yapıldığını, pişkin kalemlerin nasıl muhafaza edilmesi gerektiğini ve havaların ısınmasıyla birlikte ağaçlara nasıl uygulanacağını da çiftçilerimize gösterdik. Talepler doğrultusunda budama ve aşılama eğitimlerine devam edeceğiz. Çiftçilerimiz bahçelerinde bu işlemleri nasıl yapacaklarını öğreniyor, uyguluyor ve daha verimli sonuçlar alıyorlar" ifadelerini kullandı. İlçede çiftçilik yapan Sadık Vural da, budama işlemi için müracaatta bulunduklarını belirterek, "Sağ olsunlar, ağaçlarımızın nasıl budanacağı konusunda bize yerinde bilgilendirme yaptılar. Artık kendi budama işlemlerimizi yapabilecek duruma geldik. Bu konuda emeği geçen tüm yetkililere teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Kocaeli Ünlü halıcıyı baltayla parçalara ayırıp asitle eritmişlerdi: İşte 6 sanığa istenen ceza İstanbul’da darp edildikten sonra halıya sarılarak otomobilin bagajında Kocaeli’ye getirilen ve cesedi parçalara ayrılıp, asitle eritilen Herekeli ünlü halıcı Nurhan Ör’ün cinayetine ilişkin tutuklanan 6 sanık hakkında mütalaa verildi. Cumhuriyet savcısı, tüm sanıkların ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Herekeli ünlü halıcı Nurhan Ör’den (56) 7 Kasım 2023’den itibaren haber alamayan yakınları durumu polise bildirmişti. Polis ekiplerince yapılan çalışmalar neticesinde Nurhan Ör’ün otomobilini Gebze’de terk edilmiş halde bulmuştu. Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekiplerince bin saatlik kamera kaydı incelenerek olay aydınlatılmıştı. İstanbul Sultanbeyli’de bulunan oto galeriye getirilen Nurhan Ör’ün darp edilerek bayıltıldığı, daha sonra halıya sarılıp otomobilinin bagajına konularak Kartepe ilçesindeki çiftliğe getirildiği belirlenmişti. Ör’ün vücudunun parçalara ayrılarak, asitle eritildiği tespit edilmişti. Polis ekiplerinde gözaltına alınan Işık E. (57), Ahmet T. (58), Bahadır T. (31), Ceyhun A. (58), Emrah D. (35), Ferdi G. (38) tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Kan dolduran cinayette zanlılardan Işık E., Ahmet T. ve Ceyhun A’nın lise yıllarından Nurhan Ör ile arkadaş olduğu öğrenilmişti. Mütalaa verildi Cinayete ilişkin açılan davanın 3. celsesi, Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanıklar, maktulün ailesi ve taraf avukatları katıldı. Cumhuriyet savcısı cinayetin nasıl planlandığını mütalaada yer verdi. Mütalaada, sanıklardan Işık E., Ahmet T. ve Ceyhun A’nın maktul Nurhan Ör ile liseden arkadaş oldukları, diğer sanıklardan Bahadır T.’nin sanık Ahmet T.’nin oğlu, Ferdi G. ve Emrah D.’nin de sanık Bahadır T.’nin arkadaşları olduğu belirtildi. Olay tarihinden yaklaşık 1 yıl kadar önce sanık Işık E.’nin uzun yıllar sonra Whatsapp grubu üzerinden maktul Nurhan Ör ile irtibat kurduğu ve görüşmeye başladığı, kısa süre sonra aralarında samimi bir ilişki geliştiği ifade edildi. Maktul Nurhan Ör’ün kardeşleri ile birlikte Hereke’de halı atölyelerinin bulunduğu, sanık Işık E.’nin Nurhan Ör ile gayrı resmi halı ticareti yapma konusunda görüşmelerinin bulunduğu, Nurhan Ör’ün Körfez ilçesi Kirazlıyalı’da bulunan babadan kalma apartmanın boş olan bir dairesini sanık Işık E.’ye tahsis ettiği, Işık E.’nin zaman zaman bu evde, zaman zaman da İstanbul Üsküdar’da bulunan annesinin evinde kaldığı kaydedildi. Sanık Bahadır T. adına kayıtlı İstanbul’da oto galerinin bulunduğu, bu galerinin sanık Bahadır T. ile babası Ahmet T.’nin birlikte işlettiğinin vurgulandığı mütalaada, Işık E.’nin maktul Nurhan Ör’ü Bahadır T.’nin galerisine götürdüğü ve burada Bahadır T. ile tanıştırdığı, bu vesileyle maktul Nurhan Ör’ün sanık Ahmet T. ile de görüşmeye başladığı bilgisine yer verildi. "En iyi cinayet işleme asitle yok etmek, ceset yoksa cinayette yoktur" Zaman içerisinde Nurhan Ör’ün şahsi arabalarının satılması için Bahadır T’nin oto galerisine bıraktığı, sanıklardan Ceyhun A’nın Kocaeli Kartepe ilçesi Ketenciler köyünde çiftlik işletmesinin bulunduğu, Işık E’nin maktulün ailesi ve kardeşleri ile de tanıştığı, Nurhan Ör’ün sanıklardan Işık E’nin eşinin arkadaşı olan Esra A. ile evlenmek amacıyla tanıştırıldığı ifade edildi. Esra A’nın gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında tanık olarak alınan ifadesinde özetle; Işık E. ile 9 Mayıs 2023 tarihinde evlenme amacıyla tanıştırıldığını, yaklaşık 2 ay arkadaşlık ettiklerini, bu sırada Işık E’nin maktul Nurhan Ör’ü kastederek "Şanslı domuz" şeklinde sözler söyleyerek kıskandığını, yine sohbet sırasında en iyi cinayetin, öldürüp cesedi asitle yok etmek olduğunu, "Ceset yoksa cinayet de yoktur" şeklinde sözler söylediği belirtildi. "Senet imzalatacağız" Dosya kapsamına göre, sanık Işık E. önderliğinde tüm sanıkların eylem ve fikir birliği içinde Nurhan Ör’ün senet imzalatmak ve başka yöntemlerle menfaat temin etmek amacıyla alıkonulması, maddi menfaat temin edildikten sonra öldürülmesi ve cesedinin asitle yok edilmesinin ayrıntılı olarak planlandığı belirtildi. Bu plan çerçevesinde, temmuz 2023 ayından itibaren sanıklar arasında görüşmeler sıklaştığı ve sanıkların zaman zaman 2-3’erli gruplar halinde veya tek tek sanık Ceyhun A’nın çiftliğine ve sanık Bahadır T’ye ait oto galeriye gelip gitmeye başladıkları vurgulandı. Olaydan yaklaşık 2 ay önce Işık E. ve Ahmet T’nin sanık Ceyhun A’ya hitaben, "Senin çiftliğin bulunduğu yer çok sakin, ileride buraya bazı insanları getireceğiz ve birkaç gün tutacağız, senet vs. imzalatacağız. Tansiyon yükselir, bağrışma çağrışma olur, burada kimse duymaz. Burası çok uygun. Sana da bunun karşılığında para veririz" şeklinde sözler söyledikleri belirtildi. Kameralar söküldü Ceyhun A’nın ifadesinde, maddi sıkıntıları nedeniyle bu işe girdiğini, olaydan önce de Işık E’nin kendisine 15-20 bin TL civarında para verdiğini beyan ettiği ifade edildi. Sanık Işık E. önderliğinde yapılan planlamaya göre, maktul Nurhan Ör’ün, sanık Bahadır T’ye ait oto galeride bayıltıcı sprey kullanılıp etkisiz hale getirilecek ve sanık Ceyhun A’nın sahibi olduğu çiftliğe götürüleceği ifade edildi. Çiftlikte bir süre alıkonulduktan ve maddi menfaat temin edildikten sonra da öldürüleceği ve cesedi asitle eritilerek yok edileceği planı da mütalaada detaylıca yer aldı. Bu plan çerçevesinde, Işık E’nin talimatıyla olayın gerçekleştiği günden 1 hafta kadar önce 29 Ekim 2023’de, Bahadır T’ye ait oto galeride bulunan görüntü ve kamera sisteminin Bahadır T. ve Emrah D. tarafından sökülerek devre dışı bırakıldığı da mütalaada yer aldı. "Maktule benzemek için sakallını boyatıp peruk aldı" Mütalaanın devamında, maktulü oto galeride bayıltmak için sanıklardan Işık E’nin gerekli kimyasal maddeyi araştırması için sanık Ferdi G’yi görevlendirdiği bilgisine yer verildi. Olay tarihinden önce sanıklardan Emrah D. ile Ferdi G’nin maktulü etkisiz hale getirmek için bayıltıcı sprey, uyku ilacı ve biber gazı cinsinden kimyasal malzemeyi tedarik ettikleri belirtildi. Yapılan planlamaya göre, maktulü öldürdükten sonra cesedi yok etmek için gerekli olan asit ve malzemenin alınması için Işık E. tarafından Ahmet T. ve Ferdi G. görevlendirildiği kaydedildi. 5 kontörlü hat satın alındığı, alınan hatların cinayetin işlendiği ve ertesi gün sanıklar tarafından kullanıldığı da mütalaada anlatıldı. Sanık Emrah D’nin maktule benzemek için olaydan 1 gün önce sakallarını beyaza boyattığı ve peruk aldığı da belirtildi. Mütalaada, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanık Işık E. önderliğinde tüm sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı. "Her öldürme olayında cezalandırmanın mutlak surette cesedin bulunması gibi bir şarta bağlanamaz" Cumhuriyet savcısı mütalaasında, maktulün cesedinin parçalara ayrılarak sülfürik asit bulunan varillerde eritildiğinin, sanıklar Ceyhun A. ve Ferdi G’nin beyanlarından anlaşıldığını bildirdi. Mütalaada, olay yerinde maktule ait DNA bulunması itibarıyla maktulün cesedine ulaşılamamış olmasının, hayatın olağan akışına aykırılık oluşturmadığı; sırf maktulün cesedinin bulunamamasının onun öldürülmediği anlamına gelmeyeceği, her öldürme olayında cezalandırmanın mutlak surette cesedin bulunması gibi bir şarta bağlanmasının hukuken ve fiilen mümkün olmayacağı vurgulandı. Bu durumun ceza adaleti ile de bağdaşmayacağı, sanıkların birden fazla kişi ile silahla maktulü hürriyetinden yoksun kıldıkları, tasarlayarak bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak için maktulü öldürdükleri, birden fazla kişi ile silahla yağma suçunun teşebbüs aşamasında kaldığı, ayrıca Ceyhun A. ve Ferdi G’nin yasak niteliği haiz silah bulundurarak 6136 Sayılı Kanun’a muhalefet ettikleri kaydedildi. Ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi Cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanıklar Işık E., Ahmet T., Bahadır T., Ceyhun A., Emrah D. ve Ferdi G’nin "Tasarlayarak bir suçu gizlemek, başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak için öldürme" suçundan dolayı her birinin ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep etti. Tüm sanıkların "Birden fazla kişi ile cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan dolayı ayrı ayrı 2 yıldan 7 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi. Ayrıca, haklarında "Birden fazla kişi tarafından silahla yağmaya teşebbüs" suçundan da 6 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Öte yandan, sanıklar Ceyhun A. ve Ferdi G’nin "Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma" suçundan da ayrı ayrı 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanık avukatları mütalaaya itiraz ederek, müvekkillerinin tutuksuz yargılanmalarını talep etti. Mahkeme heyeti bu talebi reddederek duruşmayı erteledi.