Yerel Haberler
YEREL HABERLER
15 Ocak 2025 Çarşamba - 02:15 Hukuk mesleklerine giriş sınavlarında soru sayısı 120’ye çıktı Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavını yönetmeliğinde değişiklik ile birlikte sınavlardaki soru sayısı 100’den 120’ye yükseltildi. Adalet Bakanlığı tarafından Resmi Gazete’de yayımlanan Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavının Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile sınavlarda değişikliğe gidildi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç sosyal medya hesabından yapılan değişiklikler hakkında bilgi vererek, “Hukuk sistemini hem nitelik hem de nicelik olarak daha da kaliteli hale getirmek amacıyla hayata geçirdiğimiz Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavının Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete’de yayımlandı. Yönetmelikte yapılan değişiklik kapsamında; Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı ve İdari Yargı Ön Sınavındaki soru sayısı 100’den 120’ye çıkarılmıştır. Milletlerarası Hukuk, Milletlerarası Özel Hukuk, Genel Kamu Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku sınav konularına dahil edilmiştir. Konuların puan değerleri yerine test ağırlıkları yüzdelik olarak belirtilmiştir. Hukuk camiamızın ihtiyaçları doğrultusunda yapılan değişiklikler, genç hukukçularımızın mesleki donanımını daha da artıracak ve hukuk sistemine değer katacaktır. Nisan ayında yapılacak olan Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavına girecek tüm adaylarımıza şimdiden başarılar diliyorum” ifadelerine yer verdi.
Altınordu’dan iki takviye birden
14 Ocak 2025 Salı - 10:08 Altınordu’dan iki takviye birden Altınordu, TS Dortmund’dan forvet Koray Dağ ile 2.5 yıllık, Efeler 09 SK’dan orta saha oyuncusu Uğur Çetinkaya ile de 3.5 yıllık sözleşme imzaladı. TFF 2. Lig Beyaz Grup ekiplerinden Altınordu, ara transfer dönemine hızlı bir giriş yaparak, iki takviye birden gerçekleştirdi. İzmir ekibi, TS Dortmund’dan forvet Koray Dağ ile 2.5 yıllık, Efeler 09 SK’dan orta saha oyuncusu Uğur Çetinkaya ile de 3.5 yıllık sözleşme imzaladı. Yapılan bu transferlerden sonra A Takım Sportif Direktörü Murat Korkmaz ve oyuncular, kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu. Murat Korkmaz: “Koray’ı uzun zamandır takip ediyorduk” Devre arası transfer çalışmaları hakkında bilgi veren Korkmaz, “Koray Dağ’ı uzun zamandır takip ediyorduk. Onu Dortmund’da oynarken izlemiş ve takip etmiştik. Süratli ve hızlı temas futbolu seven Koray’ın bize katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Onu ikna ettiğimiz için mutluyuz. İlk yarıyı nasıl bıraktıysak ikinci yarıya öyle başlamak istiyoruz. Özellikle Almanya’da bizler adına oyuncu izleyen scout ekibimizde yer alan Himmet Kol ve Abdullah Filik ile Oyuncu Alım Direktörü Yusuf Kocakaya’ya teşekkür ediyoruz. Onlarda yoğun bir şekilde oyuncu izlemeye devam ediyorlar” dedi. Sezon başından beri kadrolarında gurbetçi oyuncular dahil ettiklerini hatırlatan Murat Korkmaz, “Aynı strateji kapsamında Koray Dağ da kadroya dahil oldu. Bu kadronun başına Olcay Şahan’ı getirerek çok doğru bir hamle yaptık. Olcay Şahan’ın da oyuncularımızla iletişimi çok güzel. Hocamız, futbolcularımıza tecrübelerini aktarıyor zaten bunu parayla almak istesek alamazsınız. Olcay Şahan hocamıza teşekkür ediyoruz. Sezon başında belirlemiş olduğumuz gibi hedefimiz şampiyon olup bir üst lige yükselmek” diye konuştu. “Efeler SK 09 ile iyi bir ilişkimiz var” Efeler SK 09’dan transfer edilen Uğur Çetinkaya’nın imzasında da konuşan Korkmaz, “İstediğimiz orta sahayı son zamanlarda çok iyi ilişkiler içinde olduğumuz Efeler SK’dan bulduk. Efeler SK 09 Kulübü’ne kulübümüzden yetişen gençlerimizin daha fazla süre bulmaları için gönderiyoruz. Takımımızda süre bulamayan gençlerimizin tecrübe kazanmaları gerekiyor. Bu konuda Efeler SK 09 Kulübü’ne teşekkür ediyoruz. Efeler’den ilk transferimiz Uğur ile yaptık. Kiralık gönderdiğimiz oyuncularımızda maçlar oynayarak tecrübe kazanarak bize geri dönecekler” ifadelerini kullandı. Koray Dağ: “Takıma katkı sağlamak istiyorum” Altınordu’nun gurbetçi transferi Koray Dağ da açıklamalarda bulunarak, “Tesisleri gördüm, harika bir yere sahibiz. Altınordu ile ilgili hep olumlu şeyler duyuyordum. Zaten Ali Çırak ile beraber oynamıştım ondan da olumlu ilgiler aldım. Ben buraya boşuna gelmedim. Gollerim ve asistlerimle takıma katkı sunup Altınordu’yu bir üst lige çıkarmak istiyoruz” cümlelerine yer verdi. Uğur Çetinkaya: “Forma rekabetinde ben de varım” Altınordu’nun Efeler SK 09’dan kadrosuna kattığı Uğur Çetinkaya da, “Tesisleri gezdim, böyle tesisi olan kulüp sayısı ülkemizde çok az. Bir genç futbolcunun kendisini geliştirmesi için her türlü imkan var. Takıma yeni katıldım. Adaptasyon sürecim bittiğinde takıma katkı vermek istiyorum. Takım içindeki forma savaşında ben de varım. Formayı kapıp Altınordu’ya şampiyonluk yolunda ben de katkı sunmak istiyorum. Takım içinde herkesin ağzında bir şampiyonluk söylemi var. Bu şampiyonlukta takıma katkı vermek istiyorum” değerlendirmesini yaptı.
Acil tıp uzmanları Medicana International İzmir Hastanesinde buluştu
14 Ocak 2025 Salı - 10:03 Acil tıp uzmanları Medicana International İzmir Hastanesinde buluştu Medicana Sağlık Grubu’nun liderliğinde İzmir’de acil tıp alanında görev alan hekimler “Acil Tıpçıları Buluşuyor” başlıklı toplantıda bir araya geldi. Medicana International İzmir Hastanesi’nde düzenlenen toplantının içeriğinde acil tıbbın en önemli konularından olan “Travmatik Beyin Hasarı Yönetimi” ve “Omurga Değerlendirmesindeki Temel Yaklaşımlar” ele alındı. Medicana International İzmir Hastanesi, bir yıldır düzenlediği ve bunu geleneksel hale getirdiği ‘Acil Tıpçıları Buluşuyor’ başlıklı toplantıda İzmir’in bütün acil tıp hekimlerini ağırladı. Hastanenin Acil Tıp Bölümü’nden Uzm. Dr. Ali Fuat Oduncu ve Uzm. Dr. Mehmet Emin Kaya’nın moderatör olduğu toplantıda acil tıp uzmanları açısından en önemli konular ele alındı. “Travmatik Beyin Hasarı (TBH) Yönetimi”yle ilgili bilgi veren Medicana International İzmir Hastanesi Acil Tıp Bölümü’nden Uzm. Dr. Ali Fuat Oduncu, travmatik beyin hasarının nörolojik hastalıklar içinde en yüksek insidans ve prevalansa sahip grup olduğunu söyledi. Dünya genelinde her yıl yaklaşık 50-60 milyon kişinin travmatik beyin hasarı yaşadığını belirten Uzm. Dr. Ali Fuat Oduncu, “ABD verilerine göre her yıl 4.8 milyon acil servis başvurusuna, 214 bin hastane yatışına ve 69 bin ölüme sebep olmaktadır. Kurtulanların da önemli bir kısmında kalıcı veya geçici nörolojik sekellere sebep olmaktadır” dedi. TBH semptom ve bulgularının üçe ayrıldığını söyleyen Uzm. Dr. Ali Fuat Oduncu, fiziksel, bilişsel ve davranışsal ile algı ve duygusal belirtileri açıkladı. Vakalarda ileri yaş önem arz etmektedir Uzm. Dr. Ali Fuat Oduncu, şu ifadeleri kullandı: “Travmatik beyin hasarı acil tıbbın en önemli konularından biridir. Bu tür vakaların önce sınıflandırılıp, hastaların uygun hastaneye sevki hayati rol oynamaktadır. Yaşa bağlı fizyolojik değişiklikler, kırılganlık, çoklu ilaç kullanımı (özellikle antiagregan ve antiplatelet) nedeniyle yaşlı hastaların değerlendirilmesinde şüphe ve gerekirse görüntüleme eşiğinin düşük tutulmasında fayda olmaktadır. Beyin atrofisi nedeniyle kranyal hemorajilerin erken dönem bulgu verme ihtimali azalmaktadır. İlk değerlendirme TBH şüphesi olan veya mevcut TBH’ye sahip olan hastaların tanınması, klinik durumda değişikliğin fark edilmesi ve hayati müdahalelerin planlanması açısından önemlidir. Hedef her zaman ikincil hasarı azaltmaktır. Acil serviste yapılacak ilk değerlendirme ile bilinç düzeyi, göz reaksiyonu ve nörolojik bulgu açısından değerlendirilmesini içermektedir.” Uzm. Dr. Ali Fuat Oduncu, “TBH yaşayan bir kişiye acilde ne yapmalıyız?” sorusuna ise şu dört maddenin önemini vurgulayarak, “Travma tanısı konulduktan sonra hedef hastada ikincil hasarı engellemek, hastanın sabitlenmesini sağlamak, medikal tedavilere başlamak, doğru zamanda konsültasyon almak ve ilgili alanlara hastayı yönlendirmek olmalıdır” dedi. Yaşlanan nüfusta omurga kırıkları da artmaktadır Uzm. Dr. Mehmet Emin Kaya ise “Omurga Değerlendirmesindeki Temel Yaklaşımlar” konusunda bilgi verdi. “Omurga kırıklarının, travmatik yaralanmalardan kaynaklanan tüm kırıklar arasındaki oranı yüzde 4-23’tür. Uzun süreli sakatlık potansiyeli buna bağlı sağlık bakım sonuçları ve maliyetleri oldukça yüksektir. Küresel olarak, yaşlanan nüfus artmakta ve bununla birlikte osteoporoza bağlı olarak travmatik omurga yaralanmalarının görülme sıklığı da artmaktadır” diyen Uzm. Dr. Mehmet Emin Kaya, yılda 5 milyon adet servikal boyunluk takıldığını belirtti. Uzm. Dr. Mehmet Emin Kaya, “Nörolojik muayenesi normal olan, yüksek riskli yaralanma mekanizması bulunmayan, servikal hareket açıklığı olan ve boyun hassasiyeti olmayan uyanık, belirtisi olmayan, yetişkin bir travma hastasında ek radyografik görüntüleme yapılmadan boyunluk çıkarılabilmektedir” diye konuştu. İlk tercih edilen görüntüleme yöntemi BT Travmatik omurga yaralanması vakalarında hasar tespiti için ilk tercih edilen görüntüleme yönteminin 3 boyutlu Bilgisayarlı Tomografi (BT) olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Mehmet Emin Kaya, “BT taramaları negatif olan ancak nörolojik semptomları devam eden hastalara MR çekilmesi önerilmektedir. Servikal boyunluğun çıkarılması için MR gerekli olmamakla birlikte, tedavi eden doktorun takdirine bağlı olarak, negatif BT taramasına rağmen kalıcı nörolojik semptomları, ligamentöz hasar endişesi, yüksek riskli dejeneratif/patolojik değişiklikleri olan hastalarda MR düşünülebilmektedir” dedi. Uzm. Dr. Mehmet Emin Kaya daha sonra, acil servise travmatik omurga yaralanması şüphesiyle gelen hastaya yapılacak fiziki muayenenin ayrıntılarını anlattı. Sonraki toplantı 5 Mart Çarşamba günü Toplantıyı değerlendiren Medicana International İzmir Hastanesi Acil Tıp Bölümü’nden Uzm. Dr. Fecri Bengi ise şunları söyledi: “İki ayda bir düzenlediğimiz bu toplantılar sayesinde hem güncel tıbbı takip etme hem de İzmir içerisindeki bu işe gönül vermiş arkadaşlarımızla buluşma, görüşme, dayanışma imkanı bulmaktayız. İzmir’in acil tıpçılarını bir sonraki 5 Mart 2025 tarihindeki toplantımıza bekliyoruz.”
Üzümde Türkiye’nin rekabet gücünü artırıyorlar
14 Ocak 2025 Salı - 10:04 Üzümde Türkiye’nin rekabet gücünü artırıyorlar Manisa’nın Sarıgöl ilçesinde bağlarda uygulanan örtü altı sistemi sayesinde en fazla 3 ayda tamamlanan üzüm sezonu artık 6-7 ay boyunca devam ediyor. Ocak ayının ortasında olunmasına rağmen Manisa’da hala örtü altında kesilmeyi bekleyen binlerce ton üzüm bulunurken, bu durum Türkiye’nin dış pazardaki rekabet gücünü de artıyor. Manisa’nın dünyaca ünlü Çekirdeksiz Sultaniye üzümünde 2024 yılı mahsullerinin hasadı devam ediyor. Birçok bağda 2025 yılı için budama işlemleri ve bakımları tamamlanırken, Sarıgöl ilçesinde yıllardır uygulanan örtü altı sistem sayesinde hasat devam ediyor. Beyaz naylon kanaviçeler sayesinde temmuz ayında üstleri örtülen bağlar, dolu, yağmur gibi hava olaylarına karşı üzümler korunurken, sararıp dökülen ve yapraksız kalan üzümler adeta açık soğuk hava deposunda tazeliğini korumaya devam ediyor. Üzüm üreticileri ise Türkiye’nin gittikçe azalan dünya pazarındaki yerinin bu uygulama sayesinde yeniden liderliğe yükselebileceğine vurgu yaptı. "Dalında ne kadar fazla kalırsa o kadar değerli" Sarıgöl’ün Koçaklar Mahallesindeki bağında üzüm hasadına devam eden üretici Musa Topdemir, "2024 yılı ürünlerimizin 2025 yılında da hasadına devam ediyoruz. Bağımda bir iki günlük işim kaldı. Taze üzümlerimiz dalında. Üzüm deyince akla ilk cennet geliyor. Cennetten gelen bitki olarak bilinir. Dalında 8 ay boyunca 22 boğum olarak kalan tek bitkidir. O yüzden doktorlar üzümü hastalıkları önleyici antioksidan ve şifa kaynağı olarak kabul etmiştir. Şu anda da dünyanın en verimli topraklarında bunu kanıtlamış olduk. Burası dünyanın merkezi. 2024 üzümlerinin satışlarına hala devam ediyoruz. Üzüm 130 günde oluşur. Saklama süresi ise 1 yılı bulduğu ispatlanmıştır. Buradan tüm ihracatçılarımıza sesleniyorum. Gelin çiftçiyi kurtarmak için depoda değil, üzümlerimizi dalında saklayalım. Organik üzümlerimizi bugün rekabet ettiğimiz Mısır, Özbekistan, İran ve Afrika ülkelerinin önüne geçeceğimiz şekilde ürünü dalında ne kadar fazla tutarsak o kadar değerli olduğunu gelin dünyaya bu örtülerle tanıtalım. Örtü altı ve damlama sulama sistemi ile ürünlerimizi bir yıl saklayabildiğimiz artık ispatlanmıştır. Dünya tüm tarihinden beri üzümü yetiştirme şeklini araştırmış, ardından üzümü ne kadar uzun süre saklarız da tıbbi bir bitki olur düşüncesine devam etmiştir. Üzümlerimizi 8 ay boyunca dalında saklayıp dünya pazarını yeniden ele alalım" diyerek hem ihracatçılara hem de üreticilere Sarıgöl’den çağrı yaptı.
Esenyurt’ta görme engellilere özel kütüphane
14 Ocak 2025 Salı - 10:03 Esenyurt’ta görme engellilere özel kütüphane Esenyurt Belediyesi’nin hizmete açtığı Tarihi Çeşme Halk Kütüphanesi, görme engelliler için çok özel bir bölümü bünyesinde barındırıyor. Gönüllüler tarafından seslendirilen sesli kitapların yer aldığı Engelsiz Kütüphane, görme engelli vatandaşlara ilgi duydukları kitapları dinleme imkanı sunuyor. Herkesin dilediği bilgiye ulaşabileceği şekilde düzenlenen Esenyurt Belediyesi Tarihi Çeşme Halk Kütüphanesi, görme engelli bireyler için de birçok fırsatı bünyesinde barındırıyor. 22 bin kitap kapasiteli kütüphane içerisinde yer alan Engelsiz Kütüphane de görme engelliler için sesli kitap kaydı imkanı bulunuyor. Onlarca kitapsever, bu alanda gönüllü okuyuculuk yaparak, kitaplara sesleriyle hayat veriyor. Seslendirmelerin ardından gerekli kontrolden geçirilen kitaplar, GETEM (Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim Laboratuvarı) arşivine yüklenerek engelli bireylerin erişimine açılıyor. Kitaplar gönüllülerin sesiyle hayat buluyor Hafta içi her gün Engelsiz Kütüphane’ye gelerek gönüllü okuyuculuk yapan Neslihan Kayıkçı, “Biz, gören bireyler olarak yazılı bütün kaynaklara istediğimiz anda ulaşabiliyoruz ama görme engelliler bizim sesimizle bu kaynaklara ulaşabiliyor. Bu yüzden kitapsever bütün gönüllü okuyucuları buraya davet ediyorum. Kitaplara ses olacaksınız ve görme engellilerin ulaşmasına imkan sağlayacaksınız” dedi. “Herkesi gönüllü okuyucu olmaya davet ediyorum” Görme engelli arkadaşları için kitap seslendiren 10 yaşındaki Perçin Deli ise şöyle konuştu: “Görme engelli arkadaşlarım için kitap seslendiriyorum. Onların bilgi sahibi olması ve benim de bilgi sahibi olmamı destekliyor. İkimize de katkı sağlıyor. Bu durum beni çok mutlu ediyor. Herkesi gönüllü okuyucu olmaya davet ediyorum.” “Birçok kitabı farklı seslerden dinleme imkanı buldum” Kitapseverleri ve bu önemli işe katkı sunmak isteyen kitapsever gönüllüleri kütüphaneye davet eden Esenyurt Belediyesi Engelsiz Kütüphane personeli Aslıhan Kayıkçı, “Her alanda okuyucuya ve her alanda kitaba ihtiyacımız var. Kitapların seslendirilerek kaynak haline getirilmesi, herkes tarafından erişilebilir olması açısından çok önemli. Ben de bir kullanıcı olarak bu kütüphanede birçok kitabı, farklı seslerden dinleme imkanı buldum. Özellikle çocuk okuyucularımız tarafından çocuk kitaplarını dinlemek aşırı keyifliydi” diye konuştu.
Bursa FotoFest tüm hızıyla sürüyor
14 Ocak 2025 Salı - 10:00 Bursa FotoFest tüm hızıyla sürüyor Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Kent Konseyi ve Bursa Fotoğraf Sanatı Derneği (BUFSAD) iş birliği ile düzenlenen Türkiye’nin en uzun soluklu fotoğraf etkinliği ‘Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali’ (FotoFest), sanat tutkunlarından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’nin en büyük fotoğraf festivali olma başarısı gösteren ‘Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali’, 20 Aralık-20 Ocak tarihleri arasında yurt içinden ve yurt dışından önemli fotoğraf sanatçılarını ve fotoğrafa gönül verenleri Bursa’da bir araya getirmeye devam ediyor. Bu yıl ‘Şehrin İtirazı’ temasıyla hazırlanan festival, 14’üncü kez sanatseverler için kapılarını açtı. Küratörlüğünü Fotoğrafçı, Akademisyen ve Eleştirmen Laleper Aytek’in üstlendiği festival, 10 farklı mekânda 33 solo sergi ve grup sergisiyle fotoğraf sanatının farklı bakış açılarını fotoğraf tutkunlarıyla buluşturuyor. Festival çerçevesinde düzenlenen ‘Fotoğrafçı Konuşmaları’ da büyük ilgi görüyor. Bursalı fotoğrafçılar A.Nur Türk, Ahmet Sungur, Alper Gülersönmez, Furkan Karapınar, Murat Aslan, Mustafa Mesut Şık, Selçuk Dalgıç ve Serap Baykal Özkan’ın katılımıyla Merinos AKKM Muradiye Salonu’nda fotoğraf üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirildi. Arzu Filiz Güngör, Handan Dayı, Serenay Anık Gök ve Yalçın Savuran’ın katılımıyla yapılan söyleşide ise ‘fotoğrafın cinsiyeti’ konusu ele alındı. Denef Huvaj’ın katılımıyla iki gün boyunca düzenlenen ‘Gündelikten mefhumî fotoğrafta nesnelerin anlatısı’ konulu atölye çalışması da sanatseverler tarafından ilgiyle takip edildi. Ayrıca Merinos Seminer Salonları’nda 10 fotoğraf sanatçısının katılımıyla düzenlenen portfolyo değerlendirmeleri, katılımcılara fotoğrafın önde gelen isimleriyle buluşma fırsatı verdi. Bu hafta sonu sona erecek festival, son günlerinde de dolu dolu etkinliklerle devam edecek. Fotoğrafçı Konuşmaları kapsamında 17 Ocak 2025 Cuma günü Merinos AKKM Muradiye Salonu’nda Ateş Alpar, Can Görkem Halıcıoğlu, Erdem Varol ve Savaş Onur Şen; 18 Ocak Cumartesi günü ise Nilüfer Pancar Deposu’nda Ebru Ceylan, fotoğraf tutkunlarıyla buluşacak. 18 Ocak Cumartesi günü Orhan Cem Çetin’in katılımıyla Merinos AKKM Seminer Salonu’nda ‘Yapay ışıkla portre çekimleri’ konulu eğitim yapılacak. Festivalin kapanışında ise 19 Ocak Pazar günü Merinos AKKM Fuaye Alanı’nda gün boyunca ‘Fotoğrafınla Gel Sergisi’ düzenlenecek.