Yerel Haberler
Trabzon
29 Aralık 2025 Pazartesi - 11:32 Ertuğrul Doğan: "Trabzonspor’un genlerinde her zaman büyük hedefler vardır" Trabzonspor Kulüp Başkanı Ertuğrul Doğan, sezon başında atılan planlı adımların sahaya güçlü bir karakter olarak yansıdığını belirterek, "Trabzonspor her zaman büyük hedefleri olan ve bu hedefleri doğru planlama üzerine inşa etmeyi görev sayan bir kulüptür" dedi. Trabzonspor Kulüp Başkanı Ertuğrul Doğan, bordo-mavili kulübün dergisinde yer alan yazısında sezon başında doğru planlama, doğru insan kaynağı ve doğru futbol aklıyla yola çıktıklarını dile getirdi. Doğan, "Sezon başında attığımız adımlar bugün sahada gördüğümüz karakterin temelini oluşturuyor. Trabzonspor her zaman büyük hedefleri olan, bu hedefleri planlı bir yapı üzerine inşa etmeyi görev sayan bir kulüptür. Bu yıl yola çıkarken de böyle baktık meseleye: Doğru planlama, doğru insan kaynağı, doğru futbol aklı. Gençlerin enerjisini tecrübelilerin yol göstericiliğiyle bir araya getiren bir kadro kurduk. Şu an ortaya çıkan tablo bu kararın ne kadar yerinde olduğunu kanıtlıyor. Sahamızda veya deplasmanda, öne geçtiğimiz anlarda ya da geriden geldiğimiz bölümlerde ortaya konan irade bize büyük gurur veriyor. Mücadeleyi bütün anlara yayan, oyunun ruhunu her saniyede diri tutan bir takımımız var. Bu yaklaşım Trabzonspor’un tarihsel kimliğine de yakışıyor. Taraftarımızın benimsediği, tribünlerin kalbini hızlandıran o karakterli oyun yeniden varlığını hissettiriyor" ifadelerini kullandı. "Fatih Tekke’nin payı büyük" Gelinen süreçte Teknik Direktör Fatih Tekke’nin payının oldukça büyük olduğunu aktaran Doğan, "Oyuncularımızı tanıma biçimi, doğru müdahaleleri, anlık değişimlere uyumu, takımı bir bütün haline getiren en önemli unsurlardan biri. Sezon ilerledikçe takım içindeki uyumun artmasıyla birlikte sahaya yansıyan kalite de her hafta daha yükseliyor. Yarışın tam merkezindeyiz ve yolun sonundaki konumumuzu hep birlikte göreceğiz. Ancak Trabzonspor’un hedefi her zaman büyük kupalara uzanan o yolu yürümektir. Bu kulübün genlerinde başka türlüsü yoktur" cümlelerine yer verdi. "Ara transfer döneminde ihtiyaçlarımızı değerlendiriyoruz" "Ara transfer döneminin resmi olarak başlamasına kısa bir süre kala ihtiyaç duyduğumuz takviyeleri hocamızla değerlendiriyoruz" diyen Başkan Doğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Takım kimyasını koruyan, rekabeti büyüten ve bizi daha ileriye taşıyacak hamleleri en doğru şekilde yapma kararlılığındayız. Türkiye Kupası’nda ilk aşamayı geçip gruplara kalmamız da sezonun önemli başlıklarından biridir. Amacımız bu kupayı yeniden müzemizde görmektir. Trabzonspor adına her kulvar bir sorumluluktur, her hedef ulaşılması gereken bir merhaledir. Kurulduğumuz günden bugüne adaletin ve tertemiz rekabetin yanında olduk. Bizim için başarı, kirli alanlardan güç devşirmeden, sahadaki emeğin hakkını arayarak kazanılır. Türk futbolunun geleceğinin daha güçlü bir zemine oturması için adil yönetimlerin varlığı şarttır. Sahaya çıkan her takım eşit mesafede yönetilmeli, hak edenin karşılığını alabildiği bir organizasyon kurulmalıdır. Bazı hakemlerin görevini hakkıyla yapmak yerine imtiyaz dağıtan bir anlayışa yönelmesi, futbolumuzun en büyük sorunlarından biri hâline gelmiş durumdadır. Fakat bu lig er ya da geç gerçek rekabet zeminine kavuşacaktır." "Birlik, inanç ve güçlü yürüyüş" Trabzonspor’un duruşundan güç alan bir camia olduğunu söyleyen Ertuğrul Doğan, "Bugün sahada ortaya koyduğumuz enerji, tribünlerde hissedilen birlik duygusu ve şehrin takımıyla kurduğu bağ bize büyük bir yol gösteriyor. Bu yürüyüş, inancın ve emeğin birleşmesiyle daha da büyüyecek. Sezonun ilerleyen dönemlerinde birlikte çok daha güçlü anlara tanıklık edeceğiz. Çünkü bu kulüp umudu her zaman diri tutmanın ve hedefe yürürken bir an bile tereddüt göstermemenin adıdır. Trabzonspor’un yolculuğu sürüyor ve biz bu yolun her adımında daha yüksek bir ışığa doğru ilerliyoruz" ifadelerini kullandı.
29 Aralık 2025 Pazartesi - 10:04 Annesi için bekledi, üniversite hayalini 53 yaşında gerçekleştirdi Trabzon Ortahisar Halk Eğitim Merkezi’nde usta öğretici olarak görev yapan, kazaziye alanında kültür sanatçısı olan Emine Usta, gençlik yıllarında ertelemek zorunda kaldığı üniversite hayalini üniversite sınavıyla gerçeğe dönüştürdü. Trabzon Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Bölümü’nü kazanan Emine Usta, aynı zamanda uzaktan eğitimle aşçılık bölümünde de eğitim görmeye başladı. İkinci sınıf öğrencisi olarak eğitimini sürdüren Emine Usta, hayalini 53 yaşında gerçekleştirdi. Trabzon Ortahisar Halk Eğitim Merkezi’nde usta öğretici olarak görev yapan ve kazaziye alanında kültür sanatçısı olarak tanınan Emine Usta, yıllar sonra üniversite hayalini gerçekleştirdi. Üniversite sınavını başarıyla tamamlayan 53 yaşındaki Emine Usta, Trabzon Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Bölümü’nü kazandı. Aynı zamanda uzaktan eğitimle aşçılık bölümünü kazanan Usta, öğrenme isteğiyle iki üniversitede eğitimini sürdürüyor. Genç yaşlarda üniversite hayali kuran ancak hayatın onu farklı bir yola yönlendirdiği Emine Usta, o dönem ailesi için verdiği mücadeleler nedeniyle eğitim planlarını askıya aldı. Zaman ilerledikçe hayalini kaybetmek yerine büyüten Usta, yıllar sonra şimdi diyerek yeniden öğrenci oldu. Sınıf arkadaşlarının çoğundan yaşça büyük olmasına rağmen üniversite ortamına kısa sürede uyum sağlayan Usta, gençlerle kurduğu bağın kendisine güç verdiğini belirtti. Eğitim hayatında özellikle İngilizce öğrenmeyi hedefleyen Usta, emekli olduktan sonra kendi restoranını açmayı planlıyor. Emine Usta, üniversitede edindiği turizm ve mutfak bilgisini bu hayalinde buluşturmayı amaçlıyor. "Hem okul hem iş ikisini aynı anda götürüyorum" Bugün biri örgün, biri uzaktan olmak üzere iki üniversitede ikinci sınıf öğrencisi olarak eğitimini sürdüren Emine Usta, ailesi tarafından desteklendiğini belirterek, "Aslında üniversitede 35 yaş üstü kişilere ÖSYM‘nin verdiği bir kontenjan vardı. Hem bu kontenjandan yararlanmak için hem de okuyamadığım için bu hayatı da görmek, tatmak istedim. Bu yaştan sonra yeni tecrübeler edinmek adına böyle bir deneyim istedim. Bunu yaşıyorum çok keyifli. Trabzon Ortahisar Halk Eğitim Merkezi’nde aynı zamanda usta öğreticiyim. Kazaziyede kültür sanatçısıyım. Hem okul hem iş ikisini aynı anda götürüyorum. Kültür sanatçısı olduğum için hem de gastronomiye de olan ilgimden dolayı yenilikleri yapmak adına bu bölümü seçtim. Bu bölümü seçtikten sonra da uzaktan eğitimde de aşçılık bölümünü seçtim. Birbirine tamamlayan iki üniversitede okuyorum. İkisinde de ikinci sınıftayım. İngilizceyi de geliştirmek adına böyle bir yola çıktım. Ağabeyimin kızı hala okumaya doyamadın, sürekli üniversite sınavlarına giriyorsun diyor. Birkaç tanesini kazanıp dondurmuştum. Hala okuyor musun diyenler var. Ailem tarafından çok destekleniyorum. Gençler teknolojiye çok hakimler. Çok pratik düşünüyorlar. Ben yapana kadar onlar Emine abla biz yaptık sana da gösterelim diyorlar. Onlardan öğrenmek çok güzel. Onlarda bazı deneyimleri soruyorlar. Bizde elimizden geldiğince kendi adıma onlara yardımcı olmaya çalışıyorum. Ama ben onlardan daha çok yardım alıyorum" dedi. "Rahmetli annem tansiyon hastasıydı; onun için üniversiteye gidemedim" Ailesinin tek kızı olduğunu ve rahmetli annesinin tansiyon hastası olması sebebiyle üniversiteye gidemediğini kaydeden Usta, "Bütün Türkiye olarak dil konuşmakta hala çok çekiniyoruz ve utanıyoruz. Burada öğretilen bilgiler dünyalı literatüründe geçen terimler. Buradan mezun olduktan sonra dilini iyi bilen birisi hizmet sektöründe çok iyi yerlere gelebilir. Gençlerin bu bölümü çok seçmelerinin nedeni devlette bir karşılığı olmaması. Yani sınıf öğretmenliği ve akademiyi bitirenler devlet memuru olabilir ama turizm bölümünde öyle olmadığı için gençler tarafından seviliyor ama ne yapacağız diyenler var. Emekli olduktan sonra Allah nasip kısmet ederse bir restoran bölümünü açarsan buradaki bilgiler benim için çok önemli olacak. Mezun olduktan sonra bilgilerimi bu alanda değerlendireceğim. Rahmetli annem tansiyon hastasıydı. Onun için üniversiteye gidemedim. Alaylı olarak halk eğitimde öğretmenliğe başladım. Sonra da bütün sınavları kazanarak 18 yılımı tamamladım. Öğretmeyi seviyorum ama rahmetli annemden dolayı tek kızı olduğum için okuma fırsatım olmadı. Şimdi imkanı oldu ve deneyimliyorum. Üniversitemizin akademisyenlerinin hepsi birbirinden kaliteli. Çok destek veriyorlar. Ders sırasında örnek gösteriyorlar. İnşallah mezun olup kep atmayı istiyorum. Usta öğreticiliğinde verdiği bir öğretmenlik vasfından dolayı hizmet sektöründe en azından gençlere bir şeyler öğretmek istiyorum. Onları hayata hazırlamak çok isterim" şeklinde konuştu. "Emine abla annemiz gibi hissettiriyor" Emine Usta’nın sınıf arkadaşlarından Mete Avcı, iyi bir arkadaşlıklarının olduğunu vurgulayarak, "Emine abla ile aynı sınıftayız. İyi bir arkadaşlığımız var. Bilgili ve deneyimleri olduğu için kendisinden yararlanıyoruz. Çok mutluyuz. Sınıfta her zaman en ön sırada oturuyor. Kendisi sürekli not tutuyor hatta ondan not istediğimiz oluyor" diye konuştu. Sınıf arkadaşlarından İlayda Köse de, Emine Usta’yı ilk gördüklerinden garip hissettiklerini dile getirerek, "Emine abla bizim için abladan öte bir annemiz gibi hissettiriyor. Bize ayak uydurmakta bazen zorlansa da ona yardımcı olmaya çalışıyoruz. İlk gördüğümüzde garip gelmişti. Sonrasında birbirimize ısındık. Bize çok şey kattı. Sınıfta bir büyüğün olduğun fark ederek davranmaya başladık. Ders konusunda çok istikrarlı" ifadelerini kullandı.
Üç ayaklı köpek yaşama tutundu
07 Temmuz 2025 Pazartesi - 08:54 Üç ayaklı köpek yaşama tutundu Trabzon sahilinde yürüyüş yolunda görüntülenen üç ayaklı köpek insanların şaşkın bakışları arasında yoluna devam ederken Trabzon Veteriner Hekimler Odası Başkanı Erol Sayın, sokak hayvanlarının karşılaştığı zorluklara dikkat çekti. Üç ayaklı köpeğin hikâyesini paylaşan Sayın, hayvanın geçirdiği operasyon sonrası sağlığına kavuştuğunu ve doğal yaşamına döndüğünü belirterek, "Ne yazık ki sokak köpeklerinin ömrü genellikle 3-5 yılı geçmiyor. Oysa normal koşullarda bir köpek 15-20 yıl yaşayabilir" dedi. Yeniden yaşama tutundu Köpeğin yeniden yaşama tutunduğunu kaydeden Sayın, "Köpeğimiz, üç ayağıyla Beşirli mevkiindeki sahilde özgürce dolaşmaya başladı ve kendi hayatına döndü. Ne yazık ki sokak köpeklerinin ömrü genellikle 3-5 yılı geçmiyor. Oysa normal koşullarda bir köpek 15-20 yıl yaşayabilir. Ancak sokakta yaşayan hayvanlar ya araba çarpması ya da diğer hayvanların saldırısına uğramaları gibi nedenlerle hayatlarını kaybediyorlar. Bu tür vakalar çoğu zaman ölümle sonuçlanıyor. Muhtemelen bu hayvanımıza da ya araç çarptı ya da bulunduğu bölgede bir bacağında enfeksiyon gelişti. Bilinmelidir ki sokak hayvanlarının yasal sorumluluğu belediyelere aittir. Büyükşehir Belediyemizin barınağında görev yapan veteriner hekim meslektaşlarımız, bu hayvanımıza müdahale ederek onu ölümden kurtardı. Tek ayağı ampute edildi ancak bu sayede yeniden yaşama tutundu. Şu anda bulunduğu ortamda, üç ayağıyla yaşamını sürdürüyor ve sağlığı gayet iyi. Alışkın olduğu sokakta hayatına kaldığı yerden devam ediyor. Barınaklarda görev yapan meslektaşlarımızın önceliği, bu tür hayvanları yaşatmak ve tedavileri sonrası tekrar doğal yaşam alanlarına kazandırmaktır. Bu hayvanımıza da başarılı bir operasyon uygulanarak hayata tutunması sağlandı. Vatandaşlarımız için üç ayak üzerinde yaşamını sürdüren bir hayvan görmek alışılmadık bir durum olabilir. Ancak unutmamalıyız ki toplumla hayvanların barış içinde yaşaması gerekir. İnsan olmanın temel özelliklerinden biri merhamettir. Merhamet, insana yakışan en güzel duygudur ve sokak hayvanlarına yaklaşım da bu duygunun en önemli sınavlarından biridir" diye konuştu.
Trabzon’da turizm sezonu Körfez etkisiyle durgun başladı
05 Temmuz 2025 Cumartesi - 13:10 Trabzon’da turizm sezonu Körfez etkisiyle durgun başladı Körfez ülkelerindeki dalgalanmalar Trabzon’a gelen turist sayısını etkiledi. TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Tuna, Körfez ülkelerindeki siyasi ve ekonomik dalgalanmaların etkisiyle kentte ciddi bir düşüş yaşandığını belirterek, "Günde yaklaşık 24 dış hat uçuşu gerçekleşiyor. Sayı olarak geçen seneyle aynıyız ama gelen uçuşlardaki doluluk oranlarında azalma var. Yavaş yavaş normale dönüyoruz. İnşallah çok daha iyi olacak. Sezonda dış hat uçuşlarında 35 sayısını bulacağımızı öngörüyoruz" dedi. Karadeniz’in turizmde öne çıkan şehirlerinden Trabzon’da 2025 yılı yaz sezonu, beklentilerin altında bir başlangıç yaptı. Kurban Bayramı döneminde kısa süreli bir yoğunluk yaşansa da, özellikle Körfez ülkelerindeki siyasi ve ekonomik dalgalanmaların etkisiyle yabancı turist sayısında düşüş gözlendi. Dış hatlardan gelen günlük uçuş sayısında geçtiğimiz yıla göre önemli bir değişiklik yaşanmazken, uçaklardaki doluluk oranlarında azalma oldu. TÜRSAB Doğu Karadeniz Bölge Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Tuna, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, otel ve acente sayısındaki artışın yanı sıra pazar çeşitliliğinin artırılmasının da bölge turizminin geleceği için kritik olduğunu dile getirdi. "Gelen uçuşların doluluk oranlarında azalma var" Trabzon için turizm sezonunun 2025 yılı itibariyle biraz sakın başladığını kaydeden Tuna, "Fakat bayram döneminde bir yoğunluğumuz söz konusuydu. Körfez’deki dalgalanmalardan dolayı tabi ki ciddi bir düşüş yaşandı. Günde yaklaşık dış hatlardan 24 tane uçuş gerçekleşiyor. Geçen sene ile bu sene arasındaki sayılar aslında aynı. Gelen uçuşların doluluk oranlarında azalma var. Yavaş yavaş normale dönüyor. İnşallah çok daha iyi olacak. Sezonda dış hat uçuşlarında 35 sayısını bulacağız diye ön görüyoruz. Yavaş yavaş normalleşme başladı. Tabi ki insanlarda bir tedirginlik söz konusu. Trabzon bir turizm şehridir. En kısa sürede normale dönecektir. Uçak sayıları da bunu gösteriyor" şeklinde konuştu. "Sadece Ortadoğu olarak bakmamız gerekiyor" Trabzon’da turizme sadece Ortadoğu olarak bakılmaması gerektiğini vurgulayan Tuna, "400’e yakın otel sayımız var. Bununla beraber 300’ün üzerinde seyahat acentemiz var. Trabzon bir turizm şehri ancak sayılar fazla. Buna göre alternatifler üretmemiz lazım. Sadece Ortadoğu olarak bakmamamız gerekiyor. Bunu 12 aya yaymamız lazım. Özellikle otellerin doluluk oranlarına bakıldığında yıl boyuna vurduğunuzda yüzde 40 bandında. Haziran ayında yüzde 75-85 aralığında oldu. Önemli olan otel ve seyahat acentalarının artması değil pazarın artması. Temmuz ve Ağustos aylarında doluluk oranları artacaktır. 400 tane otelin olduğu yerde doluluk oranı yıllık bazda yüzde 40’a vurduğu zaman tabi ki Trabzon hak ettiği değeri almıyor. Uzungöl, Sümela Manastırı var ama bugün Batum, Ordu ve Giresun bile Trabzon’un bir destinasyonu. Dubai’den, Suudi Arabistan’dan, Körfez’in hemen hemen her ülkesinden Trabzon’a farklı uçuşlar var. Özbekistan uçuşumuz var. Farklı pazarlara alternatif çalışmalar var. Almanya’dan Trabzon’a haftada 4 kez uçuşumuz var. Farklı destinasyon çalışmaları ile beraber farklı pazarlara nasıl açılabiliriz bunları çalışacağız" ifadelerini kullandı.
Trabzon’da "Mutluluğa Kurşun Sıkma, Silahsız Varoluşa Dönüş" söyleşisi
04 Temmuz 2025 Cuma - 11:16 Trabzon’da "Mutluluğa Kurşun Sıkma, Silahsız Varoluşa Dönüş" söyleşisi Yükseköğretim Kurulu tarafından ülke genelinde başlatılan ve bilimsel bilginin topluma aktarılmasını, farkındalık oluşturulmasını amaçlayan "Bilim Kafe" etkinlikleri kapsamında Trabzon’un Akçaabat ilçesine bağlı Oğulkaya Yolbaşı mahallesinde "Mutluluğa Kurşun Sıkma, Silahsız Varoluşa Dönüş" başlıklı söyleşi programı düzenledi. Avrasya Üniversitesi Kurumsal İletişim ve Halkla İlişkiler Daire Başkanlığı, Bilim İletişimi Birimi tarafından düzenlenen söyleşi programına üniversitenin Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanı, Halk Oyunları Uzmanı Prof. Dr. Orhan Durgun ve Psikoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Emin Sardoğan konuşmacı olarak katıldı. Mahkeme ve Büro Hizmetleri Programı Öğr. Gör. Murat Kurbanlı ise söyleşide moderatör olarak görev aldı. Oğulkaya Yolbaşı Mahallesi Muhtarlığı önünde düzenlenen programa Mahalle Muhtarı Mustafa Cemal Çelik, çevre mahalle muhtarları ve Akçaabat İlçe Jandarma Komutanlığı personeli de katıldı. Avrasya Üniversitesi Mühendislik Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Orhan Durgun konuşmasında son yıllarda yorgun mermi vakası sonucu birçok vatandaşımızın hayatını kaybettiğini ya da sakat kaldığını, bu çağda bu ilkel konunun artık rafa kalkması gerektiğine vurgu yaparak, "Bazı ilçelerimizde güzel uygulamalar yapılmaya başladığına şahit oluyoruz. Örneğin kurşun sıkmak yerine onun değeri kadar parayı askere giden gençlerimize vermek gibi. Havaya sıkılan mermi sizin kontrolünüz dışına çıkmış oluyor, bugün bir komşunuzun evladı, yarın siz ya da sizin yakınınız. Sadece insan değil ormandaki hayvana bile isabet edebiliyor. Bu çağda bu konuyu silip atmamız gerekiyor. Buda horonla olur, türkü ile olur. Mutluluğunuzu da, mutsuzluğunuzu da horonla, türkü ile paylaşın. Çocuklarımızda bizden görsün, bu kara sayfayı birlikte eğitimle kapatalım" dedi. Oğulkaya Yolbaşı Mahallesi Muhtarı Mustafa Cemal Çelik ise, "Başta Avrasya Üniversitesi Bilim İletişimi Birimi’nin yetkililerine, değerli hocalarımıza, komşu mahalle muhtarlarımıza ve tüm katılımcılara teşekkür ediyoruz. Bugün burada ele alınan konu çok önemliydi. Bizlerde özellikle camilerde imamlarımız ve okullarda öğretmenlerimiz ile birlikte bu konunun aktarılması ve kanayan yaramızın artık durması için mücadele edeceğiz" diye konuştu. Söyleşi programının son aşamasında Kemençe Sanatçısı Musa Gömleksiz’in çaldığı kemençeye Prof. Dr. Orhan Durgun eşlik etti.
Vali bile bahçeye inmeyen fındık üreticisine sitem etti
04 Temmuz 2025 Cuma - 09:22 Vali bile bahçeye inmeyen fındık üreticisine sitem etti Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, fındık üretiminin sadece ek iş olarak görülmemesi gerektiğini belirterek "Fındıkçılık, bu işin içinde olanların ciddi şekilde yapması gereken bir iş. Fındığı genelde il dışında olanlar sadece yazın bir araya gelmek için tatil amacıyla topluyor" dedi. Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Trabzon Ticaret Borsası tarafından 2013 yılında kurulan örnek fındık bahçesinde incelemelerde bulundu. Fındık üretimi ve rekoltesiyle ilgili bilgi almak amacıyla yapılan ziyarete yerel yöneticiler ve tarım uzmanları da katıldı. Trabzon’daki fındık bahçelerinde ortalama verimliliğin dekara 70-80 kilogram arasında olduğu belirtilirken, örnek bahçede bu rakamın 250-300 kilogram seviyelerine kadar çıktığı ifade edildi. Ziyaret sırasında bahçe sahibi Ömer Ustaömeroğlu’ndan bilgiler alan Vali Yıldırım, fındık üretiminin ekonomik değerini vurguladı. Trabzon Ticaret Borsası Başkanı Eyyüp Ergan ve Tarım ve Orman İl Müdürü İsa Kaplan’ın da hazır bulunduğu ziyarette Trabzon’daki fındık üretiminin arttırılması için yapılması gereken çalışmalara dair fikir alışverişinde bulundu. "Günümüzde fındıkçılıktan para kazanan insan sayısı azaldı" Günümüzde fındıkçılıktan para kazananların sayısırır azaldığını kaydeden Vali Yıldırım, "Aynı alanda üreticimiz ne kadar güzel bir değişim sağlamış. Ziraat mühendislerinin önerilerine uymuş, 300 kilo fındık bekliyor. Maşallah diyelim, bu çok güzel bir gelişme. Eski usul bahçelerde bile bakımla ne kadar yol alınabileceğini görüyoruz. Türkiye ortalaması 48-50 kilo civarındayken, üreticimiz klasik fidelerle oluşturulmuş bahçelerde gerekli bakımı yaparak 150 kilo aldığını söylüyor. Bu büyük bir fark. Fındıkta çok çalışıyoruz ama az üretim yapıyoruz. Bu nedenle üretimi artırmamız şart. Günümüzde fındıkçılıktan para kazanan sizin gibi insan sayısı azaldı" diye konuştu. "Fındık zamanı bir araya geliyorlar" İl dışında yaşayanların genelde fındık zamanı bir araya gelerek fındık topladığını kaydeden Yıldırım, "Bu işi yapanların sayısını artırmamız gerekiyor. İnsanlar, fındıktan para kazanıldığını görmeli ve bu işe bu anlayışla bakmalı. Yoksa fındık birçok kişi için ikinci iş konumunda. İstanbul, Tekirdağ, Bursa gibi şehirlerde yaşayanlar, yazın ’Kardeşler fındık zamanı buluşalım’ diyerek dededen, babadan kalma fındığı toplamaya geliyorlar. Ancak uzaktan ilgilenmekle bu iş bu kadar olur. Sahip çıkmak çok önemli. Gerçekten fındıkçılık yapacak olanlar bu işi ciddiyetle yapmalı ki hem para kazanılsın hem de Türkiye’nin fındık rekoltesi artsın. Fındık, bizim için önemli bir sanayi ürünü. Buğday veya ekmek gibi temel bir gıda olmayabilir ama fındık olduğunda insanlar daha zengin yaşar. Bu çok kıymetli bir şey. Eskiden Düzce ve Akçakoca civarında çok büyük fındık üreticileri vardı. Şimdi hâlâ var ama verimler düştüğü için eskisi kadar kazanç sağlanamıyor. İnsanların ‘Benim bahçemden neden 150-200 kilo fındık almayayım?’ diye kendine sorması lazım. ‘Bunu nasıl yaparım?’ derse, Tarım Müdürlüklerindeki arkadaşlarımız yardımcı olabilirler. Dünyanın en güzel çikolatası fındıkla yapılan çikolatadır. En kaliteli fındık da Türkiye’nin fındığıdır "diye konuştu.
Ertuğrul Doğan: "Gelin, yeni bir sayfa açalım"
03 Temmuz 2025 Perşembe - 11:59 Ertuğrul Doğan: "Gelin, yeni bir sayfa açalım" Trabzonspor Kulübü Başkanı Ertuğrul Doğan, ekonomik anlamda kulübün önemli bir süreci geride bıraktığını belirterek, "Gelin, yeni bir sayfa açalım. Umutsuzluk bu kulübe hiç uğramadı, şimdi de uğrayamayacak. İnancımız tam, kararlılığımız yüksektir. Hep birlikte, yine omuz omuza" dedi. Trabzonspor Kulübü Başkanı Ertuğrul Doğan, geride kalan sezona ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, camiaya birlik ve beraberlik çağrısı yaptı. Başkan Ertuğrul Doğan, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye Kupası’nda finale yürümenin bir umut ışığı olduğunu, ancak arzuladıkları noktanın uzağında kaldıklarını belirterek, "Geride bıraktığımız sezon duyguların, beklentilerin ve gerçeklerin birbirine karıştığı, zaman zaman coşkunun, zaman zaman ise hayal kırıklığının içimize dokunduğu bir yolculuk oldu. Elbette arzuladığımız noktanın uzağında kaldık. Türkiye Kupası’nda finale kadar yürümemiz bir umut ışığıydı fakat son adımı atamadık. Bu tabloda siz değerli taraftarlarımızın eleştirilerini büyük bir dikkatle, samimiyetle takip ettim. Çünkü Trabzonspor’u büyüten, her zaman yolda tutan şey, camianın sesi olan sizlerin yüksek hassasiyetidir. Bu sezon bize bir şampiyonluk ya da bir kupa kazandırmadı. Ancak içinden geçtiğimiz süreç; bize neyin eksik kaldığını, neyin değişmesi gerektiğini açık biçimde gösterdi. Tecrübe bazen en kıymetli kazanımdır. Ve biz bu tecrübeyle yeni sezonun inşasını çok daha sağlam temeller üzerine kurmak için kolları sıvadık" dedi. "Trabzonspor için titiz bir hazırlık süreci yürütüyoruz" Teknik Direktör Fatih Tekke yönetiminde yeni sezon kadro planlamasının sürdüğünü kaydeden Başkan Doğan, "Trabzonspor her zaman zirveye oynar. Bu karakter, bu ruh, bu forma; sıradan hedeflerle yetinemez. Teknik Direktörümüz Fatih Tekke ile birlikte yeni sezonun kadro planlamasında bu gerçekliğe uygun, dinamik ve karakterli bir takım ortaya koymak için çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Sahada sözü olan, oyunu olan, tutkusu olan bir Trabzonspor için titiz bir hazırlık süreci yürütüyoruz" şeklinde konuştu. "Taraftarlarımızdan ricam; formaları gururla taşımaları, kulübümüze desteklerini göstermeleridir" Yeni sezon formalarının TS Club mağazalarında satışa sunulduğunu belirten Başkan Doğan, "Her forma, bu kulübe olan inancın, aidiyetin ve mücadelenin bir nişanesi olacak. Taraftarlarımızdan ricam; formaları gururla taşımaları, kulübümüze desteklerini göstermeleridir. Aynı şekilde kombine satışlarımız da yakında başlayacak. Biliyoruz ki, Avni Aker’den Akyazı’ya uzanan bu yolun en güçlü taşıyıcısı sizlersiniz. Tribünleriyle yaşayan bir kulüp, sahada da hayat bulur. Taraftarımız varsa umudumuz hep dinç kalır" diye konuştu. "Bugün itibarıyla vergi borcu olmayan bir kulüp haline gelme yolunda hızla ilerliyoruz" Başkan Doğan, kulübün son bir yıl içinde ekonomik anlamda önemli bir dönüşüm yaşadığını vurgulayarak, "Trabzonspor son bir yıl içinde ekonomik anlamda adeta tarih yazdı. Bankalar Birliği anlaşmasından çıkarak bu alanda öncü bir model haline geldik. Ardından gerçekleştirilen sermaye artırımıyla, yılların getirdiği zarar kalemlerini bilançomuzdan sildik, geleceğe temiz bir sayfa açtık. Bugün itibarıyla vergi borcu olmayan bir kulüp haline gelme yolunda hızla ilerliyoruz" ifadelerini kullandı. "Gelin, yeni bir sayfa açalım" "Amacımız yalnızca günü kurtarmak değildir" diyen Başkan Doğan, "Kalıcı, sürdürülebilir bir ekonomik yapı kurarak Trabzonspor’un geleceğini borçla değil, özgüvenle inşa etmektir. Transferden altyapıya, stat çevresindeki projelerden lisanslı ürün satışına kadar attığımız her adım bu vizyonun parçasıdır. Kulübümüzü ayakta tutacak en büyük güç; hem ekonomik disiplini elden bırakmamak, hem de sportif rekabetin içinde kalabilmektir. Bu dengeyi sağlamak için dün olduğu gibi bugün de tüm enerjimizle çalışıyoruz. Gelin, yeni bir sayfa açalım. Geçmişin muhasebesini yaparak ama geleceğin coşkusunu da yüreğimizde taşıyarak. Umutsuzluk bu kulübe hiç uğramadı, şimdi de uğrayamayacak. İnancımız tam, kararlılığımız yüksektir. Hep birlikte, yine omuz omuza" açıklamasını yaptı.