Yerel Haberler
Mersin
27 Aralık 2025 Cumartesi - 13:15 Tarsus’ta şehitler dualarla yad edildi Tarsus’un Ulaş Mahallesi’nde, Kurtuluş Savaşı yıllarında bölgede kurulan Tozkoparan Müfrezesinde şehit düşenler başta olmak üzere tüm şehitler anısına anlamlı bir anma programı düzenlendi. Ulaş Mahallesi Camii önünde gerçekleştirilen programa; Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, Mersin Büyükşehir Belediyesi Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Soner Yetgin, Ulaş Mahallesi Muhtarı Mahperiye Apaydın ve mahalle sakinleri katıldı. Program kapsamında mahalle kadınları tarafından hazırlanan geleneksel dövme pilavı ve yüksük çorbası vatandaşlara ikram edilirken, ardından şehitler için Kur’an-ı Kerim okutularak dualar edildi. "Gelenekleri yaşatmak bizim sorumluluğumuz" Programda vatandaşlarla bir araya gelen Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç, şehitlerin anılmasının ve geleneklerin yaşatılmasının önemine dikkat çekti. Başkan Boltaç, "Memleketimiz için canını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık ve sıhhat diliyorum. Tarsus Belediyesi olarak bu tür programlara her zaman destek vermeye hazırız. Geleneklerimizi ve göreneklerimizi gelecek nesillere aktarmak zorundayız. Aksi halde zamanla yok olup giderler. Çocuklarımızın ve gençlerimizin örf ve adetlerimizi öğrenmesi için var gücümüzle çalışacağız" ifadelerini kullandı. "Geçmişini bilmeyen geleceğini inşa edemez" Birlik ve beraberlik vurgusu yapan Başkan Boltaç, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Geçmişini bilmeyen, ecdadını tanımayan geleceğini inşa edemez. Kurtuluş Savaşı sadece askeri bir başarı değil, milletimizin birlik ve beraberlik ruhunun eseridir. Omuz omuza verdiğimizde bu milletin neler başarabileceğini tarih göstermiştir. Benim siyasetim gönül kazanmak üzerinedir. Bu millet bana hizmet etme sorumluluğu verdi ve ben de ‘ama, lakin, fakat’ demeden çalışmaya devam edeceğim." Başkan Boltaç, konuşmasının sonunda cumhuriyetin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, vatan uğruna canlarını feda eden tüm şehitleri ve gazileri rahmet, minnet ve şükranla andığını ifade etti.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 12:39 Yerli muz için güçlü kooperatif mesajı Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 1 No’lu Meyve ve Sebzelerin İşlenmesi ve Ticareti Meslek Komitesi tarafından düzenlenen ’Muz Üreticileri Sektör Toplantısı’nda, muz sektörünün yaşadığı sorunlar masaya yatırılarak çözüm önerileri ele alındı. Toplantıda, sektörün geleceği için kaliteli üretim, üretimde standartlaşma ve güçlü kooperatifleşme vurgusu öne çıktı. Mersin, Anamur, Alanya ve Adana’dan gelen üreticiler ile sektör temsilcileri, muz üretiminin güçlendirilmesi ve yaşanan sorunların ortak akılla çözülmesi amacıyla MTSO’da bir araya geldi. Verimli geçen toplantının ardından, sektör toplantılarının her ay farklı bir ilçede yapılması kararlaştırıldı. Toplantıya; MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, Meclis Üyesi Hakan Dönmez, Anamur Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuna, Anamur Ziraat Odası Başkanı Ahmet Şeref Gümüş ile çok sayıda üretici ve sektör temsilcisi katıldı. Üreticiler, özellikle ithal muz baskısı, kalite artışı, finansa erişim ve fiyat rekabeti konularında yaşanan sorunlara dikkat çekti. Sektörün sürdürülebilirliği için acil adımlar atılması gerektiği vurgulanırken, çözümün bireysel değil örgütlü yapı ve ortak hareketle mümkün olacağı ifade edildi. Bu kapsamda, güçlü ve geniş katılımlı kooperatiflerin kurulması çözümün anahtarı olarak gösterildi. "Birlikte olursak üretici güçlenir" İthal muzun kimse tarafından istenmediğini belirten MTSO Başkanı Hakan Sefa Çakır, "Birlikte olursak üretici güçlenir, doğru fiyat politikaları belirlenebilir. Bunun için hepimizin aynı dili konuşması gerekiyor" dedi. Anamur TSO Başkanı Mehmet Tuna ise ortak akılla hareket edilmesi halinde sorunlara akılcı çözümler üretilebileceğini ifade ederek, sektör toplantılarının düzenli şekilde devam etmesinin önemine dikkat çekti. Toplantı sonunda, sorunlar çözüme kavuşana kadar aylık sektör toplantılarına devam edilmesi kararı alındı. Toplantıda öne çıkan başlıklar şöyle sıralandı: "Dövizdeki düşük kur politikası nedeniyle ithal muzla rekabet edilememesi sonucu desteklerin artırılması. Marketlerin yerli muz alımını artırmaya yönelik çalışmalar yapılması. Yerli muz üretiminde standart sağlanarak kalite artışının desteklenmesi. Üretimden markete uzanan süreçte oluşan fire oranlarının azaltılması. Meyve tüketimini artırmaya yönelik kamu spotları hazırlanması. Muz üretiminde kullanılabilecek ruhsatlı ilaç sayısının artırılması. Geniş katılımlı ve güçlü bir kooperatifin kurulması. Muz üretiminde modernizasyon için sübvansiyonlu kredi desteği sağlanması. Üretim maliyetlerini düşürmeye yönelik çalışmalar yapılması."
MERCEK’te yeni dönem kayıtları başladı
29 Kasım 2025 Cumartesi - 12:35 MERCEK’te yeni dönem kayıtları başladı Mersin Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren MERCEK Mesleki Eğitim Merkezlerinde yeni dönem kayıtları başladı. Her yaştan Mersinlinin yoğun ilgi gösterdiği MERCEK, mesleğini değiştirmek, geliştirmek ya da yeni bir meslek edinmek isteyen vatandaşlara geniş bir yelpazede ücretsiz eğitim fırsatı sunuyor. Kadınlar bu sayede ev ekonomisine katkı sağlarken gençler de istihdama daha kolay adım atıyor. Yeni dönem kapsamında merkezlerde 52 branşta aktif eğitim verilmeye başlandı. Programlar yıl boyunca genişletilerek farklı alanlarda yeni kurslar açılıyor. Bugüne kadar 6 bin 500 kursiyerin eğitimlerden faydalanmış olması, MERCEK’in kentteki mesleki gelişimde önemli bir rol üstlendiğini gösteriyor. Her yıl artan başvurularla daha fazla kursiyerin mezun edilmesi ve istihdama kazandırılması hedefleniyor. MERCEK ile mesleğe, Büyükşehir ile istihdama yolculuk Eğitimlerini tamamlayan kursiyerler, Milli Eğitim Bakanlığı onaylı sertifika ve mesleki yeterlilik belgelerine sahip oluyor. Bu belgeler iş başvurularında önemli avantaj sağlıyor. Büyükşehir Belediyesi, mezuniyet sonrası da kursiyerleri yalnız bırakmıyor. Kariyer Merkezi işbirliğiyle mezunlar işverenlerle buluşturuluyor, doğru alanlara yönlendiriliyor ve istihdama daha hızlı adım atıyor. Giyim üretimi, mobilya, kaynakçılık, bilişim, muhasebe, güzellik-saç bakımı, turizm hizmetleri gibi birçok alanda verilen eğitimlerde teorik ve uygulamalı çalışmalar eş zamanlı yürütülüyor. Gerçek iş ortamını simüle eden uygulamalarla kursiyerlerin sektöre hazırlanması sağlanırken, işverenlerin ihtiyaç duyduğu nitelikli personelin yetiştirilmesine katkı sunuluyor. Turizm ile hasta ve yaşlı bakımı gibi iş gücü açığının yoğun olduğu alanlara özel programlar hazırlanarak sektöre doğrudan destek veriliyor. MERCEK; vatandaşların meslek seçme, öğrenme ve istihdama katılma yolculuğunda rehberlik eden kapsamlı bir model sunuyor. Ücretsiz kurslara başvurmak isteyenler ’mercek.mersin.bel.tr’ adresinden şube ve program seçerek kayıt oluşturabiliyor. "6 bin 500 kursiyerimizi mezun etmenin mutluluğunu yaşıyoruz" MERCEK Meslek Edindirme ve Eğitim Merkezleri Koordinatörü Gül Kadem Maya, yeni dönemde 52 branşta eğitim verildiğini belirterek, "Bugüne kadar 6 bin 500 kursiyerimiz MERCEK’te verilen ücretsiz mesleki eğitimlerden faydalandı. Mesleğini değiştirmek veya geliştirmek isteyen birçok kişi bizlere başvurdu. 6 bin 500 kursiyerimizi mezun etmenin mutluluğunu yaşıyoruz" dedi. "Mezunlarımızı işverenlerle buluşturuyoruz" Kursiyerlerin aldıkları sertifikaların istihdam sürecinde büyük fayda sağladığını vurgulayan Maya, "Mezun olan kursiyerlerimizi Büyükşehir Kariyer Merkezi işbirliğinde işverenlerle buluşturuyoruz. Bu alanda da istihdama katkı sunuyoruz" diye konuştu. Kurslara yoğun talep olduğunu belirten Maya, "Sabah ve öğle gruplarımız var. Önce teorik dersler, ardından uygulamalı eğitimler veriyoruz. Kursiyerler iş hayatında karşılaşabilecekleri tüm süreçlerin simülasyonunu burada görmüş oluyor" ifadelerini kullandı. "Hangi alanda istihdam açığı varsa o alanda eğitim veriyoruz" Başvuru sayısının her yıl arttığını söyleyen Maya, sadece kurs açmakla kalmadıklarını; kursiyerlerin tüm süreçlerinde yanlarında olduklarını belirterek şöyle devam etti: "İşverenlerle ortak çalışmalar yürütüyoruz. Hangi alanda personel açığı varsa o alana yönelik eğitim planlıyoruz. Özellikle turizmde kat hizmetleri, ön büro, resepsiyon, servis elemanı, garson gibi meslek kollarını destekliyor ve bu alanlara yönlendirme yapıyoruz. Amacımız kadın ve genç istihdamını artırmak."
Mersin’de yemek imalatı yapan işletmeler denetlendi
29 Kasım 2025 Cumartesi - 12:18 Mersin’de yemek imalatı yapan işletmeler denetlendi Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, gıda güvenliğine yönelik hassasiyetin arttığı bu dönemde ilçe genelinde yemek imalatı yapan işletmelere kapsamlı bir denetim gerçekleştirdi. Halk sağlığını doğrudan ilgilendiren denetimler, kullanılan malzemelerden üretim alanlarına, personel hijyeninden depolama şartlarına kadar pek çok başlığı kapsadı. İmalathanelerde ayrıntılı inceleme yapan zabıta ekipleri; üretim alanlarının temizliği, kullanılan ekipmanların durumu ve yüzey hijyeni gibi temel kriterleri titizlikle değerlendirdi. İşletmelerde kullanılan tüm gıda ürünlerinin son kullanım tarihleri tek tek kontrol edilirken, özellikle risk grubunda bulunan et ve et ürünlerinin saklama koşulları mercek altına alındı. Bu ürünlerin uygun sıcaklık ve doğru muhafaza koşullarında tutulup tutulmadığı özel hassasiyetle incelendi. Denetimlerde sadece ürünler değil, çalışanların hijyen kurallarına uyumu da önemli bir başlık olarak ele alındı. Personelin kişisel hijyen standartlarına uygun hareket edip etmediği, kullanılan koruyucu ekipmanların durumu ve çalışma ortamındaki genel düzen zabıta görevlileri tarafından detaylı şekilde değerlendirildi. Depolama alanlarının düzeni, ürünlerin doğru koşullarda istiflenmesi ve işletmelerin genel temizlik planları da denetimin odak noktalarından biri oldu. Akdeniz Belediyesi Zabıta Müdürü Ufuk Sivaslıoğlu, Akdeniz Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Zeyit Şener’in talimatları doğrultusunda gerçekleştirilen denetimlerin kesintisiz ve düzenli şekilde sürdürüleceğini belirterek halkın güvenli, sağlıklı ve hijyenik koşullarda üretilmiş gıdaya ulaşmasını sağlamayı hedeflediklerini söyledi.
3 çocuk annesinin azmi: Hayvancılıkla uğraşırken çocukların ilk öğretmeni oldu
29 Kasım 2025 Cumartesi - 09:57 3 çocuk annesinin azmi: Hayvancılıkla uğraşırken çocukların ilk öğretmeni oldu Mersin’in Erdemli ilçesinde 3 çocuk annesi 45 yaşındaki Habibe Tekeli, eşiyle hayvancılıkla uğraşırken ortaokul ve liseyi açıktan okudu ardından ise ön lisans ve lisans eğitimlerini tamamlayarak girdiği sınavları başarıyla geçti Kur’an kursuna öğretici olarak atandığı memleketinde 4-6 yaş arasında çocukların ilk öğretmeni oldu. 5 yıldır ilçede görev yapan azmiyle örnek olan Habibe öğretmen şimdi ise yüksek lisans yapmak için ALES sınavına girdi. Önce hayvancılık şimdi ise çiftçilikle uğraşan 49 yaşındaki Fatih Tekeli ile evli olan 24 yaşında üniversite 17 yaşında lise ve 9 yaşında ilkokul öğrencisi 3 çocuk annesi Habibe Tekeli’nin azmi herkese örnek oluyor. Eşiyle köyde hayvancılıkla uğraşırken bir taraftan da ders çalışan bir taraftan da çocuklarını büyüten Habibe Tekeli, bir arkadaşının önerisi ile 2012 yılında ortaokulu, 2015’te liseyi ve 2019’da ise ön lisansı bitirdi. Azmiyle örnek olan 3 çocuk annesi eğitimini burada bırakmayarak dikey geçişle Elazığ’da bulunan Fırat Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Lisans Tamamlama Programını kazanıp sınavlarını başarıyla verdi. Lisans eğitimini 2019’da yüksek onur belgesiyle taçlandıran Tekeli, KPSS’ye girdikten sonra Konya’da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açtığı yazılı ve mülakat sınavına girerek 2021 yılında memleketi Mersin’in Erdemli ilçesindeki müftülüğe bağlı Muhammed Mustafa Özer 4-6 yaş Kur’an Kursu’na öğretici olarak atanarak çocukların ilk öğretmeni oldu. Eğitimlerini açık öğretimden tamamladı Yaşamından kesitleri İhlas Haber Ajansı muhabirine anlatan Habibe Tekeli" 3 çocuk annesiyim yaklaşık 5 yıldır Erdemli Müftülüğü’nde Kur’an kursu öğreticisi olarak çalışıyorum. İlkokul mezunuydum. İlkokuldan sonra zorunlu olmadığı için ortaokul, lise ve üniversite okumadım. İki çocuğumdan sonra bir arkadaşın teşvikiyle ortaokula kayıt oldum. Dışardan ortaokulu bitirdim. Daha sonra 3 senede açık öğretimden liseyi tamamladım. Üniversite sınavına girdim ilahiyat ön lisansı kazandım. 2 sene ilahiyat ön lisans okudum. Sonra dikey geçişe gireyim dedim ilk girdiğimde Elazığ Fırat Üniversitesi İLİTAM ilahiyat lisans tamamlama programını kazandım" dedi. "Hem hayvanlara bakıyordum hem de bir tarafta kitabım sürekli hazır oluyordu" 2 yılda da hiç bütünlemeye kalmadan lisans eğitimini de bitirdiğini anlatan Tekeli, "Tabi bunları yaparken çok zorlu bir hayat şartı vardı. Hayvanlarımız, ineklerimiz vardı, sabah namazından sonra 8’e kadar bir sağım zamanımız oluyordu, ikindi namazından sonra akşama kadar ineklerin altını temizleme, süt sağımı, yemlerini hazırlama oluyordu. Daha sonra sütü sağdıktan sonra eşim Erdemli’ye götürüyor, ben hayvanların başında kalıyordum. Hem hayvanlara bakıyordum hem de bir tarafta kitabım sürekli hazır oluyordu. Hayvanların başında eşim sağım yaparken ben yem çuvalların üzerine oturuyor ders çalışıyordum. Daha sonra sabahtan öğleye kadar sadece bir boş vaktim vardı o vaktinde eşim süte gidiyordu çocuklarımı da annem ve babama gönderiyordum. Sabahtan öğleye kadar o boş vakitte ders çalışmam gerekiyordu. Hiç yerimden kalkmadan ders çalışıyordum. Bütün işlerimi de öğleden sonra çocuklarım ve eşim gelince hallediyordum. Zaten ondan sonra ders çalışma imkanı zaten yok. Herkes yattıktan sonra uyumuyor yine ders çalışıyordum" ifadelerini kullandı. 3’üncü çocuğu 30 günlükten sınavlara girdi Manevi açıdan çok zorlandığını en küçük oğlu 30 günlükken ilk sınava gittiğini aktaran Tekeli, "Annemle beraber gittim. Annem çocuğuma baktı. Ben sınavlara girerken bunun bilincinde olarak çok aşırı çalıştım. Yani gece bile uyumadım sürekli ders çalıştım. Bütünlemeye kalma ihtimalim yoktu. Çünkü Elazığ uzak hayvanlar burada eşim tek başına kalıyor tek başına yapılacak bir işimiz yok 2-3 günlük o zaman diliminde sınavlarım da çok şükür hiç bütünlemeye kalmadan 4 dönem mi de bitirerek mezun oldum. Diyanet İşleri Başkanlığının açmış olduğu sınav var Kur’an kursu öğreticisi, KPSS’den belli bir puan aldıktan sonra oraya girdim" diye konuştu. "Yüksek bir puan alarak memleketime atandım" Konya İhtisas Merkezi’nde girdiği sınavı kazanmasıyla memleketine atandığı dönemi dile getiren Tekeli, "Bütün sınavlara yalnız girdim. Eşim hayvanlardan hiç ayrılamıyordu içimdeki en büyük uhde budur. Yani bütün sınavlara tek başıma gitmem. Sınavlar oluyordu tek başıma gidiyordum. Elazığ’a da tek başıma gitmem gerekiyordu babam tek başına beni göndermemek için bir de küçük çocuk var diye ’annen de seninle gidecek’ dedi o çocuğa baktı ben o şekilde gittim. Sonra Konya’da tek başıma gittim sınava ve o zaman çok zoruma gitti. Bu son olsun dedim öyle dua ettim. Çünkü Konya’ya gittiğimde pandemi dönemiydi her yer kapalıydı otogarda sabahladım. Allah’ım dedim ’bu sınavı kazanayım İnşallah bu son olsun’ dedim. Çok şükür ilk girdiğim mülakatta yüksek bir puan alarak memleketime atandım. Kazanmam ile beraber bütün hayatımız değişti hayvancılığı boşadık köyden şehre Erdemli ‘ye taşındık, şimdi bütün sınavlara eşimle beraber gidiyorum Diyanet İşleri Başkanlığının açmış olduğu sınavlar oluyor. Geçen gün vaizlik sınavı oldu Ankara’da ona gittik" diyerek sözlerini sürdürdü. "Çocukların ilk öğretmeni olmak beni çok mutlu ediyor" Lisans eğitiminde 4 dönem yüksek onur belgesi aldığına vurgu yapan Tekeli, "4 dönem onur belgesi alınca beni telefonla aradılar, ’Dekan bey size başarı belgesi verecek’ dediler. Ben bir düşündüm ’Gidemem, inekleri yalnız bırakamam’ dedim. Oraya gitmedim, tabii ki bana sonradan o başarı belgesini gönderdiler ama şimdiki aklım olsa gider alırdım. Şu anda da çok sevdiğim çok olmaktan onur duyduğum bir mesleğim var onu yapıyorum. Çocuklara bir şey öğretmeyi çok seviyorum, onların ilk öğretmeni olmak beni çok mutlu ediyor. Onlara İslamiyet adına Din-i Mübin’i İslam’ı onların kalbini aşılamak Kur’an-ı Kerim’in sevgisiyle büyütmek, Allah’ın sevgisinin tohumunu kalplerine atmak benim için paha biçilemez. Şu anda çok mutluyum. İnşallah uzun yıllar Rabbim bu yolda hizmet etmeyi bana nasip eyler" şeklinde konuştu. Lisans diplomasını bile almaya gidemediği için vekâlet verdiği dayısının aldığını da aktaran Tekeli, şimdi ise yüksek lisans yapmayı düşündüğünü bunun için ALES sınavına girdiğini sözlerine ekledi.
Bakan Memişoğlu: "Türkiye’ye yılda 3,5 milyon insan tedavi olmak için geliyor"
28 Kasım 2025 Cuma - 19:49 Bakan Memişoğlu: "Türkiye’ye yılda 3,5 milyon insan tedavi olmak için geliyor" Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Türkiye’ye yılda 3,5 milyon insan tedavi olmak için geliyor. Sağlık hizmetlerinde dünyanın en iyilerinden biriyiz" dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, AK Parti Mersin İl Başkanlığı’nda düzenlenen İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı. Bakan Memişoğlu, burada sağlık yatırımlarıyla ilgili açıklamalar yaptı. Konuşmasında ilk olarak Mersin’deki hastane yatırımlarına dikkat çeken Memişoğlu, "Sadece 2002’den bu yana Mersin’e 16 hastane kazandırdık. 1500 yataklı şehir hastanesi bunun en büyük göstergesi" dedi. Mersin’de ambulans kapasitesinin büyük oranda güçlendiğini belirten Memişoğlu, "2002 yılında Mersin’de sadece 14 ambulans vardı. Bugün 122 ambulansa ulaştık. Şimdi Mersin’e 20 yeni ambulans daha veriyoruz 8’i geldi 12’si yolda. Erdemli’ye 600 yataklı yeni devlet hastanesi 1,5 yıl içinde tamamlanacak. Silifke Devlet Hastanesi’ne 200 yatak ilavesi, kapasite artırımı için süreç başladı. Mezitli Devlet Hastanesinin yüzde 95’i tamamlandı, 2026 yılı başında hizmete açacağız" şeklinde konuştu. "Türkiye’ye yılda 3,5 milyon insan tedavi olmak için geliyor" Avrupa’da bir yıl bekleyen hastalar olduğuna dikkat çeken Memişoğlu, "Türkiye’ye yılda 3,5 milyon insan tedavi olmak için geliyor. Sağlık hizmetlerinde dünyanın en iyilerinden biriyiz. Mersin’de 7 Sağlıklı Hayat Merkezi bulunuyor. Fizyoterapist, diyetisyen, psikolog, çocuk gelişimci, ebe okulları, plates salonları, kanser taramaları Hepsi ücretsiz. MHRS üzerinden randevu alınabiliyor" diye konuştu. Memişoğlu, sigara kullanımının ve hareketsiz yaşamın toplum sağlığını olumsuz etkilediğini belirterek, "Her üç kişiden biri sigara içiyor. Lütfen sigarayı bıraktırmaya destek olun. Sağlıklı beslenme ve günlük hareket alışkanlığı şart" ifadelerini kullandı. Türkiye’de 1,5 milyon sağlık çalışanı bulunduğuna da dikkat çeken Memişoğlu, gerçekten özveriyle çalışan bir ekip olduklarını toplumun sağlık çalışanlarına sahip çıkmasını beklediğini de sözlerine ekledi. Mersin’e hizmet etmek için gece gündüz demeden büyük bir gayretle çalıştıklarını belirten AK Parti Mersin İl Başkanı Adem Aldemir, "Biz ne diyoruz? Tek sevdamız Mersin diyoruz, tek sevdamız Türkiye diyoruz. Bu inançla ve kararlılıkla yolumuza devam ediyoruz. Cumhurbaşkanımızın önderliğinde Türkiye Yüzyılı inşa edilirken, bizler de AK Parti teşkilatları olarak gönülleri inşa etmek için vatandaşlarımızla sürekli bir aradayız, vatandaşlarımızın derdiyle dertleniyoruz. Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğiyle, onun vizyonuyla, onun cesaretiyle 23 yıl önce hayal dahi edemeyeceğimiz bir Türkiye’de yaşıyoruz" dedi.