Yerel Haberler
İzmir
25 Eylül 2024 Çarşamba - 17:55 Aliağa Limanları zirvedeki yerini güçlendiriyor Aliağa Limanları, 2024’ün ilk 8 ayında yüzde 35 konteyner artışıyla dikkat çekerken, net tonda ise Türkiye’nin lider limanı olmayı sürdürüyor. İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Aliağa Şubesi’nin Eylül ayı olağan meclis toplantısı, Meclis Başkanı İsmail Önal’ın başkanlığında, Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek ve şube meclis üyelerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantının ana gündem maddeleri arasında, Oda faaliyetleri ile Aliağa limanlarında gerçekleşen yük ve konteyner istatistikleri yer aldı. Eylül ayı faaliyet raporunun da paylaşıldığı toplantı, Yönetim Kurulu Başkanı Adem Şimşek’in değerlendirmeleriyle devam etti. Konteyner Trafiğinde yüzde 35 artış Aliağa limanlarında gerçekleşen yük ve gemi trafiğine ilişkin verileri meclis toplantısında paylaşan Adem Şimşek, “2024 yılı ilk 8 ayında Aliağa Limanlarında TEU bazlı elleçlenen konteyner trafiğine bakıldığında toplam TEU adedi 1 milyon 409 bin 336 olarak gerçekleşmiştir. Geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 35 artış göstermiş olup, ilk kez Ambarlı ve Kocaeli’nin ardından Tekirdağ’ı geçerek 3. sırada yer aldık” dedi. Şimşek, aynı dönemde Aliağa Limanlarına uğrak yapan gemi sayısının 4 bin 98 olduğunu, 2023 yılının aynı döneminde bu sayının 4 bin 270 olarak kayda geçtiğini ve yüzde 4 azalma yaşandığını belirtti. Kocaeli’nin ardından 2. sıradaki konumlarını koruduklarını vurguladı. Aliağa Net Ton da Liderliğini Sürdürüyor Adem Şimşek, “2024 yılının ilk 8 ayında toplam gross ton elleçleme miktarı 80 milyon 768 bin 923 ton olarak gerçekleşmiştir. Aynı dönemde elleçlenen net ton ise 57 milyon 787 bin 300 ton olup, geçen yıla göre yüzde 8 artış göstermiştir. Bu verilerle Aliağa, net tonda lider konumunu sürdürmektedir” açıklamalarında bulundu. Elleçlemede Aliağa, birinci liman konumunda Yükleme ve boşaltma işlemleri hakkında bilgi veren Şimşek, “2024 yılının ilk 8 ayında Aliağa Limanlarında yükleme net ton 23 milyon 264 bin 826 ton olarak gerçekleşmiş olup Aliağa birinci liman konumundadır. Geçen seneye kıyasla yüzde 12,6 artış kaydedilmiştir. Boşaltma net ton ise 34 milyon 522 bin 474 ton olup, geçen seneye göre yüzde 5 artışla Aliağa en çok boşaltma işlemi yapan ikinci liman konumundadır” açıklamalarında bulundu.
Teknedeki buzlukta cesedi çıkmıştı: Boğularak öldürülmüş
08 Ağustos 2024 Perşembe - 12:21 Teknedeki buzlukta cesedi çıkmıştı: Boğularak öldürülmüş İzmir Karşıyaka’daki balıkçı barınağında bağlı halde bulunan bir teknenin derin dondurucusunun içerisinde 24 yaşındaki Hilmiye Tuğba Esgin’in cesedi bulunmuştu. İlk tespitlere göre genç kadının boğularak öldürüldüğü belirlenirken, olayla ilgili tekne sahibi, karısı ve bir kişinin daha gözaltında olduğu belirtildi. Olay, dün akşam saatlerinde Karşıyaka’da bulunan Bostanlı İskelesi yakınlarındaki balıkçı barınağında meydana gelmişti. Teknede ceset olabileceği ihbarını değerlendiren polis ekipleri, zaman kaybetmeden adrese intikal etti. Teknede incelemelerde bulunan ekipler, derin dondurucu içerisinde genç bir kadına ait ceset buldu. Deri dondurucudan çıkarılan ceset, savcının ve olay yeri inceleme ekiplerinin incelemelerinin ardından İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılmıştı. Boğularak öldürülmüş Cesedin Hilmiye Tuğba Esgin’e (24) ait olabileceğinin değerlendirilmesi üzerine İzmir Adli Tıp Kurumu morguna çağırılan kız kardeşi, cesedin kardeşine ait olduğunu tespit etmişti. Yapılan ilk incelemelerde genç kadının boğularak öldürüldüğü belirlenirken, olayla ilgili soruşturmada ceset kokmasın diye tekneye çuval çuval buz taşıyan tekne sahibi Şenol A., çalışmalarında devamında ise karısı D.A. ve K.B.Ö., isimli şüpheliler polis ekiplerince gözaltına alındı. Şahısların emniyetteki işlemlerinin sürdüğü öğrenildi.
VPN ve DNS değişikliği Güvenlik Risklerine yol açıyor
08 Ağustos 2024 Perşembe - 12:15 VPN ve DNS değişikliği Güvenlik Risklerine yol açıyor Fazlanet Bilgi Teknolojileri A.Ş.’nin CTO’su Barış Bayram, VPN (Sanal Özel Ağ) ve DNS (Alan Adı Sistemi) ayarlarının değiştirilmesinin yol açacağı tehditler konusunda uyardı. Instagram kısıtlaması nedeniyle yeniden gündeme gelen bu yöntemlerin kısıtlı web sitelerine ve sosyal ağ uygulamalarına erişim için sıkça kullanıldığını vurgulayan Bayram, dikkatli olmayanların ciddi güvenlik sorunları yaşayabileceklerini veri kayıpları ile dijital dolandırıcılık kurbanı olabileceklerini söyledi. Tüm dünyada internet kullanıcılarının, erişim kısıtlamalarını aşabilmek için VPN kullandıklarını veya DNS değişikliği yaptığını vurgulayan Barış Bayram, bu yöntemlerin birçok yönden risk taşıdığını belirtti. Son günlerde özellikle VPN kullananların sayısında belirgin bir artış olduğunu ifade eden Bayram, “Rusya, Birleşik Arap Emirlikleri ve Endonezya’dan sonra dünyada en fazla VPN kullanılan ülkeler listesinde 4. sırada Türkiye bulunuyor. VPN kullanımı sadece erişimi kısıtlanan siteler için değil, şirketler tarafından güvenilir ağlara sahip bir altyapı oluşturmak için de tercih ediliyor. Ancak VPN hizmeti sunan çok sayıda şirket bulunuyor. Bu şirketlerden bazıları aylık ve yıllık olmak üzere belli ücretlerle bu hizmeti sunarken, bazı şirketler ise ücretsiz olarak bu hizmeti kullanıcılara sağlıyor. Özellikle ücretsiz sunulan VPN hizmetlerinde ciddi güvenlik riskleri var. Ücretsiz hizmetler, çoğunlukla kullanıcıların veri trafiğini ele geçirmek amacıyla güvenilir olmayan sağlayıcılar tarafından sunuluyor. Sağlayıcılarının güvenilir olup olmadığına bakmadan ücretsiz VPN kullanmaya başlayan kullanıcılar, tüm internet trafiklerini ilgili şirkete sunmuş oluyor. Bu çok büyük bir tehlikedir" dedi. Kötü niyetli yazılımlar entegre edilebilir Barış Bayram, dolandırıcılık ve veri hırsızlığını hedefleyen VPN’lerin, kullanıcıların cihazlarına kötü amaçlı yazılımlar yerleştirebildiklerine dikkat çekerek, bu sayede kullanıcının cihazının kontrol edilip, kişisel bilgilerin ele geçirildiği uyası yaptı. Bayram, “Güvenli bir VPN sağlayıcısı seçmek için ve verdikleri hizmetlerin orijinal ve güvenli olduğundan emin olmak için servis sağlayıcının web sitesi şifrelemesine ve VPN protokollerine dikkat edilmesi gerekiyor. Kullanım şartları ve gizlilik politikaları uygun olan, güncel ve güvenilir yazılımlara sahip sağlayıcılarla güvenlik riskleri en aza indirilirken, güvenilir olmayan servis sağlayıcılar ise tehdit oluşturuyor. Bu konularda yeterli bilginiz yoksa mutlaka profesyonel destek almalısınız” uyarasında bulundu. DNS değişikliklerinin riskleri Öte yandan, DNS değişikliklerinin de VPN’e alternatif olarak yaygın olarak tercih edildiğini de söyleyen Barış Bayram, bu yöntemin zararsız gibi gözükse de, oldukça büyük güvenlik risklerini taşıdığını ifade etti. Kullanıcıların DNS’lerini değiştirerek erişimi kısıtlanan sitelere ulaşmaya çalışarak güvenliklerini tehlikeye attıklarını vurgulayan Bayram, "Güvenilir olmayan DNS sağlayıcıları, başka kullanıcılar, korsanlar tarafından ağınızın izlenmesine yol açar. Örneğin DNS ayarlarını güvenilir olmayan DNS sunucularının adresleriyle değiştiren bir kullanıcı, erişimi kısıtlanan bir platforma giriş yapmak için sitenin ismini yazdığında, dolandırıcılık amacıyla oluşturulmuş benzer bir platforma yönlendirilip kullanıcı adı, şifre, kredi kartı bilgileri gibi bilgileri ele geçirilebiliyor. Bu nedenle eğer yeterli bilginiz yoksa asla DNS’nin değişikliğine yeltenmeyin" uyarısında bulundu. Milyonlarca VPN kullanıcı veri kaydı çalındı Barış Bayram VPN sebebiyle verileri çalınan milyonlarca kullanıcı olduğunu da söyledi. Geçtiğimiz yıl gerçekleşen bir veri sızıntısında, ücretsiz VPN hizmeti sunan bir firmanın 360 milyondan fazla kullanıcısının verilerini çaldırdığını hatırlatan Barış Bayram, "Çalınan verileri arasında e-posta adresleri, orijinal IP adresleri, işletme kayıtları ve ziyaret edilen web siteleri gibi bilgiler bulunuyor. Bu veriler karanlık web başta olmak üzere ilgili mecralarda bırakılıyor. Özellikle ücretsiz VPN hizmeti sunan güvenlik altyapısı gelişmemiş şirketlere yönelik gerçekleştirilen siber saldırılarda, kullanıcıların sistemdeki verileri hedef alınıyor. Çalınan kullanıcı verileri darkweb (karanlık ağ) başta olmak üzere ilgili mecralarda satışa çıkarılıyor” dedi. Kullanıcı Güvenliği İçin Öneri Barış Bayram, kullanıcıların VPN ve DNS değişikliklerini değiştirirken güvenliklerini riske atmamak için güvenilir sağlayıcıları tercih etmeyi vurguladı. Ayrıca, cihazlardaki kötü yazılımları tespit eden güvenilir antivirüs yazılımlarının kullanımını öneren Bayram, “Antivirüs yazılımlarının kullanılması da kullanıcı güvenliğini artırıyor." diyerek sözlerini tamamladı.
EÜ Diş Hekimliği Fakültesinde yeni ve modern, engelsiz ameliyathane hizmete açıldı
08 Ağustos 2024 Perşembe - 10:23 EÜ Diş Hekimliği Fakültesinde yeni ve modern, engelsiz ameliyathane hizmete açıldı Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ek Hizmet Binasında yapımı ve donanımı tamamlanan ameliyathane hasta kabulüne başladı. Engelli dostu olarak dizayn edilen ameliyathane Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak’ın yanı sıra Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazan Ersin, EÜ üst yönetimi, senato üyeleri, fakülte akademisyenleri, öğrenciler ve idari personelin katıldığı törenle açıldı. Dünyanın önemli diş hekimliği fakülteleri arasında yer alan EÜ Diş Hekimliği Fakültesinin günün şartları doğrultusunda altyapısını ve donanımını sürekli güncellediğini, bunun en güzel örneklerinden olan son teknolojik cihazlarla donatılı, içerisinde farklı birimlerin de yer aldığı modern ameliyathanenin açılışı dolayısıyla bir arada olduklarını belirterek konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Necdet Budak “Yıllardır bölgemizin ilk Diş Hekimliği Fakültesi olarak eğitim ve sağlık hizmetlerini sürdüren Diş Hekimliği Fakültemizin 17 Haziran 2021 tarihinde ek hizmet binasını açmıştık. Bugün de Ek Hizmet Binamızın içerisinde yer alan ameliyathaneleri açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bölgenin ilk Diş Hekimliği Fakültesi olarak uzun yıllar eğitim ve sağlık hizmetleri sunan Fakültemiz, milyonlarca hastaya umut; sağlık alanında binlerce yeniliğe ve gelişmeye vesile olarak devletimizin şefkat elini vatandaşlarımıza uzatmaktadır. Bizler de Fakültemizin sahip olduğu bu öncü rolü korumak ve başarılarını daha ileriye taşımak amacıyla çağın gereksinimlerine uygun değişim ve dönüşüm çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Hem Tıp Fakültesi Hastanemiz hem de Diş Hekimliği Fakültemiz, vatandaşlarımıza A Plus kalitede sağlık hizmeti sunuyor. Sağlık Turizmi Yetki Belgesini elinde bulunduruyor” diye konuştu. Sağlık Bakanlığından ruhsat almaya hak kazandı EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Bugün açılışını gerçekleştireceğimiz ameliyathanemiz, gerekli yatırım ve çalışmaların yapılmasının ardından Sağlık Bakanlığımızdan ruhsat almaya hak kazandı. Ameliyathanemizin hizmete girmesi ile Fakültemiz aynı zamanda ‘Ege Üniversitesi Diş Hastanesi’ unvanını da almış oldu. Bu neden önemli. Çünkü daha önce Diş Hekimliği Hastanemiz Sağlık Bakanlığı nezdinde Diş Hekimliği Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi olarak geçmekte idi. Bütçe, kadro tahsisi konusunda Tıp Fakültesi üzerinden işlemleri yapılmaktaydı. Ancak alınan bu ruhsat ile Hastanemizin adı Sağlık Bakanlığı nezdinde Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi olarak geçiyor. Bu da Diş Hekimliği Hastanemize alınacak olan global bütçe payının artmasına, istenecek kadroların direkt Hastane üzerinden talep edilebilmesi gibi getirileri olacak. Ameliyathanemizin hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi. Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazan Ersin ise “Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nin C Blok, -1 Katında yer alan ve içerisinde; genel anestezi operasyon odaları, yoğun bakım, yataklı servis, küçük cerrahi müdahale odaları ve merkezi sterilizasyon ünitesinin yer aldığı ameliyathanenin altyapı ve donanımı tamamlanarak, Sağlık Bakanlığı’ndan ruhsatı alınmış ve ameliyathane hizmet vermeye hazır hale gelmiştir. Büyük gayret ve emek sayesinde hizmete hazır hale getirilen ameliyathanemiz için, sürecin başından bugüne değin maddi manevi desteklerini hep arkamızda hissettiğimiz, bizi her konuda olduğu gibi bu konuda da cesaretlendirip, yolumuzu açan, imkân sağlayan Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Necdet Budak’a teşekkürü borç biliriz” dedi. “Engelli hastaların diş tedavileri de gerçekleştirilecek” Dekan Prof. Dr. Nazan Ersin, “Ameliyathane birimi bünyesinde yer alan iki genel anestezi ünitesinin devreye girmesiyle birlikte, ülkemizin kanayan yarası olan engelli hastaların diş tedavileri kamu kurumu bünyesinde rahatlıkla gerçekleştirilerek, ‘Engelsiz Ege’ kavramına belki de en önemli katkılardan biri sağlanmış olacaktır. Yine bu ünitede diş hekimliği uzmanlık eğitimi çekirdek müfredatlarında yer alan öncelikli ve özellikli operasyonların yapılması mümkün olacağından, bir yandan hastalarımıza hizmet verilirken diğer yandan da uzmanlık eğitimimizin kalitesi ve yeterliliği artırılacaktır. Standartlara uygunluğu tescil edilmiş olan yoğun bakım ünitelerimiz, genel anestezi sonrası hastalarımızın uyandırılıp, gerektiğinde güvenle acil müdahalelerinin gerçekleştirilebileceği imkân ve donanıma sahiptir. Yoğun bakım sonrası hastalarımızın müşahede altında tutulacağı konforlu bir yataklı servisin de bulunduğu ameliyathanemizde ayrıca, özellikli müdahalelerin gerçekleştirilebileceği küçük cerrahi operasyon odaları da yer almaktadır. Yine bu kompleks içerisinde yer alan çağdaş ve modern cihazlara ve alanlara sahip olan merkezi sterilizasyon birimi ile, Sağlıkta Kalite Standartları gereği tanımlanan sterilizasyon ünitesine ilişkin fiziki alanlar ve sterilizasyon işleminin etkinliğine yönelik tüm süreçlerde yer alan şartlar tümüyle yerine getirilmiş olacaktır. Söz konusu sterilizasyon ünitesi sadece ameliyathanenin değil tüm fakülte kliniklerinin de ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayacak güç ve kapasiteye sahiptir” diye konuştu. Sağlık Bakanlığından alınan ruhsatın sağlık hizmetlerindeki kaliteyi daha da artıracağını ifade eden Dekan Prof. Dr. Nazan Ersin, “Ameliyathane ruhsatımızın alınmasıyla birlikte Ege Üniversitesi Diş Hastanesi unvanı da alan fakültemiz, sağlık hizmetlerinin sunumundaki kalitesini pekiştirip geliştirmiş, ülke çapında da hak ettiği ayrıcalıklı pozisyona yerleşmiştir. Huzurlu Üniversite, Kaliteli Eğitim, Aydınlık Gelecek mottosu ile yoluna devam eden köklü ve güçlü kurumumuz Ege Üniversitesine yakışır bir vizyonla oluşturulmuş, kaliteli hizmet ve eğitimi hedefleyen ameliyathanemizin açılışı ile yaşadığımız haklı gururu ifade etmekten memnuniyet duyuyorum” dedi.
Filiz Başkan, pazarda vatandaşla buluştu
08 Ağustos 2024 Perşembe - 09:59 Filiz Başkan, pazarda vatandaşla buluştu Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, pazar yerinde vatandaşlarla buluştu. Kendisine iletilen talepleri ve sorunları dinleyen Filiz Başkan, sosyal belediyecilik uygulamalarıyla vatandaşların yanında olduklarını ifade etti. Günlük mesaisine pazarı gezerek başlayan Filiz Başkan, alış veriş yapan vatandaşların hem sorunlarını dinledi hem de hayata geçirdikleri çalışmaları ve projelerini anlattı. Geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi ile imzalanan protokolle hayata geçirilen ve Efes Tarlası Bakkalı’nda satışa sunulan İzmir Su’ya değinen Filiz Başkan, “İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yapmış olduğumuz protokol kapsamında 50 TL’ye 19 litrelik damacana su satışına başladık. Bugün gezerken fark ettik ki vatandaşlarımızın su almaya başlamışlar” dedi. Ayrıca yakın zamanda açılacak olan Efes Halk Et marketinin de müjdesini veren Filiz Başkan, “Çok yakında yine halkla buluşacak olan Efes Halk Et ile birlikte en azından bu ekonomide insanlara katkı sağlayacak kasap açma hazırlığı içerisindeyiz. Ekonomi çok zor. Ciddi olarak işsizlik var. Ciddi olarak enflasyon yüksekliği var. Ciddi olarak alım gücünde düşme var. İşte bu sebeple gıdaya bir şekilde erişebilsinler diye elimizden geldiğince çaba sarf ediyoruz. Öte yandan bir fırın hazırlığımız var. Fırın hazırlığı biraz daha uzunca bir zaman alacak tahmin ediyorum. Çünkü hem maliyet analizleri hem de inşaat süreci devam ediyor” diye konuştu. Aş evi yeni yerine taşınacak Aş evinin taşınacağı bilgisini aktaran Filiz Başkan, “Aş evimizin taşınması ile ilgileniyoruz. Aş evimizin yeni yeri açık düğün salonumuzun önündeki alan olacak. Oranın tadilatları çok yakın bir zamanda başlayacak. Böylece aş evini hanelerin olduğu alandan daha steril bir alana taşıyabileceğiz” dedi.
Kiraz ihracatı 209 milyon dolara ulaştı
08 Ağustos 2024 Perşembe - 09:48 Kiraz ihracatı 209 milyon dolara ulaştı Türkiye’nin üretiminde dünya lideri ve ihracatta güçlü bir oyuncu olduğu kirazda 2024 yılı Ocak-Temmuz döneminde yüzde 4 artışla 209 milyon dolar ihracat gerçekleştirildi. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı 2023 yılında 83 bin ton kiraz ihracatı karşılığı yüzde 60 artışla 215 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Türkiye kiraz da hem üretimde hem de ihracatta açık ara liderliğini bu yıl da sürdürüyor. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına da başarılı bir giriş yaparak 2024 yılı Ocak-Temmuz döneminde yüzde 4 artışla 209 milyon dolar kiraz ihracatı gerçekleştirdik. Kiraz üretiminde 725 bin tonluk rekolteyle açık ara dünya lideriyiz. Ülkemizi ABD, Şili ve Özbekistan takip ediyor. 55 ülkeye kiraz ihracatımız var.” dedi. Kirazda en büyük alıcının Avrupa bölgesi olduğuna değinen Başkan Uçak, “2024 yılının ilk 7 ayında kiraz ihracatımızda Almanya yüzde 25 artışla 114 milyon dolarla ilk sırada yer alıyor. Rusya yüzde 2 artışla 41 milyon dolarla ikinci sırada, Polonya yüzde 112’lik artışla kiraz ihracatımızda üçüncü sırada. Hollanda’ya ve Norveç’e 6 milyon dolarlık ihracatımız var. Türkiye’nin yıllık 736 bin tonluk kiraz rekoltesi var. Ege Bölgesi’nde; İzmir, Manisa, Afyon, Denizli ve Aydın illerinde yıllık 260 bin ton kiraz üretiliyor. Kiraz ihracatında dünya dördüncüsüyüz. 2024 yılı Ocak-Temmuz döneminde kiraz ihracatımız 66 bin tona ulaştı. Bu sene kiraz rekoltesi ve kalitesindeki pozitif ilerlemenin etkisiyle ihracat hedefimizi 250 milyon dolardan 300 milyon dolara yükselttik.” diye konuştu. Hayrettin Uçak, “Taze meyve sebze ihracatında Türkiye’nin lider pazarı Rusya, Polonya, Balkanlar, Avrupa, Orta Doğu ülkeleri dışında Türk kirazının Asya-Uzakdoğu pazarlarına ihraç edilmesi için temaslarımızı sürdürüyoruz. Şu anda Singapur, Hong Kong, Malezya, Hindistan’a ihracatımız var. Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz Projesi ve Akdeniz Meyve Sineğinden Arındırılmış Kiraz Üretimi Projesi ile Türkiye’nin kalıntısız kaliteli kiraz üretip ihraç etmesi için çabalıyoruz. İhracatta dünyada ilk üç ülke arasına girmeyi hedefliyoruz. Ticaret Bakanlığımızın fuarlar, Turquality ve UR-Ge Projeleri destekleriyle ihracatımızı artırıyoruz. Ticaret Bakanımız Prof. Dr. Ömer Bolat nezdinde Ticaret Bakanlığımıza teşekkür ediyoruz. Bakanlığımızın destekleriyle ihracatımızı daha da ileri taşımak konusunda kararlıyız.” dedi.
Depreme dirençli İzmir için sıra Karşıyaka’da
08 Ağustos 2024 Perşembe - 09:28 Depreme dirençli İzmir için sıra Karşıyaka’da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin kentin muhtemel afetlerden en az hasarla etkilenmesini sağlamak ve güvenli yapılaşmaya uygun alanları belirleme hedefiyle başlattığı deprem araştırmaları ve risk azaltma projeleri sürüyor. Bornova’nın ardından Karşıyaka’da mikrobölgeleme çalışmaları başlıyor. Yaklaşık 2 bin hektarlık alanda heyelandan sıvılaşmaya kadar her türlü afet tehlikesi ve riski belirlenecek, bölgenin yerleşime uygun zeminleri değerlendirilecek. 22 bin 554 binanın deprem esnasındaki davranışlarını belirlemek için yapı envanteri de çıkarılacak. İzmir’de Türkiye’nin en kapsamlı deprem araştırmaları ve risk azaltma projeleri sürüyor. Yapı envanteri ve zemin çalışmalarıyla beraber kara ve denizde depremsellik araştırması yürüten Büyükşehir, bütünlüklü bir bakış açısıyla İzmir’i gelecekte etkisine alabilecek riskleri belirliyor. 30 Ekim 2020’de meydana gelen İzmir depreminin ardından pilot bölge olarak Bornova’da zemin araştırması çalışmalarını tamamlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanlığı mikrobölgeleme çalışmalarına Karşıyaka ile devam edecek. 2 bin hektarlık alan taranacak İlçe sınırları içerisinde yaklaşık 2 bin hektarlık bir alan için ihale süreci başlatıldı. Bornova’da olduğu gibi Karşıyaka’da da sondajlar, binlerce arazi ve laboratuvar deneyi ile jeofizik veri toplama çalışması yapılacak. Proje kapsamında ilçenin paleosismolojisi, tsunami tehlikesi ve zemin indeks özelliklerinin belirlenmesi hedefleniyor. Merkez 11 ilçede yürütülmesi planlanan mikrobölgeleme çalışmaları, kentin zemin yapısına ve risk durumuna göre aşamalı olarak yapılacak. Çalışmalar Karşıyaka’dan sonra Bayraklı, Konak ve Narlıdere ile devam edecek. Karşıyaka’da 22 bin 554 binanın envanteri çıkarılacak İzmir Büyükşehir Belediyesi mikrobölgeleme çalışması ile beraber Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi ile imzaladığı protokol ile Yapı Stoku Envanter Projesi ve bina kimlik belgesi çalışmalarını da yürütüyor. Yapı envanteri çalışmalarına, 30 Ekim İzmir depreminden en çok etkilenen Bayraklı’dan başlayan ekipler 33 bin 100 yapının envanterini çıkardı. Çalışmanın ikinci etabında Bornova’da 61 bin 673 yapının envanteri tamamlandı. Pilot bölge olarak belirlenen Bayraklı ve Bornova’daki çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte toplam 94 bin 773 yapı için envanter çıkartılmış oldu. Yıl sonuna kadar Karşıyaka’da bulunan 22 bin 554 yapının envanterinin çıkarılması hedefleniyor. Çalışmanın uzun vadede kent bütününde bulunan 906 bin 115 yapıda tamamlanması planlanıyor. Bornova’da neler yapıldı? Bornova’da yaklaşık 7 bin hektarlık bir alanda mikrobölgeleme çalışması yapıldı. Bin 350 noktada açılan sondaj kuyularında 40 bin metre derinlikte sondaj yapıldı. Açılan kuyulardan alınan kaya ve toprak numuneleri üzerinde, laboratuvarda 28 bin deney yapıldı. Bornova Havzası’nı bir bütün olarak ele alan, bölgenin zayıf ve nitelikli zeminlerini belirleyecek çalışmalar sayesinde, yerleşime uygun alanlar belirlenecek. Doğrudan yapılaşmayı etkileyecek bilgilerin elde edileceği modelleme ile güvenle yaşanabilecek şehirler için sağlam zeminler netleştirilecek. Yapı envanteri dönüşüm stratejisine altlık oluşturacak Yapı envanteri çalışması ile binaların envanteri çıkarılarak, deprem etkisindeki davranışlarına göre önceliklendirmesi yapılacak. Böylelikle bölgesel bazlı sonuçlara ulaşılacak. Elde edilen bu sonuçlarla İzmir’e özgü kentsel iyileştirme modelleri ve dönüşüm stratejileri geliştirilecek. Ayrıca yapı envanteri projesi kapsamında her bir yapıya ait bina kimlik belgesi oluşturuluyor. Bina kimlik belgesi, kentlilerin yaşadığı bina hakkında en kapsamlı bilgiye etkin, aracısız ve hızlı bir şekilde doğrudan erişimesini sağlıyor. İzmir’de talep gelmesi halinde ücretsiz olarak ruhsatlı ve projeli konut türü yapılarda ön inceleme çalışması da yapılıyor. Bugüne kadar 6 bin yapı için başvuru yapıldı, inceleme çalışmaları devam ediyor. Deprem Master Planı’na altlık oluşturacak İzmir’de yürütülen yapı envanteri, depremsellik ve zemine ilişkin çalışmalar kent genelinde yaygınlaştırılacak. Deprem Master Planı’na altlık oluşturacak yapı-zemin etkileşiminden kaynaklı tüm tehlike ve riskler belirlenip gerekli önlemler alınacak. Yürütülen afet risk azaltma çalışmaları Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan her tür ve ölçekteki mekânsal planlama süreçleriyle, arazi kullanım ve yapılaşma kararlarına yön verecek. Tüm veriler belediye tarafından yapılacak kentsel yenileme projelerine, büyük ölçekli yatırımların hazırlanmasına ve uygulanmasına altlık teşkil edecek.