KÜLTÜR SANAT - 02 Aralık 2025 Salı 10:37

Kocagöz: "Antalya’nın kültürünü, edebiyatını, hafızasını ve yarınlarını birlikte inşa edeceğiz"

A
A
A
Kocagöz: "Antalya’nın kültürünü, edebiyatını, hafızasını ve yarınlarını birlikte inşa edeceğiz"

Kepez Belediyesi ev sahipliğinde Mimar Sinan Kongre Merkezi’nde düzenlenen "Akdeniz Kültür ve Edebiyat Başkenti Kepez Çalıştayı", Antalya’nın kültür ve edebiyat yolculuğuna yön verecek kapsamlı bir vizyon ortaya koydu.


Antalya Vali Yardımcısı Tahsin Aksu, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz ve gazeteci–TV programcısı Cem Seymen’in katılımıyla gerçekleştirilen çalıştay; yazarlar, akademisyenler, araştırmacılar ve sivil toplum temsilcilerini bir araya getirdi. Antalya’yı Akdeniz’in kültür ve edebiyat üssü hâline getirmeyi amaçlayan çalıştayda, UNESCO Dünya Kitap Başkenti hedefi doğrultusunda uygulanabilir, ölçülebilir ve sürdürülebilir politikalar belirlendi. Kültür ve edebiyat başlıkları; Gençlik, Yapay Zekâ ve Dijital Okuryazarlık, Süreç ve Organizasyon, Sponsorluk ve Tanıtım, Kent Belleği ve Antalya Koleksiyonu ile Veri ve İstatistik olmak üzere altı tematik masada detaylı biçimde ele alındı. Çalıştayda çıkan önerilerle Kepez Belediyesi; okuma kültürünü bilimsel yöntemlerle ölçen, veri temelli, herkesi kapsayıcı ve UNESCO kriterleriyle uyumlu bir kültür modeli inşa etmeye hazırlanıyor. Bu doğrultuda gençlerin, engelli ve dezavantajlı bireylerin sürece katılımını artıran projeler, dijitalleşme odaklı uygulamalar ve kent belleğini görünür kılan çalışmalar ön plana çıktı.



"Antalya’nın kültür yolculuğu Kepez’den başlıyor"


Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Antalya’nın kültürel hafızasını güçlendiren bu çalıştayın şehrin geleceğine ışık tuttuğunu belirterek, "Antalya’nın kültürünü, edebiyatını, hafızasını ve yarınlarını birlikte inşa edeceğiz. Kitabın ‘fuarlaşmasının’ önüne geçerek etkinlikleri tüm yıla yaymak ve şehri kültürel bir üretim merkezi hâline getirmek öncelikli hedeflerimiz arasında" dedi. Başkan Kocagöz, çalıştayın vizyonunu "Antalya’yı UNESCO Dünya Kitap Başkenti yapmak istiyoruz. Bir şehir okuyorsa değişir, düşünüyorsa büyür, üretiyorsa dünyaya açılır" sözleriyle özetledi. Çalıştaydan çıkan fikirlerin kayıt altına alınmakla kalmayacağını, uygulamaya geçirilip ölçüleceğini de vurguladı.



Altı tematik masada ortak hedef: güçlü kültür politikası


Çalıştayda yer alan altı masa; sponsorluktan gençliğe, yapay zekâdan kent belleğine kadar pek çok alanda detaylı öneriler sundu. Dijital kütüphanelerden yazarlık atölyelerine, antika ve sahaf pazarlarından okuma kültürü endeksine kadar birçok yenilikçi proje gündeme taşındı. Kepez Belediyesi, çalıştay sonuç raporuyla birlikte Antalya’yı "okuyan, düşünen, üreten şehir" kimliğiyle UNESCO sürecine hazırlayacak güçlü bir kültür politikası ortaya koymayı hedefliyor.



Kocagöz: "Antalya’nın kültürünü, edebiyatını, hafızasını ve yarınlarını birlikte inşa edeceğiz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Soğuğa dayanıklı kazancı yüksek Manisa’nın Sarıgöl Ovası’nda yetiştirilen Crimson üzümü, örtü altına gerek duymadan soğuk havalara dayanıklılığı, uzun raf ömrü ve gevrek yapısıyla kış aylarında da taze olarak tüketiciyle buluşuyor. Manisa’nın Sarıgöl Ovası’nda yetiştirilen, başta Sultaniye üzüm olmak üzere dokuz çeşit üzüm arasında yer alan Crimson üzümü, soğuk hava şartlarına rağmen en dayanıklı üzüm çeşitlerinden biri olarak öne çıkıyor. Sarıgöl ilçesinde yaklaşık 15-20 yıl önce yetiştirilmeye başlanan pembe çekirdeksiz üzüm türü olan Crimson, az ilaçlama ile üretilebilmesiyle dikkat çekiyor. En önemli özelliklerinden biri uzun süre asmada taze kalabilmesi olan Crimson üzümü, gevrek yapısı sayesinde üretici ve tüketiciler tarafından tercih ediliyor. Örtü altında yetiştirilmemesine rağmen dayanıklı yapısıyla kış aylarında da pazarlarda taze olarak yer alan Crimson üzümünün, yaz aylarından bu yana kilosunun 50 liranın altına düşmediği ifade ediliyor. Raf ömrünün uzun olmasına rağmen veriminin düşük olması nedeniyle üretiminin yaygınlaşmadığı belirtiliyor. Sarıgöl Ziraat Odası Başkanı Ali İhsan Ülgen, Cripson üzümüne ilişkin yaptığı açıklamada, "Crimson üzümü gerçekten gevrek ve çekirdeksiz bir üzüm türüdür. Pazarı vardır ancak veriminin az olması nedeniyle bölgemizde sınırlı sayıda üretici tarafından yetiştirilmektedir. Yeni yıla yaklaşmamıza rağmen bağlarda, örtü altında olmadan bile tazeliğini koruyabilmektedir" dedi. Crimson üzümü yetiştiren üretici Serhat Akkaya ise üzüm sezonunun sona erdiğini belirterek, "Bağımdaki Crimson üzümlerinden ayırdığım asmalardan topladığım üzümleri poşetleyerek konu komşuma ve arkadaşlarıma hediye ediyorum. Kış mevsiminde bile asmadan taze üzüm toplamak mümkün" diye konuştu.
Erzincan Kanser hastası kadınlar, umutlarını rattan objelere taşıdı Erzincan’da kanser hastası kadınlar, Erzincan Belediyesi Meslek Edindirme ve Eğitim Kursları (ERMEK) tarafından açılan Rattan Kursu ile terapi amaçlı ev aksesuarları tasarladı. Kanser hastası kadınlar, terapi amaçlı gerçekleştirilen kursta rattan ile çanta, sepet, duvar aksesuarları yaparak umutlarını tasarladıkları objelere taşıdı. Haftada 1 gün gerçekleştirilen kursta kadınlar, örme tekniklerini, malzemenin bakımını ve ürün yapımını öğreniyor, aynı zamanda el emeği ürünlerini ekonomik kazanca dönüştürüyorlar. "Burada hepimiz kanser hastasıyız, hepimiz kemoterapi almış insanlarız" diyen kursiyer Sacide Yıldız, kursta moral ve motivasyon amaçlı ürünler yaptıklarını söyledi. Sepet gibi birçok ürün çıkardıklarını belirten Yıldız, "Burası bizim açımızdan, çok güzel, çok keyifli ve eğlenceli geçiyor. Burada çayımızı, kahvemizi içiyoruz. Beraberinde hocamızla çok güzel etkinlikler yapıyoruz. Bizim için çok iyi geldi. Bu sayede biraz olsun dertlerimizden üzüntülerimizden uzak kalıp güzel işler çıkardık" dedi. Bir diğer kursiyer Mediha Demir ise kurs aldıkları süreçte hastalıklarını unuttuklarını ifade ederek, "Kendimizle daha barışık oluyoruz, sosyalleşiyoruz. Kurs bize çok iyi geliyor" diye konuştu. Erzincan Halk Eğitim Merkezi’nde usta öğretici olarak görev yapan Merve Aksun, kursun kemoterapi hastalarına özel olarak açıldığını ve moral, motive vermek amacı taşıdığını aktardı. Kursiyerlerin moral ve motivasyon bulmasının yanı sıra ürettikleri ürünlerle gelir elde ettiklerini dile getiren Aksun, kursiyer kadınların hali hazırda birçok ürün yapıp sattığını kaydetti. Öte yandan kursta aile gibi olduklarını ifade eden Aksun, "Biz burada bir aile olduk her şeyden önemlisi. Beraber gülüp eğleniyoruz. Aynı zamanda da sohbet eşliğinde sepetlerimizi örüyoruz" şeklinde konuştu.