ASAYİŞ - 15 Mart 2025 Cumartesi 10:14

Takla atan otomobil sürücüsü hayatını kaybetti

A
A
A
Takla atan otomobil sürücüsü hayatını kaybetti

Afyonkarahisar’da kontrolden çıkarak takla atan otomobilin sürücüsü kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.


Olay, Bayat ilçesi çıkışında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, R.K. (75), yönetimindeki 26 DY 680 plakalı otomobil sürücüsünün henüz belirlenemeyen bir sebepten ötürü direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. Savrulan araç ardından takla attı. Kaza sonrası çevredekilerin haber vermesi üzerine bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Bölgeye gelen ekipler yaralanan R.K. ve C.K.’yı ambulansla hastaneye kaldırdı. Ancak R.K., burada yapılan müdahaleye rağmen kurtarılmayarak yaşamını yitirdi.


Kazanın ardından jandarma tarafından inceleme başlatıldı.



Takla atan otomobil sürücüsü hayatını kaybetti

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Engelleri kalemiyle aştı Kocaeli’de yaşayan yüzde 93 görme engelli Hacı Yılmaz, hayata yazarak tutundu. 2009 yılında görme duyusunu kaybettikten sonra zor günler yaşayan Yılmaz, ilerleyen yıllarda ise kas hastalığı olarak bilinen distoniye yakalandı. Ancak hiçbir engel Yılmaz’ın yazma tutkusunun önüne geçemedi. Hacı Yılmaz (66), 2009 yılında geçirdiği bir rahatsızlık sebebiyle görme duyusunu kaybetti. Bu olaydan sonra hayatı değişen evli ve 3 çocuk babası Yılmaz, dışarı çıkamaz hale geldi. Çok zor günler yaşayan Yılmaz, ilerleyen yıllarda ise kas hastalığı olarak bilinen distoniye yakalandı. Yaşadığı bu zorluklar, zamanla onu yazı yazmaya yönlendirdi. Öyküler ve şiirler yazmaya başlayan Yılmaz’a kelimeler adeta bir ilaç oldu. Yazdıkça konuşma güçlüğü çeken Hacı Yılmaz’ın zamanla ifadesi daha akıcı hale geldi. Bu zamana kadar iki kitabı basılan Yılmaz, yazmayı hiç bırakmayacağını söyledi. "Karanlık içinde yaşıyorum" Yaşadığı zor günleri anlatan Yılmaz, görme duyusunu kaybettikten sonra hayata adapte olmanın çok zor olduğunu belirterek, "15-16 yıl önce gözlerime bir hastalık geldi. Doktorlar çaresi olmadığını söyledi. Retinam yandı, kimseyi tanıyamıyorum. Herkesi aynı görüyorum, tamamen karanlık içinde yaşıyorum. Bu yüzden dışarı çıkmam çok zor oluyor" dedi. "Hastanede yatarken bile yazıyordum" Sadece görme engelli olmadığını, ayrıca parkinson grubu hastalıklardan biri olan distoniye de yakalandığını anlatan Hacı Yılmaz, bu süreçte yazının kendisi için bir tutunma noktası olduğuna dikkat çekti. Yılmaz, "Konuşmakta zorluk çekiyordum ama şimdi daha iyiyim. Hastanede yatarken bile yazıyordum. Çünkü şiir yazma isteği ne zaman gelir bilemezsiniz. Gece saat 00.00’da da gelir, sabah 07.00’de de gelir. Şiir yazmanın kolay bir iş olmadığını gördüm. Öyküler, şiirler yapmaya çalışıyorum" diye konuştu. "Şairlerden özür dilerim, ben sadece hayata bağlanmaya çalışıyorum" Yaşadığı tüm zorluklara rağmen pes etmediğini söyleyen Hacı Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "Şairlerden özür dilerim. Ben onlar gibi şair değilim, hayata bağlanmaya çalışıyorum. Amerika ve Kanada’da hastalığımın ilacı var ama satılmıyor. Avrupa’da pek görülmeyen bir hastalıkmış. Ama ben pes etmiyorum, inancımı kaybetmiyorum. Allah’a şükürler olsun inanıyorum. Kendime ’İnancını kaybetmeyeceksin hiçbir zaman, sen yapacaksın’ diyorum. Zorluklara rağmen yazarak hayata bağlandığımı hissediyorum. Tüm insanlara da bunu tavsiye ediyorum. İnsanlar da ‘Benim işim bitti’ demesin, dört satır da olsa bir şeyler yazsınlar. Benim şiirlerimi okuyan biri olduğunda çok mutlu oluyorum, duygulanıyorum. Bunlarla hayata bağlanıyorum" "Kalem insanı, insana baktıran nesnedir" Yılmaz, yazının ve kalemin gücüne inandığını da vurgulayarak, "Kalem benim için bir silah değil, insanları birbirine yaklaştıran bir araç. Kalem insanı, insana baktıran nesnedir. Toplumla bağlantımı kalem sayesinde kuruyorum. İçimizdeki kalem sevgisini eksik etmeyeceğiz. Sevgimizi herkese göstereceğiz. Hayatımın sonuna kadar yazmaya devam edeceğim. Eğer birileri destek olursa çok daha güzel şeyler üretebilirim. Hatta hiçbir şey yapamıyorsanız, annenizin babanızın günlük yaşantısını yazın, onların verdiği emeği kaleme alın. azmak beni hayata bağlayan tek şey" şeklinde konuştu.
Bursa Dr. Özden Zeki Pınar: "Egzama, dış ve iç etkenlere bağlı olarak derimizin verdiği tepkidir" Egzama, dış ve iç etkenlere karşı derimizin etkilenmesi sonucu derimizin vermiş olduğu alerjik bir tepki olduğunu ifade eden Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Özden Zeki Pınar, "Egzamanın bir çok sebebi var. Egzama tedavisinde birinci temel kural, egzama semptomlarını gidermektir. İkinci temel kural ise deri bariyerinizi güçlendirmek için nemlendirmektir" dedi. Son zamanlarda artan egzama vakalarıyla birlikte, bu hastalığın nasıl bulaştığı, nasıl tedavi edileceği ve en çok kimlerde görüldüğü gibi soruların yanıtları merak edildiğini belirten Bursa Acıbadem Hastanesi Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Özden Zeki Pınar, egzamaya karşı hangi önlemlerin alınabileceği ve hastaların nasıl hızlıca iyileşebileceklerine dair bilgiler verdi. Egzama, dış ve iç etkenlere karşı derimizin etkilenmesi sonucu derimizin vermiş olduğu alerjik bir yanıttır diyen Dr. Özden Zeki Pınar, "Egzamanın bir çok nedeni var. Sabun, şampuan, deterjan, temizlik maddeleri, kimyasal maddeler gibi alerjen etkenlerle temasın yanı sıra, nem, toz, soğuk, polen, küf gibi çevresel faktörler de egzamaya neden olabilir. Stres ve genetik geçişin de egzamaya yol açtığı bilinmektedir. Egzama, farklı nedenlerden dolayı derinin etkilenmesi sonucu; cilt üstünde yama tarzında kızarıklıklar, pullanmalar, kızarık kabarcıklar meydana gelir. Egzama bütün yaş gruplarında ve cinsiyette eşit miktarda görülür. En çok risk altında olan meslek grupları ise ev hanımları, kuaförler, sağlık ve laboratuvar çalışanları; inşaat, boya, metal ve kimyasal sektör çalışanlarıdır. Bu mesleklerde çalışanlar diğerlerine göre daha çok risk altındadırlar’’ ifadelerini kullandı. ‘’Sıvı sabundan uzak durulması gerekiyor’’ Hastalığın genel klinik olarak tanısı konulduğunu söyleyen Pınar, ’’Doktor lezyonları gördüğü zaman, klinik olarak egzama teşhisi koyabilir. Bazı durumlarda ise yama testi denilen (alerjen maddeyi anlamak için yapılan) testin yanı sıra kan testleri de yapılabilir. Egzama tedavisinde birinci temel kural, egzama semptomlarını gidermektir. İkinci temel kural ise deri bariyerinizi güçlendirmek için nemlendirmektir. Günlük hayatta dikkat edilmesi gereken önemli şeylerin başında ise iritasyon yapan kimyasal maddelerden, sıvı sabun, deterjan, gibi alerjen maddelerden de temastan kaçınmak, ikinci olarak ise ellerimizi düzenli bir şekilde nemlendirmektir’’ şeklinde konuştu.