SAĞLIK - 17 Mart 2025 Pazartesi 09:48

Ramazan ayında ağız kokusuna dikkat

A
A
A
00:00
00:00
HD

Diş hekimi Şeyda Polat İnanmaz, Ramazan ayında en sık karşılaşılan problemlerden birinin ağız kokusu olduğunu belirterek, dişlerin düzenli bir şekilde fırçalamasının önemine vurgu yaptı.

Ramazan ayında değişen beslenme alışkanlıklarının ağız diş sağlığını da etkilediğini kaydeden uzmanlar iftar ve sahur sonrası dişlerin düzenli bir şekilde fırçalanmasının önemine dikkat çekiyor. Malatya-Yeşilyurt Çarmuzu Sağlıklı Hayat Merkezi Dt. Şeyda Polat İnanmaz, ağız ve diş sağlığı açısından dişleri fırçalamanın yanı sıra diş ipi ve gargara kullanılmasını önerdiklerini kaydetti.

Ramazan ayında ağız kokusuna dikkat

"İftar ve sahur aralığında su tüketimi önemli"

Ramazan ayında en sık karşılaşılan sorunlardan birinin ağız kokusu olduğunu aktaran Dt. İnanmaz, "Uzun süre açlığa bağlı olarak ağız ve midemizin susuz kalması sonucu ağız kokusu problemi yaşıyoruz. Bunu önlemek için dişlerimizi düzenli fırçalamaya ek olarak diş ipi ve gargara kullanımı ile birlikte sigara tüketimini azaltmamız ve iftar ile sahur aralığında su tüketimemiz gerekiyor. Bunların haricinde çay, kahve ve çikolatadan de uzak durmayı öneriyoruz. Bunlara dikkat edersek ağız kokusu problemini azaltmış oluruz" dedi. Düzenli ağız bakımın sağlıklı bir yaşam için önemine vurgu yapan Dt. İnanmaz, yılda en az iki defa hekim kontrolünün yapılması gerektiğini söyledi.

Ramazan ayında ağız kokusuna dikkat

Hasan Eryılmaz - Selçuk Dönmez

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Öğrenciler müsilaj konusunda bilgilendiriliyor Gemlik Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliği ile ilk ve ortaokul öğrencilerine yönelik "Çevre ve Deniz Kirliliği (Müsilaj)" konulu eğitim seminerleri düzenliyor. Belediye Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Yaşar Demirdirek ve Çevre Mühendisi Çiğdem Polatsivri’nin sunum yaptığı seminerlerde geri dönüşüm süreçlerinin önemi, atık yağlar, geri dönüşüm ve çevreye zarar vermeyen tüketim alışkanlıklarının geliştirilmesi ele alınıyor. Özellikle ilçenin en önemli sorunlarından biri olan deniz kirliliği ve müsilaj tehlikesi hakkında uzman görüşlerine yer verilerek, bilimsel veriler ışığında bilgilendirme yapılıyor. Eğitmenler, iklim değişikliği, denizlerde meydana gelen kirlilik ve deniz suyu sıcaklığının deniz salyalarının oluşumuna sebep olduğunu vurgularken, bu durumun önüne geçebilmek için ilgili kurumların gerekli önlemleri almasının önemine dikkat çekiyor. Müsilajla ilgili fotoğraf ve video görselleri eşliğinde yapılan sunumlarla konunun etkileri gözler önüne seriliyor. Atıkların ayrıştırılması için evlerde ve okullarda basit sistemler kurulabileceği, bu sayede geri dönüşüm süreçlerinin daha etkin hale gelebileceği belirtilirken; plastik kullanımını azaltmak, geri dönüşüm malzemelerini tercih etmek ve doğaya zarar vermeyen ürünleri kullanmanın uzun vadede çevre üzerinde olumlu etkiler oluşturacağı anlatılıyor. Eğitimlerde yapılan görsel sunumlarla öğrencilerin dikkatini çeken uzman eğitmenler, sıfır atık bilincinin günlük hayatın bir parçası haline getirilmesi gerektiği konusunda da ayrıca öğrencileri bilinçlendiriyor.
Ankara Bakan Tunç: "Terörsüz bir Türkiye’yi hep birlikte inşa edeceğiz" Ankara’da basın mensuplarıyla iftarda bir araya gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Etnik kökeni ne olursa olsun herkesin kardeşçe, hiçbir ayrım yapmadan terörsüz bir Türkiye’yi inşallah hep birlikte inşa edeceğiz" dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Dikmen Hakimevi’nde düzenlenen iftar programında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Basın mensuplarıyla iftar programında bir araya gelmekten memnuniyet duyduğunu belirten Bakan Tunç, Ramazan ayının birlik, dayanışma ve kardeşlik ayı olduğuna değindi. Tunç, bu ayda kardeşlik duygularının daha da doruğa çıktığını ifade ederek, "Ben öncelikle mübarek Ramazan-ı Şerif’inizi tebrik ediyorum. Tabii birlik ve beraberlik deyince içinden geçtiğimiz günler önemli. 40 yıldan beri ülkemizin önünde engel olan, ayak bağı olan terör belasından da kurtulma eşiğindeyiz. İnşallah başarıya ulaşır. Tabii İmralı ve DEM heyetinin birkaç görüşmesi sonrasında ortaya çıkan çağrı; terör örgütünün feshine, silahların bırakılmasına yönelik bir çağrı. Bu çok önemli bir çağrı. Etnik kökeni ne olursa olsun herkesin kardeşçe, hiçbir ayrım yapmadan terörsüz bir Türkiye’yi inşallah hep birlikte inşa edeceğiz. Bundan şüphemiz yok. Geçtiğimiz gün Van’daydım. Çok büyük bir heyecan içerisinde insanlar. İnşallah bu heyecanlar yarım kalmaz, terör örgütü kendini fesheder, silahlar bırakılır. Bu anlamda da yapılan çalışmaları özellikle takip ediyoruz. Herkese düşen sorumluluklar var" dedi. "Ülkemiz 23 yıldan bu yana güvenilir adalet sisteminin tesisi anlamında çok önemli aşamalar kaydetti" Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğundan bahseden Bakan Tunç, "Adaletin tesisi, toplumsal barış ve huzurun sağlanmasının ön şartı; adalet varsa orada huzur, barış olur. Bir yerde adalet varsa her şey yerli yerine konulur. Bu anlamda da ülkemiz 23 yıldan bu yana hukuk devletinin tahkimi, adaletin tesisi ve güvenilir adalet sisteminin tesisi anlamında çok önemli aşamalar kaydetti. Anayasa değişiklikleri yapıldı, sessiz devrim sayılan ülkemizi yüksek standartta bir demokrasiye kavuşturma noktasında çok önemli mesafeler aldık. Tabii ki özellikle anayasamızda vesayetçi anlayışın ortadan kaldırılması, Türkiye’nin demokratik hukuk devleti yolunda daha da ileri adımlar atması noktasında çok önemli reformlara imza attık" ifadelerine yer verdi. "Çok önemli reformları hayata geçirdik" Yönetim sistemindeki değişiklikler, yargı birliğinin sağlanması gibi reformlara imza attıklarını belirten Tunç, "Yargı alanında devlet güvenlik mahkemelerinin kaldırılması, askeri yargının kaldırılması, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun, Anayasa Mahkemesi’nin yapısının daha demokratik, hukuk devleti ilkesine uygun hale getirilmesi gibi çok önemli reformları hayata geçirdik. Tabii düşünce ve ifade özgürlüğü anlamında, basın özgürlüğü anlamında da ülkemiz önemli mesafeler kat etti" diye konuştu. Tunç konuşmasını şöyle sürdürdü: "Çok önemli reformları hayata geçirdik. Tabii adaletin tesisi önemli dedik, hukuk devleti için adil olmak önemli ama adil olmak kadar adil görünmek de önemli. Dolayısıyla adaleti sağlayan adaletin olmazsa olmaz şartı olan tarafsız ve bağımsız yargının uygulamalarının topluma doğru bir şekilde aktarılması çok önemli. Gerçekten basın demokratik hukuk devleti için olmazsa olmaz şart. Dijital medyanın Basın Kanunu kapsamına alınması gibi özellikle birçok yenilikler hayata geçirildi. Sosyal medyanın etkisiyle dezenformasyonla artık yoğun bir şekilde karşı karşıya kaldığımız bir durum. Dezenformasyon aslında basın özgürlüğünü de tehdit eden bir durum. O nedenle dezenformasyonla mücadele noktasında da mevzuatımızda bazı yenilikler, düzenlemeler gerçekleştirildi. Sosyal medyada dezenformasyonun yazılı basına da teşkil etmesi nedeniyle birtakım sorunlar ortaya çıkabiliyor. O nedenle basın özgürlüğünü korumanın, fikir ve düşünce, ifade özgürlüğünü korumanın en önemli yollarından birisi de yine internet ve sosyal medyanın belli düzene sokulmasıdır." "Türkiye’yi basın özgürlüğü endekslerinde İsrail’in de gerisinde göstermek Türk basını için bir insafsızlıktır" Basın özgürlüğü ile ilgili gelen eleştirilere yanıt veren Tunç, "Basın ülkemizde özgürdür dediğimiz zaman birtakım eleştirilerle karşı karşıya kalıyoruz. Gazetecilerin tutuklandığı vesaire ifadeler söz konusu oluyor. Açıklıkla söyleyelim Türkiye’de herhangi faaliyeti nedeniyle tutuklanan bir gazeteci yoktur. Mesleği gazeteci olabilir ama farklı bir suç nedeniyle yargının soruşturması söz konusu olabilir. Hiçbirimiz bir gazetecinin bir suç soruşturmasına tabi tutulmasını elbette ki istemeyiz. Ama Türkiye’yi basın özgürlüğü endekslerinde gerilerde göstermek, hatta İsrail’in de gerisinde göstermek bir kere Türk basını için bir insafsızlıktır. Dolayısıyla İsrail son bir yılda 200’den fazla gazeteci katleden bir ülkedir. Nasıl Türkiye’nin önünde basın özgürlüğünde yukarıda gösterilebilir, bu mümkün olabilir mi?" ifadelerini kullandı. Ceza adaleti sisteminin artırılmasına yönelik alınacak tedbirler olduğundan bahseden Tunç, "Bu konudaki yargı paketini de hazırlamış durumdayız. Önümüzdeki günlerde milletvekillerimizin takdirine arz edeceğiz. Hukuk yargılamalarındaki etkinliği artırmak, vatandaşlarımızın uzun süren yargılamalardan kurtulması için alacağımız tedbirler var. O da hukukla ilgili paketimiz, o da hazır. Meclis yaz dönemine girmeden ikisi de milletvekillerinin takdiriyle Meclisten geçmiş olacak" dedi. Tunç konuşmasını şöyle noktaladı: "Önümüzde bir Yargı Reformu Strateji Belgesi konumuz var. Özellikle yargının hızlandırılması konusunda çok önemli hedeflerimiz var. Meclis yaz dönemine girmeden milletvekillerimizin takdiri ile geçmiş olacak. Tüm hedefimiz vatandaşlarımızın yargıya güvenini en üst noktaya çıkarmak. Ülkemizin en önemli hedeflerinden bir tanesi de demokratik bir anayasa. Baştan sona yeni yazılmış, sivillerin yazdığı bir anayasa ile yeni Türkiye yüzyılına gireriz. Anayasamızdaki vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için çok önemli reformları hayata geçirdik. Ama çok sayıdaki değişiklikler, yeni kurumların ilave edilmiş olması, anayasadaki iltisaklıyı da bozmuş durumda. Bu noktada yeni bir anayasa, baştan sona yeni yazılmış, sivillerin, milletin temsilcilerinin yazdığı bir anayasa ile Türkiye yüzyılına başlamamız lazım. İnşallah bu konuda Mecliste uzlaşma sağlanır. Meclis Başkanımızın bu konuda başlatmış olduğu bir çalışma var. O çalışma terörsüz Türkiye için yapılan çalışmalar. İnşallah ülkemiz yeni Türkiye yüzyılına başlarken bütün prangalarından kurtularak, demokratik hukuk devleti yolunda emin adımlarla yoluna devam eder." Programın ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç basın temsilcileriyle sohbet ederek, çay içti.