Yerel Haberler
YEREL HABERLER
19 Ocak 2025 Pazar - 14:17 DHMİ tarafından geliştirilen ilk yerli ve milli eğitim simülatörü 3’lü pist operasyonlarında kullanılacak Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, DHMİ tarafından geliştirilen ilk yerli ve milli eğitim simülatörünün 3’lü pist operasyonları için kullanılacağını bildirdi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) ve TÜBİTAK tarafından geliştirilen Türkiye’nin ilk yerli ve milli hava trafik kontrolörü eğitim simülatöründe verilen eğitimlere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Bakan Uraloğlu, DHMİ bünyesinde hava trafik kontrolörlerinin temel eğitimlerinde kullanılan simülatörde önemli bir güncelleme yaptıklarını belirterek, “Yakın zamanda İstanbul Havalimanı’nda başlatacağımız eş zamanlı bağımsız 3’lü pist operasyonları kapsamında hava trafik kontrolörlerimize yerli simülatörümüzde destek eğitimi vereceğiz. 360 derece görsel kule ortamında oluşturduğumuz modellemeler ile verilen eğitimlerde havalimanlarının 3 boyutlu modelleri kullanılacak. Bu sayede Avrupa’da bir ilk olacak olan uygulamayı hayata geçirirken hava trafik kontrolörlerimizin eğitim süreçlerine de katkı sağlayacağız” dedi. Hava trafik kontrolörü eğitim simülatörü ile bu alanda çalışacak olan personele verilen eğitim kapasitesinin de önemli ölçüde arttığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, simülatör uygulamasının Türk havacılık sayfasında uzun yıllardır önemli bir yer tuttuğunun altını çizdi. Hava trafik kontrolörleri simülatör ile eğitimlerini pekiştiriyor Yerli simülatör ile stajyer hava trafik kontrolörlerinin teorik bilgilerini gerçekçi senaryolarla pekiştirdiklerini vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Yaptığımız düzenlemelerle aktif görevde bulunan hava trafik kontrolörleri için de ileri düzey eğitimler ve zorlu operasyonel senaryolarla deneyim kazanmalarına imkân sağlayacağız. Aynı zamanda eğitim tekrarlarını da artırarak mesleğe yönelik temel bilgi ve becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunacağız” dedi. Esenboğa Havacılık Akademisi’ne 180 derece eğitim simülatör kuruldu Yerli simülatör projesi kapsamında Esenboğa Havacılık Akademisi’ne DHMİ tarafından geliştirilen 2 adet 180 derece Meydan Kontrol Simülatör Sistemi’nin kurulduğunu bildiren Bakan Uraloğlu, “Ankara’da bulunan Hava Trafik Kontrol Merkezi’ne ise 21 pozisyonlu Yaklaşma ve Saha Kontrol Simülatör Sistemi’nin kurulumunu gerçekleştirdik” dedi. Bakan Uraloğlu, genel havacılık faaliyetlerinin devam ettiği İstanbul Atatürk Havalimanı’nda bulunan mevcut simülatör sistemlerine de Sabiha Gökçen Havalimanı’nın 3 boyutlu simülatör modellerinin entegre edildiğini belirterek, eğitim süreçlerinin daha geniş kapsamlı olarak devam edeceğinin altını çizdi.
Depremde 134 kişinin öldüğü Ayşe-Mehmet Polat Sitesi ile ilgili karar verildi
17 Ocak 2025 Cuma - 15:39 Depremde 134 kişinin öldüğü Ayşe-Mehmet Polat Sitesi ile ilgili karar verildi Kahramanmaraş merkezli depremlerde yıkılan ve 134 kişinin ölümüne neden olan Ayşe-Mehmet Polat Sitesi ile ilgili karar duruşması görüldü. Duruşmada, taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olmak suçundan sanık müteahhit Mehmet Ertan Akay’a 21 yıl 9 ay, tutuksuz sanık mimar Altan Bayhan’a ise 12 yıl hapis cezası verildi. Kahramanmaraş merkezli asrın felaketinde Gaziantep’in Şehitkamil ilçesi Atatürk Mahallesi’nde bulunan Ayşe-Mehmet Polat sitesindeki 6 bloktan 4’ü de yıkıldı. Yıkılan sitede enkaz altında kalan 134 kişi hayatını kaybetti. Davanın karar duruşması Gaziantep 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Davaya sanık müteahhit Mehmet Ertan A., tutuksuz sanık mimar Altan B., maktul aile yakınları, maktul aile avukatları ve sanık avukatları katıldı. Depremzede aileler duruşma sırasında gözyaşlarını tutamadı. “Biz depremin şiddetini öngöremeyiz, tahliyemi talep ediyorum” Savunmasını SEGBİS üzerinden yapan sanık müteahhit Mehmet Ertan Akay, “Biz binayı yaparken şiddetini hesaplayamayız. Biz her şeyi olması gerektiği gibi yaptık. Bir inceleme yapılırken hasar almış bir yerden numune alınması doğru değil. Hasar almayan yerden numune alınıp rapor ona göre çıkarılmalıdır. 2 yıldır içeride suçsuz bir şekilde kalıyorum. Tahliyemi talep ediyorum” dedi. "Her şeyi usulüne uygun yaptım" SEGBİS üzerinden davaya katılan tutuksuz sanık mimar Altan Bayhan ise, “Ben her şeyi usulüne uygun yaptım. Suçsuzum” şeklinde konuştu. “Çocuğumun karnesini alamadım” Maktul aile yakınlarından çocuğunu kaybeden depremzede kadın, “Bugün tüm çocuklar karne alıyor. Ben çocuğumun karnesini alamadım. Gaziantep’te bir mahalle değil bir site yıkılıyorsa kusur var demektir” diye konuştu. “Annem hariç tüm ailemi o enkazda kaybettim” Depremden 5 saat sonra annesiyle çıkan depremzede Şebnem Zorçelik, “Biz enkazdan annemle birlikte çıktık. Ranzadan indim. 5 saniye içinde bina yıkıldı. Ben annem hariç tüm ailemi o enkazda kaybettim. Enkazdan çıktığımda her yer yıkıldı diye düşündüm. Fakat sadece bizim bina yıkılmıştı. Ben suçluların en ağır cezayı almasını istiyorum” diye konuştu. Diğer maktul aileleri ise, Şubat 2023 depreminden beri acılarının hala aynı olduğunu ifade ederek sanık müteahhitlerin en ağır cezayı almasını istediklerini söyledi. Sanık müteahhide 21 yıl 9 ay, sanık mimara ise 12 yıl ceza verildi Son savunmaların ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Mahkeme heyeti, sanık müteahhit Mehmet Ertan Akay’a taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olmak suçundan 21 yıl 9 ay, tutuksuz sanık mimar Altan Bayhan’a taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olmak suçundan 12 yıl hapis cezası verildi.
Kayıp gençten acı haber
17 Ocak 2025 Cuma - 15:35 Kayıp gençten acı haber Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde dün öğle saatlerinde kaybolan 18 yaşındaki genç, Bakılar Mahallesi’nde ailesine ait muz serasında iple asılı halde ölü olarak bulundu. Olay, bugün saat 12.30 sıralarında Bakılar Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, mahalle sakinlerinden bir vatandaş, kayıp gencin ailesine ait muz serasında bir kişinin iple asılı olduğunu görüp, durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. Alınan ihbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri tarafından yapılan incelemede şahsın, kayıp olarak aranan M.A olduğu tespit edildi. Adli tıpa gönderildi Sağlık ekipleri tarafından yapılan incelemede ise gencin hayatını kaybettiği belirlendi. Cumhuriyet Savcısı’nın talimatıyla olay yerinde çalışma başlatıldı. Ekipler tarafından tamamlanan çalışmaların ardından Cumhuriyet Savcısı olay yerine gelerek gerekli incelemelerini gerçekleştirdi. Ekipler tarafından bulunduğu yerden indirilen M.A’nın cansız bedeni, cenaze aracına alınarak Gazipaşa Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Akyol’un intihar ettiği şüphesi üzerine durulurken, gencin cansız bedeni kesin ölüm nedeni belirlenmek üzere Antalya Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Öte yandan, kayıp gencin kötü haberini alan ailesi, yakınları ve arkadaşları olay yerine gelerek, gözyaşı döktü. Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldı.
Büyükşehir’den Ortaca’da çocuklara yeni yuva müjdesi
17 Ocak 2025 Cuma - 15:36 Büyükşehir’den Ortaca’da çocuklara yeni yuva müjdesi Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, sosyal hizmetler alanındaki önemli projelere bir yenisini daha ekledi. Başkan Aras, Yatağan’dan sonra Ortaca’da da 85 çocuk kapasiteli Emin Eller Gündüz Bakımevi’nin açılacağının müjdesini verdi. Muğla Büyükşehir Belediyesi, sosyal hizmetler alanında gerçekleştirdiği projelerle il genelinde örnek çalışmalar ortaya koymaya devam ediyor. Ailelerin ihtiyaçlarına yönelik çözüm odaklı projeler geliştiren belediye, gündüz bakımevleri ile hem ebeveynlerin yaşam kalitesini artırmayı hem de çocukların eğitimde fırsat eşitliğinden faydalanmasını sağlamayı hedefliyor. Bu çerçevede Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, seçim vaatlerinden biri olan gündüz bakımevleri projesine bir yenisini daha ekleyecek. Başkan Aras, Yatağan’da hizmete açılan bakımevlerinin ardından, Ortaca’da da Emin Eller Gündüz Bakımevi’nin yakında hizmete gireceği müjdesini paylaştı. Ortaca’nın Merkez Mahallesi’nde açılması planlanan Emin Eller Gündüz Bakımevi, 5 sınıf ve 85 çocuk kapasitesiyle hizmet verecek. Bakımevine 25-66 aylık çocuklar kabul edilecek. Eğitim ve bakım hizmetlerinin sunulacağı bakımevinde, 1 müdür, 5 grup sorumlusu öğretmen, 5 öğretmen, 1 hizmetli ve 1 aşçı görev alacak. Ortaca Emin Eller Gündüz Bakımevi’nde, çocukların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimini desteklemek, temel alışkanlıklar kazandırmak ve kadın istihdamına katkı sağlamak hedeflenirken, bakımevinin tüm üniteleri yönetmeliklere uygun olarak düzenleniyor. Ortaca Emin Eller Gündüz Bakımevi, Aile Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün uygun görüşü ile işletmeye alınacak. "Ortaca’dan sonra Seydikemer’de de gündüz bakımevi açmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz" Ortaca ilçesinde açılacak olan Emin Eller Gündüz Bakımevi ile çocukları nitelikli bir kadro eşliğinde, güvenli bir eğitim ortamında geleceğe güçlü bir şekilde hazırlamayı hedeflediklerini belirten Başkan Aras, bakımevlerinin aynı zamanda çalışan ailelere büyük bir kolaylık sağlayacağını ifade etti. Başkan Aras, açıklamasında "Seçim vaatlerimizden biri olan gündüz bakımevleri projesiyle çocuklarımızı geleceğe güçlü bir şekilde hazırlamayı amaçlıyoruz. Söz verdiğimiz gibi, Ortaca ilçemizde gündüz bakımevi açıyoruz. İhtiyaç duyulan ilçelerimizde, ailelerin çocuklarını güvenle emanet edebileceği, eğitim ve sosyal gelişim imkanları sunan bakımevlerinin açılması bizim için büyük bir önem taşıyor. Bunun yanı sıra Seydikemer ilçemizde de bir gündüz bakımevi açmak için çalışmalarımız sürüyor. Ülkemizin geleceği için Atamızın izinde, sağlıklı nesiller yetiştirmek adına bakımevleri açmaya devam edeceğiz" ifadelerine yer verdi.
11 yaşındaki çocuğun asansör ile duvar arasında sıkışarak ölmesiyle ilgili davaya başlandı
17 Ocak 2025 Cuma - 15:31 11 yaşındaki çocuğun asansör ile duvar arasında sıkışarak ölmesiyle ilgili davaya başlandı Adana’da 11 yaşındaki çocuğun asansör ile duvar arasında sıkışarak can vermesiyle ilgili sorumluların yargılanmasına başlanırken anne kimseden şikayetçi olmadı. Seyhan ilçesine bağlı Kocavezir Mahallesi’ndeki bir tekstil atölyesinde işçi olarak çalışan yabancı uyruklu Sefa Avvaf’ın oğlu Ahmet Direk Turan Haskiro,11 Haziran 2024’te iş yerinin 2’nci katındaki asansöre bindi. Küçük çocuk, bilinmeyen nedenle asansör ile duvar arasında sıkıştı. Çocuğun çığlıklarını duyan işçiler, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye gelen itfaiye ekiplerince sıkıştığı yerden çıkarılan çocuğun hayatını kaybettiği belirlendi. Küçük Ahmet’in ölümüyle ilgili asansör şirketi yetkilisi Recep Karayiğit ile bina sorumlusu Ömer İnce hakkında ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan Adana 13’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan dava görülmeye başlandı. Duruşmaya, haklarında adli kontrol kararı bulunan tutuksuz sanıklar Recep Karayiğit ile Ömer İnce katıldı. Müşteki anne Sefa Avvaf ile taraf avukatlarının da hazır bulundu. Asansör şirketi yetkilisi Recep Karayiğit, savunmasında, olay nedeniyle üzgün olduğunu söyledi. "Üzgünüm" Karayiğit, asansörün bütün bakımlarının tam olduğunu belirterek, kendini şöyle savundu; ’’Biz yaptığımız bakımlarda bütün önlemleri de alıyoruz. Olaydan öncede Makine Mühendisleri Odası asansörlerin bakım ve onarımlarının eksik olup olmadığına yönelik denetim yaptı ve bir sorun olmadığı anlamına gelen ‘’mavi etiket’’ verdi. Hatta biz herkes binemesin diye asansörlerimize akbil sistemi kurduk. Akbil sistemi sayesinde asansöre herkes binemez ve akbil olmadan çalışmaz. Akbil ise sadece yetkili kişilerde vardır. Dağ Tekstil İş Hanı 5 katlı ve her katta ayrı bir iş yeri vardır. Bu iş yerlerinin yetkililerine birer tane akbil verdik. Ayrıca her katta 12 yaşından küçük olanların tek başına asansöre binemeyeceği yönünde asansörlerde levhalarımız vardır. Yani dışarıdan birisinin binmesi mümkün değildir. Çocuk ya akbil temin etti ya da birisi verdi. Böyle bir asansöre o çocuk nasıl tek bindi ve bu olay yaşandı anlamadık. Ben 40 yıldır bu işi yapıyorum. 30 yıldır da kendime ait iş yerim var. Böyle bir olay ilk defa başımıza geldi. Bunun için çok üzgünüm.’’ Bina sorumlusu sanık Ömer İnce de, Özcan Dağ’a ait Dağ Tekstil İş Hanı’nda bir sorumluluğu olmadığını sadece iş yerinin muhasebe işlerini yürüttüğünü belirtti. Bina sorumlusu olarak kendisinin göründüğünü ve asansör sözleşmesini de Recep Karayiğit ile kendisinin yaptığını dile getiren İnce, “O çocuğun asansöre nasıl bindiğini hala anlayabilmiş değilim. Ben bina sorumlusu olarak görünüyorum. Asansörlerin bakımını kontrol etmek sorumluluğu yerine getirmekse yaptım. Ben üzerime düşen her şeyi yaptım. Hatta olay sonrası annenin maddi zararlarını kendi cebimden karşıladım. Zaten böyle bir olay olduğu için çok üzgünüz’’ dedi. "Anne şikayetçi olmadı" Anne Sefa Avvaf, sanıklardan şikayetçi olmadı. Ana Avvaf, Dağ Tekstil İş Hanı’nda bulunan Kaside isimli iş yerinde sigortasız olarak çalıştığını belirterek oğlunun nasıl öldüğü ile ilgili şunları söyledi: ’’Ben olay tarihinden 5 ay önce işe başladım. Olay tarihinde sabah saat 07.00 sıralarında iş yerine geldik. Bayrama az bir süre kaldığı ve bayram alışverişi yapacağım için oğlumu da yanımda getirdim. İş yerindeki asansörler akbil sistemi ile çalışır. O günde asansörle yukarı çıkmak istedik. Akbilin bulunduğu yetkili Haris isimli kişi gelip, akbili bastı. Ancak asansör 1’nci katta takılı kaldı. Oğlum da ‘ben gider getiririm’ dedi ve yukarı çıktı. Daha sonra ‘anne’ diye bir çığlık duydum ve oğluma bir şey olduğunu anladım. Dizlerimin bağı çözüldü ve olduğum yerde çöktüm kaldım. Diğer kişiler gidip baktığında oğlumun asansör ile duvar arasında sıkıştığını görmüşler. Ben oğlumu o halde görmedim. Olaydan sonra da iş yeri sahipleri maddi olarak bana destek oldu. Sanıklardan şikayetçi değilim.’’ Çocuğu ilk gören kişi olan iş yerinin bekçisi Nezir Baran da tanık olarak dinlendi. Nezir, Ahmet’i nasıl bulduğunu şöyle anlattı; ’’Ben iş yerinin önünü temizlerken 3-4 tane kadın gelerek, içeri girdi. Daha sonra ben içeri girdim ve temizlik malzemelerini köşeye koydum. Bu sırada bir kadın asansörün 1’nci katta durduğunu söyledi. Bende tamam diyerek, bakmak için yukarı çıktım. Yukarı çıktığımda Ahmet’i bedenin alt kısmı asansör ile duvar arasında sıkışmış halde gördüm. Hemen diğerlerine haber verdim. Başkaları gelip, çocuğu sıkıştığı yerden çıkardı.’’ Tanık olarak dinlenen anne Sefa Avvaf’ın iş arkadaşı Emine Serun da olay anını görmediğini söyleyerek, ’’Olay günü iş yerine giderken Sefa ile oğlu benden öndeydi. Onlar içeri girdi bende arkalarından geliyordum. Sonra Sefa’nın çığlıklarını duydum ve koştum. Olay anını görmedim ancak sorduğumda çocuğun asansöre sıkıştığını söylediler. ’’dedi. Tanık olarak dinlenen Dağ Tekstil İş Hanı sahibi Özcan Dağ ise asansörlerin akbilsiz çalışmadığını belirterek, olayı görmediğini söyledi. Mahkeme hakimi, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verip, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi.
11 yaşındaki çocuğun asansör ile duvar arasında sıkışarak ölmesiyle ilgili davaya başlandı
17 Ocak 2025 Cuma - 15:28 11 yaşındaki çocuğun asansör ile duvar arasında sıkışarak ölmesiyle ilgili davaya başlandı Adana’da 11 yaşındaki çocuğun asansör ile duvar arasında sıkışarak can vermesiyle ilgili sorumluların yargılanmasına başlanırken anne kimseden şikayetçi olmadı. Seyhan ilçesine bağlı Kocavezir Mahallesi’ndeki bir tekstil atölyesinde işçi olarak çalışan Suriye uyruklu Sefa Avvaf’ın oğlu Ahmet Direk Turan Haskiro,11 Haziran 2024’te iş yerinin 2’nci katındaki asansöre bindi. Küçük çocuk, bilinmeyen nedenle asansör ile duvar arasında sıkıştı. Çocuğun çığlıklarını duyan işçiler, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye gelen itfaiye ekiplerince sıkıştığı yerden çıkarılan çocuğun hayatını kaybettiği belirlendi. Küçük Ahmet’in ölümüyle ilgili asansör şirketi yetkilisi Recep Karayiğit ile bina sorumlusu Ömer İnce hakkında ‘taksirle ölüme neden olma’ suçundan Adana 13’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan dava görülmeye başlandı. Duruşmaya, haklarında adli kontrol kararı bulunan tutuksuz sanıklar Recep Karayiğit ile Ömer İnce katıldı. Müşteki anne Sefa Avvaf ile taraf avukatlarının da hazır bulundu. Asansör şirketi yetkilisi Recep Karayiğit, savunmasında, olay nedeniyle üzgün olduğunu söyledi. "Üzgünüm" Karayiğit, asansörün bütün bakımlarının tam olduğunu belirterek,kendini şöyle savundu; ’’Biz yaptığımız bakımlarda bütün önlemleri de alıyoruz. Olaydan öncede Makine Mühendisleri Odası asansörlerin bakım ve onarımlarının eksik olup olmadığına yönelik denetim yaptı ve bir sorun olmadığı anlamına gelen ‘’mavi etiket’’ verdi. Hatta biz herkes binemesin diye asansörlerimize akbil sistemi kurduk. Akbil sistemi sayesinde asansöre herkes binemez ve akbil olmadan çalışmaz. Akbil ise sadece yetkili kişilerde vardır. Dağ Tekstil İş Hanı 5 katlı ve her katta ayrı bir iş yeri vardır. Bu iş yerlerinin yetkililerine birer tane akbil verdik. Ayrıca her katta 12 yaşından küçük olanların tek başına asansöre binemeyeceği yönünde asansörlerde levhalarımız vardır. Yani dışarıdan birisinin binmesi mümkün değildir. Çocuk ya akbil temin etti ya da birisi verdi. Böyle bir asansöre o çocuk nasıl tek bindi ve bu olay yaşandı anlamadık. Ben 40 yıldır bu işi yapıyorum. 30 yıldır da kendime ait iş yerim var. Böyle bir olay ilk defa başımıza geldi. Bunun için çok üzgünüm.’’ Bina sorumlusu sanık Ömer İnce de, Özcan Dağ’a ait Dağ Tekstil İş Hanı’nda bir sorumluluğu olmadığını sadece iş yerinin muhasebe işlerini yürüttüğünü belirtti. Bina sorumlusu olarak kendisinin göründüğünü ve asansör sözleşmesini de Recep Karayiğit ile kendisinin yaptığını dile getiren İnce, “O çocuğun asansöre nasıl bindiğini hala anlayabilmiş değilim. Ben bina sorumlusu olarak görünüyorum. Asansörlerin bakımını kontrol etmek sorumluluğu yerine getirmekse yaptım. Ben üzerime düşen her şeyi yaptım. Hatta olay sonrası annenin maddi zararlarını kendi cebimden karşıladım. Zaten böyle bir olay olduğu için çok üzgünüz.’’ Dedi. "Anne şikayetçi olmadı" Anne Sefa Avvaf, sanıklardan şikayetçi olmadı. Ana Avvaf, Dağ Tekstil İş Hanı’nda bulunan Kaside isimli iş yerinde sigortasız olarak çalıştığını belirterek oğlunun nasıl öldüğü ile ilgili şunları söyledi: ’’Ben olay tarihinden 5 ay önce işe başladım. Olay tarihinde sabah saat 07.00 sıralarında iş yerine geldik. Bayrama az bir süre kaldığı ve bayram alışverişi yapacağım için oğlumu da yanımda getirdim. İş yerindeki asansörler akbil sistemi ile çalışır. O günde asansörle yukarı çıkmak istedik. Akbilin bulunduğu yetkili Haris isimli kişi gelip, akbili bastı. Ancak asansör 1’nci katta takılı kaldı. Oğlum da ‘ben gider getiririm’ dedi ve yukarı çıktı. Daha sonra ‘anne’ diye bir çığlık duydum ve oğluma bir şey olduğunu anladım. Dizlerimin bağı çözüldü ve olduğum yerde çöktüm kaldım. Diğer kişiler gidip baktığında oğlumun asansör ile duvar arasında sıkıştığını görmüşler. Ben oğlumu o halde görmedim. Olaydan sonra da iş yeri sahipleri maddi olarak bana destek oldu. Sanıklardan şikayetçi değilim.’’ Çocuğu ilk gören kişi olan iş yerinin bekçisi Nezir Baran da tanık olarak dinlendi. Nezir, Ahmet’i nasıl bulduğunu şöyle anlattı; ’’Ben iş yerinin önünü temizlerken 3-4 tane kadın gelerek, içeri girdi. Daha sonra ben içeri girdim ve temizlik malzemelerini köşeye koydum. Bu sırada bir kadın asansörün 1’nci katta durduğunu söyledi. Bende tamam diyerek, bakmak için yukarı çıktım. Yukarı çıktığımda Ahmet’i bedenin alt kısmı asansör ile duvar arasında sıkışmış halde gördüm. Hemen diğerlerine haber verdim. Başkaları gelip, çocuğu sıkıştığı yerden çıkardı.’’ Tanık olarak dinlenen anne Sefa Avvaf’ın iş arkadaşı Emine Serun da olay anını görmediğini söyleyerek,’’Olay günü iş yerine giderken Sefa ile oğlu benden öndeydi. Onlar içeri girdi bende arkalarından geliyordum. Sonra Sefa’nın çığlıklarını duydum ve koştum. Olay anını görmedim ancak sorduğumda çocuğun asansöre sıkıştığını söylediler.’’dedi. Tanık olarak dinlenen Dağ Tekstil İş Hanı sahibi Özcan Dağ ise asansörlerin akbilsiz çalışmadığını belirterek, olayı görmediğini söyledi. Mahkeme hakimi, sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verip, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için ileri bir tarihe erteledi. (FKE-
Nazilli’de öğrenciler karne sevinci yaşadı
17 Ocak 2025 Cuma - 15:26 Nazilli’de öğrenciler karne sevinci yaşadı Aydın’ın Nazilli ilçesinde 2024-2025 eğitim öğretim yılının ilk döneminin sona ermesi ile 30 bin öğrenci karne heyecanı yaşadı. Ülke genelinde olduğu gibi Aydın’ın Nazilli ilçesinde de 2024-25 eğitim öğretim yılının ilk döneminin sona ermesiyle birlikte binlerce öğrenci yarıyıl tatiline çıktı. İlçe genelinde yaklaşık 2 bin 450 öğretmen ve 30 bin öğrenci karne heyecanı yaşadı. İlçedeki karne töreni, kırsal Arslanlı Mahallesi’ndeki özel bir okulda gerçekleştirildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Nazilli’de 30 bin öğrenci ve 2 bin 450 öğretmen bulunduğunu dile getiren Müdür Şimşek; "Nazilli’nin bir eğitim şehri olduğunu gösterdiğimiz başarılarla ortaya koymaya devam ediyoruz. Akademik, sosyal, kültürel ve sportif alanlarda güzel çalışmalar yürütüyoruz. Her alanda hazırladığımız 14 projemizi tüm paydaşlarımızla birlikte yürütüyoruz. Kıymetli öğretmenlerimiz sizler geleceğimizin inşasında mesleğinizi fedakarca icra ederken gösterdiğiniz azim takdire şayandır. Değerli velilerimiz, çocuklarınızı sadece notlarıyla değerlendirmeyiniz. Çocuklarınızın potansiyellerinin karnelere sığmayacak kadar zengin olduğunu unutmayınız" dedi. Tören daha sonra öğrenciler tarafından hazırlanan bando, koro ve zeybek gösterilerinin sunumu ile son buldu. Dereceye giren öğrencilere protokol üyeleri tarafından ödülleri takdim edildi. Son olarak Kaymakam Huriye Küpeli Kan, sınıfları tek tek dolaşarak öğrencilere karnelerini vererek yarı tatilde kitap okumaları tavsiyesinde bulundu. Çocukların karne sevincine tüm protokol üyeleri, öğretmenler ve veliler ortak oldu. Törene Nazilli Kaymakamı Huriye Küpeli Kan, İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Şimşek ve şube müdürleri ile kurum müdürleri, veliler ve öğrenciler katıldı.