Yerel Haberler
Trabzon
Emrah Eren: "Türk futbolunda liyakat sorunu var" 17 Kasım 2024 Pazar - 13:19:00 Trabzonspor’un eski futbolcusu Emrah Eren, bordo-mavili kulübün değerinin, formasını giydiği diğer takımların çok üzerinde olduğunu söyledi. Eren, Türk futbolunda liyakat sorununun olduğunu vurgulayarak, Trabzon’a giden her oyuncunun formanın hakkını vermesi gerektiğini belirtti. Trabzonspor’da 2003-2006 yılları arasında forma giyen ve 83 maça çıkan Emrah Eren, Süper Lig’de Konyaspor, Giresunspor, Galatasaray, Denizlispor, Gaziantepspor, Malatyaspor, Adanaspor, İstanbulspor, Kocaelispor, Çaykur Rizespor ve Akhisar gibi kulüplerde 450’nin üzerinde maça çıktı. Eren, 61 Derece Dergisi’nin ikinci sayısına verdiği röportajda kariyeri ve Trabzonspor ile ilgili açıklamalarda bulundu. "Trabzonspor’un değeri diğer kulüplerin üzerinde" Bordo-mavili kulübün kendisi ve ailesi için her zaman diğer kulüplerin üzerinde bir değere sahip olduğunu belirten Emrah Eren, "Forma giydiğim her kulüpten çok şey öğrendim ve hepsinin benim için ayrı bir yeri var. Tabiri caizse, her birinin sayesinde ailemize ekmek götürdük, bu yüzden sonsuz saygım ve sevgim var. Ancak Trabzonspor’un benim için değeri, diğer kulüplerin çok üzerinde" dedi. Futbol kariyerinde önemli başarılar elde ettiğini belirten Eren, "Şükürler olsun ki Türkiye’de şampiyonluk yaşamış takımlarda da, alt sıralarda mücadele eden takımlarda da oynama fırsatım oldu. Allah bana özel yetenekler verdi. Kanat oyuncusu olarak süratliydim, adam geçme yeteneğim yüksekti ve orta yapabilme kabiliyetim vardı. Bu yeteneklerimi sahada kullanma şansım oldu. Ancak kariyerimde çok sık ağır sakatlıklarla karşılaştım. Trabzonspor’da üç kez A Milli Takıma çağırıldım ama her seferinde sakatlık yaşadım. Yurt dışından transfer tekliflerim oldu ama bazen yanlış kararlar verdim. Sonuç olarak, iyi işler yaptığımızı düşünüyorum. Allah’a şükürler olsun ki, o kulüplerden talep gördük" ifadelerini kullandı. "İyi ki Trabzonsporlu Emrah Eren olmuşum" Galatasaray’da kötü bir tecrübe yaşadığını vurgulayan Emrah Eren, "UEFA kupasını kazanan Galatasaray takımında genç yaşta gittiğim için yer bulamamıştım, bu da benim için kötü bir tecrübe oldu. Fuat Hoca, beni geleceğe yönelik planları doğrultusunda takımda görmek istiyordu ama ben kulübede oturmayı asla kabullenemeyen bir oyuncuydum. Bu nedenle, sözleşme uzatılacağı zaman Galatasaray’dan ayrılıp Kocaelispor’a imza attım. Kocaelispor o dönemde çok iyi bir takımdı ve burada müthiş bir sezon geçirdim. İki kez Avrupa karmasına seçildim. Sezon sonunda Trabzonspor ve Fenerbahçe benimle ilgilendi. Galatasaray’daki tecrübelerimden dolayı Fenerbahçe’ye gitmekten korkuyordum. Trabzonspor’a gitmekten de endişeliydim. Eski Trabzonspor oyuncularının kaybettikleri maçların ardından yaşadıkları zorlukları duymuştum ve taraftarın tepkisinden korkuyordum. Ama sonra Trabzonspor’un bana karşı olan samimiyetini ve beni ne kadar istediğini gördüm. O dönemde Özkan Hoca’nın başkanlığında Trabzonspor’a imza attım. İyi ki de atmışım; iyi ki Trabzonsporlu Emrah olmuşum" diye konuştu. "Trabzonspor’u o kadar sevdik ki" Trabzonspor’da iki sezon geçirdikten sonra sözleşmesinin bittiğini söyleyen Emrah Eren, o dönemde kontrat yenileme görüşmeleri yapacaklarını belirterek, "Ancak rahmetli Özkan Sümer’in ardından yeni bir yönetim gelmişti. İsimlerini vermek istemiyorum ama o yönetim bana göre tecrübesizdi ve yetersizdi. Bu durum beni gerçekten çok kırdı. Trabzonspor’da kalmak isteyen biri olarak çok zorlu bir dönem geçirdim. O sırada Galatasaray beni sürekli arıyordu, telefonlarım hiç susmuyordu. Yurt dışından da teklifler geliyordu ama ben Trabzonspor’da kalmak istiyordum. Fakat iki yönetici beni gerçekten çok kırdı ve o yüzden o gün sinirle Galatasaray’a gitmek için harekete geçtim" şeklinde konuştu. "Trabzon’da formanın hakkını vereceksin" "Trabzonspor’a gelirken, ilk duyduğum şeylerden biri, Trabzon’da mağlup olduğunuzda dışarı çıkmanın zor olduğuydu" diyen Emrah Eren, "Ama ben Trabzon’a gittiğimde, insanların gerçekten sahada formanın hakkını verdiğinizde sizi ne kadar sevdiğini deneyimledim. Orada kendimi aileden biri gibi hissettim. Trabzonspor taraftarı benim için bambaşka; gerçekten benim ailem gibidir. Bir yere gittiğimde, biri ’Galatasaraylı Emrah’ dediğinde, hemen kızan Trabzonsporlu taraftarlar olurdu. Onlar beni ’Trabzonsporlu Emrah’ olarak gördüler ve bu benim için çok büyük bir duygu. Yıllar geçmesine rağmen, ben Trabzonspor’dan ayrıldığımda bile bu sevgiyi hissetmek, onların bizi ailelerinden biri gibi görmesinden kaynaklanıyor. Onlar bizi ne kadar seviyorsa, biz de onları o kadar seviyoruz" ifadelerini kullandı. "Trabzonspor ikinci yarıdan sonra iyi bir ivme yakalayacaktır" Trabzonspor’u takip ettiğini belirten Emrah Eren, "Trabzonspor’un bu sezon bazı maçlarını izledim, özellikle Beşiktaş maçını. Açıkçası, oyunu pek beğenmedim ve oyuncu performanslarını da çok iyi bulmadım. Ancak, Şenol Hoca’nın geldiği ilk maçta yaşananları dikkate alarak, onun çok başarılı olacağına inanıyorum. Şenol Hoca, Trabzonspor’da bunu defalarca kanıtladı. Hüseyin Çimşir, bizim futbolcu arkadaşlarımızdan biri. Onun da antrenörlük ve teknik direktörlükte büyük tecrübeleri var. Bu nedenle, Trabzonspor’a önemli katkılarda bulunacağına inanıyorum. Özellikle ikinci yarıdan sonra takımın iyi bir ivme yakalayacağını düşünüyorum, ancak bazı eksikliklerin olduğunu da belirtmeliyim" dedi. "Teknik direktörlük konusunda hiç bir beklentim yok" Emrah Eren, teknik direktörlük hedefleriyle ilgili ise şunları söyledi: "Antrenörlük kurslarına gidiyorum, en son UEFA kursuna katıldım. Bu kursta gelecekle ilgili planlarımı paylaştım. Arkadaşlarımın ve eğitimcilerin önünde, ’Ben gelecekte şunu, şunu, şunu yapmak istiyorum,’ dedim. İnanın, oradaki eğitimciler bile açıklamalarımdan etkilenmişti. Antrenörlerin bile atandığı bir ülkede benim antrenörlükten ve teknik direktörlükten hiç bir beklentim yok. Sistem değişirse, liyakatli insanlar bir yerlere gelirse, o zaman ben bu ülkede antrenörlük veya teknik direktörlük yapmak için elimden geleni yaparım ve tecrübelerimi genç arkadaşlarıma aktarmaya çalışırım. Ama şu an, dürüst bir şekilde, hak ederek başarılı olma şansımız yok. Kapıların çoğunun kapalı olduğunu görüyoruz. Şu anda Süper Lig’de veya 1. Lig’deki takımlara baktığımda, açıkçası antrenörlükten çok fazla beklentim yok." "Ülkemizde liyakat sorunu var" Tecrübeli futbolcuların teknik direktörlük teklifi almasının zor olduğuna vurgu yapan Emrah Eren, sözlerini şöyle tamamladı: "Süper Lig’de uzun yıllar oynamış biri olarak, benim gibi tecrübeli futbolcuların teknik direktörlük teklifleri alması oldukça zor. Sonrasında çok kısa bir dönem Ispartaspor’da çalıştım ama Türkiye’deki şartlar nedeniyle bu da yeterli olmadı. Liyakatin maalesef futbol dünyasında eksik olduğunu düşünüyorum. Özellikle arkanızda bir güç varsa, bu işte bir yere gelebiliyorsunuz; aksi takdirde dünyanın en iyi teknik direktörü değilseniz bu işin dışında kalabiliyorsunuz. Futboldan gelecek bir şeye fazla ihtiyacımız yok ama yıllarca emek vermiş futbolcuların bu şekilde dışarıda kalması üzücü. Türk futbolunun durumu ortada. Örneğin, Türk milli takımında oynayan 10 oyuncudan 8’i yurt dışından. Türkiye’de 80 milyondan yeterince futbolcu çıkmıyor. 3-4 milyon içinden futbolcu çıkıyor. Çünkü onları yetiştirenlerde liyakat var."
17 Kasım 2024 Pazar - 11:09 "Karadeniz çevresindeki ülkelerin atıklarıyla kirletiliyor" Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Bilimleri Fakültesi Prof. Dr. Coşkun Erüz, Karadeniz’in çevre ülkelerin atıklarıyla kirlendiğini belirterek, “Yılda yaklaşık 8 milyon ton plastik atık denizlere ve okyanuslara dökülüyor. Şu anda tam net bir bilgi yok ama 100 bin tonu bulan bir rakam da Karadeniz’e boşalıyor. Dolayısıyla bu hızla artan kirleticiler denizi hem fiziksel olarak kirletiyor hem kimyasal hem de biyolojik yapıyı değiştiriyor” dedi. Karadeniz, çevresindeki ülkelerden her yıl gelen yaklaşık 100 bin ton atıkla giderek kirleniyor. Katı atık ve mikroplastikler ile yoğun bir kirlilik tehdidi altında bulunan Karadeniz’de balık popülasyonu da etkileniyor. Konuyla ilgili Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Deniz Bilimleri Fakültesi Prof. Dr. Coşkun Erüz, Karadeniz’in bir iç deniz olduğunu belirterek, “Avrupa ve Asya’nın arasında sıkışmış bir iç deniz. Çevresindeki ülkelerin direk nehirlerinden ve karalardan direk boşaltılan atıklarla kirlenen bir deniz. Uzun yıllardır kirliliğe maruz kalan bir deniz. Çevre ülke hirlerden su girdisi olan Karadeniz bu ülkelerin atıklarıyla kirleniyor” diye konuştu. Yaklaşık 100 bir ton plastik atığın Karadeniz’e boşaldığını dile getiren Erüz, “1960’lardan 2000’lere kadar olan endüstriyel gelişmenin getirdiği büyük bir kirlilik yükü söz konusuydu ama ondan sonra işte Avrupa Birliği’nin uygulamaları, bizim ve diğer ülkelerin de uyumuyla birlikte endüstriyel kirleticiler azalmakla birlikte, yani fabrikasyon ve diğer etkilerle kirlilik azaldı. Son yıllarda artan petrol taşımacılığı kaynaklı olan petrol kirliliği Karadeniz’de etkin ama şu anda en çok etkili olan ve hızla artan plastik kirliliği. Bu plastikler dediğimiz işte bizim poşetimiz işte pet şişelerimiz gibi diğer plastik malzemeler olabileceği gibi örneğin bir kremin içerisinde bulunanlardan başlayıp daha büyük boyuta kadar giden mikro plastik dediğimiz gözle görülen ya da gözle göremeyen boyuttaki plastiğin küçük parçacıkları da yoğun bir şekilde hem atmosferden hem nehirlerden hem de karalardan denize boşalıyor. Her yıl çok hızlı bir şekilde bu oran artıyor. Yılda yaklaşık 8 milyon ton plastik atık denizlere ve okyanuslara dökülüyor. Şu anda tam net bir bilgi yok ama 100 bin tonu bulan bir rakam da Karadeniz’e boşalıyor. Dolayısıyla bu hızla artan kirleticiler denizi hem fiziksel olarak kirletiyor hem kimyasal hem de biyolojik yapıyı değiştiriyor. Taşıyıcı olan görevi gördüğü için bazen işte istenmeyen organizmaların bir bölgeden bölgeye taşınmasında da taşıyıcı rolü oynuyor. Dolayısıyla bu anlamda biyolojik olarak da ortamdaki ekosistemi olumsuz yönde etkileyen bir durum var. Bu anlamda baktığımızda Karadeniz evet insan etkisiyle hızlı bir şekilde maalesef kirleniyor. Bu kirlenen denizden biz hamsi palamut gibi balıklarımızı avladığımız bir deniz. Dolayısıyla kirlettiğimiz deniz aslında nihayetinde dönüp dolaşıp bize besin olarak geri dönüyor. Kirliliğe neden olan insanoğlu kirliliği azaltması gereken de yine insanoğlu” şeklinde konuştu. “Kirliliğin balık popülasyonu ve varlığı üzerinde bir büyük etkisi var” Karadeniz’deki kirliliğinin balık popülasyonu da etkilediğini kaydeden Erüz, “Fiziksel, kimyasal, biyolojik kirlilik o bölgede yaşayan balık popülasyonunu mutlaka etkiler. Özellikle bu kıyı dolguları ile birlikte balıkların yaşadığı kırsal bölgeler çok büyük tahribat var. Sığ su balıklarının yaşam ortamının ortadan kaldırılması büyük bir sıkıntı. Plastik ve diğer kirleticilerin denizdeki varlığı denizde bulunan canlıların etkilenmesine sebep olmaktadır. Örneğin palamut sadece Karadeniz’de yaşamıyor. Akdeniz, Ege’de de yaşıyor ve oradan Karadeniz’e göçüp geri gidiyor. Yine aynı şekilde lüfer benzer bir davranış gösteriyor. Hamsi Karadeniz içerisinde tur atıyor. Kuzeyden kirli bir bölgeye denk gelirse yumurtladığı bölgede kirliliğe maruz gelirse yumurtlama oranı azalıyor. Beslendiği dönemde ortamda bir kirliliğe bağlı besin azalması söz konusuysa o da ondan etkileniyor. Dolayısıyla kirlilik mutlaka balık popülasyonu etkiliyor ama kirliliğe bağlı ne kadar popülasyon değişti, küresel ısınmaya veya sıcaklık artışı ne kadar etkiliyor anlamında söylemek çok kolay değil. Detaylı bir çalışma gerektiriyor. Kirliliğin balık popülasyonu ve varlığı üzerinde bir büyük etkisi var. Balıkların özellikle belli türlerin daha baskın hale gelip bazı türlerin ise yavaş yavaş ortadan kalkma riski olduğunu söylemek mümkün” ifadelerini kullandı. Erüz, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Deniz İzleme Programı kapsamında TÜBİTAK MAM tarafından yapılan mevsimsel izleme ölçümlerinde Trabzon kıyılarında su kalitesi orta ve kötü sınıf olarak belirlendiğini belirterek, bölgenin en kirli sularının bulunduğu Trabzon’da hem akarsu hem de kanalizasyonlardan kaynaklanan kirliliğinin kontrol altına alınması gerektiğini söyledi.
Rayyan Baniya formayı unuttu
15 Nisan 2024 Pazartesi - 10:14 Rayyan Baniya formayı unuttu Trabzonspor’un sezon başında Fatih Karagümrük’ten transfer ettiği Rayyan Baniya, Teknik Direktör Abdullah Avcı’nın takımın başına geçmesinin ardından formayı unuttu. Savunma oyuncusu, ligde son 8 maçta yedek kulübesinden dahi çıkamadı. Trabzonspor, sezon başında Fatih Karagümrük’ten 2 Milyon 50 Bin Euro bonservis bedeli ödeyerek transfer ettiği Rayyan Baniya ile 4+1 yıllık sözleşme imzalamıştı. Beninli bir baba ve Türk bir annenin çocuğu olarak İtalya’da dünyaya gelen 25 yaşındaki stoper, Süper Lig’de yerli statüsünde forma giyiyor. Son 8 maçta süre alamadı Abdullah Avcı’nın takımın başına gelmesinin ardından savunma tandeminde forma bulmakta zorlanan Baniya, son 8 maçta süre alamadı. En son 4 Şubat’ta Beşiktaş ile deplasmanda oynanan müsabakada görev alan Rayyan Baniya, söz konusu maçın ardından ligde yeşil zemine çıkamadı. Avcı ile yıldızı barışmadı Bu sezon başında Fatih Karagümrük ile 1 maça çıktıktan sonra Trabzonspor’a transfer olan 25 yaşındaki futbolcu, 20 karşılaşmada bordo-mavili formayı terletti. 11 müsabakada ise kadroda olmasına rağmen oyuna dahil edilmedi. Lig’de bin 705 dakika süre alan Baniya, Abdullah Avcı’nın takımın başına gelmesinden sonra forma bulmakta zorlandı. 70 gündür maç oynamaya hasret kalan savunma oyuncusunun, tecrübeli teknik adamla yıldızı bir türlü barışmadı. Avcı, Trabzonspor’un sahasında 2-1 kazandığı Konyaspor mücadelesinin ardından Baniya’yı eleştirmişti.
9 günlük resmi tatilin son gününde Trabzon Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde yoğunluk yaşandı
14 Nisan 2024 Pazar - 10:28 9 günlük resmi tatilin son gününde Trabzon Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde yoğunluk yaşandı Ramazan Bayramı süresince tatillerini değerlendiren ve seyahat eden vatandaşların dönüşlerinin başlamasıyla birlikte tatilin son gününde de Trabzon Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde yoğunluğun arttığı görüldü. Bayram nedeniyle ilan edilen 9 günlük resmi tatilde bir çok vatandaş şehirlerarası seyahat etti. Gerçekleştirilen tatilde vatandaşların bir bölümü akrabalarını ziyaret ederken, bir bölümü ise turistik bölgelere gitmeyi tercih etti. Bayram tatilinin sonlarına doğru başlayan geri dönüş yoğunluğunun, tatilin son günü olan bugün de Trabzon Şehirlerarası Otobüs Terminali’nde katlanarak arttığı görüldü. Yeniden yola çıkmaya hazırlanan vatandaşları ise yakınları uğurladı. Bir otobüs firması adına şoförlük yapan Yusuf Taşlı İzmir’e gideceğini belirterek, "Malum bayram dönüşü yoğunluğu başlamış durumda. Öğrenciler ve aile ziyaretlerini yapmakta olan vatandaşlarımızı güvenli bir şekilde, iyi bir yolculuk geçirmelerini sürdürmeye çalışıyoruz. Aşırı bir yoğunluk başladı. Hem bayram dönüşü hem de hafta sonu olarak üniversite öğrencilerinin de okullarına dönüşüyle bayağı bir ek seferler ile beraber terminallerde ve yollarda yoğunluk yükseldi. Özellikle hafta sonu aşırı bir yoğunluk oldu. Ek seferler bile dolu, hem bayram hem öğrencilerin geri dönüşleri ile yoğunluk hat safhaya yükseldi" dedi. Balıkesir’den Trabzon’a geldiğini ifade eden Emrah Kartal ise, "Yollardaki trafik çok yoğun. Allah yardımcımız olsun. Sürücüler dikkatli olsun, acele etmeye gerek yok, geç olsun güç olmasın. Hayırlısıyla atlatırız İnşallah. Trafik yoğunluğu normale göre yüzde yüz arttı" diye konuştu. Üniversite öğrencisi Miray Rumeysa Genç, "Bayram tatili için memleketimdeydim. Okuluma devam etmek için Trabzon’a geri döndüm. Bayram trafiği yoğunluğu sebebiyle otobüsümüz biraz geç geldi" dedi. Bir diğer üniversite öğrencisi Efe Türker ise, "Normalde burası memleketim değil ama ailem burada yaşadığı için bayram tatili olduğundan dolayı buraya gelmiştim. Samsun’da okuyorum ve okula geri dönüyorum" şeklinde konuştu. Ramazan Bayramı çerçevesinde uygulanan resmi tatil bu gece sona erecek.
Trabzonspor, Kayserispor maçı hazırlıklarına moralsiz başladı
13 Nisan 2024 Cumartesi - 15:26 Trabzonspor, Kayserispor maçı hazırlıklarına moralsiz başladı Trabzonspor, Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında deplasmanda oynayacağı Kayserispor maçının hazırlıklarına başladı. Teknik Direktör Abdullah Avcı yönetiminde yapılan antrenmanda, Sivasspor karşılaşmasında forma giyen futbolcular rejenerasyon çalışması gerçekleştirdi. Diğer futbolcular ise antrenmanın ilk bölümünde dinamik ısınma, 5’e 2 gerçekleştirdi. Dar alanda oyun ile devam eden antrenman sonuçlandırma çalışmasıyla tamamlandı. Bordo-mavililer, 2 günlük iznin ardından salı günü yapacağı antrenmanla hazırlıklarına devam edecek. Moraller bozuk Trendyol Süper Lig’de sahasında Sivasspor’a 1-0 mağlup olan Trabzonspor’da moraller bozuk. Teknik Direktör Abdullah Avcı, antrenman öncesi oyuncularıyla bir araya gelerek durum değerlendirmesi yaptı. Ligde hiçbir şeyin garantisi olmadığını ifade eden deneyimli teknik adam, "Hedeflerimiz var ve bu hedeflere ulaşmamız için oyunun sonuna kadar içinde kalmalıyız. Oyun disiplininde kopmadan hem savunmayı hem hücumu birlikte yapmalıyız" dedi. Umut Bozok: "Şaka çarpıtılarak servis edildi" Trabzonspor’un forvet oyuncusu Umut Bozok, yedek kulübesinde yapmış olduğu hareketle ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Bozok, "Sivasspor ile oynadığımız maç öncesi takım arkadaşlarımla aramızdaki şakanın çarpıtılarak farklı şekilde servis edildiğini büyük bir şaşkınlıkla takip etmekteyim. Arkadaşlarımla şakalaşırken ortaya çıkan bu görüntüden dolayı üzüntümü belirtirken, taraftarlarımızın da hayal ürünü teorilerle kamuoyunu farklı şekilde yönlendirmeye çalışan bu tarz yorumlara itibar etmemesini dilerim" ifadelerini kullandı.
Trabzonspor istikrarı yakalayamadı
13 Nisan 2024 Cumartesi - 12:23 Trabzonspor istikrarı yakalayamadı Trendyol Süper Lig’de bu sezon inişli çıkışlı bir grafik ortaya koyan Trabzonspor, son 5 maçta 2 galibiyet, 3 mağlubiyet aldı. Trendyol Süper Lig’in 32. haftasında Trabzonspor evinde Sivasspor’a 1-0 mağlup oldu. Oyun ve skor istikrarını yakalayamayan bordo-mavililer, Teknik Direktör Abdullah Avcı yönetiminde de aradığı istikrarı bulamadı. Şampiyonluk sezonu sonrası sportif başarı arayan Karadeniz ekibi, bu sezon lig üçüncülüğü ve Ziraat Türkiye Kupası’na ulaşmayı hedefliyor. Son 8 sezonun en çok mağlubiyeti Trabzonspor, bu sezon inişli çıkışlı bir performans ortaya koyarak istikrardan uzak bir görüntü sergiledi. Bordo-mavililer, ligde oynadığı 32 maçta 16 galibiyet, 4 beraberlik ve 12 mağlubiyet aldı. 54 gole karşılık, kalesinde 42 golü gördü ve 52 puan topladı. Karadeniz ekibi, 32. hafta itibarıyla son 8 sezonun en çok mağlubiyetini aldı. Söz konusu müsabakaların 16’sını evinde oynayan Trabzonspor, 9 galibiyet, 1 beraberlik ve 6 mağlubiyet alarak evinde 28 puan topladı. Bordo-mavililer deplasmanda da 16 maçta 7 galibiyet, 3 beraberlik ve 6 mağlubiyetle 24 puan aldı. Bu sezon istediği saha sonuçlarını almakta zorlanan Trabzonspor, son 5 haftada ise 3 mağlubiyet ve 2 galibiyet elde ederek bir ’Var’mış, bir ’Yok ’muş görüntüsü verdi. Avcı’nın ortalaması düştü Trabzonspor, Abdullah Avcı’nın ikinci kez göreve geldiği dönemde bugüne kadar 24 maç oynadı. Geride kalan müsabakalarda 12 galibiyet, 4 beraberlik ve 8 mağlubiyet elde etti. Deneyimli teknik direktör, 1.64 puan ortalaması yakalayarak bordo-mavili takımdaki ortalaması en düşük dönemini yaşadı.
Sadece bir köyde üretiliyordu, asırlık kara kilidin tek ustası kaldı
13 Nisan 2024 Cumartesi - 10:07 Sadece bir köyde üretiliyordu, asırlık kara kilidin tek ustası kaldı Trabzon’un Vakfıkebir ilçesindeki İshaklı Mahallesinde 1900’lü yılların başında üretimine başlanan kara kilit imalatının günümüzde tek bir ustası kaldı. Yapımı 10 aşamadan geçen, ev ve samanlık kapılarında kullanılan ve iki tür halinde satılan kara kilit imalatının son temsilcisi Necati Sinan, teknolojiye rağmen kara kilide talebin olduğunu söylüyor. Trabzon’un Vakfıkebir ilçesindeki İshaklı Mahallesinde tarihi 1900’lü yıllara dayanan kara kilit imalatı kaybolmaya yüz tuttu. Karadeniz Bölgesi’nde geçmiş yıllarda hem üretimi ve hem de usta açısından oldukça yoğun günler yaşayan kara kilit imalatının günümüzde tek bir ustası kaldı. Körüklü kömür ocaklarında dövülen demirden yapılan bugünlerde ise makineleşen kara kilitler özellikle Trabzon, Giresun ve Samsun gibi illerde yoğun şekilde tercih ediliyor. Ev ve samanlık kapılarında kullanılan ve iki tür halinde satılan kara kilitlerin yapımı 10 aşamadan geçiyor. Küçüğü 16 santimetre, büyüğü de 18 santimetre olan büyük anahtarlı kara kilitlerin son ustası olan Necati Sinan (59) Vakfıkebir ilçesindeki Kirazlık Sanayi Sitesi’nde oğlu Osman Sinan (32) ile mesleğini sürdürüyor. Baba mesleği olan kara kilit imalatına ilkokul yıllarında başladığını belirten Necati Sinan, “Baba mesleği. İlkokuldan sonra bu mesleğe başladık. Devam ediyoruz. Kara kilidin tarihi 1900’lü yıllara dayanır. Bizim köyden başka hiçbir yerde yapılmaz. Köyün tamamı bunu yapardı. Sonra bu işten vazgeçildi. Bu işin yapan sadece ben kaldım. Yapımı makineler yardımıyla yapıyoruz. Geçmiş yıllarda daha farklı şekilde yapılıyordu. Körüklü ocaklarda yapılırdı. Şuanda makinelerden çıkan kalıplarla yapılıyor” dedi. “Bu kadar teknolojiye rağmen kara kilide yine talep oluyor” Teknolojiye rağmen kara kilide talep olduğunu kaydeden Sinan, “Bu kadar teknolojiye rağmen kara kilide yine talep oluyor. Biz artık yaptığımız kara kilitleri toptancıya veriyoruz. Onunda fiyatı 150 lira oluyor. Günde 10 tane kara kilit yapıyoruz. Çoğunlukla Trabzon, Gümüşhane, Giresun ve Samsun gibi illere gidiyor. Hatta Erzurum’a kadar gittiği bile oldu. Özellikle yaz mevsiminde yayla zamanları ve yayladan dönüşlerde kara kilitlerin satış zamanı oluyor. Halen daha kullanılıyor” şeklinde konuştu. “Yağlandıktan sonra ömür boyu kullanılabilir” Kara kilide coğrafi işaret alınması için çalışmaların sürdüğünü vurgulayan Sinan, “Tek ben kaldım. Oğlumla beraber bu işi yapıyoruz. Köyde yapacak olan kimse kalmadı. Gençlere tavsiyem bir meslek öğrensinler. Herkes masa başı istiyor o da mümkün değil. Meslek lisesinden mezun olduklarında herhangi bir yere girme imkanları var. Mesleğimden ve hayatımdan memnunum. Hiç kimsenin emri altında çalışmadım. Köyde 20-30 tane dükkan vardı. Sadece bu işi yapıyorlardı. Şuanda sadece ben kaldım. Kara kilidi halen daha kullanan köyler tabi ki var. Kara kilit normal kilitlere göre daha dayanıklı oluyor. Yağlandıktan sonra ömür boyu kullanılabilir. Kara kilit için coğrafi işaret alınacaktı. Belediye başkanı bana 3 ay içerisinde almayı düşünüyoruz demişti. Kara kilide coğrafi işaret alınmasından dolayı memnun oluruz” ifadelerini kullandı.
Sadece bir köyde üretiliyordu, asırlık kara kilidin tek ustası kaldı
13 Nisan 2024 Cumartesi - 09:58 Sadece bir köyde üretiliyordu, asırlık kara kilidin tek ustası kaldı Trabzon’un Vakfıkebir ilçesindeki İshaklı mahallesinde 1900’lü yılların başında üretimine başlanan kara kilit imalatının günümüzde tek bir ustası kaldı. Yapımı 10 aşamadan geçen, ev ve samanlık kapılarında kullanılan ve iki tür halinde satılan kara kilit imalatının son temsilcisi Necati Sinan, teknolojiye rağmen kara kilide talebin olduğunu söylüyor. Trabzon’un Vakfıkebir ilçesindeki İshaklı mahallesinde tarihi 1900’lü yıllara dayanan kara kilit imalatı kaybolmaya yüz tuttu. Karadeniz Bölgesi’nde geçmiş yıllarda hem üretimi ve hem de usta açısından oldukça yoğun günler yaşayan kara kilit imalatının günümüzde tek bir ustası kaldı. Körüklü kömür ocaklarında dövülen demirden yapılan bugünlerde ise makineleşen kara kilitler özellikle Trabzon, Giresun ve Samsun gibi illerde yoğun şekilde tercih ediliyor. Ev ve samanlık kapılarında kullanılan ve iki tür halinde satılan kara kilitlerin yapımı 10 aşamadan geçiyor. Küçüğü 16 santimetre, büyüğü de 18 santimetre olan büyük anahtarlı kara kilitlerin son ustası olan Necati Sinan (59) Vakfıkebir ilçesindeki Kirazlık Sanayi Sitesi’nde oğlu Osman Sinan (32) ile mesleğini sürdürüyor. Baba mesleği olan kara kilit imalatına ilkokul yıllarında başladığını belirten Necati Sinan, “Baba mesleği. İlkokuldan sonra bu mesleğe başladık. Devam ediyoruz. Kara kilidin tarihi 1900’lü yıllara dayanır. Bizim köyden başka hiçbir yerde yapılmaz. Köyün tamamı bunu yapardı. Sonra bu işten vazgeçildi. Bu işin yapan sadece ben kaldım. Yapımı makineler yardımıyla yapıyoruz. Geçmiş yıllarda daha farklı şekilde yapılıyordu. Körüklü ocaklarda yapılırdı. Şuanda makinelerden çıkan kalıplarla yapılıyor” dedi. “Bu kadar teknolojiye rağmen kara kilide yine talep oluyor” Teknolojiye rağmen kara kilide talep olduğunu kaydeden Sinan, “Bu kadar teknolojiye rağmen kara kilide yine talep oluyor. Biz artık yaptığımız kara kilitleri toptancıya veriyoruz. Onunda fiyatı 150 lira oluyor. Günde 10 tane kara kilit yapıyoruz. Çoğunlukla Trabzon, Gümüşhane, Giresun ve Samsun gibi illere gidiyor. Hatta Erzurum’a kadar gittiği bile oldu. Özellikle yaz mevsiminde yayla zamanları ve yayladan dönüşlerde kara kilitlerin satış zamanı oluyor. Halen daha kullanılıyor” şeklinde konuştu. “Yağlandıktan sonra ömür boyu kullanılabilir” Kara kilide coğrafi işaret alınması için çalışmaların sürdüğünü vurgulayan Sinan, “Tek ben kaldım. Oğlumla beraber bu işi yapıyoruz. Köyde yapacak olan kimse kalmadı. Gençlere tavsiyem bir meslek öğrensinler. Herkes masa başı istiyor o da mümkün değil. Meslek lisesinden mezun olduklarında herhangi bir yere girme olanakları var. Mesleğimden ve hayatımdan memnunum. Hiç kimsenin emri altında çalışmadım. Köyde 20-30 tane dükkan vardı. Sadece bu işi yapıyorlardı. Şuanda sadece ben kaldım. Kara kilidi halen daha kullanan köyler tabi ki var. Kara kilit normal kilitlere göre daha dayanıklı oluyor. Yağlandıktan sonra ömür boyu kullanılabilir. Kara kilit için coğrafi işaret alınacaktı. Belediye başkanı bana 3 ay içerisinde almayı düşünüyoruz demişti. Kara kilide coğrafi işaret alınmasından dolayı memnun oluruz” ifadelerini kullandı. (OK-ÖS-Y)
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu Trabzon’da bayramlaşma programına katıldı
12 Nisan 2024 Cuma - 22:17 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu Trabzon’da bayramlaşma programına katıldı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ramazan Bayramı dolayısıyla geldiği memleketi Trabzon’da bayramlaşma programına katıldı. İmamoğlu, CHP’li Ahmet Kaya’nın belediye başkanı seçildiği Ortahisar ilçesinde düzenlenen bayramlaşma programına katılırken daha sonra belediye binası önünde toplanan hemşehrilerine hitap etti. Kürsüye eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte çıkan İmamoğlu, kalabalığı selamladıktan sonra Trabzon’daki yaşantısını anlatarak Trabzonlu olmaktan gurur duyduğunu söyledi. Trabzonspor kaşkolu takarak hemşehrilerine seslenen İmamoğlu, “Bu devletin sahibi millettir. Partiler araç; partiler hizmet için araçtır. Seçim geldi, geçti, şimdi milletçe ayağa kalma zamanı. Birlikte çok çalışacağız. Yahu hangi partide siyaset yapıyorsanız yapın, şu ayaklarınızdaki, kollarınızdaki prangaları, kelepçeleri sökün atın, millete hizmet edin. Siz de bir kişiye değil millete hizmet edin; tadını çıkarın. Biz milletçe özgürlüğüne düşkün insanlarız. Biz demokrasi aşığıyız. Şimdi ne yapacağız? Daha fazla sizi dinleyeceğiz. Bu milletin ayağa kalkmasıdır; millet gücünün farkına varacak. Biz çok asil bir görevle, hizmet dönemiyle karşı karşıyayız ve göreceksiniz çok çalışacağız. Ben diyorum ki ‘beni geçecek adam, doğmadı kardeşim’. Yahu Ahmet Kaya diyebilir ki ‘başkanım sen öyle diyorsun ama ben daha çok koşarım’. Hadi koşalım. Ya hu hizmette yarıştan güzel bir şey olabilir mi? Beni geçene arkadan çelme takmam. Vallahi de billahi de alkışlarım. Millete hizmette yarışta kaybeden yok hepimiz kazanıyoruz. Çok başarılı olacağız” ifadelerini kullandı. "Bu süreçte ağzımızdan kötü kelime duymayacaksınız" İmamoğlu, "Bu süreçte ağzımızdan kötü kelime duymayacaksınız. Kötü kelime yok kötü söz yok. Kimsenin hakkında iftira, kumpas bu işlerle zaten uğraşmadık, uğraşmayız; kötü söz kullanmayacağız. Sizin işinizi, milletimizin geleceğini, gençlerimizin umutlarını konuşacağız. Onlara destek olacağız. Bizim buna yetecek gücümüz, aklımız, fikrimiz var. Sizin fikirlerinizden faydalanacağız. Yolumuz açık olsun, hep birlikte koşalım, hep birlikte coşalım. Partiyi burada bıraktık. Biz diyoruz ki, yahu bu işi Trabzon ittifakı kazandı, İstanbul’da İstanbul ittifakı kazandı, Türkiye’de Türkiye ittifakı olsun. Onun için ‘milletçe kazanalım’ diyoruz. Seçimde kaybedenimiz yok. İstanbul’umuza yapılmak istenen kötülüklere karşı nasıl orada ‘muhafız’ demişsem. Siz de Trabzon’da Trabzon’a bir kötülük yapılıyorsa Trabzon’a muhafızlık etmeye var mıyız? Sakın vazgeçmeyin, burası bizim biblomuz, bizim canımız ciğerimiz, bizi besleyen bir dünya. Trabzon’un muhafızı, koruyucusu olun Trabzon’un her konusuyla ilgilenin. Trabzonspor ile de ilgilenin. Trabzonspor’u da yalnız bırakmayın. Maddi-manevi yalnız bırakmayın. Her türlü kardeşlik, her türlü güzellik kazansın. Hepinizi çok seviyorum. Allah’ın izniyle Trabzon’da da, İstanbul’da da ülkemizin her yerinde de her şey çok güzel olacak; tam yol ileri” dedi.
Trendyol Süper Lig: Trabzonspor: 0 - Sivasspor: 0 (İlk yarı)
12 Nisan 2024 Cuma - 20:53 Trendyol Süper Lig: Trabzonspor: 0 - Sivasspor: 0 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 32. haftasında Trabzonspor, sahasında Sivasspor ile karşılaşıyor. Müsabakanın ilk yarısı golsüz eşitlikle sona erdi. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 24. dakikada Pepe’nin pasında topla buluşan Umut Güneş’in şutunda kaleci Nikolic meşin yuvarlağı çeldi. 31. dakikada Pepe’nin ceza sahası içine yerden gönderdiği topa Trezeguet’in gelişine vuruşunda meşin yuvarlak yandan auta çıktı. 32. dakikada Trabzonspor savunmasının uzaklaştırmaya çalıştığı topla buluşan Koita’nın vuruşunda meşin yuvarlak kaleci Uğurcan Çakır’da kaldı. 45. dakikada Eren Elmalı’nın uzak mesafeden vuruşunda kaleci Nikolic topu kornere çeldi. Hakemler: Ümit Öztürk, Mustafa Sarvanlar, Anıl Usta Trabzonspor: Uğurcan Çakır, Meunier, Mendy, Denswill, Eren Elmalı, Berat Özdemir, Umut Güneş, Bardhi, Visca, Trezeguet, Pepe Yedekler: Muhammmet Taha Tepe, Baniya, Fernandez, Umut Bozok, Fountas, Kerem Şen, Benkovic, Göktan Gürpüz, Enis Destan, Orsiç, Arif Boşluk Teknik Direktör: Abdullah Avcı Sivasspor: Nikolic, Appindangoye, Uğur Çiftçi, Samba Camara, Charisis, Bertuğ Elamz, Poungouras, Menig, Koita, Manaj, Murat Paluli Yedekler: Hüseyin Arslan, Alaaiddin Okumuş, Burak Kapacık, Clinton N’jie, Roman Kvet, Kerem Atakan Kesgin, İbrahim Akdağ, Mijo Caktas, Emre Gökay, Caner Osmanpaşa Teknik Direktör: Bülent Uygun Sarı kartlar: Charisis (Sivasspor), Mendy (Trabzonspor)