Yerel Haberler
Trabzon
Uzungöl beyaz gelinliğini giydi, kar kalınlığı 15 santimetreye ulaştı 28 Aralık 2025 Pazar - 10:08:50 Trabzon’un dünyaca ünlü turizm merkezi Uzungöl, yurdun dört bir yanında etkili olmaya başlayan kar yağışıyla birlikte adeta beyaz gelinliğini giydi. Gece saatlerinden itibaren etkisini artıran kar yağışı, Uzungöl ve çevresini kısa sürede beyaza bürürken, bölgede kar kalınlığı yer yer 15 santimetreye ulaştı. Kartpostallık görüntülerin ortaya çıktığı Uzungöl’de, yoğun kar yağışı doğayla iç içe eşsiz manzaralar oluşturdu. Göl çevresi, ormanlık alanlar ve dağ siluetleri tamamen beyaz örtüyle kaplanırken, bölge kış turizmi açısından da yeniden ilgi odağı haline geldi. Kar yağışının ardından kış mevsiminde Uzungöl’ü görmek isteyen yerli ve yabancı turistler de harekete geçti. Otel ve konaklama tesislerine rezervasyon taleplerinin artmaya başladığı öğrenilirken, bölge esnafı ve turizmciler yoğun bir kış sezonu beklentisine girdi. Bölgede yaşayan işletmecilerden Alibey Aygün karlı bir güne uyandıklarını ifade ederek, "Sezonu bitirdik derken kar sezonu başladı. Burada çok güzel bir hava var. Yerli ve yabancı turistler için de aranıp da bulunamayacak bir güzellikte burası şu anda. Misafirlerimizi buraya bekliyoruz" dedi. Öte yandan Uzungöl’de 23, 24 ve 25 Ocak tarihlerinde kış turizmine yönelik çeşitli etkinlik ve hazırlıkların planlandığı öğrenilirken, Trabzon Valiliği, Trabzon Büyükşehir Belediyesi, Çaykara Kaymakamlığı, Çaykara Belediyesi, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası, bölgedeki sivil toplum kuruluşları ve Uzungöl Muhtarlığı gibi bir çok kurumun desteğiyle gerçekleştirilmesi planlanan organizasyonun 3 gün süreceği, festival programına ilişkin detayların ise ilerleyen günlerde kamuoyuyla paylaşılacağı ifade edildi.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 12:49 Trabzon’da belediye ekipleri hasta vatandaşın imdadına yetişti Trabzon Büyükşehir Belediyesi ekipleri, yüksek kesimlerde karla mücadeleyi sürdürürken, acil durumlarda da teyakkuza geçiyor. Sağlık ekiplerinin hasta bir vatandaşa ulaşabilmesi için kar nedeniyle kapalı olan Maçka ilçesi Güzelyayla Mahallesi yolu ivedilikle ulaşıma açıldı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi Yol Yapım, Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı ekipleri, yüksek kesimlerde etkili olan kar yağışı nedeniyle kapanan mahalle yollarında karla mücadeleyi sürdürüyor. Ekipler, Çaykara ilçesinde Arpaözü, Demirkapı, Çayıroba ve Yaylaönü, Araklı ilçesinde Yeşilyurt, Erikli, Sulakyurt ve Bahçecik mahalleleri ile Köprübaşı ilçesi Arpalı Mahallesi’nde yol açma çalışmalarına devam ediyor. Maçka’nın Güzelyayla Mahallesi’ndeki hasta bir vatandaşa, yol kar nedeniyle kapandığı için ulaşamayan sağlık görevlileri, Büyükşehir Belediyesi ekiplerinden yardım istedi. Harekete geçen ekipler, yolu ksa sürede açarak hasta vatandaşın imdadına yetişti. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, yüksek rakımlı bölgelerde kar yağışının zaman zaman etkisini artırdığı belirtilerek, "Vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için ekiplerimiz 24 saat esasına göre görev başındadır. Acil durumlarda gelen ihbarlara öncelik verilmektedir. Yüksek kesimlerde yaşayan vatandaşlarımızın tedbirli olmalarını ve zorunlu olmadıkça yayla yollarını kullanmamalarını önemle rica ediyoruz" denildi.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 09:50 Altının gram fiyatının artması Trabzon hasırının değerine değer kattı Dünyaca ünlü coğrafi işaretli Trabzon hasır bileziği, son dönemde gram altının fiyatının tarihinin en yüksek zirvesini görmesiyle birlikte değerine değer kattı. Trabzon Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Ali Yazıcı, altın gramının 6 bin 250 TL seviyesinde işlem gördüğü bu dönemde, bir takım hasır bilezik fiyatının 600 bin TL’den başladığını belirterek, "Özel siparişlere bakıldığında fiyatlar 3 milyon TL’ye, hatta 6 milyon TL’ye kadar çıkabilmektedir. Özellikle 61 sıra, 81 sıra hasır takımlar; gerdanlık, yüzük ve küpeyle birlikte değerlendirildiğinde toplam maliyetin 3 milyon TL ile 6 milyon TL arasında olduğunu ifade edebilirim" dedi. Altın yükseldiğinde alımların arttığını, altın düşmeye başladığında ise satışların daha fazla olduğunu kaydeden Yazıcı, özellikle yılsonlarına doğru, Kasım ve Aralık aylarında altın bozma işlemlerinin arttığını kaydetti. 2025 yılının kuyumcu sektörü için iç piyasada istenildiği gibi geçmediğini dış piyasada ise ihracat rakamlarının 2014’e göre daha iyi olduğunu ifade eden Yazıcı, "2025 yılı, açıkça söylemek gerekirse, iç piyasada 2024 yılına göre biraz daha kötü geçti. Dış piyasaya baktığımızda ise ihracat rakamlarımızın 2024’e kıyasla daha iyi olduğunu, daha olumlu rakamlar ortaya çıktığını söyleyebilirim. Bakanlığın bizlere verdiği bilgilere göre 2024 yılında mücevher ihracatı 7,5 milyar dolar seviyesindeyken, 2025 yılı Ekim ayı itibarıyla bu rakamın 12,5 milyar dolara ulaştığı bilgisi bulunmaktadır. Trabzon hasır bileziği açısından bakıldığında, Trabzon’daki kazaziye ve hasır bilezik ihracatında yüzde 30 payımız olduğu ifade ediliyor. Bu tabloya göre ihracatta bir miktar daha iyi durumdayız; ancak iç piyasada mücevher satışlarında bir nebze zayıflık söz konusu. Buna karşın yatırım amaçlı olarak külçe altın, Cumhuriyet altını ve çeyrek altın satışlarının arttığını, yatırımcıya daha fazla altın satıldığını söyleyebilirim" şeklinde konuştu. Yıl sonlarına doğru altın bozdurma işlemleri artıyor Özellikle yıl sonuna doğru altın bozdurma işlemlerinin arttığına dikkat çeken Yazıcı, "Altın yükseldiğinde alımların arttığını, altın düşmeye başladığında ise satışların daha fazla olduğunu zaman zaman görüyoruz. Özellikle yıl sonlarına doğru, Kasım ve Aralık aylarında altın bozma işlemlerinin arttığını gözlemliyoruz. Bunun nedeni olarak, 2026 yılında vergi usulü ve tapu devri işlemlerinde vergi artışları olacağı beklentisiyle vatandaşların ev ve araba alımı için altın bozdurması gösterilebilir. Alım tarafına bakıldığında ise Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarında daha fazla altın alındığını söyleyebilirim. Bu durum, büyük ölçüde vatandaşın ekonomik durumuyla bağlantılıdır" diye konuştu. Yaz sezonu zayıf geçti Bu yıl düğün sezonunun zayıf geçtiğini belirten Yazıcı, "2024 yılının yaz sezonu daha iyiydi. 2025 yılının yaz sezonu ise oldukça zayıf geçti. Ocak ve Şubat aylarında bir miktar hareketlilik olsa da sezonun geneline bakıldığında, özellikle Ağustos ayından sonra ciddi bir düşüş yaşandığını ifade edebilirim. Dolayısıyla 2024 yılı ile 2025 yılı kıyaslandığında yaklaşık yüzde 30’luk bir daralma olduğunu söyleyebilirim" diye konuştu. Trabzon hasırı sektörün göz bebeği Dünyaca üne sahip coğrafi işaretli Trabzon hasırının tarihinin en yüksek fiyatını gördüğünü belirten Yazıcı, "Altının 6 bin 250 TL seviyesinde işlem gördüğü bu dönemde, bir takım hasır bilezik fiyatı 600 bin TL’den başlamaktadır. İnce bir takım bu seviyedeyken, özel siparişlere bakıldığında fiyatlar 3 milyon TL’ye, hatta 6 milyon TL’ye kadar çıkabilmektedir. Özellikle 61 sıra, 81 sıra hasır takımlar; gerdanlık, yüzük ve küpeyle birlikte değerlendirildiğinde toplam maliyetin 3 milyon TL ile 6 milyon TL arasında olduğunu ifade edebilirim. Altının ons fiyatına baktığımızda ise bugün 4 bin 350-4 bin 400 dolar seviyelerinde işlem gördüğünü görüyoruz. Kırk yılı aşkın süredir bu mesleğin içindeyiz ve ilk defa ons fiyatının bu kadar yüksek seviyelere çıktığına şahit oluyoruz. Tarihi bir rekor kırıldığını söyleyebilirim" ifadelerini kullandı. Yeni yıla ilişkin beklentilerini de paylaşan Yazıcı, "İşlerimizin daha iyi olmasını umut ediyoruz. İnşallah dünyada herhangi bir kaos ya da savaş yaşanmaz. Altın piyasasına baktığımızda fiyatların bir miktar daha yukarı gidebileceğini öngörüyoruz; ancak temennimiz, fiyatların aşırı yükselmemesi ve herkesin alım gücünün korunmasıdır. İnşallah 2026 yılının daha iyi olacağına dair umutluyuz. Şu an itibarıyla ev ve araba alımlarının arttığını görüyoruz. Yatırımcıların biriktirdikleri altını, yüksek fiyatlardan bozdurarak bu ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla satış yaptıklarını söyleyebilirim. Ocak ayından sonra piyasanın daha durağan bir sürece gireceğini, bu noktadan sonra yeniden altın alımına yöneleceğini düşünüyorum" dedi.
26 Aralık 2025 Cuma - 23:11 Trabzon Film Festivalinde Altın Taka ödülleri sahiplerini buldu Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni, sinema dünyasının önemli isimlerini bir araya getirdi. Farklı kategorilerde dereceye giren yapımlar ve sanatçılar, Altın Taka Ödülleri ile onurlandırıldı. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, uzun metrajlı filmleri de dahil ederek festivali geleneksel hale getireceklerini açıkladı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Trabzon Valiliği ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle bu yıl ilki düzenlenen Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni yoğun katılımla gerçekleşti. Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in ev sahipliği yaptığı törene, Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, sanatçılar ile sanatseverler katıldı. "Trabzon sinemayla yeni tanışmış bir şehir değildir" Konuşmasında "Trabzon sinemayla yeni tanışmış bir şehir değildir" diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç "1900’lü yılların başından itibaren sinema salonları, seyircisi ve sanatçılarıyla güçlü bir sinema kültürüne sahiptir. Belediyemizin arşivlerinde yer alan 1930’lu yıllara ait sinema ve tiyatro düzenlemeleri, bu kültürel birikimin somut göstergesidir. Merhum Erol Günaydın’dan Tanju Gürsu’ya, Ertem Eğilmez’den bugün aramızda bulunan çok kıymetli sanatçılarımıza kadar Trabzon, Türk sinemasına iz bırakan pek çok değer kazandırmıştır. Bu kadim mirası sinema yoluyla geleceğe taşımayı bir vefa ve miras sorumluluğu olarak görüyoruz. Altın Taka ödülümüz, 101 yıl önce Karadeniz’den cepheye cephane taşıyan isimsiz kahramanların hatırasına adanmıştır. Bu yıl İlkini gerçekleştirdiğimiz Trabzon Film Festivali’ni her yıl daha da büyüterek sürdürme sorumluluğunu taşıdığımızı huzurlarınızda bir kez daha ifade ediyorum" dedi. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu ise "Bu festivalin Karadeniz’e ve özellikle Trabzon’a çok yakıştığını açıkça ifade etmek isterim. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda sanatı ve sanatçıyı merkeze alıyor, Trabzon’un doğası ve kültürüyle sinema için çok güçlü bir plato olduğunu görüyoruz. Bu kıymetli festivali hayata geçiren tüm ekibe, sanatçılarımıza ve emeği geçen herkese bakanlığımız adına teşekkür ediyor, bu tür projeleri desteklemeye devam edeceğimizi özellikle vurguluyorum" şeklinde konuştu. Hülya Koçyiğit ve Hüseyin Avni Danyal’a onur ödülü Onur Ödülü’ne layık görülen Hüseyin Avni Danyal da duygularını şu sözlerle dile getirdi: "Doğup büyüdüğüm topraklarda bir film festivalinin düzenleniyor olması beni inanın hepinizden daha çok heyecanlandırıyor. Geç kalınmış ama çok değerli bir adım olduğunu düşünüyorum. Bundan büyük bir onur ve gurur duyuyorum. Trabzonlu bir sanatçı olarak bu festivalin büyümesi ve uluslararası bir nitelik kazanması için üzerime düşen her türlü katkıyı vermeye hazırım." Onur Ödülü’ne layık görülen Türk sinemasının duayen isimlerinden Hülya Koçyiğit ise konuşmasında şunları söyledi: "Trabzon Film Festivali’nin ilk kez düzenlenmiş olmasına rağmen, bundan sonra geleneksel hale gelerek güçleneceğine ve yalnızca Trabzon’un değil tüm Karadeniz’in kültür ve sanat hayatında söz sahibi olacağına yürekten inanıyorum. Biraz geç kalınmış olsa da atılan bu cesur adımın arkasında durulacağına ve tüm Trabzon’un bu festivali sahipleneceğine inanıyor, emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, başarılar diliyorum." Ödüller sahiplerini buldu Konuşmaların ardından, Trabzon Film Festivali’nde başarılı bulunan yapıtların sahiplerine ödülleri takdim edildi. Öğrenci Kısa Film Yarışması Jüri Ödülü, ’Çalınan Yük’ filmine verilirken, Öğrenci Kısa Film Yarışması En İyi Film Ödülü’nün sahibi ’Gülümse’ oldu. Ulusal Kısa Film Yarışması’nda belgesel kategorisinde Erol Günaydın Jüri Özel Ödülü, ’İyi Ölüm’ filmine layık görüldü. Altın Taka Deneysel En İyi Film Ödülü’nü ’Kim’ filmi kazandı. Belgesel dalında verilen ödül ’Pirlerin Düğünü’ filmine giderken, Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda Jüri Özel Ödülü ’Muzaffer’ filmine, En İyi Film Ödülü de ’Berona’ filmine verildi.
DOKA’dan ekonomiye ’Yeşil İvme’
31 Temmuz 2025 Perşembe - 12:19 DOKA’dan ekonomiye ’Yeşil İvme’ Doğu Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın (DOKA) Yeşil İvme Destek Programı Trabzon’daki iş adamlarına anlatıldı. Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası üyelerinin kamu desteklerinden etkin biçimde yararlanmasını sağlamak amacıyla düzenlenen bilgilendirme toplantısında Yeşil İvme Destek Programı ile ilgili bilgiler verildi. DOKA ve Avrupa İşletmeler Ağı desteğiyle düzenlenen bilgilendirme toplantısında TTSO’nun imalat ve turizm konaklama sektöründe faaliyet gösteren işletmelerinin faydalanabileceği Yeşil İvme Destek Programı’nın detayları katılımcılarla paylaşıldı. DOKA Sürdürülebilir Kalkınma Birimi Uzmanı Oğuzhan Şatır tarafından yapılan sunumda, program kapsamındaki hibe desteği, uygun harcama kalemleri, başvuru süreci ve teknik detaylara ilişkin bilgiler verildi, sorular yanıtlandı. Öte yandan Yeşil İvme Destek Programı’nda öncelikli olarak imalat sanayinde verimlilik ve temiz üretim odağında dönüşüm sağlanması ve turizm sektöründe çevre dostu uygulamaların yaygınlaştırılması amaçlanıyor. Yeşil İvme Destek Programı’na TR90 Bölgesi illeri Artvin, Giresun, Gümüşhane, Ordu, Rize ve Trabzon’da kayıtlı imalat sanayi ile turizm konaklama sektöründe faaliyet gösteren mikro ve küçük işletmeler başvuru yapabilecek. Program, Yeşil Dönüşüm Teknik Destek Programı ve Yeşil İvme Hibe Destek Programı olmak üzere iki aşamada yürütülecek. Program için son başvuru tarihi 31 Ağustos 2025 olarak açıklanırken, başvurular, Kalkınma Ajansları Yönetim Sistemi (KAYS) sistemi üzerinden http://kaysuygulama.sanayi.gov.tr/ adresinden alınacak.
Hıdırnebi Yaylası’na yeni yol projesi hayata geçiyor
31 Temmuz 2025 Perşembe - 10:31 Hıdırnebi Yaylası’na yeni yol projesi hayata geçiyor Trabzon’un önemli turizm merkezlerinden biri olan Akçaabat ilçesi Hıdırnebi Yaylası’na ulaşımı sağlayacak yeni alternatif yolun yapımına başlandı. Yeni yol projesi Akçaabat Belediyesi, Karayolları Bölge Müdürlüğü, Orman Bölge Müdürlüğü, Devlet Su İşleri (DSİ) Bölge Müdürlüğü ve Akçaabat Kaymakamlığı arasında imzalanan protokol kapsamında hayata geçiriliyor. Akçaabat Şinik Organize Sanayi Bölgesi’nden başlayarak Balıklıgöl üzerinden Hıdırnebi Yaylası’na ulaşacak olan bu yeni yol güzergâhı, bölge halkı için büyük bir ulaşım kolaylığı sağlarken, yerli ve yabancı turistlerin de bölgeye daha hızlı ve konforlu şekilde ulaşmasını mümkün kılacak. Yapılan yeni yol ile ilgili bilgi veren Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, "Akçaabat’ımız için büyük önem taşıyan bu yeni yol projesi, hem bölgede yaşayan vatandaşlarımızın ulaşımını kolaylaştıracak hem de ilçemizin turizm potansiyeline çok değerli bir katkı sunacaktır. Hıdırnebi Yaylası gibi gözde bir turizm destinasyonuna artık daha rahat, daha güvenli ve daha hızlı ulaşmak mümkün olacak. Bu yol, sadece bir ulaşım hattı değil; bölgenin kalkınması, turizmin gelişmesi ve yaşam kalitesinin artması adına da önemli bir adımdır. Hıdırnebi’ye yapmış olduğumuz bu yeni yol da daha önce verdiğimiz sözlerden biriydi. Bugün bu sözü yerine getiriyor olmanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Ayrıca bu güzergâhın tamamlanmasıyla birlikte, Hıdırnebi’ye ulaşan diğer alternatif yolların bakım ve onarımı da daha düzenli ve etkin şekilde yapılabilecektir. Bu da hem yayla kullanıcıları hem de bölge halkı için ilave bir konfor oluşturacaktır" dedi.
Yaylada ilk kez gördüğü böceğin türünü öğrenmek için sosyal medyada paylaştı
31 Temmuz 2025 Perşembe - 09:28 Yaylada ilk kez gördüğü böceğin türünü öğrenmek için sosyal medyada paylaştı Trabzon’un Araklı ilçesinde yaşayan Adem Gümrükçüoğlu, çalışmak amacıyla gittiği Akçaabat ilçesindeki Hıdırnebi Yaylası’nda karşılaştığı ilginç bir böcek türüyle sosyal medyada dikkat çekti. Hava almak için çıktığı doğa yürüyüşü sırasında farklı yapısıyla ilgisini çeken bir böcekle karşılaşan Adem Gümrükçüoğlu, Hıdırnebi Yaylası’nda gördüğü böceğin ne olduğunu öğrenebilmek için fotoğrafını sosyal medya hesabından paylaştı. Daha önce böyle bir böcekle hiç karşılaşmadığını ifade eden Gümrükçüoğlu, "Doğayı çok severim, fırsat buldukça yaylalara çıkarım. Bugün de iş arasında biraz temiz hava almak için yürüyüşe çıktım. O sırada yerde gördüğüm böcek dikkatimi çekti. Daha önce hiç böyle bir böcek görmemiştim. Ne olduğunu merak ettim ve sosyal medyada paylaşıp takipçilerimden yardım istedim" dedi. Kısa sürede birçok kullanıcı Gümrükçüoğlu’nun paylaşımına yorum yaparak böceğin türüyle ilgili tahminlerde bulundu. Yayla ziyaretçilerinin sıklıkla ilginç canlı türleriyle karşılaşabildiğine dikkat çeken doğaseverler, bu tür paylaşımların doğa bilinci açısından önemli olduğunu vurguluyor. Öte yandan uzmanların değerlendirmelerine göre, böceğin halk arasında "kedi güvesi" olarak da bilinen bir güve türü olduğu belirtildi. Kalın gövdesi, dalga desenli kanatları ve dikkat çekici "boynuz benzeri" yapılarıyla tanınan bu tür, zararsız olup genellikle yapraklı ağaçların bulunduğu nemli bölgelerde görülüyor. Geceleri aktif olan bu canlılar, doğada kamuflaj yetenekleriyle biliniyor.
Yaz aylarında artan arı temaslarına karşı uzmanlardan uyarı
31 Temmuz 2025 Perşembe - 09:21 Yaz aylarında artan arı temaslarına karşı uzmanlardan uyarı Yaz aylarında artan arı temaslarına karşı uzmanlar, özellikle alerjisi olan bireylerin daha dikkatli olması gerektiği belirtildi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdulkadir Gündüz, arı sokmalarının bazı bireylerde hayati tehlike oluşturabileceğine dikkat çekerek "Nefes darlığı, hırıltı, tansiyon düşüklüğü, bayılma, göz kararması, vücutta yaygın kızarıklık, ciltte solukluk ve ishal gibi belirtiler, şiddetli alerjik reaksiyonlara işaret edebilir. Bu bulgular ortaya çıktığında hiç vakit kaybetmeden tıbbi yardım alınmalıdır" dedi. Arı zehrine karşı alerjisi bulunan bireylerin yanlarında mutlaka adrenalin oto-enjektörü (adrenalin pompası) taşımaları gerektiğini hatırlatan Prof. Dr. Gündüz, "Bu tür acil durumlarda ilaç, doğrudan kıyafet üzerinden kas içine uygulanabilir. Aynı zamanda 112 Acil Çağrı Merkezi’ne derhal ulaşmak, hayat kurtarıcıdır" diye konuştu. Arı sokmalarının genellikle hafif seyrettiğini kaydeden Gündüz, "Arı sokmaları genellikle hafif seyreder ve sokulan bölgede şişlik, kızarıklık, ısı artışı gibi belirtilerle kendini gösterir. Bu tür durumlarda şu önlemler önerilmektedir: Arının iğnesi, cımbız benzeri bir aletle dikkatlice ve hızlıca çıkarılmalı. Sokulan bölge sabunlu suyla yıkanarak temizlenmeli. Soğuk kompres (buz torbası) uygulanmalı. Kaşıntı için antihistaminik kremler, bulaş riskine karşı antibiyotikli pomatlar kullanılmalı. Isırılan bölgenin biraz yüksekte tutulması önemlidir. Hafif alerjik reaksiyon gösteren vakalarda bu bulgular genellikle 2-3 gün içinde kendiliğinden kaybolur. Ancak açık alanda çalışanlar ya da doğada vakit geçiren vatandaşların arı sokması riskine karşı bilinçli ve hazırlıklı olmaları hayati önemlidir" uyarısında bulundu.
Maçka Belediye Başkanı Koçhan’dan Ortahisar Belediye Başkan Kaya’ya "şov yapma" uyarısı
30 Temmuz 2025 Çarşamba - 15:43 Maçka Belediye Başkanı Koçhan’dan Ortahisar Belediye Başkan Kaya’ya "şov yapma" uyarısı Trabzon’un Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Kaya’nın vatandaşlardan gelen şikâyet ve talepler doğrultusunda Maçka ilçesi sınırları içindeki Sümela Manastırı’nın etrafındaki piknik alanlarında kapsamlı bir temizlik çalışması yaptıklarını açıklaması Maçka Belediye Başkanı Koray Koçhan’ın tepkisini çekti. Yaptığı basın açıklamasında "Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve Maçka Belediyesi sorumluluk alanında olan bölgede Ortahisar Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerinin oluşan kirliliği giderdiğini" açıklayan Kaya’ya "Şov yapma Ortahisar’ın temizliği ile ilgilen" uyarısında bulunan Koray Koçhan "Sümela ve çevresinin temizliğinin tamamen Milli Parklar Genel Müdürlüğü sorumluluğunda, Maçka Belediyesi olarak görevimiz olmamasına rağmen gönüllü olarak çöpleri düzenli olarak topluyoruz. Önce kendi hizmetlerinizi anlatın. Milli Parklara ait koskoca alanda bir noktayı temizleyerek yetki alanınız dışındaki alanlarda şov yapmayı bırakın" dedi. Trabzon’un gözde turizm merkezi Sümela Manastırı çevresinde yapılan temizlik çalışması üzerinden kamuoyunu yanıltmaya çalışıldığını kaydeden Başkan Koray Koçhan "Sümela Manastırı ve çevresindeki piknik alanları, Milli Parklara bağlı özel koruma alanıdır ve bu bölgede temizlik hizmeti Milli Parklara aittir. Hal böyleyken, Ortahisar Belediyesi’nin sorumluluk sahası dışında, yasal zemini olmayan bir çalışmayı kamuoyuna bir başarı hikayesi gibi sunması, sadece gündem oluşturma ve şov yapma çabasıdır. Temizlik hizmeti gerçekten bir sorumluluksa, bu sorumluluğu önce kendi ilçenizde yapın. Kaldı ki Oratahisar’daki çöp dağlarını da biz biliyoruz" diye konuştu. "Ortahisar Belediyesi önce kendi ilçesinin çöplerini temizlesin" Başkan Koçhan, Ortahisar’daki birçok mahalleden gelen yoğun temizlik şikayetlerine dikkat çekerek şu sözlerle devam etti: "Sayın Ahmet Kaya, kendi ilçenizin çöplerine sahip çıkın. Milli Parklar’ın sorumluluğundaki alanlarda şov yaparak algı yönetmeye çalışmayın. Belediyelerin, kendi sınırları dışındaki alanlarda izinsiz çalışması hem yasal değildir hem de kurumsal ciddiyetle bağdaşmaz. Bu tür alanlar popülist gösterilerin değil, sorumluluk ve bilinçli hizmet anlayışının alanlarıdır. Ortahisar Belediyesi önce kendi ilçesinin çöplerini temizlesin; ardından gerçekten varsa yaptığı yatırımları anlatsın. Koskoca turizm alanında yalnızca bir noktada temizlik yapıp bunu kamuoyuna hizmet gibi sunmak, şovdan başka bir şey değildir."
Karadeniz Sahil Yolu Yomra geçişinde trafik sorunu yeni nesil hemzemin kavşak ile çözülecek
30 Temmuz 2025 Çarşamba - 14:07 Karadeniz Sahil Yolu Yomra geçişinde trafik sorunu yeni nesil hemzemin kavşak ile çözülecek Trabzon’da özellikle yaz aylarında büyük yoğunluk yaşanan ve özellikle akşam saatlerinde içinden çıkılmaz bir hal alan Karadeniz Sahil Yolu Yomra ilçe geçişindeki trafik sorunu yeni nesil hemzemin kavşak ile çözülecek. Yapılacak çalışma ile ilgili bilgi veren Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Trabzon’da yaz mevsiminin başlamasıyla birlikte yoğunlaşan trafik akışını rahatlatmak üzere Yomra Giriş Kavşağı’nda yeni nesil kavşak uygulaması için çalışmalara başladıklarını kaydetti. Bakan Uraloğlu, yerli ve yabancı turistlerin artan ilgisiyle birlikte Trabzon’da trafik hacminin her geçen gün yükseldiğini ifade ederek "Bu yoğunluk Karadeniz Sahil Yolu üzerindeki Yomra giriş kavşağında da kendini gösteriyor. Yomra giriş kavşağında yıllık ortalama günlük trafik değeri 72 bine ulaştı. Yaptığımız kapasite analizleri ve projeksiyon değerlendirmeleri, mevcut hemzemin kavşağın artık yeterli olmadığını açıkça ortaya koydu. Bu nedenle hemzemin düzenlemelerle kavşak geometrisini yeniden tasarladık. Yeni model sayesinde geçiş süresini yarıya indirmeyi, böylece trafik yoğunluğunu önemli ölçüde azaltmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı. Yeni sistemin teknik detaylarına da değinen Bakan Uraloğlu, "Yeni nesil kavşak projesi ile birlikte hem araç depolanma alanlarını 5 kat arttıracağız hem de mevcut sinyalizasyon ile 4 fazlı olan kavşak sistemini 2 fazlı hale getireceğiz. Böylece geçiş süresi azalırken trafik yoğunluğunun da önüne geçeceğiz" açıklamasında bulundu. Kavşağın klasik projelere göre daha düşük maliyetle tasarlandığını da vurgulayan Uraloğlu, "Yeni nesil kavşak projesiyle; hızlı yapım, düşük maliyet ve trafik ihtiyaçlarına cevap veren bir model geliştirdik. Bu sayede çok daha kısa sürede işlevsel ve sürdürülebilir bir kavşak yapımı mümkün hale geldi" değerlendirmesinde bulundu. Projenin takvimine ilişkin de bilgi veren Uraloğlu, "Yomra Yeni Nesil Hemzemin Kavşak Projesi’nin yapım çalışmalarına 28 Temmuz 2025 tarihi itibarıyla başladık. bir ay gibi kısa bir sürede tamamlayarak Ağustos ayı sonunda hizmete almayı hedefliyoruz" dedi.
Fındıkta erken hasat uyarısı
30 Temmuz 2025 Çarşamba - 09:18 Fındıkta erken hasat uyarısı Fındıkta hasat tarihinin yaklaşmasıyla birlikte uzmanlardan erken hasat uyarısı geldi. Trabzon’da kesimlere göre 2025 yılı fındık hasat tarihleri geçtiğimiz günlerde belirlendi. Ticaret Bakanlığı Doğu Karadeniz Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü’nün genelgesi doğrultusunda toplanan komisyonda alınan ortak karar neticesinde 250 metre rakıma kadar olan sahil kesiminde 3 Ağustos, 500 metre rakıma kadar olan orta kesimde 8 Ağustos, 500 metre ve üzerinde rakıma sahip olan kesimlerde ise 14 Ağustos’tan itibaren fındık toplanabileceği duyuruldu. Konuyla ilgili açıklama yapan Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı Cemil Pehlevan ise sahada yaptıkları gözlemlere göre 250 rakım altındaki fındık bahçelerinde 3 Ağustos itibarıyla hasat için uygun koşullar oluşmadığı belirterek fındığın üçte ikisinin kızarmamış olması ve zurufundan zor ayrılması nedeniyle hasat için erken olduğu uyarısında bulundu. Pehlevan, belirlenen fındık toplama tarihinin hasat için uygun olmadığını iddia ederek "Şu anki görüntü itibarıyla belirlenen tarih olan Ağustos ayının 3’ünde, bu bölgede 250 rakım altındaki alanlarda fındık hasadının uygun olmadığını belirtmek isterim. Eğer bu tarihte hasat yapılırsa randıman kaybı yaşanacaktır. Fındığın üçte ikisinin kızarmış olması gerekirken, görüldüğü üzere henüz yeterli kızarıklık yok; sadece kısmi kızarıklıklar mevcut. Bu durum belki de kuraklıktan kaynaklanıyor olabilir. Sahadaki gözlemlerime göre, 250 rakımın altındaki fındık alanlarında 3 Ağustos itibarıyla hasat yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü fındığın üçte ikisi henüz kızarmamış, zorlukla zurufundan (kabuk) ayrılıyor. Aslında üretici, fındığın ne zaman toplanması gerektiğini biliyor. Ancak erken hasat yapıldığında bu, doğrudan üreticiye zarar veriyor. Çünkü randıman kaybı, gelir kaybı anlamına geliyor" dedi. Erken hasada yasal müdahale Fındık hasadını belirlenen tarihten önce yapanlara yasal işlem yapılacağını da hatırlatan Pehlevan, "Fındık toplamaya erken başlayanlara karşı yasal işlem ve cezai yaptırımlar söz konusu. Bu yıl böyle bir sorun yaşanacağını düşünmüyorum. Ancak bu sene hasat için çok erken tarihler verildiğini düşünüyorum. Erken toplama konusunda devletin kolluk kuvvetleriyle müdahale etmesi gerektiğine inanıyorum. Ben de bir üretici ve çiftçi olarak bu yıl için hasat tarihinin erken olduğunu düşünüyorum" diye konuştu. Üretim alanları daralıyor, gençler tarımdan uzaklaşıyor Fındık üretiminde son yıllarda belirgin bir azalma yaşandığına dikkat çeken Pehlevan, "Fındık alanlarının imara açılması nedeniyle üretim miktarında azalma yaşanıyor. Üretici, yeterli gelir elde edemediği için bahçesinden uzaklaşıyor. Vatandaş ’Verdiğim emeğin karşılığını alamıyorum’ diyor. Karşılığını alamadığında da mecburen ’Allah ne verdiyse’ diyerek üretime devam ediyor. Oysa fındığı desteklememiz ve sahip çıkmamız gerekiyor. Çünkü bu ürün ülkemiz için çok kıymetli; hem döviz girdisi açısından hem de geçim kaynağı olarak büyük önem taşıyor. Fabrikalar, ticaretle uğraşanlar ve üreticiler için vazgeçilmez bir ürün. Bu noktada bizim yapmamız gereken, tarıma ve çiftçiliğe gençleri yönlendirmek olmalı. Teşviklerle bu alanlara yönelim sağlanmalı. Şu anda üretiyoruz ama buna yeterince katma değer katamıyoruz. Oysa katma değerli ürün olarak dışarıya satsak, ülkemize çok daha büyük maddi girdiler kazandırabiliriz" ifadelerini kullandı. Fındık rekoltesinde 3 farklı rakam Rekolte için farklı rakamların telaffuz edildiğini de kaydeden Pehlevan, "Rekolteyle ilgili olarak basından edindiğimiz bilgilere göre üç farklı rakam konuşuluyor. 620 bin ton, 520 bin ton ve 420 bin ton. Bu kadar farklı rakamlar olmamalı; daha yakın değerler beklenir. Bu işi ticaretini yapanlar 620 bin ton diyor, TÜİK 520 bin ton açıklıyor, kamu kurumları ise 420 bin ton olarak ifade ediyor. Oysa bu fark bu kadar büyük olmamalı. Bu yıl, başta ilkbaharda yaşanan don olayları nedeniyle fındık ciddi zarar gördü. Şu anda ise kuraklık etkisini sürdürüyor; erken dökülmeler yaşanıyor, fındık kendini besleyemiyor. Sulama ihtiyacı yüksek ama bu yeterince sağlanamadı, fındık bahçeleri kendi haline bırakıldı. Ayrıca kokarca zararı da söz konusu. Bu zararlar hesaplandı mı ? hesaplanacak mı ? nasıl değerlendirilecek bilmiyoruz. Yüksek kesimlerde ayrıca külleme hastalığı da gözlemleniyor. Tüm bu etkenler dikkate alınarak gerçekçi bir rekolte tespiti yapılırsa, doğru fiyat da ortaya konabilir" şeklinde konuştu.
Kozoğlu: "Alternatif fındık rekoltesi açıklayarak kamuoyu ve devlet organları yanıltılmaya çalışılıyor"
29 Temmuz 2025 Salı - 12:13 Kozoğlu: "Alternatif fındık rekoltesi açıklayarak kamuoyu ve devlet organları yanıltılmaya çalışılıyor" Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu üyesi ve Trabzon Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu Başkanı Hasan Kozoğlu, ihracatçı birliklerinin açıkladıkları ’alternatif fındık rekoltesi’ üzerinden kamuoyu ve devletin organları yanıltılmaya çalışıldığını söyledi. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Kozoğlu, Tarım ve Orman Bakanlığı başkanlığında bütün illerde kurulan fındık rekolte tahmin komisyonlarının rekolte tahmin çalışmalarını tamamladığını hatırlattı. Kozoğlu "Bu komisyon üyeleri Ticaret Borsaları, Ulusal Fındık Konseyi, Fiskobirlik, İhracatçı Birlikleri, Fındık Araştırma Enstitüsü, Ticaret ve Sanayi Odaları, Ziraat Mühendisleri Odaları, Üniversiteler, Ziraat Odalarından görevli teknik elemanlar ve Tarım ve Orman İl Müdürlüklerinde görevli 2 veya 3 kişiden oluşmaktadır. Fındık rekolte sayımı yapılan bütün alanları bu komisyon beraber geziyor, tüm sayımları beraber yapıyorlar. Sağlam ve sakat oranını beraber belirliyorlar. Arazi işi bitince masa başına geliniyor, tespit edilen rakamlar formülde yerine konuyor. Fındık rekoltesi otomatikmen hesap ediliyor" dedi. "Bunu yaptıranlar ve yapanlar haddini aşarak devleti yanıltmaya, algı oluşturmaya çalışmaktadırlar" Komisyonda yer alan ihracatçı birliklerinin temsilcilerinin çıkan sonucun altına imza atmadığını iddia eden Hasan Kozoğlu "’Neden imzalamıyorsunuz?’ diye sorunca ’’Ben imzalayamam bana öyle talimat verdiler’’ diye cevap veriyorlar. Şimdi madem altına imza atmayacaksınız komisyona neden katılıyorsunuz? Bu komisyondakilerden daha bilgili ve donanımlı mısınız? Sonra çıkan rakama alternatif rekolte açıklıyorsunuz. Tarım ve Orman Bakanlığının yaptırdığı rekolte 449 bin ton çıkarken, siz bu fındıkları nerden bulup 601 bin tona çıkardınız. Bu rekolteyi yaptıran ve yapan kurumları hiçe saymaktır. Bu kamuoyunu ve devletin organlarını yanıltmaktır. Tarım ve Orman Bakanlığı gereğini yapmalıdır. Bu ne aymazlıktır. Kendini devlet gibi görenlerden hesap sorulmalıdır. Olmayan fındığı var göstermenin kimseye faydası yoktur. Keşke fındık olsa da çiftçi fındık toplayıp para kazansa... Bunu yaptıranlar ve yapanlar haddini aşarak devleti yanıltmaya, algı oluşturmaya çalışmaktadırlar. Bu kişi ve kurumlardan hesap sorulmalıdır. Bu şımarıklık ortadan kaldırılmalıdır. Her kurum ve herkes haddini bilmelidir. Bakanlık tarafından oluşturulan ve bunlarında içinde olduğu komisyonu yok sayanlara haddi bildirilmelidir" ifadelerini kullandı.
12. Uluslararası Akçaabat Resim Çalıştayı 5-12 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek
29 Temmuz 2025 Salı - 12:13 12. Uluslararası Akçaabat Resim Çalıştayı 5-12 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek Akçaabat Belediyesi’nin kültür ve sanat alanında gelenekselleştirdiği önemli organizasyonlardan biri olan Uluslararası Akçaabat Resim Çalıştayı, bu yıl 12. kez düzenleniyor. 5-12 Ağustos 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan çalıştay, yerli ve yabancı ressamları Akçaabat’ta buluşturacak. Farklı coğrafyalardan sanatçıların katılımıyla gerçekleştirilen bu etkinlik, sanat aracılığıyla kültürler arası etkileşimi teşvik ederken aynı zamanda Akçaabat’ın tarihi, kültürel ve doğal zenginliklerini uluslararası düzeyde tanıtmaya katkı sağlıyor. Bu yıl çalıştaya Trabzon ve Türkiye’nin çeşitli illerinin yanı sıra Kazakistan, Polonya, Ukrayna, Kuveyt ve Gürcistan başta olmak üzere birçok ülkeden toplam 15 sanatçı katılıyor. Sanatçılar, bir hafta boyunca Akçaabat’ta ağırlanacak; ilçenin doğasını, mimarisini, yaşam kültürünü ve insanlarını gözlemleyerek bu izlenimlerini tuvallerine aktaracak. Eserlerin üretim süreci, açık hava atölyeleri aracılığıyla halkın da birebir tanıklık edebileceği bir platforma dönüşecek. Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, çalıştayla ilgili yaptığı değerlendirmede "Her yıl olduğu gibi bu yıl da kültür ve sanatla iç içe bir yaz mevsimi yaşıyoruz. Şehirlerin sadece fiziki yapılarla değil, kültürel birikimle büyüyeceğine inanıyoruz. Resim çalıştayımız da bu anlayışın bir yansımasıdır. Sanat, birleştirici ve iyileştirici gücüyle toplumların ruhuna dokunur. Akçaabat’ın sanatla nefes almasını, her sokağında estetik izler taşımasını, gençlerimizin sanata ilgi duymasını arzu ediyoruz. Bu nedenle bu tür organizasyonları destekliyor, her yıl daha da geliştirerek sürdürüyoruz. Uluslararası boyutta düzenlediğimiz bu çalıştay, sadece bir sanat etkinliği değil; aynı zamanda ilçemizin tanıtımına, kültürel gelişimine ve sanatçı-yurttaş buluşmasına da katkı sağlıyor. Sanatla, kültürle, sevgiyle büyüyen bir Akçaabat için hep birlikte çalışıyoruz" dedi. Çalıştay süresince sanatçılar Akçaabat’ın farklı noktalarında, açık hava mekânlarında çalışacak. Vatandaşlar, bu sürece tanıklık ederek sanatçıların üretim süreçlerini gözlemleyebilecek; kimi zaman sorular sorarak doğrudan etkileşim kurma fırsatı da yakalayacak. 5-12 Ağustos tarihleri arasında yürütülecek olan atölye çalışmalarının ardından, ortaya çıkan eserler 12 Ağustos 2025 Salı günü saat 17.00’de Akçaabat Belediyesi Sanat Galerisi’nde sergilenecek. Açılışı yapılacak sergi, sanatseverlerin beğenisine sunulacak ve bir süre ziyarete açık kalacak.