Yerel Haberler
Trabzon
Trabzon’da belediye ekipleri hasta vatandaşın imdadına yetişti 27 Aralık 2025 Cumartesi - 12:49:06 Trabzon Büyükşehir Belediyesi ekipleri, yüksek kesimlerde karla mücadeleyi sürdürürken, acil durumlarda da teyakkuza geçiyor. Sağlık ekiplerinin hasta bir vatandaşa ulaşabilmesi için kar nedeniyle kapalı olan Maçka ilçesi Güzelyayla Mahallesi yolu ivedilikle ulaşıma açıldı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi Yol Yapım, Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı ekipleri, yüksek kesimlerde etkili olan kar yağışı nedeniyle kapanan mahalle yollarında karla mücadeleyi sürdürüyor. Ekipler, Çaykara ilçesinde Arpaözü, Demirkapı, Çayıroba ve Yaylaönü, Araklı ilçesinde Yeşilyurt, Erikli, Sulakyurt ve Bahçecik mahalleleri ile Köprübaşı ilçesi Arpalı Mahallesi’nde yol açma çalışmalarına devam ediyor. Maçka’nın Güzelyayla Mahallesi’ndeki hasta bir vatandaşa, yol kar nedeniyle kapandığı için ulaşamayan sağlık görevlileri, Büyükşehir Belediyesi ekiplerinden yardım istedi. Harekete geçen ekipler, yolu ksa sürede açarak hasta vatandaşın imdadına yetişti. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, yüksek rakımlı bölgelerde kar yağışının zaman zaman etkisini artırdığı belirtilerek, "Vatandaşlarımızın mağduriyet yaşamaması için ekiplerimiz 24 saat esasına göre görev başındadır. Acil durumlarda gelen ihbarlara öncelik verilmektedir. Yüksek kesimlerde yaşayan vatandaşlarımızın tedbirli olmalarını ve zorunlu olmadıkça yayla yollarını kullanmamalarını önemle rica ediyoruz" denildi.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 09:50 Altının gram fiyatının artması Trabzon hasırının değerine değer kattı Dünyaca ünlü coğrafi işaretli Trabzon hasır bileziği, son dönemde gram altının fiyatının tarihinin en yüksek zirvesini görmesiyle birlikte değerine değer kattı. Trabzon Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Ali Yazıcı, altın gramının 6 bin 250 TL seviyesinde işlem gördüğü bu dönemde, bir takım hasır bilezik fiyatının 600 bin TL’den başladığını belirterek, "Özel siparişlere bakıldığında fiyatlar 3 milyon TL’ye, hatta 6 milyon TL’ye kadar çıkabilmektedir. Özellikle 61 sıra, 81 sıra hasır takımlar; gerdanlık, yüzük ve küpeyle birlikte değerlendirildiğinde toplam maliyetin 3 milyon TL ile 6 milyon TL arasında olduğunu ifade edebilirim" dedi. Altın yükseldiğinde alımların arttığını, altın düşmeye başladığında ise satışların daha fazla olduğunu kaydeden Yazıcı, özellikle yılsonlarına doğru, Kasım ve Aralık aylarında altın bozma işlemlerinin arttığını kaydetti. 2025 yılının kuyumcu sektörü için iç piyasada istenildiği gibi geçmediğini dış piyasada ise ihracat rakamlarının 2014’e göre daha iyi olduğunu ifade eden Yazıcı, "2025 yılı, açıkça söylemek gerekirse, iç piyasada 2024 yılına göre biraz daha kötü geçti. Dış piyasaya baktığımızda ise ihracat rakamlarımızın 2024’e kıyasla daha iyi olduğunu, daha olumlu rakamlar ortaya çıktığını söyleyebilirim. Bakanlığın bizlere verdiği bilgilere göre 2024 yılında mücevher ihracatı 7,5 milyar dolar seviyesindeyken, 2025 yılı Ekim ayı itibarıyla bu rakamın 12,5 milyar dolara ulaştığı bilgisi bulunmaktadır. Trabzon hasır bileziği açısından bakıldığında, Trabzon’daki kazaziye ve hasır bilezik ihracatında yüzde 30 payımız olduğu ifade ediliyor. Bu tabloya göre ihracatta bir miktar daha iyi durumdayız; ancak iç piyasada mücevher satışlarında bir nebze zayıflık söz konusu. Buna karşın yatırım amaçlı olarak külçe altın, Cumhuriyet altını ve çeyrek altın satışlarının arttığını, yatırımcıya daha fazla altın satıldığını söyleyebilirim" şeklinde konuştu. Yıl sonlarına doğru altın bozdurma işlemleri artıyor Özellikle yıl sonuna doğru altın bozdurma işlemlerinin arttığına dikkat çeken Yazıcı, "Altın yükseldiğinde alımların arttığını, altın düşmeye başladığında ise satışların daha fazla olduğunu zaman zaman görüyoruz. Özellikle yıl sonlarına doğru, Kasım ve Aralık aylarında altın bozma işlemlerinin arttığını gözlemliyoruz. Bunun nedeni olarak, 2026 yılında vergi usulü ve tapu devri işlemlerinde vergi artışları olacağı beklentisiyle vatandaşların ev ve araba alımı için altın bozdurması gösterilebilir. Alım tarafına bakıldığında ise Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarında daha fazla altın alındığını söyleyebilirim. Bu durum, büyük ölçüde vatandaşın ekonomik durumuyla bağlantılıdır" diye konuştu. Yaz sezonu zayıf geçti Bu yıl düğün sezonunun zayıf geçtiğini belirten Yazıcı, "2024 yılının yaz sezonu daha iyiydi. 2025 yılının yaz sezonu ise oldukça zayıf geçti. Ocak ve Şubat aylarında bir miktar hareketlilik olsa da sezonun geneline bakıldığında, özellikle Ağustos ayından sonra ciddi bir düşüş yaşandığını ifade edebilirim. Dolayısıyla 2024 yılı ile 2025 yılı kıyaslandığında yaklaşık yüzde 30’luk bir daralma olduğunu söyleyebilirim" diye konuştu. Trabzon hasırı sektörün göz bebeği Dünyaca üne sahip coğrafi işaretli Trabzon hasırının tarihinin en yüksek fiyatını gördüğünü belirten Yazıcı, "Altının 6 bin 250 TL seviyesinde işlem gördüğü bu dönemde, bir takım hasır bilezik fiyatı 600 bin TL’den başlamaktadır. İnce bir takım bu seviyedeyken, özel siparişlere bakıldığında fiyatlar 3 milyon TL’ye, hatta 6 milyon TL’ye kadar çıkabilmektedir. Özellikle 61 sıra, 81 sıra hasır takımlar; gerdanlık, yüzük ve küpeyle birlikte değerlendirildiğinde toplam maliyetin 3 milyon TL ile 6 milyon TL arasında olduğunu ifade edebilirim. Altının ons fiyatına baktığımızda ise bugün 4 bin 350-4 bin 400 dolar seviyelerinde işlem gördüğünü görüyoruz. Kırk yılı aşkın süredir bu mesleğin içindeyiz ve ilk defa ons fiyatının bu kadar yüksek seviyelere çıktığına şahit oluyoruz. Tarihi bir rekor kırıldığını söyleyebilirim" ifadelerini kullandı. Yeni yıla ilişkin beklentilerini de paylaşan Yazıcı, "İşlerimizin daha iyi olmasını umut ediyoruz. İnşallah dünyada herhangi bir kaos ya da savaş yaşanmaz. Altın piyasasına baktığımızda fiyatların bir miktar daha yukarı gidebileceğini öngörüyoruz; ancak temennimiz, fiyatların aşırı yükselmemesi ve herkesin alım gücünün korunmasıdır. İnşallah 2026 yılının daha iyi olacağına dair umutluyuz. Şu an itibarıyla ev ve araba alımlarının arttığını görüyoruz. Yatırımcıların biriktirdikleri altını, yüksek fiyatlardan bozdurarak bu ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla satış yaptıklarını söyleyebilirim. Ocak ayından sonra piyasanın daha durağan bir sürece gireceğini, bu noktadan sonra yeniden altın alımına yöneleceğini düşünüyorum" dedi.
26 Aralık 2025 Cuma - 23:11 Trabzon Film Festivalinde Altın Taka ödülleri sahiplerini buldu Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni, sinema dünyasının önemli isimlerini bir araya getirdi. Farklı kategorilerde dereceye giren yapımlar ve sanatçılar, Altın Taka Ödülleri ile onurlandırıldı. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, uzun metrajlı filmleri de dahil ederek festivali geleneksel hale getireceklerini açıkladı. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nin öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Trabzon Valiliği ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün destekleriyle bu yıl ilki düzenlenen Trabzon Film Festivali’nin ödül töreni yoğun katılımla gerçekleşti. Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç’in ev sahipliği yaptığı törene, Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Batuhan Mumcu, sanatçılar ile sanatseverler katıldı. "Trabzon sinemayla yeni tanışmış bir şehir değildir" Konuşmasında "Trabzon sinemayla yeni tanışmış bir şehir değildir" diyen Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç "1900’lü yılların başından itibaren sinema salonları, seyircisi ve sanatçılarıyla güçlü bir sinema kültürüne sahiptir. Belediyemizin arşivlerinde yer alan 1930’lu yıllara ait sinema ve tiyatro düzenlemeleri, bu kültürel birikimin somut göstergesidir. Merhum Erol Günaydın’dan Tanju Gürsu’ya, Ertem Eğilmez’den bugün aramızda bulunan çok kıymetli sanatçılarımıza kadar Trabzon, Türk sinemasına iz bırakan pek çok değer kazandırmıştır. Bu kadim mirası sinema yoluyla geleceğe taşımayı bir vefa ve miras sorumluluğu olarak görüyoruz. Altın Taka ödülümüz, 101 yıl önce Karadeniz’den cepheye cephane taşıyan isimsiz kahramanların hatırasına adanmıştır. Bu yıl İlkini gerçekleştirdiğimiz Trabzon Film Festivali’ni her yıl daha da büyüterek sürdürme sorumluluğunu taşıdığımızı huzurlarınızda bir kez daha ifade ediyorum" dedi. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Batuhan Mumcu ise "Bu festivalin Karadeniz’e ve özellikle Trabzon’a çok yakıştığını açıkça ifade etmek isterim. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda sanatı ve sanatçıyı merkeze alıyor, Trabzon’un doğası ve kültürüyle sinema için çok güçlü bir plato olduğunu görüyoruz. Bu kıymetli festivali hayata geçiren tüm ekibe, sanatçılarımıza ve emeği geçen herkese bakanlığımız adına teşekkür ediyor, bu tür projeleri desteklemeye devam edeceğimizi özellikle vurguluyorum" şeklinde konuştu. Hülya Koçyiğit ve Hüseyin Avni Danyal’a onur ödülü Onur Ödülü’ne layık görülen Hüseyin Avni Danyal da duygularını şu sözlerle dile getirdi: "Doğup büyüdüğüm topraklarda bir film festivalinin düzenleniyor olması beni inanın hepinizden daha çok heyecanlandırıyor. Geç kalınmış ama çok değerli bir adım olduğunu düşünüyorum. Bundan büyük bir onur ve gurur duyuyorum. Trabzonlu bir sanatçı olarak bu festivalin büyümesi ve uluslararası bir nitelik kazanması için üzerime düşen her türlü katkıyı vermeye hazırım." Onur Ödülü’ne layık görülen Türk sinemasının duayen isimlerinden Hülya Koçyiğit ise konuşmasında şunları söyledi: "Trabzon Film Festivali’nin ilk kez düzenlenmiş olmasına rağmen, bundan sonra geleneksel hale gelerek güçleneceğine ve yalnızca Trabzon’un değil tüm Karadeniz’in kültür ve sanat hayatında söz sahibi olacağına yürekten inanıyorum. Biraz geç kalınmış olsa da atılan bu cesur adımın arkasında durulacağına ve tüm Trabzon’un bu festivali sahipleneceğine inanıyor, emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, başarılar diliyorum." Ödüller sahiplerini buldu Konuşmaların ardından, Trabzon Film Festivali’nde başarılı bulunan yapıtların sahiplerine ödülleri takdim edildi. Öğrenci Kısa Film Yarışması Jüri Ödülü, ’Çalınan Yük’ filmine verilirken, Öğrenci Kısa Film Yarışması En İyi Film Ödülü’nün sahibi ’Gülümse’ oldu. Ulusal Kısa Film Yarışması’nda belgesel kategorisinde Erol Günaydın Jüri Özel Ödülü, ’İyi Ölüm’ filmine layık görüldü. Altın Taka Deneysel En İyi Film Ödülü’nü ’Kim’ filmi kazandı. Belgesel dalında verilen ödül ’Pirlerin Düğünü’ filmine giderken, Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda Jüri Özel Ödülü ’Muzaffer’ filmine, En İyi Film Ödülü de ’Berona’ filmine verildi.
Trabzon’da 900 yataklı Şehir Hastanesi inşaatının yaklaşık yüzde 80’lik bölümü tamamlandı
21 Ağustos 2025 Perşembe - 09:15 Trabzon’da 900 yataklı Şehir Hastanesi inşaatının yaklaşık yüzde 80’lik bölümü tamamlandı Trabzon’da yapımı süren Şehir Hastanesi’nin 2026 yılı Ağustos ayında hasta kabul ederek hizmet vermeye başlayacağı belirtildi. Trabzon’da Şenol Güneş Spor Kompleksi’nin yanındaki dolgu alanında yapımı süren 900 yataklı Şehir Hastanesi inşaatının yaklaşık yüzde 80’lik bölümü tamamlandı. İnşaatında 5 bin fore kazığın kullanıldığı şehir hastanesi depreme dayanıklı olarak inşa edilen sismik izolatörler ile korunacak. Kentteki yoğun bakım kapasitesini de 2 katına çıkartacak olan Trabzon Şehir Hastanesi’nde 300 poliklinik ve 33 ameliyathane olacak. Hastane inşaatı ile ilgili bilgi veren Trabzon İl Sağlık Müdürü Dr. Mehmet Topsakal, her şeyin planlandığı gibi gitmesi halinde hastaneyi 2026’nın Mayıs ayında teslim alacaklarını, temizlik ve taşınma süreci hızlandırılarak, önümüzdeki yılın Ağustos ayında tam kapasiteyle hizmete başlamayı hedeflediklerini söyledi. "İnşaatta yüzde 80 seviyelerine gelindi" Hastane inşaatının yüzde 80 seviyelerine geldiğini belirten Dr. Mehmet Topsakal, "Trabzon Şehir Hastanemizin fiziki gerçekleşme oranı şu anda yaklaşık yüzde 80 civarında ve çalışmalar halen devam etmektedir. Dört kuleden oluşan hastanemizin üç kulesinde inşaat yüzde 90 seviyelerine ulaşmış durumdadır. Kadın Doğum Kulesi olan tek kulede ise ilerleme oranı yüzde 74 civarındadır. Diğer kulelerdeki hızlı ilerleme ile birlikte çevre düzenlemelerinin de yaklaşık 1-1,5 ay içinde tamamlanması beklenmektedir. Nasip olursa beklentimiz, hastaneyi önümüzdeki yıl Nisan ya da Mayıs ayı gibi teslim almak yönünde. Yapımcı firmaya proje değişiklikleri nedeniyle ek süreler verdik. Normalde firmanın hastaneyi teslim etmesi gereken yasal tarih 15 Aralık 2025’tir. Ancak yapılan proje değişiklikleri nedeniyle firmaya yasal olarak ek süre verilmesi gerekti. Bu kapsamda, firma Nisan sonu veya Mayıs ayı itibarıyla yer teslimi yapmayı taahhüt etti. Her şey planlandığı gibi giderse 2026’nın Mayıs ayında teslim alınacak hastanenin, temizlik ve taşınma süreci hızlandırılarak, önümüzdeki yıl bu zamanlar yani Ağustos 2026’da tam kapasiteyle hizmete başlamasını öngörüyoruz" dedi. "Önümüzdeki 50 yıl içinde ek bir ihtiyacı olmayacağını öngörüyoruz" Yapılacak çalışmalarla Trabzon’un 50 yıl içinde yatak kapasitesi bakımından ek bir ihtiyacı olmayacağını belirten Topsakal, "Hastanemiz toplam 900 yatak kapasitesine sahip olacak ve bu yatakların yaklaşık 260’ı yoğun bakım yatağı olarak planlandı. Mevcut yoğun bakım kapasitemize kıyasla çok daha yüksek bir kapasiteye ulaşacağız. Eğer 900 yatakla hizmete başlanırsa, mevcut Fatih Devlet Hastanemizi de yenileyerek 400 yataklı güncel bir hastane inşa etmeyi düşünüyoruz. Bu şekilde, önümüzdeki 50 yıl içinde Trabzon’un yatak kapasitesi anlamında ek bir ihtiyacı olmayacağını öngörüyoruz. Ayrıca, batı tarafında 200-250 yataklı Akçaabat Devlet Hastanemiz mevcut. Yeni şehir hastanemize taşınacak olan genel hastaneler arasında Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi de bulunuyor. Boşalacak veya taşınacak bu alanlarda ise ikinci basamak sağlık hizmeti sunacak 200-250 yataklı yeni hastaneler ve palyatif bakım üniteleri planlıyoruz. Böylece Trabzon’un önümüzdeki 40-50 yıllık sağlık altyapısı ihtiyaçlarını karşılamış olacağız" şeklinde konuştu. Şehir hastanesinin ikinci tıp fakültesi hastanesi olacağını ifade eden Topsakal, "Trabzon için en önemli kazanımlardan biri de şehir hastanesinin ikinci tıp fakültesi hastanesi olacak olmasıdır. Trabzon Üniversitesi Tıp Fakültesi kuruldu ve şehir hastanemiz ile protokol imzalandı. Halihazırda Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi, şehirdeki ilk tıp fakültesi hastanesidir. İkinci tıp fakültesi hastanesi olarak ise Trabzon Üniversitesi Tıp Fakültesi, şehir hastanesinde hizmet verecek. Böylece sağlık alanında marka şehir olan Trabzon’da, iki güçlü tıp fakültesi hastanesi ile sağlık hizmeti sunulacaktır. Sağlık Bilimleri Üniversitesi, tüm kadrolarını Trabzon Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne devrettiği için akademik kadrolarımız hazır durumda ve öğrencilerimiz de mevcuttur. Eğitim Araştırma Hastanesi’nin fiziksel sorunları şehir hastanesi ile çözülmüş olacak ve ikinci tıp fakültemiz de tam anlamıyla hizmete başlamış olacaktır" ifadelerini kullandı. (BK-ÖS-Y)
Kayıp papağanı ’Duman’ için yollara düştü
20 Ağustos 2025 Çarşamba - 09:15 Kayıp papağanı ’Duman’ için yollara düştü Trabzon’un Ortahisar ilçesine bağlı Çukurçayır Mısırlı Mahallesi’nde yaşayan Alan ailesi, 8 yıldır baktıkları papağanları ’Duman’ı kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor. Aile, sokaklara yapıştırdıkları afişlerle papağanı arıyor. 6 Ağustos’ta Duman adlı papağan, evde perdenin altından geçerek balkona çıktı. Camları açık olan balkonda dışarıdan gelen bir sesin etkisiyle panikleyen papağan, uçarak kayıplara karıştı. 8 yılı aşkın süredir aileleriyle birlikte yaşayan Duman’ın sadece bir evcil hayvan değil, evin bir bireyi gibi olduğunu belirten Fatma Alan, sokaklara yapıştırdıkları afişlerle papağanını arıyor. Duman’ın daha önce de balkondan kaçtığını ancak bir tanıdıkları tarafından bulunduğunu kaydeden Alan, "Çukurçayır Mısırlı Mahallesi’nde oturuyorum. Duman, benim papağanım. 6 Ağustos günü perdeler kapalıydı, bu yüzden dışarı çıkacağını düşünmedim. Ancak perdenin altından geçip balkona çıktı. Balkonun camları açıktı ve çıkan bir sesin oluşturduğu korkuyla dışarı fırladı. O sırada ben içerideydim, kaçtığını hissettim. Hemen dışarı koştum ve eşime haber verdim. Eşim de onu çok severdi. Bir süre peşinden gittik ama daha fazla takip edemedik, gözden kayboldu. Duman, 8 yılı aşkın süredir bizimleydi, adeta ailemizden biri gibiydi. Konuşuyordu, örneğin ’Aşkım’, ’Gelecek misin?’, ’Gel’ gibi kelimeleri söylüyordu. Kızımın ismi Doğa’yı da söyleyebiliyordu. Ona bir Karadeniz türküsü öğretmiştik, ’Haram olasın, haram’ diye söylerdi. Evin neşesiydi. Hâlâ onu bulma umudumuzu kaybetmedik" dedi. "Ev ortamına alışık" Papağanlarının ev ortamına alışık olduğunu ifade eden Alan, "Duman’ın önemli bir özelliği, ev ortamına alışık olmasıdır. Dışarıda yaşama konusunda pek tecrübesi yok. Daha önce de balkondan kaçmıştı ve bir eve sığınmıştı. Tanıdığımız biri tarafından bulunup bize geri getirilmişti. Şimdi de yine böyle bir buluşma yaşarız diye umut ediyorum. İnşallah bu sefer de yakında birinin evine sığınmıştır. Kaybolmasına çok üzüldüm. Evdeki bir çocuk gibi, bir birey gibi hiçbir farkı yoktu. Birkaç gün kendime gelemedim. Yine çok üzgünüm. İki gün boyunca ağlayarak dolaştım ve her yerde onu aradım. Elimde telefonla sesini dinleterek sokak sokak gezdim. Sonra afiş hazırlama fikri aklımıza geldi; sağ olsun arkadaşlarımız dağıttılar. Şimdi umutla haber bekliyoruz. Onu çok özlüyorum, özlemim hiç bitmiyor. Sürekli fotoğraflarına ve videolarına bakıyorum. Her baktığımda çok duygulanıyorum. Her yerde varlığını hissediyorum. Makarna ve pilavı çok severdi. Şimdi bu yemekleri yaptığımda tencereye bakamıyorum, çünkü hep onun orada durduğu anlar geliyor aklıma" diye konuştu. Öte yandan sokaklara asılan afişte, "Sultan papağanımız Duman 6 Ağustos günü Çukurçayır’daki evimizden uçarak kaybolmuştur. Dışarıda yaşamaya alışık olmadığı için civardaki evlerin balkon ya da pencerelerine konmuş olabileceğini umut ediyoruz. O ailemizin bir bireyi ve onu çok seviyoruz. Lütfen gören, duyan, bilen olursa aşağıdaki numaraları arayınız. 0505 396 7642- 0505 396 7643" ifadeleri yer alıyor
Yaşlılara yaz sıcaklarında "Susuz kalmayın" uyarısı
19 Ağustos 2025 Salı - 11:27 Yaşlılara yaz sıcaklarında "Susuz kalmayın" uyarısı Yaz sıcaklıklarının etkisini artırdığı bugünler özellikle yaşlı bireyler için ciddi sağlık tehditlerini beraberinde getiriyor. Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Serdaroğlu, son dönemde acil servise yapılan başvurular ışığında yaptığı açıklamada, ileri yaştaki bireylerde sıklıkla gözlemlenen gizli sıvı kaybı, bir diğer adıyla dehidratasyon, konusunda önemli uyarılarda bulundu. Dr. Ahmet Serdaroğlu, yaş ilerledikçe vücudun susuzluğa karşı verdiği tepkinin zayıfladığını ve bireylerin çoğu zaman susama hissi yaşamadan ciddi miktarda sıvı kaybedebileceğini söyledi. Ayrıca yaşlı bireylerde böbreklerin su tutma kapasitesinin azalması ve kullanılan bazı ilaçların özellikle idrar söktürücülerin, sıvı kaybını daha da artırdığını vurgulayan Serdaroğlu "Buna ek olarak, yaz aylarında yaygınlaşan mide-bağırsak enfeksiyonları da yaşlılar için ek bir tehdit oluşturuyor. Özellikle kırsal bölgelerde arıtma sistemlerinin yetersiz kalması ve yüksek sıcaklık nedeniyle gıdaların hızla bozulması, ishal, bulantı ve kusma gibi şikâyetlere neden olabiliyor. Bu durum, terleme ve solunum yoluyla kaybedilen sıvılarla birleşince fark edilmeden ciddi boyutlara ulaşabilen bir susuzluk tablosunu ortaya çıkarabiliyor. Zamanında müdahale edilmediği takdirde ise bu tablo; bilinç bulanıklığı, tansiyon düşüklüğü ve böbrek yetmezliği gibi hastane yatışına neden olabilecek ciddi sonuçlar doğurabiliyor" dedi. "Yaşlılar günde en az 6-8 bardak su tüketmeli" Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Serdaroğlu, bu tür olumsuzlukların önüne geçebilmek için yaşlı bireylerin, susama hissi olmasa dahi gün içerisinde düzenli olarak su tüketmeleri gerektiğini ifade ederek "Yaşlılar günde en az 6-8 bardak su tüketmeli. Aynı zamanda su oranı yüksek sebze ve meyvelerin kan şekeri dengesi gözetilerek beslenme düzenine eklenmeli. Gıda hijyenine özen gösterilmesi, bozulmuş ya da açıkta satılan ürünlerden uzak durulması gerekiyor. İshal ya da kusma gibi belirtiler görüldüğünde sadece su değil, tuz ve şeker içeren sıvıların da alınmasının hayati önem taşıyor. Bu gibi durumların ciddiyet kazandığı hallerde ise vakit kaybetmeden sağlık kuruluşlarına başvurulması gerekiyor" diye konuştu. Yalnız yaşayan yaşlı bireylerin yaz aylarında düzenli olarak ziyaret edilmesi ve sağlık durumlarının yakından takip edilmesi gerektiğine de dikkat çeken Serdaroğlu, "Büyüklerimizi sık ziyaret etmek, onlara su içmeyi ve sağlıklarını korumayı hatırlatmak, bu yaz yapabileceğimiz en anlamlı davranışlardan biridir" ifadelerini kullandı.
Uluslararası Horon ve Müzik Festivali renkli görüntülerle sona erdi
18 Ağustos 2025 Pazartesi - 13:24 Uluslararası Horon ve Müzik Festivali renkli görüntülerle sona erdi Trabzon’da ’Dünya Barışı İçin Horon ile El Ele’ sloganıyla düzenlenen Uluslararası Horon ve Müzik Festivali renkli görüntülerle sona erdi. Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nce bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Trabzon Horon ve Müzik Festivali, dört gün boyunca şehrin kültürel hayatına büyük bir canlılık kattı. ’Dünya Barışı İçin Horon ile El Ele’ sloganıyla gerçekleştirilen festivale, 5 kıta ve 36 ülkeden 795 kişi katılım sağladı. Festival boyunca hem Trabzon halkı hem de misafirler unutulmaz anlar yaşadı. Etkinlik kapsamında, horon gösterileri ve ülkelerin halk oyunları performansları sergilendi. Dünyanın farklı coğrafyalarından gelen ekiplerle dev horon halkaları oluşturulurken, Karadeniz müziğinin sevilen sanatçıları Mesut Uçar, Ceren Ece Öksüz, Zeynep Başkan, Seren Uzun, Onur Atmaca, Sedat Keskin ve Onay Şahin sahne alarak izleyicilere coşku dolu anlar yaşattı. Festivalin son gününde ise Avni Aker Millet Bahçesi büyük bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. Burada gerçekleştirilen horon ve halk oyunları gösterileri ile vatandaşlar görsel bir şölen izleme fırsatı buldu. Aynı gün düzenlenen 2025 Trabzon Horon Güzellik Yarışması, festivalin ilgi çeken etkinliklerinden biri oldu. Ayrıca Şule Kaygusuz sahne alarak vatandaşlara keyifli anlar yaşattı. Festivalin kapanışı ise Karadeniz müziğinin güçlü seslerinden Sinan Yılmaz’ın konseriyle yapıldı. Yoğun ilgi gören konser, coşkulu anlara sahne olurken festival muhteşem bir finalle sona erdi. Trabzon Büyükşehir Belediyesi, kentin kültürel zenginliklerini uluslararası arenaya taşıyan bu festival ile dünya halklarının kaynaşmasına katkı sağladı.