ASAYİŞ - 29 Şubat 2024 Perşembe 12:20

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Ali Öztürkmen: "Yaklaşık 1 milyon 620 bin dava dosyası ’uzlaşma’ ile olumlu sonuçlandı"

A
A
A
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Ali Öztürkmen: "Yaklaşık 1 milyon 620 bin dava dosyası ’uzlaşma’ ile olumlu sonuçlandı"

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Ali Öztürkmen, son dönemde yaklaşık 1 milyon 620 bin dava dosyasının ’uzlaşma’ ile olumlu sonuçlandığını söyledi.


Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü tarafından "Türkiye’de Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yollarının Geliştirilmesi Projesi" çerçevesinde, onarıcı adalet ve uygulamaları ile ilgili temel ilkelerle birlikte uzlaştırma mekanizmasının uygun şekilde uygulanmasına ilişkin konuların ele alınması, uzlaştırma kurumunda bilgi ve farkındalığın artırılması ile uzlaştırma sürecinin en önemli aktörleri olan hâkim, Cumhuriyet savcısı ve uzlaştırmacı arasındaki işbirliği yollarının değerlendirilmesine yönelik olarak Trabzon’da bir seminer düzenlendi.


Gerçekleşen seminere Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Ali Öztürkmen, Trabzon Cumhuriyet Başsavcısı Sedat Çelik, Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yalçın, Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Hasan Küçükosman ve davetliler katıldı.


Seminerin açılış konuşmasını yapan Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Ali Öztürkmen, "Vatandaşlar, işletmeler, tüzel kişiler ile diğer kurum ve kuruluşlar için daha hızlı bir uyuşmazlık çözümü sağlayarak adalet sisteminin etkinliğinin geliştirilmesi hedefi çerçevesinde ’Türkiye’de Alternatif Uyuşmazlık Çözüm Yollarının Geliştirilmesi Projesi’ 17 Aralık 2020 tarihinde imzalanmış ve faaliyetlerine başlamıştır. Bu proje Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi tarafından ortaklaşa olarak finanse edilmektedir. Genel Müdürlüğümüz açısından projenin özel hedefleri küçüklerin, mağdurların ve faillerin korunması, uzlaştırmacıların, hukukçuların, uzlaştırma bürosunda sorumlu Cumhuriyet savcılarının yanı sıra personelin beceri uzmanlıklarının artırılması, bu şekilde uzlaştırmanın kapsamlı uygulanması ve geliştirilmesiyle etkili bir şekilde uygulanması amaçlanmaktadır" dedi.


Daha önce Mardin ve Antalya’da gerçekleşen uygulayıcılara yönelik düzenlenen eğitim seminerlerinin 3.’sünün Trabzon’da gerçekleştirildiğini belirten Öztürkmen, "Sonunda uzlaştırma kurumunun başarılı ve etkin bir şekilde uygulanmasında önemli role sahip olan ve ülkemizin dört bir yanından katılım gösteren hakim ve Cumhuriyet savcılarımız bulunmaktadır. Bugün rakamlara baktığımız zaman yaklaşık 1 milyon 620 bin dosyanın uzlaşma ile olumlu sonuçlandığını görmekteyiz. Gelinen süreçte belli bir kalite ve seviyeye gelmesi noktasında bir takım hedeflerin yerleştirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda projenin hedeflerinden biri olan uzman uzlaştırmacı konusunda Adana’da pilot bir uygulama başlattık. Buna yönelik çalışmalarımız devam etmektedir" diye konuştu.



"Onarıcı adalet anlayışının amacı; fail ve mağdur arasındaki cezai uyuşmazlığın barışçıl yol ile onarılması ve ortadan kaldırılmasıdır"


Uzlaştırma kurumunun dayanağını oluşturan onarıcı adalet anlayışının amacının fail ve mağdur arasındaki cezai uyuşmazlığın barışçıl yol ile onarılması ve ortadan kaldırılması olduğunu ifade eden Trabzon Cumhuriyet Başsavcısı Sedat Çelik, "Uzlaştırmanın temelini oluşturan onarıcı adalet anlayışı tam olarak anlaşılmadan, kurumun ceza adalet sistemi içerisinde benimsenmesi, uygulanması ve önemli bir yere gelmesi mümkün değildir. Bunun için hakim, Cumhuriyet savcısı ve uzlaştırmacıların eğitimine çok önem verilmeli ve bu kurumun asıl amacının cezai uyuşmazlıkların tarafların özgür iradeleriyle barışçıl bir şekilde ortadan kaldırılması ve bu şekilde sosyal barışın sağlanması olduğunun iyi anlatılması gerekmektedir. Özellikle de sahada olan ve taraflarla uzlaştırma sürecini yürüten uzlaştırmacıların eğitimi çok önemli olup uzlaştırma kurumunu benimsemeleri ve görevlerini severek yerine getirmeleri kurumun başarısı için olmazsa olmaz bir durumdur. Uzlaştırmacıların, bu sayede sosyal barışın ve kamu düzeninin sağlanmasına katkı sunarak adaletin tesisine hizmet ettikleri bilinciyle görev yapmaları sağlanabilecektir. Bu da uygulamada, uzlaştırmacıların başarısına etki edecek ve olumlu sonuçlanan uzlaştırma dosyalarının sayısını artıracaktır. Tarafların özgür iradeleri ile cezai uyuşmazlığın ortadan kaldırılması mümkün olduğundan uzlaştırma kurumu en barışçıl ve en güzel alternatif uyuşmazlık çözüm yollarından birisidir. Taraflar arasındaki cezai uyuşmazlık yine tarafların özgür iradeleri ile belirledikleri hukuka ve ahlaka uygun bir edimle veya edimsiz olarak ortadan kaldırılarak toplumsal barışa ve kamu düzeninin sağlanmasına katkı sunulmaktadır. Bu sayede hem taraflar arasındaki husumetler barışçıl bir yöntem ile ortadan kaldırılmakta hem de toplumsal uzlaşı kültürü artırılarak toplumsal barış sağlanmaktadır" şeklinde konuştu.



"Uzlaştırma kurumu olumlu dosya sayısı yıllık 7 binden 250 bin dosya sayısına ulaştı"


2005 yılında ceza adalet sistemimize dahil olan uzlaştırma kurumu yıllık ortalama 7000 olumlu sonuçlanan dosya sayısından 2023 yılı itibariyle yıllık yaklaşık 250.000 dosyaya ulaşmış bulunmaktadır" diye sözlerine devam eden Çelik, "Emekleme ve yürüme dönemini başarıyla tamamlayıp rüştünü ispatlayan uzlaştırma kurumu, önündeki bazı engeller kaldırıldığında ve uygulama alanı daha da genişletildiğinde adeta koşmaya başlayacak, çok daha başarılı sonuçlar alınacak ve toplumsal barışa çok daha fazla katkı sunulacaktır" ifadelerini kullandı.



Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürü Ali Öztürkmen: "Yaklaşık 1 milyon 620 bin dava dosyası ’uzlaşma’ ile olumlu sonuçlandı"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Rüşvet Operasyonu’nun ardından balıkçı barınağı yönetimine kayyım atandı Antalya’da Balıkçı Barınağı’na yönelik Sahil Güvenlik tarafından düzenlenen rüşvet operasyonunun ardından Tarım ve Orman Bakanlığı bugün sabah saatlerinde barınağa kayyım atadı. Kayyım yönetimi 25 Kasım’a kadar barınakta inceleme yapma kararı aldı. Sahil Güvenlik Antalya Grup Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Konyaaltı Karakol Komutanlığı tarafından Antalya Balıkçı Barınağı’nda başlatılan projeli dosya kapsamında yaklaşık 8 ay süren teknik ve fiziki takip neticesinde rüşvete yönelik çalışma başlatılarak düzenlenen operasyonda 7 şüpheli gözaltına alınmış, ifadelerine başvurulan 24 şüpheli ve 9 diğer şahıs olmak üzere toplam 40 şahıs hakkında adli işlem başlatılmıştı. Ekipler, teknelerin barınma ihtiyacı ve karaya çekilip indirilmesi işlemleri için yetkili Su Ürünleri Kooperatifinin tekne sahiplerinden Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce belirlenen fiyat tarifesi dışında usulsüz para aldığını, tekne sahiplerinin Antalya Balıkçı Barınağı içinde bağlama yeri edinebilmek için kooperatife resmi karşılığı olmayan ödemeler yapmalarına mecbur bırakıldığını, kooperatifin kendi bünyesinde yürütmesi gereken faaliyetleri yerine getirmeyip, tekne sahiplerini işletmeci kooperatif ile ilgisi olmayan şahıslara yönlendirerek haksız kazanç ve menfaat sağladığını tespit etmişti. Bakanlık barınağa kayyım atadı Aralarında Yeni Liman Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı C.T. ve kooperatif üyeleri ile birlikte barınak içinde teknelerin karaya alınması ve tekne park yeri temin ederek kendisine veya başkasına menfaat sağlayan şahıslara, rüşvet suçuna ilişkin Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla soruşturma başlatılmasının ardından Antalya Balıkçı Barınağı’na kayyım atandı. Sahil Güvenlik Antalya Grup Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Konyaaltı Karakol Komutanlığı tarafından düzenlenen operasyonun ardından bugün Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından barınağa kayyım atandı. Barınakta inceleme yapılacak Sabah saatlerinde Antalya Balıkçı Barınağı’na gelen Tarım ve Orman İl Müdürlüğü görevlileri 25 Kasım Pazartesi gününe kadar barınakta inceleme yapma kararı aldığı öğrenildi. Atanan kayyım tarafından alınan karar gereği 25 Kasım tarihine kadar barınaktaki ticari ve özel tekne sahipleri dışında tekne ve araçların giriş çıkışlarının yasaklandığı ayrıca, Antalya Balıkçı Barınağı içerisinde bulunan market ve işletmelerin pazartesi gününe kadar kapalı olması kararlaştırılırken, mesai saatlerini de 08.30 ile 17.30 saatleri arasında sınırlandırıldığı öğrenildi. Kayyım yönetimi, barınak içerisindeki tüm faaliyetler için kayyım yönetiminden izin alınması gerektiğini kararlaştırdı.
Ankara Üç Konfederasyon Başkanı CHP Genel Bşkanı Özel ile görüştü Türk-İş Başkanı Ergin Atalay, “Enflasyonun sebebi asgari ücret değilmiş” dedi. Üç Konfederasyon başkanı CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile görüştüler. Özel’in makamında gerçekleşen görüşme sonrasında TÜRK-İŞ Başkanı Ergin Atalay gazetecilere açıklama yaptı. Atalay, HAK-İŞ Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Başkanı ile bütün grup başkanvekillerini ziyaret edeceklerini belirterek, çalışma hayatıyla ilgili ücretle, emekli, asgari ücretle ilgili sıkıntı var. Ana meseleleri grup başkanvekilleriyle görüşüp akabinde hep beraber üç konfederasyon mitingler, paneller yapıyoruz. Ülkeyi yönetenlerin bizi duymasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. Görüşmenin vergiyle ilgili olup olmadığına ilişkin soruya Atalay, “Ana sorunlarımızdan bir tanesi vergi. Ocak ayında aldığımızı Aralık ayında almıyoruz. Ocak ayında 15, Nisan ayında 20, 12 ay çalışıyoruz, iki ay çalıştığımız vergiye gidiyor. Bir an evvel bunun değişmesi lazım” şeklinde konuştu. Asgari ücret ile ilgili olarak Atalay, “İki dönemde asgari ücrette üç konfederasyon beraber yapsak. Biz iki dönemdir Türk-İş Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda beş üyenin dördü asgari ücretli oluyor. Bu dönemde öyle olacak. Dört arkadaşımız oturuyorlar, bir rakam tespit ediyorlar. Bu rakamı kamuoyuna sunuyoruz. Görüşmeler başlasın, üyeler rakamı tespit etsin, paylaşırız” dedi. Çerkezoğlu, asgari ücrete ilişkin olarak, DİSK olarak araştırma dairemizin hazırladığı raporlar bilimsel temelleriyle rakamları paylaştığını belirterek, asgari ücret olması gereken rakamı paylaşacaklarını ifade etti. Arslan, Asgari Ücret Tespit Komisyonunun genişlemesi gerektiğini söyleyerek, asgari ücreti nasıl yükseltilebileceğinin çalışması yapılması gerektiğini ifade etti. Atalay asgari ücret geçim ücreti olduğunu belirterek, “Enflasyon sebebi asgari ücret değilmiş. Onun için insanca yaşayabilecek bir ücret getirirler. Komisyonda kabul ediyorsa, üç arkadaş konuşuruz. Bu ücret bir haftalık bir ücret bile değil” dedi.
Muğla Menteşe Halk Eğitimi Merkezi’nden özel bireylere destek Özel eğitime ihtiyacı olan 18 yaş üstü yetişkin bireyler için Muğla İl Millî Eğitim Müdürlüğü koordinesinde, Menteşe Halk Eğitimi Merkezi tarafından farklı alanlarda kurslar gerçekleştiriliyor. Son dönemde bazı basın mecralarında Menteşe Halk Eğitimi Merkezinde özel eğitim ihtiyacı olan bireylere yönelik kursların tasarruf tedbirleri sebebiyle açılamayacağını bildiren haberlerin aslını yansıtmadığı, kursların hali hazırda devam ettiği görüldü. İl Millî Eğitim Müdürlüğü koordinesinde, Menteşe Halk Eğitimi Merkezi tarafından özel bireylere yönelik el sanatları ve spor alanında açılan kurslar, faaliyetlerini etkin bir şekilde sürdürüyor. Özel eğitim ihtiyacı olan bireylere yönelik Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü tarafından başlatılan kurslar, özel bireylerin eğitim süreçlerine katılımını artırmayı ve toplumsal hayata daha etkin bir şekilde dâhil olmalarını amaçlıyor. Bu kurslar, bireylerin kişisel gelişimlerine katkı sunarken aynı zamanda sosyal becerilerini, iş ve yaşam yetkinliklerini de geliştirmeyi hedefliyor. Menteşe Halk Eğitimi Merkezi, bu kurslar aracılığıyla özel eğitim ihtiyacı duyan bireyler için çeşitli alanlarda eğitim fırsatları sunmakta. Kilim dokuma, dekoratif el sanatları yapımı, batik boyama, temel takı tekniklerini uygulama, halk dansları, beden eğitimi gibi farklı alanlarda açılan halk eğitim kursları, öğrenciler tarafından büyük ilgi görüyor. Gün boyu devam eden kurslar, eğitsel terapötik yaklaşımlar, mesleki beceriler, sosyal beceri gelişimi gibi konularda destek sunarak katılımcıların özgüven kazanmalarına ve yaşamlarını daha bağımsız bir şekilde sürdürebilmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor. Menteşe Halk Eğitimi Merkezinde görevli özel eğitim öğretmenleri tarafından, Konakaltı Kültür Merkezi ve Muğla Uluslararası Gençlik Merkezinde başlayan kurslara, hafif, orta ve ağır düzeyde zihinsel engeli olan ve otizm spektrum bozukluğu olan bireyler katılıyor. Bu tür eğitim faaliyetleri, özel eğitime ihtiyaç duyan bireylerin toplumla entegrasyonunu sağlamada önemli bir rol oynamakta. Ayrıca, ailelerin de bu süreçte desteklenmesi ve rehberlik edilmesi, hem bireylerin hem de ailelerinin yaşam kalitesini artırıyor.