SAĞLIK - 22 Ağustos 2024 Perşembe 09:52

Uzmanı uyardı: "Gebelik şekeri bebekte obezite ve tansiyon riskini artırıyor"

A
A
A
Uzmanı uyardı: "Gebelik şekeri bebekte obezite ve tansiyon riskini artırıyor"

Yaklaşık her 10 gebeden 1’inin gebelik şekeri tanısı aldığını belirten Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Tutal, “Gebelik şekeri, annede yüksek tansiyon hastalığı gelişme riskini artırır. Ayrıca bebekte yenidoğan döneminde şeker düşüklüğü ve yenidoğan sarılığını tetikleyebilir” dedi.


Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Esra Tutal, gebelikte şeker hastalığı hakkında açıklamalarda bulundu. Dr. Tutal, “Gebelik şekeri, gebelik sırasında tespit edilen kan şekeri yüksekliğidir. Gebelik şekeri annede yüksek tansiyon hastalığı gelişme riskini artırır. Ayrıca bebekte yenidoğan döneminde hipoglisemi (şeker düşüklüğü) ve yenidoğan sarılığını tetikleyebilir. Şeker hastalığı gelişme riskini artıran unsurlar ise ailede şeker hastalığı olması, gebelikten önce kilolu olmak, 4.5 kilogramdan daha ağır bebek doğurmuş olmak, öncesinde erken doğum yapmış olmak, gebelik öncesi gizli şeker hastalığı, 25 yaşın üzerinde gebe kalmak ve polikistik over sendromudur” diye konuştu.



"Tanı konma süreci"


Hiçbir risk faktörü olmadan da gebelik şekerinin gelişebileceğinin unutulmaması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Tutal, “Genellikle gebeliğin 24. ve 28. haftaları arasında gebelik şekeri teşhisi konulur. Önceden gebelik şekeri geçirdiyseniz veya doktorunuz riskli olduğunuzu düşünüyorsa, 13. haftadan önce de testler yapılabilir. Gebelik şekeri taraması, oral glukoz tolerans testi (şeker yükleme testi olarak bilinir) ile yapılır. 50 gram glukozlu içecek içildikten 30 dakika sonra alınan kan düzeyine bakılır. Test sonucu anormal ise 100 gram glukoz ile tekrar test yapılır” şeklinde konuştu.



"Şeker yükleme testi değil, annede şeker olduğunu bilmemek riskli"


Şeker yükleme testi yaptırmanın zararlı olmadığını dile getiren Uzm. Dr. Tutal, “Test sırasında alınan şeker, 1 bardak şekerli içecek, birkaç dilim tatlı ya da bir tabak pirinç pilavındaki şeker kadardır. Asıl riskli olan durum annede gebelik şekeri olması ve bu durumun bilinmemesidir. Anne kanındaki yüksek şeker, bebeğe geçerek bebekte aşırı miktarda insülin üretilmesine, bu da bebeğin aşırı büyümesine neden olur. Aşırı büyük olan bebeklerin doğum travmalarına maruz kalma ihtimalleri artar. Annenin yüksek kan şekeri, erken doğumu tetikleyebileceği gibi bebeğin aşırı büyük olması da erken doğum kararının alınmasına neden olabilir. Gebelik şekeri olan annelerin bebeklerinde doğum erken olmasa bile akciğer gelişimi yetersiz olabilir ve bebek doğduğu zaman nefes almakta zorlanabilir. Kan şekeri kontrolsüz olan annelerden doğan bebeklerde doğum sonrası kan şekeri düşebilir. Çok ciddi düşüşler bebeğin havale geçirmesine neden olabilir. Derhal kan şekerinin yükseltilmesi gerekir. Gebelik şekeri olan annelerden doğan bebeklerde yaşamlarının ileri dönemlerinde obezite ve Tip 2 diyabet hastalığı gelişme riski artmıştır" ifadelerini kullandı.



"Anneye verdiği zararlar"


Uzm. Dr. Tutal, gebelik şekerinin anneye ve bebeğe yansıyabilecek olumsuz etkileriyle ilgili de şunları söyledi:


"Gebelik şekeri, yüksek tansiyon riskini arttırır. Ayrıca hem anne hem de bebeğin hayatını tehlikeye sokan preeklampsi riskini arttırır. Gebelik şekeri geçirdiyseniz bir sonraki gebelikte de muhtemelen gebelik şekeri olacaksınızdır. Ayrıca yaşınız ilerledikçe Tip 2 diyabet hastası olma ihtimaliniz de artacaktır. Gebelik şekeri geçiren kadınların yaşam tarzlarında yapacakları sağlıklı beslenme ve egzersiz gibi sağlıklı değişimler, gelecekte şeker hastası olma ihtimallerini azaltır. Diyetle kan şekeri kontrol altına alınamayan hastalarda insülin tedavisi gerekir. Doğum sonrası kan şekeri ölçümüne bir süre daha devam edilmelidir. Doğumdan yaklaşık 2 ay sonra şeker yüklemesi yapılarak şekerin tamamen normale döndüğünden emin olunmalıdır. Daha sonra her 2-3 yılda bir diyabet riskinin değerlendirilmesi gereklidir. Bu hastalığın tedavisi endokrinoloji ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hekimlerince yapılmaktadır."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ali Koç: “Önümüzdeki 5 yıllık yol haritasını federasyonumuzla paylaştık” Kulüpler Birliği Başkanı Ali Koç, Türkiye Futbol Federasyonu yöneticileri ile yapılan toplantının ardından, “Ekonomik sağlığa kavuşmak adına kulüplerin hazırladığı bundan sonraki 5 yıllık yol haritasını federasyonumuzla paylaştık. Bu bir taslak çalışma ama bunun önemlisi federasyonla beraber çalışacağız” dedi. Kulüpler Birliği Vakfı ve Türkiye Futbol Federasyonu yönetimi, Riva’da yapılan toplantıda bir araya geldi. Toplantının ardından Kulüpler Birliği Başkanı Ali Koç, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Olağanüstü bir toplantı olmadığını dile getiren Ali Koç, “Son yaptığımız toplantıdan sonra üstünde çalışmaya karar verdiğimiz konular üzerine çalışıp, bizim talebimiz üzerine gerçekleştirilen bir toplantıydı. Teknik bir toplantıydı. Ekonomi konusunda futbol büyük sıkıntıda. Bunu siyasetçilerimizle yaptığımız gibi federasyonumuzla da konuştuk. Son 5 yılda Türk futbolunda neler yaşandı ve nereden nereye geldiğimizin üstünden geçtik. Ekonomik sağlığa kavuşmak adına kulüplerin hazırladığı bundan sonraki 5 yıllık yol haritasını federasyonumuzla paylaştık. Bu bir taslak çalışma ama bunun önemlisi federasyonla beraber çalışacağız. Bunun için ekim ayında bir ekip oluşturacağız. Yıl sonuna kadar ilk tespitlerimizi yapmak üzere bir çalışma grubu başlatacağız. Çünkü Türk futbolu ekonomik açıdan her geçen gün sürdürülemez hale geliyor. Bunun sorumlularının sadece yöneticiler, kulüpler değil kulüplerin tamamen dışında olan ekonomik sebeplerden kaynaklandığını bir kez daha anlattık” diye konuştu. “Yayın gelirlerini artırabilmemiz için korsan konusuna eğilmemiz lazım” Yayın geliri konusunda da konuştuklarına değinen Başkan Koç, “Bazı yerler kulüpleri, kulüp yöneticilerini olağan şüpheliler olarak görüyor. Ancak yayın gelirlerinin bu kadar düşmesi, vergilerin 15’ten 40’a çıkması, kurun bu kadar çıkması, enflasyonun artması bunlar kulüplerin sorumluluğunda olan konular değil ama en çok kulüpleri etkiliyor. Bunları anlattık. Bunların içinden nasıl çıkabileceğimizi üzerine istişarelerde bulunduk. Yayın gelirlerini artırabilmemiz için korsan konusuna eğilmemiz lazım. Yasa çıktı mı? Çıktı. Yayıncı kuruluş korsan bir mekanizma tespit ettiği zaman onu engelleyecek mekanizma da var. Ama halihazırda en hızlı 37 dakikada engel olunabiliyor. Averaj 70 ila 90 dakika. Zaten maç 90 dakika. En uzun da 100 dakika. Tabii bunun önüne geçilmesi için 2 tane daha adıma ihtiyacımız var. Birincisi acil bir şekilde cezaların artırılması lazım. Daha da önemlisi servis sağlayıcıların bir teknoloji yatırımı yapıp bunun önüne geçmesi. 2027 yılında ihale var. 2026 yılında çalışmamız lazım ki ihaleyi en iyi şekilde yapabilelim. Spor Toto gelirlerimiz 10 senede oransal olarak 100 kat azaldı. Ama pasta ciddi anlamda büyüdü” ifadelerini kullandı. “TFF’nin bize yaptığı sunumda küçük dilimizi yuttuk diyebiliriz” Toplantıda ele alınan diğer konular ile ilgili de bilgiler veren Koç, “Federasyon sponsorlukları, fon kesintileri, yayın geliri kesintilerini konuştuk. MHK yapısı ile ilgili konuştuk. MHK Başkanımız çok tatmin edici bir sunum yaptı. MHK konusunda Kulüpler Birliği ile federasyonumuz birlikte çalışma konusunda prensipte mutabık kaldık. Kulüplerin en azından bu sezonun ilk yarısı için sabırlı olmaları lazım. E-bilet ihalesini konuştuk. Seneye yeni bir sisteme geçiliyor. Yapılmış bir altyapı anlaşması var. O bugün yarın imzalanacak. Kulüpler de istedikleri biletleme firmasıyla çalışmakta özgürler. Stadyumlarda ayakta taraftar konusunu istişare ettik. Bu Avrupa’da bir çok ülkede yapılıyordu ancak UEFA maçlarında yapılmıyordu. İlk defa bu sene UEFA 5 ülkede ayakta seyirci konusunu hayata geçiriyor. İçişleri Bakanlığı ile ilgili bazı taleplerimizi konuştuk. Yakın zamanda bakanlığımız futbolun güvenliği için çok önemli bir toplantı yaptı. Faydalı bir toplantı oldu. Sayın bakanımıza teşekkür etmek istiyorum. Federasyonun bize yaptığı sunumlar vardı. Detaya girmem doğru olmaz ama kısacası bu sunumda küçük dilimizi yuttuk diyebiliriz. Finansal fair-play ile ilgili konuları konuştuk. Türk futbolu açısından çok faydalı bir toplantı olduğunu size söyleyebilirim” şeklinde konuştu. “Türk takımları inşallah gidebildikleri yere kadar giderler” Son olarak bu sezon Avrupa kupalarında mücadele edecek Türk takımlarına başarılar dileyen Ali Koç, “Öncelikle Allah yolumuzu açık etsin. Yaz aylarındaki play-off maçlarında geçen seneki kadar puan kazanamamıştık. Ama şimdi 4 takımız. Şansımız bol olsun. İnşallah alabildiğimiz kadar puan alırız. Yepyeni bir sisteme ilk defa adım atıyoruz. Bizler de nasıl olacağını tam bilmiyoruz. Çok değişik bir sistem ama Türk takımları inşallah gidebildiği yere kadar giderler” diyerek sözlerini tamamladı.