POLİTİKA
Milletvekili Tüfenkci: "Malatya’ya yakışır modern bir bölge müdürlüğü inşa ediyoruz" 29 Aralık 2025 Pazartesi - 23:15:29 AK Parti Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkci, göreve yeni atanan TCDD 5. Bölge Müdürü Ahmet Sabancı’ya hayırlı olsun ziyaretinde bulunarak, yapımı devam eden bölge müdürlüğü binası, lojmanlar, misafirhaneler ve restorasyonu süren Malatya gar binasında incelemelerde bulundu. AK Parti Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkci, 6 Şubat depremleri sonrası TCDD 5. Bölge Müdürlüğü’ne ait bazı binalar ve lojmanların hasar gördüğünü hatırlatarak, Malatya’ya yakışır modern bir bölge müdürlüğü inşa ettiklerini belirtip, "Depremlerden sonra bazı binalarımız hasar gördü. İhalesi yapılan ve yapımına başlanan yeni bölge müdürlüğü binamızla birlikte lojman ve misafirhanelerimizi de inşa ederek personelimizin barınma ihtiyacını karşılayacak önemli bir tesisi Malatya’ya kazandırıyoruz" dedi. Cumhuriyet ile birlikte kurulan ve Malatya’nın simge yapılarından biri olan gar binasının restorasyon çalışmalarına da değinen Tüfenkci, binanın çevre düzenlemesiyle birlikte 2026 yılının ortalarında hizmete alınacağını aktarıp, "Gar binamızın restorasyonu ve çevre düzenlemesini tamamlayarak Malatyalıların hizmetine sunacağız. Yakınında bulunan Ulaştırma Müdürlüğü binasının restorasyonu için de ihale sürecini başlattık" ifadelerini kullandı. Malatya için kritik öneme sahip projelerin yakından takip edildiğini belirten Tüfenkci, Beylerderesi Demiryolu Köprüsü’nün ihale süreci için çalışmaların ise sürdüğünü kaydederek, bakım atölyelerinin şehir dışına taşınarak demiryolu hat uzunluğunun artırılmasının hedeflendiğini bu kapsamda kısa orta ve uzun vadeli planlamaların devam ettiğini söyledi. TCDD 5. Bölge Müdürlüğü’nün hem Malatya hem de bölge için stratejik bir öneme sahip olduğunu belirten Tüfenkci, "Türkiye genelinde demiryolu taşımacılığında yük kapasitesinin yaklaşık yüzde 30’u 5. Bölge işletmemiz tarafından taşınıyor. İskenderun-Malatya çift hatlı, hızlandırılmış tren projesinin ihalesi için de çalışmalarımız devam ediyor" diye konuştu.
Merkezefendi’nin 33’ncü mama makinesi Çerkezköy’e teslim edildi
25 Kasım 2025 Salı - 12:29 Merkezefendi’nin 33’ncü mama makinesi Çerkezköy’e teslim edildi Merkezefendi Belediyesi’nin Ar-Ge ve İnovasyon Merkezi’nde üretilen mama makineleri, yeni durağı olan Tekirdağ Çerkezköy Belediyesi’ne ulaştı. Türkiye’nin dört bir yanında kullanılmaya devam eden makinelerin sayısı 33’e yükseldi. .Merkezefendi Belediyesi’nin Ar-Ge ve İnovasyon Merkezi’nde üretilen mama makineleri, bugüne kadar Tekirdağ Çerkezköy Belediyesi ile beraber Türkiye genelinde 33 belediyeye ulaştırıldı. Her biri özenle hazırlanan sistemler, hem doğaya hem de sokak hayvanlarının yaşamına katkı sunuyor. Ar-Ge ve İnovasyon Merkezi’nde tamamen yerli imkânlarla geliştirilen mama makineleri, geri dönüşümden elde edilen atıkları değerlendiren yapısıyla sürdürülebilir belediyeciliğin güçlü bir örneğini oluşturuyor. "Üreten belediyecilik anlayışımızla 33’ncü mama makinemizi Çerkezköy’e ulaştırdık" Hem doğaya hem de sokak hayvanlarının yaşamına katkı sunan projeleriyle dikkat çektiklerini belirten Başkan Doğan, "Kendi imkânlarımızla hem belediyemize ekonomik katkı sağlıyor hem de can dostlarımız için değer üretiyoruz. Ürettiğimiz mama makinelerimizin 33’ncü durağı olan Tekirdağ Çerkezköy Belediyesi’ne teslimatını gerçekleştirdik. Her bir mama makinemiz, çevreye duyarlılığın ve sosyal sorumluluğun somut bir göstergesidir. Üreten, yenilikçi ve her alanda sürdürülebilirliği hedefleyen bir belediye olarak çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz" dedi.
AK Parti Kadın Kolları Başkanı Ercan: "Kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddete karşı uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyoruz"
25 Kasım 2025 Salı - 12:15 AK Parti Kadın Kolları Başkanı Ercan: "Kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddete karşı uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyoruz" AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Tuğba Işık Ercan, kadına yönelik şiddetle mücadelenin evrensel bir mücadele olduğunu vurgulayarak, "Gazze, Doğu Türkistan ve Ukrayna başta olmak üzere kadın ve çocuklara yönelik her türlü saldırıyı lanetliyor; dünyanın neresinde olursa olsun kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddete karşı uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyoruz" dedi. AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Tuğba Işık Ercan, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla parti genel merkezinde yaptığı basın açıklamasında risk altındaki kadınlara destek olmak için durmadan çalıştıklarını ifade etti. Ercan, "Konuşmak kolaydır, bildiri yayımlamak kolaydır. Zor olan ise kadına yönelik şiddetle mücadeleyi kağıt üzerinde olmaktan çıkarıp, uygulamada, sahada, KADES çağrısında, ŞÖNİM kapısında, kadın konukevinin sıcak odasında ve bu mücadelenin her satırında gösterebilmektir. Bizler AK Parti Kadın Kolları olarak bu mücadelenin sahadaki en güçlü paydaşıyız. 81 ilde, 922 ilçede milyonlarca kadına ulaşan yapımızla hem farkındalık çalışmalarını yürütüyor hem de risk altındaki kadınlara destek olabilecek tüm mekanizmaların doğru şekilde işletilmesi için durmadan çalışıyoruz. Kadınların sesi olmak, ihtiyaçlarını devletimizin ilgili kurumlarına iletmek, politika üretmek ve çözüm mekanizmalarının güçlenmesine katkı sunmak en temel sorumluluğumuzdur. Bu doğrultuda Kadın Kolları olarak iki ayrı başlıkta ’Güven Toplumunun İnşası: Şiddetin Anatomisi ve Çözüm Yolları’ ile ’İki İnsan’ eğitim programlarını 81 ilde başlatıyoruz. Bu eğitimlerle şiddetsiz bir toplum idealine katkı sunan bilinç ve farkındalık çalışmalarımızı güçlendirmeye devam ediyoruz" dedi. "Kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 36,6 seviyesine ulaştı" Ercan, kadınların her alanda güçlendirilmesinin şiddetle mücadelenin en temel unsuru olduğunu belirterek, "Kadınların her alanda güçlendirilmesi, şiddetle mücadelenin en önemli unsurlarından biridir. Bu nedenle bir yandan koruma mekanizmalarını güçlendirirken bir yandan da kadınların ekonomik, sosyal ve toplumsal hayatta daha görünür ve güçlü olmasını sağlayacak politikalar üretmeye devam ediyoruz. Bu bilinçle, kadın istihdamını artıracak, girişimcilik fırsatlarını güçlendirecek, eğitim ve mesleki gelişim imkanlarını yaygınlaştıracak projeleri bir bir hayata geçiriyoruz. Bugün kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 36,6 seviyesine ulaştı, üst ve orta düzey yönetici pozisyonlarındaki oranı ise yüzde 20’yi aştı. Parlamentoda kadın milletvekili oranı yüzde 20’lere, kadın girişimcilerin oranı ise yüzde 18’lere ulaştı. Bu rakamlar, kadınların sadece aile ve özel hayatlarında değil, toplumsal karar alma süreçlerinde, iş dünyasında ve kamusal alanda da giderek daha güçlü bir şekilde var olduklarını göstermektedir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, siyasi hayatı boyunca her daim kadının bu ülkenin siyasetinde ek bir başlık değil, asli özne olduğunu savunmuştur. Bugün kadınların siyasette, karar alma mekanizmalarında, eğitimde, istihdamda, bürokraside, sivil toplumda ulaştığı düzey; tesadüflerin değil, bu vizyonun sonucudur" ifadelerini kullandı. "Tüm kadınlara yalnız değilsiniz diyoruz" Kadına yönelik şiddetle mücadelenin evrensel bir mücadele olduğunu vurgulayan Ercan, "Kadına yönelik şiddet tüm dünyanın ortak meselesidir. Bu nedenle mücadelemiz evrensel bir mücadeledir. Bu çerçevede özellikle şunu vurgulamak isterim; Gazze, Doğu Türkistan ve Ukrayna başta olmak üzere kadın ve çocuklara yönelik her türlü saldırıyı lanetliyor; dünyanın neresinde olursa olsun kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddete karşı uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyoruz. AK Parti Kadın Kolları olarak Cumhurbaşkanımızın liderliğinde daha adil, daha güvenli bir hayatı güçlü kadınlarla birlikte inşa etmeye devam edeceğiz. Sözlerime son verirken ifade etmek isterim ki hiçbir kadın kendisini çaresiz hissetmeyene kadar, bu topraklarda kadına yönelik şiddet tamamen son bulana kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi 25 Kasım vesilesiyle Türkiye’nin dört bir yanından yükselen güçlü bir sesle bir kez daha ilan ediyoruz ve tüm kadınlara yalnız değilsiniz diyoruz" diye konuştu.
MHP lideri Bahçeli: "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır"
25 Kasım 2025 Salı - 12:11 MHP lideri Bahçeli: "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ""Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde haftalık olağan grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. "2025 Akademi Giriş Sınavı sonuçlarına göre bu sayının artırılması temennimizdir" MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Öğretmenler medeniyet meşalemiz, aydınlık geleceğin mimarlarıdır" sözleriyle başlayarak 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutladı. Bahçeli, "2023 KPSS sonuçlarına göre, ilk 20 bine giren ve atanmaya hak kazanan, ne var ki mülakatlarda elenen bin 611 öğretmen adayımızın haklarının iadesi, bu suretle ilave kontenjan tahsisinin ifası; 2024 KPSS’de yüksek başarı gösterip dereceye giren, ancak kısıtlı kontenjanlar sebebiyle ataması yapılamayan öğretmen adaylarımıza ek kontenjan hakkı tanınması, 2025 Akademi Giriş Sınavı sonuçlarına göre sadece 10 bin kadro ihdas edilmesinin mağduriyetlere yol açmasından mütevellit bu sayının artırılması, ayrıca 14 aylık akademi eğitiminin uzunluğu dikkate alındığında bu eğitim süresinin makul sınırlara çekilmesi teklif ve temennilerimizden bir kısmıdır" ifadelerini kullandı. "Türkiye’nin terörden arınması ve arındırılması beni alakadar etmez diyenlerin alayı birden suikastçıdır" MHP Genel Başkanı Bahçeli, Prof.Dr. Ahmet Süheyl Ünver’in, "Bu beni alakadar etmez dediğiniz gün bu ülkeye en büyük suikastı yapmış olursunuz. Aksini vatana ve millete hizmet sayarım" sözlerini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: "Türkiye’nin terörden arınması ve arındırılması beni alakadar etmez diyenlerin alayı birden suikastçıdır. Neymiş, bizi yargılayacaklarmış? Neymiş, bizden hesap soracaklarmış? Neymiş, anayasa ve kanunlara göre suç işliyormuşuz. Siz yargılasanız yargılasanız çantacı pespayeliğinizi ve cukka düşkünlüğünüzü yargılarsınız. Bakınız, şu yaşımda mertçe ve dürüstçe haykırıyorum, yeter ki Türkiye ve Türk milleti barış, huzur ve sükûnet bulsun, yeter ki terör hayatımızdan kalıcı olarak sökülüp atılsın; bizim sonumuz da varsın darağacı olsun. Biz korkuyu korkutalı çok oldu. Bizim sahte korkuluklara eyvallah ettiğimiz de hiç duyulmadı, hiç görülmedi. Kurt izine karışmış çakal izinin sahte meydan okumalarına aldırış etseydik ya ülkümüzden ya da ülkemizden çoktan şüpheye düşerdik. Kurdun takip edeceği yine kurttur, kimin kemik peşinde koşacağının cevabını verecek olanlar da bellidir." "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır" Terörsüz Türkiye sürecinde partisinin tarafının Türk milleti olduğuna dikkati çeken Bahçeli, "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır. TBMM’de kurulan ‘Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi’ Komisyonu’nun geçtiğimiz Cuma günü İmralı’ya gitmek üzere nitelikli çoğunlukla aldığı karar, bu karar doğrultusunda MHP, AK Parti ve DEM Parti’den birer milletvekilinin adaya gitmesi tarihi bir gelişmedir. Bu vesileyle Genel Başkan Yardımcımız ve İstanbul Milletvekilimiz Feti Yıldız ile diğer milletvekillerimize yürekten teşekkür ediyorum. CHP ve komisyonda bulunan diğer partiler İmralı’ya gitmekten sarfınazar etmişler. Varsın etsinler, hiç sorun değil, ondan bundan medet umarak ‘Terörsüz Türkiye’ hedefini takip etmiş olsaydık, onun bunun ağzının içine bakarak izin ve icazet arasaydık böylesi ağır bir sorunu bırakınız konuşmayı, yerimizden bile kıpırdayamazdık" şeklinde konuştu. "Biriz, beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türk milletiyiz" Mevzu bahsin Türkiye ise ayrıyı gayrıyı bir kenara bırakıp birleşmenin önemini vurgulayan Bahçeli, "Bozgunculara, yıkıcılara fırsat vermeyeceğiz. İstismarcılara itibar etmeyeceğiz. Tahrik ve tertiplere ihtimam göstermeyeceğiz. Birlik olup kucaklaşacağız. Kürt ve Türk olarak tek bir ses, tek bir nefes olacağız. Türkiye’mizi ve aziz milletimizi çağların ötesine taşıyabilmemizin başka bir yolu ve yöntemi olmadığını aklımızdan çıkarmayacağız. Hepimiz bunu başaracak azim ve inanca sahibiz. Gün; kısır tartışmaların günü değildir. Gün birleşme, bütünleşme, saflarımızı sıkılaştırma günüdür. Hakikati arayan, hakkın peşinden giden hiç kimse gürültüye kulak asmaz, yalan ve dedikoduya itibar etmez. İsrail’in bölgemizdeki soykırım ve şiddete dayalı provokasyonları, 10 Ekim ateşkes kararını inatla ihlali, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın ABD Başkanı’nın hazırladığı 28 maddelik planıyla sözde sona erdirme çabaları, Mücavir coğrafyalardaki kutuplaşma ve kamplaşmadaki sertlik, yeni bir küresel çatışma denkleminin kurulma çalışmaları bize iç cephemizi sağlam esaslara bağlamayı mecburi kılmaktadır. Biriz, beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türk milletiyiz. Türk-Kürt kardeştir, araya giren, bozgunculuğa heveslenen kim varsa kamburdur, kalleştir, kanser hücresidir, kahrolmaya mahkumdur. Terörün her türlüsünü reddetmenin, defetmenin ve imha etmenin sonsuz kararlığındayız" dedi.
MHP lideri Bahçeli: "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır"
25 Kasım 2025 Salı - 12:07 MHP lideri Bahçeli: "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde haftalık olağan grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Öğretmenler medeniyet meşalemiz, aydınlık geleceğin mimarlarıdır" sözleriyle başlayarak 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutladı. Bahçeli, "2023 KPSS sonuçlarına göre, ilk 20 bine giren ve atanmaya hak kazanan, ne var ki mülakatlarda elenen bin 611 öğretmen adayımızın haklarının iadesi, bu suretle ilave kontenjan tahsisinin ifası; 2024 KPSS’de yüksek başarı gösterip dereceye giren, ancak kısıtlı kontenjanlar sebebiyle ataması yapılamayan öğretmen adaylarımıza ek kontenjan hakkı tanınması, 2025 Akademi Giriş Sınavı sonuçlarına göre sadece 10 bin kadro ihdas edilmesinin mağduriyetlere yol açmasından mütevellit bu sayının artırılması, ayrıca 14 aylık akademi eğitiminin uzunluğu dikkate alındığında bu eğitim süresinin makul sınırlara çekilmesi teklif ve temennilerimizden bir kısmıdır" ifadelerini kullandı. "Türkiye’nin terörden arınması ve arındırılması beni alakadar etmez diyenlerin alayı birden suikastçıdır" MHP Genel Başkanı Bahçeli, Prof.Dr. Ahmet Süheyl Ünver’in, "Bu beni alakadar etmez dediğiniz gün bu ülkeye en büyük suikastı yapmış olursunuz. Aksini vatana ve millete hizmet sayarım" sözlerini anımsatarak şu ifadeleri kullandı: "Türkiye’nin terörden arınması ve arındırılması beni alakadar etmez diyenlerin alayı birden suikastçıdır. Neymiş, bizi yargılayacaklarmış? Neymiş, bizden hesap soracaklarmış? Neymiş, anayasa ve kanunlara göre suç işliyormuşuz. Siz yargılasanız yargılasanız çantacı pespayeliğinizi ve cukka düşkünlüğünüzü yargılarsınız. Bakınız, şu yaşımda mertçe ve dürüstçe haykırıyorum, yeter ki Türkiye ve Türk milleti barış, huzur ve sükûnet bulsun, yeter ki terör hayatımızdan kalıcı olarak sökülüp atılsın; bizim sonumuz da varsın darağacı olsun. Biz korkuyu korkutalı çok oldu. Bizim sahte korkuluklara eyvallah ettiğimiz de hiç duyulmadı, hiç görülmedi. Kurt izine karışmış çakal izinin sahte meydan okumalarına aldırış etseydik ya ülkümüzden ya da ülkemizden çoktan şüpheye düşerdik. Kurdun takip edeceği yine kurttur, kimin kemik peşinde koşacağının cevabını verecek olanlar da bellidir." "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır" Terörsüz Türkiye sürecinde partisinin tarafının Türk milleti olduğuna dikkati çeken Bahçeli, "Terörsüz Türkiye hedefinin en ciddi muhataplarından birisi İmralı’dır. TBMM’de kurulan ‘Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi’ Komisyonu’nun geçtiğimiz Cuma günü İmralı’ya gitmek üzere nitelikli çoğunlukla aldığı karar, bu karar doğrultusunda MHP, AK Parti ve DEM Parti’den birer milletvekilinin adaya gitmesi tarihi bir gelişmedir. Bu vesileyle Genel Başkan Yardımcımız ve İstanbul Milletvekilimiz Feti Yıldız ile diğer milletvekillerimize yürekten teşekkür ediyorum. CHP ve komisyonda bulunan diğer partiler İmralı’ya gitmekten sarfınazar etmişler. Varsın etsinler, hiç sorun değil, ondan bundan medet umarak ‘Terörsüz Türkiye’ hedefini takip etmiş olsaydık, onun bunun ağzının içine bakarak izin ve icazet arasaydık böylesi ağır bir sorunu bırakınız konuşmayı, yerimizden bile kıpırdayamazdık" şeklinde konuştu. "Biriz, beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türk milletiyiz" Mevzu bahsin Türkiye ise ayrıyı gayrıyı bir kenara bırakıp birleşmenin önemini vurgulayan Bahçeli, "Bozgunculara, yıkıcılara fırsat vermeyeceğiz. İstismarcılara itibar etmeyeceğiz. Tahrik ve tertiplere ihtimam göstermeyeceğiz. Birlik olup kucaklaşacağız. Kürt ve Türk olarak tek bir ses, tek bir nefes olacağız. Türkiye’mizi ve aziz milletimizi çağların ötesine taşıyabilmemizin başka bir yolu ve yöntemi olmadığını aklımızdan çıkarmayacağız. Hepimiz bunu başaracak azim ve inanca sahibiz. Gün; kısır tartışmaların günü değildir. Gün birleşme, bütünleşme, saflarımızı sıkılaştırma günüdür. Hakikati arayan, hakkın peşinden giden hiç kimse gürültüye kulak asmaz, yalan ve dedikoduya itibar etmez. İsrail’in bölgemizdeki soykırım ve şiddete dayalı provokasyonları, 10 Ekim ateşkes kararını inatla ihlali, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın ABD Başkanı’nın hazırladığı 28 maddelik planıyla sözde sona erdirme çabaları, Mücavir coğrafyalardaki kutuplaşma ve kamplaşmadaki sertlik, yeni bir küresel çatışma denkleminin kurulma çalışmaları bize iç cephemizi sağlam esaslara bağlamayı mecburi kılmaktadır. Biriz, beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türk milletiyiz. Türk-Kürt kardeştir, araya giren, bozgunculuğa heveslenen kim varsa kamburdur, kalleştir, kanser hücresidir, kahrolmaya mahkumdur. Terörün her türlüsünü reddetmenin, defetmenin ve imha etmenin sonsuz kararlığındayız" dedi. (OHÖ-
9 milyona yakın kadın ‘KADES’ uygulamasını indirdi"
25 Kasım 2025 Salı - 11:41 9 milyona yakın kadın ‘KADES’ uygulamasını indirdi" Sivas AK Parti Kadın Kolları, 25 Kasım Dünya Kadına Şiddetle Mücadele Günü kapsamında basın toplantısı düzenleyerek, kadına yönelik şiddetle mücadelede yürütülen çalışmalar ve yeni Ulusal Eylem Planı hakkında bilgi verdi. 25 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında AK Parti Sivas Kadın Kolları tarafından İl Başkanlığı binasında basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya kadın kolları yönetimi ile il yönetimi katıldı. Basın toplantısında konuşan AK Parti Kadın Kolları İnsan Hakları Başkanı Mesude Eken, kadına yönelik şiddetle mücadelenin yalnızca kâğıt üzerinde bırakılmadığını, sahaya inen ve sonuç üreten bir yaklaşım benimsediklerini söyledi. Eken, KADES uygulamasının bu çalışmaların en somut örneklerinden biri olduğuna dikkat çekerek, "KADES, kadınların hayatına doğrudan dokunan bir güvenlik zırhıdır. Uygulama 8 milyon 990 bin kadın tarafından indirilmiş, ihbarlar tek tuşla alınmış, kolluk birimlerimiz olay yerine ortalama 6 dakika gibi kısa bir sürede ulaşarak koruyucu ve önleyici tedbirleri hayata geçirmiştir" dedi. "İlmek İlmek ördük" Aile Sosyal Destek Programı (ASDEP) kapsamında 208 bin 525 hanede kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda yüz yüze bilgilendirme görüşmeleri yapıldığını aktaran Eken, ALO 183 Şiddetle Mücadele Hattı üzerinden yapılan her başvuruda uzman ekiplerin risk altındaki kadınlara anlık ve bütüncül destek sağladığını belirterek, "Kadına yönelik şiddetle mücadelede en kritik aşama olan "Veriye dayalı politika üretimi" için bu yıl yeni bir döneme giriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından bugün açıklanacak olan 2026-2030 dönemini kapsayan 5. Ulusal Eylem Planı, dijital şiddet, risk analizi, erken uyarı sistemleri ve izlenebilir politikalara odaklanan çok boyutlu bir çerçeve sunmaktadır. Bu plan, kadınların güvenliği için kurumsal kapasiteyi derinleştirirken toplumsal katılımı da güçlendiren bir vizyonla tasarlanmıştır. Ve biz AK Parti olarak diyoruz ki: Bu kurumsal yapıyı, bu istatistikleri ve sahadaki emeği sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde tam 23 yılda ilmek ilmek ördük" dedi.
Bakan Tunç: "2025 yılında yargı teşkilatımız toplam 11 milyon 397 bin 74 dosyada karar vermiştir"
25 Kasım 2025 Salı - 11:37 Bakan Tunç: "2025 yılında yargı teşkilatımız toplam 11 milyon 397 bin 74 dosyada karar vermiştir" Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Adalet Bakanlığının 2026 yılı bütçesi görüşülmeye başlandı. Bakan Tunç, "Toplam 12 milyon 10 bin 82 derdest dosya bulunmaktadır. 2024 yılının Kasım ayı itibarıyla yargı teşkilatımız ilk derece, istinaf ve temyiz aşamalarında 10 milyon 960 bin 177 karar vermişti. 2025 yılının aynı döneminde ise yargı teşkilatımız yüzde dört artışla toplam 11 milyon 397 bin 74 dosyada karar vermiştir" dedi. AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Adalet Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçe kesin hesap görüşülmeye başlandı. Malatya CHP Milletvekili Veli Ağbaba, İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek’in basın yayın organlarına konuşmasına tepki gösterdi. TİHEK Başkanı Fahrettin Altun’un toplantıya katılmamasına da tepki gösteren Ağbaba, "Bu komisyona bir hakarettir" dedi. Ardından CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, kadına karşı şiddet kapsamında Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a siyah mektup vermek istedi. Bakan Tunç buna rağmen, "Şov yapmayın kadınlar üzerinden size siyaset yaptırmayız. Türkiye’de kadına karşı şiddetle mücadelede biz en ön saftayız" ifadelerinde bulundu. "Anayasamızda önemli reformları milletimizin desteğiyle hayata geçirmeyi başardık" Tartışmanın ardından konuşma gerçekleştiren Bakan Tunç, "Mülkün temeli olan adaletin hakkıyla tecellisi için son yirmi üç yılda, hukuk devleti ilkesini tahkim eden, temel hak ve özgürlükleri güçlendiren, hak arama yollarını genişleten, yargının ihtiyaç duyduğu fiziki ve teknolojik imkânları geliştiren, insan kaynağı kapasitesini artıran, mevzuatı çağın gereklerine ve milletimizin ihtiyaçlarına uyarlayan köklü reformlara imza attık. Adaletin olmazsa olmaz şartı olan hukuk devletinin bir gereği olarak; sistemi vesayetçi anlayıştan arındırmak, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını güçlendirmek, hukukun üstünlüğünü hâkim kılmak için Anayasamızda önemli reformları milletimizin desteğiyle hayata geçirmeyi başardık" dedi. "Son 23 yılda, mevzuatımızı çağın gereklerine uygun olarak yeniledik" Milli Güvenlik Kurulu’ndan Yüksek Askeri Şura’ya, Hâkimler ve Savcılar Kurulu’ndan Anayasa Mahkemesi’ne kadar birçok kurumu yeniden yapılandırarak ülkeyi yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşmasının mücadelesini verdiklerinden bahseden Bakan Tunç, "Askerî Yargıtay, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi, Devlet Güvenlik Mahkemeleri ve özel yetkili mahkemeleri kaldırarak, sivillerin dahi askeri mahkemelerde yargılandığı dönemleri geride bıraktık. Sıkıyönetim ilanına izin veren hükümler başta olmak üzere, darbecilerin yargılanamayacağına dair demokrasimize gölge düşüren hükümleri kaldırdık; böylece, yıllar sonra da olsa, darbecilerin adalet önünde hesap vermelerinin önünü açtık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçerek, parlamenter sistemin neden olduğu yönetim zafiyetlerini, kısa ömürlü koalisyonları ve bunların doğurduğu siyasi istikrarsızlıkları geride bıraktık. Böylece demokrasimizi derinleştirdik, Cumhuriyetimizi güçlendirdik. Adaletin, her alanda hissedilmesi için hak arama yollarını genişlettik ve yeni mekanizmalar oluşturduk. Son 23 yılda, Anayasamızda gerçekleştirdiğimiz köklü değişikliklerin yanı sıra mevzuatımızı çağın gereklerine uygun olarak yeniledik ve hukuk güvenliğini artıran düzenlemeleri hayata geçirdik" dedi. "2025 yılında yargı teşkilatımız toplam 11 milyon 397 bin 74 dosyada karar vermiştir" Adaletin tecellisinin, yalnızca kanunlarla değil, kanunları doğru yorumlayıp eksiksiz uygulayacak güçlü bir yargı teşkilatının varlığıyla mümkün olduğunu belirten Bakan Tunç, "Bir ülkenin yasaları ne kadar iyi olursa olsun, onları lafzından adaletin ruhuna taşıyacak olan hukukçularımızdır; hâkim, savcı ve avukatlarımızdır. Onlar, metne hayat, hükme vicdan katarak; hakkı soyut bir kavram olmaktan çıkarıp milletin adalet duygusuna dönüştürmektedir. 2025 yılı Kasım ayı itibarıyla Cumhuriyet başsavcılıklarında 6 milyon 68 bin 751, İlk derece mahkemelerinde 3 milyon 935 bin, İstinaf mahkemelerinde 1 milyon 536 bin 865, Temyiz mahkemelerinde ise 469 bin 466 olmak üzere toplam 12 milyon 10 bin 82 derdest dosya bulunmaktadır. 2024 yılının Kasım ayı itibarıyla yargı teşkilatımız ilk derece, istinaf ve temyiz aşamalarında 10 milyon 960 bin 177 karar vermişti. 2025 yılının aynı döneminde ise yargı teşkilatımız yüzde dört artışla toplam 11 milyon 397 bin 74 dosyada karar vermiştir. Bu rakam her sene yargı teşkilatımızca bir önceki yıldan daha fazla karar verildiğini göstermektedir. Öte yandan yıl sonu itibarıyla yaklaşık 14 milyonun üzerinde karar verileceğini değerlendirdiğimizde, derdest dosya sayısından daha fazla yıl içinde karar verileceğini öngörüyoruz" ifadelerinde bulundu. Bakan Tunç, bu başarının sağlanmasında 2002 yılında 9 bin 349 olan hâkim ve savcı sayısının 25 bin 452’ye yükseltilmesinin etkili olduğundan bahsetti. Tunç şöyle devam etti: "2002 yılında bin 847 olan kadın hâkim savcı sayımızı yüzde 431 artırarak 9 bin 813’e yükselttik. OECD Raporunda ülkemizin 2014 yılından bu yana kadın hâkim oranını en çok artıran ülke olduğu da ifade edilmiştir. 2025 yılı içerisinde bin 75 hâkim ve savcının mesleğe başlamasını sağladık. Adaylık dönemini tamamlayan bin 545 hâkim ve savcı adayı ise önümüzdeki günlerde görevine başlayacaktır. Ayrıca 2002 yılında 51 bin 681 olan personel sayısını 179 bin 440’a yükselttik. Önümüzdeki dönem için alımını planladığımız 20 bin yeni personelin ilk 5 binlik kısmının sınav süreci devam etmektedir." Hukuk fakültelerine girişte ilk 100 bine girme şartı getirilmesi ve kontenjanların 14 bin 164’ten 10 bin 300’e düşürülmesinin hukuk eğitimindeki kaliteyi artıracağına değinen Bakan Tunç, amaçlarının yalnızca teorik değil, vicdani, ahlaki ve entelektüel derinlikle donatılmış hukukçular yetişmesini sağlamak olduğunu belirtti. "Hâkim ve savcı yardımcı sayısını 3 bin 72’ye yükselteceğiz" Hâkim ve savcı yardımcılığı sınavında mülakata çağrılan kişi sayısını iki katı fazlasından bir katı fazlasına indirerek objektif yaklaşım ortaya koyduklarını ifade eden Tunç, "Bu kapsamda hâlihazırda 2 bin 72 hâkim ve savcı yardımcısı görev yapmaktadır. 20-21 Aralık tarihlerinde gerçekleştireceğimiz sınavla bin hâkim ve savcı yardımcısı alımını daha yaparak hâkim ve savcı yardımcı sayısını 3 bin 72’ye yükselteceğiz. Diğer yandan bu yıl, adalet teşkilatımızın insan kaynağı yapısını daha adil, daha şeffaf ve çağın gereklerine uygun hale getirmek amacıyla Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliği’nde kapsamlı değişiklikler yaptık. Bu kapsamda fizyoterapist ve işaret dili tercümanı gibi yeni kadroların eklenmesi, zabıt kâtipliği uygulama sınavının sadeleştirilmesi, ilgili alan mezunlarına kontenjanlı öncelik hakkı tanınması, zorunlu rotasyon uygulamalarının kaldırılması gibi düzenlemeler yaptık. 2002 yılında adli yargıda 3 bin 581 mahkeme faaliyet gösterirken, bugün itibarıyla bu sayıyı 8 bin 681’e yükselttik. İdari yargıda da faal mahkeme sayısını 146’dan 239’a yükselttik. Ayrıca adli ve idari yargıda son iki buçuk yılda 3 bin 470 mahkeme ve istinaf dairesi kurduk" ifadelerinde bulundu. Adli Tıp Kurumunu da geliştirmeye devam ettiklerini belirten Tunç, "2002 yılında 25 ilde, 6 grup başkanlığı ve 18 şube müdürlüğünde verilebiliyordu. Bugün itibarıyla 81 ilimizin tamamında 16 grup başkanlığı ve 147 şube müdürlüğüyle ilçelere kadar uzanan ve teknolojinin en üst düzeyde kullanıldığı bir hizmet ağı oluşturduk" dedi. Yargının teknolojik altyapısını daha da geliştirmek için son yıllarda önemli ve kalıcı adımlar attıkları ifade eden Tunç, UYAP’ın 60 kurumla 200 farklı entegrasyonunu tamamladıklarını vurguladı. "2020 yılından bugüne kadar 4 milyonun üzerinde e-Duruşma gerçekleştirilmiştir" Yeni Adli Sicil Bilgi Sistemi ile vatandaşlara e-Devlet üzerinden silme ve düzeltme başvurusu yapabilme ve 43 yabancı dilde adli sicil belgesi alabilme imkânı getirdiklerini aktaran Tunç, "Avukatlara bulundukları yerlerden cep telefonları da dâhil olmak üzere dosya ve duruşmalarını anlık olarak takip edebilme ve işlem yapabilme imkânı getirdik. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi ve e-Duruşmayla duruşmalara elektronik ortamda katılmanın yolunu açtık. 2013 yılından bu yana 7 milyonun üzerinde SEGBİS görüşmesi; 2020 yılından bugüne kadar 4 milyonun üzerinde e-Duruşma gerçekleştirilmiştir. e-Tebligat uygulamasıyla tebligat süreçlerini hızlandırdık. Zorunlu e-Tebligat sistemine geçtiğimiz 2019 yılından bugüne kadar toplam 330 milyon e-Tebligat gönderildi" ifadelerinde bulundu. "2026 yılı teklifinde tahsisi öngörülen miktar ise 389 milyar 560 milyon 443 bin TL’dir. 2002 yılında bütçenin 808 milyon 141 bin TL iken bu rakamın 2025 yılında 280 milyar 275 milyon 802 bin TL olduğunu söyleyen Tunç, "2026 yılı teklifinde tahsisi öngörülen miktar ise 389 milyar 560 milyon 443 bin TL’dir. 2024 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunuyla Bakanlığımıza 198 milyar 703 milyon 54 bin TL ödenek tahsis edilmiştir. Yıl içinde eklenen ve düşülenlerle birlikte toplam ödenek 204 milyar 556 milyon 975 bin 938 lira 48 kuruş olmuştur" dedi. Adalet Bakanı Tunç konuşmasını noktalarken, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya verdiği 52 mektupta yer alan isimlerin bildirilmesi durumunda iletişime geçileceğini belirtti.
Başkan Sabancı; "Kadınlar daha görünür ve güçlü olacak
25 Kasım 2025 Salı - 11:35 Başkan Sabancı; "Kadınlar daha görünür ve güçlü olacak AK Parti Uşak Kadın Kolları Başkanı Hilal Sabancı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında basın açıklaması düzenlendi. AK Parti Uşak Kadın Kolları Başkanı Hilal Sabancı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında AK Parti İl Başkanlığı toplantı salonunda basın açıklaması düzenledi. Basın açıklamasında AK Parti Uşak Merkez İlçe Başkanı Mehmet Bitik, parti üyeleri ve vatandaşlar da katıldı. Kadınların güçlendirilmesini vurgulayan Sabancı, "Bir yandan koruma mekanizmalarını güçlendirirken bir yandan da kadınların ekonomik, sosyal ve toplumsal hayatta daha görünür ve güçlü olmasını sağlayacak politikalar üretmeye devam ediyoruz. Bu bilinçle, kadın istihdamını artıracak, girişimcilik fırsatlarını güçlendirecek, eğitim ve mesleki gelişim imkanlarını yaygınlaştıracak projeleri bir bir hayata geçiriyoruz. Bugün kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 36,6 seviyesine ulaştı, üst ve orta düzey yönetici pozisyonlarındaki oranı ise yüzde 20’yi aştı. Parlamentoda kadın milletvekili oranı yüzde 20’lere, kadın girişimcilerin oranı ise yüzde 18’lere ulaştı. Bu rakamlar, kadınların sadece aile ve özel hayatlarında değil, toplumsal karar alma süreçlerinde, iş dünyasında ve kamusal alanda da giderek daha güçlü bir şekilde var olduklarını göstermektedir" dedi. Uluslararası şiddet vakalarına dikkat çekip erkeklere çağrıda bulunan Sabancı, "Gazze, Doğu Türkistan ve Ukrayna başta olmak üzere kadın ve çocuklara yönelik her türlü saldırıyı lanetliyor, dünyanın neresinde olursa olsun kadınların ve çocukların maruz kaldığı şiddete karşı uluslararası toplumu acilen harekete geçmeye çağırıyoruz. Bütün bu mücadele aynı zamanda bir zihniyet mücadelesidir. Kadın ve erkeğin her alanda birbirini tamamladığı bilinciyle buradan erkeklere de sesleniyoruz. Evinizde, iş yerinizde, sokakta, sosyal medyada Kadına yönelik sözlü, psikolojik, ekonomik, dijital ve fiziksel şiddete karşı ses çıkarın. Susan değil, duran değil, "dur" diyen olun. Bu mücadelede en büyük pay şüphesiz ki erkeklerindir. AK Parti Kadın Kolları olarak inancımızın, kültürümüzün ve medeniyetimizin asla kabul etmediği kadına yönelik şiddeti siyaset üstü bir mesele olarak değerlendiriyor, açık ve net bir şekilde reddediyoruz." diye konuştu.
Bakan Tekin: "Her çocuk ve her insan bizim gözümüzde eşittir"
25 Kasım 2025 Salı - 11:35 Bakan Tekin: "Her çocuk ve her insan bizim gözümüzde eşittir" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, "Her çocuk ve her insan bizim gözümüzde eşittir. Hiçbir farklılık, o çocuğun eğitim-öğretimden kısmen ya da tamamen alıkonulmasını meşru gösteremez" dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Ankara’da düzenlenen 2. Maarif Kongresi’ne katıldı. Düzenlenen kongrenin Türkiye’nin eğitim sisteminde köklü bir perspektif sunmayı amaçladığı, maarif geleneğinin günümüz ihtiyaçlarına göre yeniden ele alınacağı ve bakanlığın yürüttüğü yapısal dönüşüm çalışmalarının kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi. Ayrıca farklı illerden gelen eğitim yöneticilerinin, akademisyenlerin ve öğretmen temsilcilerinin de katıldığı kongrenin bu yönüyle hem değerlendirme hem de istişare platformu olarak önem taşıdığı vurgulandı. Bakanlığın son dönemde hayata geçirdiği müfredat yenileme çalışmaları, ölçme ve değerlendirme politikaları ile öğretmen eğitimine yönelik yeni modeller de programda ele alındı. "Değişen dünya koşullarında milli ve manevi değerlerine bağlı bir kuşak yetiştirmek durumundayız" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, kongrede yaptığı konuşmada her çocuğun aynı şartlarda eğitim aldığını, din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin herkese eşit şartlarda eğitim verdiklerini belirterek, "Dünyada değişen bu formata uygun eğitim sistemi inşa etmezsek eğer çocuklarımızın milletine, vatanına, ülkesine bağlılık duyguları zayıflar. Dünya küresel bir köy haline geldi. Dolayısıyla biz 2024-2025 eğitim öğretim yılında bu parametreyi kendimize bir çerçeve aldık ve kabul ettik. Değişen dünya koşullarında çocuklarımızın milli ve manevi değerlerine bağlı, ülkesine, ülkesinin değerlerine, ülkesinin egemenlik haklarına, ülkesinin bağımsızlığına saygı duyan, ihtiyaç duyduğunda gözünü kırpmadan kendisini ülkesi ve milleti için feda edebilecek bir kuşak yetiştirmek durumundayız. Bunu yaparken de değişen dünyanın parametrelerine uygun davranmak durumundayız. Müfredatımızı revize ettik" dedi. "Dünyanın her tarafında canımızı sıkan olayların arka planında eğitim sistemleri olduğu gerçeğinden hareket ettik" Bakan Tekin, dünyada var olan eğitim sisteminin insanlığı örnek almadığını ve bu yüzden soykırımların, savaşların ve ırkçılığın yaygınlaştığını vurgulayarak, "Bugünlerde dünyanın her tarafında canımızı sıkan, hoşumuza gitmeyen davranışların, olayların arka planında eğitim sistemleri olduğu gerçeğinden hareket ettik ve diyoruz ki eğer dünyada bütün eğitim sistemleri kardeşlik, bağımsızlık, insan hakları, demokrasi, adalet, özgürlük gibi değerleri eğitim sistemleri kendi içerisinde çocuklara kazandırsaydı eğer, dünyanın hiçbir tarafında savaşlar, insan hakları ihlalleri, bebek ölümleri, bebekleri katletmeye varan vahşilikler yaşanmazdı. En son İsrail’in Gazze’de bütün dünyanın gözü önünde yaşattığı zulüm, on binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Kundaktaki bebeklerin hunharca katledildiği, yüz binlerce insanın yerinden yurdundan edildiği bir süreç yaşandı. Burada iki tane önemli konu var. Birincisi İsrail’in bu vahşeti yapabilmesi, ikincisi ise dünyanın bir dizi insan haklarına rağmen, insan haklarını korumakla mükellef bir dizi musallat üretim varlığına rağmen yaşanan bu vahşete karşı sessiz kalmasıdır. Dünyadaki eğitim sistemleri, devletin varlık sebebine uygun hareket etmiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak 2002 yılından itibaren eğitimde fırsat eşitliğinin bir temel insan hakkı olarak gördük. Kılığı ya da kıyafeti, etnik ya da dini farklılığı nedeniyle hiç kimsenin eğitim öğretim hakkından mahrum bırakılamayacağını bir referans olarak aldık ve Türkiye’nin her tarafında hiçbir ayrım gözetmeksizin her çocuğumuzun eğitime eşit bir biçimde erişebileceği bir altyapıyı, hem fiziki hem de hukuki olarak oluşturduk" diye konuştu. "Her vatandaş bizim gözümüzde eşittir" Milli Eğitim Bakanlığı’nın yapı taşında herkese eşit şartlarda eğitim öğretim hakkı olduğunu vurgulayan Bakan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her çocuk ve her insan bizim gözümüzde eşittir. Her vatandaş bizim gözümüzde eşittir. Hiçbir farklılık o çocuğun eğitim öğretim hakkından kısmen ya da tamamen alıkolunmasını meşru gösteremez. Bu hareketle eğitim öğretim sistemimizde köklü bir revizyon yaptık. Programlarımızın içerisinde bu türden ayrıştırıcı, ötekileştirici bütün ifadeleri çıkardık. Katsayı zulmünden başörtüsü problemine kadar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Alevi vatandaşlarımızın beklentilerinden etnik ya da dini ayrımcılık olarak yorumlanabilecek ifadelerin çıkartılmasına kadar gerçekten devrim niteliğinde adımlar attık. Atmaya da devam ediyoruz." Kogreye Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Milli Eğitim Akademisi Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Arıcı, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Program, Bakan Tekin’in öğretmenlere katılım belgesi vermesi ve hatıra fotoğrafı çekilmesiyle son buldu.
Ak Parti Kadın Kolları; "Kadınlarımız yalnız değildir"
25 Kasım 2025 Salı - 11:20 Ak Parti Kadın Kolları; "Kadınlarımız yalnız değildir" Ak Parti Kadın Kolları Başkanlığı, Erzurum İl Başkanlığı’nda" 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü" münasebetiyle bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada, 25 Kasım’ın kadına yönelik şiddete karşı yükselen kararlılığın, dayanışma ve sorumluluk anlayışının simgesi olduğu belirtilerek, " Ancak biz bu mücadeleyi sadece bir günle sınırlamıyoruz. Biz, bu davayı; kadının izzetini, çocuklarımızın geleceğini, ailenin onurunu, milletimizin dirliğini koruma davası olarak görüyoruz. Ve AK Parti Kadın Kolları olarak, 81 ilde eş zamanlı biçimde diyoruz ki: Kadına yönelik şiddet; kimden gelirse gelsin, kime yönelirse yönelsin, hangi gerekçeye sığınılırsa sığınılsın, asla ve asla kabul edilemez bir insanlık suçudur. Şunu açıkça ifade etmek isteriz: Bugün Türkiye’de kadına yönelik şiddetle mücadele; bir iyi niyet beyanından ibaret değildir, bilakis AK Parti iktidarlarının tam 23 yıldır adım adım inşa ettiği bir devlet politikasıdır. 2002 seçim beyannamemizde kadına yönelik şiddetle mücadeleyi açıkça ortaya koyarak bu alanda kapsamlı bir dönüşüm başlattık. Aradan geçen 23 yılda hukuki altyapıyı güçlendirdik, cezai yaptırımları artırdık, koruyucu ve önleyici mekanizmaları yaygınlaştırdık" denildi. "Ve tüm kadınlara "yalnız değilsiniz" diyoruz" Kadın ve erkeğin her alanda birbirini tamamladığı bilinciyle erkeklere seslenilen açıklamada, daha sonra şöyle denildi " Evinizde, iş yerinizde, sokakta, sosyal medyada Kadına yönelik sözlü, psikolojik, ekonomik, dijital ve fiziksel şiddete karşı ses çıkarın. Susan değil, duran değil, "dur" diyen olun. Bu mücadelede en büyük pay şüphesiz ki erkeklerindir. AK Parti Kadın Kolları olarak; inancımızın, kültürümüzün ve medeniyetimizin asla kabul etmediği kadına yönelik şiddeti siyaset üstü bir mesele olarak değerlendiriyor, açık ve net bir şekilde reddediyoruz. AK Parti Kadın Kolları olarak, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde daha adil, daha güvenli bir hayatı güçlü kadınlarla birlikte inşa etmeye devam edeceğiz. Hiçbir kadın kendisini çaresiz hissetmeyene kadar; bu topraklarda kadına yönelik şiddet tamamen son bulana kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğimizi, 25 Kasım vesilesiyle Türkiye’nin dört bir yanından yükselen güçlü bir sesle bir kez daha ilan ediyoruz. Ve tüm kadınlara "yalnız değilsiniz" diyoruz"