Son Dakika
|
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Deprem turistleri ortalıkta yok, biz buradayız"
Mersin’de acı olay: 2 çocuk hayatını kaybetti
AKOM uyardı: İstanbul’da İzlanda soğuk hava dalgası etkili olacak
Antalya Döşemealtı Belediyesi’ne ’yolsuzluk’ operasyonu: 10 gözaltı
Çin elektrikli otomobillere enerji tüketim sınırı getirdi
Zelenskiy’den Ukrayna’da barış açıklaması: "Yeni yıl öncesinde birçok karar alınabilir"
MİT yeni yılda eylem hazırlığında olan DEAŞ sempatizanını yakaladı
'Futbolda Bahis Soruşturması'nda yeni dalga!
Bahis soruşturması kapsamında 30 gözlemci, PFDK’ya sevk edildi
Sultangazi’de kuyumcu vurgunu: Altınları alıp kayıplara karıştı
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Radon Thermal Springs Near Bishkek Attract Visitors Year-Round
Selçuk Bayraktar: "Geleceğe yürüyebilmek için farklı olmanız gerekiyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın butona basmasıyla Kurtuluş Caddesi’nde yeniden ışıklar yandı
Kanada’dan Ukrayna’ya 2,5 milyar dolarlık yardım
Arda Güler, tatilini Bolu’da yapıyor
İsviçre Genelkurmay Başkanı: "Ülkemizi tam ölçekli bir saldırıya karşı savunabilecek durumda değiliz
İran İçişleri Bakanı Mumini: "İran nüfusu 70 yıl içinde 40 milyonun altına düşebilir"
Ümraniye’de kereste deposunda yangın
POLİTİKA
Camiler, konaklar ve kütüphaneler için yeni dönem başladı
27 Aralık 2025 Cumartesi - 22:58:56
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde ağır hasar gören Hatay’daki tarihi ve kültürel yapılar, yürütülen kapsamlı inşa ve ihya çalışmalarının ardından yeniden ayağa kaldırıldı. Hatay’da 455 bininci afet konutu kura çekimi ve anahtar teslimi ile tamamlanan yatırımların toplu açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, deprem sonrası yürütülen çalışmalar kapsamında tamamlanan kültür ve tarih yatırımlarını da yerinde inceledi. Toplu açılış töreni kapsamında, Anadolu’nun ilk camisi olma özelliğini taşıyan Habib-i Neccar Camii ile birlikte Kuseyri Konakları ve beş kütüphane Hataylıların hizmetine sunuldu. Binlerce yıllık geçmişiyle medeniyetlere ev sahipliği yapan Hatay’daki programa; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bakanlar, milletvekilleri ve üst düzey protokol katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin birlikte katıldıkları toplu açılış töreni, deprem sonrası yürütülen inşa ve ihya sürecinde gelinen aşamayı da ortaya koydu. Anadolu’nun ilk camisi yeniden ibadete açıldı Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Hatay’da yedi eserin restorasyonunun tamamlanarak hizmete alındığını bildirdi. Ersoy, bu kapsamda Anadolu’nun ilk camisi olan Habib-i Neccar Camii’nin yeniden ibadete açıldığını, 19’uncu yüzyıldan günümüze ulaşan Kuseyri Konakları’nın ise Hatay Medeniyetler Kütüphanesi olarak kullanıma sunulduğunu ifade etti. Bakan Ersoy ayrıca, Hatay Edebiyat Müze Kütüphanesi, Hatay Cemil Meriç İl Halk Kütüphanesi, İskenderun ve Reyhanlı İlçe Halk Kütüphaneleri ile Nuriye Ulviye Civelek Çocuk Kütüphanesi’nin de hizmete alındığını belirtti. Bu yedi eser için toplamda 1 milyar 12 milyon liranın üzerinde proje yatırımı gerçekleştirildiğini kaydeden Ersoy, deprem bölgesi genelinde yıkık ve hasarlı olduğu tespit edilen 377 vakıf kültür varlığından 109’unun restore edildiğini, kalan eserlerin de 2026 Haziran ayı itibarıyla tamamlanmasının hedeflendiğini söyledi.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 22:48
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın butona basmasıyla tarihin aydınlatılan ilk caddesi olan Kurtuluş Caddesi’nde yeniden ışıklar yandı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hatay’da depremde yıkılan ve inşa çalışmalarıyla birlikte yeniden ayağa kalkan tarihin ilk aydınlatılan caddesi olma özelliği taşıyan Kurtuluş Caddesi’nin yeniden ışıklandırılması törenine katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hatay’ın Antakya ilçesinde 455 bininci afet konutu teslim törenine katıldı. Atatürk Caddesi üzerinde toplanan kalabalığa seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, afet konutu kura çekimi ve yapımı tamamlanan yatırımların toplu açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, temas ve incelemelerinin ardından tarihin ilk aydınlatılan caddesi olma özelliğini taşıyan Kurtuluş Caddesi’ne geçti. Depremde yerle bir olan ve inşa çalışmalarıyla yeniden hayat bulan Kurtuluş Caddesi’ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı törenle yeniden ışıklandırıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kurtuluş Caddesi’nin yeniden ışıklandırılması için düzenlenen törende, "Şimdi butona basmak suretiyle tüm caddenin ışıkları inşallah yanarak, bu cadde aydınlığa kavuşmuş olacak. Rabbim bu tür afetlerden bizleri muhafaza eylesin. Burada emeği geçen kardeşlerimden Allah razı olsun" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın butona basmasının ardından Kurtuluş Caddesi aydınlandı. Törende, Diyanet İşleri Başkanı Safi Arpaguş tarafından dua edildi. (CK-VK-
27 Aralık 2025 Cumartesi - 22:38
Emine Erdoğan’dan "Kalanlar" Filistin Sergisi paylaşımı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, dün açılışını gerçekleştirdiği "Kalanlar" Filistin Sergisi’ne ilişkin sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu. Emine Erdoğan, Kalyon Vakfı ve Türk Kızılay işbirliğinde, Gazze’de yıkımın içinden doğan vakur direnişi sanatın diliyle görünür kılma amacıyla Nişantaşı’nda Kalyon Kültür’ün bulunduğu Tarihi Taş Konak’ta düzenlenen "Kalanlar" Filistin Sergisi’nin dün katıldığı açılış programına ilişkin NSosyal hesabından paylaşımda bulundu. Paylaşımında sergiye ilişkin bir videoya da yer veren Emine Erdoğan, "Küllerinden doğacak bir Gazze’ye inanıyoruz. Bu nedenle geriye kalanlarla bir ve beraber olarak, yüklerini omuzlayarak, bu umudun ve direnişin bir parçası olmalıyız. Olmalıyız ki Hanzala’nın küslüğü bitsin ve artık yüzünü bize dönsün" ifadelerini kullandı.
27 Aralık 2025 Cumartesi - 20:58
Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremzede aileyi ziyaret etti
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindeki heyet depremzede ailenin yeni evine misafir oldu. Erdoğan’a MHP lideri Bahçeli, TBMM Başkanı Kurtulmuş ve Bakan Kurum’da eşlik etti.
Çok Okunan Kategori Haberleri
1
27 Aralık 2025 Cumartesi- 11:24
Bakan Göktaş’tan il müdürlerine ‘saha odaklı yönetim’ uyarısı
2
18 Temmuz 2024 Perşembe- 11:45
MHP Genel Başkanı Bahçeli Suriye Türkmen heyetini kabul etti
3
26 Aralık 2025 Cuma- 14:28
Bakan Tekin, "Eğitim-öğretim, ayrım gözetmeksizin hepimizin ortak alanıdır"
4
27 Aralık 2025 Cumartesi- 08:52
Trump’ın Venezuela hamlesi küresel ticareti geriyor
5
09 Mayıs 2018 Çarşamba- 17:38
Rizeli iş adamı Fırat, AK Parti’den Ankara Milletvekili aday adayı oldu
02 Aralık 2025 Salı - 15:25
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "2002 yılında 9 bin 349 olan hakim ve savcı sayımız birazdan çekeceğimiz kurallarla birlikte 26 bin 803’e ulaşacak"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Her fırsatta hakim ve savcılara parmak sallayarak, tehdit ve taciz ederek, adalet sistemini felç etmeye çalışanların en büyük korkusu, adalet önünde maskelerinin düşmesinden duydukları derin endişedir. Belki biraz zaman alacak, belki biraz hazım problemi çekilecek ama özgürlüklerin herkese eşit uygulandığı yeni Türkiye’yi inşallah herkes kabullenecek "dedi.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 28’inci Dönem Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile 18’inci Dönem İdari Yargı Hâkimleri Kura Töreninde konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, kura töreninin hayırlı olmasını dileyerek,"Eğitim ve staj dönemlerini başarıyla tamamlayarak bugün mesleklerine ilk adımı atmaya hazırlanan 712 Hâkim, 492 Cumhuriyet Savcısı, 147 İdari Hâkim kardeşimizi tebrik ediyor; adalet yolundaki mesailerinde kendilerine kolaylıklar, üstün muvaffakiyetler diliyorum. Onları bugünlere getiren ailelerine, hocalarına ve meslek büyüklerine emek ve çabaları için ayrıca teşekkür ediyorum" dedi.Halihazırda ülke genelinde, 2 bin 415’i idari yargıda olmak üzere, toplam 25 bin 449 Hâkim ve Cumhuriyet Savcısı’nın görev yaptığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan," 25 bini aşkın Hâkim ve Cumhuriyet Savcımızın, 9 bin 812’sini kadın yargı mensuplarımızın teşkil etmesini ayrıca önemli buluyorum. 28 ve 18’inci dönemde dereceye giren 8 genç arkadaşımızdan 5’inin kadın olması, ayrıca takdire şayandır, ayrıca memnuniyet vericidir. Dönem birincimizin şahsında kendilerini özellikle tebrik ediyorum. Türkiye, kadınları hayatın dışına iten demokrasi ayıplarından kurtuldukça, hamdolsun, çok farklı bir atmosfer yakaladı. Kılık-kıyafet yasakları başta olmak üzere önlerinde duran engelleri tek tek kaldırdıkça, büyük memnuniyetle ifade etmek isterim ki; kadınlar, kamu bürokrasisinde daha fazla yer almaya, daha görünür olmaya başladı.Ancak bazı çevrelerin bu değişime henüz ayak uyduramadığını görüyoruz" diye konuştu."Başörtülü yargı mensuplarımız konusunda, edep ve ahlak sınırlarını aşan hazımsızlıklara zaman zaman hepimiz şahit oluyoruz." Diyen Erdoğan, "Akıl, vicdan ve hukukla bağdaşmayan bu tepkileri sadece derin bir teessüf ve taaccüple takip ettiğimizin bilinmesini isterim. Türkiye artık bunları geride bırakmıştır, geride bırakmak zorundadır. Belki biraz zaman alacak, belki biraz hazım problemi çekilecek; ama özgürlüklerin herkese eşit uygulandığı "Yeni Türkiye’yi" inşallah herkes kabullenecek. Bilhassa kadınların, kamu-özel ayrımı olmadan hayatın farklı alanlarında onurluca yer almalarına herkes alışacak. Buradan, ülkemizin dört bir yanında, en küçük biriminden en yüksek dereceli mahkemesine kadar mesai mefhumu gözetmeksizin çalışan, çabalayan, milletimizin adalet talebini karşılayan yargı mensuplarımıza ve adalet teşkilatı çalışanlarımıza muhabbetlerimi iletiyorum. Bu vesileyle, bu büyük ailenin fertlerinden aramızdan ayrılanları rahmetle yâd ediyorum.Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz’la birlikte yargı camiamızın tüm şehitlerine Rabbim’den gani gani rahmet diliyorum" dedi.Kura çekimi bekleyenlere seslenen Erdoğan,"Sizler birazdan çekilecek kuralar neticesinde vazifelerinize başlayacak, memleketin her bir köşesinde adalet neferi olarak görev yapacaksınız. Maaşını alıp köşesine çekilen, mesaisi bitince arabasına binip evine dönen biri olarak değil; adalet için, adaletin tecellisi için, vicdanı hür, aklı hür, kalbi hür birer vatan evladı olarak inşallah fedakârca çalışacaksınız. Şüphesiz mücadelelerin en faziletlisi, adalet uğruna verilen mücadeledir. Sizler, devletimizin adalet neferleri olarak, bu mücadelenin kalbindesiniz. İbn-i Haldun’un veciz ifadesiyle "Adalet, halk arasına konulmuş bir terazidir." İşte bu terazinin dengesi, eğitimini aldığınız bilgiye dayanan, vicdanınızın rehberliğinde kaleminizden dökülen hükümlerle sağlanacaktır. Talip olduğunuz sorumluluğu layıkıyla ifa etmenin yolu; çok çalışmaktan, vicdanlı ve sağduyulu davranmaktan, basiret ve feraset sahibi olmaktan geçiyor. Önünüze gelecek her dosyanın içinde en az bir insanın hikayesi, en az bir insanın istikbali, umudu, hayalleri ve kaderi olduğunu lütfen unutmayın. Her birinizin, bugünden itibaren artık bu yüksek hassasiyetlerle vazifenizi yerine getireceğinize yürekten inanıyorum. Duam odur ki; meslek hayatınız boyunca, fikriniz de, zikriniz de, hükmünüz de daima adalet olsun. Cenab-ı Allah hepinizin yar ve yardımcısı olsun." İfadelerini kullandı.- Memlekette huzur, refah, saadet ve kalkınmanın köşe taşı adalettir.Cumhurbaşkanı Erdoğan, adaletin, devlet ve toplum düzeninin mihveri olduğunu belirterek" Varlığı en yüksek fazilet, yokluğu ise toplum hayatı için felakettir. Genceli Nizami, adaletin hayatımızdaki yerini bakınız nasıl tarif ediyor: "Memleketin direği adalettir her zaman, adalette nasibin saadettir her zaman". Memlekette huzur, refah, saadet ve kalkınmanın köşe taşı adalettir. Bunun için biz, inancımızın da bir gereği olarak "mülk, Allah’ındır" diyor, adaleti de mülkün temeli olarak kabul ediyoruz. Adalet, mülkün temeli olduğu gibi, dostluğun, kardeşliğin, barış ve huzurun da güvencesidir. Milletimizi asırlardır maruz kaldığı tehdit ve saldırılardan koruyan en güçlü kalkan, hiç kuşkusuz adalete verdiği önemdir. Ülkeyi yönetme sorumluluğunu omuzladığımızda; Türkiye’yi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet üzerinde yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Çok şükür bu sözümüzün arkasında durduk" dedi.Geride bırakılan 23 yıl boyunca en büyük yatırımları bu alanlara yaptıklarını, en büyük reformları yine bu alanlarda hayata geçirdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan," Âdil ve etkin işleyen, toplumun bütün fertlerine güven veren bir yargı sistemi için reform irademizi ilk günden beri daima canlı tuttuk. Reform çalışmalarını toplumsal talep ve ihtiyaçlar temelinde yenilediğimiz strateji belgeleri ve eylem planlarıyla, takvime dayalı süreli hedefler haline getirdik. Bir yandan adalet teşkilatımızın personel yapısını güçlendirirken, diğer yandan yeni mahkemeler ihdas ettik. Göreve geldiğimizde 26 bin 274 olan adalet personeli sayımız, yüzde 262 artışla bugün 95 bin 224’e çıktı. Müstakil adliye binalarımızın sayısı 78’den, 391’e yükseldi. 2002’de 9 bin 349 olan hakim ve savcı sayımız, birazdan çekeceğimiz kuralarla birlikte 26 bin 803’e ulaşacak. Adli yargıda faaliyet gösteren mahkemelerimizin sayısını 3 bin 581’den 8 bin 681’e; idarî yargıdaki sayıyı ise 146’dan 239’a çıkardık. Sadece son iki buçuk yılda, adli ve idari yargıda 3 bin 470 mahkeme ve istinaf dairesi kurduk" açıklamasını yaptı.Yargıda dosyaların kapatılma süresinin kısaltıldığını, bu alanda pek çok Avrupa ülkesinin geride bırakıldığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Artık hem adli hem de idari yargı mahkemelerimiz, davaları çok hızlı bir şekilde çözüme ulaştırıyor. Sadece şu iki istatistiğin bile bu konuda aldığımız mesafenin görülmesine yardımcı olacağına inanıyorum: Avrupa Konseyi Adaletin Etkinliği Komisyonu raporlarına göre, ülkemizde idarî yargı mahkemelerinde ortalama dosya görülme süresi 168 gündür. Dikkatinizi çekiyorum; bu süre Fransa’da 314, Almanya’da 308, İtalya’da ise 574 gündür. Bölge İdare Mahkemelerinde dosyaların görülme süresi ülkemizde 136 gün iken; İspanya’da 325, Fransa’da 329, Almanya’da ise 460 gündür.Türkiye, bu aşamaya büyük bir özveriyle gelmiştir. Bu olumlu tabloya rağmen, önümüzde halen uzun bir yol var.İnşallah, sizlerle omuz omuza bu yolu da sabırla yürüyeceğiz" diye konuştu."Hakimlik cüppesini giymek ve hüküm makamına oturmak, insanı insan olmaktan kaynaklanan zaaflarından, kusurlarından, noksanlarından tek başına kurtarmaya yetmez. "diyen Erdoğan, "Hakimler-savcılar, yanılgı nedir bilmeyen "hakikat avcıları" da değildir. Yargılamaya iştirak edenlerin samimi katkıları olmadan, varılacak sonuca, kurulacak hükme hakikatin rengini vermek mümkün olamaz. Bununla birlikte, hakim ve savcılarımızın bugün toplumsal algıda tuttukları yer, onları adaletin "merkezi figürü" haline getirmiştir. Takdir edersiniz ki bu, oldukça büyük ve ağır bir sorumluluk demektir. Bu mesuliyeti hakkıyla taşımanın yegâne formülü, adalet menziline aklın rehberliğinde, vicdanın nezaretinde yürümektir. Elbette akıl, bilgiden beslenmeli; vicdan, önyargıları reddetmelidir" açıklamasını yaptı.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Devleti ve toplumsal düzeni korumanın, adaleti tesis etmekle mümkün olacağını dile getiren Erdoğan yargı mensuplarının hedef alınmasına ilişkin," Bekası için üzerine titrediğimiz hasletler; adil devlettir, güçlü millettir, özgür bireydir. İstikbalimizden emin olmak istiyorsak, hep beraber bunları korumak ve güçlendirmek mecburiyetindeyiz. Burada şunu da özellikle hatırlatmak istiyorum. Yargının kendi doğal mecrasındaki işleyişine, siyaset kurumu ve medya dâhil, herkesin saygı göstermesi gerekiyor. İşini yapan, işini doğrulukla, dürüstlükle yapan, Anayasa ve kanunlar çerçevesinde iyi niyetle yapan yargı mensuplarımıza destek olmalıyız. Ancak ve sadece kararlarıyla konuşabilen yargı mensuplarının sükuneti zafiyet olarak algılanmamalı, bunu hiç kimse istismar etmemelidir. Üzülerek ifade etmeliyim ki, bu konuda yeterince özenli davranılmıyor. Özellikle son aylarda, yargı mensuplarımızı hedef alan, hatta çoğu zaman tehdide varan sorumsuz bir üslubun, siyasete hâkim olduğu görülüyor. Bunun sebebi, muhatap olunan iddiaların vahameti ve ciddiyetidir. Her fırsatta hâkim ve savcılara parmak sallayarak, tehdit ve taciz ederek, adalet sistemini felç etmeye çalışanların en büyük korkusu, adalet önünde maskelerinin düşmesinden duydukları derin endişedir." dedi.Yargının siyasallaştırılmasını tehlikeli bulduğunu ifade eden Erdoğan, "Hukukun temel prensiplerinden biri şudur: Rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırma gibi nitelikli suçların işlendiğine dair yeterli suç şüphesine ulaşan savcılık makamı için, kamu davası açmak bir tercih değil, yasal bir mecburiyettir. Her fırsatta yargıya parmak sallayanların, öncelikle bu hukuk kaidesini öğrenmelerinin şart olduğuna inanıyorum. Yargıya "siyasallaştı" ithamında bulunanlar, aslında çirkin üsluplarıyla yargı mensuplarımızı tartışmaların içine çekerek, yargıyı bizzat kendileri siyasallaştırıyor .Bunu, son derece tehlikeli bulduğumu burada ifade etmek isterim. Hukuk devletini korumak ve adalet idealini yaşatmak; sadece yargı mensuplarının, sadece hukuk insanlarının değil, siyasetçi ve gazetecisiyle hepimizin müşterek görevidir. Kabahati sürekli başkalarında arayanlar, çıkarlarına dokunulduğunda üsluplarını kirletenler, artık yargıyı ve işini yapan yargı mensuplarını hedef göstermekten vazgeçmelidir. Bakınız her fırsatta vurguluyorum, bugün tekrar ifade ediyorum: Hukukun önünde herkes eşittir, kimse layüs’el değildir. Hukuk devletinde, suç işleme imtiyazına sahip sınıflar yoktur ve olamaz. Hukuk ancak, meşru çıkarı ve "Hakkın âli hatrını" korur. Bizim de sorumluluğumuz; hukukun işlemesine yardımcı olmak, adaletin tecellisine katkı sunmaktır. Adalet ve hukuk sadece mahkemelerin kararlarıyla değil, toplumun her kesiminin hukuka ve adalete sahip çıkmasıyla sağlanabilir. Biz, tam 23 yıldır işte bunu yapmanın derdindeyiz. Bundan sonra da demokrasiden, hukuktan, adaletten, özgürlüklerden ödün vermeden çalışmaya devam edeceğiz. Genç kardeşlerimin, meslek hayatları boyunca omuzlarında taşıdıkları bu ağır yükün bilinciyle hareket edeceklerine inanıyorum" şeklinde konuştu.Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki Programa, Anayasa Mahkemesi Başkanı Kadir Özkaya, Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, çok sayıda yargı mensubu ve davetli katıldı.Programda dönem birincileri plaketlerini Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan aldı. Daha sonra kura çekimi yapıldı.
02 Aralık 2025 Salı - 15:19
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yeni Türkiye’yi herkes kabullenecek
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Her fırsatta hakim ve savcılara parmak sallayarak, tehdit ve taciz ederek, adalet sistemini felç etmeye çalışanların en büyük korkusu, adalet önünde maskelerinin düşmesinden duydukları derin endişedir. Belki biraz zaman alacak, belki biraz hazım problemi çekilecek ama özgürlüklerin herkese eşit uygulandığı yeni Türkiye'yi inşallah herkes kabullenecek "dedi.
02 Aralık 2025 Salı - 15:15
Bakırhan: "Görüşme tutanaklarının yalnızca üyelerle değil kamuoyuyla da paylaşılması, şeffaflık sağlanması ve toplumun rahatlaması için gereklidir"
DEM Parti Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, "4 Aralık’ta komisyon yeniden toplanacak. Görüşme tutanaklarının yalnızca üyelerle değil kamuoyuyla da paylaşılması, şeffaflık sağlanması ve toplumun rahatlaması için gereklidir" dedi. Bakırhan, partisinin grup toplantısında konuştu. Bakırhan, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeye değinerek, "4 Aralık’ta komisyon yeniden toplanacak. Görüşme tutanaklarının yalnızca üyelerle değil kamuoyuyla da paylaşılması, şeffaflık sağlanması ve toplumun rahatlaması için gereklidir. Bu toprakların yaralarını saran, özgürlüğü inşa eden demokratik raporlar bekliyoruz; çözüm odaklı raporların hızla yasalara dönüşmesi için ilk ve tarihi sorumluluk Sayın Kurtulmuş’ta ve komisyondadır" diye konuştu. Bakırhan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ’Stockholm sendromu’ söylemine ilişkin, "Biz Meclis’te barış için yasa konuşurken, sokaklarda barışı toplumsallaştırırken siz kürsüden neden bir halkı aşağılayıcı sözler kullanıyorsunuz? Biz bu coğrafyada halklar, inançlar, devrimciler, ezilenler olarak celladı mezarlıklarımızdan, faili meçhullerden, yakılmış köylerimizden, direndiğimiz o zindanlardan iyi biliriz. Cellatlığımıza soyunan çok oldu ama bizi kurban yapmaya kimsenin gücü yetmedi ve yetmeyecek. Cellat defterini açacaksak, geçmişi konuşacaksak hepiniz borçlu çıkarsınız" şeklinde konuştu. Bakırhan, Kuzey ve Doğu Suriye yönetiminin yönetim arayışını sürdürdüğünü belirterek, "Kuzey ve Doğu Suriye’den özellikle Türkiye’ye uzanan bir dostluk eli var, artık bu elin tutulması gerekir. DEM Parti’nin bu hafta sonu düzenleyeceği uluslararası konferansa Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Ofisi Eş Başkanı İlham Ahmed davet edildi. İlham Ahmed’in Türkiye’ye gelip gelemeyeceği konusunda henüz bir dönüş sağlanmadı. Bırakın gelsin, sorusu olan sorusunu sorsun, endişesini getirsin, diplomasi bunun için var. Çözümden kaçmak, Kürtlerin Suriye’de elde edeceği kazanımlardan kaçmak kimseye kazandırmaz; getirin, oturun, konuşun, anlaşın" diye konuştu.
02 Aralık 2025 Salı - 12:30
DEM Parti:"DEM Parti İmralı Heyeti üyeleri Pervin Buldan, Mithat Sancar ve Faik Özgür Erol, Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere İmralı’ya hareket etti. "
DEM Parti:"DEM Parti İmralı Heyeti üyeleri Pervin Buldan, Mithat Sancar ve Faik Özgür Erol, Abdullah Öcalan ile görüşmek üzere İmralı’ya hareket etti. "
02 Aralık 2025 Salı - 12:30
Başkan Kurnaz: "Maksat hayvan sevmek değil, siyaset yapmak"
Samsun’un İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, geçen günlerde telef olan 9 köpek hakkında açıklamada bulunan CHP’li meclis üyelerine tepki göstererek, "Maksat hayvan sevmek değil, siyaset yapmak" dedi. Geçen günlerde İlkadım ilçesinin Kadamut Mahallesi’nde 9 köpek bir çöp konteynerinde telef olmuş halde bulunmuştu. Konu hakkında hem valilik hem de savcılık tarafından başlatılan soruşturma sürerken, köpeklerden alınan örnekler de adli tıp kurumunda incelemeye alındı. 5 gündem maddesinin görüşüldüğü İlkadım Belediye Meclisi Aralık Ayı Toplantısı’nda konuyu meclise taşıyan CHP’li meclis üyeleri, "Sorumlular bulunsun" yazılı afiş göstererek, köpeklerin neden öldüğünü sordular. Başkan İhsan Kurnaz da yaptığı açıklama ile iddialara cevap verdi. "Maksat hayvan sevmek değil, siyaset yapmak" Konunun CHP’liler tarafından siyaset malzemesi yapıldığına dikkat çeken Başkan İhsan Kurnaz, "Muhalefetin açıklamalarını esefle dinledim. Uzun süredir birbirimizi tanıyoruz. Nasıl gayret ettiğimizi siz de biliyorsunuz. Üzülerek şunu gördüm ki; maksat hayvan sevmek değil, siyaset yapmak. Orada 9 canımızın görüntüsü sizden fazla beni üzdü. Gördüm ki maksat hayvanları korumak değil. Maksat, ‘böyle bir şey yakaladık, bunun üstüne çullanalım, bunun üstünden siyaset yapalım.’ Bu hayvanlara hiçbir katkı sağlamaz. 17 ilçe içerisinde sokak hayvanlarını soğuktan, açlıktan, perişan olmaktan kurtaralım diyen bir belediyeyiz. 20 gün önce meclis üyeleri barınağa götürüldü. Oradaki şartları gördüler. Biz mükemmel bir şey yaptık demedik. Yeni başladık. İlgili kurumlar hayvan misafir etmeye başlayabileceğimizi söylediler, biz de başladık. Eksiklerimiz olabilir, çünkü tecrübemiz yok. Ama bu hayvanlarımız için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Hayvanlarımızı sokaklarda sefil olmaktan kurtaracağız. Eksiklerimizi de tamamlayacağız. Bunlar konuşuldu. Ancak o gün sanki burada bir hayvan katliamı yapılıyor gibi göstermek, insanları oraya toplayıp bir basın açıklaması yapmak beni çok üzmüştür. Benim olduğum yerde hiçbir canlıya kimsenin zarar veremeyeceğini siz de benim kadar biliyorsunuz. Siyaseten bunu yaptınız ve buna çok üzüldüm" diye konuştu. "Hayvanları SBB barınağına sevk ettik, rehabilite çalışmalarının ardından geri alacağız" Barınaktan kaçan hayvanların olduğunu ve barınakta gerekli yenilikleri yapmak için kurumların görüşleri neticesinde yenileme çalışmaları başlattıklarını belirten Kurnaz, "Bu görüntüler tabii ki hoş değil. Eğer personelimizden kaynaklı bir ihmal olmuşsa, valilik ve savcılık olayı soruşturuyor. Bu soruşturmalar bittiğinde hepsini bir araya getireceğiz. Kimin ne ihmali varsa sonunu kadar onun cezasını çekecektir. Asla buna müsamaha etme durumu söz konusu değildir. Sanki burada sistemli bir şekilde hayvanlara kötü muamele yapılıyormuş gibi lanse etmek doğru değil. Oraya getirdiğimiz hayvanlara gözümüz gibi bakıyoruz. Biz o hayvanları işkence yapalım diye mi topluyoruz oraya? Böyle bir şey mümkün mü. Hayvanlara mama aldık. Her sokak hayvanı yem yemiyor diye mama veriyoruz. Veterinerlik ve üniversitenin ilgili fakültesinin önerileri ile yeniden bir rehabilitasyon çalışması başlattık. Hayvanlarımızı SBB barınağına sevk ettik. Yakın zamanda 1 ay içerisinde tamamlayıp, tekrardan hayvanlarımızı misafir etmeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Meclis, 5 maddenin ilgili komisyonlara sevk edilmesinin ardından sona erdi.
02 Aralık 2025 Salı - 12:01
NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda Bakan Fidan’dan "adil, kalıcı bir barış" diplomasisi şart vurgusu
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 3 Aralık’ta Brüksel’de düzenlenecek NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı’na katılacak. Toplantıda Rusya-Ukrayna savaşı başta olmak üzere Avrupa-Atlantik güvenliğine ilişkin kritik başlıkların ele alınması bekleniyor. Bakan Fidan’ın toplantı kapsamında NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas, Genişlemeden Sorumlu AB Komiseri Marta Kos, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Yvette Cooper ve İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares’in yanı sıra çeşitli mevkidaşlarıyla ikili temaslarda bulunması öngörülüyor. Geçen haziran ayında yapılan Lahey Zirvesi’nin sonuçlarının değerlendirileceği toplantı, Türkiye’nin 7-8 Temmuz 2026’da Ankara’da ev sahipliği yapacağı NATO Zirvesi’ne yönelik hazırlıklarda Dışişleri Bakanları düzeyindeki ilk görüş alışverişine zemin oluşturacak. İlk oturumun gündemi: Rusya-Ukrayna savaşı ve Avrupa-Atlantik güvenliği NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı iki oturum halinde yapılacak. İlk oturumda sadece NATO üyesi ülkelerin dışişleri bakanları yer alacak. Bu bölümde İttifak’ın öncelikli gündem maddeleri ele alınacak; başta Rusya-Ukrayna savaşı olmak üzere Avrupa-Atlantik güvenliğinde son dönemde yaşanan gelişmeler masaya yatırılacak. Müttefik bakanların NATO’nun doğu kanadındaki gelişmelerin yanı sıra İttifak’ın güney yönlü politikaları, Balkanlar’daki durum ve Asya-Pasifik bölgesindeki dinamiklerin Avrupa-Atlantik güvenliğine etkileri hakkında görüş alışverişinde bulunmaları bekleniyor. Bakan Fidan’ın bu oturumda Türkiye’nin güçlü ve modern askeri kabiliyetleri ile savunma sanayisi aracılığıyla NATO’ya ve Avrupa güvenliğine yaptığı katkıları aktaracağı, Ankara Zirvesi hazırlıklarına ilişkin bilgi vereceği ifade ediliyor. Fidan’ın ayrıca NATO’nun Avrupa sütununu güçlendirmeye yönelik çabaların tekrara düşmeyen, tamamlayıcı nitelikte olması gerektiğini vurgulaması; AB’nin savunma girişimlerinin Birlik üyesi olmayan tüm NATO müttefiklerine açık tutulması gerektiğini dile getirmesi bekleniyor. Türkiye’nin savunma sanayii iş birliğinin önemine dikkat çekerek müttefikler arasındaki tüm engellerin kaldırılması beklentisini yinelemesi ve NATO’ya katkıları çerçevesinde bu yıl Ekim ayında ikinci kez üstlenilen KFOR Komutanlığı’na atıfta bulunması da öngörülüyor. İkinci oturum: NATO-Ukrayna Konseyi Toplantının ikinci ve son oturumunu NATO-Ukrayna Konseyi oluşturacak. Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sibiha ile AB Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ın da katılması planlanan oturumda, Rusya-Ukrayna savaşındaki mevcut durum, barış çabaları ve Ukrayna’daki reform süreci görüşülecek. Bakan Fidan’ın bu oturumda Türkiye’nin Ukrayna’nın bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne desteğini tekrarlaması ve Ukrayna’ya sağlanan yardımlara ilişkin bilgi vermesi bekleniyor. Fidan’ın ayrıca savaşın sonlandırılması ve "adil, kalıcı bir barış" için diplomasiye alan açılması gerektiğini vurgulayacağı; Türkiye’nin son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerini aktararak barış sürecine her türlü katkıyı sunmaya hazır olduğunu ifade edeceği değerlendiriliyor.
02 Aralık 2025 Salı - 11:09
Başkan Balaban açılış öncesi projeleri yerinde inceledi
Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, önümüzdeki günlerde yapılacak toplu açılış töreniyle hizmete girecek projeleri yerinde inceledi. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, ilçede hayata geçirilecek yeni tesislerin açılış öncesi hazırlıklarını bizzat takip etti. Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, önümüzdeki günlerde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de katılımıyla yapılacak toplu açılış töreni öncesi projeleri yerinde inceleyerek son durumu değerlendirdi. İncelemelere Başkan Yardımcısı Yusuf Ataç ile Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürü Şaver Yüksel de eşlik etti. Başkan Balaban güne Muradiye’de bulunan İsmail Çullu Çocuk Kültür ve Sanat Merkezi’ni ziyaret ederek başladı. Merkez personeli ve eğitim alan miniklerle sohbet eden Başkan Semih Balaban, merkezin, çocukların sosyal ve kültürel gelişimi açısından taşıdığı öneme dikkat çekti. Ardından Muradiye Sağlık Merkezi’nde incelemelerde bulunan Başkan Balaban, eksiklerin hızla giderilmesi için talimatlarını verdi. Muradiye’de yapımı tamamlanma aşamasına gelen Kadın Kafe çalışmalarını yerinde inceleyen Belediye Başkanı Balaban, ardından Gülser Çullu Çocuk Kültür ve Sanat Merkezi’ni ziyaret ederek ekiplerden bilgi aldı. Başkan Balaban’ın son durağı ise açılış için hazırlıkları süren Refakatçi ve Kadın Konukevi oldu. Tesiste yapılan çalışmaları ayrıntılı şekilde inceleyen Balaban, konukevi ve refakatçi biriminin ilçede önemli bir ihtiyacı karşılayacağını söyledi. "Yunusemre için çalışmaya devam edeceğiz" Projelerin kısa süre içerisinde hizmete gireceğini duyuran Başkan Semih Balaban ziyaretlere ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Yunusemre’de hayata geçirdiğimiz her proje, vatandaşımızın yaşam kalitesini yükseltmek için attığımız bir adımdır. Çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve ihtiyaç sahiplerimiz için oluşturduğumuz bu tesisler sosyal belediyeciliğin en güzel örneklerindendir. CHP Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel’in de katılacağı toplu açılış töreni öncesi her bir projeyi yerinde inceleyerek son hazırlıkları tamamlıyoruz. Şimdiden Yunusemre’mize hayırlı olsun. Toplu açılış tarihini ayrıca duyuracağız."
02 Aralık 2025 Salı - 11:03
MHP Genel Başkanı Bahçeli: "Vatan topraklarımızda yabancı üniformalı askerlerin uzun namlulu silahla ortalıkta dolaşmaları tek kelimeyle rezalettir"
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Sempozyumun önüne çıkarılan ve adeta şova dönüştürülen mesnetsiz övgü yağmurları ve abartılı iltifatlar, bunun yanında vatan topraklarımızda yabancı üniformalı askerlerin uzun namlulu silahla ortalıkta dolaşmaları tek kelimeyle rezalettir" dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkgün’e yaptığı açıklamada, "Terörsüz Türkiye" hedefinin artık geri dönüşü olmayan bir süreç olduğunu vurguladı. Bahçeli, provokasyon girişimlerine sert tepki gösterirken Mesut Barzani’nin Şırnak’taki sempozyumunu da eleştirdi. "Ok yaydan çıkmıştır" Terörsüz Türkiye hedefinin, Cumhuriyet tarihinin en müessir adım ve atılımı olduğunu belirten Bahçeli, "Terörsüz Türkiye milli ve tarihi bir hedeftir. Hedefle ilgili taviz, tehir veya en küçük tereddüt asla söz konusu değildir. Ok yaydan çıkmıştır. Gemiler yakılmıştır. Kararlığımız aşınmaz ve tartışılmaz düzeydedir" ifadelerini kullandı. "Millete ve devlete yönelik karşı direniş olarak yorumlamak kaçınılmazdır" "Terörsüz Türkiye" sürecinde provokasyon peşinde olanların heveslerinin kursaklarında kalacağına dikkati çeken Bahçeli, "Bu yüksek seviyeyi heba ve heder etmeye kimsenin hakkı yoktur. Aksi istikametteki tavır ve tutumları millete ve devlete yönelik karşı direniş olarak yorumlamak kaçınılmazdır. Tarihi bir fırsat eşiği önümüzdedir" açıklamasını yaptı. "Topraklarımızda yabancı üniformalı askerlerin uzun namlulu silahla ortalıkta dolaşmaları tek kelimeyle rezalettir" Mesut Barzani’nin Şırnak’ta katıldığı sempozyumun şova dönüştürüldüğünü belirten Bahçeli, şu ifadelere yer verdi: "Sempozyuma Barzani’nin misafir olarak katılımına diyeceğim bir şey yoktur. Ağırlanması milletimizin alicenaplığının ve misafirperverliğinin alametidir. ‘Terörsüz Türkiye’ karşılıklı saygı ve sevginin, birlik ve dayanışmanın coğrafyamızı yoğuran vuslat hamurudur. Fakat Türkiye Cumhuriyeti’nin egemenlik hak ve hukuku maalesef çiğnenmiştir. Adına ister protokol kuralları deyin, ister teamül deyin, ne var ne yok ihlal edilmiştir. Barzani’nin an itibariyle herhangi bir devlet görevi yoktur. Sadece misafir olarak ülkemize giriş yapmıştır. Buna rağmen Sempozyumun önüne çıkarılan ve adeta şova dönüştürülen mesnetsiz övgü yağmurları ve abartılı iltifatlar, bunun yanında vatan topraklarımızda yabancı üniformalı askerlerin uzun namlulu silahla ortalıkta dolaşmaları tek kelimeyle rezalettir. Türkiye Cumhuriyeti’nin vakarına, saygınlığına, tarihi itibarına ve egemen vasfına taammüden saldırıdır. Devletimiz, ülkemize gelen her misafiri koruyacak güç, kabiliyet ve yeterliliktedir. Ayrıca ülkemize gelen yabancı korumaların taşıyacakları veya kullanacakları silahların marka, miktar ve çaplarının daha önceden Türkiye’ye bildirilmesi esastır. Fakat ülkemize yabancı asker ya da korumaların üniformalı vaziyetleriyle uzun namlulu silah getirmeleri diye bir şey yoktur. Şunun bilinmesinde özellikle yarar olacaktır; Türk milletinin helali hakkı olan ve şehit kanlarıyla sınırları çizilen aziz vatanımızın hiçbir şekilde tartışmaya açılmasına, üzerinde hesap yapılmasına, sis ve şaibeye havale edilmesine tahammül edemeyiz. Asla hoş göremeyiz. Misafir başımızın üstündedir, ama adı üstünde sadece misafire kapımız açıktır. Bunun haricinde topraklarımız üzerinde kuşku uyandıracak her muamele ve potansiyel müdahaleye prim veya geçit vermeyiz, vermeyeceğiz." ‘Terörsüz Türkiye başarılı olmazsa darbe mekaniği devreye girer’ iddialarına da tepki gösteren Bahçeli, "İftira ve isnatlar bizi yolumuzdan döndüremez. Birlikte olursak çok daha güçlü oluruz. Türk ile Kürt’ün ortak geleceği, ortak geçmişinin anılarıyla, ahlaki ve manevi rabıtasıyla oluşacaktır. MHP içinden şahsıma darbe yapılacakmış. Demokrasi sevdalısı Milliyetçi-Ülkücü Hareket’ten nasıl darbeci çıkacak, işin doğrusu gülümseyerek düşündüm. İftira ve isnatlar bizi yolumuzdan döndüremez. Bunların hepsi fasa fiso" dedi.
02 Aralık 2025 Salı - 00:44
Üniversitelilerin izlediği meclis toplantısında arbede: Başkan Çelik’ten "Siz kimsiniz" tepkisi
Üniversite öğrencilerinin de katılım sağladığı Serdivan Belediyesi Aralık ayı olağan meclis toplantısında belediye başkan yardımcısı ile CHP’li meclis üyesi arasında arbede yaşandı. Olaya müdahil olan Serdivan Belediye Başkanı Osman Çelik ise meclis üyesine, "Siz kimsiniz hayırdır" diyerek tepki gösterdi. Üniversite öğrencilerinin de izlemek için katılım sağladığı Serdivan Belediyesi Aralık ayı olağan meclis toplantısında imar konusuyla ilgili eleştirilerini dile getirmek isteyen CHP’li meclis üyesi Yıldıray Başlı ile belediye başkan yardımcısı Adem Kıyak arasında tartışma çıktı. Tartışma yerini arbedeye bırakırken başkan yardımcısı Adem Kıyak, Başlı’ya, "Seni gebertirim" diyerek tehditler savururken salondaki diğer üyelerin araya girmesiyle ortam sakinleştirilmeye çalışıldı. Serdivan Belediye Başkanı Osman Çelik ise olaya müdahil olarak Başlı’ya, "Siz kimsiniz, hayırdır" sözleriyle tepki gösterdi. Meclisi izlemek için salonda bulunan üniversite öğrencileri yaşananlara tanık olurken, o anlar cep telefonu kameralarına yansıdı.
01 Aralık 2025 Pazartesi - 22:30
BAE’nin "Birlik Günü" Ankara’da kutlandı
Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) "Birlik Günü", Ankara’da düzenlenen resepsiyonla kutlandı. Resepsiyona katılan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Birleşik Arap Emirlikleri, kısa sayılabilecek bir sürede dünyada örnek gösterilecek bir kalkınma ve başarı hikayesi ortaya koymuştur. Bu etkileyici yükselişin önümüzdeki dönemde de güçlenerek devam edeceğine yürekten inanıyoruz" dedi. BAE’nin Ankara Büyükelçisi Said Sani ez-Zahiri’nin ev sahipliğinde ATO Congressium’da "Birlik Günü" resepsiyonu düzenlendi. Resepsiyonun açılışında konuşan BAE’nin Ankara Büyükelçisi Said Sani ez-Zahiri, Türkiye ile BAE arasındaki ilişkilerin son yıllarda "dikkat çekici bir ivme" kazandığını belirterek, kültürel işbirliğinin de bu süreci güçlendirdiğini kaydetti. Ez-Zahiri, Ankara’da düzenlenen El-beytü’l Emirati (Emirati Evi) etkinliğinin iki ülke halkları arasında kültürel bağları derinleştirdiğini belirterek, "El-beytü’l Emirati, Emirati kültürünü, özgün mirasını ve misafirperverlik ruhunu tanıtan açık bir kültürel mekân oldu. Canlı etkinlikler ve ilham verici hikâyelerle iki ülke halkları arasındaki kültürel bağı daha da güçlendirdi" dedi. Büyükelçi ez-Zahiri, BAE’nin bölgesel ve uluslararası düzeyde istikrar, işbirliği ve diyaloğu destekleyen bir ülke olarak küresel rolünü artırmaya devam ettiğini vurguladı. "BAE, kısa bir sürede dünyada örnek gösterilecek bir kalkınma ve başarı hikayesi ortaya koymuştur" Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise, konuşmasında BAE’nin kısa sürede ortaya koyduğu dönüşümün "örnek bir kalkınma hikâyesi" olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: "Birleşik Arap Emirlikleri, kısa sayılabilecek bir sürede dünyada örnek gösterilecek bir kalkınma ve başarı hikayesi ortaya koymuştur. Bu etkileyici yükselişin önümüzdeki dönemde de güçlenerek devam edeceğine yürekten inanıyoruz. Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye için hem önemli bir ortak hem de stratejik bir dosttur." Şimşek, son dönemde artan üst düzey temasların ve kurumsal mekanizmaların ikili ilişkileri "daha sonuç odaklı ve verimli" hâle getirdiğini ifade ederek, temmuz ayında liderlerin eş başkanlığında yapılan Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey toplantısının önemine dikkat çekti. "Ekonomik ilişkilerimizi çeşitlendirmeye büyük önem veriyoruz" İki ülke arasındaki ekonomik işbirliğinin ulaştığı seviyeyi değerlendiren Şimşek, Karma Ekonomik Komisyonu’nun (KEK) iki ülke arasındaki en kapsamlı platformlardan biri olduğunu belirterek, "KEK aracılığıyla ticaretten yatırımlara, turizmden tarıma, enerjiden dijital dönüşüme kadar birçok alanda çalışma imkânına sahibiz. Bir sonraki toplantıya ev sahipliği yapmayı sabırsızlıkla bekliyoruz" dedi. Bakan Şimşek, iki ülkenin küresel ekonomide "birbirini tamamlayan yapıda" olduğuna dikkat çekerek, BAE’nin ekonomiyi çeşitlendirme ve yüksek teknolojiye yönelme vizyonunun Türkiye’nin güçlü sanayi altyapısı ve bölgesel tedarik zinciri kapasitesiyle doğal bir uyum oluşturduğunu söyledi. "Stratejik alanlarda işbirliğini ileri taşımaya hazırız" Bakan Şimşek, iki ülkenin yenilenebilir enerji, ileri imalat, savunma sanayii, yapay zeka, temiz teknoloji ve finansal teknolojiler gibi alanlarda işbirliğini daha da geliştirmeye hazır olduğunu vurgulayarak, "Karşılıklı yatırımların artırılması, ortak AR-GE projeleri ve üçüncü ülkelerde kurulacak işbirlikleri, ülkelerimizin küresel rekabet gücünü daha da artıracaktır" dedi. "İlişkilerimizin yeni bir ivme kazanacağına inanıyoruz" Şimşek, iki ülkenin liderleri arasındaki yakın diyalog sayesinde bölgesel barış ve refaha katkı sağlayacak önemli adımlar atılacağına inandığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: "Kısa sürede katettiğimiz mesafe, birlikte çok daha fazlasını başarabileceğimizi gösteriyor. Ortak vizyonumuz doğrultusunda bölgemizin ve daha geniş bir coğrafyanın refahına katkı sunacak adımları atacağımıza yürekten inanıyorum. Birlik Gününüzü tebrik ediyorum." Resepsiyona Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye-BAE Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Mustafa Varank, yabancı misyon temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı.
01 Aralık 2025 Pazartesi - 22:13
2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edildi
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda "2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi" ve "2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi" kabul edildi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi kabul edildi. Kanun teklifine göre genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerine 18 trilyon 751 milyar 514 milyon 833 bin Türk lirası, özel bütçeli idarelere 1 trilyon 637 milyar 331 milyon 680 bin Türk lirası, düzenleyici ve denetleyici kurumlara ise 87 milyar 139 milyon 973 bin Türk lirası ödenek ayrılacak. Bütçe gelirleri 16 trilyon 32 milyar 32 milyon 487 bin Türk lirası, özel bütçeli idarelerin gelirleri 145 milyar 96 milyon 263 bin Türk lirası öz gelir, 1 trilyon 499 milyar 24 milyon 964 bin Türk lirası Hazine yardımı olmak üzere toplam 1 trilyon 644 milyar 121 milyon 227 bin Türk lirası, düzenleyici ve denetleyici kurumların gelirleri ise 84 milyar 171 milyon 212 bin Türk lirası öz gelir, 2 milyar 968 milyon 761 bin Türk lirası Hazine yardımı olmak üzere toplam 87 milyar 139 milyon 973 bin Türk lirası olarak tahmin edildi. Komusyonda Yükseköğretim Kurulu, Hazine ve Maliye Bakanlığı, TRT gibi kurumların bazı çalışanlarına ödeme katsayıları da oy birliğiyle değiştirildi.
01 Aralık 2025 Pazartesi - 21:58
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Bölgemiz üzerinde emperyalist birtakım tasarımların, tuzakların boşa çıkarılması bağlamında da terörsüz Türkiye son derece kıymetli"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Terörün, şiddetin, çatışmanın, bu kavgaların olmadığı ortam aynı zamanda demokrasinin gelişmesi, demokratik standartların yükselmesi, kaynakların boş yere birtakım yerlere akmayıp kalkınmaya, sosyal hedeflere, insani hedeflere yönlendirilmesi açısından son derece faydalıdır. Bölgemiz üzerinde emperyalist birtakım tasarımların, tuzakların boşa çıkarılması bağlamında da terörsüz Türkiye’nin son derece kıymetli olduğunu belirtmek istiyorum" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda "2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi" ve "2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi" görüşmelerine katıldı. Cumhurbaşkanlığı ile bağlı kurumların bütçeleri hakkında bilgi vererek, milletvekillerinin sorularını cevaplayan Yılmaz, "Bu ülkenin yönetim merkezi Cumhurbaşkanlığı’nın bütçeden aldığı pay binde 1.1. Geçmişte bu işi yapan iki tane kurum vardı. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık toplam binde 3.2 pay alıyormuş. Bugünkü Cumhurbaşkanlığı harcaması, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığın harcamalarının üçte biri. Bu giderlerin yüzde 41’i diğer kurumlara transferlerden oluşuyor veya barışı destekleme projelerine transfer ediliyor. Bütün genel idare için yüzde 28.38, Cumhurbaşkanlığı bütçesi artış oranı 25.7" ifadelerini kullandı. Yılmaz, yeni anayasa konusunda, "Ben de sizi bir eleştireyim. Hem de anayasayı tartışmayız diyorsunuz. Doğru mu? ’Biz Mecliste oturup -ana muhalefete söylüyorum, size söylemiyorum- anayasayı konuşmayız ama bu yönetim sistemi değişsin’ diyorsunuz. Gerçekten yönetim sistemini iyileştirmek istiyorsanız değerli arkadaşlar ben de buradan bir çağrı yapıyorum. Anayasa bütün partilerin seçim beyannamelerinde var. Dolayısıyla gelin Meclisimiz, tabii bu Meclisin görevi ama her partinin de bu konuda yumruklarını çalıştırması, bir hazırlık yapması, sonra oturup bunları bir araya getirmesi lazım. Biz AK Parti olarak çalışıyoruz" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanına hakaret konusunda Yılmaz, "Cumhurbaşkanımızın tercihi konusu değil. Ayrıca bu bırakın Cumhurbaşkanlığı makamını her bir insan, yaratılanların en şereflisi. Hiç kimsenin bir başkasına hakaret etmeye hakkı yok. Hiç kimsenin bir başkasına küfretmeye hakkı yok" diye konuştu. Terörsüz Türkiye sürecine de değinen Yılmaz, "Terörsüz Türkiye; Türkiye’yi terörden kurtarma, ikinci aşaması da terörsüz bölge. Bölgemizin daha huzurlu olması, terörden kurtarılması meselesi Türkiye’nin devlet politikasıdır ve stratejik bir hedefidir. Bunu yaparken elbette üniter yapımızı, milli birliğimizi hiçbir şekilde tartışma konusu yapmıyoruz. Olması da mümkün değil. Terörün olmadığı, eşit vatandaşlığın yaşandığı şartlarda demokratik siyasetin de, kalkınmanın da güçleneceğine yürekten inanıyoruz. Terörün, şiddetin, çatışmanın, bu kavgaların olmadığı ortam, aynı zamanda demokrasinin gelişmesi, demokratik standartların yükselmesi, yine boş yere kaynakların birtakım yerlere akmayıp kalkınmaya, sosyal hedeflere, insani hedeflere yönlendirilmesi açısından da son derece faydalıdır. Diğer taraftan hepimiz gözlerimizi açıp çevremize bakmak durumundayız. Bölgemiz üzerinde hesaplar yapan çok önemli güçler olduğunu, çok ciddi birtakım çatışmalar yaşandığını, bir değişim sürecinden geçtiğimizi de görmemiz lazım. Dolayısıyla bu ilk cephemizi güçlendirme vurgusu boş yere yapılmış bir vurgu değildir. Gelişmeleri, Gazze’de yaşananları da, Suriye’yi, başka alanları da hep birlikte görüyoruz. Bölgemiz üzerinde emperyalist birtakım tasarımların, tuzakların boşa çıkarılması bağlamında da terörsüz Türkiye’nin son derece kıymetli olduğunu belirtmek istiyorum" dedi.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder