Son Dakika
|
Güllü’nün kızıTuğyan Ülkem Gülter'in ifadesine ulaşıldı
Güllü’nün kızı annesini öldürme suçlamasıyla tutuklandı
Polisin GBT yapmak istediği araçtan ceset çıktı
Ekrem İmamoğlu’nun hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu
Marmara denizinin dibinde 50 yıllık sır ortaya çıkıyor
Ahmet Çakar ifadesinin ardından serbest bırakıldı
Gaziantep’te hademe 6 yaşındaki öğrenciyi bıçakladı
Esenler’de 5 yaşındaki çocuk çakmakla oynarken evi yaktı
ABD'de evde doğal gaz patlaması: 6 yaralı
İBB Meclisi’nde İSPARK ücretlerine yüzde 62,5’e varan zam kararı
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Qingshui Geothermal Park Reflects Taiwan’s Rise in Renewable Energy
Bakan Fidan: "Filistin, bizim için bir pusuladır"
İhlas Haber Ajansı’nın Taksim muhabiri Sümer Avcı son yolculuğuna uğurlandı
Polisin GBT yapmak istediği araçtan ceset çıktı
Almanya'da caddeye acil iniş yapan küçük uçak trafik levhasına çarptı: 3 yaralı
Otobüsteki satırlı saldırgan evinde yakalandı
Kahramanmaraş’ta feci kaza: 1 ölü, 1 yaralı
Galatasaray, Antalya’da Şampiyonlar Ligi müziğiyle karşılandı
KÜLTÜR SANAT
"Çocukluktan Sınıfa, Sınıftan Hayata Rıfat Ilgaz Sempozyumu" başladı
13 Aralık 2025 Cumartesi - 13:29:11
Nilüfer Belediyesi’nin 2025 yılı boyunca toplumun farklı kesimlerini usta yazar Rıfat Ilgaz’ın eserleriyle buluşturduğu etkinlikler, geniş katılımlı bir sempozyumla sona eriyor. Nâzım Hikmet Kültürevi’nde başlayan sempozyumda, Ilgaz’ın edebi mirası ve yaşamı ele alınıyor. Nilüfer Belediyesi tarafından 11 yıldır sürdürülen ve 2025 yılında Türk edebiyatının çınarlarından Rıfat Ilgaz’a adanan "Yılın Yazarı" etkinlikleri, sempozyum ile tamamlanıyor. "Çocukluktan Sınıfa, Sınıf’tan Hayata Rıfat Ilgaz Sempozyumu" başlığıyla Nâzım Hikmet Kültürevi’nde düzenlenen ve iki gün sürecek etkinlik, çok sayıda yazar, akademisyen ve edebiyatseveri bir araya getirdi. Sempozyumun açılış programına Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Orkun Gazioğlu, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcıları, meclis üyeleri ve Rıfat Ilgaz’ın ailesi adına gelini Nilgün Ilgaz katıldı. "Ilgaz’ın aydınlığını Nilüfer’in her köşesine taşıdık" Sempozyum, editörlüğünü Turgay Fişekçi’nin üstlendiği "Ilgaz Anadolu’nun Sen Yüce Bir Dağısın" sergisinin açılışıyla başladı. Serginin ardından başlayan sempozyumun açılışında konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, yıl boyunca Rıfat Ilgaz’ı hayatın her alanına taşıdıklarını belirtti. Proje kapsamında büyük bir ilgiyle karşılaştıklarını vurgulayan Başkan Şadi Özdemir, "Yıl boyunca 142 farklı oturum gerçekleştirdik ve 4 bin 500’den fazla edebiyatseverle buluştuk. Okullarda, kütüphanelerde, fabrikalarda; çocuklar, gençler, kadınlar ve işçilerle Rıfat Ilgaz okuduk. O, toplumun dertlerini dert edinen, ömrü mücadeleyle geçen bir aydındı. Baskılara rağmen susmadı, edebiyatla toplumsal mücadeleyi birbirinden ayırmadı. Biz de O’nun bu onurlu duruşunu ve aydınlığını Nilüfer’in her köşesine taşıdık" dedi. "Eserleri kalıcı bir kültürel miras" Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Orkun Gazioğlu da, yapılan etkinliklerin Rıfat Ilgaz’ın düşünce dünyasını kente taşımak adına değerli olduğunu belirterek, yazarın eserlerinin nesiller boyu sürecek kalıcı bir kültürel miras sunduğunu ifade etti. Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Okan Şahin ise Rıfat Ilgaz’ın siyasi duruşu nedeniyle yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, "O, ‘Sınıf’ın mimli ozanıydı ama halkının sevgilisiydi. Bize hayatı öğretti. Aradan geçen yıllara rağmen eserlerinin hala capcanlı olduğunu bu yıl bir kez daha gördük" diye konuştu. Ailesinden teşekkür Törende konuşan Rıfat Ilgaz’ın gelini Nilgün Ilgaz, ailesi adına Nilüfer Belediyesi’ne teşekkür etti. Ilgaz, "Rıfat Ilgaz, aydınlanmacı duruşuyla toplum hafızasında iz bırakan bir yazardı. Eserlerinde hep içimizden insanlar; işçiler, öğrenciler vardı. Zorluklara rağmen kalemiyle hep aydınlıktan yana oldu. Ailesi olarak bıraktığı mirasla gurur duyuyoruz" dedi. Proje Danışmanı Turgay Fişekçi de Rıfat Ilgaz’ın sadece Hababam Sınıfı ile değil, 1940 toplumcu kuşağının önemli bir ozanı olarak da anılması gerektiğini vurgulayarak, sempozyumda yazarın bilinen ve bilinmeyen yönlerinin konuşulacağını belirtti. Açılış bildirisi ve tiyatro gösterimi Konuşmaların ardından, sağlık sorunları nedeniyle sempozyuma katılamayan yazar Adnan Özyalçıner’in kaleme aldığı açılış bildirisi C. Hakkı Zariç tarafından okundu. Bildiride, Ilgaz’ın "Sınıf" kitabı nedeniyle yaşadığı baskılara rağmen, mizahı bir aydın sorumluluğuyla kullandığına ve umudunu gençlere bağladığına dikkat çekildi. Konuşmaların ardından Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Nilgün Ilgaz, Turgay Fişekçi ve C. Hakkı Zariç ile sempozyumun sponsoru Minteks Sanat’ın kurucusu Minteks Şirketler Grubu Başkanı Özkan İrman’a günün anısına hediye verdi. Sempozyumun ilk günü, Gül Göker’in yazıp yönettiği ve yazarın hayatını konu alan "Bir Yeryüzü Ozanı: Rıfat Ilgaz" isimli film-tiyatro gösterimiyle sona erdi. Sempozyum, ikinci gününde yapılacak 5 oturumun ardından düzenlenecek "Yılın Yazarı Öykü Ödülü" töreni ile sona erecek.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 13:17
Fotoğrafın kalbi Bursa’da atıyor
Dünyanın sayılı etkinlikleri arasında yer alan Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali, 15. kez kapılarını açtı. Türkiye’den ve dünyadan birçok fotoğraf sanatçısını buluşturan festivalle, fotoğraf sanatının kalbi Bursa’da atıyor. Türkiye’nin en büyük fotoğraf festivali olma başarısı gösteren ‘Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali’, yurt içinden ve yurt dışından önemli fotoğraf sanatçılarını ve fotoğrafa gönül verenleri Bursa’da bir araya getirdi. Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Kent Konseyi ve Bursa Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneği (BUFSAD) iş birliğiyle bu yıl ‘Kırılma Zamanı’ temasıyla hazırlanan festival, Tayyare Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle 15. kez kapılarını açtı. 12 farklı mekanda sergi Küratörlüğünü Prof. Dr. Gülbin Özdamar Akarçay ve Özcan Yurdalan’ın üstlendiği festival, 12 Aralık-12 Ocak tarihleri arasında 15 uluslararası, 15 ulusal fotoğrafçı, videoyla eser üreten 7 sanatçı, 8 kolektif, 11 genç, 7 engelli birey ve 20 çocuk fotoğrafçının çalışmalarını 12 farklı mekânda fotoğraf tutkunlarıyla buluşturacak. Festival kapsamında sergilerin yanı sıra bir ay boyunca paneller, söyleşiler, sanatçı konuşmaları, atölyeler ve portfolyo değerlendirmeleri düzenlenecek. 15. FotoFest’in uluslararası bölümüne; Forough Alael, Abir Abdullah, Berge Arabian, Laura Chen, Issa Touma ve FEMLENS Kolektifi’nin sanatçılarının da içinde yer aldığı isimler konuk olacak. Türkiye’den ise Bülent Kılıç, Emin Altan, Rana Öztürk, Yiğit Günel, Ayla Güvenç, Ali Saltan, Kemal Aslan, Burcu Ertunç, A. Nur Türk, Cenk Erdoğan, Rıza Erdeğirmenci gibi önemli fotoğrafçılar festivalde yer alacak. Türkiye’deki fotoğraf kolektiflerinin de dahil edildiği festivalde, gençlerin, engelli bireylerin ve çocuk fotoğrafçıların üretimleri de sergilenecek. "Fotofest’in çok daha güçlü olması için çalışıyoruz" Festivalin ilk gününde 5 farklı mekanda 14 sanatçının çalışmaları sergilenerek gün boyunca fotoğraf tutkunlarıyla buluşturuldu. Tayyare Kültür Merkezi’ndeki açılış programında konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa Uluslararası Fotoğraf Festivali’nin kentin kültür ve sanat yaşamına büyük değer kattığını söyledi. Festivalin geçmiş yıllara göre çok daha geniş bir kitleye ulaşarak hem sanat çevrelerinde hem de toplumda güçlü bir etki oluşturduğunu belirten Başkan Mustafa Bozbey, "Her yıl çıtayı yükselterek sürdürdüğümüz FotoFest’in, çok daha güçlü ve çok daha etkili bir festival olması için kararlılıkla çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Artık Bursa’da her 15 günde bir sanat etkinliğinin olması gerektiğine inanıyorum. İleride bu haftada bire de düşebilir. Bunu sadece resmi kurumların uhdesinde değil, sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içerisinde ortaya koymalıyız. Bursa bu zamana kadar birçok sanatçı yetiştirmiştir. Bursa’nın değerlerine sahip çıkmalıyız" dedi. "Fotofest, güçlü bir kültür mirasıdır" Bu yılın teması olan ‘Kırılma Zamanı’nın, dünyanın ve hayatların farklı dönemlerinde yaşanan kırılganlıkları, dönüşümleri ve yeni başlangıçları fotoğrafın güçlü diliyle aktardığını vurgulayan Başkan Mustafa Bozbey, "FotoFest bir ay boyunca kentimizin kültür haritasını zenginleştirecek. Fotoğrafın dönüştürücü gücünü hem yerel hem küresel ölçekte tartışmaya açarak geniş bir diyaloğun kapılarını aralayacak. Büyükşehir Belediyesi olarak kültür-sanatın evrensel dilini kentimizin her noktasına yayarken, FotoFest ile fotoğrafın birleştirici ve dönüştürücü gücünü toplumla buluşturmaya devam ediyoruz. FotoFest, güçlü bir kültür mirasıdır. Bu mirası, gençlerimizi de sürecin birer parçası yaparak geleceğe taşımayı hedefliyoruz. Tüm sanatseverleri bu özel seçkiyi keşfetmeye davet ediyorum. Festivalin, kentimize, ülkemize ve tüm sanatseverlere ilham vermesini diliyorum" diye konuştu. "Festivalde değişimin yansımalarını göreceksiniz" Festival Küratörü Prof. Dr. Gülbin Özdamar Akarçay, fotoğraf sanatının toplumsal ve kişisel kırılmaların tanığı olarak farklı temsil imkanlarını sunduğunu anlattı. Fotoğrafın kendi yapısında da kırılmalar meydana geldiğini söyleyen Akarçay, "Dijitalleşmeyle birlikte fotoğrafın yüzeyi değişti. Bilgisayar temelli üretimlerle fotoğrafik bakış çoğaldı. Fotoğraf olmayan bir fotoğraf diye tanımlama yapıldı. Bu seneki festivalde de bu değişimin yansımalarını göreceksiniz. Basın fotoğrafından geleneksel belgesele, kolajlardan çağdaş belgesele, yapay zekayla üretilen hayali mevhuma dair fotoğrafa geniş bir temsiliyeti olan festival içeriği oluşturuldu. FotoFest, 15. yılında dünya fotoğrafındaki en güncel ve kritik eğilimleri Türkiye izleyicisiyle buluşturma misyonunu sürdürüyor. Festivalin gerçekleşmesinde verdiği destek için Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e teşekkür ediyorum " dedi. Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, festivale katkı sunmaktan büyük onur duyduklarını dile getirerek programın halka bir nefes olmasını, geleceğe dair umudu ve inancı tazelemesini diledi. BUFSAD Başkanı Tarık Akkurt, FotoFest’te yer alan her karenin bir kırılma anının tanığı olduğunu ifade ederek festivale katılan tüm sanatçılara teşekkür etti. BUFSAD Onur Üyesi Ceyhun İrgil, Türkiye’nin en büyük fotoğraf festivalinin Bursa’da yapılıyor olmasından gurur duyduğunu belirterek festivalde emeği geçenlere ve sürdürenlere teşekkür etti. Konuşmalardan sonra Başkan Mustafa Bozbey tarafından Küratörler Prof. Dr. Gülbin Özdamar Akarçay ve Özcan Yurdalan’a emeklerinden dolayı plaket verildi. Açılış programı, Volkan Çetin’in ‘Zamanın Yankıları’ adlı film gösteriminin ardından sona erdi.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:56
Siftah bereketi geleneği Balıkesir’de hayat buldu
Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde, Balıkesir Üniversitesine bağlı Uygulamalı Bilimler Fakültesi öğrencileri önemli bir projeye imza attı. Uluslararası Ticaret bölümü üçüncü sınıf öğrencilerinin hazırladığı siftah bereketi geleneği hayata geçirildi. Proje kapsamında bir araya gelen 6 öğrenci ilçenin Hürriyet ve Ali Çetinkaya caddelerindeki i esnafları ziyaret ederken, hayırlı işler dileği iletildi ve içinde 50 lira olan siftah zarfları dağıtıldı. Kolonya ve çikolata ikramı yapıldı. Uygulama, esnaflar tarafından ilgi gördü. Öğrenciler Hürriyet ve Ali Çetinkaya caddelerindeki yaklaşık 150 esnafı gezerek hayırlı işler diledi ve siftah bereketi geleneği hakkında bilgilendirme yaptı. Çok sayıda projeye imza attıklarını kaydeden Uygulamalı Bilimler Fakültesi Dekan Prof.Dr. Mehmet Oğuzhan İlban," Burhaniye Uygulamalı Bilimler Uluslararası Ticaret 3.Sınıf öğrencilerimiz siftahı bizden bereketi Allahtan projesi düzenliyorlar. 6 tane öğrencimizin Burhaniye Ticaret Odası ile birlikte düzenlenmiş olduğumuz bir proje. Bu proje, öğrencilerimizin geçmişten günümüze gelen siftah geleneği ve özelikle Osmanlı’da geleneksel olarak esnafın yardımlaşma yani imece yardımlaşma durumunu ortaya koyan güzel bir proje. Günümüzde hem esnaflar hem de yeni gelen nesilde çok fazla bilinmeyen unutulan bir durum olduğu için onu tekrar hatırlatmak istedik. Öğrencilerimiz Burhaniye’deki 150 esnafa ufak bir bereket ücreti verip konu ile ilgili gerekli bilgilendirmeleri yapıp, güzel bir projesi gerçekleştirecekler. Bu anlamda ben hem Burhaniye Ticaret Odası Başkanına, hem de projeyi gerçekleştiren öğrencilerimize teşekkür ediyorum" dedi.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:54
Osmangazi Belediyesi gönüllere dokunan bir geceye imza attı
Osmangazi Belediyesi, Lozan Mübadelesi’nin 102’nci yıl dönümünde anlamlı bir geceye imza attı. Tarihi hafızada önemli yer tutan bu süreç, ‘Mübadelenin Ezgileri’ konseri ile sanatseverlere duygu dolu anlar yaşattı. Demirtaş Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda Lozan Mübadilleri Derneği Korosu sahne aldı. Rumeli ve Anadolu kültürüne ait eserlerin seslendirildiği konserde geçmişten günümüze uzanan ortak kültürel miras, ezgiler aracılığıyla dinleyicilere aktarıldı. Kültürel ve tarihi değerlerin korunması adına büyük önem taşıyan geceye Osmangazi Belediye Başkan Vekili Halil Aktaş’ın yanı sıra CHP Osmangazi İlçe Başkanı Raşit Gürbüz, CHP İl Başkan Yardımcısı Recep Tek, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Berna Esentürk, Demirtaş Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Hüseyin Çidem, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, il ve ilçe siyasi parti yöneticileri ile çok sayıda vatandaş katılım sağladı. Şef Emel Örgün yönetiminde sahne alan Lozan Mübadilleri Derneği Korosu, "Kırmızı Gülün Alı Var", "Vardar Ovası", "Bahçeye Gel Bahçeye", "Drama’nın İçinde" ve "İzmir’in Dağlarında Çiçekler Açar" gibi eserleri seslendirerek izleyicilerin beğenisini topladı. Rumeli havaları eşliğinde protokol üyelerinin halay çekmesi ise programa ayrı bir renk kattı. Konser sonunda koro, sanatseverler tarafından uzun süre alkışlandı. Demirtaş Lozan Mübadilleri Derneği Başkanı Hüseyin Çidem, günün anısına Osmangazi Belediye Başkan Vekili Halil Aktaş, Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Berna Esentürk ve Şef Emel Örgün’e hediye takdiminde bulundu. Ayrıca Çidem ile Aktaş, böylesine güzel bir organizasyona ev sahipliği yapan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkürlerini sundu.
Çok Okunan Kategori Haberleri
1
11 Aralık 2025 Perşembe- 23:30
Beyoğlu’nda "Rumeli’de Kaybolan Osmanlı İzleri" minyatür sergisi sanatseverlerle buluştu
2
28 Eylül 2021 Salı- 11:59
Ermenilerin Türkleri yaktığı fırın ziyarete açıldı
3
11 Aralık 2025 Perşembe- 17:05
"Yıldızların Altında" Türk sanat müziği konseri
4
11 Aralık 2025 Perşembe- 21:52
Yeşilçam’ın ünlü müzisyeni Zafer Dilek hayatını kaybetti
5
11 Aralık 2025 Perşembe- 15:09
Şırnak’ta ’Nuh’un Ambarı Gastronomi Merkezi’ Projesinin sözleşmesi imzalandı
11 Aralık 2025 Perşembe - 14:43
Erenler’de "Fadıl & Faik Yanlış Anlama" oyunu sahnelendi
Erenler Belediyesi’nin kültür sanat etkinlikleri kapsamında "Fadıl & Faik Yanlış Anlama" adlı tiyatro oyunu izleyiciyle buluştu. Erenler Belediyesi Kültür Merkezi’nde sahnelenen oyuna vatandaşlar ilgi gösterdi. Etkinliği izleyen Erenler Belediye Başkanı Şenol Dinç, oyunun ardından yaptığı konuşmada, tiyatro ekibine performanslarından dolayı teşekkür etti. Kültür sanat etkinliklerinin artarak devam edeceğini belirten Dinç, "Tiyatro oyununu büyük bir keyifle izledik. Sahnede sergilenen enerji, emek ve izleyiciye yansıyan güzel mizah için tüm ekibe gönülden teşekkür ediyorum" dedi.
11 Aralık 2025 Perşembe - 13:47
"Geçmişten Geleceğe Gençlik Köprüsü: Ortak Alfabe" programı
Sinop’ta "Geçmişten Geleceğe Gençlik Köprüsü: Ortak Alfabe" programı düzenlendi. Sinop Üniversitesi Şehit Ömer Can Açıkgöz Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programda Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Emre Şahin, "Kimlik ve Kültür Bağlamında Dil ve Ortak Alfabe Meselesi" başlıklı sunumunda dilin kimlik ve kültür üzerindeki etkilerini ele aldı. Şahin, ortak alfabe fikrinin Türk dünyasında kültürel birlikteliği güçlendirecek önemli bir adım olduğunu vurguladı. Sinop Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuğrul Balaban ise "Ortak Semboller, Mitoloji ve Toplumsal Hafıza" başlıklı sunumunda, mitolojik öğelerin ve ortak sembollerin toplumların hafızasında nasıl birleştirici rol oynadığını anlattı. Balaban, gençlerin bu değerleri sahiplenmesinin kültürel süreklilik açısından kritik olduğunu ifade etti. Etkinlik, tarihsel ve kültürel köklerimize yönelik derinlikli bir bakış sunarken, gençlerin kimlik, dil ve ortak hafıza konularında bilinçlenmesine önemli katkı sağladı. Katılımcılar, programın Türk dünyası gençliği arasında kültürel bağları güçlendiren bir köprü niteliği taşıdığını belirtti.
11 Aralık 2025 Perşembe - 13:13
Nilüfer Belediyesi, Karagöz ustası Şinasi Çelikkol’u ağırladı
Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği "Bursa’nın Değerleri" söyleşisine konuk olan Karagöz ustası Şinasi Çelikkol, yolunun bu sanatla nasıl kesiştiğini anlattı. Karagöz sanatını Bursa’da yeniden canlandırma ve yaşatma mücadelesini aktaran Çelikkol, uluslararası alanda da tanınması için gösterilen gayreti katılımcılarla paylaştı. Nilüfer Belediyesi "Bursa’nın Değerleri" söyleşisinde Karagöz ustası, tasvir yapımcısı ve Karagöz Müzesi kurucusu Şinasi Çelikkol’u ağırladı. Akkılıç Kütüphanesi’nde Mehmet Ali Dönmez’in moderatörlüğünde düzenlenen söyleşide Şinasi Çelikkol, Karagöz sanatının ulusal ve uluslararası arenada tanınması için verdiği mücadeleyi anlattı. Karagöz sanatıyla ilk kez ilkokul yıllarında tanıştığını söyleyen Şinasi Çelikkol, Hocailyas İlkokulu’nda okurken, 10 kuruş karşılığında Karagöz sanatçılarını izlediğini anlattı. Daha sonra, özellikle Ramazan ve sahur vakitlerinde, o dönemin önemli sanatçısı Hayali Küçük Ali’yi radyodan dinlediğini ifade eden Çelikkol, küçük yaşta uyanıp onu takip ettiklerini kaydetti. 1960’lı yıllarda, babasının Kapalı Çarşı yangınından sonra turizm işi yapmaya başlamasıyla Koza Han’a taşındıklarını belirterek, Karagöz sanatıyla tanıştığını söyledi. 1965’lerde yabancıların Karagöz’ün nerede oynadığını sormaya başladığını ifade eden Çelikkol, o dönemde bu sanatın canlanması gerektiği fikrinin ortaya çıktığını söyledi. Karagöz’ün özellikle yabancılardan talep gördüğünü ifade eden Çelikkol, "Bursa’da Karagöz sanatı 1962’den sonra büyük bir boşluğa girmişti. Sadece sünnet düğünlerinde oynatılıyordu. 1983 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın düzenlediği bir festivalle Karagöz sanatçıları Bursa’ya gelmeye başladı. Bu festival sayesinde Tuncay Tanboğa, Metin Özlen, Tacettin Diker ve Orhan Kurt gibi önemli ustalarla yolum kesişti" diye konuştu. Festival atağını 1992 yılında başlattıklarını aktaran Çelikkol, Tuncay Tanboğa’nın önerisiyle Temmuz ayından Eylül’e kadar Kent Otel’de Salı ve Cuma günleri Karagöz oynattıklarını kaydetti. Çelikkol, bu gösterilere İspanyollar da dahil farklı ülkelerdeki yabancıların ilgi gösterdiğini anlattı. Bu başarıyı takiben 1. Ulusal Karagöz Festivali’ni düzenlendiğini söyleyen Çelikkol, sonraki festivalde beş yabancı grubun katılması ile Karagöz’ün uluslararası alanda hızla duyulmaya başladığını belirtti. Sonraki yıllarda Karagöz’ün geleceğini güvence altına almak için önemli adımlar atıldığını anlatan Çelikkol, Karagöz oyun yazma ve afiş yarışmaları düzenlendiğini hatırlattı. 20 kişilik bir heyetle Milletlerarası Kukla ve Gölge Oyunları Birliği’nin (UNIMA) Bursa Şubesi’ni kurduklarını dile getiren Çelikkol, uluslararası arenada da aktif rol alarak, ustalarıyla birlikte Belarus ve Almanya’da gösteriler ve sergiler düzenlediklerini anlattı. En önemli çalışmalarından birisinin Karagöz Müzesi’nin kuruluşu olduğunu söyleyen Çelikkol, "Eskiden elektrik trafosu olan bir binanın dönüştürülmesiyle müze kurduk. Müzede, Karagöz tasvirlerinin yanı sıra Bursa civarındaki Türkmen Yörük kıyafetleri ve Rumeli Türklerinin kıyafetleri de sergilendi" diye konuştu. "Türkiye genelinde iki derici kaldı" Karagöz sanatını yaşatma mücadelesinde bürokratik engellerle karşılaşmanın yanı sıra yetersiz destek aldıklarını ifade eden Çelikkol, "Şu anda sanatı icra ederken karşılaşılan en büyük zorluklardan biri, figür yapımında kullanılan deri sıkıntısı. Türkiye genelinde yalnızca iki derici kaldı. Birisi Bursa’da, diğeri ise Tokat’ta. Ayrıca Karagöz yapımında kullanılan deri bile ithal ediliyor. Bu durum sanatı da tehlikeye atıyor" dedi. "Yerel yönetimlerin desteklerinden memnunuz" Günümüzde yerel yönetimlerin sanata verdiği destekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Çelikkol, Karagöz sanatının canlanması için yapılan bu çalışmaların kendilerini mutlu ettiğini sözlerine ekledi.
11 Aralık 2025 Perşembe - 13:11
Yıldırım’da Aşık Reyhani’ye vefa
Yıldırım Belediyesi, aşıklık geleneğinin önemli isimlerinden büyük ozan Aşık Reyhani’yi 19. vefat yıldönümünde Barış Manço Kültür Merkezi’nde düzenlenen programla andı. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği programa; Aşık Abdullah Gizlice, Aşık Ahmet Poyrazoğlu, Aşık Baki Çetin, Aşık Halil Daylak, Aşık Mustafa Aydın, Aşık Ozan Reyhani, Aşık Taha Turabioğlu, Aşık Taner Öztürkoğlu, Aşık Temel Turabi, Aşık Yağız Ozan, Aşık Yanık Ayhan türküleri ve atışmalarıyla renk kattı. Yüzyılları aşan hafıza Programda yaptığı konuşmada, aşıklık geleneğinin Türk milletinin yüzyılları aşan hafızası olduğunu vurgulayan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, "Aşıklık, Türk kültür varlığının en köklü damarlarından biridir. Sazın tellerinde yankılanan her ses, aslında yüzlerce yılın tecrübesinden süzülmüş bir irfanın nefesidir. Aşığın sözü, sadece bir türkü değil; halkın vicdanı, toplumsal hafızanın kaydı, bir milletin yürüyüşüdür. Bu sebepledir ki UNESCO, âşıklık geleneğini Türkiye’nin somut olmayan kültürel mirası olarak tescillemiştir" ifadelerini kullandı. "Çağın ötesinde bir usta" Aşıklık geleneğinin en güçlü temsilcilerinden birinin de Aşık Reyhani olduğunu belirten Başkan Yılmaz, "Seyfullah Yıldız, yani gönüllerimize Reyhanî olarak kazınan bu büyük ozan, şairliğini yalnızca bir meslek değil, bir hakikat arayışı, bir insanlık davası olarak görmüştür. Onun şiirlerinde hem Anadolu’nun sıcaklığı hem de insanlığın ortak vicdanı vardır. Reyhani’nin sade fakat derin dili, çağının ötesine geçmiş ustalığı, aşıklığa kazandırdığı yeni soluk bugün hala yankılanmaya devam ediyor. Biz de Yıldırım Belediyesi olarak, sözün büyüsünü, sazın hikmetini ve halk ozanlarımızın gönül dilini bugün burada yeniden hatırlatmak; Reyhani’nin kalıcı mirasına vefamızı göstermek için bu organizasyonu düzenledik" diye konuştu.
11 Aralık 2025 Perşembe - 13:06
Çamelili minik öğrenciler Yöresel Kültür Şöleninde yöresel kültürlerini öğrendi
Çameli Atatürk İlkokulu tarafından Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası kapsamında düzenlenen ‘Yöresel Kültür Şöleni’ etkinliği gerçekleştirildi. Etkinliğe Çameli Kaymakamı Mustafa Çelik, Belediye Başkanı Cengiz Arslan ve ilçe protokolü katıldı. Programda öğrenciler, yerli ve yöresel ürünler üzerine hazırladıkları şiirleri okudu. Daha sonra yerli otomobil öğrencilere tanıtılarak milli teknolojimiz hakkında bilgilendirme yapıldı. Kurulan "Yöresel Köşe"de ise geçmişten günümüze yöresel kıyafetler giyen öğrenciler, bölgemize ait kültürel değerlerimizi canlandırdı. Etkinlikte, Çamelili yerel sanatçıların sahne almalarıyla ve halk oyunları gösterileriyle etkinlik renkli görüntülere sahne oldu.
11 Aralık 2025 Perşembe - 12:50
Kocaeli Şehir Tiyatroları "Üç Jokerli Konken" oyunuyla Berlin’de sahne alacak
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, "Üç Jokerli Konken" adlı oyunuyla Almanya’da düzenlenecek 10. Berlin Türk-Alman Tiyatro Festivali’ne katılacak. Şehir Tiyatroları ekipleri, festival kapsamında 14 Aralık Pazar günü Berlin’de sahneye çıkacak. Komedi türündeki eser; yıllardır birlikte konken oynayan üç arkadaşın, mahallelerindeki bakımevinin kapanma tehlikesiyle karşılaşmaları sonucu aldıkları kararı ve sonrasında yaşananları konu alıyor. Dostluk ve dayanışmanın işlendiği oyun, Türk ve Alman tiyatroseverlerle buluşacak.
11 Aralık 2025 Perşembe - 11:42
Usta oyuncu Ahmet Mekin, gençliğinin geçtiği Küçükçekmece’de komşularıyla buluştu
Yeşilçamın usta oyuncusu 94 yaşındaki Ahmet Mekin, Küçükçekmece Belediyesi’nin düzenlediği "Oyuncu Dediğin Ahmet Mekin" adlı kitap lansmanında komşularıyla buluştu. Cennet Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen programda Küçükçekmeceliler, Ahmet Mekin’i büyük ilgiyle karşıladı. Programa Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi de katıldı. Programın moderatörlüğünü kitabın yazarı Araştırmacı-Yazar Alican Sekmeç yaptı. Ahmet Mekin: Çekmece ve Başkanımla iftihar ediyorum Gençliği Cennet Mahallesi’nde geçen Türk sinemasının yaşayan en yaşlı erkek oyuncusu Ahmet Mekin, salona Cennet Mahallesi’nden komşusu Başkan Kemal Çebi ile kol kola geldi. Başkan Kemal Çebi’nin babasının yakın dostu olduğunu ifade eden Mekin, "1959-1999 yılları arasında Cennet Mahallesi’nde ikamet ettim. Kemal’in anne babasını tanıyorum. Gençliğini biliyorum. Belediye Başkanlığını görmek benim için çok kıymetli. Küçükçekmece ve Başkanımla iftihar ediyorum" diye konuştu. Başkan Çebi: Benim için hayaldi, yıllar sonra ağırlamak çok kıymetli Başkan Çebi de Ahmet Mekin’i Küçükçekmece’de ağırlamaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, "Ahmet abi ile birlikte olmak benim için büyük ayrıcalık. Beraber aynı mahallede yaşarken şu anı hayal etmiş olsaydım, bu hayal gerçekleşmezdi derdim. Ahmet Mekin, çok doğrucu bir adam, ondan çok şey öğrendim. Duruş açısından, siyaset açısından. Çok sohbetlerimiz olmuştur. Babamın da yakın arkadaşı, dostudur. O dönem belediye başkanlarına danışmanlık yapıyor hem de belediye meclis üyeliği yapıyordu. Cennet Mahallesi’nin de isim babalığını yapmıştır" dedi. "Eskiden her şey bambaşkaydı" Sinema dünyası ile eski ve yeni filmleri değerlendiren Ahmet Mekin, "Teknoloji çok ilerledi, bu kadar imkân var, insanlar gelişti ama o zamanki filmler daha bir sade, daha bir insana yakın. İnsana verebileceği bir şeyler var. Defalarca kez izlenebiliyor. Çünkü içinde sevgi vardı. Eski İstanbul, yeni İstanbul; eski Cennet, yeni Cennet gibi. O zaman her şeyin tadı bambaşkaydı" diye konuştu. Ahmet Mekin, programda siyasi ve sinema yaşamından kesitleri ve hatıraları katılımcılarla paylaştı. Sohbete Cennet Mahalleli komşuları da eşlik ederken, etkinlik duygu yüklü ve samimi bir atmosfere sahne oldu. Program sonunda Alican Sekmeç’in yazdığı, Küçükçekmece Belediyesi Kültür Yayınları’ndan çıkan "Oyuncu Dediğin Ahmet Mekin" isimli kitap katılımcılara hediye edildi.
11 Aralık 2025 Perşembe - 11:40
Bulanık’ta ‘Kurumlar Arası Futsal Turnuvası’ başladı
Muş’un Bulanık Kaymakamlığı koordinasyonunda Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü tarafından düzenlenen ‘Kurumlar Arası Futsal Turnuvası’, 21 takımın katılımıyla başladı. Bulanık Kapalı Spor Salonu’nda başlayan ve tek devreli lig usulüne göre oynanacak turnuvada tüm takımlar birbirleriyle bir kez karşılaşacak. Lig müsabakalarının tamamlanmasının ardından puan durumunda ilk dörtte yer alan ekipler yarı finale yükselecek. Yarı finali kazanan iki takım finalde karşı karşıya gelerek şampiyonluğu elde etmeye çalışacak. Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Serhat Akkaya, turnuva ile ilgili yaptığı değerlendirmede, organizasyonun önemine vurgu yaptı. Akkaya, "Bu turnuva sadece bir spor müsabakası değil, aynı zamanda kurumlarımızın birbirine daha yakın olması, iletişimin artması ve çalışanlarımızın yoğun iş temposunda nefes alması için önemli bir etkinliktir. Tüm maçların centilmenlik içinde geçmesini temenni ediyorum. İlçemizde spor kültürünün gelişmesine katkı sağlayan bu etkinliğe destek veren kaymakamımıza ve il müdürümüze teşekkür ediyorum" dedi.
11 Aralık 2025 Perşembe - 11:04
Anadolu Türk tarihinin en eski kitabesi, çalındıktan 23 yıl sonra bulundu
Tokat’ın Niksar ilçesinde 23 yıl önce çalınan ve Danişmendli hükümdarı Gümüştekin’in adını taşıyan en eski Türk kitabelerinden Cin Camii kitabesi, jandarmanın başarılı operasyonuyla bulunarak devlet korumasına alındı. Niksar ilçesinde Danişmendli Beyliği dönemine ait olan ve Malazgirt Zaferi sonrası Anadolu’ya gelen Türklerden kalma en önemli tarihi eserler arasında gösterilen Cin Camii kitabesi, 23 yıl sonra bulundu. 13 Mart 2002’de çalınan ve uzun yıllar kayıp olan kitabe, Tokat Valiliği koordinesinde Niksar Kaymakamlığı ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerince yürütülen titiz çalışmalar sonucu gerçekleştirilen operasyonla ele geçirildi. Danişmendli hükümdarlarından Gümüştekin’in adının geçtiği bilinen ilk ve tek kitabe olması nedeniyle büyük tarihi değer taşıyan eser, gerekli incelemelerin ardından devlet korumasına alındı. "Fotoğrafları vardı, kendisi 23 yıldır kayıptı" Üzerinde "Bu mübarek mescidin yapılmasını, Gümüştekin oğlu Melik Salar Aydoğdu, Allah’ın rızasını kazanmak için şanı yüce olan Allah’ın sayesinde H. 555/M. 1160 senesinde emretmiştir" ifadesi yazılı olan kitabe hakkında bilgiler veren şehir tarihi araştırmacısı ve yazar Dr. Danışmend Hüseyin Şahin, "Danişmendli dönemine tarihlenen kitabe, Malazgirt’ten sonra Anadolu’ya gelmiş Türklerin yapmış olduğu eserlerden kalma en eski Türk kitabesidir. Niksar Erken Dönem Türk Mirası ve Danışmendli başkenti adı altında UNESCO geçici miras listesindedir. Onun için Danişmendli kültür mirasının en yoğun yaşandığı ve en yoğun olduğu şehirlerden bir tanesidir. Bu nedenle Danişmendliler’den kalma ve o dönemin tarihine ışık tutacak çok kıymetli bir kitabedir. Bu kitabe hem Anadolu Türk tarihi açısından hem Danişmendli tarihi açısından çok önemli bir yere konumlanmaktadır. Kitabe 2002 yılında çalınmıştı. Cin Cami dediğimiz küçük bir mescidin kitabesiydi. 1160 tarihinde Gümüştekin oğlu Melik Salar Aydoğdu tarafından yaptırıldığını bildiğimiz, fotoğrafları elimizde olan ama kendisini 2002 yılından beri aradığımız kitabe güvenlik güçlerimizin özellikle Tokat Jandarma teşkilatımızın gayretleriyle açığa çıkartılmış ve teslim alınmıştır. Bu nedenle bu kitabenin Türk tarihi açısından öneminden bahisle başta Tokat Valimiz Abdullah Köklü’ye gayretleri nedeniyle kıymetli kaymakamımız Kadir Perçi’ye ve il Jandarma teşkilatının kıymetli mensuplarına özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum" dedi.
11 Aralık 2025 Perşembe - 11:01
Erzurum’un tarihi çeşmelerinin belgeseli çekildi
Erzurum şehir merkezinde tescil edilmiş 175 tarihî çeşme bulunuyor. Erzurum Valiliği bu çeşmelerle ile ilgili belgesel tadında bir video paylaştı. Erzurum’un geçmişte suların çokluğu ve güzelliği ile adından söz ettiren bir şehir olduğu ifade edilen paylaşımda, "Yolların ve suların kesiştiği şehir olan Erzurum tarihî dokusunda çeşmeler dağ suları ve yer suları olmak üzere iki kaynaktan beslenmektedir. Erzurum çeşmelerinin Palandöken Dağı eteklerinden toplanan suları toprak künklerle 12 farklı güzergâhtan şehre getirilmiş şehir içindeki yer suları ise 31 kaynaktan temin edilerek çeşmelerden akıtılmıştır. Erzurum şehir merkezinde 175 tarihî çeşme tescil edilmiştir. Erzurum çeşmelerinin biri dışında diğerleri 16-20. yüzyıl Osmanlı yapılarıdır. Çifte Minareli Medresenin cephesinde bulunan 13. yüzyıl sonları 14. yüzyıl başlarına ait olan çeşme ölçülü ve dengeli tasarımı ile köklü bir uygulamanın temsilcisi olup Anadolu Selçuklu dönemine aittir" denildi. "Suyu sadece bir ihtiyaç değil; aynı zamanda bir hayır işi" "Su, hayattır. Medeniyetimizde müstesna bir yere sahip olan su, mimariden sanata, temizlikten sağlığa kadar pek çok alanda hayatın merkezinde yer almıştır" denilen paylaşımda şu ifadelere yer verildi. " Ecdadımız, suyu sadece bir ihtiyaç değil; aynı zamanda bir hayır, bir hizmet, bir medeniyet unsuru olarak görmüştür. İnancımıza göre sadaka-i cariye olan vakıflar, çeşmeler, sebiller ve hamamlarla toplumun her kesimine ulaştırılan su hem maddî hem manevî anlamda bereketin simgesi hâline gelmiştir. Yüzyıllar boyunca çeşitli uygarlıkların ve yerleşim alanlarının kuruluşunda önemli bir yeri olan suyun mimari ile buluştuğu yapılardan olan çeşmelere evlerde, sokaklarda, meydanlarda ya da çeşitli yapı komplekslerinde rastlamak mümkündür. Türk-İslam sanatında İslamiyet’in arınma ve hayır arzusu ile biçimlendirilen çeşme kelimesi köken itibarıyla Farsçada göz anlamına gelen ‘’çeşm’’ kelimesinden türemiştir" İşte Erzurum’da bulunan bazı tarihi çeşmeler Erzurum Valiliği tarafından hazırlanan çeşmeler belgeselinde şu çeşmelere yer verildi, "Abdullah Paşa Çeşmesi (Emir Şeyh Camii Çeşmesi), Akpınar Çeşmesi, Ali Paşa Camii Çeşmesi, Bakırcı Camii Çeşmesi, Cennet Çeşmesi, Cürübe Çeşmesi (Palandöken Meydan Çeşmesi) , Çeşme Sokak Çeşmesi, Çeteci Abdullah Paşa Çeşmesi, Çifte Minareli Medrese Çeşmesi, Çortan Sokak Çeşmesi, Çukur Çeşme, Dabakhane Çeşmesi, Dede Ağa Çeşmesi, Dörtgüllü Çeşme, Eminkurbu Çeşmesi. Esatpaşa Camii Çeşmeleri, Feyzi Bey Çeşmesi, Gümüşgöz Çeşmesi, Gümüşmasat Çeşmesi, Habip Efendi (Sıvırcık) Çeşmesi, Hacı Cuma Camii Çeşmesi, Hacı Halil Sokak Çeşmesi, Hacılar Hanı Çesmesi , Hacı Kurban Çeşmesi, Hacı Mehmet Çeşmesi (Gürcü Kapı Çeşmesi), Hafız Çeşmesi, Hafız Hamza Çeşmesi, Halıcı Çeşmesi , Hüseyin Ağa (Hüso Ağa) Çeşmesi, İsmail Ağa Çeşmesi, Kadana Camii Çeşmesi, Kadıoğlu Çeşmesi, Kale Çeşmesi , Ketencizade Camii Çeşmesi, Kırkçeşme, Korukçu Sokak Çeşmesi, Kümbet Çeşmesi, Mehdi Efendi Mahallesi (Hacı Ömer Ağa) Çeşmesi, Mehmed Emin Ağa (Saksoncubaşı) Çeşmesi, Mehmet Kethûda Çeşmesi (Gürcü Mehmet Paşa Çeşmesi), Narmanlı Cami Çeşmesi, Osman Ağa (Komser) Çeşmesi , Ömer Paşa Çeşmesi, Pervizoğlu Camii Çeşmesi, Rauf Paşa Namazgâh Çeşmesi, Soğuk Pınar Çeşmesi , Şabahane Çeşmesi (Şafiiler Çeşmeleri), Şeyhler Camii Çeşmesi, Yazıcızâde Çeşmesi , Yukarı Mumcu Çeşmesi ve Zeynel Çeşmesi"
11 Aralık 2025 Perşembe - 10:52
Şiir dünyası Osmangazi’de kapılarını aralıyor
Osmangazi Belediyesi, düzenlediği ‘Şiir Yazma Teknikleri ve Analizi’ atölyesiyle, şiire gönül vermiş amatör kalemleri profesyonel bir yolculuğa çıkarıyor. Şiirin inceliklerini öğrenen katılımcılar, hislerini dizelere daha güçlü ve daha estetik bir dille dökebilmenin mutluluğunu yaşıyor. Hayata geçirdiği zengin içerikli programlarla adından söz ettiren Osmangazi Belediyesi, 7’den 70’e herkese hitap eden yeni bir kültür hizmetine daha imza attı. Şiiri bir hobi olarak gören, fakat içindeki şairi ortaya çıkarmak isteyen amatörlere yönelik düzenlenen ‘Şiir Yazma Teknikleri ve Analizi’ atölyesi, katılımcıları şiirin büyülü dünyasına çıkarttı. Şiire ilgi duyan sanatseverler, düzenlenen bu anlamlı atölyeye büyük bir heyecanla katıldı. Gençlik ve Girişimcilik Merkezi’nde gerçekleştirilen çalışmalarda Kültür Bakanlığı Halk Şairi ve Yazarı Eğitmen Hatice Türkmen Yurtseven, katılımcıları şiirin tarihi yolculuğundan türlerine, ölçüsünden kafiyesine kadar geniş bir bilgi dünyasıyla buluşturdu. "Profesyonel anlamda şiir yazmayı öğretiyoruz" Kültür Bakanlığı Halk Şairi ve Yazarı Eğitmen Hatice Türkmen Yurtseven, Osmangazi Belediyesi’nin sunduğu imkanlar doğrultusunda sanatseverlere kapsamlı bir şiir yazma programı hazırladıklarını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Osmangazi Belediyesi’ne ve değerli başkanımız Erkan Aydın’a bizlere böyle bir imkan sunduğu için çok teşekkür ediyoruz. Eğitime katılanlar ilk olarak şiirin ne olduğunu, türlerini, tanımını ve temel bölümlerini öğreniyor. Ardından şiirde kullanılan vezin, ayak, uyak, kafiye ve redif gibi teknik terimleri anlamlandırıyoruz. Profesyonel anlamda şiir yazmak ile amatörce şiir yazmak arasında önemli farklar var. Biz bu farkları katılımcılara göstererek şiirin mutfağına girmelerini sağlıyoruz. Atölye çalışmasına gelen arkadaşların bir şiir yazma alt yapısı var. Bu eğitimlerle onlara katkı sağlamış olacağız. Şiir yazmaya teknik açıdan doğru bir temel kazandırmak için lirik, epik, didaktik, pastoral, satirik ve dramatik türlerde uygulamalı eğitim vereceğiz." Atölye çalışmasına katılan amatör şairler ise Osmangazi Belediyesi’nin sağladığı eğitim desteğinden duydukları memnuniyeti dile getirerek, böyle bir imkanın kendileri için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu vurguladı.
11 Aralık 2025 Perşembe - 09:47
Sinema Anadolu’da ’Polonya Şimdi/Yeni Polonya Sineması 2’ açılış töreni düzenlendi
Eskişehir’de Anadolu Üniversitesi ev sahipliğinde İletişim Bilimleri Fakültesi (İBF), Polonya Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği, Ankara Sinema Derneği ve Ankara Kült Kavaklıdere iş birliğiyle düzenlenen ’Polonya Şimdi / Yeni Polonya Sineması 2’ etkinliğinin açılış töreni gerçekleştirildi. Açılış öncesinde Polonya Ankara Büyükelçisi Maciej Przemyslaw Lang ve Polonya Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Radoslaw Sadowski, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’i makamında ziyaret etti. Tören, açılış konuşmaları ile başladı. Konuşmaların ardından Rektör Adıgüzel ve Büyükelçi Lang, törene katılan öğrencilerle sohbet etti. Etkinliğin ilk gününde ’Chopın, Chopın’ filmi izleyicilerle buluştu. "Uluslararası iş birliklerine büyük önem veriyoruz" Açılış konuşmasında projenin önemine vurgu yapan Rektör Adıgüzel, "Anadolu Üniversitesi olarak kültür ve sanat faaliyetlerini üniversite yaşamının ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Eskişehir Uluslararası Film Festivali’nin 20 yılı aşkın süredir şehrimize kazandırdığı vizyon, sinema kültürünü yalnızca yaşatmakla kalmayıp uluslararası bir etkileşim alanına dönüştürüyor. Sinema Anadolu’nun yıl boyunca ev sahipliği yaptığı özel seçkiler, söyleşiler ve gösterimler, kültür-sanat üretimindeki sorumluluğunu daha da güçlendiriyor. Bugün hayata geçirilen bu iş birliği, iki ülke arasındaki kültürel bağları kuvvetlendirirken genç izleyicilere yeni ilham alanları sunuyor. Etkinlik kapsamında çağdaş Polonya sinemasının yenilikçi anlatım biçimlerini ve evrensel insan deneyimlerini ele alan yapımları izleme fırsatı bulacağız. Anadolu Üniversitesi olarak uluslararası iş birliklerini geliştirmeyi ve öğrencilerimizin farklı kültürlerle artırmayı önemsiyoruz" dedi. "Eskişehir hayal gücünün şehridir" Polonya Ankara Büyükelçisi Maciej Przemyslaw Lang, Polonya sinemasını Eskişehir’de sunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Polonya Şimdi/Yeni Polonya Sineması 2 etkinliğinin Eskişehir’deki açılışını yapmaktan onur duyuyorum. Geçen yılki seçkinin gördüğü yoğun ilginin ardından çağdaş Polonya sinemasının çeşitliliğini ve duygusal derinliğini yansıtan yeni bir programla Türkiye’ye dönmekten mutluluk duyuyoruz. Eskişehir, sadece bir öğrenci kenti değil, aynı zamanda hayal gücünün şehridir. Sanatın, sinemanın, tasarımın ve yeni fikirlerin günlük hayatın doğal bir parçası olduğu bu şehir, ilham veren filmleri sunmak için ideal bir ortam oluşturuyor. Polonya anlatı geleneğinin farklı boyutlarını kapsayan bu yılki seçkide hem usta yönetmenlerin hem de genç sinemacıların eserleri yer alıyor. Anadolu Üniversitesi’ne misafirperverlikleri ve sinema kültürüne katkıları için teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Törene; Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Serpil Koçdar, Rektör Danışmanı ve İBF Dekanı Prof. Dr. Barış Kılınç, Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Sırrı Serhat Serter, Polonya Ankara Büyükelçisi Maciej Przemyslaw Lang, Polonya Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Radoslaw Sadowski, senato üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder