Yerel Haberler
İzmir
Binlerce güreş sever Pamucak Arena’da buluştu 19 Ocak 2025 Pazar - 18:52:29 İzmir’in turizm kenti Selçuk’ta 43. Uluslararası Efes Selçuk Deve Güreşleri Festivali düzenlendi. Sabahın erken saatlerinden itibaren Pamucak’ta bulunan güreş arenasında bir araya gelen güreş severler, güzel havanın ve festivalin tadını çıkardılar. Festival alanında yöresel lezzetler ve el yapımı ürünlerin de satışı yapıldı. Selçuk Efes Kültür ve Turizm Vakfı’nın organizasyonuyla düzenlenen festivalde Ege, Akdeniz ve Marmara’dan gelen 120 deve güreşti. Festival öncesinde Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve ilçe belediye başkanları ile makamında bir araya geldi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, beraberindeki ilçe belediye başkanları ile festival alanına halkın coşkulu alkışlarıyla giriş yaptı. 43. Uluslararası Efes Selçuk Deve Güreşleri Festivali’ne İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı İpek Onbaşıoğlu, İzmir İlçe Belediye Başkanları, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İlçe Başkanları, belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ve muhtarlar katıldı. Festival alanına coşkulu alkışlarla giren Başkan Ceritoğlu Sengel; Başkan Cemil Tugay ve İzmir’in belediye başkanları ile bir arada olmaktan dolayı mutlu olduklarını belirterek; “Türkiye’nin dört bir yanından gelen, Efes Selçuk Deve güreşlerine kıymet veren değerli misafirler, 43. Uluslararası Efes Selçuk Deve Güreşleri Festivalimize hoş geldiniz. Geçen sene tektim, mikrofonda tek başıma konuşuyordum. Geçen sene birdik, bu sene bin olduk. Nasıl büyük bir şeref anlatamam. Yanımda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Cemil Tugay, hemen diğer tarafımızda bütün ilçe belediye başkanları sizler adına onlara hoş geldin diyorum. Bu sene için deve güreşini yapamayız sandılar ama bilmiyorlardı arkamızda kocaman bir başkan olduğunu, Cemil Başkan’a destekleri için sonsuz teşekkür ediyorum” dedi. Başkan Tugay: "Geleneğin bir parçası olmaktan mutluyuz" İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay tüm güreş severleri selamlayarak; “Kadınıyla, çocuğuyla, yaşlısıyla genciyle hepimizin geçmişten bugüne yaşatmaktan büyük mutluluk duyduğunu bu geleneğin bu sene bir parçası olmaktan çok mutluyum. Bir arkadaşımız sordu; ’Her sene gelecek misiniz?’ diye. Her sene elbette geleceğim her sene elbette birlikte olacağız. Her sene bu büyük milletin geleneğiyle görevleriyle birlik beraberliğinin her zaman bir parçası olacağım üzerime düşeni de yerine getireceğim eğlenceniz bol olsun” dedi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Cazgır Halil Coşkun’un eşliğinde edilen duanın ardından 43. Uluslararası Efes Selçuk Deve Güreşleri Festivali başladı. Deve sahipleri tarafından alana getirilen develerin güreşi katılımcılar tarafından heyecanla izlendi. Çevre il ve ilçelerden festival için Pamucak Güreş Arenası’na toplanan on binlerce katılımcı piknik yaparak festivalin tadını çıkardı. Alanda deve sucuğu, yöresel tarım ve el sanatları ürünlerinin satıldığı tezgahlar kuruldu. Güreşseverler, cazgırın manileriyle coştu, bazı vatandaşlar davul ve zurna ile çalınan türkülere eşlik etti. Gün boyu devam eden Efes Selçuk Deve Güreşleri Festivali’nde bu yıl da Altın Artemis heyecanı yaşandı. Güreş severlerin yakından tanıdığı beş çift pehlivan deve, Altın Artemis için yarıştı. Selçuk Efes Kültür ve Turizm Vakfının organizasyonu ile gerçekleşen 43. Uluslararası Efes Selçuk Devecilik Festivali katılımcıların davul zurna eşliğinde eğlencesiyle akşam saatlerine kadar devam etti.
19 Ocak 2025 Pazar - 17:21 Stanimir Stoilov: "Önemli bir galibiyet aldık" Göztepe Teknik Direktörü Stanimir Stoilov, önemli bir galibiyet aldıklarını vurgulayarak, "Sahada gerçekten iyi bir mücadele vardı. İki takım da hem mücadele etti hem de iyi futbol oynadı" dedi. Trendyol Süper Lig’in 20. haftasında Göztepe, sahasında karşılaştığı Antalyaspor’u 1-0 mağlup etti. Göztepe Teknik Direktörü Stanimir Stoilov, karşılaşma sonrasında düzenlenen basın toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Karşılaşmanın önemine değinen Stoilov, "Bence bu galibiyet bizim için çok önemliydi. Sahada gerçekten iyi bir mücadele vardı. İki takım da hem mücadele etti hem de iyi futbol oynadı. Ancak bizim adımıza en büyük problem, ikinci golü bulamamamız oldu. 3-4 net fırsat yakalamamıza rağmen bunları gole çeviremedik. Elbette maçın son dakikalarında rakibimiz de pozisyonlar buldu, ama genel olarak iyi bir savunma yaptığımızı düşünüyorum. Taraftarlarımızın desteği ise gerçekten inanılmazdı. Oyuncularımız yorgun olmasına ve eksiklerimize rağmen, taraftarlarımız onlara müthiş bir motivasyon ve özgüven kattılar. Kendilerine gönülden teşekkür ediyoruz” dedi. Oyuncularının performans durumu hakkında da konuşan Stoilov, sözlerini şöyle noktaladı: "Hoca olarak oyuncularımızı en yüksek performanslarına ulaşmaları için zorlamak durumundayım. Ben oyuncularımın aynı seviyede kalmasından ya da geriye gitmesinden hoşlanmam. Hepsinin daha da ileriye gitmeleri için çabalıyorum. Benim için yaş önemli değil. Önemli olan hangi yaşta olursa olsun, futbolcuların Göztepe seviyesinde oynamaları ve mücadele etmeleri. Benim düşüncem her zaman sıkı çalışmak. Biz tatil yapmıyoruz, çok çalışan bir futbol takımıyız. taraftarımızı mutlu etmek için daha ileriye adımlar atmalıyız."
Bağırsak sağlığı daha anne karnındayken başlıyor ve nesilden nesile aktarılıyor
19 Kasım 2024 Salı - 09:27 Bağırsak sağlığı daha anne karnındayken başlıyor ve nesilden nesile aktarılıyor Uzm. Dr. Tuğçe Karaca, bağırsak sağlığının daha anne karnındayken başladığına ve nesilden nesile aktarıldığına dikkat çekti. Özellikle çocukların büyüme ve gelişme dönemlerinde bağırsak sağlığını korumanın, gelecekteki kronik hastalık riskini azaltacağını belirten Uzm. Dr. Karaca, “Eğer sık hastalanan ya da az uyuyan, huzursuz bir çocuğunuz varsa bağırsak dengesinin bozulmuş olabileceğini aklınızda tutmalısınız. Çocuğunuzun bağırsak sağlığını önemseyin.” dedi. Karaca, çocukların bağırsak sağlığını koruyacak önerilerde bulundu. Acıbadem Kent Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğçe Karaca bağırsak sağlığının, yetişkinlerde olduğu gibi bebek ve çocukların da genel sağlığının temel taşlarından biri olduğunu söyledi. Karaca, bebek ve çocuklarda bağırsak sağlığının önemini vurgularken bağırsakların, besinlerin emilimi, toksinlerin atılımı ve bağışıklık sisteminin düzenlenmesi gibi hayati görevleri üstlendiğini hatırlattı. Çocukların bağırsak sağlığını korumanın yetişkinlikte kronik hastalıklara karşı da kalkan oluşturacağını belirten Uzm. Dr. Karaca, “Bağırsak sağlığının anne karnında başlayıp kuşaktan kuşağa aktarıldığı bilgisi son yıllarda çocuk sağlığı konusundaki bilimsel toplantılarda ele alınan konuların başında geliyor” diyerek şöyle konuştu: “Bağırsaklarımızda, mikrobiyatamız (dost bakteriler) olması, sağlıklı bir hayat sürdürmemiz için çok önemlidir. Mikrobiyata, bağışıklık sistemimizin gelişmesinde, uyku, iştah ve duygu durumumuzun düzenleyen mutluluk hormonu Seratonin’in yüzde 90’ını sentezlenmesinde, K vitamini sentezinde önemli rol oynar. Ayrıca bizi obezite, astım gibi kronik hastalıklardan, inflamatuvar bağırsak hastalığı ve alerjilerden korumaya yardımcı olur. Bu mikroorganizmaların etkisi henüz bebek, anne karnındayken başlar. Anne karnındaki bebeğin üreme hücreleri, annenin mikrobiyatasının genlerinden etkilenir ve bu şekilde diğer kuşaklara aktarılır. Hamilelik sırasında annenin stresi, gereksiz yere antibiyotik kullanması gibi mikrobiyatayı bozan faktörler sonucunda çocuklarda dikkat eksikliği, astım, obezite hatta lösemi gibi hastalıkların daha çok görüldüğü saptanmıştır. Özellikle normal doğumun mikrobiyata gelişiminde önemli bir rolü vardır. Bebek doğum kanalında annenin mikrobiyatasını alır ve bağırsaklarında bu mikrobiyata gelişir. Doğum sonrası bebeklik döneminde anne sütü alımı ile sağlıklı mikrobiyata gelişmeye devam eder. Anne sütü sağlıklı bağırsak mikrobiyatası gelişiminde en önemli faktördür. İkinci en önemli faktör, ilk 3 yaşta antibiyotik kullanımının minimumda tutulmasıdır. Üçüncü en önemli faktör ise sağlıklı, lifli beslenmek ve mutlaka rafine şekerden uzak durmaktır. Eğer sık hastalanan ya da az uyuyan, huzursuz bir çocuğunuz varsa bağırsak dengesinin bozulmuş olabileceğini aklınızda tutmalısınız” Çocuklarınızın bağırsak sağlığını destekleyecek öneriler Öte yandan çocuk hekimlerinin sadece sağlıklı bir çocukluk dönemi için destek olmayı değil, çocuğun tüm hayatı boyunca sağlıklı bir yaşam sürmesi için rehber olmayı amaçladığını belirten Uzm. Dr. Karaca, sağlıklı bağırsaklar için beslenme önerilerinde bulundu. Lif tüketiminin önemine dikkat çeken Karaca, “Çocukların yeterli miktarda “lif” alması, sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur. Lifli gıdalar, bağırsaklardaki faydalı bakterileri besleyerek “mikrobiyota”yı dengeler. Elma, armut, muz, brokoli, lahana, brüksel lahanası, turp, havuç, yulaf, tam buğday ekmeği, kahverengi pirinç, nohut, mercimek, fasulye önemli lif kaynaklarıdır. Çocuklarınızın diyetinde bu gıdalara yer verin.” dedi. İşlenmiş gıdalardan uzak durun Uzm. Dr. Karaca, bağırsaklarda bulunan faydalı bakterilerin sayısını probiyotiklerin artırdığını, bu bakterilerin beslenmesini de prebiyotiklerin sağladığını hatırlatarak, çocukların probiyotik olarak yoğurt, kefir, lahana turşusu gibi fermente sebzeler, prebiyotik olarak sarımsak, soğan, muz, kuşkonmaz, tam tahılları tüketmelerinin önemini vurguladı. Su tüketiminin sindirim sisteminin sağlıklı çalışması için önemli olduğunu hatırlatan Karaca, çocukların günlük olarak yaşlarına uygun miktarda su içmelerinin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. Çocukların rafine şekerler ve işlenmiş gıdalardan uzak tutulması gerektiğini sözlerine ekleyen Uzm. Dr. Karaca, “Bunlar bağırsaklardaki faydalı bakterilerin dengesini bozabilir ve inflamasyona neden olabilir” diye konuştu. Antibiyotik kullanımına dikkat Uzm. Dr. Karaca stresin, çocukların bağırsak sağlığını olumsuz etkileyebileceğini söyledi. Özellikle sınavlar, okul baskısı ve sosyal kaygılar gibi faktörlerin çocuklarda bağırsak problemlerine yol açabileceğini kaydeden Karaca, şöyle konuştu: “Stresin azaltılması için çocukların düzenli fiziksel aktivite yapması, açık hava oyunlarına katılması ve uyku düzenine dikkat edilmesi önemlidir. Çocuklarda bağırsak sağlığını tehdit eden bir başka faktör antibiyotiklerdir. Antibiyotikler, sadece zararlı bakterileri değil, aynı zamanda bağırsaklardaki faydalı bakterileri de yok edebilir. Bu nedenle çocuklarda antibiyotik kullanımı, gereksiz yere yapılmamalıdır. Antibiyotik tedavisi sırasında sonrasında probiyotik takviyesi verilmesi, bağırsaklardaki dengeyi yeniden sağlayabilir.”
AK Partili Kasapoğlu: “Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız”
18 Kasım 2024 Pazartesi - 21:22 AK Partili Kasapoğlu: “Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız” Eski Gençlik ve Spor Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu, “Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da dünyanın umudu olmaya devam edecek. Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız” dedi. İzmir’de AK Parti Dikili 7. Olağan İlçe Kongresi geniş katılımla yapıldı. Mevcut başkan Tahsin Şekerci’nin tek listeyle gittiği kongreye, eski Gençlik ve Spor Bakanı ve İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu, İzmir İl Koordinatörü ve Nevşehir Milletvekili Emre Çalışkan, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, teşkilat mensupları ve partililer katıldı. Kongrede konuşan Milletvekili Kasapoğlu, “Yapacak çok işimiz var. Çünkü biz umudun adresiyiz, biz icraatın adresiyiz ve biz geleceğin adresiyiz. Önümüzde dünya lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ardımızda aziz milletimiz olduğu müddetçe daha gidecek çok yolumuz, daha yapacak çok işimiz var. Bizim kongrelerimizde sandalyeler havada uçmaz; kongrelerimiz, birlik ve beraberliğin adresidir. Kimseyi ötekileştirmeden kucaklayan bir gönül hareketiyiz. Gönlüne ve kalbine dokunamadığımız her vatandaşımız için daha çok çalışmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Sağlıktan sanayiye, ekonomiden gençliğe ve spora kadar daha yapacak çok işimiz var, gençler. Gönül coğrafyamızda bizi bekleyen mazlumlar var; biz, onlar için de çalışacağız. Bu kongrelerimizi birer yeniden doğuş olarak görüyoruz. Her dönemde yeni başlangıçlarla doğmaya devam edeceğiz. Birlikte güçlü olduğumuzu biliyoruz. 15 Temmuz’da ve 17-25 Aralık sürecinde bunu defalarca ispat ettik. Önümüzde yürünecek yollar, hayata geçirilecek projeler ve milletimize sunulacak hizmetler var. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da dünyanın umudu olmaya devam edecek. Hak gelecek, batıl zail olacak; biz buna inanıyoruz. Bu davanın neferleri olarak durmak ve yorulmak nedir bilmeyiz. İşte bu yüzden bu kadrolarla gurur duyuyoruz. Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız. İnanıyoruz ki yeni süreçte partimiz Dikili’de yeni bir tarih yazacaktır” dedi. AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ise, “Bizim kongrelerimiz, Türkiye’nin yeni ve güçlü soluklarının müjdecisidir. İşte bu soluklarla Türkiye Yüzyılı yolculuğumuzu sürdürüyoruz. Gemimizin kaptanı belli. Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde tertemiz bir sayfada büyük Türkiye’nin destanını yazıyoruz. Bir yandan yeni anayasa süreciyle demokrasi standartlarımızı yükseltiyoruz. Bir yandan normale dönen makroekonomik verilerle enflasyonla mücadele ediyoruz. Bir yandan sınırlarımızda kurulmak istenen terör koridorlarını yerle bir ediyoruz. Ve bir yandan da tam bağımsızlık şiarıyla milli savunma sanayimizi güçlendiriyoruz. İnşallah yarınlar bugünden çok iyi olacak. Küresel ekonomik dalgalanmalar ve gerilim alanlarının oluşturduğu bazı ekonomik sıkıntılar tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkiledi. Ama büyük yürüyüşteki bu tür meseleler ciddiyetle aşılır ve bu kutlu kervan yoluna devam eder. Biz Türkiye’nin ve elbette İzmir’in aşını, işini, ekmeğini büyütme derdindeyiz. İstiyoruz ki bu büyümeden Dikili’de eser ve hizmet olarak nasiplensin. Çünkü CHP belediyeciliği diğer ilçelerde de olduğu gibi Dikili’yi de pas geçiyor. Konsere para var, çöp toplamaya yok. Yandaşa, siyasi rantçılara para var, işçiye ve memura yok. Adrese teslim ihalelere para var ama kentsel dönüşüme yok. Ama hükümetimiz bu iş bilmezlere ne Dikili’yi ne de İzmir’i bırakmadı. Hükümetimiz 23 yılda Dikili’ye sayısız eser ve hizmet sundu. Adliyemizi modernize ettik. Okullarımızı yeniledik, güçlendirdik. Dikili Tarıma Dayalı Sera İhtisas Organize Sanayi Bölgesi inşaatında artık sona yaklaştık. Burada 3 bin 500 insanımız iş ve aş sahibi olacak. 3 bin dönüm arazi üzerine kurulacak bu OSB projesinde 50 adet 25 dönümlük sera parseli, ayrıca 35 adet de sanayi parseli oluşturuldu. TOKİ marifetiyle bin adet konut Dikili’ye yapılacak. İnşaatı biten yeni 75 yataklı devlet hastanemiz 2025’te faaliyete girecek. Saymakla bitmez, yapmakla biter. Biz laf üstüne laf değil, taş üstüne taş koyan bir iktidarız. Bakın Dikili sahil şeridinde evlerden gelen atık sular direkt denize ulaşıyor. Yazıktır, günahtır. Yandaşlara, kifayetsizlere paraları oluk oluk akıtan CHP belediyeleri, daha bir altyapı meselesini çözemiyor. Dikili’yi kirlettiler, Körfez’de de aynı umursamazlıkla çevre felaketine neden oldular. Ama Dikili gerçekleri biliyor” dedi. AK Parti kongrelerinin yeniden dirilişin bir vesilesi olduğunu vurgulayan İzmir İl Koordinatörü ve Nevşehir Milletvekili Emre Çalışkan, “Dün itibarıyla Türkiye genelinde 728 kongremizi tamamlamış bulunuyoruz. Çok yakında il kongremizi de gerçekleştireceğiz inşallah. Sizler, birçok zorlu seçim sürecini geride bırakmış, bu kutlu davaya gönülden bağlı insanlarsınız. Bu birlik ve beraberliği sağlayan, bize vizyon kazandıran ve güven veren, elhamdülillah Recep Tayyip Erdoğan gibi bir liderimiz var. Yarından itibaren yenilenmiş kadrolarımızla birlikte Dikili’nin her sokağında tek tek çalışma suretiyle devam edeceğiz. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz Dikili 7. Olağan İlçe Kongremizin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Katılımınız, destekleriniz ve gayretleriniz için her birinize gönülden teşekkür ediyorum” dedi. AK Parti Dikili İlçe Başkanı Tahsin Şekerci ise, "Kadın kolları, gençlik kolları ve kadın kollarımızla durmadan yola devam ediyoruz. Biz maddi olan şeyleri bir şekilde yerine getiririz imkanlarımız el verdiğince ama teşkilatta olan hiçbir kardeşimizi üzmeye, kırmaya hakkımız yok. Bu düsturdan ayrılmayacağız. 7. olağan kongremizin ilçemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi.
İzQ Dijital Deneyim Merkezi kapılarını açtı
18 Kasım 2024 Pazartesi - 16:17 İzQ Dijital Deneyim Merkezi kapılarını açtı İzmir’in ilk Dijital Deneyim Merkezi, İzQ çatısı altında açılarak sanal ve artırılmış gerçeklik deneyimleriyle çocukları bilim ve inovasyon dünyasıyla buluşturuyor. İzQ Dijital Deneyim Merkezi açılışında, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu da katılımcılar arasında yer aldı. İzmir’in uluslararası girişimcilik ve inovasyon ekosisteminde lider olma hedefi doğrultusunda hayata geçirilen İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi, yeni bir projeye daha imza attı. İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçılar Birliği, Ege Genç İş İnsanları Derneği ve Ege Genç Sanayici İş İnsanları Derneği iş birliğiyle kurulan merkez, İzmir’in ilk ‘Dijital Deneyim Merkezi’ni hizmete açıldı. Merkezde, sanal artırılmış gerçeklik uygulamaları ile ilk ve ortaokul seviyesindeki öğrenciler başta olmak üzere, tüm ziyaretçilerine dijital deneyimler sunulacak. İzmir’in teknoloji ve inovasyon alanında öncü şehirlerin başında geldiğini söyleyen Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Çoştu, “İzmir iş dünyasıyla, sivil toplumuyla, insan kaynağıyla gerçekten bu alanda büyük bir potansiyel vadeden şehirlerimizin başında geliyor. Biz de bunun daha da yoğunlaşmasına gelişmesi için bakanlık olarak her türlü katkıyı sağlamaya hazırız” dedi. Teknolojide İzmir öncü şehirlerden İzmir’in teknoloji ve inovasyon alanında öncü şehirlerin başında geldiğini söyleyen Çoştu, “İzmir’in de girişimcilik ekosisteminde gerçekten son dönemde elde etmiş olduğu başarılar bir çekim merkezi olması noktasında çok kıymetli. Bu başarıların İzmir’in geleceğine büyük katkıları olacağı inancındayız. İzmir’in bu anlamda çok büyük bir potansiyeli var. Bunu girişimcilik ekosisteminde görebiliyoruz. İzmir Türkiye’nin üçüncü en büyük ekosistemine sahip. Sadece yatırımlar boyutunda veya girişimcilik faaliyetleri boyutunda değil iş dünyası ekosisteminin de bu alandaki farkındalığı bakımından gerçekten öncü şehirlerimizden bir tanesi. Bir örnek vermek gerekirse İzmir’de ‘Melek Yatırımcılık Ağı’ var. Bu ağımıza Türkiye’nin en aktif ağlarının başında geliyor. Dolayısıyla İzmir iş dünyasıyla, sivil toplumuyla, insan kaynağıyla gerçekten bu alanda büyük bir potansiyel vadeden şehirlerimizin başında geliyor. Biz de bunun daha da yoğunlaşmasına gelişmesi için bakanlık olarak her türlü katkıyı sağlamaya hazırız” açıklamalarında bulundu. Bütüncül adımlar atmalıyız Türkiye’nin hem inşa ettiği kapasiteyle hem de dünyanın teknolojinin gelişiminin sunduğu fırsatlarla geleceğin teknoloji merkezlerinden biri olmak için en güçlü adaylardan biri olduğunu ifade eden Çoştu, “Türkiye gerçekten teknoloji alanında son dönemde çok önemli atılımlar kaydediyor. Türkiye geleneksel olarak bir sanayi ülkesiydi. Bölgesinde önemli bir sanayi altyapısına sahip nadir ülkelerden bir tanesi. Türkiye böyle bir sanayi ülkesi iken şimdi artık aynı zamanda bir teknoloji ülkesi konumuna da erişti. Halihazırda 104 teknoparkta 10 binden fazla teknoloji firması, yenilik üretiyor. 1600’den fazla Ar- Ge merkezi ve tasarım merkezi ile 100 bine yakın Ar -Ge insan kaynağı gerçekten sanayiye ve doğrudan katma değere yönelik Ar-Ge faaliyetlerine imza atıyorlar. Bundan 20 yıl kadar önce 30 binin altında seyreden Ar- Ge insan kaynağımız bugün 300 binlere ulaşmış durumda. Milli gelirimiz içerisinde Ar -Ge’ye ayırdığımız kaynağı bir buçuk milyar dolar seviyesinden 16 milyar doların üzerine çıkmış durumda. Bu rakamlarla İspanya İtalya gibi gelişmiş ülkelerin önüne geçmeyi başarmış durumdayız. Teknoloji yarışında çok bütüncül bir yaklaşım ortaya koymamız gerekiyor. Adımlarımızı tek boyutlu değil çok boyutlu atmamız gerek” diye konuştu. Tüm gelir çocuklara harcanacak Girişimcilik ve inovasyon faaliyetlerinin, genellikle üniversiteler bünyesinde teknoparklar ve teknoloji transfer merkezleri yapısı içinde kapalı bir sistemde yürütüldüğünü dikkat çeken İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “Biz bu klasik yapının dışına çıkarak girişimcilik ve inovasyon kavramını toplumun bütün kesimlerinde görünür kılmak ve kente maletmek için İzQ’yu İzmir’in en merkezi yerindeki iki modern binada konumlandırdık. Kar amacı gütmeyen bu sosyal sorumluluk hareketi ile sağlanan tüm gelir yine binlerce çocuğumuzun eğitimine harcanacaktır. İzQ bugün sadece bir inovasyon merkezi değil, şehrin girişimcilik ekosisteminin de vitrinidir. Bugün bu projeyi çocuklarımızın hizmetine sunmaktan ve İzQ Dijital Deneyim Merkezi’nin açılışını sizlerle birlikte yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. İzQ genç girişimcilerden sonra şimdi de geleceğin girişimcileri olacak çocuklarımızı bilim ve inovasyon dünyasıyla buluşturuyor. Bugün İzmir’de bilim ve teknolojide bir bayrak yarışını hep birlikte başlatıyoruz. Bu merkezde İzmir ve çevre iller başta olmak üzere Türkiye’nin her yerinden geleceğin girişimcileri ve bilim insanları olacak çocuklarımızın doğrudan yaşayacakları ilham verici deneyimlerle ilgi alanlarında bir bilim yolculuğuna çıkmalarını istedik. Dileğimiz bu projenin örnek olması ve benzerlerinin tüm yurda yayılmasıdır” dedi.
İzmir’de zehirlenmenin olduğu sokakta endişe sürüyor, bazı aileler evlerine yerleşmedi
18 Kasım 2024 Pazartesi - 12:31 İzmir’de zehirlenmenin olduğu sokakta endişe sürüyor, bazı aileler evlerine yerleşmedi İzmir’in Konak ilçesinde, tahtakurusu sebebiyle bir binada yapılan haşere ilaçlaması, 1 yaşındaki bebeğin ölümüne, bazı vatandaşların da rahatsızlanmasına yol açmıştı. Olayın yaşandığı sokakta boşaltılan binalarda yaşam normale dönerken, bazı ailelerin endişe duymasından dolayı hala evlerine yerleşmediği görüldü. Konak ilçesi Kahramanlar Mahallesi’nde, 12 Kasım Salı günü bir binanın 3. katında tahta kuruları nedeniyle ilaçlama yapılmıştı. Binanın ilaçlanmasının ardından bazı apartman sakinleri rahatsızlanmış ve durum hemen sağlık ekiplerine bildirilmişti. Apartman sakinlerinden 1 yaşındaki erkek bebek A.T.K.’ın ise zehirlenerek hayatını kaybettiği tespit edilmişti. Bazı aileler endişe sebebiyle henüz evlerine yerleşmedi Olayın ardından AFAD Kimyasal Biyolojik Radyolojik Nükleer (KBRN) ekipleri, binada ölçümler yapmıştı. Ölçümlerde, binadaki insan sağlığına zararlı değerlerin yüksek olduğu tespit edilmişti. Bunun üzerine hem aynı apartmanda bulunan vatandaşlar hem de yan apartman sakinleri, tedbir amacıyla ev ve iş yerlerini bir süreliğine boşaltmıştı. Riskin ortadan kalkmasıyla boşaltılan binalar yeniden kullanıma açıldı. Fakat bazı aileler endişe sebebiyle evlerine yerleşmedi. Olayın yaşandığı binada ise bazı dairelerin evlerine geri döndüğü, hayatını kaybeden bebeğin ailesinin ve ilaçlama yapılan dairenin sakinlerinin evlerine henüz yerleşmediği görüldü. Güvenlik amacıyla mahalle girişine çekilen şeritler de kaldırıldı. “Tehlikeli bir ilaç olduğunu herkes biliyordu” Aynı sokakta bulunan otelin çalışanı Mazlum Pınar, “Sabah erken saatlerde ağlama sesi duyduk. Anne ve babanın ağladığını gördük. Zehirleme olduğunu biliyorduk. Daha öncesinde evi ilaçlayan kişiler buraya gelip evin ilaçlanacağını söylediler. Sonrasında ev sahipleri ve alt kattakiler ilaçlanmaması gerektiğini söylediler. Çünkü tehlikeli bir ilaç olduğunu herkes biliyordu. Bu büyük ihtimalle tarım ilacı. Olaydan sonra biz buraları boşalttık. Yan tarafı da boşaltmışlar. O akşam gece 02.00’a kadar kimse içeriye giremedi. Şu anda normal yaşantımıza devam ediyoruz. AFAD yetkilileri tehlikenin olmadığını aktardı” diye konuştu. “Otelde kalmasına izin vermedik” İlaçlama yapılmadan önce evi ilaçlayan kişinin otele geldiğini anlatan Pınar, “‘Otelimizde annesinin kalıp kalamayacağını’ sordu. Bize durumun ne olduğunu söylemedi. Fakat ‘evin acil bir şekilde boşaltılması gerektiğini’ belirtti. Biz de olayın ne olduğunu bilmediğimizden dolayı sorduk, söylemedi. Böcek ilaçlaması olduğunu ifade etti. Biz de tahtakurusu olduğunu düşündük ve otele almadık. Çünkü tahta kurusu, insanın kıyafetinden, eşyalarından geçen bir şey. O yüzden otelde kalmasına izin vermedik” açıklamalarında bulundu. “İhmal olduğunu düşünüyoruz” Mahalle sakinlerinden Esma Uydur da “Çok üzüldük, yıkıldık. Bir buçuk yaşında bir çocuk. İhmal olduğunu düşünüyoruz. Keşke bu kadar olmasaydı. Yardım amaçlı bizde kalabileceklerini söyledik. Allah yardımcıları olsun. Bazı aileler evlerine hala girmedi” diye belirtti. “İlaçlama şirketinin ihmaliydi” Sokakta bulunan bir başka otelin çalışanı Berkan Kılıç, şunları kaydetti: “Ben de olayın yaşandığı gün buradaydım. Bir anda ambulanslar gelince biz de şaşırdık. İlaçlama şirketinin ihmaliydi. Umarım en yakın sürede cezalarını çekerler. Sokağımız Allah’a şükür açıldı. Yaklaşık beş gün kapalı kaldı burası. Bizim için de zordu.”