Yerel Haberler
İzmir
Çocuğunun boğazına bıçak dayayan cani babaya 6,5 yıl hapis talebi 16 Ocak 2025 Perşembe - 13:20:28 İzmir’de görüntülü aradığı boşanma aşamasındaki eşine tehditler savurup, 3 yaşındaki çocuğunun boğazına bıçak dayayan baba Şiyar Alpaslan hakkında savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, ’Kasten yaralama’ ve ’Silahla tehdit’ suçlarından toplam 6,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Öte yandan iddianamede Şiyar Alpaslan’ın ’İçin yanıyor mu, boğazını keseyim mi, canlı canlı izlemek ister misin?’ diye Fatma Alpaslan’ı tehdit ettiği de iddianamede belirtildi. Geçtiğimiz Kasım ayında, Burdur’da bulunan resmi nikahlı eşi Fatma Alpaslan’ı görüntülü arayarak tehditler savuran Şiyar Alpaslan (32), 3 yaşındaki oğlunun boğazına ekmek bıçağı dayadı. O anları telefondan izleyen anne dehşeti yaşarken, görüntüler sosyal medyada infial uyandırdı. Çok sayıda paylaşımla olayı emniyet birimlerine duyurmaya çalışan kullanıcılar, cani babayla ilgili öfke mesajları paylaştı. Görüntülerin hızla yayılması sonrası Şiyar Alpaslan’ın İzmir’de ikamet ettiği ortaya çıktı. Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Büro Amirliği ekipleri, cani babayı kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı. baba, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. İncelemelerin ardından çocuklar annelerine teslim edildi. Kan donduran ayrıntılar iddianamede yer aldı Olayın ardından başlatılan soruşturma tamamlanarak iddianame hazırlandı. Olay günü sanığın, Fatma Alpaslan’ı görüntülü aradığı, ’Acil aç’ yazılı mesaj attığı, bunun üzerine Fatma Alpaslan’ın telefonu açtığı iddianamede yer aldı. Görüntülü konuşma sırasında Şiyar Alpaslan’ın, B.A.’yı gösterip, her iki çocuğu da kastederek, ’Çocuklardan hangisinin ölmesini istersin?’ dediği, B.A.’nın yüzünü de eliyle tutup basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığına değinildi. Şiyar Alpaslan’ın, bıçağı çocuğu olan B.A.’nın boğazına tutup, ’İçin yanıyor mu, boğazını keseyim mi, canlı canlı izlemek ister misin?’ diye Fatma Alpaslan’ı tehdit ettiği de iddianamede belirtildi. Öte yandan iddianamede Alpaslan çiftinin Milas 2’nci Aile Mahkemesi’nde boşanma davası bulunduğuna da vurgu yapıldı ’Görüntüler eski’ İddianamede yer alan sanığın ifadesinde, Şiyar Alpaslan’ın eşine sinirlendiği için oğlunun boğazına bıçak dayadığını ancak zarar vermediğini, görüntünün eski olduğunu söylediği belirtildi. 6,5 yıla kadar hapis istemi İfadeler ve toplanan deliller ışığında savcı, Şiyar Alpaslan hakkında ’Kasten yaralama’ ve ’Silahla tehdit’ suçlarından toplam 6,5 yıla kadar hapis cezası isteminde bulunurken, iddianame İzmir 29’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
16 Ocak 2025 Perşembe - 13:05 "Öldüren kumpir" olayında ortaya çıkan salmonella bakterisine karşı uyarı İzmir’in Buca ilçesinde kumpir yedikten sonra zehirlendiği belirlenen ve hayatını kaybeden kadının yemek yediği iş yerinin ürünlerinde salmonella bakterisi bulundu. Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. Kerem Korkut, salmonella bakterisinin tehlikesine değinerek, "Bu bakteriye temasta ağır tablolar görülebilir" açıklamasında bulundu. 28 Aralık günü Buca ilçesi Forbes Caddesi’nde bulunan bir kumpircide meydana gelen olayda, işletmeden kumpir yedikten sonra fenalaşan Bahar Zeyrek, annesi Servet Polat ve 11 yaşındaki oğlu Gökhan Zeyrek, aynı gün kusma ve ishal şikayetiyle gittikleri Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki tedavilerinin ardından evlerine döndü. Olaydan 2 gün sonra anne Servet Polat evin tuvaletinde ölü bulundu. Aile ise işletmeden şikayetçi oldu. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Servet Polat’ın ailesinin şikayeti üzerine soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında yürütülen çalışmalarda, işletme sahibi N.D’nin iş yerinde kumpir yiyen başka kişilerin de zehirlenme belirtileri göstererek hastanelere başvuruda bulundukları belirlendi. İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve olay yeri inceleme ekiplerince, işletmede yiyecek hazırlanmasında kullanılan malzemelerden alınan numune örneklerindeki ilk incelemede salmonella virüsü bulunduğu öğrenildi. "Bu bakteriye temasta ağır tablolar görülebilir" Salmonella bakterisi hakkında bilgi veren İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Park Hastanesi Fonksiyonel Tıp Uzmanı Dr. Kerem Korkut, bakterinin ağır tablolara neden olabileceğini söyledi. Korkut, "Salmonella bakterisi genellikle tavuk ve tavuk ürünlerinde çoğalabilen bir bakteri ve genelde ishale yol açar. Zehirlenme tablolarını tetikler. Bu bakteri özellikle bayatlamış tavuk yumurtası ve tavuk etinde sıklıkça görülür. Bunlara dikkat etmek gerekir. Salmonella bakterisi ateşli ishal yapmaya eğilimlidir ve bu belirtileri gösteren hastaların hastaneye gitmesi önemlidir. Bu bakteriden zehirlenme vakaları diğer zehirlenmelerden farklı olur; daha ağır seyreder. Dışarıda tüketilen gıdaların içeriğinde genellikle tavuk eti bulunduğu için özellikle de bağışıklığı zayıflamış kişilerde, yaşlı, özellikle bebek, kanser tedavisi hastalarımızda veya gebe hanımefendilerde bu bakteriye temasta ağır tablolar görülebilir. Bakteriye maruz kalan kişiler sıvı kaybederler. Sıvı kaybetme sonrasında genel kötüleşmeyle birlikte bu durum hayatına mal olabilir" diye konuştu. Et, tavuk ve yumurta içeren gıdalara dikkat Vatandaşların yediği et ürünlerine, tavuk, ve yumurta içeren ürünlere dikkat etmesi gerektiğini söyleyen Korkut, "Şeffaf politikalar uygulayan yerlerden alışveriş yapsınlar. Restoranlara gittiklerinde özellikle ürünün yerken kokusuna, tadına dikkat edebilirler. Elinden geldiğince daha önceden güvendiği, bildiği işletmelerden alışveriş yapabilirler. Zehirlenme belirtisi başladığında da burada sıvı kaybı ön planda. Sıvı kaybı olan kişide iştah çok kötü olur. Ateş varsa zehirlenme tablosunda mutlaka hastane başvuru olmalı. Özellikle karın ağrısı olduğunda da teşekküllü bir hastaneye, sağlık kuruluşuna ulaşılmasında fayda var. Çünkü karın ağrısı olduğu durumlarda görüntüleme testleri de ön plana çıkıyor. Böyle durumlarda acil servislerin tercih edilmesi gerekir. Uzmanlar tarafından takip edilip hızlı bir şekilde tedavisinin uygulanması gerekir" sözlerine yer verdi.
16 Ocak 2025 Perşembe - 12:13 İzmir’de 2024 yılında 200’den fazla örgüt çökertildi İzmir Valisi Süleyman Elban, düzenlenen basın buluşmasında güvenlik ve asayiş faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. 2023 yılında 146 örgütün çökeltildiğini açıklayan Vali Elban, “Geçen yıl ise 203 örgüt çökertildi. Dolayısıyla artış oranı yüzde 39. Aranan şahıslarla ilgili yapılan işlemlerde ise 50 bin 830, 2024’te ise 57 bin 550 aranan şahıs yakalandı” dedi. İzmir Valisi Süleyman Elban, polis, jandarma ve sahil güvenlik ekiplerince, 2023 ve 2024 yılında yapılan çalışmalar hakkında gazetecilere sayısal bilgiler verdi. 2024’ün tam çalıştıkları, 2023’ün ise son dört ayda görev başında oldukları yıl olduğu vurgusunu yapan Vali Elban, “Narkotik suçlarla ilgili 2023 yılında 24 bin 245, 2024 yılında ise 25 bin 429 olay olmuş. Olay sayısı yüzde 5 artışmış. Gözaltına alınanların sayısında yüzde 3’lük bir düşüş var. 2023’te 30 bin 257 kişi gözaltına alınırken 2024’te ise 29 bin 372 kişi gözaltına alınmış” diye konuştu. “1 milyon 488 bin araca işlem yapılmış” Trafik denetiminde ise 2023 yılında 5 milyon 832 bin araç denetlenirken, yüzde 12’lik artış ile 2024 yılında 6 milyon 528 bin aracın denetlendiğini ifade eden Elban, şunları kaydetti: “2023’te 923 bin, 2024 yılında 1 milyon 488 bin araca işlem yapılmış. Burada da yüzde 61’lik bir artış var. Bu da etkin bir denetim yapıldığını gösteriyor. Deniz araçlarıyla ilgili de 2023’te 9 bin 70 kontrol edilirken 2024’te 11 bin 827’ye çıkıyor. Bu, deniz araçlarıyla ilgili yapılan işlem sayısı bin 768’den 2 bin 23 işlem sayısına yükseliyor. Yüzde 15’lik bir artış söz konusu.” “2024’te 203 organize suç örgütü çökertildi” Organize suçlarla mücadele kapsamında 2023 yılında 146 örgütün çökeltildiğini anlatan Vali Elban, geçen yıl ise 203 örgütün çökeltildiğini söyledi. Bu kapsamda artış oranının yüzde 39 olduğunu ifade eden Elban, “Aranan şahıslarla ilgili yapılan işlemlerde 50 bin 830 aranan şahıs yakalanmış. 2024’te ise 57 bin 550 aranan şahıs yakalanmış 13.22’lik bir artış var. Bu sayıya dahil ama aranan şahıslarda 5 yıl ve üzeri mahkûmiyeti olanların sayısı 2023’te 4 bin 428’di 2024’te ise 5 bin 151” şeklinde konuştu. Ele geçirilen silah verileri Ele geçen silahlarla ilgili de verileri paylaşan Elban, “Tabanca 2023 yılında 4 bin 380’ken 2024’te ise 4 bin 446. Hemen hemen birbirine yakın ama diğerlerindeki artış çok daha yüksek. 2023 yılında 2 bin 35 tüfek yakalanırken yüzde 35,5 artış ile 2 bin 757’ye yükseldi. 2023 yılında 10 uzun namlu yakalanırken 2024 yılında sayı 36. Artış ise yüzde 160. 2023 yılında 384 kurusıkı silah yakalanırken 2024 yılında 770. Artış oranı yüzde 100,5. Yakalanan kesici delici aletlerde yüzde 1,9 düşüş var. 2023 yılında bin 886’iken 2024 yılında bin 850’ye düşmüş” açıklamalarına yer verdi. “Mala karşı işlenen suçlarda yüzde 33’lük düşüş var” Mala karşı işlenen suçların ise 2023 yılında 39 bin 776, 2024 yılında 26 bin 788 olduğunu aktaran Elban, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüzde 33’lük bir düşüş söz konusu. Evde hırsızlık ise 2023 yılında 2 bin 280, 2024 yılında bin 352. Yüzde 41 düşüş söz konusu. İşyerinde hırsızlık 2023 yılında bin 607, 2024 yılında ise 932. Yüzde 42’lik bir düşüş var. Hayvan hırsızlığı ise yüzde 48,5 düşmüş. 2023 yılında 128’ken 2024 yılında 66 olmuş.” “Oto hırsızlığında yüzde 64’lük azalma var” Oto hırsızlığında da yüzde 64’lük bir azalmanın olduğunu vurgulayan Elban, “2023 yılında 359’ken 2024’de ise 129 olmuş. Otodan hırsızlık ise yüzde 60,82 azalmış. 2023’te bin 72’yken 420’ye düşmüş. Bisiklet, elektrikli bisiklet ve motosiklet hırsızlığında da yüzde 61’lik düşüş var. 3 bin 381’den bin 339’a düşmüş. Yan kesicilik suretiyle yapılan hırsızlık 2023 yılında 423’ken 2024 yılında 109’a düşmüş. Buradaki düşüş de yüzde 74. Açıktan hırsızlık 2023 yılında 7 bin 227’yken 2024 yılında 3 bin 315. Yüzde 54’lük düşüş var. 2023 yılında toplam 17 bin 388 hırsızlık oldu. 2024’te 8 bin 50 hırsızlıkta. Denel düşüş yüzde 53,7 yani bu pozitif bir şey. Mala karşı işlenen suçlarda düşüş var. Bu bizim için olumlu bir durum” diye belirtti. “Suçlarda siber alana kayış var” Vali Elban, sanal ortamdaki suçlara ilişkin sorulan soruya karşılık ise, “Suçlarla ilgili siber alana kayış var. Bu İzmir ya da Türkiye’ye has değil. Buna paralel olarak güvenlik, istihbarat birimlerimiz zaman zaman kamuoyuyla da konuyu paylaşıyor. Her geçen gün bu birimlerimiz siber alandaki çalışmalarını geliştirmeye ve yoğunluğu arttırmaya çalışıyor” yanıtını verdi. Silaha erişim ile ilgili sorulan soruyu yanıtlayan Elban, “Silah konusunda yoğun bir faaliyet yürüttüğümüz istatistiklerde gözüküyor. İnsanların zarar görmemesi huzur ve güvenlik açısından kötü niyetli olan insanların silaha erişmemesi, bunu kullanmamasına ilişkin tedbir alamız gerekiyor. Bununla ilgili operasyonlarımız bu yıl içinde yoğunlaşarak devam edecek. İnşallah yoğun bir silah sayısına rastlamayız. Silaha erişim noktasında kolaylık var diyemeyiz ama kafalarına koyduklarında erişiyorlar maalesef” cümlelerini aktardı. “Çeteler ile ilgili sahada ve masada çalışmalarımız var” Çeteler ile ilgili soruyu yanıt veren Vali Elban, “İnsanımızı rahatsız eden ne unsur varsa onlarla ilgili hem bakanlığımız hem bizler ve kolluk birimlerimiz sonuna kadar mücadele etmek konusunda net ve kararlı. Dolayısıyla eğer birileri çıkıp örgütlü bir şekilde birilerini rahatsız etme ya da suç işlemeye karar verdiyse bizim radarımıza katılacaktır. Bu konuda sahada masada çalışmalarımız var” ifadelerini aktardı. “İhbarda bulunun’ uyarısı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın ‘suçları ihbar edin’ çağrısından sonra artış olup olmadığını değerlendiren Elban, “İzmir’de geçen yıl yapılan toplantıya İçişleri Bakanımız ‘ihbar’ çağrısında bulunmuştu. Ben de sürekli söylüyorum ‘karşılaştığınız olay ve sıkıntıda ihbarda bulunun’ diyoruz. Geçen yıl ile bu yıl arasında ihbar artış oranı yüzde 2,2. 2023’te bir milyon 388 bin ihbar gelmiş. 2024’te ise 1 milyon 425 bin. Bu artışı azımsamıyoruz ama ihbarların daha fazla olmasını bekliyoruz. Bu konuda tavrımız, kararlılığımız belli. Başta suç ve suçluyla mücadele olmak üzere yaptığımız her çalışmada vatandaşımız desteği bizim çalışmalarımızda harcadığımız emekten daha aşağı değil. Onların vereceği katkıyı çok önemli görüyoruz. Bu bizim yaptığımız çalışmadaki verimliliği arttırıyor. Bu nedenle kendilerinden ihbar konusunda ve diğer konularda destek olmalarını çok önemsiyoruz. Gerçek başarının sırrının burada olduğunu düşünüyoruz” şeklinde ifadelerini aktardı. Uyuşturucu arzını azaltmak için sürekli mücadele içerisinde olduklarının altını çizen Elban, “Talebi azaltmaya çalışıyoruz. Gençlerimiz bu sıkıntıya, bağımlılığa bulaşmasını önlemek için çaba sarf ediyoruz. Uyuşturucuların kaynağı çok farklı ülkeler. İlimizde uyuşturucu üretimiyle ilgili bir tespitimiz yok” açıklamalarına yer verdi. Toplantıya İzmir Valisi Dr. Süleyman Elban’ın yanı sıra, İzmir Emniyet Müdür Vekili Ruhan Güran Saraçoğlu, İzmir İl Jandarma Komutanı Tümgeneral Metin Düz, Sahil Güvenlik Ege Deniz Bölge Komutanı Tuğamiral Tayfun Paşaoğlu da katıldı.
İzmir’de korku dolu anlar: Bindiği asansörün kabini düştü, o anlar kamerada
01 Aralık 2024 Pazar - 17:35 İzmir’de korku dolu anlar: Bindiği asansörün kabini düştü, o anlar kamerada İzmir’in Buca ilçesinde bir market çalışanının iş yerinde asansöre bindiği anda kabinin düşme anları güvenlik kamerasına yansırken, vücudunda kırıklar bulunan ve beyin kanaması geçirdiği öğrenilen şahsın kaldırıldığı hastanenin yoğun bakımında tedavisinin sürdüğü belirtildi. Olay, geçtiğimiz günlerde Buca ilçesinde bulunan bir markette meydana geldi. Market çalışanı Ahmet D., iş yerinde binmek istediği asansörün düğmesine bastı ve gelmesini bekledi. Bu esnada asansörün gelmediğini fark eden Ahmet D., durumu yanındaki bir kişiye söyledi. Durumu öğrenen şahıs yaklaştığı asansörün düğmesine bastı ve bir süre sonra gelen asansörün kapısını açtı. Bu esnada asansörü inceleyerek içeri giren Ahmet D., adımını attığı an kabin hızla aşağıya düştü. O anlar iş yerindeki güvenlik kamerasına yansırken, paniğe kapılan olayın şahidi şahıs durumu 112 Acil Sağlık ekiplerine bildirdi. Yoğun bakımda İhbar üzerine adrese itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı Ahmet D., itfaiye ekiplerince bulunduğu yerden çıkarılarak sağlık ekiplerine teslim edildi. Ambulans ile Demokrasi Üniversitesi Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan yaralının, vücudunda kırıklar olduğu ve beyin kanaması geçirdiği için yoğun bakım ünitesinde tedavisinin sürdüğü öğrenildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı belirtildi.
Büyükşehir’den çiftçiye 270 milyon liralık destek
01 Aralık 2024 Pazar - 17:27 Büyükşehir’den çiftçiye 270 milyon liralık destek İzmir Büyükşehir Belediyesi, çiftçiyi desteklemeyi sürdürüyor. Türkiye’nin ekonomik darboğaz ortamında zor günler geçiren çiftçiye tarımsal kalkınma kooperatifleri ve tarımsal birlikler aracılığıyla 2024 yılında 270 milyon TL’ye yakın destek sağlandı. Zor şartlarda vatandaşların yanında olmaya devam eden İzmir Büyükşehir Belediyesi, çiftçiye de umut olmaya devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı 49 bin çiftçinin bulunduğu İzmir’de, kooperatif ve birlikler aracılığıyla 2024 yılında 270 milyon TL’ye yakın destek ulaştırdı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Menderes’te Geleneksel Gümüldür Özdere Mandalina Festivali’nin açılışında, devletin Türkiye genelinde çiftçiye verdiği destek miktarını İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tek başına İzmirli üreticiye sağladığını söylemişti. İzmirli üreticiye her alanda destek İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yıl boyunca çiftçiye sağlanan destekler içerisinde pek çok başlık bulunuyor. 2024’te küçükbaş ve büyükbaş hayvan dağıtımı, yem desteği, gelir getirici fidan, tohum ve fide, tarımda hastalıklarla mücadele için ilaç ve tuzak desteği, çiftçiye ürün işleme, paketleme, ekim, toplama, taşıma gibi alanlarda kullanacakları makine ve ekipman yardımı, kooperatif ve birliklere tesis desteği, sulama tesisleri modernizasyonu, hayvan içme suyu göletleri, sulama göletleri, bakım ve onarım destekleri, doğal afetlerden kaynaklanan tahribatın onarımı ve eksikliklerin giderilmesi, yeni gelir getirici ürünlerin yaygınlaştırılması, tarımsal eğitimlerin artırılmasıyla beraber tarımsal destekler için 203 milyon 500 bin TL’lik kaynak kullanıldı. Kooperatif alımlarıyla çiftçinin cebine doğrudan katkı İzmir Büyükşehir Belediyesi, yıl boyunca İzmir genelinde faaliyet gösteren toplam 95 farklı kooperatiften eylül ayına kadar geçen süreçte de toplam 64 milyon 884 bin TL’lik alım yaparak üreticinin alın terini yerde bırakmadı. İzmir Büyükşehir Belediyesi, yıl sonuna kadar alımlarına devam ederek üreticinin cebine doğrudan destek sağlamış olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, böylece çiftçiye 2024 yılında 270 milyon TL’ye yakın destek verdi.
Kronik stres de soğuk havalar da kalp krizi riskini artırıyor
01 Aralık 2024 Pazar - 14:05 Kronik stres de soğuk havalar da kalp krizi riskini artırıyor Soğuk havanın ve kronik stresin kalp sağlığını olumsuz etkilediğini söyleyen Doç. Dr. Cüneyt Narin, bu iki etkenin kalp krizi riskini artırdığını belirtti. Doç. Dr. Narin, “Kalp krizi riski soğuk havalarda artar, çünkü vücudumuz sıcak kalmak için çok çalışır ve bu da kalbe binen yükü artırır. Stres de kortizol ve adrenalin gibi hormonların salgılanmasına neden olur, bu hormonlar da kalp atışı hızını ve kan basıncını artırarak kalp üzerinde ek yük oluşturur. Kalp sağlığı için stresi yönetmek, soğuk havalarda vücudu sıcak tutmak gerekir” dedi. Acıbadem Kent Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahı Doç. Dr. Cüneyt Narin, kalp sağlığını tehdit eden etmenlere dikkat çekip, kalp sağlığını koruyacak önerilerde bulundu. Kış mevsiminin iyice kendini belli ettiğini, özellikle yaşlıların, kalp rahatsızlığı olanların soğuk havalarda daha dikkatli olması gerektiğini belirten Doç. Dr. Narin, şöyle konuştu: “Soğuk havada kan damarları büzülerek daralır. Bu da kan akışının azalmasına, dokulara daha az oksijen gitmesine yol açar. Tansiyon ve nabız yükselir, dalgalanmalar olur. Bu dalgalanmalar ve kalbe giden kanın azalması kalbin iş yükünü artırır. Kalp sağlığına ciddi olumsuz etkileri olur, kalp krizi riski artar. Soğuklarda vücut ısısını koruyacak şekilde giyinerek kalbinizin daha az çalışmasını sağlayabilirsiniz. Sıcak çay ve ya çorba gibi içecekler vücudunuzu ısıtacaktır. Kalp sağlığını güçlendirmek için egzersiz önemlidir. Ancak soğuk havalarda egzersiz yaparken dikkatli olun, aşırıya kaçmayın.” “Kalp sağlığı için stres yönetimi önemli” Doç. Dr. Narin, kalp krizi riskini artıran bir diğer faktör olan ‘kronik stres’ ile ilgili de önemli bilgiler verdi. Stresin vücutta hem fiziksel hem de davranışsal etkileri olduğunu kaydeden Doç. Dr. Narin sözlerini şöyle sürdürdü: “Stres, vücudumuzda kortizol ve adrenalin gibi hormanların salgılanmasına neden olur. Bu hormonlar kalp atışı hızını ve kan basıncını artırarak kalp üzerinde ek yük oluşturur. Stresli olduğumuzda sağlıksız beslenme, sigara içme ve fiziksel aktivite eksikliği gibi kötü alışkanlıklara yatkın hale geliriz. Bu alışkanlıklar da kalp krizi riskini yükseltir. Kalp sağlığınızı korumak için stres yönetimi önemlidir. Düzenli egzersiz yapın. Egzersiz, stres hormonlarını azaltmaya ve kalp sağlığını iyileştirmeye yardımcı olur. Sağlıklı beslenin. Dengeli ve sağlıklı beslenme, kalp krizi riskini azaltmada önemli faktördür. Yeterli uyku uyuyun. Uyku, stres etkilerini azaltmada ve vücudun kendini onarmasında kritik rol oynar. Stresinizi yönetin. Meditasyon, yoga ve derin nefes alma gibi teknikler stresle başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Unutmayın, stres yönetimi kalp sağlığınız için bir yatırımdır.”
Dijital bağımlılıkta risk grubu 12-20 yaş arası
01 Aralık 2024 Pazar - 14:00 Dijital bağımlılıkta risk grubu 12-20 yaş arası Bornova Kaymakamlığı organizasyonuyla, Yaşar Üniversitesi ev sahipliğinde ‘1. Bornova Bağımlılık Farkındalık Sempozyumu’ ‘Başka Sen Yok’ sloganıyla gerçekleştirildi. Etkinlikte çağımızın en büyük sorunlarından olan bağımlılık türleri uzmanlar tarafından ele alınırken, son yıllarda özellikle gençler arasında teknoloji ve madde bağımlılığının arttığına dikkat çekildi. Ege Üniversitesi, Bornova Gençlik ve Spor İlçe Müdürlüğü, Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Bornova İlçe Sağlık Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, EGEBAM, BATI, Yeşilay İzmir Şubesi, Yeşilay Danışmanlık Merkezi’nin katkılarıyla yapılan ve iki gün süren ‘1. Bornova Bağımlılık Farkındalık Sempozyumu’ kapsamında tütün bağımlılığı, alkol bağımlılığı, madde bağımlılığı, teknoloji ve kumar bağımlılığı oturumlarının yanı sıra atölye çalışmaları gerçekleştirildi. Yaşar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Yiğit Kazançoğlu, üniversite olarak bağımlılıkla mücadele konusuna büyük önem verdiklerini belirterek, “Üniversitemizde birçok önemli akademik çalışma yürütüyoruz. Ancak bağımlılıkla mücadele öğrencilerimizin hayatlarına gerçek anlamda dokunduğumuz bir konu. Bağımlılık öyle bir konu ki tek bir boyutu yok. Alkol, tütün, madde bağımlılığı, teknoloji bağımlılığı, kumar gibi çok boyutlu bir konu. Ancak saydığımız tüm bu bağımlılık türleri aslında birbiri ile bağlantılı. Günümüzde kumar dediğimizde artık bir dijital kumar belası ile mücadele ediyoruz. İşte bu noktada bağımlılıkla mücadele eden kurumların iş birliği içinde olması gerekiyor. Üniversitemizde kurduğumuz Bağımlılık Komisyonu’nda farklı disiplinlerden hocalarımız ve öğrencilerimizi de dahil ettiğimiz bir ekip oluşturduk. Bu konuda önemli kazanımlar elde ediyoruz” dedi. “Şiddetin altında bağımlılık var” Yeşilay İzmir Şube Başkanı Prof. Dr. Dilek Takımcı da günümüzde teknoloji bağımlılığının her evi kuşattığını söyleyerek, “Artık bağımlılık her evde var. Bunun farkındalığını kazanmak çok önemli. Son bir yıldır Yeşilay İzmir Şubesi olarak valilik ve il sağlık müdürlüğümüzün desteğiyle muhtarlarımızla çok yakından çalışıyoruz. Onlarla bilgilendirme ve farkındalık çalışmaları yürütüyoruz. Temel amaçlarımızdan biri de bağımlılık ortaya çıkmadan koruyucu çalışmalar yürütmek. YEDAM aracılığıyla bağımlılıkla mücadele için ücretsiz rehabilitasyon hizmeti veriyoruz. Şu anda hem ülke gündemimizde kadına yönelik şiddet çok ciddi yer tutuyor. Kadına yönelik şiddetin altını kazıdığımızda çoğu zaman bir bağımlılık öyküsü çıkıyor. Bağımlılık şiddeti de tetikleyen bir durum. Bu döngüden çıkmak için bağımlılıkla mücadele çok büyük önem taşıyor. Akademik alanda yapılan çalışmalar ve faaliyetler topluma entegre edilmeli. Toplumda yaygınlaştırılmalı. Toplum faydasına kullanılmalı. Topluma ulaşmak için muhtarlar çok önem arz ediyor” diye konuştu. Bornova İlçe Sağlık Müdürü Dr. Vahap Tevfik Oğuz da toplumda bilinç oluşturmayı ve korunma yöntemlerini ortaya koymayı hedeflediklerini vurgulayarak şu bilgileri verdi: “2018-2022 yılları arasında bağımlılık konusunda ortaya koyduğumuz eylem planları ile 413 etkinlik, 14 proje ile 54 bin 687 kişiye ulaşıldı. 2023’te 30 bin 134 kişiye ulaşıldı. 2018 -2024 yılları arasında 165 bin kişiye ulaştığımızı görüyoruz. Bu sempozyumda bağımlılık türleri ile doğru bilgileri paylaşmak ve bağımlılığın birey, aile ve toplumsal boyutlarını derinlemesine ele almak istiyoruz. Toplumda bilinç oluşturmayı ve korunma yöntemlerini ortaya koymayı hedefliyoruz. Bu mücadelede her birey çok önemli.” “Bağımlılığın farkında değiliz” İzmir İl Sağlık Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Burak Öztop çağımızın en büyük sorunu bağımlılığın farkında olmamak olduğunu söyledi. Öztop, “Birçok bağımlılık türü var. Özellikle gençlerimizin arasında teknoloji bağımlılığı ve madde bağımlılığı çok ön planda. Biz bakanlık ve müdürlük olarak daha çok tedavi kısmında yer alıyoruz. Ancak önemli olan önleyici çalışmalara ağırlık vermek ve talebi azaltmak. İzmir’de 29 tane sigara bırakma polikliniğimiz, 9 tane madde bağımlılığı danışma merkezimiz ve YEDAM ile bağımlılıkla var gücümüzle mücadele ediyoruz. Şunu özellikle vurgulamak isterim ki, vücudumuz için yapacağımız en büyük iyilik herhangi bir bağımlılığa kendimizi maruz bırakmamaktır” diye vurguladı. “Sorun çözen teknoloji sorun olur mu?” Teknoloji bağımlılığı hakkında, ‘Sorun Çözmek için Oluşturulan Teknoloji Sorun Olur Mu?’ başlıklı sunum yapan Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Koltuksuz, “Ocak 2024 tarihli 16-64 yaş grubu arasında yapılmış bir araştırmaya göre; günde ortalama 7 saat internet kullanılıyor, ortalama 4 saat televizyon izleniyor, yaklaşık 3 saat ise sosyal medyada zaman harcanıyor. Basılı yayınların okunmasına ise günde 1 saat 31 dakika ayrılıyor. Okumaya ayrılan zaman ile internete ayrılan zamana bakacak olursak pratik olarak ‘okumuyoruz’ diyebiliriz. Bana kalırsa yaptığınız, tükettiğiniz herhangi bir şey konusunda kontrolü kaybetmek bağımlılıktır. Eğer özdenetiminizi yitirdiyseniz, bunu bir bağımlılık olarak tanımlamak mümkündür. Bizi ilgilendiren teknoloji tarafını davranışsal bağımlılık olarak tanımlamak mümkün. Teknolojiyi eğer uygun kullanmazsanız, yaşantınızı bütünüyle teknolojiyle tanımlamaya başlarsanız, teknolojik cihazların dışında başka özel ilişkileriniz, zevkleriniz artık yok olmaya başladıysa, çok rahatlıkla teknoloji bağımlısı olmuşsunuzdur. Dijital bağımlılıkta risk grubu 12-20 yaş arası. Bu yaş grubu, internetin içine doğdu. Aslında onlar internetin yerlisi. Bu çocukların değer yargıları, anlam formatları, sebep-sonuç ilişkilerini kurgulama biçimleri bizimkinden oldukça farklı. Gençlere bağımlılığı ve teknolojiyi doğru anlatmak gerekiyor” açıklamalarına yer verdi. “Bağımlılık neden değil, sonuçtur” Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Oya Mortan, Sevi bağımlılığın bir neden değil sonuç olduğunu söyleyerek, “Yapılan çalışmalar zararları bilinse de bağımlılık yapan maddelerin sıklıkla sorunlarla baş etme aracı olarak kullanıldığını gösteriyor. Bağımlılık neden değil, sonuçtur ve asla bağımlılığa neden olan sorunları çözmeye yardım etmez” dedi. Bağımlılığın önlenebileceğini belirten Doç. Dr. Oya Mortan Sevi, şu önerilerde bulundu: “Hayır demekten korkmayın, bağımlılığa iten ortamı değiştirin, güvendiğiniz size iyi gelen insanlarla vakit geçirin, egzersiz yapın, hobi edinin. Kontrol edemediğiniz şeyleri akışına bırakmaya çalışın ve bir uzmandan destek alın.”
İş dünyası Menemen’de buluştu
01 Aralık 2024 Pazar - 13:51 İş dünyası Menemen’de buluştu İzmir’in Menemen Belediyesi tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ‘İş dünyası Menemen’de buluşuyor’ etkinliği, yoğun katılımla gerçekleşti. Menemen, Aliağa, Çiğli, Foça ve Manisa’dan birçok iş insanının katıldığı toplantıda konuşan Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, "Göreve geldiğimiz ilk günden beri en önemli konularımızdan biri istihdam oldu. Çünkü istihdamın olduğu yerde refah olur, sanat, spor, umut, huzur ve bereket olur. Bu nedenle Menemen’imizin ve ülkemizin büyümesine, kalkınmasına yaptığınız katkılar çok kıymetlidir" dedi. Son dönemde şehircilik çalışmalarının yanında yaptığı yatırımlarla da gündem olan ve yatırımcıların dikkatini çeken Menemen’de, iş dünyası için önemli bir organizasyon gerçekleştirildi. ‘İş Dünyası Menemen’de Buluşuyor’ ismiyle bu yıl ikinci kez yapılan iş buluşmasına katılım yoğun oldu. Menemen İŞKUR Hizmet Noktası tarafından yapılan çalışmaların anlatıldığı sinevizyon ile başlayan etkinlikte, 2021 yılından bugüne yapılan faaliyetler ve elde edilen sonuçlar paylaşıldı. Toplamda 85 bin 150 işlemle birlikte 17 bin 85 vatandaşın Menemen İŞKUR Hizmet Noktası tarafından iş sahibi yapılmış olması da ilgiyle karşılandı. Etkinlikte konuşan Ulukent Sanayiciler Derneği Başkanı Mehmet Ömer Telcioğlu ve Menemen Ticaret Odası Başkanı İzzet Süsoy, Menemen’in ticarette ve üretimdeki potansiyeline değindi. "Menemen’de hep birlikte başarı hikayesi yazdık" Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, iş dünyasının üretimdeki yerine ve Türk ekonomisine olan katkısına vurgu yaptı. Pehlivan, "Türkiye Yüzyılı vizyonu kapsamında ülkemizin her geçen yıl hem niteliği hem de niceliği artan ihracatına ve ticaretine katkı sunan siz değerli firma temsilcilerine şükranlarımı sunuyorum. Sadece iş kapıları açmakla kalmadınız, aynı zamanda ailelerin umutlarını da yeşerttiniz, geleceğe olan inançlarını güçlendirdiniz. Menemen’de hep birlikte bir başarı hikayesi yazdık. Bu noktada bizler de Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ’Her fabrika bir kaledir.’ sözünden yola çıkarak, Menemen’deki kalelerimizi güçlendirmeye kararlıyız. Cumhurbaşkanlığı tarafından onaylanan serbest bölge projemiz ve Asarlık’ta eski askeri atış alanı bölgesinde kurmak için çalışmalarına durmaksızın devam ettiğimiz karma organize sanayi bölgemizin de hizmete girmesiyle birlikte, Menemen’imiz istihdamda parmakla gösterilecek bir kent haline dönüşecek. Sizlerin de bildiği gibi çok yakın zamanda 1 milyar dolarlık bir yabancı yatırım, Menemen’de faaliyete geçmek için çalışmalarına başlayacak. Bu da gösteriyor ki Menemen’in potansiyeli sadece bölgemizde ve ülkemizde değil, yurt dışında da artık net bir şekilde görülebiliyor. Bu potansiyeli hep birlikte daha ileri taşıyacağımızdan hiç şüphem yok. Menemen Belediyesi İŞKUR Hizmet Noktamız göreve geldiğimizden beri 17 bin 85 vatandaşımızın iş bulmasında köprü görevi görerek büyük başarı kaydetti. Bu sayıları gelecekte çok daha ileriye taşıyacağız" açıklamalarında bulundu. Başkan Pehlivan’ın konuşmasından sonra etkinlik, yıl içinde istihdama katkıda bulunan firmalara plaket sunumu ile son buldu. Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan’ın ev sahipliğindeki etkinliğe AK Parti Menemen İlçe Başkanı Hakkı Durmaz, MHP Menemen İlçe Başkanı Barbaros Çalışçı, Türkiye İhracatçılar Meclisi Üyesi Birol Celep, Menemen Plastik İhtisas Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Salih Esen, Aliağa Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Haluk Tezcan, Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı, Ege Serbest Bölge Müdürü Mevlüde Şenay Satoğlu, Menemen Ticaret Odası Başkanı İzzet Süsoy, Ulukent Sanayiciler Derneği Başkanı Mehmet Ömer Telcioğlu, İŞKUR Manisa İl Müdürü Günseli Tufan, Menemen Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Hilmi Kurtoğlu, Menemen Pamuk Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Mehmet Sarı, Menemen Esnaflar Odası Başkanı Ziya Demir, Menemen Sanatkarlar Odası Başkanı Lütfi Tosyalı, geçmiş dönem Asarlık Belde Belediye Başkanı Alaattin Aksak, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda iş insanı katıldı.
EGİAD’dan gençlere hayat dersi
01 Aralık 2024 Pazar - 09:49 EGİAD’dan gençlere hayat dersi EGİAD’ın en önemli sosyal sorumluluk projeleri arasında yer alan, meslek yüksekokulu öğrencisi gençlerin iş hayatına hazırlanmasını sağlayan Hayat Okulu Projesi düzenlenen sertifika töreni ile bu yılki mezunlarını verdi. İzmir’deki 8 üniversiteden 100’ü aşkın meslek yüksekokulu öğrencisini ağırlayan proje sayesinde gençler, iş hayatındaki önemli başlıklarda yeni donanımlara sahip olma şansını yakalamış oldu. Proje, genç işsizlik için can suyu Gençlerin ülke geleceğinde söz sahibi en önemli bireyler olduklarını dikkate alan ve 5 haftalık eğitimle kapılarını gençlere aralayan EGİAD, yeni mezunlarıyla genç istihdamında somut bir projeye daha imza attı. Bugüne kadar bin 500 öğrencinin kariyer planlamasına dokunan iş örgütü, genç işsizliğe de can suyu oluşturdu. Ülkemizdeki genç işsizliğine ve toplumsal krizlerin önüne geçmek için gençlerin elinden tutulmasının önemine işaret eden EGİAD, bu kapsamda yine toplumsal bir yaraya da dikkat çekmiş oldu. Projenin son ayağını ise öğrencilere EGİAD üyelerine ait kurumlarda staj imkânının sağlanması oluşturdu. Ev genci sorununa somut çözüm Hayat Okulu Programı, başarılı MYO öğrencilerinin iş hayatına hazırlığında destek olmak, iş insanlarıyla tanışmalarına imkân vermek, interaktif eğitim ve çalışmalarla iş hayatında ihtiyaç duydukları sosyal yetkinlikler kazandırmak, üniversite programında edindikleri teknik yeterlilikleri sosyal gelişim ile birleştirip istihdam edilmelerine destek olmak hedefiyle faaliyet göstermekte. Kamuoyunda "Ev Genci" olarak da ifade edilen Ne Eğitimde Ne de İstihdamda Olan (NEET) Gençler sorununa yönelik çözüm üretmek üzere EGİAD öncülüğünde ve çatısı altında gerçekleşen etkinlik, NEET sorununa da somut olarak çözüm üretmesiyle dikkat çekmekte. 100’ün üzerinde başarılı gencin kariyer planlamasına destek olundu Teknik açıdan yüksek yeteneklere sahip meslek yüksekokulu öğrencilerinin, sosyal yetkinliklerini güçlendirerek iş hayatında tercih edilir eleman haline gelmelerini amaçlayan dernek, İzmir’deki üniversitelere bağlı meslek yüksekokullarından seçilen 100’ün üzerinde başarılı gencin kariyer planlamasına destek oldu. Dernek merkezinde gerçekleşen sertifika töreninde “İş Dünyasından Tecrübe Paylaşımları” gerçekleşerek, gençlerin kariyer planlamalarına örnek olacak hikayeler paylaşıldı. Rekaberlik vurgusu EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, genç neslin kendileri için büyük önem taşıdığına vurgu yaparak, genç işsizlik rakamlarını düşürebilmek adına küçük de olsa bir katkı sunmayı hedeflediklerini dile getirdi. Moderatörlüğünü yaptığı programda gençlere başarı tüyoları da veren Yelkenbiçer, “Genellikle, başarı alıştığımızın dışında bir yerde bulunur. Hayatımızı daha iyi bir hale getirmek istiyorsak, alışılmadık yerlere yani konfor alanımızın dışına gitmeliyiz. Konfor alanımız, bizi rahat ettiren, güvende hissettiğimiz ve rutin davranışlar sergilediğimiz bir yerdir. Ancak, bu alandan uzaklaşmak, gelişmek ve büyümek için önemlidir” dedi. Rekaberlik vurgusuna da değinen Yelkenbiçer, “İyi bir gelecek inşa etmek için birbirimizle ve doğayla uyum içinde, ortak amaçlar doğrultusunda çalışmalıyız. Bu yolculukta her birimizin rolü, sadece kendi başarımızı değil, hepimizin refahını gözetmek olmalıdır. Rekaberlik, yalnızca iş dünyasına değil, tüm toplumsal yapıya yön verecek ve geleceğimizi şekillendirecek anahtar niteliğinde, bunu da göz ardı etmemeliyiz” ifadelerini kullandı. “Hile hurda yoksa başarıyı yakalarsınız” EGİAD Yönetim Kurulu Üyesi Hakan Barbak ise sıfırdan kurduğu işletmesinin büyüme hikayesini paylaştı. Gençlere tavsiyelerde bulunan Barbak, “Biz hikayelerimizi anlattık, bunlardan dersler çıkaracak olan sizlersiniz. Sonuç olarak bu yolculukta değişkenlerden birini çıkartırsanız bambaşka bir yola çıkıyorsunuz. Buradan birçok kişinin girişimci olabileceğine inanıyorum. Hata yapmaktan korkmayın, mükemmel olmak zorunda değilsiniz. Amatörlüğünüzü kaybetmeden kurumsal yolda ilerleyiniz. Unutmayın ki çalıştığınız kişiye, müşteriye kendisini özel hissettirdiğinizde, dürüst davrandığınızda sadakatini de kazanmış oluyorsunuz. İş hayatında her adımın karşılığı para değil. Hile hurda yoksa günün birinde başarıyı mutlaka yakalarsınız” diye konuştu.