SPOR - 19 Ağustos 2024 Pazartesi 12:01

Ege Üniversitesi “Spor Dostu” kampüs imkanlarıyla öne çıkıyor

A
A
A
Ege Üniversitesi “Spor Dostu” kampüs imkanlarıyla öne çıkıyor

Ege Üniversitesi bünyesinde bulanan tesisleri ve nitelikli insan kaynağı sayesinde sporu toplumun bütün katmalarıyla buluşturmaya devam ediyor. Ege Üniversitesi’nde öğrencilere rol model olan Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, Yükseköğretim Kurulu tarafından hayata geçirilen ‘Spor Dostu Kampüs Projesi’ hedefleri doğrultusunda sürdürülen çalışmalara öncülük ediyor.


Ege Üniversitesi’nde, Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’ın öncülüğünde hayata geçirilen bilimsel projeler neticesinde spor bir kültüre dönüştü. Uluslararası standartlarda profesyonel spor tesisleriyle dikkat çeken Ege Üniversitesi’nde (EÜ), bir yandan spor bilimleri disiplinine yönelik lisans ve lisansüstü eğitim verilirken bir yandan da başta öğrenciler olmak üzere her yaştan bireyin düzenli egzersiz ve fiziksel aktivite yapması için hazırlanan sosyal sorumluluk projeleri ile bilinçlendirme çalışmaları yürütülüyor. Ege Üniversitesi kampüsünün spor ekosistemi ile ilgili bilgi veren EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “İzmir’in ve Ege Bölgesinin spor üssü olma hedefiyle çıktığımız yolda hız kesmeden ilerliyoruz. Hayata geçirdiğimiz yatırımlarla yenilediğimiz ve düzenli olarak bakımlarını yaptığımız spor tesislerimizle hem kurum içinden hem kurum dışından sporseverlere hizmet veriyoruz” dedi.



"Kültürde, sanatta ve sporda da öncü olmayı hedefliyoruz"


Ege Üniversitesinde sporun bir kültür haline dönüştüğünü ifade eden Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Öğrencilerimiz, idari ve akademik çalışanlarımız ile spor tesislerinde ve müsabakalarda sık sık bir araya geliyoruz. Ege Üniversitesi olarak yalnızca eğitim öğretimde değil; kültürde, sanatta ve sporda da öncü olmayı hedefliyoruz. Başta öğrencilerimiz olmak üzere herkesin fiziksel aktivite ve düzenli egzersiz yapması için her türlü imkânı sunuyoruz. Gençlerimizin spor yapma bilincinin artırılmasını ve egzersizin bir yaşam alışkanlığına dönüşmesini eğitim öğretimin bir parçası olarak görüyoruz. Bu amaçla, Türkiye’de bir ilk olan ön lisans ve lisans programlarında öğrenimlerine devam eden öğrencilerin ders dışı araştırma, eğitim, sosyal-kültürel-sanatsal ve sportif etkinliklerini belgelendirmeleri için Ege Üniversitesi Ek Gelişim Etkinlikleri Karnesi (EGE Plus) uygulamasına başladık. Akademiye örnek olan bu uygulamamızda diğer uygulamalarımız gibi öğrencilerimizden büyük beğeni aldı” diye konuştu.



“Sporu bir kültür haline getirdik”


Sporun hem beden hem de zihin sağlığı açısından önemli olduğunu söyleyen Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Göreve başladığımız ilk günden itibaren üniversitemizde sporun bir kültüre dönüşmesi adına çalışmalar yürüttük. Spor temalı yaptığımız ilk yapısal düzenlemelerimizden birisi Üniversitemiz Spor Kulübünü faal hale getirmek oldu. Futbol, rugby, tenis, basketbol, voleybol, yüzme gibi birçok alanda hizmet veren kulübümüzün faaliyetleri için tüm spor tesislerimizi yeniledik. Çünkü sporun sadece fiziksel gelişime değil, ruh sağlığına da iyi geldiği gerçeğinin bilincindeyiz. Üniversitemize kazandırdığımız yeni spor tesislerinin yanında var olan tesislerimizi de günümüz şartlarına uygun hale getiriyoruz. Her geçen gün daha fazla öğrencimizin, idari ve akademik çalışanımızın spor yapma alışkanlığı kazandığını görmek bizleri oldukça mutlu ediyor. Üniversite olarak spora ve sporcularımıza olan desteğimizi daima sürdüreceğiz” dedi.



Sporun her alanına yönelik tesisler


Ege Üniversitesi Kampüsünde; Prof. Dr. Sermed Akgün Kapalı Olimpik Yüzme Havuzu, Açık Yüzme Havuzu, Büyük Spor Salonu, Tenis Kortları, 20 Mayıs Spor Tesisleri, 50.Yıl Spor Salonu, Küçük Spor Salonu, Futbol Sahaları, 1-2 Nolu Çim Sahalar ve Açık Spor Alanları tam donanımlı fiziksel imkânlarıyla öğrenciler başta olmak üzere; üniversite takımlarına ve sporculara profesyonel bir faaliyet alanı sunuyor. Ayrıca Spor Bilimleri Fakültesi bünyesinde bulunan Sağlıklı Yaşam Salonu, 6 ayrı fitness aleti ve 8 yeni spor cihazıyla kapalı alanda spor yapmak isteyen sporculara hizmet veriyor.



Doğa ile iç içe yürüyüş ve koşu yapma olanağı


Yaya Öncelikli Sürdürülebilir Yeşil Kampüs projesi kapsamında 5 bin 500 metre bisiklet yolu ve 2 bin 770 metre tartan pist sayesinde sporcular, her daim yeşil olan kampüste doğa ile iç içe yürüyüş ve koşu yapma olanağına sahipler. Ege Üniversitesinde doğa dostu ulaşım da teşvik ediliyor. Kampüs içerisinde öğrenciler, bisiklet ve scooter kullanarak çevreci ulaşım gerçekleştiriyor. Kampüs içerisinde, araç trafiği azaltılarak sağlıklı bir ulaşım sağlamak amacıyla, 2 km bisiklet yolu kullanılıyor. Öğrencilerin bisikletlerine rahatça ulaşmalarını sağlamak için ise bisiklet park alanları kampüs içerisindeki uğrak noktalarda bulunuyor.



Ege Üniversitesi “Spor Dostu” kampüs imkanlarıyla öne çıkıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Tepebaşı örnek projelerini Berlin’de anlattı Tepebaşı Belediyesi’nin Almanya’dan kardeş şehir olan Treptow-Köpenick Belediyesi ile birlikte kazandığı “Kentsel Sürdürülebilirlik ve Çevre Koruma” konulu proje yarışması kapsamında düzenlenen üçüncü teknik toplantı, Berlin’de gerçekleşti. Toplantıda Tepebaşı Belediyesi’nin örnek projeleri de anlatıldı. Tepebaşı Belediyesi’nin dünya ve Türkiye’den kardeş kentleri ile temasları devam ediyor. Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası (AHK Türkiye) tarafından Almanya ve Türkiye arasında yerel yönetim iş birliğini ve karşılıklı iletişimi güçlendirmek amacıyla düzenlenen “Kentsel Sürdürülebilirlik ve Çevre Koruma” konulu proje yarışmasını kazanan Tepebaşı Belediyesi ve Almanya’dan kardeş kent Treptow-Köpenick Belediyesi, projenin üçüncü teknik toplantısını Berlin’de gerçekleştirdi. “Sürdürülebilir kalkınma için çalışmalarımız devam edecek” ‘Etkin ve Sürdürülebilir Topluluklar İçin Ortaklıklar Projesi’ kapsamında düzenlenen toplantı Treptow-Köpenick Belediyesi Başkanı Oliver Ilgel ve Tepebaşı Belediyesi Başkan Yardımcısı Suat Yalnızoğlu’nun açılış konuşmalarıyla başladı. Yalnızoğlu, “Almanya ve Türkiye arasında yerel yönetimler düzeyinde kurulan bu anlamlı iş birliği sayesinde, sürdürülebilir şehirler inşa etmek için önemli bir adım atıyoruz. Projeye emek veren herkese, özellikle Treptow-Köpenick Belediyesi’ne ve Almanya-Türkiye Ticaret ve Sanayi Odası’na teşekkürlerimi sunuyorum. Tepebaşı Belediyesi olarak, bu sorumluluğun bilincinde hareket ediyor ve her zaman sürdürülebilir kalkınma için çözümler üretmeye devam edeceğimizi vurgulamak istiyorum” dedi. Tepebaşı Belediyesi’nin örnek çalışmaları anlatıldı Toplantıda Tepebaşı Belediyesi’nin birinci nesil Türkiye’deki ilk ve tek akıllı şehir projesi olan Remourban’ın uygulama alanı olan Melih Savaş Yaşam Köyü’nü, Engelli Montaj Atölyesi, İki Elin Sesi Senfoni Orkestrası, Küreseliz projesi, Yeryüzü Ekoloji Okulu, Çocuk Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniğini anlatan video gösteriminin ardından Tepebaşı Belediyesi’nin sürdürülebilirlik odaklı uygulamaları anlatıldı. ‘Sürdürülebilirlik sadece zenginler için mi? Uluslararası ortaklık projelerinin temsilcileriyle tartışmalar’ konulu panele katılan Tepebaşı Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürü Ayça Köprübaşı, uygulanan çalışmalar hakkında bilgi verirken koordinatör Başak Demiray da Tepebaşı’nın sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda hayata geçirdiği örnek projeleri aktardı. Projenin amacı “Etkin ve Sürdürülebilir Topluluklar için Ortaklıklar” isimli proje, kardeş şehirler ve belediyeler arasında var olan ve gelecekteki iş birliklerini güçlendirmeyi, sivil toplum düzeyinde Türk-Alman girişimlerinin görünürlüğünü artırmayı hedeflemektedir. Ayrıca bu iş birliklerinin somut projeler temelinde iyileştirilmesi amaçlanmaktadır. Projenin son toplantısı Ekim ayında Tepebaşı Belediyesi ev sahipliğinde gerçekleştirilecek.
Bursa Mudanya Mütarekesi, uluslararası düzeyde ele alınıyor Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından Bursa Uludağ Üniversitesi, Mudanya Belediyesi, Çekül Vakfı ve Bursa Okulu iş birliğiyle 4-5 Ekim tarihleri arasında ‘Uluslararası Mudanya Mütarekesi ve Kültürel Miras Sempozyumu’ düzenleniyor. Yurt dışından ve yurt içinden birçok akademisyenin katılacağı sempozyum, Mudanya’nın tarihi önemini bir kez daha hatırlatarak, geçmişin izlerini geleceğe taşıma yolunda önemli bir adım olacak. Bursa Büyükşehir Belediyesi, Mudanya Mütarekesi’nin yıl dönümünde önemli bir etkinliğe imza atıyor. Bursa Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanlığı koordinasyonunda Bursa Uludağ Üniversitesi, Mudanya Belediyesi, Çekül Vakfı ve Bursa Okulu işbirliğiyle düzenlenen ‘Uluslararası Mudanya Mütarekesi ve Kültürel Miras Sempozyumu’, 4-5 Ekim 2024 tarihlerinde Mudanya’da yapılıyor. Mudanya’nın tarihini ve kültürel dokusunu derinlemesine irdeleyecek olan programda, yurt dışından ve yurt içinden katılacak birçok akademisyen kendi alanlarında önemli bilgiler paylaşacak. İki gün sürecek olan programda, 5 akademik bildirimler oturumu ve ‘Mavi Yeşil Mudanya’ söyleşisi Tirilye Kültür Merkezi’nde düzenlenecek. Belediye başkanları ve kent konseyi başkanları forumu ile ‘Mudanya Fotoğrafları ve Gazeteleri Sergisi’ ise Mudanya Mütareke Meydanı’nda gerçekleştirilecek. Sempozyumun temel hedefi, bölgenin tarihi ve kültürel mirasının korunmasına yönelik çalışmalara akademik bir zemin hazırlamak ve bu alandaki farkındalığı artırmak. Sempozyum Onur Kurulu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz ve Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç’tan oluşuyor. Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanlığını Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Doç. Dr. Hacer Karabağ Arslan üstlenirken, Sempozyum Düzenleme Kurulu’nda Bursa Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı Güney Özkılınç, Mudanya Belediyesi Belediye Başkan Yardımcısı Baran Güneş, ÇEKÜL Vakfı Başkan Yardımcısı Mithat Kırayoğlu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nden Prof. Dr. Murat Keçiş, Düzce Üniversitesi’nden Doç. Dr. İsmail Yaşayanlar, Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Doç. Dr. Gürhan Yellice, Bursa Okulu’ndan Dr. Alper Can ve Uğur Ozan Özen yer aldı. Etkinliğin ilk gününde Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ali Sait Liman’ın başkanlığını üstleneceği birinci oturumda, Prof. Dr. Odile Moreau, Prof. Dr. Mustafa Şahin, Prof. Dr. Saime Yüceer, Prof. Dr. Neslihan Dostoğlu ve Prof. Dr. Hatice Şahin konuşma yapacak. Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sertaç Dokuzlu’nun başkanlığını yapacağı ikinci oturumda, Gerasimos Apostolatos, Vassileios Sakellaridis, Prof. Dr. Eugenia Mytilineou, Doç. Dr. İsmail Yaşayanlar ve Dr. Alper Can bilgilerini paylaşacak. Sempozyumun üçüncü oturumunun başkanlığını Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Prof. Dr. Behçet Kemal Yeşilbursa üstlenirken, Dr. Georgios Limantzakis, Raif Kaplanoğlu ve Giovanni Cassano da konuşma yapacak. Prof. Dr. Serhat Zaman’ın oturum başkanlığını üstleneceği günün son oturumu olan dördüncü oturumda ise Prof. Dr. Uğur Bilgili, Prof. Dr. Sertaç Dokuzlu, Doç. Dr. Hacer Karabağ Arslan ve Dr. Öğrt. Üyesi Yusuf Ziya Karaaslan bilgiler paylaşacak. Etkinliklerin ilk günü, ‘Mavi Yeşil Mudanya’ isimli bir söyleşide Mithat Kırayoğlu, Cüneyt Pekman ve Ceyhun İrgil’in konuşmalarıyla son bulacak. Etkinliğin ikinci günündeki beşinci oturumun başkanlığını Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı Güney Özkılınç üstlenirken, Dr. Öğretim Üyesi Emine Şahin, Uğur Ozan Özen, Hilmi Haşal, Uzm. Sanat Tarihçi Fikret Alkan, Prof. Dr. Ayşegül Koyuncu Okca ve Zümrüt Üskül konuşma yapacak. Mudanya ve çevresindeki yerel yönetimlerin geleceğe dair ortak bir vizyon geliştirmelerine fırsat sunacak olan ‘Belediye Başkanları ve Kent Konsey Başkanları Forumu’, bölgede sürdürülebilir kalkınma ve iş birliği kültürünü güçlendirmeyi hedefliyor. Forumun moderatörlüğünü Gazeteci-Yazar Yüksel Baysal üstlenirken, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ve Mudanya Kent Konseyi Başkanı Ozan Kozan konuşmacı olarak yer alacak. Etkinlikler, Yavuz Gerçekçi’nin koleksiyon ve arşivinden Mudanya Fotoğrafları ve Gazeteleri Sergisi ile son bulacak. Uluslararası Mudanya Mütarekesi ve Kültürel Miras Sempozyumu, sadece Mudanya’nın tarihine ışık tutmakla kalmayacak, aynı zamanda bölgenin kültürel mirasının korunmasına yönelik adımlara da öncülük edecek. Yerel ve uluslararası akademik çevreler ile halk arasında güçlü bir köprü kurmayı hedefleyen sempozyum, Mudanya’nın tarihi önemini bir kez daha hatırlatarak, geçmişin izlerini geleceğe taşıma yolunda önemli bir adım olacak.
Mersin Vali Pehlivan: "Gençlerimize güveniyoruz" Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, Mersin’in, son 3 yıldır Teknofest yarışmalarına en çok proje gönderen il konumunda olduğunu belirterek, "Gençlerimizle gurur duyuyoruz. Onlar hem mavi vatanın, hem gök vatanın, hem ana vatanımızın, Anadolu’muzun, Türkiye’mizin geleceğine yönelik hepimizin umutlarını çok daha fazla arttırıyor. Onlara güveniyoruz, inanıyoruz." dedi. Vali Pehlivan, T3 Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı iş birliğiyle 21-22 Eylül tarihleri arasında Teknofest kapsamında Mezitli Engelsiz Gençlik Merkezinde düzenlenen Dron Şampiyonası 2. Etap Yarışmaları ödül törenine katıldı. Pehlivan, ilk etabı 24-25 Ağustos tarihlerinde Isparta’da düzenlenen ve 100 bireysel başvurudan süreci başarıyla tamamlayarak finalist olmaya hak kazanan 24 yarışmacının katıldığı Dron Şampiyonası 2. Etabında stantları gezerek çalışmalar ve projeler hakkında bilgiler aldı, başarılar diledi. Vali Pehlivan, ödül töreninde yaptığı konuşmada, “Teknofest, 2018 yılında serüvenini başlattı ve ilk yıllarda 15-20 bin katılımcıdan bugün artık bir milyonun üzerinde, bir buçuk milyona varan katılımcıya ulaşmak suretiyle yoluna devam ediyor. Milyonlarca insan Teknofest’in yapıldığı mekanlara gidiyor, yarışmaları takip ediyor" diye konuştu. Mersin’in, son 3 yıldır Teknofest yarışmalarına en çok proje gönderen il konumunda olduğunu söyleyen Vali Pehlivan, "Bu yıl 164 binin üzerinde proje gençlerimiz, öğrencilerimiz, proje takımlarımız tarafından geliştirildi ve Teknofest’e sunuldu. Bu kadar çok proje üreten bir il olarak, 2-6 Ekim tarihleri arasında Adana’da yapılacak olan Teknofest yarışmalarının finalleri öncesinde il olarak 3 ana kategoride yarışmalara ev sahipliği yapmanın memnuniyetini ve mutluluğunu yaşıyoruz. Bu bağlamda insansız deniz aracı, insansız su altı sistemleri ve bu alanda gerçekleştirilen insansız hava araçları, drone şampiyonası yapılıyor. Bu yarışmalara binlerce katılım var. Binlerce takım, proje ve yarışmacı arasından seçilerek geliyor" diye konuştu. Milli teknoloji hamlesinin, Cumhurbaşkanı Recep Tyyip Erdoğan liderliğinde ve himayelerinde her geçen gün basamakları birer birer çıktığını, yeni başarılara, yeni gelişmelere doğru yol aldığını vurgulayan Vali Pehlivan, şöyle devam etti; "Teknofest organizasyonu T3 Vakfı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın koordinasyonunda gerçekleştiriliyor. Bu kapsamdaki yarışmalar; inovasyona, yeniliğe, ileri teknolojiye, havacılık ve uzay bilimleri alanında ve denizde insansız teknolojilerin, araçların üretilmesine vesile oluyor. Bu da ülkemizin, başta savunma sanayi olmak üzere birçok sektörüne çok olumlu katkılar sağlıyor. Bu sayede ülkemizin teknolojik sahada yakalamış olduğu seviye her geçen gün daha da yukarılara çıkıyor. Biz de Mersin olarak bu sürecin bir parçası, paydaşı olmaktan, bu yarışmalara ev sahipliği yapmaktan, gençlerimizi bu anlamda adeta iyilikte, üretkenlikte yarışmaya, üretmeye sevk etmekten dolayı memnuniyet duyuyoruz. Gençlerimizle gurur duyuyoruz. Onlar hem mavi vatanın, hem gök vatanın, hem ana vatanımızın, Anadolu’muzun, Türkiye’mizin geleceğine yönelik hepimizin umutlarını çok daha fazla arttırıyor. Onlara güveniyoruz, inanıyoruz." "Bu yarışmaların kaybedeni yok" Bu yarışmaların kaybedenin olmadığını kaydeden Vali Pehlivan, "Onlar kazandıkça ve başardıkça Türkiye’miz, ülkemiz kazanıyor. Çocuklarımız ve gençlerimizle konuştuğumuzda onların gözlerindeki o heyecan ve bir şeyler üretme azmi gerçekten hepimizi gururlandırıyor. Onlara olan güvenimiz daha da artıyor" dedi. Vali Ali Hamza Pehlivan daha sonra, Teknofest Genel Sekreteri Muhammet Saymaz ile birlikte dereceye giren yarışmacılara kupa ve madalyalarını verdi.
Balıkesir Dördüncü Bitki Doku Kültürü Kursu başlıyor Bu yıl Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Çiftçi Eğitim Merkezi (BAÇEM) tarafından dördüncüsü düzenlenecek olan Bitki Doku Kültürü Kursu başvuru tarihleri belli oldu. 23-27 Eylül günleri arasında toplamda 20 saat sürecek olan kursun, kursiyer açıklanma tarihi 2 Ekim olarak belirlendi. Kurs 23-25 Ekim günleri boyunca ücretsiz olarak BAÇEM’de gerçekleştirilecek. BAÇEM’in bu sene dördüncüsünü düzenlediği Bitki Doku Kültürü Kursu’nun başvuru tarihleri belli oldu. 23-27 Eylül günleri arasında başvuruya açılacak olan kursta, 2 Ekim Salı günü kursiyerlerin isimleri açıklanacak. 23-25 Ekim günleri arasında 3 gün boyunca devam edecek olan kursta kontenjan 30 kişi olarak belirlendi. Başvuruları online olarak http://bacem.com.tr/ adresinden gerçekleştirileceği BAÇEM Sertifikalı kurs, toplamda 20 saat sürecek ve ücretsiz olarak gerçekleştirilecek. Bütün detaylar hâkim olacaklar BAÇEM Müdürü Nazım Tanrıkulu, Ziraat Yüksek Mühendisi Uğur Binbir ile Zakir Kuleli tarafından verilecek eğitimlerde kursiyerler; toprak tahlili, tarım alet ve makineleri ile çelikten fidan üretimi konularında bilgi edinecek. Kursiyerlere; toprak ve bitkilerle yakından tanışma, teknik bilgi ve pratik beceri kazanma imkânı sunan kursta birçok konuda eğitimler verilecek. BAÇEM’in koleksiyon bahçesi ve tarlalarında eğitimlerini alacak kursiyerler, saha uygulamalarıyla teorikte öğrendiklerini pratiğe dönüştürebilecek.