DÜNYA - 24 Eylül 2024 Salı 10:40 | Son Güncelleme : 24 Eylül 2024 Salı 10:42

G7: “Orta Doğu'daki gerilimin kazananı olmaz”

A
A
A
G7: “Orta Doğu'daki gerilimin kazananı olmaz”

ABD, Almanya, İngiltere, Japonya, Fransa, Kanada ve İtalya'dan oluşan G7 ülkelerinin dışişleri bakanları tarafından yapılan açıklamada, Orta Doğu’da artan gerilimden endişe duyulduğu ifade edilerek bundan hiçbir ülkenin kazançlı çıkmayacağına dikkat çekildi.

ABD’nin New York kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu çerçevesinde G7 ülkelerinin dışişleri bakanları bir araya geldi. Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, Orta Doğu’da artan gerilimden ve bunun Gazze Şeridi’nden İsrail-Lübnan Mavi Hattı'ndaki sivillere yansımalarından endişe duyulduğu belirtildi.

Açıklamada, “Eylemler ve karşı tepkiler bu tehlikeli şiddet sarmalını büyütme ve tüm Orta Doğu'yu beklenmedik sonuçları olan daha geniş bir bölgesel çatışmaya sürükleme riski taşıyor. Mevcut yıkıcı döngünün durdurulması çağrısında bulunurken, Orta Doğu'da artan gerilimden hiçbir ülkenin kazançlı çıkmayacağı vurgulandı” ifadeleri kullanıldı.

G7’nin Hamas ve İsrail arasında ABD, Mısır ve Katar tarafından sürdürülen arabuluculuk çabalarına destek verdiği belirtilen açıklamada, “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2735 (2024) sayılı kararının ve ABD Başkanı Biden'ın Mayıs ayında ana hatlarıyla çizdiği, Gazze'de acil ateşkes, tüm rehinelerin serbest bırakılması, Gazze’ye insani yardım akışında sürekli artış, egemen bir Filistin devletinin yanı sıra güvenli bir İsrail ile iki devletli bir çözüme giden yolu güvence altına almak için krize kalıcı bir son verilmesini sağlayacak kapsamlı anlaşmanın uygulanmasına yönelik kararlılık yinelendi” denildi.

Ateşkes önerisinin şartlarının gecikmeden ve koşulsuz olarak uygulanması çağrısında bulunan dışişleri bakanları, yaklaşık bir yıl süren çatışmalar ve bölgesel istikrarsızlıkta en yüksek bedeli ödeyenlerin büyük bir kısmını kadınlar ve çocukların oluşturduğu sivil nüfus olduğu belirtildi. Açıklamada, sivillerin korunmasının tüm taraflar için her zaman mutlak bir öncelik olması gerektiği vurgulandı.
İran'ı bölgedeki gerilimin azaltılmasına katkıda bulunmaya çağıran G7 üyeleri, İran'ın Orta Doğu'daki istikrarsızlaştırıcı eylemlerine son vermesi gerektiğini belirterek, bu istikrarsızlaştırıcı girişimlere karşılık olarak daha fazla yaptırım uygulanacağı veya başka önlemler alınacağı konusunda uyarıda bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Taksim’de objektiflere gülümseyen Faslı gelin ve damat büyük ilgi gördü Taksim, Faslı bir çiftin düğün fotoğraf çekimi ile hareketli anlara sahne olurken, yerli ve yabancı turistler gelin ve damada yoğun ilgi gösterdi. Taksim geçtiğimiz hafta sonu Faslı bir çiftin düğün fotoğraf çekimi ile hareketli anlara sahne oldu. Göz alıcı gelinlik ile damatlık giyen çiftin mutluluklarını ölümsüzleştirdiği anlar çevredeki pek çok kişi tarafından ilgiyle izlendi. Çift, özellikle Taksim Meydanı’nın simgeleri ve tarihi dokusu önünde pozlar verirken, yerli ve yabancı turistler fotoğraflarına ortak oldu. Turistler çiftle fotoğraf çekinmek ve onlara mutluluk dilemek için sıraya girdi. Faslı çiftin neşeli anları, Taksim’de farklı bir atmosfer oluşturarak hem turistlerin hem de İstanbulluların hafızasında yer etti. “Çok gurur verici bir şey” Faslı çiftin fotoğraf çekimi hakkında konuşan vatandaş, “Taksim İstanbul için çok güzel bir kültürel birleşim yeri ve hani böyle turistlerin buraya önemseyip gelmesi fotoğraf çekilmek için tabii ki de çok gurur verici bir şey” dedi. “Dünyanın bildiği bir yer, Türkiye’nin kalbi” Mehmet Deniz ise, “İstanbul 2010’da Avrupa Kültür başkenti seçildi yani boşuna seçilmedi. Dünyanın bildiği bir yer, Türkiye’nin kalbi. Turistler de işte gelip burada fotoğraf çekiyorlar, ölümsüzleştiriyorlar. Türkiye açısından da güzel bir yer Türkiye’nin tanıtımı yapılıyor bir yandan biz de seviniyoruz” ifadelerini kullandı.
İstanbul Tomris Giritlioğlu için İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda tören düzenlendi İstanbul’da tedavi gördüğü hastanede 67 yaşında hayatını kaybeden Tomris Giritlioğlu, için İstanbul Devlet Tiyatrosu Torun Center’da tören düzenlendi. Ünlü yönetmen, senarist ve yapımcı Tomris Giritoğlu 67 yaşında hayatını kaybetti. Giritlioğlu için İstanbul Devlet Tiyatrosu Torun Center’da bir tören düzenlendi. Törene oyuncu Nur Sürer, oyuncu Ahmet Mümtaz Taylan, şarkıcı ve oyuncu Hülya Avşar, oyuncu Belçim Bilgin, oyuncu Evrim Akın ve çok sayıda seveni katıldı. Törende duygusal anlar da yaşandı. “Ondan çok şey öğrendim” Tomris Giritlioğlu’nun oğlu Ilgaz Giritlioğlu, “Canım annem, en büyük aşkım. Kendisinin yanında olmak hem çok zor hem de çok kolay. Çetin ceviz bir hayat, uykusuz montaj odaları, güzel oyuncuları ve kamera dolu bir hayat. Ondan çok şey öğrendim. Bir proje hazırlamak. Onun bu konudaki farkını buradaki bir çok insan bilir zaten. Proje yaparken sadece o projeye yapıp satmak değil aslında projenin bir ruhunun olduğunu, seyirci ile buluşmasının ne kadar önemli olduğunu bizlerle gösterdi” ifadelerini kullandı. “Hayatımda bu kadar güçlü, karizmatik bir insanla karşılaşmadım” Törende bir konuşma yapan oyuncu Cansel Elçin, “Hayatımda bu kadar güçlü, karizmatik bu kadar hikayeleri etkileyici anlatan, sizi ikna eden, bu kadar güzel konuşan bir insan ile karşılaşmamıştım. Bana güvendiği, değer verdiği için çok teşekkür ederim. Beni ülkeme yeniden kavuşturarak çok büyük bir hediye verdi” diye konuştu. Teşvikiye Camii’nde ikindi namazına müteakip cenaze namazı kılınacak olan Giritoğlu, 25 Eylül Çarşamba günü Antakya Asri Mezarlığı’nda toprağa verilecek.
İstanbul Uzmanından, erkeklerde ve kadınlarda beklenen ortalama yaşam sürelerine ilişkin açıklama Saygı Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Nilgün Şeşen Öncül, önümüzdeki yıllarda beklenen ortalama yaşam süreleri ile, erkeklerde ve kadınlarda değişen yaşam sürelerine ilişkin açıklamada bulundu. Uzm. Dr. Öncül, “TÜİK’in son raporuna göre beklenen yaşam süresi ülkemizde ortalama 77.3 yıl. Bu kadınlarda 80 yıl, erkeklerde 74.7 yıla denk geliyor. Kadınların erkeklere göre biraz daha uzun yaşadığını görüyoruz” dedi. Saygı Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Nilgün Şeşen Öncül hem TÜİK’in hem de Dünya Sağlık Örgütü verilerinden bahsederek erkeklerde ve kadınlarda önümüzdeki yıllarda beklenen yaşam sürelerinden bahsetti. Uzm. Dr. Öncül ayrıca kadınların neden erkeklere oranla daha uzun süre yaşadığına dair açıklamalarda bulundu. Öncül, “TÜİK’in son raporuna göre beklenen yaşam süresi ülkemizde ortalama 77.3 yıl. Bu kadınlarda 80 yıl, erkeklerde 74.7 yıla denk geliyor. Kadınların erkeklere göre biraz daha uzun yaşadığını görüyoruz. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2021 yılı raporu var. Erkekte beklenen yaşam süresi 72.5 yıl, sağlıklı yaşam beklentisi ise 64.5 yıl. Kadında yaşam beklenti süresi 78.1 yıl iken sağlıklı yaşam beklenti süresi 65.9 yıla denk geliyor. Dünya Sağlık Örgütü 2019 verilerine göre, 30 - 70 yaş arasında kadiyovasküler diyabet, kanser ve böbrek hastalıklarına bağlı muhtemel ölüm oranı 16.5 olarak tespit edilmiş. Ülkemizde 15 yaş ve üzeri sigara içme oranı yüzde 30.5 olarak tespit edilmiş. Bu dünya ortalamasında yüzde 20.9. Yani sigara içme oranı da dünyanın üzerinde. Beklenen sağlıklı yaşam süresinde de TÜİK verilerine göre olaylar biraz değişiyor. Erkeklerde beklenen sağlıklı yaşam süresi 59 yılken, kadınlarda 56.3 yıl. Ortalamada ise 57.6 yıla denk geliyor. Kadınların erkeklere göre daha uzun yaşamasının altında araştırılmış pek çok faktör var. Ama özellikle steroid hormon dediğimiz, östrojenin koruyucu özelliği, testosteronun ise negatif etkileri ön planda. Östrojen, kötü huylu kolesterol dediğimiz ldl seviyesini düşürüp, iyi huylu kolesterol dediğimiz hdl seviyesini yükseltirken, testosteron ise tam tersi etkileri oluyor. DNA yapımızda bulunan telomer boyu uzunluğu bizim yaşam süremizi de etkiliyor. Doğumda telomerlerin boyu eşitken ilerleyen yıllarda kadınlarda telomer kısalmasının erkeklere göre daha yavaş olduğu tespit edilmiş. Kadınların bağışıklık siteminin erkeklere göre daha aktif olması da sebeplerden biri. Testosteronun savaşçı yarışmacı duygusu erkekleri riskli davranışlara itebiliyor. Trafik kazalarında ya da şiddete meyilli durumlarda, hayati risk almada erkekleri tetikleyebiliyor. Hatta deneysel çalışmalarda, testosteronu alınmış denek hayvanlarında yaşam süresinin uzadığı görülmüştür” dedi.