Yerel Haberler
İstanbul
16 Kasım 2024 Cumartesi - 19:06 Esenler’de “Görsel Şahitler: Zamanı Durduran Ustalar” belgesel gösterimi ve fotoğraf sergisi açıldı Esenler Belediyesi tarafından "Görsel Şahitler: Zamanı Durduran Ustalar” belgesel gösterimi ve fotoğraf sergisi açıldı. Belgesel gösterimi ve fotoğraflara sanatseverler yoğun ilgi gösterdi. Esenler Belediyesi, Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde “Görsel Şahitler: Zamanı Durduran Ustalar” adlı fotoğraf sergisi ve belgesel gösterimi açıldı. Programda fotoğraf sanatçısı Deniz Kalaycı’nın, usta sanatçılar Güler Ertan, Ozan Sağdıç ve İbrahim Zaman’ın kendi evlerinde ve en doğal halleriyle objektifine taşıdığı fotoğraf ve videolar yer aldı. Programda “Fotoğrafın Renkli Yüzü” Güler Ertan, “Objektifin Bilgesi” Ozan Sağdıç ve “Fotoğrafın Sessiz Şairi” İbrahim Zaman’ın belgesel gösterimi yapılırken, sanatçılara ait 41 fotoğraf sergilendi. 28 Kasım’a kadar kapılarını açık tutacak olan serginin açılışına çok sayıda sanatsever katıldı. “İyi ki sanat var” Serginin açılışında konuşan fotoğraf sanatçısı Deniz Kalaycı “Değerli üstatların fotoğraflarını çekme fırsatı elde ettim. Tarihi bir not bıraktığıma inanıyorum. Sergiyi sizlerle buluşturmamı sağlayan Esenler Belediyesi’ne çok teşekkür ediyorum. Programa eşleriyle katılan sanatçılara da çok teşekkür ediyorum. Beni evlatları gibi görüp evlerini açtılar. Çok güzel tecrübeler yaşadım. İyi ki sanat var” şeklinde konuştu. “Hayatımızdan bir kaç noktacık buraya damlamış” Sergiyi beğendiğini dile getiren fotoğraf sanatçısı Ozan Sağdıç ise, “Hayatımızdan bir kaç noktacık buraya damlamış. Sergi çok güzel düzenlenmiş. Fotoğraflarımız güzel çekilmiş. Aile ve özel hayatımızla bizi güzel aksettirmiş. Güzel bir sergi herkese gelmesini tavsiye ederim” ifadelerini kullandı.
INTERSPORT’tan basketbola destek
05 Kasım 2024 Salı - 14:42 INTERSPORT’tan basketbola destek INTERSPORT, Darüşşafaka Spor Kulübü ile iş birliği yaptı. Kulüp tarafından kurulan Yıldızlar Ligi’nin yeni adı INTERSPORT Yıldızlar Ligi oluyor. Spor perakende sektörünün global liderlerinden INTERSPORT, geleceğin sporcularını yetiştiren Darüşşafaka Spor Kulübü ile güçlerini birleştirdi. Darüşşafaka Spor Kulübü tarafından kurulan ve spor dünyasına genç yetenekler kazandıran Yıldızlar Ligi’ni de kapsayan sponsorluk anlaşması ile ligin yeni adı INTERSPORT Yıldızlar Ligi oluyor. Lig, aralık ayında başlayacak. Sponsorluk anlaşmasının ardındaki en büyük motivasyonun, Darüşşafaka Spor Kulübü’nün spora ve gençliğe yaptığı değerli katkılar olduğunu vurgulayan INTERSPORT Türkiye Genel Müdürü Gökhan Görgülü, "Darüşşafaka Spor Kulübü gibi köklü ve saygın bir kurumla güçlerimizi birleştirmekten büyük bir gurur duyuyoruz. Şirket olarak sporu, gençlerin öz güvenlerini artıran, onları hayata hazırlayan ve kişisel gelişimlerine önemli katkılar sunan güçlü bir araç olarak görüyoruz. Hem A Basketbol Takımı’na hem de geleceğin şampiyon sporcularına destek olmak, sporun birleştirici gücüne ve gençlere olan inancımızın en büyük göstergesi. Şirket olarak spora ve genç sporculara yatırım yapmaya devam edeceğiz" dedi. İş birliği kapsamında Darüşşafaka Lassa A Takımı sahasında özel INTERSPORT Tribünü kuruldu. Bu tribünden bilet satın alan basketbolseverler, markadan hediyeler kazanacak ve özel indirim fırsatlarıyla maç keyfini yaşayacak. Ayrıca basketbolu ve sporu gençlerin hayatlarının ayrılmaz bir parçası haline getirmek amacıyla yıl boyunca kulüp oyuncularını gençlerle bir araya getirecek eğlenceli online içerikler gerçekleştirilecek. Darüşşafaka Spor Kulübü Başkanı Abdurrahman Saruhan, “Dünyanın önde gelen spor perakende markası INTERSPORT’un sponsorluğu, hem genç sporcularımıza ilham vermek hem de Darüşşafaka Spor Kulübü’nün köklü değerlerini ve misyonunu daha geniş kitlelere duyurmak açısından büyük bir fırsat. INTERSPORT gibi global bir liderle birlikte, sporun birleştirici gücünü daha etkili bir şekilde kullanarak, genç yeteneklerimizin gelişimine katkı sağlarken aynı zamanda geleceğin liderlerini yetiştirme hedefimizi daha güçlü bir şekilde sürdüreceğiz. Yıldızlar Ligi, bu vizyonun en önemli adımlarından biri olarak gençlerimize ilham verecek. Bu değerli iş birliğinin her iki taraf için de uzun soluklu olmasını temenni ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Üniversitelerin kapısı ardına kadar açık olmak zorundadır"
05 Kasım 2024 Salı - 14:31 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Üniversitelerin kapısı ardına kadar açık olmak zorundadır" İstanbul Üniversitesi 2024-2025 Akademik Yıl Açılış Töreni’nde konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Üniversite evrensel şehir, evrensel bir alan demektir. Üniversitelerde ön yargılara, zihinsel kalıplara ve normlara yer yok. Üniversiteler zihni açık insanların yeridir. Her türlü farklılığa, değişik görüşe açık olan bir alandır. İstanbul Üniversitesi ilimin kapısıdır. Bu kapı ardına kadar açık olmak zorundadır" dedi. İstanbul Üniversitesi 2024-2025 Akademik Yılı düzenlenen açılış töreniyle başladı. İstanbul Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi’nde düzenlenen açılış töreni, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul Valisi Davut Gül, Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar ve çok sayıda öğretim üyesi ile öğrencinin katılımıyla gerçekleşti. Saygı duruşu ile başlayan törende İstiklal Marşı okundu. Ardından İstanbul Üniversitesi’nin gelecek vizyonunun anlatıldığı ’Perspektif 2053’ kısa filmi izleyicilere sunuldu. Filmin izlenmesinden sonra ise açılış konuşmaları yapıldı. "’Tek tip’ üniversite istemiyoruz" Törende bir konuşma gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bulundukları şehre değer katan üniversiteler, toplumsal sorumluluk projeleri ve yerel kalkınma programları ile bölgesel eşitsizlikleri azaltır. Aynı zamanda sosyal bütünleşmeye katkıda bulunur. Ayrıca, uluslararası işbirlikleri sayesinde küresel bir bilgi ağı kurarak, geleceğin bilim insanlarını ve liderlerini yetiştiren stratejik bir öneme sahiptirler. Bugün bizleri bir araya getiren İstanbul Üniversitesi, bu misyonların ülkemizde en güçlü şekilde yerine getiren yükseköğretim kurumlardan biridir. Az önce ekranlarda da olduğu gördük. Biz üniversitelerin açık sistemler olmasını istiyoruz. Etrafında fiziki duvarlar olur olmaz bir şey diyemem ama zihinlerde bu duvarlar olmamalıdır. Bu çok önemli. Üniversite evrensel şehir demektir, evrensel bir alan demektir. Üniversitelerde ön yargılara, ön kabullere yer yok. Üniversite de zihinsel kalıplara, normlara yer yok. Üniversiteler zihni açık insanların yeridir. Her türlü farklılığa, değişik görüşe açık olan bir alandır. İstanbul Üniversitesi ilimin kapısıdır. Bu kapı ardına kadar açık olmak zorunda. Az önce de açık olduğunu gördük. Bütün üniversitelerimizin böyle olmasını istiyoruz. Sonuçta toplum üniversite için bir fedakarlık yapıyor. Tarlada çalışan, inşaatta ter döken vatandaşımızın, fabrikada gün boyu mesai harcayan birçok insanın emeğiyle ortaya çıkan değer ve vergilerimizle üniversitelerimizi destekliyoruz. Bunun da karşılığını toplum olarak üniversitelerimizden bekliyoruz. Bu karşılığı alabilmemizin yolu da toplum ve üniversitenin etkileşimidir. ‘Tek tip’ üniversite istemiyoruz. Üniversitelerimiz farklılaşsın içinde bulundukları bölgelere, şartlara göre mutlaka farklı işlevleri olan üniversiteler olsun. Birbirinin kopyası olan üniversitelerimizin ülkemize bir yere kadar değer katabilirler. Ama farklılaşan üniversiteler, belli alanlara yoğunlaşan o alanlarda dünya ölçeğinde işler yapan üniversiteler, ülkemize çok daha büyük değerler katar" ifadelerini kullandı. "Kadınların okullaşma oranını yüzde 14’ten yüzde 51’e çıkardık" Cumhuriyetin en kıymetli özelliğinin fırsat eşitliği olduğunu belirten Yılmaz, "Bazen sloganlar, ideolojik tartışmalar oluyor. Bence en kıymetli şeylerden biri budur. Hangi yörede doğarsanız doğun, hangi sosyoekonomik gruptan olursanız olun, devlet - ülke size bir fırsat sunuyorsa işte bu çok kıymetlidir. Bu açıdan şunun altını çizmek isterim: Fırsat eşitliği herkesin çaba göstererek daha iyi yerlere gelebileceği ortamı ifade eder. Ama o fırsatı değerlendirip, değerlendirmemek herkesin bireysel çabasına kalmıştır. Genç kızlarımızın, kadınlarımızın eğitime erişimi son 22 yılda iktidarımız döneminde en fazla önem verdiğimiz şeylerden biri bu oldu. Okul öncesinden yükseköğretime kadar kadınların okuma ve okullaşma oranlarında ciddi bir gelişme sağladık. Kadınların okullaşma oranını yüzde 14’ten yüzde 51’e çıkardık. Eğitimdeki bu dönüşümün toplumsal etkilerini önümüzdeki dönemlerde çok daha rahat göreceğiz. Bundan 20 yıl önce 182 bin olan yurt yatak kapasitemizi bugün 993 bine ulaştırdık; dünyada en fazla örgün öğrenci başına yurt, oda sayısı olan ülkelerden biri biziz. TBMM’de görüşmelerine başladığımız 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu teklifimizde eğitime öncelik verdik ve yüzde 14,8 ile en yüksek payı ayırdık. Bunların yanı sıra, göreve geldiğimizde 64 bin civarında olan öğretim elemanı sayısını bugün 185 bine çıkararak ülkemizi OECD ülkeleri arasında 8. sıraya taşıdık. Bu sayısal artış, bilimsel çalışmalara ve üretime de yansıdı; ülkemizi bilimsel yayınlar açısından dünya sıralamasında 29. sıradan 17. sıraya yükselttik. Ülkemizin yükseköğretimdeki başarısı, uluslararası raporlarla da tescilleniyor. İstanbul Üniversitesi, ARWU (Academic Ranking of World Universities) Sıralaması’nda ilk 500 üniversite arasında yer alıyor" şeklinde konuştu.
Sevgilisini darp eden müzisyen Can Tunaboylu hakkında 1 yıl 9 ay hapis
05 Kasım 2024 Salı - 14:16 Sevgilisini darp eden müzisyen Can Tunaboylu hakkında 1 yıl 9 ay hapis Sevgilisini darp ettiği gerekçesiyle yargılanan ’Yüzyüzeyken Konuşuruz’ grubunun eski gitaristi Can Tunaboylu hakkında "kasten yaralama" suçundan 1 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. ‘Yüzyüzeyken Konuşuruz’ grubunun eski gitaristi Can Tunaboylu’nun, sevgilisi şarkıcı Aybike Çelik’i darp ettiği gerekçesiyle "kasten yaralama" ve "hakaret" suçlarından 6 yıl 6 aya kadar hapis cezası talebiyle yargılandığı davanın karar duruşması görüldü. Anadolu 37. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, sanık Can Tunaboylu ve müşteki Aybike Çelik katılırken, taraf avukatları da salonda hazır bulundu. Duruşmada son savunmasını yapan sanık Tunaboylu, müştekiyi kasten yaralamadığını ve zorla tutmadığını söyleyerek, "Sonrasında da 2 hafta boyunca ilişkimiz devam etti. Hastaneye götürmek istediğimde kendisi kabul etmedi. Kolunu da o sürede kullanabiliyordu, kırık gibi değildi. Beni sosyal medyada linç ettikten sonra yüzlerce paylaşım yaptı, bir kere cevap vermedim. Ben sizin adaletinize güveniyorum. Beraatimi istiyorum" diye konuştu. Davayı karara bağlayan mahkeme, sanık Tunaboylu hakkında "kasten yaralama" suçundan 1 yıl 9 ay hapis cezası verdi. Sanığın sabıkasız olması nedeniyle hükmün açıklanmasını geri bırakan mahkeme, "hakaret" suçundan ise beraat kararı verdi.
Siemens, Danfoss Yangın Güvenliği’ni satın almak için anlaştı
05 Kasım 2024 Salı - 13:59 Siemens, Danfoss Yangın Güvenliği’ni satın almak için anlaştı Siemens, satın alma sayesinde yangın söndürme portföyünü yüksek basınçlı su sisi teknolojisi ile genişletecek. Satın alma, şirketin ana endüstrilerde büyümesini desteklerken, sürdürülebilir yangın söndürme çözümlerine geçişi de hızlandıracak. Siemens Akıllı Altyapılar, yangın söndürme teknolojisinde uzmanlaşmış ve Danimarka merkezli Danfoss Group’un bir yan kuruluşu olan Danfoss Fire Safety’yi satın almak için anlaşmaya vardı. Bu satın almanın büyümeyi artırması ve sürdürülebilir bir yangın güvenliği portföyü sunmaya geçişi hızlandırması bekleniyor. Yapılan açıklamaya göre, Siemens Akıllı Altyapılar Bölümü’ne bağlı Binalar İş Birimi altında faaliyet gösterecek olan Danfoss Yangın Güvenliği, bu portföy genişlemesi ile özellikle veri merkezleri, endüstriyel süreçler ve tüneller gibi hızlı büyüme gösteren sektörlere yönelik sürdürülebilir çözümler sunacak. Yeni teknoloji, yangın söndürme sistemlerinin çevreye zarar vermemesini ve etkin bir şekilde yangınları sona erdirmeyi sağlayacak. Böylece şirket müşterilerine daha yeşil ve daha güvenli seçenekler sunabilecek. “Sürdürülebilirliğe güçlü bir adım” Siemens Akıllı Altyapı Bölümü Binalar İş Birimi CEO’su Susanne Seitz, satın almanın şirketin yangın güvenliği alanında global platformdaki konumunu daha da güçlendireceğini belirterek şöyle konuştu: “Danfoss Yangın Güvenliği’ni bünyemize katmak, özellikle büyüme potansiyeli yüksek olan sektörlerde müşterilerimizin ihtiyaçlarına daha hızlı ve etkin bir şekilde yanıt vermemizi sağlayacak. Bu stratejik hamle, yangın söndürme pazarında sürdürülebilirliğe yönelik dönüşümü hızlandırmamız açısından da önemli bir adım”. “Sorunsuz bir geçiş sağlayacağız” Danfoss Kurumsal M&A Kıdemli Başkan Yardımcısı Troels H. Petersen ise, bu iş kolunun Siemens bünyesinde büyüyeceğinden emin olduklarını vurgulayarak şunları söyledi: “Şirket olarak önceliğimiz, çalışanlarımız, müşterilerimiz ve tedarikçilerimiz için sorunsuz bir geçiş sunmak”. 2019’dan beri Danfoss Grubu bünyesinde faaliyet gösteren Danfoss Yangın Güvenliği, 125 çalışanı ile "A Siemens Business" adı altında faaliyetlerine devam edecek. Satın alma işleminin, onaylar sonrasında 2024 takvim yılının sonuna kadar tamamlanması bekleniyor.