EKONOMİ - 31 Ekim 2024 Perşembe 11:09

Yarının Köyleri projesinde üçüncü dijital merkez Taraklı’da açıldı

A
A
A
Yarının Köyleri projesinde üçüncü dijital merkez Taraklı’da açıldı

Trendyol ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) iş birliğinde yürütülen ’Yarının Köyleri’ projesi, yerel kalkınmayı desteklemeye devam ediyor. Proje kapsamında Sakarya Taraklı’da kurulan dijital merkez hizmete girdi.



E-ticaret platformu Trendyol’un Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) iş birliğinde yürüttüğü kırsal kalkınma projesi ’Yarının Köyleri’, Adana ve İzmir’in ardından Sakarya ile devam ediyor. Projenin üçüncü dijital merkezi Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası’nın yerel paydaşlığında Taraklı’da açıldı. Yarının Köyleri projesi ile teknoloji olanaklarının köylere ulaştırılarak istihdamın artırılması, üretimin güçlendirilmesi, kültürel değerlerin korunarak kırsal kalkınmanın desteklenmesi hedefleniyor. Köylerde kurulan dijital merkezlerde başta çocuklar, gençler, kadınlar ve engelli bireylerin katılacağı kapsamlı çalışmalarla Anadolu’nun yöresel ürünlerinin markalaştırılmasına yönelik çalışmalar yapılıyor. Böylece yerelde yetiştirilen ürünlerin, zanaat eserlerinin ve el emeği ürünlerin, köyden doğrudan yurtiçi ve yurtdışındaki müşterileri ile buluşması için olanak oluşturuluyor.



Projenin ilk dijital merkezi, Aralık 2023’te Adana’nın Sarıçam ilçesine bağlı Kürkçüler Köyü’nde, ikinci merkez ise Mayıs 2024’te İzmir’in Seferihisar ilçesine bağlı Ulamış Köyü’nde açıldı. Sakarya Taraklı’nın ardından Diyarbakır ve Hatay’da belirlenen köylerde dijital merkezler oluşturulması için çalışmalar sürüyor. Proje kapsamında 2028 yılının sonuna kadar dijital merkez sayısının 10’a çıkması ve toplamda 1 milyondan fazla kişiye ulaşılması planlanıyor. Belirlenen illerde yeni e-ticaret girişimcisi oranının ise proje tamamlandığında yüzde 60 artması öngörülüyor.



UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, "Trendyol ile ortak amacımız, dijital araçların kalkınmada nasıl güçlü müttefikler olduğunu göstermektir. Bu merkez; toplumun tüm üyelerine dijital beceriler konusunda eğitim vererek ve farklı yerel ürünler için küresel pazarları açarak, yereldekilerin gelirlerini desteklemeye, fırsatları eşitlemeye ve köyle şehir arasındaki yaşam kalitesi uçurumunu kapatmaya yardımcı olacaktır" dedi.



Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Akgün Altuğ, “Yarının Köyleri projesi ile üreticilerimiz teknolojiyi daha etkin kullanarak üretimde verimliliği ve yeni pazarlara erişimini artırırken, kültürel değerlerimizin korunup tanıtılması da sağlanacak. Taraklı Dijital Merkezimizle her yaştan hemşerimizin günümüz ekonomisi için gerekli olan becerileri edinmesini sağlayarak Sakarya’nın geleneği yenilikle harmanlamada öncü olmasını sağlayacağız. UNDP ve Trendyol ile bu iş birliğinin ilimizde ve üyelerimiz için olumlu sosyal, ekonomik ve çevresel etkilerini görmeyi dört gözle bekliyoruz” ifadelerini kullandı.



Trendyol Grubu Kurumsal İletişim Direktörü İrem Poyraz, “Bir teknoloji şirketi olarak hayatın her alanında dijital uçurumun kapatılmasını sürdürülebilirlik vizyonumuzun önemli bir parçası olarak görüyoruz. Kapsamlı bir yerel kalkınma projesi olan ’Yarının Köyleri’ çerçevesinde Sakarya Taraklı’da açtığımız bu üçüncü merkezle birlikte, yol haritamıza uygun olarak Geyve ayvasından, Göynük tokalı örtmesine kadar pek çok ürünün üretiminden pazarlanmasına kadar her aşamada destek sağlayacağız. Yarının Köyleri’nden çıkan ürünler, ülkemizin sınırlarını aşarak Azerbaycan’dan Almanya’ya, Dubai’den Çek Cumhuriyeti’ne faaliyet gösterdiğimiz tüm pazarlara ulaşacak."



Akıllı tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması desteklenecek


Sürdürülebilir ve teknolojiye dayalı üretim kültürünü geliştirerek Anadolu’nun yöresel ürünlerini markalaştırmayı hedefleyen proje kapsamında Taraklı, akıllı tarım uygulamalarıyla tanışacak. Köyde dijital tarım ekipmanları kurulacak. İklim/açık hava istasyonları, toprak nemi ölçüm istasyonları, pompa otomasyon cihazları gibi sistemler sayesinde veriye dayalı ilaçlama, sulama, ekim ve analiz için altyapı oluşturulacak. Akıllı tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması desteklenecek. Böylece tarımsal verimin artmasına, yerel ürün kalitesinin iyileştirilmesine, maliyetlerin düşürülmesine ve doğanın korunmasına katkı sağlanacak.



Yerel ürünler dijital dünyaya entegre olacak


Bölgeye has öne çıkma potansiyeli olan ürünlerin tespitini de içeren Yarının Köyleri Taraklı Yol Haritası, bölgedeki paydaşların katılımıyla oluşturuldu. Geyve ayvası, beyaz kestane kabağı, cennet hurması ve enginar gibi yerel tarım ürünlerinin yanı sıra Göynük tokalı örtmesi, Taraklı bezi dokumaları ve ahşap oymacılığı gibi zanaat ürünleri, ilk etapta odaklanılacak ürünler olarak tespit edildi. Proje, köylülerin el emeğiyle ürettiği ürünlerin dijital dünyada tüketicilerle buluşmasına fırsat oluşturacak.



Dijital Merkez’de eğitim ve danışmanlık hizmetleri


Dijital Merkez’de, yerel üründen katma değerli ürüne dönüşüm süreçlerine destek olunması hedefleniyor. Söz konusu ürünleri halihazırda üreten ve ticaretini yapan kooperatif ve üretici birlikleri başta olmak üzere tüm üreticilere e-ticaret, e-ihracat, ürün geliştirme, markalaşma, paketleme, finans, kalite gibi konularda fiziksel ve çevrimiçi eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunulacak. Tüm bu hizmetlerden çevre köylerden gelen katılımcılar da faydalanabilecek.



Çocuklar için kodlama ve robotik atölyeleri


Yarının Köyleri kapsamında kurulan dijital merkezler, toplumun her kesimine fiziksel ve çevrimiçi eğitim ve atölye çalışmaları sağlıyor. Her merkezde bir eğitim salonu ve bilgisayarlar, 3D yazıcı, robotik ve kodlama setleri ve küçük bir fotoğraf stüdyosu sunan bir teknoloji atölyesi bulunuyor. Ortaokul öğrencileri merkezde dijital becerilerini geliştirmek için robotik ve kodlama eğitimleri alabilecekler. Merkez, köy sakinlerinin dijital dünyaya entegrasyonunu hızlandıracak.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Başkan Durbay: "Şiddet son bulana kadar kadınların yanındayım" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Manisa İl Başkanlığı’nın kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla düzenlediği “Benim adım kadın” adlı defilede Manisalı kadınlara seslenen Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay, "Hiçbir kadın kendini yalnız ve çaresiz hissetmesin; Şehzadeler’de kadın dayanışmasının en güçlü destekçisi olacağım." dedi. CHP Manisa İl Başkanlığı, kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla "Benim adım kadın" adlı bir defile düzenledi. Etkinliğe Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, belediye başkan yardımcıları, kadın ve gençlik kolları ile çok sayıda davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programda, kadınların dayanışma ve mücadele gücünü artırmaya yönelik mesajlar verildi. Başkan Durbay: "Kadınlar kendini yalnız ve çaresiz hissetmesin" Şehzadeler’in ilk kadın belediye başkanı olan Gülşah Durbay, konuşmasında Atatürk’ün kadınlara eşit yurttaşlık hakkı tanıyarak toplumda özgür ve bağımsız bireyler olmalarını sağladığını ancak, günümüzde kadına yönelik şiddetin hala ciddi bir toplumsal sorun olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı: "Kadınlar her gün çeşitli biçimlerde şiddete maruz kalıyor ve ne yazık ki bu şiddet bazen öldürücü boyutlara ulaşıyor. Örneğin, Ocak 2014 ile Ocak 2024 yılları arasında 2 bin 982 kadın cinayete kurban gitmiş, bu yılın ilk 10 ayında ise 327 kadın öldürülmüştür. Bu cinayetler ülkemiz için büyük bir utanç kaynağıdır." Son olarak, Şehzadeler’de eşi tarafından şiddete uğrayan bir kadını ziyaret ettiğini belirten Durbay, şöyle devam etti: "Kadın bir belediye başkanı olarak tüm kadınlara söz veriyorum; hiçbir kadın kendini yalnız ve çaresiz hissetmesin. Kadına yönelik şiddet son bulana kadar birlikte mücadele edecek ve dayanışma sağlayacağız. Kadın cinayetlerinin önlenmesi için 6284 Sayılı Kanun etkin bir şekilde uygulanmalı ve kadınların koruma talepleri hızla gerçekleştirilmelidir." Ferdi Zeyrek: "Kadınlar için daha iyi bir dünya inşa etmeliyiz" Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ise, kadınların toplumdaki önemine vurgu yaparak, "Keşke böyle etkinliklere ihtiyaç duyulmasaydı. Kadına şiddet, yalnızca kadınların değil, hepimizin meselesidir. Manisa Büyükşehir Belediyesi olarak, şiddet gören kadınlara psikolojik destek ve her türlü yardımı sağlamaya devam edeceğiz." dedi. Güçlü mesajlar verildi Defilede kadınlar, şiddet karşıtı pankartlarla podyuma çıktı ve günlük ile yöresel kıyafetler sergilendi. Mini konser ve danslarla renklenen programda, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper ve Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in eşi Nurcan Zeyrek, yöresel kıyafetlerle "Çocuk Gelinlere Hayır" mesajı verdi. Etkinlik sonunda, İl Başkanı Özalper emeği geçen herkese teşekkür ederek, kadına yönelik şiddetin son bulması için mücadelenin devam edeceğini belirtti.
Hatay AXA Türkiye’nin Hatay’da inşa ettiği ‘Büyükdalyan Tüm Kalplerde İlkokulu’ bölgedeki çocuklara umut oluyor Depremin yaralarının sarıldığı Hatay’da AXA Türkiye ve acentelerinin iş birliğiyle inşa edilen Büyükdalyan Tüm Kalplerde İlkokulu’nda bölgedeki çocuklar eğitim öğretim faaliyetlerine devam ediyor. AXA Türkiye ve acentelerinin iş birliği ile deprem bölgesinde kalıcı bir çözüm sunma amacıyla Hatay’ın Antakya ilçesi Büyükdalyan Mahallesi’nde inşa edilen Büyükdalyan Tüm Kalplerde İlkokulu, Milli Eğitim Bakanlığınca resmi onaylarını tamamlayarak eğitim öğretim döneminin başında eğitim vermeye başlamıştı. Bölgedeki öğrencilere umut olan, son teknolojik sistemlerle donatılan 8 derslikli okulda öğrenci sayısı 200’e yaklaştı. Depremin yıktığı kentte yaraların sarılması için çocukların hayatına dokunan AXA Türkiye, bölgedeki çocuklara umut oldu. AXA Türkiye çalışanları ve acenteleri de okula ziyaret gerçekleştirerek öğrencilerle bir araya geldi. Öğrenciler tarafından hazırlanan program; saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı, öğrencilerin özenle hazırladıkları gösterileri ile devam etti ve protokol konuşmalarıyla sona erdi. AXA Türkiye yöneticileri ve acente temsilcileri, okulun öğrencilerine çeşitli hediyeler dağıttı. “Geleceğe umutla bakabileceğimiz eğitim ve öğretim yuvası yapmayı başardık” AXA Türkiye CEO’su Yavuz Ölken, deprem sonrası bölgenin yeniden inşasına katkıda bulunduklarını belirterek, “Yaklaşık bir buçuk yıldır bu coğrafya deprem sonrasını yaşıyor. İlk yılı çok sancılıydı, enkazın kaldırılması noktasında çok önemli sorunlarla karşılaşıldı ancak şehir yeniden ayağa kalkmalıydı. Bu coğrafyadaki ailelerin buluşması için en önemli kaynak çocuklar. Çocukların buluşması için de okula ihtiyaç vardı, ilk günden bugüne kadar bu konuda çok yoğun bir tempoda çalıştık. Toplumsal dayanıklılığın güçlenmesi ve gelişmesi için eğitim en öncelikli konumuz. Bölgemizde deprem nedeniyle eğitimin aksamasına hiçbirimizin gönlü razı gelmezdi. Sigorta sektöründe dayanışmanın en iyi örneği diyebileceğimiz bu projeyle gurur duyuyoruz. Ailemiz dediğimiz acentelerimiz bizi bu konuda da yalnız bırakmadılar, her birine müteşekkiriz. Okulumuzu; AXA Türkiye çalışanlarıyla beraber, kurumumuzun da önemli kaynak aktarımıyla birlikte, geleceğe umutla bakabileceğimiz bir eğitim ve öğretim yuvası yapma başarısını gösterdik” dedi. “Okulumuz, 8 derslikli 200 öğrenci kapasitesi olan bir okul” Eğitim öğretim dönemi başında faaliyetlerine başlayan okul ile ilgili bilgi veren Ölken, “8 derslik ile faaliyet gösteren okulumuza eğitimde kullanılan son teknolojileri getirdik. Hatay’ın Büyükdalyan Mahallesi’nde hizmet veren okulumuzda çok keyifli bir ortam var. Çocuklarımızın geleceğe güvenli hazırlanması için hem donanım hem de eğitim desteklerimizin yanında farklı ihtiyaçlarına da cevaplar vermeye çalışıyoruz. Bu okulun, sadece bir bina değil; çocukların geleceğe umutla bakmasını sağlayacak, hayatlarına dokunacak bir yuva olacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Denizli Milletvekili Ün; “Dünyada 450 milyon çocuk savaş, afet ve kriz bölgelerinde hayata tutunmaya çalışıyor” Denizli Milletvekili Sema Silkin Ün, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı. Milletvekili Ün, Türkiye ve dünya genelinde 2,5 milyar çocuğun temel haklarının korunabilmesi için alınması gereken önlemlerine dikkat çekerek, herkesin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurguladı. 1989 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun, çocukların haklarını savunmak amacıyla Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni kabul ettiğini belirten Milletvekili Ün, açıklamasında "O günden bugüne Dünya Çocuk Hakları Günü’nü kutluyoruz. Bu sözleşme, her çocuğun eğitim, sağlık, barınma gibi temel haklara ve fiziksel, psikolojik ya da cinsel sömürüye karşı korunma hakkına sahip olduğunu ifade eder," dedi. Milletvekili Ün, dünya üzerinde yaşayan 2,5 milyar çocuğun haklarının korunabilmesi için herkesin sorumluluk taşıması gerektiğinin altını çizdi. Günümüzde başta Gazze olmak üzere birçok bölgede, çocukların temel haklarından mahrum kaldığını ve yaşama haklarının bile tehdit altında olduğuna dikkat çeken Milletvekili Sema Silkin Ün, “Bugün; Filistin, Lübnan, Yemen, Doğu Türkistan, Suriye, Ukrayna, Keşmir, Arakan ve birçok Afrika, Asya ve Güney Amerika ülkesinde çocuklar temel haklarından yoksun. Öte yandan kendi ülkemizde de yeni doğanların ölümüne sebep olan sefil bir çeteleşme ile karşı karşıyayız. Çalışmak zorunda olan evlatlarımız, suça sürüklenen çocuklarımız, erken yaşta uyuşturucu baronlarının ağlarına düşen çocuklarımız var. Bütün çocuklarımız için mücadelemiz bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edecek." diye konuştu. Dünya genelinde 450 milyon çocuğun savaş, afet veya insani kriz bölgelerinde hayatta kalmaya çalıştığını ifade eden Ün, bu çocukların temel haklardan mahrumiyetlerinin sadece bu bölgelerle sınırlı olmadığını vurguladı. Sosyal yetimlere dikkat çekti Ayrıca, dünya üzerinde 1 milyar yetim, öksüz veya sosyal yetim statüsünde olan çocuk bulunduğunu belirten Milletvekili Ün, sosyal yetimlerin en yüksek nüfusa sahip grup olduğunu, yani anne ve babası hayatta olmasına rağmen, sevgi ve ilgiye muhtaç olan çocukların sayısının büyük olduğunu söyledi. Milletvekili Ün, "Unutmayalım ki her çocuk, iyi bir eğitim, sağlıklı bir yaşam, güvenli bir çevre ve şefkatli bir büyüme hakkına sahiptir. İnsanlığımızın geleceği olan çocuklarımıza hak ettikleri yaşamı sunabilmek, hepimizin sorumluluğudur. Çocuk hakları gününde en temel hak olan yaşam hakkını konuşmak zorunda olmak çok acı" dedi.