ASAYİŞ - 27 Ocak 2025 Pazartesi 20:03

Gezi Parkı soruşturmasında menajer Ayşe Barım tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edildi

A
A
A

Menajer Ayşe Barım, Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında yürütülen soruşturma kapsamında 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme' suçundan tutuklama talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edildi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı eylemlerine iştirak ettiğine dair son dönemde yazılı ve görsel basında iddiaların yer alması üzerine re'sen başlatılan soruşturmada, Barım'ın Gezi Parkı davasının firari sanığı olan oyuncu Mehmet Ali Alabora ve Alabora'nın başka bir şahısla bir adet tape görüşme yaptığı, görüşmede sanatçılar tarafından Gezi Parkı'nda bir bildiri yayınlanması konusunda fikir alışverişinin yapıldığı tespit edilmişti. Görüşmede henüz içeriği tespit edilemeyen bildirinin kendilerine zarar verebileceği, eylemlerin daha aktif bir şekilde gerçekleştiği zaman yayınlanması gerektiği kanaati oluşturularak neticelendirildiği belirlenmişti. Soruşturma kapsamında şüpheli Barım'ın Gezi Parkı davası sanıklarından Osman Kavala, Çiğdem Mater Utku ve Memet Ali Alabora ile olaylarla ilgili yoğun iletişiminin bulunduğu, Barım hakkındaki analiz çalışmalarında ise Gezi Parkı olaylarının başlangıç tarihi aralığında Barım'ın sahibi olduğu firmaya bağlı sanatçılarla 29 Mayıs-2 Haziran 2013 tarihleri arasında bahse konu sanatçıları Gezi Parkı olaylarına katılması için yönlendirdiği, bizzat kendisinin de firmasına bağlı sanatçılarla birlikte olaylara katıldığı iddia edilmişti. Olayların planlayıcılarından olduğu öne sürülen Barım, 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme' suçundan yakalanarak gözaltına alınmıştı.

Tutuklama talep edildi

Şüpheli Barım, emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na sevk edildi. Savcılıkta yaklaşık 3 saat ifade veren Barım, daha sonra 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme' suçundan tutuklama talebiyle nöbetçi hakimliğe çıkarıldı.

Menajer Ayşe Barım’ın Gezi Parkı soruşturmasının detayları sevk yazısında ortaya çıktı

Menajer Ayşe Barım’ın, Gezi Parkı olaylarında sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla hakkında yürütülen soruşturmanın detayları Savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Yazıda, Barım’ın eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu, Barım’ın şirketine bağlı oyuncuların 2021’de orman yangını ve deprem felaketlerinden sonra Türkiye’yi uluslararası arenada yetersiz gösterme kampanyasına katıldığı belirtildi. Ayrıca, Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu hakkında ‘yalan tanıklık’ suçundan soruşturma yürütüldüğü de öğrenildi.

Menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Parkı olaylarında şirketine bağlı sanatçıları eylemlere katılması için yönlendirdiği ve olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla yürütülen soruşturma sürüyor. Hakkında tutuklama talep edilen Barım’ın soruşturmasının detayları Savcılığın sevk yazısında ortaya çıktı. Sevk yazısında, soruşturmanın konusunun ve amacının Gezi Parkı eylemlerine katılanlar değil sivil toplum hareketlerini yönlendirip kullanarak ve şiddete evirerek mevcut hükumetin ortadan kaldırılmasını amaçlayan organizasyonunun tüm yönleriyle açığa çıkartılması olduğu vurgulandı.

Barım ile Alabora’nın tapeleri ortaya çıktı

Şüpheli Barım’ın Gezi Davası firari sanıklarından olan Mehmet Ali Alabora ile gezi olayları kapsamında bir bildirinin yayınlanıp yayınlanmaması konusunda fikir alış verişinde bulunduklarına dair tape görüşmesinin bulunduğu içeriğinde ise Barım’ın "Herhalde Şebnem seni aradı, bana bu on buçukta bu metin gelince benim böyle kan tepeme çıktı ve hani senin için bir panik oldum, kesinlikle yani bunu ne olur böyle yayınlamayın diye’’ dediği, Alabora’nın "Şu anda, şu an itibari ile böyle bir metin düşünüyorum’’ dediği, Barım’ın ise ‘’Bizim oyunculara da bir yani şuanda böyle bir şey sakın ha yapmayın dedim fakat şimdi beni Sevilay aradı ve Çiğdem Mater ona yollamış bunu yönetmenler imzalasın diye, buna Mehmet Ali’nin onayı ve haberi var demiş’’ dediği kaydedildi. Sanatçılara ilişkin Gezi parkında etkin rol alan firari sanık Mehmet Ali Alabora'nın şüpheli Ayşe Barım ile bir bildiri yayınlanması konusunda görüşmelerin yapıldığı, bu bildirinin şu aşamada zarar vereceği, kamuoyu baskısı ile daha aktif gerekliliği durumunda paylaşılması gerektiği bu yüzden ilerleyen süreçte değerlendirileceği şeklinde yazışmaların olduğu aktarıldı.
Eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu kaydedildi

Sevk yazısında, şüpheli Barım’ın Gezi Parkı olaylarının başlangıç tarihi aralığında Bergüzar Korel ile 7 kez, Ceyda Düvenci ile 4 kez, Dolunay Soysert ile 10 kez, Halit Ergenç ile 12 kez, Hümeyra Akbay ile 5 kez, Mehmet Günsur ile 1 kez, Nehir Erdoğan ile 2 kez, Selma Ergeç ile 8 kez, Nejat İşler ile 2 kez ve Rıza Kocaoğlu ile 1 kez telefon görüşmesi yaptığı, kendisinin de kendi şirketine bağlı sanatçılarla Gezi olaylarına fiilen katılarak eylemlerin kitleselliğini arttırma çabası içerisinde olduğu belirtildi.

Etki ajanlığı yaptığı vurgulandı

Şüpheli Barım’a ait şirket oyuncularının 2021 yılında yaşanan Orman Yangını ve Deprem felaketlerinden sonra Türkiye’yi uluslararası arenada yetersiz gösterme adına sosyal medyada başlatılan #HelpTurkey kampanyasına eş zamanlı olarak katıldıkları tespit edildiği, şirket faaliyetlerinin yöneldiği etki ajanlığı amacı itibariyle ve kastını ortaya çıkarma açısından dikkate değer olduğu belirtildi.

Toplumda tanınan oyuncuları eylemlere yönlendirdiği belirtildi

Sevk yazısında, Barım'ın Gezi Davası ana faillerinden olan firari sanık Mehmet Ali Alabora ve Çiğdem Mater Utku ile doğrudan irtibatlı olduğu, kendisinin irade gösteren, danışılan ve onayı alınan kişi olarak tespit edildiği, bu şekilde olayları planlayan, örgütleyen ve yönlendiren, iradesi sorularak bu yönde kendisinin karar bildirerek yön verici ve belirleyici olduğu, kendi şirketine bağlı toplumda tanınan oyuncuları eylemlere yönlendirerek oyuncuların toplumda tanınırlığını ve etki gücünü de kullanarak daha fazla kitleselleşmesini amaçladığı ve bunda da kısmen başarılı olduğu kaydedildi.
Bazı oyuncuların Barım’ı kayırma amaçlı ifade verdiği aktarıldı
Yazıda ayrıca, bazı oyuncuların tanık sıfatıyla alınan ifadelerinde kendi iradeleriyle eylemlere katıldıklarını beyan etseler de şüpheli ile eylemlerin başladığı döneme dair yoğun irtibatlarının içeriğini hayatın olağan akışına uygun olarak açıklayamadıkları, , iç ve dış kamuoyu tarafından günlerce takip edilen ve gündemde tutulan olayların kitleselleşmeye başladığı bir dönemde görüşme içeriklerine yönelik ile şüphelinin eylemlerin olduğu dönemde Gezi Parkında kendileriyle bulunmasına rağmen kaçamaklı cevaplarının şüpheliyi kayırma amacıyla yapıldığının açıkça anlaşıldığı kaydedildi.

Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu’na ‘yalan tanıklık’ suçundan soruşturma

Sevk yazısında, tanık olarak ifade veren oyuncular Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'nun tanık ifadelerinde olayların faillerinden Memet Ali Alabora ile olaylar sürecinde irtibatları, birlikte eylem görüntüleri bulunmalarına rağmen irtibatlı olmadıklarına dair beyanda bulunmaları nedeniyle ayrıca ‘yalan tanıklık’ suçundan soruşturma yürütüldüğü de kaydedildi.

Sema Demir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara 9 ayrı suç örgütüne “Hücre” operasyonları: 76 şüpheli yakalandı, 50’si tutuklandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya son bir haftadır düzenlenen “Hücre” operasyonları ile 9 ayrı organize suç örgütünün çökertildiğini ve yakalanan 76 şüpheliden 50’sinin tutuklandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın paylaştığı bilgilere göre; Aksaray, Kırşehir, Hatay, Balıkesir, İstanbul, Tunceli, İzmir, Kahramanmaraş ve Antalya Cumhuriyet Başsavcılıkları ve Jandarma Genel Komutanlığı KOM Daire Başkanlığı koordinesinde; İl Jandarma Komutanlıklarınca organize suç örgütlerine yönelik “Hücre” operasyonları düzenlendi. Düzenlenen operasyonlar sonucu Kırşehir’de M.C.K.’nin elebaşılığını yaptığı, Kahramanmaraş’ta M.Y.’nin elebaşılığını yaptığı, Aksaray’da Y.T.’nin elebaşılığını yaptığı, İstanbul’da A.A.’nın elebaşılığını yaptığı, Hatay’da E.B.’nin elebaşılığını yaptığı, Balıkesir’de M.A.K.’nin elebaşılığını yaptığı, Tunceli’de S.M.’nin elebaşılığını yaptığı, İzmir’de E.K.’nin elebaşılığını yaptığı, Antalya’da M.D.’nin elebaşılığını yaptığı 9 ayrı organize suç örgütü çökertildi. Operasyonlarda 76 şüpheli yakalanırken şüphelilerden 50’si tutuklandı. 25’i hakkında adli kontrol kararı verildi, 1’inin işlemleri ise devam ediyor. Operasyonlarda yakalanan organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, silah ve mühimmat kaçakçılığı, tefecilik, nitelikli dolandırıcılık, futbol ve diğer spor müsabaka oyunlarında bahis oynatmak, göçmen kaçakçılığı, sınai mülkiyet kanuna muhalefet, kasten yaralama, mala zarar verme, tehdit, uyuşturucu imal ve ticareti, nitelikli yağma ve suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçlarından savcılıklar tarafından haklarında soruşturma başlatıldı. Ayrıca operasyonlar sonucu; 10 adet ruhsatsız tabanca, 5 adet ruhsatsız av tüfeği ve çok sayıda çek ve tapu senedi, muhtelif miktarda uyuşturucu madde ile çok sayıda bilgisayar, cep telefonu ve banka kartı ele geçirildi.