ÇEVRE - 27 Aralık 2025 Cumartesi 10:10

Erzincan beyaza büründü: Geçitlerde karla mücadele seferberliği

A
A
A

Erzincan’da gece saatlerinde başlayan ve etkisini artıran kar yağışı, kent merkezini ve yüksek kesimleri beyaza bürüdü. Şehirde kartpostallık görüntüler oluşurken, ulaşımda aksama yaşanmaması için ekipler teyakkuza geçti.

Erzincan’da beklenen kar yağışı, şehir merkezi ve yüksek rakımlı bölgelerde etkili olmaya başladı. "Beyaz gelinliğini" giyen kentte kar kalınlığı yer yer yükselirken, güne karla uyanan vatandaşlar araçlarının üzerinde biriken karları fırçalarla temizleyerek mesailerine başladı.

Çocukların neşesi, büyüklerin çilesi oldu

Park ve bahçelerde biriken kar, görsel bir şölen sunarken çocukların eğlence kaynağı oldu. Karın tadını çıkaran çocukların aksine, sürücüler ve işe gitmeye çalışan vatandaşlar zor anlar yaşadı. Belediye ve Karayolları ekipleri, ulaşımın etkilenmemesi için ana arterlerde ve kaldırımlarda temizlik çalışmalarını yoğunlaştırdı.

Erzincan beyaza büründü: Geçitlerde karla mücadele seferberliği

Kritik geçitlerde aralıksız çalışma

Kar yağışının en yoğun hissedildiği noktalar ise Erzincan’ı komşu illere bağlayan yüksek rakımlı geçitler oldu. Sakaltutan Geçidi: Erzincan-Sivas kara yolundaki 2 bin 160 rakımlı geçitte kar ve tipi ulaşımı olumsuz etkiliyor.

Ahmediye Geçidi: Erzincan-Gümüşhane kara yolundaki 2 bin 120 rakımlı bölgede ekipler küreme ve tuzlama çalışmalarını sürdürüyor.

Karayolları 164. Şube Şefliğine bağlı iş makineleri, geçitleri ulaşıma açık tutmak için 24 saat esasına göre çalışırken, bölge trafik ekipleri de zincirsiz ve hazırlıksız araçların geçişine izin vermiyor.

Erzincan beyaza büründü: Geçitlerde karla mücadele seferberliği

Meteorolojiden "dikkatli olun" uyarısı

Meteoroloji yetkilileri, yağışların yüksek kesimlerde devam edeceğini bildirerek buzlanma ve don olaylarına karşı uyarılarda bulundu. Özellikle şehirlerarası yola çıkacak sürücülerin; kış lastiği, zincir ve çekme halatı gibi ekipmanlarını yanlarında bulundurmaları noktasında dikkatli olmaları istendi.

Adem Küçükkaya - Ahmet Akbuğa

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Akyaka’nın eşsiz doğasında hedefler bulunuyor Muğla’nın Ula ilçesine bağlı Akyaka, spor ve doğayı bir araya getiren dev bir organizasyona ev sahipliği yapıyor. U14 Türkiye Oryantiring Şampiyonası, sporcuların kıyasıya mücadelesiyle start aldı. Doğası, tarihi ve deniziyle dünyanın sayılı rotalarından biri olan Ula Akyaka, bu kez sporun heyecanına tanıklık ediyor. Türkiye Oryantiring Federasyonu tarafından düzenlenen U14 Türkiye Oryantiring Şampiyonası, sporcuların ilk gün çıkışlarıyla resmen başladı. Şampiyonanın ilk gününde sporcular, Akyaka’nın kendine has bitki örtüsü ve zorlu parkurlarında hedef bulma mücadelesi verdi. Ellerinde harita ve pusulalarla strateji geliştiren genç sporcular, sadece rakipleriyle değil, aynı zamanda zorlu doğa şartları ve zamanla da yarıştı. Yarışmacılar hedeflerine ulaşmak için ter dökerken, Akyaka’nın benzersiz manzarası ve atmosferi organizasyona ayrı bir renk kattı. Hem teknik becerinin hem de fiziksel dayanıklılığın ön planda olduğu müsabakalarda, genç yeteneklerin azmi izleyenlerden tam not aldı. Muğla Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünden yapılan açıklamada federasyon yetkilileri ve organizasyon komitesi, şampiyonanın centilmenlik içerisinde geçmesini temenni ederek, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tüm sporculara başarı dileklerini iletti. Şampiyona, önümüzdeki günlerde gerçekleşecek farklı etap ve kategorilerdeki yarışlarla devam edeceği açıklandı.
Muğla Bodrum Devlet Hastanesi’nde 34 yıllık emek duygusal veda ile sona erdi Muğla’nın Bodrum ilçesinde, Bodrum Devlet Hastanesinde 1991 yılından bu yana görev yapan Genel Cerrah Metin Özer, 34 yıllık meslek hayatını kendi isteğiyle noktalarken, hastane personeli tarafından gözyaşları içinde uğurlandı. Yıllar boyunca Bodrum’da binlerce hastaya hizmet veren 65 yaşındaki Metin Özer’in ayrılık kararı, mesai arkadaşları arasında duygusal anlara neden oldu. Hizmet süresini tamamladığını belirten Özer için hastane yönetimi tarafından veda programı düzenlendi. Hastane yemekhanesinde gerçekleştirilen programa, Metin Özer’in eşi Psikolog İlknur Özer’in yanı sıra Bodrum Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Battal Yıldırım, eski başhekim ve Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op. Dr. Oğuz Şahin, hastane yöneticileri, idari personel ve çok sayıda sağlık çalışanı katıldı. Duygusal anların yaşandığı programda Metin Özer için veda konuşmaları yapıldı. Meslek hayatına dair hatıraların paylaşıldığı etkinlikte kendisine çiçek ve teşekkür plaketi takdim edildi. Program, veda pastasının kesilmesiyle devam ederken, etkinlik sonunda sağlık çalışanları Metin Özer’e tek tek sarılarak veda etti. 1991 yılında başladığı görevini artık sonlandırdığını söyleyen Dr. Metin Özer, göreve başladığı dönemde Bodrum’da 25 yataklı ve yalnızca 4 uzmanı bulunan bir hastane olduğunu ancak geçen yıllar içinde sağlık hizmetlerinin büyük bir gelişim gösterdiğini ifade etti. Özer, "O yıllardan bugüne kadar çok şey yaşandı. Hastaneler büyüdü, bu binaya taşındık. Birlikte çalıştığımız çok sayıda arkadaşımız oldu. Göreve başladığımda yeni işe başlayan arkadaşlarım bugün yetişkin bireyler oldu. Sevgi ve saygı çerçevesinde güzel yıllar geçirdiğimizi düşünüyorum. Şu an net bir planım yok. Tekrar çalışabilirim ya da emeklilik sürecini yaşayabilirim. Buradaki arkadaşlarımla bağımı koparmayacağım" dedi. Bodrum Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Battal Yıldırım ise Metin Özer’in meslek hayatına vurgu yaparak, "İyi bir hekim denildiğinde Metin Özer bu tanımın karşılığıdır. Sabırlı, nazik ve şefkatli yaklaşımıyla her zaman örnek olmuştur. Kendisine emekleri için teşekkür ediyorum" dedi.
İstanbul Balıklı Rum Hastanesi ihbarda bulunmuştu: "Sahte reçete" soruşturması tamamlandı İstanbul’da bulunan Balıklı Rum Hastanesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde, usulsüz reçete düzenlenerek, muayene olmayan hastaların tedavi edilmiş gibi gösterip, SGK’nın ve hastanenin zarara uğratıldığı iddiasına ilişkin, yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianamede, bir sanık hakkında, 46 yıla kadar, 4 sanık hakkında ise 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Balıklı Rum Hastanesi’nde, çocuk psikiyatri doktoru Prof. Dr. A.E. ve tıbbi sekreter N.D. ile bir eczanede kalfa olarak çalışan R.Ç. başta olmak üzere 16 şahsın, sahte reçete düzenleyerek Balıklı Rum Hastanesini zarara uğratıldığı, konun ise hastane tarafından yapılan iç denetimde ortaya çıktığı olaya ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde yapılan operasyon neticesinde, 6 şüpheli gözaltına alınmış, bu şüphelilerden 3’ü tutuklanmıştı. Konuya ilişkin, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan 157 sayfalık iddianamede; Balıklı Rum Hastanesi Vakfı ‘müşteki’, 18 kişi ‘mağdur’, 16 kişi ‘müşteki’, 5 şahıs ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, tıbbi sekreter N.D. ve eczacı kalfası R.Ç. diğer sanıkların da içinde olduğu sahte reçeteler düzenlenmek suretiyle resmi evraklarda sahtecilik yapıldığı, müşteki hastane başta olmak üzere bir çok kişi ve kuruma zarar verdiği, Balıklı Rum Hastanesi Vakfı’nın kendi kurum bünyesinde yapmış olduğu iç denetim sonucunda; hastanede "Çocuk Psikiyatristi" olarak görev yapan sanık Prof.Dr. A.E. ve tıbbi sekreter sanık N.D.’nin, dışarıdan eczacılar ile anlaşarak, kimlik kontrolü yapmadan hastayı muayene ettikleri, resmi evrak düzenledikleri, hastaneye gelen kişi adına SGK sisteminde sorun olmadığı halde "Sistemde Problem Var" mazeretiyle kayıt açmadan işlem yaptıkları ve yeşil ile kırmızı reçete düzenledikleri, bunun sonucunda da kamu kurumlarını zarara uğrattıkları belirtildi. "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak SGK zarara uğratıldı Protokol numaralarının çoğunda muayene olan hastanın değil, başkalarının kayıtlı olduğunun belirtildiği iddianamede, hastaların kayıtlı oldukları tarihte hastaneye hiç gelmedikleri, dolayısıyla hastaların hastanenin resmi sisteminde hiç bir kaydı olmadığı, dolayısıyla o kişi adına hastanede kaydı olan başka bir kişinin protokol numarasına yazılarak adına sahte reçete düzenlendiği, sisteme kaydedilmeyen hastalara usulsüz reçete verildiğinde; "Kişinin ne kadar ilaç alıp alamayacağı, sistemin buna izin verip vermediğinin görülmediği, "kırmızı ve yeşil reçeteli ilaçların fazla miktarda ve kayıtsız alındığının tespit edildiği, bazı hastaların belirli bir tarihten sonra hastane sistemine hiç kayıt olmadıkları, ancak bu hastalar adına yeşil ve kırmızı reçete düzenlenmeye devam edildiği aktarıldı. İddianamede, hastanenin maddi zarara uğradığı gibi hastaneye gelmeyen bu hastaların adına kendilerinden habersiz reçete düzenlenmesi sebebiyle bu kişilerin kimlik bilgilerinin izinsiz kullanıldığı, birçok hastaya hastanenin yoğun olduğu söylenerek, sanık Doktor A.E. tarafından, anlaşmalı olduğu bazı psikiyatristlere yönlendirilme yapılarak hastanenin maddi kayba uğradığı, hastane ve sağlık çalışanlarının normalde "dışarıda başka eczane, sağlık kurumu gibi yerler ile resmi ve uygun olmayan ilişki içine girmesi" yasak olduğu halde sanık Doktor A.E’nin sürekli olarak eczane kalfası R.Ç. tarafından reçete edilen ilaçlar getirildiği, bunun sonucunda da her ikisi arasında menfaat ilişkisi olduğu bilgisi yer aldı. Hazırlanan iddianamede, bazı hastalara "SİSTEM YOKTUR" kaşesi vurularak sisteme kayıt edilmeden çokça yeşil ve kırmızı reçeteye tabi ilaçların hastane adına reçete edildiği, SGK’nın maddi kayba uğramasına sebep olunduğu bilgisi yer aldı. İlaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri belirtildi Hazırlanan iddianamede, Doktor A.E.’nin, 2020 yılından beri hastanede çalıştığı, bir psikolojik danışmanlık merkezine yüzde 50 ortağı olduğu, bu merkezin 3 yöneticisinden de biri olduğu, ayrıca Doktor A.E.’nin eylemlerini hastane çalışanı N.D. ile birlikte hareket ederek gerçekleştirdikleri, sanıkların Balıklı Rum Hastanesine kayıt yaptırmayan ancak özel polikliniğe giden hastaların reçetesini hastane aracılığı ile SGK’ya fatura ettikleri, fatura edilen ve kırmızı ve yeşil reçetelere mahsus edilerek alınan ilaçları el altından farklı kişilere yüksek fiyatlardan satarak haksız kazanç elde ettikleri, yazılan usulsüz ilaçlardan dolayı temin edilen haksız kazancı diğer sanıkların aralarında paylaştıkları, bu ilaçları temin ederken Eczacı sanık A.H. ile ilaç mümessili sanık C.K.’nin iletişim kurarak ilaç temini yönünde birlikte hareket ettikleri, işlenen suç yönünden dosyadan bulunan tüm sanıkların iş birliği içerisinde hareket ettikleri aktarıldı. Sanıklar hakkında değişen oranlarda hapis talebi İddianamede, sanık A.H. hakkında, 5 suçtan 21 yıldan, 46 yıla kadar, sanık A.E. başta olmak üzere diğer sanıklar C.K., N.D. ve R.Ç. hakkında ise 11’er yıldan 26’şar yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi. Hazırlanan iddianame Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Sanıkların yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak.