EKONOMİ
29 Aralık 2025 Pazartesi - 16:41 Hepsiburada 1 Temmuz’da bayrak değişimine hazırlanıyor Hepsiburada, şirket ve CEO’su Nilhan Onal Gökçetekin arasında planlı bir liderlik geçişi başlatma kararı alındığını duyurdu. Geçişin 1 Temmuz 2026 itibarıyla tamamlanması bekleniyor. Son birkaç yıl boyunca Hepsiburada, finansal disiplini güçlendirmeye ve şirket temellerini sağlamlaştırmaya odaklandı. Şirket ve CEO, bu aşamanın başarıyla tamamlanmasının ardından, liderlik geçişinin önümüzdeki dönemde başlatılması konusunda görüş birliğine vardı. Geçiş, sürekliliğin ve icra momentumunun korunacağı bir çerçevede, sorumlulukların düzenli ve dikkatli bir şekilde devredilmesi sonrasında gerçekleşecek. Lomtadze: "Hepsiburada’nın bir sonraki liderlik dönemi şirket içinden yetişen liderlerle inşa edilecek" Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hepsiburada Yönetim Kurulu Başkanı Mikheil Lomtadze, "Nilhan ile yakın bir şekilde çalıştım ve Hepsiburada’ya katkıları için kendisine teşekkür etmek isterim. Görev süresi boyunca şirket finansal disiplinini güçlendirdi ve uzun vadeli stratejisini hayata geçirme kabiliyetini pekiştirdi. Bu geçişi, süreklilik ve operasyonların kesintisiz devamına odaklanarak birlikte planladık. Ayrıca şunu da önemle belirtmek isterim; Hepsiburada’nın bir sonraki liderlik döneminin şirket içinden yetişen liderlerle inşa edilmesine karar verdik" dedi. Gökçetekin: "Hepsiburada’nın uzun vadeli başarısını desteklemek için şirket ve liderlik ekibiyle yakın çalışmaya devam edeceğim" Nilhan Onal Gökçetekin ise açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Hepsiburada’da ekip olarak inşa ettiklerimizden ve oluşturduğumuz değerle büyük gurur duyuyorum. Şirketimiz bugün güçlü bir iş modeliyle desteklenen sağlam bir finansal yapıya sahip. Devir teslimin sorunsuz ve sorumlu bir şekilde tamamlanması ve Hepsiburada’nın uzun vadeli başarısını desteklemek için şirket ve liderlik ekibiyle yakın çalışmaya devam edeceğim. Geçiş sürecinin tamamlanmasının ardından yeni bir profesyonel yolculuğa adım atacağım." Konuyla ilgili gelişmeler kamuoyu ve paydaşlarla paylaşılacak.
29 Aralık 2025 Pazartesi - 15:52 MTONET mobil uygulaması üyelerin hizmetine açıldı Marmaris Ticaret Odası (MTO) üyelerinin oda hizmetlerine daha hızlı ve kesintisiz erişimini sağlamak amacıyla mobil oda uygulaması MTONET’i hizmete aldı. Dijital dönüşüm çalışmaları kapsamında hayata geçirilen uygulama ile MTO hizmetleri artık cep telefonları üzerinden 7/24 erişilebilir hale geldi. MTO Yönetim Kurulu Başkanı S. Mutlu Ayhan, mobil uygulamanın üyelerin günlük iş süreçlerini kolaylaştıracağını belirterek, üyelerin zaman ve maliyetten tasarruf etmesini hedeflediklerini söyledi. Ayhan; "Üyelerimizin işlemlerini Odamıza gelmeden hızlıca tamamlayabilmeleri adına hazırladığımız mobil uygulama ile oda hizmetlerini üyelerimizin ceplerine taşıdık" dedi. Tüm uygulama platformlarından ücretsiz olarak indirilebilen uygulamaya, e-Devlet doğrulaması ile güvenli giriş yapılabiliyor. Uygulama üzerinden belge talepleri oluşturulabiliyor, elektronik imzalı belgelere anında erişim sağlanabiliyor. Uygulama kapsamında firma adına işlem yapacak kişiler için işlem yetkisi devri, NACE kodu değişikliği talebi ve firma bilgi güncelleme işlemleri birkaç adımda gerçekleştirilebiliyor. Ayrıca şirketlere ait kapasite raporları ve iş makineleri görüntülenebiliyor. MTONET üzerinden online vezne hizmeti ile aidat ödemeleri yapılabiliyor ve Ticaret Sicil Gazetesi ve Resmi Gazete’ye mobil erişim sağlanabiliyor. Oda tarafından yapılan duyuru ve haberler ise bildirimler aracılığıyla üyelere anlık olarak iletiliyor. "Dijital hizmetlerimizi sürekli geliştireceğiz" Mobil uygulamanın sunduğu imkanlara da değinen Başkan Ayhan, üyelerin faaliyet belgesi, oda kayıt belgesi, ihale durum belgesi, ortaklık teyit belgesi ve Medos belgeleri gibi evraklara hızlıca ulaşabileceğini belirtti. Borç sorgulama ve ödeme işlemlerinin de uygulama üzerinden kolaylıkla yapılabileceğini ifade eden Ayhan, sektörel harita ve NACE kodlarına dayalı sanal işletme rehberi sayesinde bölgedeki firmalara ilişkin bilgilere erişim sağlanacağını söyledi. Ayhan, mobil uygulamanın yalnızca oda hizmetlerine erişimi kolaylaştırmakla kalmayıp, üyeler arasındaki iletişimi ve ticari iş birliklerini de güçlendirmeyi hedeflediğini vurgulayarak tüm MTO üyelerini MTONET mobil uygulamasını indirmeye davet etti.
Alaplı’da fındık kavurma tesisleri taleplere yetişemiyor
07 Aralık 2025 Pazar - 13:25 Alaplı’da fındık kavurma tesisleri taleplere yetişemiyor Zonguldak’ın Alaplı ilçesinde fındık üreticileri, sezonun kapanmasının ardından çerezlik fındıklarını evde kavurmak yerine modern kavurma tesislerine yöneldi. Topladıkları mahsulün büyük bölümünü satan üreticiler, ellerinde kalan yüzlerce kilo fındığı da profesyonel tesislere teslim ediyor. Eskiden soba üzerinde kavrulan fındıkların yerini bugün son teknoloji makinelerde yapılan hijyenik kavurma işlemleri aldı. Modern tesislerde kavrulan fındıklar, uzun süre bozulmadan saklanabilmesi için vakumlanarak üreticilere teslim ediliyor. Zonguldak’ın Alaplı ilçesindeki tesislerde ise yoğunluk adeta zirve yaptı. Alaplı’da yaklaşık bir yıldır fındık kavurma işiyle uğraşan işletmeci Murat Karahan, talebin her geçen gün arttığını belirterek, "Bu işe başlayalı bir yıl oldu. Vatandaş kendi fındığını getirip kavurtuyor. Talepleri yetiştirmeye uğraşıyoruz. Sezon yoğunluğu var; her gün kilolarca fındık geliyor. Bir gelen bir daha geliyor, dönüşler çok iyi" dedi. "Tesise bırakılan fındıklar hazır halde teslim ediliyor" Vatandaşların geçmişte evde fındık işlerken hem zaman hem ürün kaybı yaşadığını hatırlatan Karahan, teknolojiyle birlikte alışkanlıkların tamamen değiştiğini ifade etti. İşlerin yoğun olduğunu ve talebe yetişemediklerini söyleyen Karahan, "Eskiden insanlar akşam yiyecekleri kadar fındığı kırıp sobanın üstünde kavuruyordu ama çoğu zaman yaktıkları oluyordu. Artık o zahmet bitti. Fındığını bize getiriyor, tertemiz, istediği şekilde teslim alıyor. Yoğunluk o kadar arttı ki, tesise fındığını bırakan vatandaş en erken 3 gün sonra ürününü alabiliyor" şeklinde konuştu. Karahan, tesislerinde verilen hizmetleri ise şöyle anlattı: "Fındık kırma üzerine kurduğumuz iş yerimizde vatandaşların kendi ürettikleri fındıkları alıp kırma, kavurma, ezme ve vakumlama işlemlerini yapıyoruz. Önceden herkes evinde uğraşıyordu, artık buna gerek kalmadı. Burada daha hijyenik ortamda, son sistem teknoloji makinelerde fındıklarını istedikleri şekilde işleyerek teslim ediyoruz. Ayrıca isteyenlere ezme yapıyoruz, isteyen bir kiloluk, yarım kiloluk ya da 250 gramlık paketler şeklinde vakum yaptırarak fındıklarını uzun süre saklayabiliyor" dedi.
Karadeniz’de hamsi bereketi yaşanıyor
07 Aralık 2025 Pazar - 12:02 Karadeniz’de hamsi bereketi yaşanıyor Karadeniz’de bu sezon hamsi bereketi yaşanıyor. Balıkçı tezgâhlarında uzun süredir yer alan hamsinin artık sezonun son günlerini yaşadığını belirten balıkçılar, vatandaşların hamsiye ilgisinin devam ettiğini dile getirdiler. Balıkçı esnafı Ahmet Çoğalmış, bu yılın hamsi açısından oldukça verimli geçtiğini belirterek, "Bu sene hamsinin senesi oldu. Havalar iyi gidince hamsi bol avlandı. Fiyatlarda zaman zaman hareketlilik olsa da halkımızın talebi yüksek kaldı. Ancak hamsi artık son dönemlerine girdi. Hamsi ucuzladığında diğer balıkların fiyatları da etkileniyor. Hamsi 75 TL iken, mezgite 600-700 TL deme şansın yok. Hamsi ucuz olunca mezgit de ucuzluyor" dedi. Çoğalmış, tezgâhlarda şu anda hamsiyle birlikte istavrit ve mezgitin de yoğun avlandığını, son günlerde levrek ve somonun da fazlaca çıktığını kaydetti. Balıkçı esnafı Kadir Pınar ise hamside büyük bolluk yaşandığını ifade ederek, "Palamut olduğu zaman hamsi azalıyor, olmadığı zaman ise hamsi bollaşıyor. Bu sezon da palamut olmayınca hamsi ciddi anlamda çoğaldı. Kilosu bir süre önce 50 TL’ye kadar düşmüştü ve o dönemde talep çok yüksekti. Şu an fiyat 100 TL seviyesinde. Vatandaş fiyattan çok memnun değil, talep bu nedenle biraz azaldı. Hamsi büyük ihtimalle bu ay son kez tezgâhlarda olur" diye konuştu. Pınar, fiyatların somonda 300 TL, levrekte 450-600 TL, çuprada 450-500 TL, istavritte 100 TL, tırsıda 200 TL, barbunda 300-500 TL, mezgitte 400-500 TL arasında değiştiğini söyledi.
Otomotiv ihracatı kasımda ayında yüzde 16 artışla 3,7 milyar dolar oldu
07 Aralık 2025 Pazar - 11:25 Otomotiv ihracatı kasımda ayında yüzde 16 artışla 3,7 milyar dolar oldu Türkiye otomotiv endüstrisinin kasım ayı ihracatı yüzde 16 artışla 3 milyar 752 milyon dolar oldu. Yılın bitmesine bir ay kala endüstrinin ocak-kasım dönemi ihracatı da yüzde 12 artarak 37 milyar 765 milyon dolara ulaştı. Kasım ayında dikkat çeken artışlar arasında, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 64, otobüs minibüs midibüs ihracatı yüzde 45, çekiciler ihracatı yüzde 101 olarak gerçekleşti. Almanya ve Birleşik Krallık’a yüzde 45, Fransa’ya yüzde 30, Romanya’ya da yüzde 40 ihracat artışı oldu. Türkiye ihracatının lider sektörü otomotiv endüstrisinin kasım ayı ihracatı geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 16 artışla 3 milyar 752 milyon dolar oldu. Türkiye ihracatından aldığı pay yüzde 16,5 olan endüstri, yine birinci sırada yer aldı. Kasımda en büyük ürün grubu olan Tedarik Endüstrisi ihracatı yüzde 1 düşüşle 1 milyar 309 milyon dolar oldu. Binek Otomobiller ihracatı yüzde 8 artarak 1 milyar 230 milyon dolar, Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar ihracatı yüzde 64 artışla 644 milyon dolar, otobüs-minibüs-midibüs ihracatı yüzde 45 artışla 342 milyon dolar ve Çekiciler ihracatı da yüzde 101 artışla 182 milyon dolar olarak gerçekleşti. Tedarik Endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya’ya ihracat yüzde 7 arttı. Romanya’ya yüzde 10, İtalya’ya yüzde 11, Slovenya’ya yüzde 17 ihracat artışı yaşanırken, ABD’ye yüzde 15, Birleşik Krallık’a yüzde 10, Rusya Federasyonu’na yüzde 35, Fas’a yüzde 17 ihracat düşüşü oldu. Binek otomobillerde en fazla ihracat yapılan ülke olan Fransa’ya ihracat yüzde 12 artarken, önemli pazarlardan İspanya’ya yüzde 25, Birleşik Krallık’a yüzde 92, Almanya’ya yüzde 40, Romanya’ya yüzde 287 ihracat artışı, İtalya’ya yüzde 17, Polonya’ya yüzde 20, Belçika’ya yüzde 19, İrlanda’ya yüzde 40, Hollanda’ya yüzde 34 ihracat düşüşü kaydedildi. Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlarda ise Birleşik Krallık’a yüzde 37, Almanya’ya yüzde 352, İtalya’ya yüzde 51, Fransa’ya yüzde 91, İspanya’ya yüzde 52 ihracat artışı oldu. Otobüs-Minibüs-Midibüslerde Fransa’ya yüzde 35, Almanya’ya yüzde 257, Birleşik Arap Emirlikleri’ne yüzde 100, Romanya’ya yüzde 368 ihracat artışı, Çekicilerde Almanya, Fransa, Belçika ve Hollanda’ya üç haneli artış görüldü. Ülke grubu pazarında en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya’ya ihracat yüzde 45 artışla 571 milyon dolar oldu. Fransa’ya yüzde 30 artışla 512 milyon dolar, Üçüncü büyük Pazar konumunda yer alan Birleşik Krallık’a ise yüzde 45 artışla 427 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kasım ayında önemli pazarlardan İspanya’ya yüzde 19, Romanya’ya yüzde 40, Hollanda’ya yüzde 30, Birleşik Arap Emirlikleri’ne yüzde 327 ihracat artışı yaşanırken, ABD’ye yüzde 17, Rusya’ya yüzde 38 ihracat düşüşü yaşandı. Kasımda yüzde 73 pay ile ülke grubu bazında lider olan Avrupa Birliği ülkelerine yüzde 18 artışla 2 milyar 744 milyon dolar ihracat yapıldı. Diğer Avrupa Ülkeleri yüzde 13,4 pay ile ülke grupları arasında ikinci sırada yer alırken, bu ülke grubuna yönelik ihracat yüzde 40 arttı. Orta Doğu Ülkelerine yüzde 22 ihracat artışı yaşanırken Bağımsız Devletler Topluluğuna yüzde 23, Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesine yüzde 15 düşüş oldu.
Sosyal politika uzmanı vatandaşlık maaşının detaylarını açıkladı
07 Aralık 2025 Pazar - 10:53 Sosyal politika uzmanı vatandaşlık maaşının detaylarını açıkladı Türkiye’de gündeme gelen vatandaşlık maaşı, dar gelirli vatandaşlara umut oldu. Sosyal politika uzmanı Doç. Dr. Abdulkadir Yüksel, hayata geçirilmesi planlanan uygulama için, "Bir hane için belirli bir gelir garantisi verilmesi olarak düşünebiliriz" dedi. AK Parti hükümetinin seçim beyannamesinde yer alan vatandaşlık maaşı, Cumhurbaşkanlığı’nda görüşülmeye başlandı. Dar gelirli vatandaşların yaşam standartlarını artırmayı amaçlayan proje heyecanlandırırken, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulkadir Yüksel vatandaşlık maaşının detaylarını anlattı. "Uluslararası düzeyde yıllardır üzerinde çalışılan bir konu" Vatandaşlık maaşının önemli bir sosyal politika uygulaması olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Yüksel, "Biz sosyal politikacılar aslında bu konuların sadece bilimsel yayınlar dışında gündeme geleceğini çok düşünmez, hatta birçoğumuz biraz da ütopik olduğunu ifade ederiz. Son günlerde basında yer alan ‘vatandaşlık maaşı’ kavramı, sosyal politika literatüründe uluslararası düzeyde yıllardır üzerinde çalışılan bir konudur. Aslında literatür karşılığı ‘evrensel temel gelir’ veya ‘vatandaşlık geliri’ olarak ifade edilmektedir. Vatandaşlık geliri ya da evrensel temel gelir; hiçbir şart gözetmeksizin devletin vatandaşlara bireysel olarak vatandaş olma gerekçesiyle yaptığı düzenli ödemedir. Bu uygulama bazı ülkelerde denenmiştir ama tam anlamıyla ulusal düzeyde uygulanan hiçbir ülke bulunmamaktadır" dedi. Gelir garantisi sağlanacak Uygulamanın AK Parti’nin seçim beyannamesinde yer aldığını ifade eden Doç. Dr. Abdulkadir Yüksel, "2026 yılını da kapsayan Orta Vadeli Program’da ve Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından yayımlanan Türkiye Yüzyılı için Doğru Adımlar 2023 Seçim Beyannamesi’nde ‘vatandaşlık maaşı’ kavramı iki yerde ifade edilmektedir. Vatandaşlık maaşı kavramı beyannamenin ‘sosyal adalet’ ve ‘aile’ başlığı altında yapılacaklar listesinde yer almaktadır. Aile başlığında daha kapsamlı bir şekilde açıklanmıştır. Bir hane için belirli bir gelir garantisi verilmesi olarak düşünebiliriz. Örneğin hane için belirlenen gelir garantisi 20 bin TL olsun. Hane geliri 20 bin TL altında olan haneler için aradaki fark devlet tarafından verilecektir. Yapılmak istenen uygulama tam olarak bu şekildedir. Fakat örnekte 20 bin TL olarak ifade ettik ama bu sınırın ne olacağı henüz belli değil. Benim bu konudaki tavsiyem; aile bazlı vatandaşlık maaşı miktarının asgari ücrete endekslenmesi ve her yıl belirlenen asgari ücretle güncellenmesidir. Bu sosyal politikanın kazanımları ne olacaktır diye baktığımızda; öncelikle gelir dağılımı arasındaki eşitsizlikleri iyileştirmenin hedeflendiğini, gelir dağılımı makasının daraltılmaya çalışıldığını söyleyebiliriz. Bunun yanı sıra yoksullukla mücadele için de önemli bir sosyal politika uygulaması olacağı aşikardır. Yine bu uygulamanın sosyal yardım sistemini sadeleştireceğini söyleyebiliriz" diye konuştu. Pilot bölge olarak deprem bölgesinde uygulanacak İşgücü piyasasının etkilenmemesi için uygun bir rakam belirleneceğine vurgu yapan Yüksel, "Bazı uzmanlar, özellikle liberal ekonomistler bu uygulamanın işsizliği ve kayıt dışılığı arttıracağı kaygısını ifade etmektedirler. Burada önemli bir nokta belirtilmektedir ki aile bazlı vatandaşlık maaşı uygulaması iş gücüne katılımı etkilemeyecek düzeyde olacaktır. Vatandaşlık maaşı üzerine Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın çalışma yürüttüğü ifade edilmektedir. Aldığımız duyumlara göre pilot uygulamalar yapılacak, sonrasında ülke genelinde uygulanması gündeme gelecektir. Öncelikle pilot bölge olarak deprem bölgesi ve yoksulluğun daha derin olduğu büyük şehirlerde başlamasıdır. Önümüzdeki günlerde bir açıklama yapıldığında daha ayrıntılı değerlendirme yapabiliriz" dedi.
Türkiye’nin tek yerli acil durum gıdası ve suyu Trabzon’da deprem çantasına giriyor
07 Aralık 2025 Pazar - 09:43 Türkiye’nin tek yerli acil durum gıdası ve suyu Trabzon’da deprem çantasına giriyor Son yıllarda yaşanan büyük depremlerin ardından acil durum çantalarının önemi bir kez daha ortaya çıkarken, Türkiye’de deprem çantasında yer alması gereken en kritik ürünler Trabzon’da üretiliyor. Acil durum gıdası, acil durum suyu ve ilk yardım setiyle birlikte 72 saatlik yaşam desteği sunan yerli deprem çantası uluslararası standartlarda hazırlanıyor. Beşikdüzü Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren Akana Deniz Teknolojileri’nde görevli Endüstri Mühendisi Mehmet Saygın, Türkiye’de hem acil durum gıdasını hem acil durum suyunu üreten tek firma olduklarını söyledi. Saygın, "Deprem çantalarının içinde mutlaka acil durum suyu ve acil durum gıdası bulunmalı. Bu ürünlerin raf ömrü 5 yıl ve bir kişinin 72 saatlik temel ihtiyacını karşılıyor. Son depremlerle birlikte bu konuda ciddi farkındalık oluştu" dedi. Deprem çantaları standart ve VIP olarak ikiye ayrılıyor Deprem çantalarının standart ve VIP olarak iki çeşide ayrıldığını belirten Saygın, "Deprem çantasının içeriğinde acil durum gıdası ve suyun yanı sıra ilk yardım seti, termal battaniye, dinamolu el feneri, düdük gibi temel ekipmanları yer alıyor. Standart olan çantamızın yüzde 70’i dolu, yüzde 30’u ise kullanıcının kendi inisiyatifine göre boş bırakılmış ve bu şekilde tasarlanmıştır. VIP modelde ise bu ekipmanlara ek olarak solar el feneri, powerbank, saç yıkama bonesi, dezenfektan ve termal koruyucu kıyafet bulunuyor" diye konuştu. Acil durum gıdasının uluslararası kurallara uygun olarak üretildiğini ifade eden Saygın, "Çantamızda bulunan acil durum gıdasını bir kişinin 3 günlük protein, karbonhidrat, yağ, tuz ve enerji ihtiyacını karşılayacak seviyede üretiyoruz. Fabrikamızda yüzde 75 kadın istihdamıyla bu üretimi gerçekleştiriyoruz" şeklinde konuştu.
500’den fazla kişinin istihdam edileceği organize tarım bölgesindeki çalışmalarda sona yaklaşıldı
06 Aralık 2025 Cumartesi - 14:06 500’den fazla kişinin istihdam edileceği organize tarım bölgesindeki çalışmalarda sona yaklaşıldı Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde inşa edilen ve 500’den fazla kişinin istihdam edileceği Kastamonu-Devrekani Besi Organize Tarım Bölgesi’nde çalışmalarda sona yaklaşıldı. Devrekani Belediyesi’nin girişimiyle Tarım ve Orman Bakanlığınca ihale edilen, Kastamonu-Devrekani Besi Organize Tarım Bölgesi’nde altyapı ve üstyapı çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Yüzde 80 gerçekleşmenin sağlandığı bölgede, 2026 yılının Mart ayından itibaren işletmelerin faaliyetlerine başlaması hedefleniyor. 95 parsele sahip bölgede, ilk etapta 45 parsel için başvuruda bulunan yatırımcılara tahsisler yapıldı. Tahsisi yapılan parsellerde yatırımcılar inşaat çalışmalarını sürdürüyor. "Bin 290 dekar alanda Organize Tarım Bölgesini oluşturduk" Kastamonu-Devrekani Besi Organize Tarım Bölgesi’ndeki çalışmalarla ilgili bilgi veren Devrekani Belediye Başkanı Engin Altıkulaç, "2018 yılında Organize Tarım Bölgemizin hikayesi başladı. 7-8 yıldan beri hummalı bir şekilde bu büyük mega yatırımın hem Kastamonu özelinde hem Batı Karadeniz özelinde Organize Tarım Bölgemizin devam eden hikayesi Allah’ın izniyle yılbaşı itibariyle sonlanmış olacak. Kurtşeyh Mahallemizin sınırları içerisinde bin 290 dekar alanda Organize Tarım Bölgesini oluşturduk. Yerinde gerçekleşmeye baktığımızda yüzde 80 aşamasındayız. 12 ay içerisinde yüzde 90-95 oranında altyapı programımız bitecek. Toplam işletme ve sanayi parselleri ile birlikte 95 tane parselimizin olduğu bir organize tarım bölgesi. Bunlardan şu ana kadar 45 tanesini biz işletmelerimize tahsis ettik. Tahsis ettiğimiz parseller fiili olarak an itibariyle 19 tanesinin inşa faaliyetleri başladı ve hummalı bir şekilde devam ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığımızın Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Destekleme Programı kapsamında bu 19 tane yatırımımızın tamamı destek aldı ve yüzde 50 oranında desteklenecek" dedi. "Yol çalışmalarımız devam ediyor" Organize Tarım Bölgesinde altyapı çalışmalarının bittiğini söyleyen Başkan Altıkulaç, "Yağmur suyu, elektrik işleri, içme suyu hattı, parsellerin kota işlemleri tamamen bitti. Bir taraftan da parke döşeme ve kaldırım oluşturma işlemlerine devam ediyoruz. Sokak aydınlatmayla ilgili bütün iş ve işlemlerimiz bitti. Yüksek gerilim hattından alçak gerilim hattına indirgeyecek trafo merkezimizi de inşa etmeye başladık ve bu da öyle tahmin ediyorum ki bir ay içerisinde bitecek" diye konuştu. "Organik gübreyi ekonomiye kazandırmayı planlıyoruz" Tesisteki gübrelerin ekonomiye kazandırılacağını dile getiren Altıkulaç, "İşletme sahiplerimiz bize telefonla ulaştıkları takdirde gübre çukurlarından gübreleri alacağız. Ön gübre toplama havuzunda biriktireceğiz. Biz, daha sonra bunu sıvı ve katı olarak birbirinden ayıracağız. Sıvı ve katı birbirinden ayrıldıktan sonra kompost işlemi yakma işlemi geliyor. Kompost ünitesini de kurduktan sonra o üniteden geçireceğiz. Paket haline getirip ülkemizde ihtiyacı olan işletmelere bunları satmayı planlıyoruz. Elde edilen gübrenin sıvı kısmını ise bölgedeki tarım arazilerine, mera alanlarına serperek zirai üretimde organik gübreyi ekonomiye kazandırmayı planlıyoruz. Bununla alakalı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın koordinesinde bir Avrupa Birliği projesi var. Yüzde 90 hibeli bir proje. Biz bakanlığımıza bununla alakalı projemizi yazdık. İleriki günlerde de onun onaylanmasının akabinde bu meselemizi de halletmiş olacağız" şeklinde konuştu. "İlk etapta 500’den fazla kişinin istihdam edilmesini hedefliyoruz" Organize Tarım Bölgesinin içerisinde 70 bin metrekarelik bir parselin olduğunu ifade eden Altıkulaç, "Kıymetli Bakanımız İbrahim Yumaklı sayesinde, Et ve Süt Kurumunun bir işleme ve entegre tesisini de Organize Tarım Bölgemize kazandırmaya çalışacağız. Gerek ilçemiz için gerek Kastamonu gerek bölge için önemli bir proje. Türkiye’deki 19 bölgeden Devrekani’de olması bizi çok mutlu ediyor. Organize Tarım Bölgesinin kurulması sadece orada işletme sahibi olan insanları ekonomik girdi sağlayacak hem istihdamı arttıracak. Minimum olarak ilk etapta biz, 500 kişinin orada istihdam edileceğini düşünüyoruz. İleriki günlerde bu istihdam sayısı kesinlikle artacaktır. Devrekani ilçemizin tarım anlamında ciddi toprakları var. Mevcut olan toprakların çok ciddi bir kesimi de sulanabiliyor. Bölge çiftçimizin de çarpan etkisiyle ekonomisinin bu anlamda buranın sayesinde Organize Tarım Bölgemizin sayesinde bayağı bir hareketleneceğini öngörüyoruz. Devrekanimize, Kastamonumuza, bölgemize ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.