EKONOMİ
Saraköy Jeotermal Kaynaklı Sera Organize Tarım Bölgesinde 7 sera parselinde üretim başladı 19 Kasım 2024 Salı - 22:59:16 Türkiye’nin önemli sanayi şehirlerinden Denizli’nin Sarayköy ilçesinde Türkiye’nin ilk jeotermal kaynaklı bölgesi olarak planlanan Sera Organize Tarım Bölgesi’nde yatırımlar devam ederken üretim de artıyor. 12 sera parseli ile 2 sanayi parselinin yer aldığı bölgede 7 serada domates üretiliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, yüksek teknolojinin kullanılacağı, kesintisiz üretim ve yüksek verimin hedeflendiği organize tarım bölgeleri kurmayı sürdürüyor. Denizli Sarayköy Jeotermal Isıtmalı Sera Organize Tarım Bölgesi’nde sebze-meyve üretimi artarak devam ediyor. Denizli Sarayköy Jeotermal Isıtmalı Sera Organize Tarım Bölgesi Denizli Valiliği, Ticaret Borsası ve Ticaret Odası ortaklığında kuruldu. Tarım ve Orman Bakanlığının günümüz fiyatlarıyla 200 milyon TL’lik kredi desteğiyle alt yapı inşaatları tamamlanan bölge 729 dekar alan üzerine kuruldu. Toplam 12 sera parseli ve 2 sanayi parseli bulunan Jeotermal Isıtmalı Sera Organize Tarım Bölgesi’nde 7 sera parselinde domates üretimine başlandı. Diğer parsellerin tamamı ise yatırımcılara tahsis edildi. Bu alanlarda sera kurulum çalışmaları sürüyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, jeotermal enerji ile yüksek teknolojinin kullanılacağı, kesintisiz üretim ve yüksek verimin hedeflendiği, çevreye uyumlu, yeterli büyüklükte ve güçlü altyapısı olan Denizli Sarayköy Jeotermal Isıtmalı Sera Organize Tarım Bölgesi’nin sıfır atık ilkesine dayalı üretim yapacağını belirtti. OTB’nin aynı zamanda sanayi bölümündeki tesislerde tarım ürünlerine değer kazandırarak ülke tarımına büyük katkı sağlayacağına dikkati çeken Yumaklı, bölgenin kurulduğunda Türkiye’nin ilk jeotermal ısıtmalı OTB’si olduğunu hatırlattı. Yumaklı, yılda 15 bin ton sebze-meyve üretimi yapılması planlanan OTB’de yüzde 75’i kadın olmak üzere bin kişiye istihdam sağlanacağı bilgisini verdi. OTB ‘nin tamamen faaliyete geçtiğinde ülke ekonomisine yılda 1 milyar TL katkı sağlayacağının altını çizen Bakan Yumaklı, şunları kaydetti: “Güncel fiyatlarla 200 milyon TL’lik altyapı desteğiyle faaliyete geçen Denizli Sarayköy Jeotermal Isıtmalı Sera Organize Tarım Bölgesi, modern tarımsal üretim yöntemlerinin uygulandığı ve jeotermal enerjiyle ısıtılan seralarda, yüksek kalite ve verimlilikte yaş meyve sebze üreten bir tarım üssü olarak hizmet veriyor. Bu bölge, hem Denizli’nin hem de çevre illerin yaş meyve ve sebze ihtiyacını karşılamayı hedefleyerek, tarımsal arz güvenliğini güçlendirmekte ve yerel ekonomiye de önemli katkılar sağlamaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı olarak ‘üretimin ve üreticinin yüzyılında’ şehirlerimizin ve ülkemizin kalkınmasında öncü rol oynayacak Organize Tarım Bölgelerine yatırımlar yapmaya devam edeceğiz. Güçlü ülkenin güçlü tarımdan geçtiği bilinciyle üreticilerimizin daima yanlarında olacağız. Bölgemiz başta Denizli olmak üzere tüm ülkemize hayırlı olsun.”
19 Kasım 2024 Salı - 16:53 Balıkesir’de kadın üreticilere destek Balıkesir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinesinde yürütülen "Balıkesir’den Sofralarımıza Kaymak Projesi" kapanış toplantısı düzenlendi. Toplantıya, Balıkesir Vali Yardımcısı Yusuf İzzet Karaman , Altıeylül Kaymakamı Turgay Hakan Bilgin, Balıkesir İl Tarım ve Orman Müdürü Erkan Alkan, Türkiye Damızlık Manda Birliği Başkanı Hakkı Peltek, İlçe Müdürleri, Şube Müdürleri, Mahalle Muhtarları, teknik personeller ve üreticiler katıldı. Tarımsal Yayım Projesi kapsamında, Balıklı, Halalca ve Yakupköy mahallelerinde faaliyet gösteren 21 işletmeden katılım sağlayan ve başarılı olan 42 kursiyere sertifikaları takdim edildi. Sertifika töreninin ardından, Balıkesir kaymağı üretiminde emek harcayan kursiyerlere çeşitli hijyen malzemeleri ve ekipmanlar hibe olarak dağıtıldı. Sertifika ve malzeme dağıtım töreninde, 21 adet soğutucu dolap, 21 adet 8 litrelik kaymak tenceresi, 21 adet 10 litrelik kaymak tenceresi, 21 adet süt süzgeci, 10 bin adet sızdırmaz kaymak kabı ve 21 adet sağım hijyen seti kursiyerlere yüzde 100 hibe olarak verildi. Bu malzemeler, kaymak üreticilerinin daha hijyenik ve verimli bir üretim süreci geçirmelerine katkı sağlayacak. Proje kapsamında kadın üreticilerin desteklenmesi, Balıkesir’deki kaymak üretiminin kalitesinin artırılması ve yerel ekonominin güçlendirilmesi hedeflendi. Proje, hem kadın üreticilere hem de bölgedeki tarım sektörüne önemli katkılar sunmayı amaçlıyor.
Manisa’da işsizlik oranı ülke ortalamasının altında
01 Kasım 2024 Cuma - 10:31 Manisa’da işsizlik oranı ülke ortalamasının altında Manisa İl İstihdam ve Mesleki Eğitim Kurulunun 2024 yılı 4. Olağan Toplantısı Manisa Valiliği Toplantı Salonunda Manisa Valisi Vahdettin Özkan Başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda açıklamalarda bulunan Manisa Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Günseli Tufan Türkiye’de ağustos ayında yüzde 8.5 olan işsizlik oranının Manisa’da 2023 yılında yüzde 6.3 olduğunu açıkladı. Vali Özkan, yapmış olduğu açılış konuşmasında toplantının amacını; il düzeyinde istihdam ve mesleki eğitim politikalarının oluşturulması, istihdamı koruyucu, geliştirici ve işsizliği önleyici tedbirler ile uygulanacak aktif işgücü programlarının belirlenmesi, istihdam etkinliklerinin ve mesleki eğitim uygulamalarının izlenmesi ve değerlendirilmesine yönelik çalışmaları kapsadığını belirtti. Manisa Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürü Günseli Tufan, 2024 yılı Ocak-Eylül dönemi faaliyetleri hakkında kurul üyelerine bir sunum gerçekleştirdi. Günseli Tufan, en son açıklanan TÜİK Türkiye geneli iş gücü piyasası verilerine göre 2024 yılı ağustos dönemi işsizlik oranının yüzde 8,5 istihdam oranının yüzde 49,7 işgücüne katılım oranının da yüzde 54,3 olarak gerçekleştiğini ifade etti. Tufan, il bazında açıklanan son TÜİK verileri olan 2023 yılı itibariyle Manisa’da işsizlik oranının yüzde 6,3 işgücüne katılım oranının yüzde 57,4 istihdam oranının ise yüzde 53,8 olarak gerçekleştiğini ifade etti. Manisa’da 9 ayda 24 bin kişi işe yerleştirildi 2024 yılı Ocak-Eylül dönemi itibariyle il müdürlüğünün Manisa’da sunmuş olduğu iş ve meslek danışmanlığı hizmetleri kapsamında 57 bin 880 kişiye bireysel danışmanlık hizmeti verildiğini kaydeden Tufan, 9 bin 145 işyeri ziyareti gerçekleştirildiğini, kamu ve özel sektörde toplam 24 bin 3 kişinin işe yerleştirilmesi hususunda aracılık faaliyetinin yerine getirildiğini söyledi. Tufan açıklamaların devamında şunları söyledi: "2024 yılı ocak-eylül dönemi il müdürlüğümüz iş kulübü iş ve meslek danışmanları tarafından 43 grupta 600 kişiye özgeçmiş hazırlama, mülakat teknikleri, iş arama kanalları hakkında eğitimler düzenlendi. Bunun yanında il müdürlüğümüz meslek danışmanlığı faaliyetleri kapsamında 137 eğitim kurumu ziyaret edildi. 10 bin 829 kişiye eğitim verildi. İl müdürlüğümüzün aktif ve pasif iş gücü hizmetleri kapsamında; 2024 yılı ocak-eylül döneminde hayata geçirdiğimiz Kadın İstihdamı İçin Pozitif Ayrımcılık (KİPAP) Projesi ile şu ana kadar 28 firma ile protokol imzalanmış olup 70 katılımcı faydalanmaya başlamıştır. İşbaşı Eğitim Programları kapsamında 134 adet program açılmış 511 kişinin söz konusu programlar kapsamında işbaşında yetişmesi ve meslek edinmesi sağlanmış, katılımcı zaruri gider ödemesi ve genel sağlık sigorta primlerinin karşılanması kapsamında 19 milyon 901 bin 797,92 TL destek sağlanmıştır. Özel politika gerektiren gruplar (kadınlar, gençler, uzun süreli issizler, engelliler gibi) başta olmak üzere, işsizlerin işgücü piyasasına geçişini sağlayacak bilgi, beceri, çalışma alışkanlığı ve disiplini kazandırmak üzere aktif işgücü hizmetleri kapsamında kamu kurum ve kuruluşları ile iş birliği yapılarak kamu hizmetlerinin desteklenmesine yönelik bu yıl ilk defa uygulanmaya başlanan İş Gücü Uyum (İUP) Projesi kapsamında 19 program açılarak 1.785 programdan faydalandırılmıştır. İşsizlik ödeneğinden 9 bin 569 kişi yararlanmıştır." İl Mesleki Eğitim Politikaları gündemi kapsamında Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Uğurelli tarafından yapılan sunumda ise, 2024 yılı üçüncü 3 aylık faaliyetleri ile birlikte çeşitli eğitim kurumlarına ve eğitim programlarına dönük süreçler, yapılan iş ve işlemler ele alındı. Uğurelli ayrıca eğitim ve istihdam ilişkisi kapsamında mesleki ve teknik liselerden mezun olan öğrencilerin daha nitelikli yetiştirilmesi ve mezuniyet sonrası kendi alanlarında istihdama katılmaları ile bilgi paylaştı. Tarım Orman İl Müdürlüğü adına İl Müdür Yardımcısı Serdar Mersinli tarafından yapılan sunumda kurul üyelerine ‘Tarımsal Alandaki Gelişmeler ve İstihdam İmkanları’ konusunda bilgilendirme yapıldı.
Ticaret Bakanı Bolat: “AB ile görüşmelere hazırız”
01 Kasım 2024 Cuma - 10:16 Ticaret Bakanı Bolat: “AB ile görüşmelere hazırız” Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Avrupa Komisyonu’nun ‘2024 Türkiye Raporu’ ile ticaret ve ekonomi başlığı altında Türkiye ile yeniden kurulan iş birliğine ve özel olarak Yüksek Düzeyli Ticaret Diyaloğu’na yaptığı olumlu atıfları not ettiklerini ifade ederek, Avrupa Birliği (AB) ile görüşmelere hazır olduklarını belirtti. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan ‘2024 Türkiye Raporu’nu değerlendirdi. Bakan Bolat, raporun ekonomik kriterler bağlamında Türkiye’nin oldukça gelişmiş bir piyasa ekonomisine sahip olduğunu, rekabetçi baskı ve piyasa güçleriyle baş etme kapasitesi anlamında iyi bir hazırlık seviyesinin bulunduğunu, AB’ye ekonomik entegrasyonun yüksek olduğunu teyit etmiş olmasının memnuniyet verici olduğunu ifade etti. Bolat, ticarete Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin karşılıklı çıkar temelinde güçlendirildiği bir alan olarak atıf yapıldığını belirterek, raporda Gümrük Birliği kapsamındaki sorunların çözülmesi anlamında ilerleme kaydedildiğinin ve bu yöndeki adımların devam etmesi gerektiğinin ifade edilmiş olmasının da son dönemde kurulan yapıcı diyaloğun pozitif sonuçlarını yansıtması açısından olumlu olduğunu dile getirdi. Bakan Bolat, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi öncesinde mevcut ticari sorunların üstesinden gelme ve daha derin bir işbirliği tesis etmek üzere kurulan ve ilk toplantısını Avrupa Komisyonu Kıdemli Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis ile temmuz ayında Brüksel’de gerçekleştirdikleri Yüksek Düzeyli Ticaret Diyaloğu’nun karşılıklı işbirliğinin öne çıkan unsurlarından biri olarak raporda yer almasının önemli olduğunu belirtti. Bolat, AB’nin son dönemde güçlenen teknik ve üst düzey diyaloğa atıf yapmasının önemli olduğunu ifade ederek, Yüksek Düzeyli Ticaret Diyaloğu’nun karşılaşılan ticari sorunların güçlendirilmiş işbirliği anlayışıyla ele alındığı ve sorunların çözümü yönünde karşılıklı bir yol haritası çizildiği bir platform olarak raporda yer bulmasından memnuniyet duyduklarını vurguladı. Bolat, AB ile son bir yıl içerisinde Gümrük Birliği’nin işleyişi konusunda Yüksek Düzeyli Ticaret Diyaloğ’un kurulması dahil diyalog pencerelerinin sonuna kadar açık olduğunu, ticari ilişkilerin zeminin karşılıklı yarar temelinde güçlendirildiğini, karşılıklı ticari engellerin kaldırılması konusunda ilerleme kaydedildiğinin altını çizerek, raporda Yüksek Temsilci ile Komisyon’un Gümrük Birliği’nin güncellenmesine yönelik müzakere çerçeve belgesi hakkındaki tartışmaların yeniden başlatılmasını tavsiye etmiş olmasının da bu olumlu ilişkilerin bir tezahürü olduğunu ifade etti. Bakan Bolat, Türkiye Raporu’nun ekonomi ve ticaret bölümleri dışındaki kısımlarında Dışişleri Bakanlığı tarafından açıklanan eksiklikler ve Türkiye açısından objektiflikten uzak ve haklı gerekçelere dayanmayan değerlendirmeler bulunduğunun altını çizmekle birlikte Komisyon’un rapor vesilesi ile ticaret ve ekonomi başlığı altında Türkiye ile yeniden kurulan işbirliğine ve özel olarak Yüksek Düzeyli Ticaret Diyaloğu’na yaptığı olumlu atıfları not ettiklerini ve müteakip çalışmalar için AB ile görüşmelere hazır olduklarını belirtti. “AB’nin sorumluluklarını yerine getirmesi beklentimiz de doğal olarak devam etmektedir” Bakan Bolat, “En önemli ticaret ortaklarımızdan AB ile ticaretin önündeki engellerin kaldırılması, karşılıklı fayda temelinde ve yeşil dönüşüm ve dijital ticaret gibi konularda işbirliğinin geliştirilmesine dayanan yeni diyalog sürecinin dengeli bir şekilde yürütülmesi, AB ile karşılıklı attığımız adımlara bağlı olarak ilerleyecektir. Bu kapsamda Bakanlığımızın yakın iş birliği ve diyalog yönündeki kararlılığı açıktır. Aynı şekilde üzerine düşen konularda AB’nin sorumluluklarını yerine getirmesi beklentimiz de doğal olarak devam etmektedir” şeklinde konuştu.
Sanayi sektörü nihai enerji tüketimi toplam 1 milyon 706 bin 480 terajul oldu
01 Kasım 2024 Cuma - 10:13 Sanayi sektörü nihai enerji tüketimi toplam 1 milyon 706 bin 480 terajul oldu Sanayi Sektörü Nihai Enerji Tüketim Araştırması sonuçlarına göre, sanayi sektöründe 2023 yılında toplam nihai enerji tüketimi 1 milyon 706 bin 480 terajul oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılı Sanayi Sektörü Nihai Enerji Tüketim İstatistikleri’ni açıkladı. Buna göre, sanayi sektöründe 2023 yılında toplam nihai enerji tüketimi 1 milyon 706 bin 480 terajul oldu. Alt sektörler itibariyle nihai enerji tüketiminde en büyük payı, yüzde 28,6 ile "diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı" sektörü aldı. Bu sektörü sırasıyla, yüzde 22,4 ile "ana metal sanayii"; yüzde 9,4 ile "gıda ürünleri imalatı" ve yüzde 7,5 ile "tekstil ürünlerinin imalatı" sektörleri takip etti. "Kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı" sektörünün nihai enerji tüketimindeki payı yüzde 7,0 olurken "inşaat" sektörünün payı yüzde 4,4 olarak gerçekleşti. Elektrik, 475 bin 532 terajul ile en çok tüketilen enerji kaynağı oldu Sanayi sektöründe enerji kaynaklarının paylarına göre; yüzde 27,9 ile elektrik, yüzde 24,6 ile katı fosil yakıtlar, yüzde 23,4 ile doğal gaz ve yüzde 12,6 ile petrol ürünleri nihai enerji tüketiminde en çok tüketilen enerji kaynakları oldu. Alt sektörler itibariyle enerji tüketiminin en yoğun olduğu "diğer metalik olmayan mineral ürünlerin imalatı" sektöründe ise en çok tüketilen enerji kaynağı yüzde 28,6 ile petrol ürünleri oldu. Bu sektörde, petrol ürünlerini yüzde 28,0 ile katı fosil yakıtlar, yüzde 19,2 ile doğal gaz ve yüzde 12,8 ile elektrik takip etti.
Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’ndan Turkcell’e 50 milyon euro yeşil kredi
01 Kasım 2024 Cuma - 10:05 Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası’ndan Turkcell’e 50 milyon euro yeşil kredi Turkcell, enerji ihtiyacını karşıladığı kaynakların içinde kendi üretimi olan yenilenebilir enerji payını artırma hedefi çerçevesinde önemli bir kredi anlaşmasına imza attı. Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB) ile imzalanan ve kalkınma finansmanı kuruluşlarından sağlanan kaynaklar ile desteklenen 50 milyon euro tutarındaki kredi anlaşması, Turkcell’in öz tüketim yatırımları için kullanılacak. Türkiye’nin önde gelen teknoloji şirketlerinden Turkcell, sürdürülebilirlik vizyonu kapsamında çok önemli bir kredi anlaşmasına daha imza attı. Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası (TKYB) ile imzalanan 50 milyon euro tutarındaki ‘yeşil kredi’ anlaşması, operatörün öz tüketim yatırımları ve sürdürülebilirlik projeleri için kullanılacak. “Sürdürülebilirlik ve çevre, Turkcell için stratejik bir odak alanı” Turkcell Finanstan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kamil Kalyon, 2021 yılından beri elektrik tüketiminin yüzde 100’ünü yenilenebilir enerji kaynaklarından karşıladıklarını ve hedeflerinin kendi yenilenebilir enerji kaynaklarını artırmak olduğunu belirterek, “Enerji yoğun bir sektörde faaliyet gösterdiğimizin bilinciyle sürdürülebilirliği, Turkcell’in 30’uncu yılındaki stratejik odak noktalarından biri olarak belirledik. Türkiye’nin lider teknoloji şirketi olarak attığımız her adımın ve tüm iş süreçlerimizin çevreye olan etkilerini gözetiyoruz. Çevreci çalışmalarımız, finans piyasalarında da takdir ve beğeni topluyor. TKYB ile imzaladığımız 6 yıl vadeli kredi anlaşması, bu alandaki projelerimizi gerçekleştirmek ve hedeflerimize ulaşmak için büyük katkı sağlayacaktır” dedi. Turkcell’in 13 farklı yenilenebilir enerji projesine fon desteği Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Kurumsal Bankacılık ve Proje Finansman’dan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Şimşek de konuyla ilgili şunları söyledi: “TKYB olarak Türkiye’nin yeşil dönüşüm yolculuğu ve net sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlayacak yatırım projelerinin finansmanı için uluslararası kalkınma kuruluşlarından uzun vadeli kaynaklar temin ediyoruz. Türkiye’nin önde gelen teknoloji ve iletişim firması Turkcell İletişim ile 23 Eylül 2024’te imzaladığımız 50 milyon euro tutarında 6 yıl vadeli ‘yeşil finansman’ anlaşması ile Turkcell’in öz tüketime yönelik 13 farklı yenilenebilir enerji projesine, kalkınma finansmanı kuruluşlarından temin ettiğimiz fon ile destek sağlıyoruz. Hedefimiz sürdürülebilir ve çevre dostu bir gelecek ve sonraki nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak. Bu kapsamda sürdürülebilirliği ana odak noktası olarak belirleyen şirket ile imzaladığımız sözleşmeyi hedeflerimize ulaşma yolculuğunda önemli bir adım olarak görüyoruz”.
Arazi yatırımında doğru bilinen yanlışlar
01 Kasım 2024 Cuma - 09:56 Arazi yatırımında doğru bilinen yanlışlar Uzmanlar arazi yatırımı yaparken uyguna arazi almak yerine talep gören bölgelerden arazi satın alanların bu yıl daha çok kazandıklarını söyledi. Arazi yatırım danışmanı Mehmet Çakır arazi yatırımı yaparken doğru bilinen yanlışları anlattı. 31 milyonu aşkın aktif çalışan, 15 milyon 800 bin emeklinin bulunduğu Türkiye’de milyonlarca kişi, dişinden tırnağından arttırdıkları birikimlerini altın, gümüş, döviz, gayrimenkul, taşıt, arazi gibi yatırım enstrümanlarında tutup kazanç sağlamaya çalışıyor. Her yatırımın kendi özelinde püf noktalarının olduğuna dikkat çeken uzmanlar; arazi yatırımında da doğru bilinen yanlışları anlattı. Uyguna arazi almak yerine talep gören yerlerden arazi satın alanların kazandığını ifade eden Arazi Yatırım Danışmanı Mehmet Çakır, "Arazi alırken doğru bilinen en büyük hata ’arazi ne uygundur ne de pahalı’, arazide iyi yada kötüyü belirleyeceksek, talep olan ve olmayan bölge olarak kümeleştirilmeli. Çoğu kişi bir imar geldiğinde yada imar revize edildiğinde araziden para kazanacağını düşünür. Bu da çok yanlıştır. Hiç bir imar yada plan gelmese bile talep yoğunluğu da arazinin fiyatını arttırır. Dolayısıyla uyguna arazi aramak yerine talep edilen yerlerden yer almanın bir çok yatırımcıya daha çok kazandırdığına yıllardır tanıklık ediyoruz" dedi. "Araziye yatırım yapmanın tam zamanı" Şu an arazi almanın tam zamanı olduğunu aktaran Çakır, "Piyasaların dengesizliği bir çok ürünün fiyat artışını zayıflatıyor. Şu an arazi tercih eden yatırımcıların 5-6 ay öncesinin fiyatları ile bile yer sahibi olmaları mümkün. Dolayısıyla fırsat noktasında yatırımcıların arazi almaları kazanç sağlayacaktır" diye konuştu. Çakır sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Yıllardır emlak ve ekonomi ile ilgili tecrübe ettiğimiz bir husus var. "Para piyasa iyiyken kazanılır, servet piyasa kötüyken yapılır" Ben buna çok inanırım. Arazi tapusu alan bir çok yatırımcının faiz indirimi ile birlikte kredilerin açılmasının ardından elindeki arazilerde talep oranın artmasına bağlı değer kazanacak. Şu an piyasalardaki dengesizlik fiyatları tutuyor olsa da 5-6 ay öncesinin fiyatlarıyla şu an arazi sahibi olabiliyorken yatırımcıların bu fırsatı iyi kullanmaları gerektiğini düşünüyorum." Arazi yatırımının 2024 yılında çok ciddi yatırımcı çekmesine rağmen vatandaşlar tarafından halen bir ürün olarak görülmediğini sözlerine ekleyen Çakır, "Arazi üretimi olmayan bir üründür dolayısıyla bu şekilde talep edilmesi bir çok yatırımcıya para kazandırır. Arazi 2024 yılında çok ciddi yatırımcı çeken yatırım aracı olmayı başarsa da vatandaşımız araziyi bir ürün olarak halen kabul edemedi. "Araba gibi ev gibi dükkan gibi yatırım araçlarına ürün diyebiliyorken araziye ürün gözüyle bakamadığı için arazideki fırsat kazançlarını da hissedemiyor ve göremiyor. Arazi ev gibi araba gibi dükkan gibi bir üründür. Bunu anlayabilenler bu yıl çok iyi kazançlar elde ettiler. "Toprak dededen kalır" anlayışının yanlış olduğunu anlayan yatırımcılar araziye bu yıl ciddi anlamda ilgi gösterdi. Dolayısıyla 2025’te de bu ilginin artacağını düşünüyoruz. Tüm yatırımcıların gücü nispetinde 1 karışta olsa bir arazi tapusunun olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ondan bir tane daha yok. Üretimi olmayan bir ürünün sahibi olmak vatandaşlarımızın geleceğine ışık tutacaktır. Kendini toplayan bir ekonomik yapımız var. Bu nedenle önümüzdeki yılın daha iyi olacağını düşünüyorum. Vatandaşlarımızın küçük birikimleriyle nüfus artışı potansiyeli olan illere, ilçelere, köylere yatırım yapmalarını tavsiye ediyoruz" dedi.
DESOB Başkanı Erbeği; “Esnaflarımız desteklerden daha fazla yararlanmalı”
01 Kasım 2024 Cuma - 09:53 DESOB Başkanı Erbeği; “Esnaflarımız desteklerden daha fazla yararlanmalı” Denizli Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği (DESOB) Başkanı Mehmet Ali Erbeği, Denizlili esnafların devletin sağladığı desteklerden daha fazla faydalanması ve destekleri takip etmeleri konusunda çağrıda bulundu. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı, yeni kurulan işyerleri başta olmak üzere ekipman yenileme ve teknolojik yeniliklerde destek olmaya devam ediyor. KOSGEB tarafından esnaflara yönelik verilen destekler hakkında bilgilendirme toplantısı yapıldı. Bilgilendirme toplantısında, Denizli İl Müdürü Dr. Aziz Acar, . Denizli Esnaf Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Mehmet Ali Erbeği ve yönetim kurulu, Denetim kurulu ve Disiplin Kurulu olağan toplantısı katılım sağlayarak destekler hakkında bilgiler verildi. “Esnaflarımızın işyeri kuruluş aşamasında desteklerimizi sürdürüyoruz” Yenilenen destekler hakkında bilgilendirmelerde bulunan Denizli İl Müdürü Dr. Aziz Acar, “Esnaflarımızın işyeri kuruluş aşamasından başlayarak destek vermekteyiz. Son bir yıl içinde kurulmuş olan işletmelere gerçek kişi işletmelerine 10 bin TL verdik. Girişimci genç, kadın, engelli, gazi, veya birinci derece şehit yakın olması durumunda 10 bin TL ilave kuruluş desteği verilmektedir. Bunun yanı sıra 20 milyon TL’ye kadar makine, teçhizat, yazılım ve donanım giderleri, yenileme çağrılarına göre hibeli desteklerimizde vardır. Bu konudaki destekler hakkında ise KOSGEB İl Müdürlüğümüzden yardım alabilirsiniz” dedi. “Hibe ve desteklerden esnaflarımız daha çok faydalanmalı” Esnafların hibe ve desteklerden daha fazla faydalanması gerektiğini, bilgilendirme ve danışmanlık çalışmalarının devam ettiğini belirten DESOB Başkanı Mehmet Ali Erbeği ise “KOSGEB geçmiş yıllara nazaran evrak yükünü azaltmış durumda. Dijital olarak daha kolay ulaşım ile hibe ve desteklere ulaşmaya kolaylaştırılmıştır. Bizlerde DESOB olarak esnaflarımızın hibe ve desteklerden daha da fazla faydalanmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.
Musul ve Erbil’de Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu rüzgarı
01 Kasım 2024 Cuma - 09:47 Musul ve Erbil’de Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu rüzgarı Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu /Türkiye-Irak İş Konseyi’nin Musul-Erbil Özel Sektör Heyet Ziyaretinin verimli geçtiğini ifade eden Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu /Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı Halit Acar, iki ülke arasındaki dostluk ve ticari ilişkilerinin geliştirilmesi için gerekli çalışmaları yapmaya devam edeceklerini ifade etti. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu/Türkiye-Irak İş Konseyi tarafından organize edilen Musul-Erbil Özel Sektör Heyet Ziyaretleri kapsamındaki görüşmelere yüksek katılım dikkat çekerken organizasyon kapsamında gerçekleştirilen ziyaretlerin başarılı geçtiğini açıklayan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu/Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı Halit Acar, önümüzdeki süreçte heyet çalışmalarıyla ilgili olumlu dönüşler alacaklarına inandığını ifade etti. Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu/Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı Halit Acar, “29 Ekim -1 Kasım 2024 tarihleri arasından Irak’ın Musul ve Erbil kentlerine yönelik Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu /Türkiye-Irak İş Konseyi tarafından organize edilen Musul-Erbil Özel Sektör Heyet Ziyaretleri programa uygun olarak gerçekleşti. Bu kapsamda gerek Başkonsoloslarımız gerekse bu ülkede bulunan paydaşlarımızla gerekli toplantılar ve ikili görüşmelerimizi gerçekleştirdik" dedi. Türk firmalarının ırak çıkarması olumlu geçti 30’u aşkın firmanın katıldığı Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu/Türkiye-Irak İş Konseyi’nin Musul-Erbil Özel Sektör Heyet Ziyaretlerinin iki ülke arasındaki dostluk ve karşılıklı ticaretin geliştirilmesini amaçladığına dikkat çeken Başkan Acar, “Yaklaşık 30 şirket temsilcisinden oluşan heyetimizle buradayız. İnşaat, yapı malzemeleri, enerji, imalat, tekstil, gıda ve hayvancılık, tarım, makine, elektronik cihazlar ve ekipman, danışmanlık ve hizmetler gibi geniş bir yelpazeyi kapsayan sektörlerden gelen katılımcılarımız var. Hepimiz ortaklığımızı arttırmak için burada hazır bulunmaktayız. Heyetimizdeki tüm firmalar, Başkanlığını yapmakta olduğum Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu(Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) Türkiye-Irak İş Konseyi Üyesi. Bildiğiniz üzere Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu 1985 yılında kurulmuş bir iş örgütü. 152 iş konseyi ile Türkiye’nin dış ekonomik ilişkilerini geliştirme amacı taşıyor. Ticaret Bakanlığımıza bağlı Kurulumuz Türk özel sektörünün resmi temsilcisi görevinde bulunuyor. İş Konseyimiz ise kurulduğu 2001 yılından bu yana iki ülke arasındaki ticari ve iş faaliyetlerini Irak’taki ortakları ile beraber arttırmak için çalışmalarına devam ediyor. Şu anda burada hep beraber olmamız, bu bölgelerin kalkınması ve büyümesine verdiğimiz önemin bir göstergesidir. Ülkelerimizin karşılıklı ticari faaliyetleri iyi bir noktada olsa da bizim için yeterli değil. Komşu bu iki ülkenin potansiyeli çok daha yüksek. Bizler de bu potansiyeli yerine getirmek için buradayız” ifadelerini kullandı. “Irak’ın her alanda gelişmesi ve kalkınmasına destek vereceğiz” Düzenlenen ziyaretin temel amaçlarından birisinin de Irak’ın gelişmesi ve her alanda kalkınmasına destek vermek olduğuna dikkat çeken Başkan Halit Acar, “heyetimizdeki çeşitli sektörler, Irak’ın altyapısına, sanayi gelişimine ve tarımsal kalkınmasına katkıda bulunmayı hedefliyor. İnşaat ve yapı malzemeleri alanında faaliyet gösteren firmalarımız, Irak’ın yeniden yapılanma ve kalkınma çabaları için kritik öneme sahip uzmanlıklarla donatılmıştır. Aynı şekilde, imalat, makine ve elektronik sektörlerinde çalışan firmalarımız, üretkenliği ve yeniliği artıracak en son teknolojileri sunmaya hazırdır. Tarım ve hayvancılık alanında, Irak’ın zengin potansiyelini görüyoruz ve üretkenliği artırmak ve gıda güvenliğini sağlamak için bilgi ve kaynakları paylaşmaya istekliyiz. Ayrıca, tekstil, danışmanlık ve hizmet sektörlerimiz, Irak’ın sanayilerini modernize etmeye ve hem yerel hem de bölgesel ekonomileri geliştirmeye katkı sağlayacak tecrübeye sahiptir. Son olarak, bizleri bu kadar sıcak bir şekilde karşılayan Irak’ın oda, kurum, kamu ve özel sektör temsilcilerine teşekkür ediyorum. Ayrıca bu ziyaretlerde bizi en üst düzeyde ağırlayarak devletimizin iş insanlarımızı ne denli sahiplendiğini bir kez daha kanıtlayan Musul Başkonsolosumuz Serhad Varlı ve Erbil Başkonsolosumuz Erman Topçu’ya en derin şükranlarımı sunmak istiyorum" diye konuştu. Heyetin temaslarını tamamlamasının ardından Türkiye’ye döndü.