GÜNDEM - 18 Ocak 2025 Cumartesi 13:40

Osmangazi’de 400 bin yapının hızlı bir şekilde dönüştürülmesi gerekiyor

A
A
A
Osmangazi’de 400 bin yapının hızlı bir şekilde dönüştürülmesi gerekiyor

Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, İnşaat Müteahhitleri ve Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İMSİAD) tarafından düzenlenen ‘Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi’ne katıldı. Başkan Aydın, Osmangazi ilçesinde hayata geçirecekleri kentsel döşüm çalışmalarıyla ilgili önemli bilgiler verdi.


Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, “Osmangazi’de deprem yönetmeliğinden önce yapılmış 50-60 yıllık çok sayıda yapı var. İlçe genelinde toplamda 144 bin 337 yapı ve 521 bin 600 bağımsız bölüm bulunuyor. Bu yapıların yaklaşık yüzde 75’i hem kaçak hem de deprem yönetmeliğine uygun değil. 400 bin civarında yapı depreme dayanıksız 6 ve üzeri deprem de maalesef bunların bir ekseriya ayakta kalamayacağı öngörülen bir gerçek” dedi.


İMSİAD tarafından düzenlenen ‘Her Yönüyle Kentsel Dönüşüm Zirvesi’ne Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’ın yanı sıra Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren ve İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban da katıldı. Programa katılan tüm belediye başkanları, ilçelerinde yaptıkları ve yapmayı düşündükleri kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili sunum yaptı.


“6 ve üzeri şiddetinde bir depremde yıkılacak binlerce bina var”


Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, yaptığı konuşmada, kentsel dönüşüm konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Başlıca sorunumuz, bugünün de gündemi olan kentsel dönüşüm diyen Başkan Aydın, “Neden acilen kentsel dönüşüm gerekiyor. Bursa’da alüvyon topraktan oluşan bir ova üzerine kurulmuş bir şehir. Osmangazi’de demiryolu altı olarak tabir ettiğimiz bölgede yaklaşık 400-450 bin kişi yaşıyor. Hızlı kentleşme ve sanayileşme beraberinde yoğun göçü de getirdi. Bunun paralelinde de kaçak ve çarpık yapılaşma doğdu. İki hafta sonra Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıl dönümünü yaşayacağız. Hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı ve sabır diliyorum. Depremin hemen ertesi günü bölgeye gittim ve 21 gün kaldım. Aslında enkaz altından kurtarılabilecek olan insanların eksi 20 derecede soğuktan donarak öldüklerine maalesef şahitlik ettim” diye konuştu.


“Bursa büyük bir depremi bekliyor”


Çok hızlı bir şekilde Bursa’nın birçok noktasında kentsel dönüşüm yapılması gerektiğini söyleyen Başkan Aydın, “Bursa’da 1855 depremi yaşanmış. 150 yıl geri gittiğimizde 1705 depremi var. Bu iki deprem arasındaki zaman periyodunun aynı oranda devam ettiğini var sayarsak, 2005 yılında bu süre dolmuş. Her an, her dakika ve saniye Bursa büyük bir depremi bekliyor. Depreme önceden hazırlıklıysanız ve ne kadar çok yapıyı dönüştürebildiyseniz, o kadar çok insanın hayatı kurtuluyor. O yüzden hızlı olmak zorundayız. Biz göreve gelir gelmez, 4 bölgede kentsel dönüşüm yapmayı kendimize hedef edindik. Soğanlı ve Çiftehavuzlar bölgesi, kentsel dönüşüm yapacağımız bölgelerden bir tanesi. Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum ile görüşüp çalışmaları hızlı bir şekilde başlatacağız. Soğukkuyu mahallesinde yaklaşık 30 bin metrekarelik bir alanda görüşmelerimiz devam ediyor. 3-4 görüşme yaptık ve şu anda şerefiyeleri çıkartıyoruz. Ebuishak ve Elmasbahçeler bölgesinde de çalışmalara devam ediyoruz. Osmangazi’nin yüzde 75’inde dönüşüme ihtiyaç var 400 bin yapının hızlı bir şekilde dönüşmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.


“Osmangazi Merkez Afet Koordinasyon Merkezi projesi hazırladık”


Hazırlamış oldukları Afet Koordinasyon Merkezi projesi hakkında da bilgiler veren Başkan Aydın, Bu projemizde oldukça yol aldık. Almanya’daki kardeş şehrimiz Hessen Eyaleti yetkilileri bizi ziyaret etti. Biz de oraya gittik. Projemizin detaylarını gönderdik. Oradan bir hibe desteği alırsak depremde 136 mahallemize anında müdahale edilebilecek bir Mahalle Afet Koordinasyon Merkezi ve Osmangazi Merkez Afet Koordinasyon Merkezi ile can kayıplarını, hasarları ve depremden sonra oluşan zararları minimuma indirmeyi hedefliyoruz Kentsel dönüşümde en büyük sıkıntı konut rezerv alanlarının olmaması. Devletin verdiği kira desteği 6 bin 500 liraya çıktı. En varoş yerde bile 10-15 bin liradan aşağı kiralık ev bulamıyorsunuz dolayısıyla o rakamlar yetmiyor” diye konuştu.


“Afet Köy projesi ile deprem anında konteyner nereden bulacağız, telaşı yaşamayacağız”


Deprem anında konaklama ihtiyacını karşılamaya yönelik hazırladıkları Afet Köy projesi hakkında da katılımcıları bilgilendiren Başkan Aydın, “Allah göstermesin bir deprem anında konteyner nereden bulacağız telaşı yaşamayalım diye böyle bir proje geliştirdik. Şunu gördük ki Anadolu’da bir deprem olduğunda Marmara ve Batı bölgeleri orayı destekleyebilir; ancak Marmara da bir deprem olduğunda maalesef Anadolu, burayı destekleyemez. İstanbul, Bursa, Ankara ve Kocaeli merkezli bir deprem hem ekonomik anlamda hem de üretim anlamında büyük bir felaket olur. Bizim hedeflerimiz sürdürülebilir ve dayanıklı bir kent oluşturmak. Yaşam kalitesini ve sağlıklı bir kentleşmeyi arttırmak istiyoruz” dedi.


Konuşmasına, dirençli bir Osmangazi’yi oluşturmak için belirledikleri alt hedefleri açıklayarak devam eden Başkan Aydın, “Bu alt hedeflerimiz: Doğal sistemleri güçlendirmek, karbon ayak izini azaltmak, iklim değişikliğine adaptasyon, bio çeşitliliği korumak, dayanıklılık, kaynak verimliliği ve döngüsellik, yaşam kalitesini yükselme, toplum içinde eğitimle farkındalık oluşturmak, kültürel ve sosyal etkileşim, turizm potansiyelini oluşturmak, yenilebilir enerji kaynakları ile enerji verimliliğini arttırmak, kentsel ısı adası etkisini azaltmak, sürdürülebilir yapı malzemelerini kullanmak, yeşil alt yapı oluşturmak, düşük karbonlu esnek ve dirençli yapıları çoğaltmak. Ana hedefimiz Osmangazi ve Bursa’yı daha dirençli ve güvenli bir şehre dönüştürmek. İnsanların burada güven içerisinde yaşamasını kendimize hedef olarak koyuyoruz” dedi.



Osmangazi’de 400 bin yapının hızlı bir şekilde dönüştürülmesi gerekiyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Burhaniye de BUBFA ile Osmanlı Şerbetleri yeniden hayat buluyor Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesi (BUBFA), Osmanlı mutfak kültürünün unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerinden şerbetleri yeniden gün yüzüne çıkarmak için özel bir projeye imza attı. Fakülte Dekanı Prof. Dr. M. Oğuzhan İlban’ın verdiği Takım Çalışması dersi kapsamında, Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri Uğur Umut Uysal, Berke Bülbül, Rabia Atik, Ayşenur Küreli ve Ceydanur Aydemir tarafından gerçekleştirilen “BUBFA ile Şerbet Yolculuğu” projesi, Osmanlı şerbetlerini günümüz sofralarına taşımayı hedefliyor. Osmanlı Mutfak Kültürünün en önemli lezzetlerinden biri olan şerbetler, bu proje kapsamında yeniden canlandırıldı. Projede kapsamında Osmanlı Saray Mutfağında sıkça yapılan şerbetlerin geleneksel tarifleri araştırılarak yeniden hazırlandı ve fakülte içerisinde dağıtıldı. Demirhindi, sübye, sirkencübin, kakule, nar ve çeşitli meyve ile bitkilerden hazırlanan şerbetler, katılımcılara hem tarihi bir yolculuk hem de lezzetli bir deneyim sundu. Projeye öncülük eden öğrenciler, hazırladıkları şerbetleri üniversitenin eğitim mutfağında hazırladı ve ortaya çıkan lezzetleri tadım etkinliğiyle paylaştı. Fakülte Dekanı Prof. Dr. M. Oğuzhan İlban başta olmak üzere, etkinliğe katılanlar, Osmanlı şerbetlerini yeniden keşfetme fırsatı buldu. Ayrıca proje çerçevesinde hazırlanan şerbet tarif kitapçığıyla Osmanlı şerbetlerini sadece tatmakla kalmayıp evde denemek isteyenlere rehber olmayı amaçlandı. Balıkesir Üniversitesi Burhaniye Uygulamalı Bilimler Fakültesi’nin bu anlamlı projesi, mutfak mirasını koruyarak gelecek nesillere aktarmayı hedefleyen önemli bir adım olarak öne çıkıyor.
Muğla Başkan Ünlü: “Herkesin mücadele etmesi gerek” Selimiye ve Bozburun’u ziyaret eden Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, bölgede yapılmak istenen marina projeleriyle ilgili vatandaşlarla görüş alışverişinde bulundu. Başkan Ünlü, herkesi kentine sahip çıkmaya davet ederek “Bu mücadeleyi birlikte başlatacağız. Herkesin bu süreçte elinden gelen mücadeleyi göstermesi gerekiyor” dedi. Marmaris Belediyesi Başkanı Acar Ünlü, Marmaris’e döner dönmez Selimiye’yi ziyaret ederek vatandaşlarla bir araya geldi. Meclis üyeleri ve birim müdürleriyle birlikte ayağının tozuyla Selimiye’ye gelen Başkan Ünlü buradaki görüşmelerin ardından yine marina yapılmak istenen başka bir mahalle olan Bozburun’a geçti. "Olumsuz görüş vereceğiz" Marmaris’teki bir Liman İşletmeciliği’ne verilen 145 tekne kapasiteli proje ile ilgili değerlendirme toplantısında vatandaşın verdiği tepkinin çok önemli olduğunu söyleyen Başkan Ünlü, Marmaris’in doğasını, denizi, ormanını korumak için süreçlerin takipçisi olacaklarını ifade etti. Proje dosyasına kurum görüşü istendiğinde Marmaris Belediyesi olarak olumsuz görüş vereceklerini dile getiren Başkan Ünlü, “Buradaki vatandaşın altyapı, kanalizasyon, imar sorunu varken bunun kıyıya yeni tekneler getirmek isteniyor. 145 tekne 145 ev demek? Pis su nereye gidiyor, vidanjörle çekiliyor. Yaz aylarında vidanjör bile bulunamıyor. Hal böyleyken bu projeye ne gerek var? Bu mücadelenin esas sahibi siz olacaksınız? Biz de sizin yanınızda olacağız. Herkesin elinden gelen mücadeleyi göstermesi gerekiyor” diye konuştu. "İzinler halk için çıksın" Marina izni veren kurumların bölgenin imarı için de izin verebileceğini dile getiren Başkan Ünlü, “Madem bu yapılıyorsa halk da düşünülsün ve imar planları çıkarılsın. Biz bu işte sizin yanınızdayız. Eğer umutsuz olursak hiçbir sonuca ulaşamayız. Böyle bakılsaydı eğer Kurtuluş Savaşı da kazanılamazdı. Buranın sahibi buranın yaşayanıdır. Yüzyıllardır buraları koruyan, eken, biçen sizlerin dedeleri, sizler ve sizlerin torunlarıdır. Herkesin kentine, köyüne sahip çıkması lazım. Biz mücadeleyi sizlerle birlikte başlatacağız. Yatırıma karşı değiliz, tabi ki yatırım gelmeli ama hep söylüyoruz, kurallı, vicdanlı, hukuksal olmalı. Doğru yerde, doğru kapasiteyle, sosyal adaleti sağlayarak olmalı” ifadesini kullandı. Selimiye’den sonra Bozburun’a geçen Başkan Ünlü burada yapılmak istenen marina ve sit dereceleri değişiklikleri ile ilgili vatandaşlarla görüştü. Ünlü, verilecek mücadelede halkın yanında olduklarını burada da yineledi.
Kilis Kilis’te 42 yıllık ayakkabı tamircisi baba mesleğini sürdürüyor Kilis’te ayakkabı tamirciliği mesleğini 42 yıldır sürdüren İsmail Dağaçıkan, neredeyse yarım asırdır baba mesleğini devam ettiriyor. Henüz 6 yaşındayken mesleğe adım atan Dağaçıkan, yılların tecrübesiyle kentteki vatandaşların ayakkabılarını onarıyor. Kilis’te yaşayan 48 yaşındaki İsmail Dağaçıkan, 6 yaşındayken babasından öğrendiği ayakkabı tamirciliği mesleğini 42 yıldır sürdürüyor. Mesleğin zorluklarına rağmen severek yaptığını belirten İsmail Dağaçıkan, “Baba mesleğini sürdürüyorum. 42 yıldır ayakkabı tamirciliği işindeyim. Çocuk yaşta başladım ve hâlâ devam ediyorum. Ancak ne yazık ki çırak bulmakta zorlanıyoruz. Günümüzde gençler bu tür mesleklere ilgi göstermiyor” dedi. "Çırak bulamıyorum, oğlum yetiştiriyorum" Ayakkabı tamirciliği mesleğini yaşatmak isteyen İsmail Dağaçıkan, 15 yaşındaki oğlu Emre Dağaçıkan’ı da yanına alarak yetiştirmeye başladığını ifade etti. Dağaçıkan, “Çırak bulamıyoruz, bu yüzden kendi oğlum Emre’yi mesleğe kazandırmaya çalışıyorum. Eğer o devam etmek isterse, mesleği bir sonraki kuşağa aktarabileceğiz” şeklinde konuştu. Ayakkabı tamirciliği gibi zanaat ve el emeği gerektiren mesleklerin giderek daha az ilgi gördüğünü belirten ayakkabı tamirci ustası İsmail Dağaçıkan, "Bu iş sabır ve özveri isteyen bir meslek. Günümüzde insanlar hızlı ve kolay para kazanmanın peşinde. Zanaat işleri, uzun vadeli öğrenme süreci ve emek gerektirdiği için yeni nesil bu tür mesleklere yanaşmıyor. Bu da sadece bizim işimizi değil, tüm zanaatkar meslekleri tehdit ediyor” diye konuştu. (MYP-SVY-Y)