GÜNDEM - 19 Kasım 2024 Salı 16:54

Nilüfer’de 4 yıldır süren FUSILLI projesi başarıyla tamamlandı

A
A
A
Nilüfer’de 4 yıldır süren FUSILLI projesi başarıyla tamamlandı

Nilüfer Belediyesi, 4 yıldır sürdürdüğü FUSILLI Projesi’ni düzenlediği konferansla tamamlıyor. Nilüfer’de daha sürdürülebilir bir gıda sistemi için gerçekleştirilen 190’dan fazla eylemin sonucu 3 gün sürecek programda katılımcılarla paylaşılıyor.


Nilüfer Belediyesi’nin de ortağı olduğu, Avrupa Birliği Horizon 2020 Programı kapsamında 11 ülkeden katılımcıların yer aldığı FUSILLI Projesi tamamlandı. Nilüfer ayağının kapanışı da Pancar Deposu’nda gerçekleştirildi. Programa Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve eşi Nuray Özdemir’in yanı sıra Bursa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız, belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri, FUSILLI Konsorsiyumu’nun üyeleri, akademisyenler ve yerel paydaşlar katıldı. Açılışta konuşan Proje Yöneticisi Diego Fallah, Nilüfer’in heyecan veren bir kent olduğunu belirterek “Nilüfer bu projenin de ötesinde çalışmalar yaptı” dedi.


Programa çevrim içi bağlanan Avrupa Komisyonu Genel Araştırma ve Yenilik Müdürlüğü Politika Görevlisi Daniela Lueth ise önemli bir ağda buluşup, FUSILLI ile bir eylem politikası gerçekleştirdiklerini kaydetti. Dünya genelinde gıda sistemleri ile ilgili önemli çalışmaların yapıldığını hatırlatan Lueth, bu çalışmaların sürdürülebilir dirençli gıda sistemleri için yeni kapılar araladığına dikkat çekti. Kayıp gıdaların ortaya çıkması ve beslenme değişikliklerinin görülmesi açısından bunların önemli olduğunu belirten Lueth, katılımcıları bu çağrılara davet etti.


Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir açılışta yaptığı konuşmada, birçok kent gibi Nilüfer’in de iklim değişikliği, çevre kirlilikleri ve dış faktörlerden fazlasıyla etkilendiğini söyledi. Nilüfer’i daha sürdürülebilir bir kent haline getirmek için tarımda, gıda üretiminde, sağlıklı gıdaya erişimde çok sayıda yatırıma ve girişime imza attıklarını hatırlatan Başkan Şadi Özdemir, “Bütün bu çalışmalarda iş birlikleri ve vatandaş katılımı çok önemli. Nilüfer Belediyesi olarak, gıda sistemimizi iyileştirmek için yaptığımız ve yapmaya devam edeceğimiz çok alan var” diye konuştu.


Tüketicilerin bilinçlenmesi ve çocukların erken yaşta tarımla buluşmasının önemine dikkat çeken Başkan Şadi Özdemir, “Bunun için çocuklarımızı iyi tarım uygulamaları ile buluşturuyoruz. Uygulama alanları sağlıyoruz. Ürünlü Kent Bostanları, Mahalle Bostanlarımız ile okullarda hayata geçirdiğimiz yükseltilmiş yataklar, çocukları tarımla buluşturan alanlar. 7’den 70’e herkese iyi tarımı anlatıyoruz ve herkesin sağlıklı gıda konusunda bilinçli olması için çaba gösteriyoruz” dedi.


Hasanağa Gıda Merkezi ile Nilüfer Tıbbi ve Aromatik Bitki İşleme Tesisi’nin yerel üreticilere hizmet verdiğini aktaran Başkan Şadi Özdemir, üreticileri en az girdi maliyeti ile yüksek verimli üretime teşvik ettiklerini belirtti. Tarımsal Analiz Laboratuvarı ve Nilüfer’in Arazi Kullanım Haritaları Projesi’ni hizmetine aldıklarını dile getiren Başkan Şadi Özdemir, gıda adaletsizliğinin önüne geçmek istediklerini ve sağlıklı gıdayı herkes için erişilebilir hale getirmek istediklerini vurguladı.


Tohum takas ve yerel ürün festivalleri ile ürünleri ve kültürleri gelecek nesillere aktardıklarını anlatan Başkan Şadi Özdemir, coğrafi işaretli ürünlerin üretimini desteklemek için de çalıştıklarını kaydetti. Organik atıklardan ve budama atıklarından kompost elde ettiklerini de sözlerine ekleyen Başkan Şadi Özdemir, “Üniversite kantinlerinden çay-kahve posalarını toplamak için de protokolümüzü imzaladık” dedi.


FUSILLI Proje Koordinatörü Julia Pinedo Gil ise Nilüfer’de Osmanlı geleneklerini içinde barındıran modern bir yaşamın olduğunu belirterek, sokaklarının tarih ile moderniteyi buluşturduğunu vurguladı. FUSILLI Projesi’nde elde edilen başarıları kutlamak için bir arada olduklarını söyleyen Gil, görevlerinin kentleri dayanıklı, sürdürülebilir hale getirmek olduğunu aktardı.


Programda Fusulli Projesi’nin kentlerdeki lokal proje yöneticileri de konuştu. Torino’dan Laura Ribotta, Harkov’dan Oleksandra Deineko, Kolding’den Helle Fuglsang, yerel politikalarla sürdürülebilirlik ve yönetim sistemleriyle gıda sistemlerindeki değişiklikleri anlattı.


Bu oturumun ardından Mimar ve Proje Yöneticisi Elisabetta Luzzi’nin moderatörlüğündeki ‘Gıda 2030 Yaşayan Laboratuvarlarının Politika Geliştirmedeki Etkileri’ başlıklı panel gerçekleşti. Castelo Branco Proje Yöneticisi Celia Ferreira, Horizon Europe Eu4 Advice Yaşayan Laboratuvar Yöneticisi ve Yönetişim Modelleri Görev Lideri Mark Frederiks, Oslo Belediyesi Proje Yöneticisi Line Tveiten ve Comune di Milano Proje Yöneticisi Andrea Patrucco; birlikte çalışma, genç nesilleri sistemin içine dahil etme, atıkların geri dönüşümü, yerel ihtiyaçlara göre ilerleme konularında tecrübelerini aktardı.


Öğle arasında Pancar Deposu’nda oluşturulan FUSILLI Şehirleri Çarşısı’nı gezen katılımcılar, öğleden sonra farklı konu başlıklarındaki oturumlara katıldılar. Üç gün sürecek programın ikinci gününde Nilüfer Belediyesi’nin tarım ve gıda alanındaki uygulamalarını gezecek olan proje ortakları, üçüncü gün sunumlar ve kapanış oturumları gerçekleştirecek.



Nilüfer’de 4 yıldır süren FUSILLI projesi başarıyla tamamlandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’da yaşayan yerleşik Ukraynalılardan 1000. gün açıklaması Antalya’da yaşayan yerleşik Ukraynalılar, Ukrayna-Rusya savaşının bininci günü nedeniyle açıklamada bulundu. Antalya’da yaşayan Ukraynalılar, Ukrayna-Rusya savaşının bininci günüde Attalos Heykeli önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklaması sırasında çok sayıda Ukraynalı, bayraklarına bürünmüş halde alanda hazır bulundu. “Rusya, dün çocukların da bulunduğu onlarca can kaybına sebep oldu” Ukrayna Antalya Konsolosu Oleksandr Voronin, Rusya’nın saldırısı nedeniyle Ukrayna’da yaşayan insanların normal hayat düzeninden mahrum kaldığını ifade ederek, "Sivil yerleşim yerlerinin ve sivillere yönelik altyapı ile enerji altyapısının sürekli olarak bombardımana maruz kalması nedeniyle, insanlar, normal bir hayat düzeninden mahrum kaldı. Başkent Kiev’de bile, kimi zaman hava hücum alarmı, kesintisiz on saat sürüyor ve bu esnada insanlar, işlerine, öğrenimlerine ve gece uykularını bölerek sığınaklara inip beklemek zorunda kalıyor. Geride bıraktığımız Pazar günü, 17 Kasım’da Rusya, Ukrayna geneline yönelik, 120 füze ve 90 kamikaze İHA ile yoğun bir hava saldırısı düzenledi. Bu saldırıda hedef, enerji altyapısıydı ve saldırının sonucunda, Ukrayna’nın bütün illerinde yoğun elektrik kesintileri görülmeye başladı. Rusya, dün Sumı ve Odesa şehirlerindeki yerleşim bölgelerine füze saldırıları düzenleyerek yeni bir suç işledi. Bu saldırılar, aralarında çocukların da bulunduğu onlarca can kaybına sebep oldu” dedi. Zelenskiy’nin formülüne destek talebi Savaşın bin gündür sürdüğünü vurgulayan Ukrayna Antalya Konsolosu Oleksandr Voronin, kendilerine destek olan tüm ülkelere teşekkür ederek, "Bin gün, sembolik bir tarihtir, çünkü işgalin başlangıcında dünya toplumu, Ukrayna’nın dayanabilme şansını 48-72 saat olarak değerlendiriyordu. Ancak Ukrayna askerleri ve halkı, orantısız bir güce karşı gerçek bir kahramanlık sergileyerek ayakta kalmayı başardı ve topraklarını savunmaya devam ediyor. Tüm ortaklarımıza, bu süre boyunca bize destek olmaya devam ettikleri için minnettarız. Ayrıca, tüm dünyanın, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy tarafından sunulan, adil ve kalıcı bir barışı sağlamayı amaçlayan Zafer Planı ve Barış Formülü’nü destekleyeceğini umuyoruz.”
İstanbul Yenidoğan Çetesi davasına yarın devam edilecek İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine yarın devam edilecek. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılanmasına 2. gününde devam ediliyor. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Fehmi Alperen, "Ben İBB’ye bağlı ambulans şoförü olarak çalışıyorum. 17 yıldır İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde çalışıyorum. Hasta sevki yapıyoruz. Bir şirketim de vardır aynı zamanda. Biz yeni doğan hasta nakli yapmıyorduk. 112 sisteminin bertaraf edilerek hastanelere sevk yapıldığı iddiasına katılmıyorum. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Bahsi geçen hiçbir hastaneye nakil yapmadım. Birçok sevki sanık Hasan Basri Gök yürütmektedir. Hatta sevk işlemi için bazen doktor olduğunu söylemiştir kendisi. Benim hakkımda iddianamenin hiçbir sayfasında sevk ile alakalı bir şey yoktur. Sanıklardan Hakan Doğukan Taşçı’yı tanıyorum. Taşçı bana hasta bebeklerin basamak değerleri ile oynandığını da söyledi. Benim Fırat Sarı ile bir menfaat ilişkim yoktur. Sarı’nın hesabından bana yıllardır gelen 1 TL bile yoktur. Burada bir örgüt olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Buradaki herkes sağlık çalışanı” dedi. Fehmi Alperen’in avukatı ise savunmasında, “Benim müvekkilim mağdurdur. Burada suçlanan kişiler aynı zamanda da mağdurdur. Uzun süredir tutuklu olan müvekkilimin tahliyesini talep ediyorum” dedi. Sanık avukatının savunmasının ardından duruşmanın 3. oturumunun yarın saat 09.30’da devam etmesine karar verildi.