Yerel Haberler
Antalya
28 Aralık 2025 Pazar - 13:45 Saldırgan köpek ihbarına giden Kepez Belediyesi’nin çalışanlarına saldırı Kepez Belediyesi Veterinerlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, geçtiğimiz gece saat 02.00 sıralarında CİMER üzerinden gelen Göksu Mahallesi’ndeki saldırgan köpek ihbarı üzerine olay yerine intikal etti. Ekipler, gerekli müdahaleyi yaparak saldırgan köpeği hayvan ambulansına aldı. Veteriner İşleri’ne bağlı hayvan parkına doğru yola çıkan ekipler, bir benzin istasyonunda mola verdikleri sırada kimliği daha sonra tespit edilen bir şahıs tarafından araçla önleri kesildi. Araçtan inen M.L, belediye personellerine önce ağır hakaretlerde bulunarak, ardından çıkan arbede sırasında belediye çalışanı S.A.’nın yaralanmasına neden oldu. Saldırgan, daha sonra aracından aldığı bıçakla belediye personellerinin üzerine yürüdü. Olay yerine gelen güvenlik güçlerinin müdahalesiyle saldırgan M.L. gözaltına alındı. Şahıs, işlemlerinin ardından serbest bırakıldı. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, CİMER üzerinden yapılan ihbar sonrası saldırgan köpeği hayvan ambulansına alan belediye personelinin maruz kaldığı sözlü ve fiziki şiddeti kınayarak, geçmiş olsun dileklerini iletti. Kocagöz, "Çalışma arkadaşlarımızın görevi yalnızca vatandaşlarımızın değil, aynı zamanda can dostlarımızın da sağlığını korumaktır. Sokaktaki canlarımızın sağlıklı ve güvenli bir şekilde yaşamlarını sürdürebilmeleri için Türkiye’ye örnek olacak bir hayvan barınağı projesini başlattık. Belediye yemekhanemizden ve kreşlerimizden çıkan organik yemek atıklarından can dostlarımız için günlük 400 kilo mama üretiyoruz. Bu çalışmalar, can dostlarımıza ne kadar önem verdiğimizin en somut göstergesidir" dedi. Başkan Kocagöz, "Çalışma arkadaşlarımızın tek amacı; sadece vatandaşlarımızın değil, hayvan dostlarımızın da sağlığını korumaktır. Söz konusu ihbarda olay yerinden alınan can dostumuza hiçbir zarar verilmemiştir, verilmeyecektir. Hayvan, belediyemize ait köpek parkında veteriner hekimlerimizin kontrolünde yaşamını güvenli bir şekilde sürdürecektir. Çalışma arkadaşlarımıza yapılan bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz," dedi. Türkiye’ye örnek proje Başkan Kocagöz, sokak hayvanlarının sağlıklı ve güvenli koşullarda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla önemli projeleri hayata geçirdiklerini belirtti. Fevzi Çakmak Mahallesi’nde 14 bin 497 metrekarelik alanda, Türkiye’ye örnek olacak bir hayvan barınağı projesinin yapımına başlandığını ifade etti. Seçim döneminde vaat edilen 105 projeden biri olan Hayvan Barınağı Projesi; yönetim binası, veterinerlik, muayene ve tedavi binası, hayvan bakım alanları, yasaklı ırklar için bakım evi, enerji tesisi, güvenlik kulübesi, otopark ve etkinlik alanlarından oluşacak. Barınak içerisinde ayrıca korunmaya muhtaç hayvanlar için üç ayrı barınma alanı ve beş farklı doğal yaşam alanı yer alacak. Hayvan açık bakım alanlarının toplam büyüklüğü ise 4 bin 400 metrekare olacak. Sokak hayvanlarının mamaları Kepez’den Kepez Belediyesi, belediye yemekhanesi ve kreşlerden çıkan organik yemek atıklarını değerlendirerek sokak hayvanları için mama üretiyor. Daha fazla mama üretmek amacıyla Kepez Belediyesi, Merkezefendi Belediyesi ile iş birliği protokolü imzaladı. İmzalanan protokol kapsamında Merkezefendi Belediyesi tarafından üretilen 5 adet mama üretim makinesi Kepez Belediyesi’ne kazandırıldı. Bu makineler; kırıcı, pişirme kompost, pelet, fırın kurutma ile nem alma ve soslama makinelerinden oluşuyor. Kepez Belediyesi, sokak hayvanları için günlük 400 kilo mama üretiyor. Kepez Belediyesi, ilçedeki 68 mahalleden gelen tüm ihbarları titizlikle değerlendiriyor. Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi ve Rehabilitasyon Merkezi ekipleri, yaralı hayvanlar dahil olmak üzere tüm can dostların tedavi ve bakım süreçlerini özenle yürütüyor. Sağlığına kavuşan hayvanlar, alındıkları yaşam alanlarına geri bırakılıyor. Veterinerlik İşleri ekiplerinin, 2025 yılı içerisinde 11 aylık süreçte, 2 bin 386 hayvanın kısırlaştırma ve aşılama işlemini gerçekleştirirken, 132 sokak hayvanının sahiplendirilmesini sağladığı bildirildi.
Uzman Dr. Mümine Türksoylu: "Tuvalet eğitimi her çocukta farklı gelişir"
28 Kasım 2025 Cuma - 11:21 Uzman Dr. Mümine Türksoylu: "Tuvalet eğitimi her çocukta farklı gelişir" Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mümine Türksoylu, tuvalet eğitiminin her çocuk için farklı bir gelişim süreci olduğunu belirterek ailelere, "Hazır olmayı bekleyin; her çocuk farklı gelişir. Pozitif bir dil kullanın, denemeleri kutlayın. Zorlamayın, yönlendirin. Lazımlığı oyun ve hikâyelerle tanıtın. Kolay çıkarılabilir kıyafetler tercih edin. Sabırlı olun, kıyaslama yapmayın. Günlük rutin oluşturun. Kazaları büyütmeyin, olumsuz tepki vermeyin" uyarısında bulundu. Tuvalet eğitimi, ebeveynlik sürecinin en önemli aşamalarından biri olarak biliniyor. Uzmanlar, bu dönemin bir öğretim süreci değil, çocuğun bedensel ve duygusal farkındalığının gelişmesine eşlik etme dönemi olduğuna dikkat çekiyor. Memorial Sağlık Grubu Medstar Topçular Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Mümine Türksoylu, tuvalet eğitimine başlamak için çocuğun hazır olmasının büyük önem taşıdığını ifade etti. Dr. Türksoylu, tuvalet eğitimine başlama yaşının genellikle 18–36 ay arasında değiştiğini, ancak bunun her çocuk için farklılık gösterebileceğini vurguladı. Erken başlanmasının hızlı öğrenme anlamına gelmediğini belirten Türksoylu, ebeveynlerin süreci baskı kurmadan, sabırla yürütmesi gerektiğini söyledi. "Tuvalet eğitimi çocuğun bağımsızlaşma sürecinin bir parçasıdır" Çocukların tuvalet alışkanlığı kazanırken kendilerini ve bedenlerini tanıdığını belirten Türksoylu, "Bu süreç çocuğun ‘ben yapabiliyorum’ duygusunu güçlendirerek özgüvenini artırır. Ancak bazı çocuklar için tuvalet veya lazımlık korkutucu olabilir. Bu nedenle ailelerin yargılamadan, destekleyici bir tutum sergilemesi çok önemlidir" dedi. Fizyolojik olgunluğun her çocukta farklı yaşta gerçekleştiğini ifade eden Türksoylu, bu sebeple tuvalet eğitiminin gelişimsel bir süreç olarak görülmesi gerektiğini dile getirdi. "Aileler sabırlı olmalı, cezadan uzak durmalı" Tuvalet eğitimi sürecinde dikkat edilmesi gereken noktaları sıralayan Uzm. Dr. Mümine Türksoylu, ebeveynlere, "Tuvalet eğitimi sırasında sabır, güven ve pozitif yaklaşım çok önemlidir. Çocuğu motive etmek için cezadan kaçınılmalı, başarıları mutlaka övülmelidir. İlk günlerde kazaların olması çok normaldir; bu durum farkındalığı artırır. Gece kontrolü gündüze göre daha geç gelişir, bu nedenle bez bırakma süreci kademeli ilerletilmelidir. Kaka alışkanlığı idrara göre daha geç gelişebilir; kabızlık durumlarında hekim desteği alınmalıdır. Büyük değişiklikler yaşanan dönemlerde eğitime ara vermek daha sağlıklı olabilir" dedi. Ailelere 8 altın öneri Türksoylu, tuvalet eğitimi sürecinde ailelere önerilerde bulunarak, "Hazır olmayı bekleyin; her çocuk farklı gelişir. Pozitif bir dil kullanın, denemeleri kutlayın. Zorlamayın, yönlendirin. Lazımlığı oyun ve hikâyelerle tanıtın. Kolay çıkarılabilir kıyafetler tercih edin. Sabırlı olun, kıyaslama yapmayın. Günlük rutin oluşturun. Kazaları büyütmeyin, olumsuz tepki vermeyin" dedi.
Akdeniz Üniversitesi’nden bilim dünyasına ışık
28 Kasım 2025 Cuma - 11:20 Akdeniz Üniversitesi’nden bilim dünyasına ışık Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyelerinin de yer aldığı uluslararası bir araştırma ekibi, Neolitik Dönemin Batı Anadolu ve Ege’deki yayılım süreçlerine dair önemli bulgulara ulaştı. Saygın bilim dergisi Science’da yayımlanan çalışma, bu döneme ilişkin kültürel ve genetik dinamikleri çok boyutlu bir yaklaşımla ele alarak bilim dünyasında ses getirdi. Neolitik yaşam biçimlerinin Anadolu’dan Ege ve Avrupa’ya yayılma biçimlerine dair uzun süredir tartışmalı olan birçok soruya ışık tutan çalışma saygın bilim dergisi Science’ın 26 Haziran 2025 tarihli sayısında yayımlandı. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Taner Korkut, Prof. Dr. Burçin Erdoğu, Arş. Gör. Dr. Uygar Ozan Usanmaz ve Dr. Yasin Cemre Derici, ODTÜ’den Prof. Dr. Mehmet Somel’in başkanlığında yürütülen projeye Tlos Antik Kenti kazı çalışmaları kapsamında araştırılan "Girmeler Höyük" yerleşimi buluntularıyla katkı sundu. Proje kapsamında Orta ve Batı Anadolu’daki 11 Neolitik yerleşimden elde edilen 30 yeni antik DNA örneği, daha önceki çalışmalardan derlenen 400’den fazla örnekle birlikte analiz edilerek, erken Holosen dönemine ait genetik süreklilik ve dönüşüm süreçleri değerlendirildi. "Yerel ve göçmen topluluklar arasında kaynaşma" Araştırma bulguları, Batı Anadolu’da genetik süreklilik gösteren yerel avcı-toplayıcı toplulukların yaklaşık günümüzden 9 bin yıl önce Orta Anadolu’dan gelen tarımcı topluluklarla hem kültürel hem de biyolojik olarak kaynaştığını ortaya koydu. Bazı bölgelerde bu kaynaşma Neolitik yaşam biçimine geçişi tetiklerken, Likya Bölgesini içine alan Güneybatı Anadolu’da yerel avcı-toplayıcı toplulukların biyolojik olarak kaynaşmadan kültür alış verişi sonucunda Neolitik yaşam biçimine geçtikleri anlaşıldı. Daha sonraları yerel halk ile Orta Anadolu kökenli gruplar arasında birleşimden türeyen genetik profilin Ege üzerinden Avrupa’ya yayıldığı belirlendi. "Çömlek insan değildir" tezine genetik destek Araştırmanın en çarpıcı bulgularından biri, kültürel benzerliklerin genetik benzerliklerle her zaman örtüşmediğini göstermesi oldu. Batı Anadolu’daki mimari, gömü adetleri ve taş alet teknolojisi gibi kültürel unsurların, topluluk hareketlerinden ziyade fikir alışverişi ve bölgesel iletişimle yayıldığı tespit edildi. Bu durum, arkeolojide sıkça kullanılan "çömlek insan değildir" (pots people) ifadesinin genetik verilerle desteklendiği nadir örneklerden biri olarak değerlendirildi. Batı Anadolu bir geçiş alanından fazlası Çalışma kapsamında Akdeniz Üniversitesi bünyesinde yürütülen kazılardan Tlos / Girmeler’in de dahil olduğu Batı Anadolu yerleşimlerinden elde edilen veriler, bölgedeki Neolitikleşme sürecinin yalnızca dışardan gelen göçmenlerle değil, yerel avcı-toplayıcıların aktif katılımı ve kültürel etkileşimiyle şekillendiğini gösterdi. Özellikle Aktopraklık, Bademağacı ve Ulucak gibi kazılarla bilinen yerleşimlerin incelenmesiyle, bölgenin yalnızca bir geçiş alanı değil, aynı zamanda kültürel ve genetik açıdan özgün bir sentez alanı olduğu kanıtlandı. Anadolu’dan Avrupa’ya uzanan çok katmanlı bir süreç Bilim dünyasında ses getiren bu çığır açıcı çalışma, sadece Anadolu arkeolojisi açısından değil, Avrupa’daki ilk tarımcı toplumların kökenini anlamak bakımından da büyük önem taşıyor. Elde edilen bulgular, Neolitik yaşam biçimine geçişin homojen bir göç dalgasından ibaret olmadığını, bunun yerine bölgesel etkileşimler, yerel gelişmeler ve kültürel aktarım süreçlerinin birlikte işlediğini açıkça ortaya koydu. Girmeler yerleşim alanı Tlos Antik Kenti merkezinin hemen kuzeyinde yer alan Girmeler yerleşim alanı iki farklı karstik mağara ile mağara girişleri önündeki höyük yerleşiminden oluşmaktadır. Girmeler yerleşiminde ilk kez 2009 yılında sistemli araştırmalara başlanılmış ve bu çalışmalar kesintisiz olarak günümüze kadar sürdürülmüştür. Girmeler höyük yerleşimi prehistorik çağlardan günümüze kadar uzanan süreçte buluntular içermesiyle Likya Bölgesi yerleşim tarihine önemli katkılar sunmaktadır. Höyük kalıntılarında yapılan incelemeler bu alanın MÖ 14. bin yılında iskan edildiğini ortaya koymuştur. Girmeler yerleşimi aynı zamanda Anadolu’nun batısında Mezolitik dönem yerleşimi üzerine Neolitik ve Kalkolitik dönemlerde de yaşam izleri veren ender yerleşimlerden biridir. Bahsi geçen tüm bu yerleşim katmanları kazı çalışmalarıyla belgelenmiştir. Kalkolitik Dönem sonrası yerleşim izleri ise büyük oranda tahrip olmuştur. Yüzeye yakın katmanlarda daha çok Demirçağ, Roma, Bizans ve son olarak Osmanlı Dönemi buluntularına rastlanılmıştır.
Kumluca’da hayırseverin yaptırdığı çeşme hizmete açıldı
28 Kasım 2025 Cuma - 10:53 Kumluca’da hayırseverin yaptırdığı çeşme hizmete açıldı Antalya’nın Kumluca ilçesi Altınyaka Mahallesi’nde bir hayırsever tarafından yaptırılan çeşme, düzenlenen törenle hizmete açıldı. Kumlucu’ya 30 kilometre uzaklıktaki Altınyaka Mahallesi’nde ilçeyi 4 mahalleye bağlayan yol üzerinde iş adamı Ergun Duran tarafından yaptırılan çeşme düzenlenen törenle açıldı. Törende konuşan Kumluca Kaymakamı Bahadır Güneş, "Hayırsever iş insanımızın konuşmasından eserlerine sadece bu çeşme ile değil, daha büyük eserlerle devam edeceğini anlıyorum. Zamanla hayırsever iş insanımızın yapacağı yardımlarla yükselecek eserlerine şahit olacağız inşallah. Bu çeşmenin yapımında emeği geçen Kumluca Belediyemize, iş insanımıza ve Altınyaka Mahalle Muhtarlığımıza teşekkür ederim" diye konuştu. Altınyaka Mahallesi Muhtarı Turan Orhantekin, "Bu çeşme benim seçim vaadimdi. Seçimden sonra hayırsever iş insanımız Ergun Duran ağabeyimizle konuştuk, çeşmeyi yapmaya karar verdik. Konuyu Kumluca Belediye Başkanımız Mesut Avcıoğlu’na ilettik. O da çeşmenin yerinin ve çevre düzenlemesinin yapılmasında büyük emek sarf etti. Belediye başkanımız ve hayırsever iş insanımız başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. İş adamı Ergun Duran ise, "Altınyaka Mahalle Muhtarımız bu çeşmeyi çok önemsedi. Biz de yardımda bulunarak, çeşmenin yapılmasında katkımız oldu. Bugün burada bu kadar insanın çeşmenin açılışı için değil de bir okul, bir hastane gibi daha büyük bir eser için toplanmasını isterdim. İnşallah bir gün o eserleri de ilçemize kazandırmak nasip olur" dedi. Kumluca Müftüsü Bedir Aydın tarafından yapılan dua sonrası açılış kurdelesi kesildi. Törene Kumluca Kaymakamı Bahadır Güneş’in yanı sıra Belediye Başkanı Mesut Avcıoğlu, daire amirleri, mahalle muhtarları, STK temsilcileri, çeşmeyi yaptıran iş adamı Ergun Duran ve mahalle sakinleri katıldı.
Kendi acısını unutup araçtaki çocuğu düşündü, sebebi küçük yaşta kaybettiği ikiz kardeşi çıktı
28 Kasım 2025 Cuma - 10:40 Kendi acısını unutup araçtaki çocuğu düşündü, sebebi küçük yaşta kaybettiği ikiz kardeşi çıktı Antalya’da geçirdiği trafik kazası sonrası yerde acılar içinde kıvranırken kendi acısını bir kenara bırakarak kazaya karışan araçta panikleyen kadın ve küçük çocuğunu sakinleştirmeye çalışan motosiklet sürücüsü İHA’ya konuştu. Genç motosikletlinin gösterdiği hassasiyetin sebebinin ise küçük yaşta hayatını kaybeden ikiz kardeşi olduğu ortaya çıktı. Kaza 19 Kasım tarihinde Manavgat ilçesi Yayla Mahallesi Abdi İpekçi Caddesi’nde meydana geldi. Seyir halindeki Mümin Şahin’in kullandığı 07 CFP 880 plakalı motosiklet, 2545. Sokak kesişimine geldiğinde Rümeysa A.’nın kullandığı 07 CBK 962 plakalı otomobille çarpıştı. Kazada yaralanan motosiklet sürücüsünün yardımına çevredeki vatandaşlar koşarken, yerde acı içerisinde kıvranan motosiklet sürücüsü, çarpıştığı otomobilin sürücüsü ve küçük çocuğunun ağladığını fark edince kendi acını bir kenara bıraktı. Sözleri ile yürekleri ısıtmıştı Kaza nedeniyle panikleyen genç kadın ve kucağındaki çocuğu sakinleştirmek isteyen Mümin Şahin, "Ablam korkma. Ben iyiyim. Kolum bacağım ağrıyor sadece, çocuğa su içirin. Her şeyden önemlisi çocuk" diyerek durumunun iyi olduğunu, panik yapmamalarını istedi. O anlar cep telefonu kamerasına yansırken, Mümin Şahin’in araçtan inen küçük yaştaki çocukları teselli edici sözler sarf etmesi gündeme oturdu. Kazanın meydana geldiği noktada İHA’ya konuşan motosiklet sürücüsü Mümin Şahin, 5 yaşındayken ikiz kardeşinin öldüğünü, bu durumun kendisini çok etkilediğini söyledi. Hassasiyetin nedeni küçük yaşta kaybettiği ikiz kardeşi Araçtan inen ve panik halindeki kadın ve çocuğunu görünce kardeşini küçük yaşta kaybetmesi nedeniyle durumdan etkilenmemelerini istediğini belirten Şahin, "Kaza ile ilgili hatırladığım, otomobilin yola çıkması. Gözlerimi açtığımda karşımda 2 kadın ve 2 çocuk vardı. Çocukların benim durumumdan etkilenmemesi için benim bir şeyim olmadığını belirterek çocukları başımdan uzaklaştırmalarını istedim. Bundan başka amacım yoktu. Kardeşimin küçük yaşta ölmesi nedeniyle çocuklara karşı ayrı bir hassasiyetim var. Çocuklar bizim geleceğimiz. Onları korumamız, kollamamız lazım" dedi. Kaza anı güvenlik kamerasında Öte yandan kaza anı ise bir iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Görüntülerde aracın sokaktan çıktığı anda motosikletin gelerek çarpıştığı anlar ve sonrasında çevredeki vatandaşların yaralı sürücünün yardımına koşması yer aldı.
Antalya’da seyir halindeki otomobil bir anda alev topuna döndü, sürücü kendini dışarıya attı
28 Kasım 2025 Cuma - 09:46 Antalya’da seyir halindeki otomobil bir anda alev topuna döndü, sürücü kendini dışarıya attı Antalya’nın Manavgat ilçesinde seyir halindeyken yanmaya başlayan otomobilin sürücüsünün ağır yaralandığı olayla ilgili güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, aracın bir anda yanmaya başlaması ve sürücünün araçtan çıkıp kendini refüje atma anları yer aldı. Geçtiğimiz günlerde Manavgat ilçesi Sorgun Bulvarı’nda meydana gelen olayda, Hakan K., 01 ADG 145 plakalı Hyundai marka otomobiline akaryakıt istasyonundan yakıt aldıktan sonra ilerlediği sırada araç bir anda yanmaya başladı. Araç sürücüsü kendisini araçtan dışarı atarken, yangına ilk müdahaleyi yol kenarındaki esnaf tarafından yangın tüpüyle yapıldı. İhbar üzerine olay yerine gelen Antalya Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi Manavgat Birimi’ne bağlı ekipler, yangını tamamen söndürerek soğutma çalışması yaptı. Yangın sonucunda araç kullanılamaz hale gelirken, araçtan kendisini dışarı atan sürücü sağlık ekipleri tarafından yapılan ilk müdahalenin ardından ambulansla Manavgat Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Araç sürücüsü, hastanede yapılan müdahalenin ardından yüz kısmında ve vücudunun çeşitli yerlerinde 2. derece yanıklar olması nedeniyle Antalya Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. Yanan araçtaki sürücü kendini dışarı attı Öte yandan olay anına ilişkin güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde seyir halindeki otomobilin bir anda yanmaya başladığı ve ardından sürücünün dışarı çıkıp kendini refüje attığı anlar yer aldı. Yangının çıkış nedeniyle ilgili inceleme başlatıldı.
Barışmak için buluştuğu kuzenini öldürmüştü: Kamera görüntüleri ortaya çıktı
28 Kasım 2025 Cuma - 08:53 Barışmak için buluştuğu kuzenini öldürmüştü: Kamera görüntüleri ortaya çıktı Antalya’da bir kişinin aralarındaki husumeti sonlandırmak için buluştuğu kuzenini silahla vurarak öldürdüğü anların güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde kuzenini tabancayla vuran zanlının, tekrar geri dönüp yerde yatan kuzenine defalarca ateş ettiği görüldü.Muratpaşa ilçesi Güzeloba Mahallesi 2383 Sokak’taki apart otelin kafesinde 25 Kasım’da meydana gelen olayda yabancı uyruklu Imad Almograbi ile akrabası olan Doğan Duman, aralarındaki husumeti sonlandırmak için bir araya gelmiş, çıkan kavgada Imad Almograbi tabancayla Doğan Duman’a ateş etmişti. Vücuduna çok sayıda merminin isabet ettiği yabancı uyruklu Doğan Duman hayatını kaybetmişti. Olayın ardından 07 CAH 724 plakalı otomobille kaçan Imad Almograbi ve yanındaki ismi öğrenilemeyen kişi Güzelyurt Mahallesi Şehit Mustafa Göktürk Caddesi üzerinde Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yakalanmıştı. Cinayet Büro Amirliği ekipleri gözaltına alınan Almograbi, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.Şarjörü değiştirip geri dönmüşÖte yandan olay yerinde 22 boş kovanın bulunduğu olaya ait güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde; kafeden çıkan Doğan Duman’a kuzeni Imad Almograbi’in arkasından şarjör bitene kadar ateş ettiği, ardından yanından ayrılıp tekrar geri dönerek yerde hareketsiz şekilde yatan kuzenine tekrar defalarca ateş ettiği görüldü.