Yerel Haberler
Antalya
22 Eylül 2024 Pazar - 10:09 Türkiye aşığı Alman filozofun eşi hayatını kaybetti Antalya’nın Alanya ilçesinde uzun yıllar yaşayan ve Türk kültürüne olan sevgisiyle tanınan 83 yaşındaki Britte Kosing, geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Bir süre önce Müslüman olarak ‘Yasemin’ ismini alan Kosing, 2020 yılında kaybettiği eşi, Alman filozof Prof. Dr. Alfred Kosing’in yanına defnedildi. Britte Kosing (83), eşi Filozof Prof. Dr. Alfred Kosing’in Almanya’dan emekli olmasının ardından, Türk kültürüne olan sevgileri nedeniyle 2000 yılında birlikte Alanya’ya yerleşti. 2020 yılında eşi Alfred Kosing’i kaybeden Britte Kosing, Kahramanmaraş depreminde insanların yardımlaşmasından etkilenerek İslamiyet’e ilgi duymaya başladı. Bu süreçte, müftülükte düzenlenen bir törenle Kelime-i Şehadet getiren Britte Kosing, Müslüman oldu ve ’Yasemin’ ismini aldı. Konaklı Mahallesi’ndeki evinde yaşamını sürdüren Britte Kosing, geçen Salı günü saat 06.00 sıralarında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. “Beklemediğimiz bir anda aramızdan ayırdı” Britte Kosing için Cikcilli Yabancılar Mezarlığı’nda cenaze töreni düzenlendi. Kosing’in yakınları ve sevenlerinin katıldığı törende konuşan Alanya Türk Alman Derneği (ATAD) Başkanı Fahri Yiğit, Kosing’in uzun yılladır derneklerinde üye olduğunu belirterek, “Eşi ve kendisi bizim çok sevdiğimiz bir üyemizde. Maalesef beklemediğimiz bir anda aramızdan ayrıldı” dedi. “Yasemin benim 23 senelik yakın can dostumdu” ATAD 2. Başkanı ve Britte Kosing’in yakın arkadaşı Fatma Özsüer, ise şunları söyledi: “Türkiye ve Alanya aşığı Filozof Prof. Dr. Alfred Kosing’in eşi Britte Kosing’i kaybettik. Britte Kosing, Türkiye sevdasını inancıyla taçlandırıp Müslüman oldu. Britte yani Yasemin benim 23 senelik yakın can dostumdu. Güzelliği ve zarafetiyle derneğimizin saygı duyulan bir üyesiydi. Yasemin hanımın son yolcuğunda yanındayız. Allah rahmet eylesin.” Vasiyeti üzerine İslami usullere göre gerçekleştirilen cenaze töreninin ardından Britte Kosing, dualar eşliğinde son yolculuğuna uğurlandı.
Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nin sosyal tesisi açıldı
10 Eylül 2024 Salı - 21:33 Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nin sosyal tesisi açıldı Antalya Gazeteciler Cemiyeti’nin (AGC) yeni sosyal tesisinin açılışı törenle gerçekleştirildi. Antalya’nın Muratpaşa ilçesinde, eski İl Özel İdaresi binasının içindeki parkta hizmet verecek olan sosyal tesis açılışına, siyaset, spor ve iş dünyası ile gazeteciler yoğun ilgi gösterdi. Lokalin açılış konuşmasını yapan Antalya Gazeteciler Cemiyeti (AGC) Başkanı İdris Taş, belediye başkanları ve STK’ler ile birlikte kent için var güçleriyle çalıştıklarını belirterek, “Antalya Gazeteciler Cemiyeti gücünü köklü geçmişinden ve sizlerden alıyor. Ülke için gece gündüz çalışan bir meslek örgütüyüz. Cumhuriyetin 100. yılında kente iki önemli eser kazandırdık. ANSİAD ile birlikte Basın Galerisi, Neler Yaşadık Neler Oldu kitabımız yazılı bir kaynak oldu. Türk basınına kazandırdık. Bugün cemiyetimizin 40’ıncı yılında önemli bir proje ile karşınızdayız. Bu sosyal tesisimiz üyelerimize ve Antalyalılara hayırlı uğurlu olsun” dedi. Ardından konuşan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, gazeteciler için gerekli olan bu tesisin sözünü geçtiğimiz yıllarda düşünmeden verdiğini ifade ederek, “Bugün de gördüğünüz gibi sosyal tesisin açılışını gerçekleştiriyoruz. Öncelikle ülkemiz, Antalya’mız için doğru, objektif yazılar yazan tüm gazeteci dostlarımı kutluyorum. Bundan sonra ayda bir de olsa Antalya’daki gazeteci dostlarımızla bir araya gelerek kentin sorunlarını hep birlikte onların da destekleri ile dile getireceğiz. Kültür, sanat şehri olarak ilimizi daha da ileriye taşıyacağız. Tüm gazetecilere lokalimiz hayırlı olsun” diye konuştu. Konuşmaların ardından AGC Başkanı Taş, Başkan Böcek’e plaket verdi. Tören, açılış kurdelesinin kesiminin ardından ikram yapılmasıyla son buldu.
Başkan Böcek, Sarısu ihalesi için muhalefet meclis üyelerinden destek istedi
10 Eylül 2024 Salı - 18:39 Başkan Böcek, Sarısu ihalesi için muhalefet meclis üyelerinden destek istedi Antalya’da Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek başkanlığında gerçekleştirilen Büyükşehir Belediyesi Meclisi Eylül Ayı Olağan Toplantısı’nda, 142 gündem maddesi görüşüldü. Sarısu Mesire Alanı ile ilgili muhalefet meclis üyelerinden destek isteyen Başkan Böcek, "Vekilleriniz var neden onaylatmıyorsunuz? Bu para milletin parası, Muhittin Böcek’in değil" dedi. Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi Eylül ayı olağan toplantısı yapıldı. Mecliste önergeler ile birlikte 142 gündem maddesi görüşüldü. Siyasi partilerin grup sözcülerinin yaptığı konuşmaların ardından meclisin açılış konuşmasını gerçekleştiren Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, operasyonlar sırasında şehit düşen askerlere rahmet diledi. Başkan Muhittin Böcek, 19 gün sonra cansız bedeni bulunan Narin için de Allah’tan rahmet dileyerek, “Narin kızımızın cansız bedenini bu hale getirenleri lanetliyorum, kınıyorum” dedi. Kadın teğmenleri kutladı Konuşmasının devamında Kara, Deniz ve Hava Harp Okullarını birincilikle bitiren kadın teğmenleri kutlayan Başkan Böcek şöyle konuştu: “Ben o 3 kadın teğmenimizin Mustafa Kemal’in askerleriyiz demesinden gurur duydum. Biz Mustafa Kemal’in askerleri olmaya devam edeceğiz. Ben Andımız’la büyüdüm, 19 Mayıs’la, 30 Ağustos Zafer Bayramı’yla, Cumhuriyet Bayramı’yla büyüdüm. Andımızı kaldırırken hiç bunları düşünmediniz.” Sarısu ihalesi halen onaylanmadı Sarısu Mesire Alanı ile ilgili muhalefet meclis üyelerinden destek isteyen Başkan Böcek, “Menderes Türel döneminde Büyükşehir Belediyesi Sarısu’yu D tipi mesire alanına geçirmek için 15 milyon 340 bin lira yatırdı. Bu milletimizin parasıdır. 14 milyon liraya kazandığımız ilk ihale iptal edildi. İkinci ihalede rakam yükselttiler. İhaleye tekrar katıldık 24 milyon lira vererek yine kazandık ancak hala ihale onaylanmadı” dedi. Destek istedi Başkan Böcek AK Parti grubuna seslenerek, “Bu millet bunların hepsini görüyor yapmayın. Ben Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak ayrım yapıyor muyum? Antalya’da kimseyi ötekileştirmeden çalışıyorum. Siz de her gün görüyorsunuz. Vekilleriniz var neden onaylatmıyorsunuz? Bu para milletin parası, Muhittin Böcek’in değil. Sizden rica ediyorum, bu konuyu çözün biz de burada alkışlayalım” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından 44 meclis maddesi karara bağlanırken, 98 gündem maddesi görüşülmek üzere ilgili komisyonlara havale edildi.
Kepez’in sembolik altın anahtarı CHP Genel Başkanı Özel’e teslim
10 Eylül 2024 Salı - 18:31 Kepez’in sembolik altın anahtarı CHP Genel Başkanı Özel’e teslim Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Ankara’da Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret ederek ilçenin sembolik altın anahtarını takdim etti. Ziyaret sırasında Kepez’in hizmet projeleri konuşuldu. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ziyaret etti. Ziyarette, Kepez’in hizmet projeleri ve CHP’nin 31 Mart yerel seçimlerinde elde ettiği zaferin önemi konuşuldu. Başkan Kocagöz, bu tarihi başarıyı taçlandırmak adına, Kepez’in sembolik altın anahtarını CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e takdim etti. Genel Başkan Özel, CHP’nin 30 yıl aradan sonra Kepez’de iktidara gelmesini sağlayan başarısından dolayı Başkan Kocagöz’e teşekkürlerini ileterek, hizmet çalışmalarında başarılar diledi. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Ankara ziyaretinin detaylarını sosyal medya hesaplarından paylaştı. Başkan Kocagöz, "Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel’i genel merkezimizde ziyaret ettik. Genel Başkanımızın 31 Mart’ta oluşturduğu Türkiye İttifakı’nı ilçemizde de kurup Kepez’imize 30 yıl sonra ilk defa Cumhuriyet Halk Partisi iktidarını getirdik. Bu başarı; Genel Başkanımızın, partimizin emekçilerinin ve tüm Kepez halkının başarısı. Genel Başkanımıza ziyaretimizde, Kepez’imizi ve projelerimizi konuşup kendisine kentimizin Altın Anahtar’ını hediye ettik. Kepez Belediye Meclis Üyemiz Selçuk Koçnebioğulları ile yaptığımız ziyarette bizleri ağırlayan Genel Başkanımız Sn. Özgür Özel ve Genel Başkan Yardımcımız Sn. Ulaş Karasu’ya misafirperverlikleri için teşekkür ediyorum" ifadeleriyle paylaştı.
Alanya Belediyesi Litvanya’daki kardeş şehirleriyle temaslarda bulundu
10 Eylül 2024 Salı - 17:00 Alanya Belediyesi Litvanya’daki kardeş şehirleriyle temaslarda bulundu Alanya Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak ve beraberindeki heyet, Alanya’nın Litvanya’daki kardeş şehirleri Silute ve Trakai’de temaslarda bulundu. Alanya’nın Litvanya’daki kardeş şehri Silute’de bu yıl 16. kez düzenlenen Geleneksel Balık Çorbası Festivali’ne Alanya’yı temsilen Belediye Başkan Yardımcısı Murat Levent Koçak, Letonya’nın Alanya Fahri Konsolosu Nurkan Şaşmaz, Belediye Meclis Üyesi Kenan Ersoy, Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) Temsilcisi Alper Gencelli ile Dış İlişkiler ve Turizm Birimi’nden Hülya Mercan katıldı. Birbirinden renkli etkinliklere sahne olan festivalde, Polonya’dan Pruszcz Gdanski, Letonya’dan Saldus ve Ukrayna’dan Skadovsk şehirlerinden davetliler de yer aldı. Koçak, Başkan Laurinaitis’i Alanya’ya davet etti 61 takımın çorba yaparak yarıştığı organizasyonda etkinlikleri gözlemleyen Başkan Yardımcısı Koçak ve beraberindeki heyet, birtakım temaslarda bulundular. Alanya heyeti, özellikle sonbaharda göç eden kuşlar için dinlenme yeri olarak bilinen Vent Burnu’ndaki Ornitoloji İstasyonu’nu ziyaret ettiler. Başkan Yardımcısı Koçak, iki şehir arasındaki ilişkilerin pekiştirildiği etkinlik sonrası Silute Belediye Başkanı Vytautas Laurinaitis’i Alanya’da 26-29 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek Uluslararası Caz Festivali ve Aralık ayındaki Yeni Yıl Pazarı’na davet etti. Alanya heyeti Trakai’de Silute’nin ardından Başkan Yardımcısı Koçak ile Letonya’nın Alanya Fahri Konsolosu Şaşmaz, Alanya’nın bir diğer kardeş şehri olan Trakai kentini ziyaret etti. Burada, Türkiye Cumhuriyeti Vilnius Büyükelçisi Görkem Barış Tantekin, Trakai Belediye Başkanı Andrius Satevicius ve Litvanya Cumhuriyeti Milletvekili Edita Rudeliene ile bir araya geldiler. Ayrıca Litvanya tarihinde önemli bir yer tutan Trakai’de yaşayan Karaim Türkleri ile buluşuldu. Öte yandan, Alanya ile kardeş şehirlerinin arasındaki bağların güçlendirildiği ziyaretlerde, kentlerin gelişimi ve vatandaşların refahı için yapılacak yatırım ve hizmetler konusunda fikir alışverişinde bulunuldu.
ALKÜ’de TUS öğrencileri Erasmus’ta öncü oldu
10 Eylül 2024 Salı - 15:08 ALKÜ’de TUS öğrencileri Erasmus’ta öncü oldu Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ), Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı doktora öğrencilerinden Asistan Doktor Müftah Pınar ve Asistan Doktor Lara Cansın Bayram, ALKÜ Erasmus Doktora Hareketliği programı kapsamında, Bulgaristan’da eğitim alarak bu alanın ilk öğrencileri oldu. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi Erasmus Koordinatörlüğü çalışmalarını sürdürüyor. Daha önce KA-171 ve KA-131 projelerinde bütçe ülke artışı başarısına imza atan ALKÜ Erasmus Koordinatörlüğü bu kez de Erasmus Doktora Hareketliği Projesi kapsamında üniversitede bir ilki gerçekleştirdi. ALKÜ Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı doktora öğrencilerinden Dr. Müftah Pınar ve Dr. Lara Cansın Bayram bu proje kapsamında, Bulgaristan’da eğitim alan ilk öğrenciler olmayı başardı. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bayramoğlu’ndan tebrik Eğitim sonrası ALKÜ Tıp Fakültesindeki öğrenimlerine devam etmek için yurda dönen doktora öğrencileri Dr. Müftah Pınar ve Dr. Lara Cansın Bayram, Rektör Yardımcısı ve aynı zamanda ALKÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu ile görüştü. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Bayramoğlu’nun makamında gerçekleşen ziyarette ;ALKÜ Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Aslan ve Erasmus Koordinatörlüğü Proje ve İkili İşbirlikleri Koordinatörü Öğr. Gör. Dr. Eren İrfanoğlu da yer aldı. Görüşmede doktora öğrencileri Dr. Müftah Pınar ve Dr. Lara Cansın Bayram alınan eğitimler ve yaptıkları çalışmalar hakkında heyete detaylı bilgiler verdi. Dekan Prof. Dr. Atıf Bayramoğlu, öğrencileri tebrik ederek doktora öğrencilerinin bu hareketlilikte öncü olmalarının diğer öğrencilere de güzel örnek olacağının altını çizdi.
Kazada eşini kaybeden adam, cenazeyi almaya sargılarla geldi
10 Eylül 2024 Salı - 14:53 Kazada eşini kaybeden adam, cenazeyi almaya sargılarla geldi Antalya’nın Elmalı ilçesinde meydana gelen trafik kazasında araçtan yaralı olarak çıkan çiften kadın olanı kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Ölüm haberi sonrası tedavi gördüğü hastaneden taburcu olan koca ise eşinin cenazesini almaya sargılarla geldi. Cenaze sırasında hayatını kaybeden kadının kızları ve yakınları gözyaşlarına boğuldu. Antalya’nın Elmalı ilçesi Göltarla mahallesi Avlan gölü mevkiinde dün akşam saat 19.00 sıralarında meydana gelen trafik kazasında bakım çalışması nedeniyle tek yönden verilen yolda iki araç kafa kafaya çarpıştı. Yolun savaş alanına döndüğü ve her iki aracında kullanılamaz hale geldiği kazayı yaralı olarak atlatan 4 kişi olay yerindeki ilk müdahalelerinin ardından ambulansla Finike Devlet hastanesine kaldırıldı. Kazada Mercedes marka araçta bulunan ve yaralı olarak hastaneye kaldırılan Ahmet Öztepe ile eşi Ülkü Öztepe ise iç kanama şüphesiyle gece saatlerinde Antalya Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edildi. Hastanede hayatını kaybetti, kızları büyük üzüntü yaşadı Ambulansta Antalya’ya getirilen ve burada tedavi altına alınan Ülkü Öztepe durumunun kötüleşmesi üzerine yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Öztepe’nin eşi ve çocukları gelen vefat haberi üzerine büyük üzüntü yaşadı. Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Ülkü Öztepe’nin cansız bedeni kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Yaralı baba kızlarını teselli etti Antalya Adli Tıp Kurumu’nda Ülkü Öztepe’nin işlemlerinin tamamlanmasını bekleyen eşi Ahmet Öztepe ve kızları ile kardeşi uzun süre gözyaşı döktü. Annelerini kaybetmenin üzüntüsünü yaşayan kızlarını teselli etmek ise kazayı yaralı olarak atlatan ve sargılar içinde Adli Tıp Kurumu’nda eşinin işlemlerinin tamamlanmasını bekleyen baba Ahmet Öztepe’ye düştü. Yaralı baba kızlarına sarılarak ve uzun süre konuşarak acılarını hafifletmeye çalıştı. Antalya Adli Tıp Kurumu’nda ki işlemlerinin ardından Ülkü Öztepe’nin cansız bedeni toprağa verilmek üzere ailesine teslim edildi.
Türkiye’de ilk kez rastlanan arkeolojik bulgu, Andriake Limanı’nın idare merkezinde kullanılmış olabilir
10 Eylül 2024 Salı - 13:49 Türkiye’de ilk kez rastlanan arkeolojik bulgu, Andriake Limanı’nın idare merkezinde kullanılmış olabilir Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Nevzat Çevik, Antalya’nın Demre ilçesindeki Andriake liman yerleşiminde yapılan kazılarda bulunan, "Millefiori" tekniğiyle yapılmış duvar dekorasyon levhalarına rastlanan binanın önemli konumdaki bir yapı olduğunu aktardı. Çevik, “Bu bulgu, Andriake Limanı’nda gümrük bölgesi dediğimiz alanda 42 numaralı yapıda ortaya çıktı, bu önemli konumdaki bir yapı. Bu kadar önemli duvar tezyinatının olduğu bir yerde de bu binanın bence limanın idare merkezi gibi bir yer olması lazım” dedi. Likya Birliği’nin Metropolisi olan Myra ve liman mahallesi Andriake’de kazı çalışmaları 2009’dan bu yana devam ediyor. Akdeniz Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Myra ve Andriake Kazıları Kazı Başkanı Nevzat Çevik, Andriake liman yerleşiminde yapılan kazılarda bulunan, farklı renklerdeki cam çubuklardan kesilmiş çiçek motiflerinin birleştirilmesi ve desen oluşturulması olarak bilinen "Millefiori" tekniğiyle yapılmış dekorasyon levhaları hakkında bilgi verdi. “Arkeoloji pahalı bir iştir, değilse bu çalışmalar yürümez” Kültür ve Turizm Bakanlığının başlattığı “Geleceğe Miras” projesi kapsamında kazı çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Nevzat Çevik, bakanlığın Türk arkeolojisi için büyük bir finans kaynağı temin ettiğini ve bu sayede kazı çalışmalarının daha verimli düzeye çıktığını açıkladı. Çevik, şöyle devam etti: “Geleceğe mirasın önemli izlerini de her kazıda bu keşiflerle beraber ortaya çıkarıyoruz. Miras başka bir kelime ben kutsal koruma adına emanet demeyi tercih ediyorum, bu sebeple Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bu organizasyon için bu kaynakları temin ettiği için de müteşekkiriz. Arkeoloji böceği özellikle koruma pahalı bir iştir, değilse bu çalışmalar yürümez.” “İlk çıktığında şaşırdık” Myra ve Andriake kazılarını Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Akdeniz Üniversitesi adına yaptıklarını dile getiren Nevzat Çevik, her yıl önemli bulgulara rastlandığına işaret ederek, bu senenin sürprizinin ise "Millefiori" olduğunu aktardı. Çevik, “Millefiori olarak adlandırdığımız bin çiçek anlamına gelen bir cam tekniği, bundan üretilen cam plakalar duvar kaplama tekniğidir. Ama bundan Anadolu’da şimdiye kadar ilk defa keşfediliyor ve zengin formlarda ve sayıda çıkıyor. Önemli olan düz plaka şeklinde çıkmış olması, yoksa Millefiori’den üretilmiş bazı kap örnekleri vardı ama burada karşımıza duvar kaplaması olarak çıktı. Böyle bir şey beklemiyorduk ama kazılar devam ettikçe bundan yüzlerce ortaya çıktı. Bu bulgu; arkeoloji için kıymetli bir yeni bilgi olarak, sanat tarihine ve arkeoloji tarihine yazılmış oldu. Bu senenin sürprizinin gerçekten sansasyonel bir şey olduğunu düşünüyorum, hatta yılın bulgularından birisi olarak sayılabilir” şeklinde konuştu. “Çok pahalı lüks bir teknik” Millefiori’nin limandaki gümrük bölgesinde yapılan kazı çalışmalarında ortaya çıktığını belirten Nevzat Çevik, bulunduğu yerin, tekniğin pahalı niteliği nedeniyle limanın idare merkezi olabileceğini tahmin ettiğini söyledi. Çevik, şöyle devam etti: “Bu teknikte çubuklar çekiliyor ve bu stickler yan yana dizilerek bir kalıba konup kaynaştırılmıştır ve 10 cm ebatlarında plakalar halinde ve çerçeveleriyle birlikte duvara yerleştiriliyor. Bir tablo gibi çerçeveli olarak yerleştiriliyor ve köşelerine de diskler yerleştirerek duvar dekorasyonu kuruluyor. Bu bulgu, Andriake Limanı’nda gümrük bölgesi dediğimiz alanda 42 numaralı yapıda ortaya çıktı, bu önemli konumdaki bir yapı. Bu kadar önemli duvar tezyinatının olduğu bir yerde de bu binanın bence limanın idare merkezi olması lazım. Çünkü bu çok pahalı bir teknik, onun için binasının da önemli bir bina olması gerekiyor. Herhangi binada bu tür kaplamaları görmüyoruz.“ Kuş, deve ve aziz figürlerine de rastlandı Çeşitli renklerde taş ve mermer malzemelerin kesilip duvarlara ve zeminlere döşenerek bir desen oluşturulduğu "Opus Sectile" tekniğiyle yapılmış kuş, deve ve aziz figürleri de görüldüğünü belirten Çevik, muhteşem bir dekorasyonla karşı karşıya olduklarını ve bu teknikte aziz figürlerine de Türkiye’de ilk kez rastlandığını vurguladı. Çevik, “Şimdi rengarenk ve yepyeni bir bulgumuz var. Bu unsuru da arkeoloji bilgilerine kattığımız için bu sene çok heyecanlı ve memnun bir yıl geçirdik. Ofisimizde binlerce kırık parça var, on arkadaşımız daha fazla plakayı tümlemek için sürekli parça arıyor. Şu an en az 20 30 tane plakayı tümlemiş olmak bize keyif veriyor, büyük ihtimalle daha fazla da tümlenecek. Parçaları buldukça plakalar tümleniyor. Ve her birisi de farklı desenlerde ayrı eser niteliğinde çıkıyor” dedi. Likya Uygarlıkları Müzesi’nde sergilenecek Rengarenk bir duvar kaplaması ile karşı karşıya olduklarını kaydeden Çevik, bulguların kazı alanın 20 metre uzağındaki Likya Uygarlıkları Müzesi’nde sergileneceğini dile getirdi. Çevik, konuşmasını şu şekilde tamamladı: "Millefiori"leri kazı çalışmalarının 15’inci yılında ülkemiz arkeolojisine bir armağan olarak kabul ediyorum.”
Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde hekim adaylarına ilk ders
10 Eylül 2024 Salı - 13:43 Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde hekim adaylarına ilk ders Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 2024-2025 eğitim öğretim yılının ilk dersi yapıldı. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Şenol ile Öğretim Üyelerinin ve Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete’nin de hazır bulunduğu derste, Tıp Fakültesi’nin yeni öğrencileri ilk derslerini Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu, Organ Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ömer Özkan ve Tıp Fakültesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Ömer Bayezid’den aldı. “Akademik başarı yanında sosyal gelişim de önemli” Akdeniz Üniversitesi ve Tıp Fakültesi’nin tanıtım videosunun ardından Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Şenol ders başlangıcında öğrencilere seslenerek, “Önceliğimiz akademik başarınız ve nitelikli hekimler olmanızdır. Ancak akademik başarının yanı sıra sanat, spor, müzik, yabancı dil gibi birçok etkinlikte kendiniz geliştirmenizi de çok isterim. Derslere devam etmeniz, aktivitelere katılmanız fakültemizin tecrübeli alanında saygın öğretim üyeleri ile iletişim halinde olmanız akademik ve sosyal olarak gelişmenizi sağlayacaktır. Sizlerle uzun bir yolculuğumuz var. Her zaman hep yanınızdayız sizleri destekliyoruz bunu unutmayın. Aramızda benim de hocam olan ve hocam olduğu için gurur duyduğum kalp naklini ilk yapan ekip içinde olan saygıdeğer hocam Prof. Dr. Ömer Bayezid ve yine aynı kurumda çalışmaktan büyük onur duyduğum Akdeniz Üniversitesi ve ülkemizin dünyaya açılan çok değerli öğretim üyesi Prof. Dr. Ömer Özkan hocalarımız bulunmakta. İlk dersi vermek için buradalar. Tıp mesleğine ömürlerini adamışlar” dedi. “İnsanlık var olduğu sürece hekimlik mesleği var olacaktır” Gerçekleştirdiği başarılı nakillerle Akdeniz Üniversitesi’nin ve ülkemizin ismini dünyaya duyuran Prof. Dr. Ömer Özkan, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni yeni kazanan öğrencilerin ilk dersinde bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu belirterek, “Arkadaşlar öncelikle hepiniz fakültemize hoş geldiniz. Her biriniz ülkemizin seçkin öğrencilerisiniz ve bugün ülkemizin en seçkin üniversiteleri arasında yer alan Akdeniz Üniversitemizin çok güçlü bir öğretim üyesi kadrosuna ve geniş imkanlarına sahip Tıp Fakültemizin öğrencisi oldunuz. Ailelerinizin de sizlerin de çok mutlu olduğunuzu tahmin edebiliyorum. Hepinize eğitim öğretim hayatınızda ve tüm yaşamınız boyunca başarılar diliyorum. Hayatınızın yeni bir döneminin başlangıcındasınız. Moral ve motivasyonunuzu daima yüksek tutun” diye konuştu. Yapay zekanın mesleğe etkileri Yapay zekanın mesleğe olabilecek etkileriyle ilgili tartışmalara da değinen Prof. Dr. Ömer Özkan, “Son dönemde medyada sıkça çıkan yapay zekanın mesleğimizi elimizden alacağı haberlerine aldırış etmeyin. İnsanlık var olduğu sürece hekimlik mesleği var olacaktır. Yapay zekâ ancak bizim mesleğimizin bir destekleyicisi olabilir. Sizler kendinizi iyi yetiştirin ve para kazanmaya odaklanmak yerine hekimlik kalitenizi artırmaya odaklanın.” dedi. Öğrencilere uzmanlık seçecekleri zaman güncel trendlerden etkilenmemelerini tavsiye eden Prof. Dr. Ömer Özkan, “Çünkü bugünün trend bölümleri yarın aynı popülerlikte olmayabilir ya da bugün çok popüler olmayan bir bölüm gelecekte çok popüler bir bölüme dönüşebilir. Ben mesleki yaşantımda bu dönüşümlere çok şahit oldum. Bununla birlikte temel tıp bilimlerinin, immünoloji ve genetiğin yakın gelecekte çok daha önem kazanacağı da öngörülüyor. Yapay organ üretimi konuşuluyor bugün. Yakın zamanda bu konuda da çok hızlı gelişmeler göreceğiz” diye konuştu. “Hastalarınızla iletişim önemli” Öğrencilerin mezun oldukları zaman da hastalarına iyi davranmalarını öğütleyen Prof. Dr. Ömer Özkan, “Hekimlik tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çok saygın bir meslek. Bu saygınlığı korumak biraz da bizlerin elinde. Lütfen hastalarınızla iletişiminizi sık sık gözden geçirin. Kendi ailenizin hastaneye gittiklerinde nasıl bir muamele görmesini arzu ediyorsanız siz de hastalarınıza o şekilde davranın. Genellikle adliyeye ve hastaneye insanlar mutsuz gelirler. Hastalarınızın psikolojilerini göz önünde bulundurmayı ihmal etmeyin. Bu sizi çok daha iyi bir hekim yapar” ifadelerini kullandı. “Hastaların yaşaması kadar kaliteli yaşaması da önemli” Kalp ve Damar Cerrahisinin duayenlerinden, Türkiye’de kalp naklinde öncü isimlerden, Akdeniz Üniversitesi’nde 26 yıl önce ilk kalp nakline başarıyla imza atan Prof. Dr. Ömer Bayezid de ilk derste öğrencilerle kalp nakliyle ilgili tecrübelerini paylaştı. Tıp biliminin her geçen gün geliştiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ömer Bayezid, “Bugün Üniversitemizde de kalp nakilleri yapıyor, yapay kalpler takıyoruz hastalarımıza. Hastaların yaşaması önemli ancak ondan daha da önemlisi onların kaliteli bir yaşam sürmeleri. Sizlerin ileride bu işleri daha da başarılı şekilde yapacağınıza inanıyorum. Bizler şu an hastalarımıza yapay kalp takıyoruz ama bugünkü şartlarda vücudun dışında hastanın hayat kalitesini düşürecek şekilde yapabiliyoruz bu işlemi. Ama ileride sizler kalbin yerini alacak ve hastanın yaşam kalitesine bir olumsuzluk yaşatmayacak şekilde bu operasyonları yapabilirsiniz. Ömer hocamın da bahsettiği yapay organlarla da bu işi çözebilirsiniz gelecekte. Yeter ki sizler çok çalışın ve mesleğinizin kıymetini bilin” şeklinde konuştu. Ders sonunda öğrencilerin sorularını da yanıtlayan akademisyenler yeni öğrencileriyle günün anısına toplu fotoğraf da çektirmeyi ihmal etmediler.