KÜLTÜR SANAT - 19 Kasım 2024 Salı 16:46

Perge Antik Kenti’ndeki çeşmeden 1800 yıl sonra su akmaya başladı

A
A
A
Perge Antik Kenti’ndeki çeşmeden 1800 yıl sonra su akmaya başladı

Antalya’da Perge Antik Kenti’nde 2’nci yüzyılda Roma İmparatoru Hadrianus tarafından yaptırıldığı düşünülen Kestros Çeşmesi yeniden akmaya başladı.


Perge Antik Kenti’nin önemli yapılarından Kestros Çesmesi, yaklaşık bin 800 yıl aradan sonra yeniden su ile buluştu. 2022 yılında gerçekleştirilen denemeyle yapının güncel durumu hakkında gözlemlerde bulunulan Kestros Çeşmesi, antik kentteki diğer çeşme yapılarına göre farklılık gösteriyor.


Antalya’nın 17 kilometre doğusunda, Aksu ilçesi sınırlarındaki Pamfilya bölgesine başkentlik yapmış Perge Antik Kenti’nde, 1946’da Prof. Dr. Arif Müfid Mansel tarafından başlatılan, ardından Prof. Dr. Jale İnan, Prof. Dr. Haluk Abbbasoğlu ve bugün de Prof. Dr. Şebnem Sedef Çokay Kepçe başkanlığında yürütülen kazı çalışmaları devam ediyor. Tunç Çağı döneminde kurulduğu düşünülen ve Helenistik dönem boyunca en zengin ve en güzel şehirler arasında sayılan, UNESCO’nun Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’ndeki antik kentin en görkemli tarihi çeşmesi Kestros’tan bin 800 yıl sonra yeniden su aktı.



"Kestros Çeşmesi bin 800 yıl sonra yeniden suyuna kavuşmuş oldu"


Perge’nin ilk kazı başkanı Prof. Dr. Arif Müfid Mansel döneminden itibaren su akması hedeflenen Kestros Çeşmesi’nde yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Perge Antik Kenti Kazı Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, şu ifadelere yer verdi:


"Kestros Çeşmesi’nde ilk kez su akıtma denemesini 2022 yılında gerçekleştirmiştik. Acaba su aksa nasıl olacak ve kaçaklar nerelerde gerçekleşiyor bağlamında bir çalışma gerçekleştirdik, bu çalışma sonucunda da yapıda suyun akmasının herhangi bir problem doğurmayacağını ve projenin gerçekleştirilmesinin mümkün olduğunu anladık. 2022 yılından bu döneme kadar çalıştığımız proje, bu sene Kültür ve Turizm Bakanlığımızın da ’Geleceğe Miras’ projesi destekleriyle hayata geçti. Kestros Çeşmesi, bin 800 yıl sonra yeniden suyuna kavuşmuş oldu.”



"Başka bir Roma kentinde örneğiyle henüz karşılaşmadık"


Perge Antik Kenti’nin eşsiz yapılardan birinin Kestros Çeşmesi olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, çeşmenin kentteki diğer yapılara göre farklı olduğunu şu sözlerle anlattı:


"Kestros, Perge için en ünik yapılardan biri, antik kentte daha farklı çeşme yapılarının olduğunu biliyoruz ancak bu yapıda karşımıza çıkan en önemli özellik; suyun bir havuza akması ve ardından o havuzla bağlantılı bir kanal boyunca kentin kuzey-güney doğrultu caddelerinin tamamını katetmesi, hatta yapılan kazı çalışmalar sonucunda kentin dışında da devam ettiğini gördük. Böylesine özel lüks görünümlü, havuz şeklindeki kanalın Roma imparatorluk döneminde başka bir Roma kentinde örneğiyle henüz karşılaşmadık. Bu bağlamda aslında yapı oldukça lüks ve özel bir statüye sahip.”



"Buradaki çalışmalar Hadrianus hayattayken başlamış"


Kazı faaliyetleri sırasında çeşmeye ilişkin yapılan çalışmaları aktaran Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, “Yapının tarihçesine baktığımızda da İmparator Hadrianus’un 2 heykeli karşımıza çıkıyor. Bir tanesi zırhlı bir tanesi de çıplak şekilde definlenmiş olan zırhlı heykel. Hadrianus’un hayattayken çeşmenin ilk inşasının başlatıldığını, diğer çıplak olan heykel de aslında Hadrianus’un ölümünden sonra tanrılaşmasını simgeliyor ve ölümünden sonra devam etmiş. Bu bağlamda aslında çeşmenin milattan sonra ikinci yüzyılda 130’lu yıllarda inşa edilmiş olduğunu söyleyebiliriz. Perge Antik Kenti, Türk arkeolojisi ve Anadolu arkeolojisi için de oldukça özel bir yapı. Özellikle su mühendisliği bağlamında özel teknikler ve metotlar kullanılmış, bu yönüyle de çok sayıda çalışmada yer alıyor” ifadelerini kullandı.



"Ziyaretçi sayısına etkisi olacak"


Geçtiğimiz dönemlerde Sagalassos ve Kibyra Antik kentlerinde de çeşmelerin suyla buluştuğunu hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Aytaç Dönmez, Kestros Çeşmesi’nin suyla buluşmasının ardından da antik kente gelen ziyaretçi sayısının artacağını ön gördüklerini dile getirdi. Dönmez, “Bin 800 yıl sonra yeniden su aktı. Bu bağlamda da, Perge’nin içerisinde suyla bağlantılı bir canlılık meydana geldi. Anadolu’daki Roma kentlerinde, Pisidya’daki Sagalassos ve Kibyra Antik Kentlerinde de yakın zamanda çeşme yapılarının yeniden canlandırıldığını, suyla kavuştuğunu, bu kentlere sadece çeşmelerini görmek için giden insanların da var olduğunu biliyoruz. Bunun yanı sıra Perge’nin mimari ve heykeltıraşlık yönünden oldukça niteliğe sahip olduğunu herkes biliyordu. Kestros Çeşmesi’nin yeniden canlanmasıyla buradaki turist sayısına etkisinin fazlasıyla olacağını düşünüyoruz” dedi.



Perge Antik Kenti’ndeki çeşmeden 1800 yıl sonra su akmaya başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İETT’nin 2025 yılı bütçesi sunumu gerçekleştirildi İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi, Kasım ayı toplantısının dördüncü oturumunda İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (İETT) Genel Müdürlüğünün 2025 yılı gider bütçesinin 60 milyar 800 milyon lira, gelir bütçesinin ise 46 milyar 400 milyon lira olduğu açıklandı. AK Parti Grubu adına söz alan Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, "Vatandaşlara en uzak vaatte bulundunuz fakat İstanbullunun metrobüs ve otobüs çilesinin 2 katına çıkardınız" dedi. İBB Meclisi Kasım ayı toplantısının dördüncü oturumu, Meclis 2. Başkanvekili Gökhan Gümüşdağ Başkanlığında Saraçhane’deki Belediye binasında yapıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi, İstanbul Elektrik Tramvay ve Tünel İşletmeleri (İETT) Genel Müdürlüğü’nün 2025 yılı bütçesi 60 milyar 800 milyon lira olarak sunulan teklif, meclis kararıyla onaylandı. Toplantıda konuşan İETT Genel Müdürü İrfan Demet, 2024 yılı bütçe ve performans programını sundu. Demet, “Şehrin merkezinden, en uzak yerleşim bölgelerine kadar İETT olarak; 832 farklı hatta günlük 64 bin sefer yapmakta, bir günde 1 milyon 400 bin kilometre yol kat ederek, yaklaşık 5 milyon yolculuk gerçekleştirmekteyiz. İstanbul genelinde 6 bin 786 araç ile hizmet vermekteyiz. İETT filomuzda; 2 bin 814 otobüs 702 metrobüs ve 250 elektrikli araç olma k üzere toplam 3 bin 766 aracımız bulunmaktadır. Özel Taşımacılık Filosunda ise 2 bin 111 Özel Halk Otobüsü ve 909 kooperatif aracı olmak üzere toplam 3 bin 20 araç mevcuttur. Yıllık yolculuk sayımız, 2024 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık 11 milyon daha artarak 664 milyona ulaşmıştır. Özel Taşımacılıkla beraber yıllık taşınan yolcu sayımızın 2024 yılı sonunda 1 milyar 300 milyona ulaşacağı öngörülmektedir. 2018-2024 yılları arasında İETT yolculuk sayısı artışı yaklaşık yüzde 28 seviyesindedir” dedi. “İETT araçlarımız sadece 1 günde 1 milyon 400 bin km yol kat ediyor” Sunumda konuşmasına devam eden Demet, “İETT araçlarımız sadece 1 günde 1 milyon 400 bin km yol kat ediyor. Bu mesafe Edirne - Kars arası mesafenin 835 katı, dünyanın en geniş yeri olan Ekvatorun ise tam 35 katıdır. Dolayısı ile İETT araçlarımızın motorları ihtiyaç olduğu zamanlarda revizyon yapılmaktadır. İETT tarihinde ilk kez bu dönemde, diğer testlere ek olarak yenilenen motor sanki otobüs üzerindeymiş gibi test ünitesine bağlanarak dijital ortamdan tüm değerler görülecek ve kalite kontrolü daha da etkin yapılacaktır. Kar amacı gütmeyen toplu ulaşım hizmeti dünyanın birçok metropolünde merkezi ve yerel yönetimlerce sübvanse edilerek desteklenmektedir” şeklinde konuştu. “Bir yolcudan elde edilen ortalama gelir 10,6 lira iken, ortalama gider ise 35 buçuk liradır” Konuşmasına devam eden Demet, “Ancak Ülkemizin içinde bulunduğu yüksek enflasyonist ortam Kurumumuzun maliyetlerini daha da artırmakta ve gelir - gider arası makası açmaktadır. Gelirlerin, giderleri karşılama oranı 2015 yılında yüzde 68 iken, yıllara göre artan maliyetlerle bu oran günümüzde yüzde 30’a kadar gerilemiştir. Bugün itibariyle bir yolcudan elde edilen ortalama gelir 10,6 lira iken, ortalama gider ise 35 buçuk liradır” ifadelerini kullandı. İETT’nin 2025 yılı bütçesinin gider ve gelir kalemlerini paylaşan Demet, şu bilgileri verdi: "2025 yılı gider bütçemiz 60 milyar 800 milyon lira olup, personel giderleri 2 milyar 633 milyon 784 bin lira, SGK giderleri 668 milyon 423 bin lira, mal ve hizmet alım giderleri 36 milyar 601 milyon 923 bin lira, faiz giderleri 436 milyon 760 bin lira, cari transferler 38 milyon 660 bin lira, sermaye giderleri 16 milyar 420 milyon 450 bin lira. 2025 yılı gelir bütçemiz 46 milyar 400 milyon lira olup, açığın finansmanı ise 14 milyar 400 milyon liradır." “Böylesine büyük bir kaynak karşısında şu anda çok büyük sayılara ulaşan hem asansör hem yürüyen merdiven arızası ile karşı karşıyayız” Programda AK Parti Grubu adına söz alan Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, “Metrobüs yolculuğunda iki katına çıkılması mümkün değil. Geçmiş dönemdeki metrobüs uygulaması da 17 saniyede 1, 18 saniyede 1 çalışan bir sistemin 2 katına çıkması mümkün değildir. Vatandaşlara en uzak vaatte bulundunuz fakat İstanbullunun metrobüs ve otobüs çilesinin 2 katına çıkardınız. 2018, 2019 yılarındaki sembolik rakamları eleştirirken maalesef çok büyük harcamalarla İstanbul’da yaklaşık 1 milyarlık kaynağı asansör ve yürüyen merdivenlere ayırdınız. Böylesine büyük bir kaynak karşısında şu anda çok büyük sayılara ulaşan hem asansör hem yürüyen merdiven arızası ile karşı karşıyayız” cümlelerini kullandı. “5 sene içerisinde metro hatlarını iki katına çıkaracağız dediniz. Ama var olan 10 metronun dahi 5 tanesi hizmete alınabildi” Konuşmasına devam eden Özdemir, “2.6’dan önce 3.5’e ardından diğer artışlarla birlikte 20 liraya çıkan bir bilet var. Burada UKOME yerlerinin sizin tabirinizle 31 buçuk liraya çıkacak bilet fiyatının 20 lirada tutulabildiğini görüyoruz. Şu andaki fiyatı, enflasyon, mazot vs.dir. Dolar ve mazota göre ifade edeyim. 2019 yılında 2.16 lira olan bir biletin olduğu yerde 46 cente siz bir bilet alabiliyordunuz. Şu anda ne kadar 58 cent. Dolar bazında bile yüzde 26’lık bir artış söz konusudur. Mazota geçelim: litresi 0.41’2 tam bilet alırken şu anda 0.47’ye çıkmış durumda. Mazot nezdinde yüzde 14’lük artış söz konusu. Aktarmayı ücretsiz yapacağız dediniz ama öyle bir durumun olmadığını görüyoruz. 5 sene içerisinde metro hatlarını iki katına çıkaracağız dediniz. Ama var olan 10 metronun dahi 5 tanesi hizmete alınabildi. Geri kalan 5’inin yapım çalışmaları devam etmektedir” ifadelerini kullandı. “İstanbul Büyükşehir Belediyesinin İETT’sinin kapısına kilit vurulacak noktaya gelmiştir” İBB yönetimini eleştiren Özdemir, “Uzun olmayan bir vadede artık İstanbul Büyükşehir Belediyesinin İETT’sinin kapısına kilit vurulacak noktaya gelmiştir. Bu boyutuyla meclisimiz ve CHP’li İBB yönetimimizin buradaki rakamları not alıp hızlı bir şekilde önlem almaları, giderlerini ölçülü bir şekilde yapmalarını ifade etmek istiyorum. Burada da bakın, geçmiş dönemde yapılan ihaleler var. Yandaşa peşkeş çekmeler gibi. CHP göreve geldi. Bizim yüzde 20 indirim ile verdiğimiz ihaleleri aynı şirketlere bir müddet yüzde 0 indirim ile verdi” diye konuştu.
Ankara Savunma Sanayii Başkanı Görgün: "Bayraktar TB-3, dünya tarihine geçti" Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Bayraktar TB-3’ün kısa pistli bir gemiden kalkış ve iniş yapabilen ilk SİHA olarak dünya tarihine geçtiğini açıkladı. Savunma Sanayii Başkanı Görgün, sosyal paylaşım sitesi X hesabından “Dünya havacılık tarihinde bir ilk” başlığıyla yaptığı paylaşımda, “Bayraktar TB-3, kısa pistli bir gemiden kalkış ve iniş yapabilen ilk SİHA olarak dünya tarihine geçti. Bu başarı, yalnızca Türk savunma sanayiinin değil, aynı zamanda havacılık teknolojilerindeki küresel yarışta liderliğimizin bir göstergesidir. Bu yarışı Türkiye kazandı” dedi. Milli Deniz Havacılığı tarihimizde de bir ilk, olduğunu dile getiren Görgün, “Yerli ve milli imkanlarla geliştirilen TB-3, Milli deniz havacılığımız alanında çığır açan bir inovasyon. Havada kalış süresi, yüksek faydalı yük kapasitesi ve şimdi de kısa pistli bir gemiden havalanma yeteneği ile TB-3, geleceğin savunma teknolojilerinde yeni bir dönemin kapısını araladı. Türkiye deniz havacılığına en yüksekten girdi. Bu tarihi başarıda emeği geçen başta BaykarTech firmamız olmak üzere, mühendislerimizi, teknisyenlerimizi ve tüm ekipleri yürekten tebrik ediyorum. Türkiye, azmi ve kararlılığıyla küresel bir yarışta daha en önde yer aldı. Baykar’ımızla ve Savunma sanayiimizle gurur duyuyoruz. TB-3 gerçek kuvvet çarpanı” ifadelerine yer verdi.
Antalya Antalya’da yaşayan yerleşik Ukraynalılardan 1000. gün açıklaması Antalya’da yaşayan yerleşik Ukraynalılar, Ukrayna-Rusya savaşının bininci günü nedeniyle açıklamada bulundu. Antalya’da yaşayan Ukraynalılar, Ukrayna-Rusya savaşının bininci günüde Attalos Heykeli önünde basın açıklaması yaptı. Basın açıklaması sırasında çok sayıda Ukraynalı, bayraklarına bürünmüş halde alanda hazır bulundu. “Rusya, dün çocukların da bulunduğu onlarca can kaybına sebep oldu” Ukrayna Antalya Konsolosu Oleksandr Voronin, Rusya’nın saldırısı nedeniyle Ukrayna’da yaşayan insanların normal hayat düzeninden mahrum kaldığını ifade ederek, "Sivil yerleşim yerlerinin ve sivillere yönelik altyapı ile enerji altyapısının sürekli olarak bombardımana maruz kalması nedeniyle, insanlar, normal bir hayat düzeninden mahrum kaldı. Başkent Kiev’de bile, kimi zaman hava hücum alarmı, kesintisiz on saat sürüyor ve bu esnada insanlar, işlerine, öğrenimlerine ve gece uykularını bölerek sığınaklara inip beklemek zorunda kalıyor. Geride bıraktığımız Pazar günü, 17 Kasım’da Rusya, Ukrayna geneline yönelik, 120 füze ve 90 kamikaze İHA ile yoğun bir hava saldırısı düzenledi. Bu saldırıda hedef, enerji altyapısıydı ve saldırının sonucunda, Ukrayna’nın bütün illerinde yoğun elektrik kesintileri görülmeye başladı. Rusya, dün Sumı ve Odesa şehirlerindeki yerleşim bölgelerine füze saldırıları düzenleyerek yeni bir suç işledi. Bu saldırılar, aralarında çocukların da bulunduğu onlarca can kaybına sebep oldu” dedi. Zelenskiy’nin formülüne destek talebi Savaşın bin gündür sürdüğünü vurgulayan Ukrayna Antalya Konsolosu Oleksandr Voronin, kendilerine destek olan tüm ülkelere teşekkür ederek, "Bin gün, sembolik bir tarihtir, çünkü işgalin başlangıcında dünya toplumu, Ukrayna’nın dayanabilme şansını 48-72 saat olarak değerlendiriyordu. Ancak Ukrayna askerleri ve halkı, orantısız bir güce karşı gerçek bir kahramanlık sergileyerek ayakta kalmayı başardı ve topraklarını savunmaya devam ediyor. Tüm ortaklarımıza, bu süre boyunca bize destek olmaya devam ettikleri için minnettarız. Ayrıca, tüm dünyanın, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy tarafından sunulan, adil ve kalıcı bir barışı sağlamayı amaçlayan Zafer Planı ve Barış Formülü’nü destekleyeceğini umuyoruz.”