GÜNDEM - 26 Kasım 2025 Çarşamba 12:48

Başkan Kocagöz: "Kadına yönelik şiddeti önlemek toplumsal bir görevdir"

A
A
A
Başkan Kocagöz: "Kadına yönelik şiddeti önlemek toplumsal bir görevdir"

Kepez Belediyesi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü, kapsamında “Güvende Hissetme Hakkı ve Önleyici Farkındalık” konulu bir panel düzenledi. Kadına yönelik şiddet ve önleyici yöntemlerin ele alındığı panelde konuşan Başkan Mesut Kocagöz, “Kadına şiddet sadece fiziksel zarar vermek değil, kadının ruhunu yok etmek, hak arama ve kendini koruma gücünü elinden almakta kadına yönelik bir şiddettir. Kadına yönelik şiddeti önlemek hepimizin toplumsal görevidir” dedi.


Kepez Belediyesi, 25 Kasım, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde “Güvende Hissetme Hakkı ve Önleyici Farkındalık” konulu bir panel gerçekleştirdi. Kepez Belediyesi Meclis Salonu’nda düzenlenen panelde, kadına yönelik şiddet ve önleyici yöntemler uzman isimler tarafından ele alındı. Panele Klinik Psikolog Vildan Temelkuran Bulut, Antalya Barosu Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Kurulundan Av. Aylin Onursev ve Av. Nur Deniz Toklu konuşmacı olarak katılırken, moderatörlüğü Av. Ayşe Evrim Zeybek Akçay üstlendi.



“Toplumsal sorumluluğumuz”


Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz de panelde yer alarak, günün önemi ve kadına şiddete karşı toplumsal sorumluluk hakkında duygu ve düşüncelerini paylaştı. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, 25 Kasım’ın Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olduğunu hatırlatarak şunları söyledi: “Bu güne hem bireysel hem de toplumsal anlamda büyük önem veriyoruz. Sadece bir gün değil, her gün kadına şiddete karşı olduğumuzu göstermemiz gerekiyor. Atalarımızdan bu yana kadının kutsal olduğunu önemseyen bir milletin evlatlarıyız. Kadınlar baş tacımızdır; kadınlarımız eşimiz, annemiz, kız kardeşimiz, hayatımızın her alanındaki her şeyimizdir. Kadının elinin değmediği hiçbir güzellik tam anlamıyla gerçekleşmez. Kepez Belediyesi olarak biz de, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’nde, ‘Güvende Hissetme Hakkı ve Önleyici Yaklaşımlar’ konulu bir panelle farkındalık oluşturarak bu mücadeleye katkı sağlıyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”



“Çocuklarımıza eşitlikçi bireyler olmalarını öğretmeliyiz”


Kadına şiddetin sadece fiziksel zarar vermekle sınırlı kalmadığını belirten Başkan Kocagöz, “Kadının ruhunu yok etmek, hak arama ve kendini koruma gücünü elinden almakta kadına yönelik bir şiddettir. Bu nedenle özellikle erkek çocuklarımızı yetiştirirken, annelerine, eşlerine ve çevresindeki kadınlara saygılı, eşitlikçi bireyler olmaları gerektiğini öğretmeliyiz. Kadına şiddeti önlemek hepimizin en önemli görevidir” diye konuştu.



“Kadına şiddet e karşı güven, dayanışma, birliktelik”


Panelde konuşmacılar, 25 Kasım’ın takvimdeki bir tarihten çok daha fazlası olduğunu vurgulayarak, bu günün eşitliği, adaleti ve insan onurunu hatırlatan, dayanışmayı büyüten bir gün olduğuna değindiler. Kadına yönelik şiddetin, kimi zaman sessiz, kimi zaman duyulabilir, kimi zaman ise görünmez bir şekilde yaşandığı; ancak her haliyle toplumsal bir yara olduğu belirtildi. Bireysel bir acı gibi görünse de, aslında her insanın hayatına dokunan ve toplumun tüm dokusuna zarar veren bir mesele olduğuna dikkat çekildi. Bu nedenle mücadelenin sadece mağdurların değil, yanında duran, sessiz kalmayan ve sorumluluk hisseden herkesin omzunda yükseldiği ifade edildi. Panelde, kadınların nasıl güvende yaşayabileceği, dayanışmanın nasıl filizlenip büyüyebileceği ve birlikte nasıl güçlenilebileceği konuları ele alındı. Hangi koşulda olursa olsun, her kadının birbirinin yanında durmasının hem insani hem de toplumsal bir zorunluluk olduğu vurgulandı. Dayanışmanın yalnızca bir iyilik değil, bu mücadelenin gerçek taşıyıcısı olduğu belirtildi. Kadınların yaşam hakkı, saygı, eşitlik ve güven duygusunun yalnızca bir talep değil, doğuştan gelen, değiştirilemez haklar olduğu ifade edildi. Kadınların güvende hissetme hakkının tartışmaya kapalı bir insan hakkı olduğu; kadınların özgürce yürüyemediği, sesini duyuramadığı ve korkmadan nefes alamadığı bir ortamda demokrasinin de tam anlamıyla nefes alamayacağına dikkat çekildi.



“Bir kadın güvende olduğunda toplumda güvendedir”


Panelin moderatörlüğünü gerçekleştiren Av. Ayşe Evrim Zeybek Akçay da, Kepez Belediyesi’nin kadına şiddeti önlemeye yönelik çalışmalarına değinerek, “Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz öncülüğünde, kadınların ihtiyaç duyduklarında başvurabileceği kanalları çoğaltmak, hukuki süreçlerde yol göstermek, mekanizmaları güçlendirmek ve psikolojik destek alanlarını büyütmek ve herkesin güven içinde yaşadığı bir kent düzeni oluşturmak için çalışıyoruz. Kadınların yaşama hakkını savunan bu mücadelenin görünür kılınmasına ve güçlenmesine koşulsuz destek veren Kepez Belediye Başkanımız Mesut Kocagöz’e şahsım adına teşekkür ediyorum. Eşitlik, adalet ve demokratik değerlere kararlı yaklaşımı, bu mücadelenin en önemli güç kaynağıdır. Bir kadın güvende olduğunda, toplumda da güvendedir” dedi.




Başkan Kocagöz: "Kadına yönelik şiddeti önlemek toplumsal bir görevdir"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir AK Parti Tepebaşı’nda ilçe yönetme kurulu belli oldu AK Parti Eskişehir Tepebaşı İlçe Başkanlığı’nın yeni Yürütme Kurulu Listesi açıklandı. Tepebaşı İlçe Başkanı Serhat Tunç başkanlığında oluşturan listede şu isimler yer aldı: "Siyasi ve Hukuk İşleri Başkanı: Nuri Kahya, Teşkilat Başkanı: Alaattin Özen, Seçim İşleri Başkanı: Zeyid Keskin, Tanıtım ve Medya Başkanı: Harun Özdemir, Sosyal Politikalar Başkanı: Mehmet Çakmak, Yerel Yönetimler Başkanı: Zübeyir Korkmaz, Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanı: Metin Tekünal, Ekonomi İşleri Başkanı: Bilal Ünal, Mali İşler Başkanı: Saffet Üçer ve İlçe Sekreteri: Neslihan Ateş." "Tepebaşı için durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz" Yürütme Kurulu’nun açıklanmasının ardından değerlendirmelerde bulunan AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Serhat Tunç, yeni yönetimin Tepebaşı’na hizmet etme noktasında önemli bir sorumluluk üstlendiğini ifade etti. Başkan Tunç, açıklamasında, "AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanlığı olarak, davamıza gönül vermiş, Tepebaşı’mıza hizmet etme sorumluluğunu omuzlarında hisseden yol arkadaşlarımızla İlçe Yürütme Kurulumuzu açıklamış bulunuyoruz. Her biri bilgi, tecrübe ve samimiyetiyle teşkilatımıza güç katacak olan İlçe Başkan Yardımcılarımıza görevlerinde başarılar diliyorum. Birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhu içerisinde; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Tepebaşı için durmadan, yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz. Yeni yürütme kurulumuzun ilçemize ve teşkilatımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum" dedi.
Samsun Rektör Aydın: "Madde bağımlılığına karşı en güçlü kale aile" Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın, özellikle gençler arasında yaygınlaşan madde bağımlılığına karşı en stratejik ve güçlü kalenin "aile" olduğunu söyledi. Samsun Valiliği, Samsun Büyükşehir Belediyesi, OMÜ ve Canik Belediyesi tarafından düzenlenen "Bağımlılıkla Mücadelede Aile ve Gençlik Sempozyumu", OMÜ Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Toplantı Salonu’nda yapıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan sempozyumda açılış konuşmasını yapan Sempozyum Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Alaattin Altın, bağımlılık hakkında bilgiler verdi. Altın’ın konuşmasının ardından protokol konuşmalarına geçildi. "Madde bağımlılığına karşı en güçlü kale aile kurumudur" Açılış konuşmasında madde bağımlılığının zararları ve korunma yöntemleri hakkında bilgi veren OMÜ Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın, "Günümüzde teknoloji, insanlığa maddi planda önemli kazanımlar sağlasa da ruh dünyasında dikkat çeken değişimlere yol açmıştır. Hiç kuşku yok ki yaşadığımız çağda nesillerimizin karşı karşıya bulunduğu en büyük tehlikelerden biri madde bağımlılığıdır. İstatistikler ve yürütülen saha araştırmaları, madde bağımlılığının özellikle gençlerimiz arasında giderek yaygınlaştığını ortaya koymaktadır. Bu ciddi tehdit karşısında sahip olduğumuz en stratejik ve en güçlü kale, hiç şüphesiz aile kurumudur. Zira bağımlılıkla mücadele, sadece bir güvenlik ya da sağlık meselesi değil; özünde bir eğitim, bir aidiyet ve değer aktarımı sürecidir. Sevgiyle, şefkatle ve farkındalıkla güçlendirilmiş aile yapısı, gençlerimiz için her türlü bağımlılığa karşı en sağlam ve en aşılmaz kalkandır. Milletimizin yarınlarını tehdit eden bağımlılık olgusu, şikâyet mevzuu olmaktan çıkarılıp üzerinde ciddiyet ve kararlılıkla durulması gereken toplumsal bir sorundur. Meseleyi yalnızca sonuçları üzerinden tartışmak bizleri nihai çözüme götürmeyecektir. Elbette hukuki ve güvenlik önlemleri önemlidir. Ancak nedenleri ortadan kaldıramadıkça alınacak tedbirler sınırlı bir çerçevenin dışına çıkamayacaktır. Bu nedenle gençlerimizi bağımlılık bataklığına sürükleyen bileşenlerin ortadan kaldırılması şarttır" dedi. Toplum sorunu olarak görülen madde bağımlılığına çözüm üretebilmek adına sempozyumu düzenlediklerini ifade eden Rektör Aydın, "Bugün burada yalnızca akademik bir etkinlik vesilesiyle toplanmadık. Ortak hassasiyetlerimizi paylaşmak ve millet varlığımızı sinsice kemiren tehditlere birlikte çözüm üretebilme irademizi somutlaştırmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bağımlılık, bireyi aşan çok yönlü bir halk sağlığı sorunudur. Sorunun psikolojik, sosyolojik ve çevresel boyutları yanında ekonomi ve güvenlik gibi farklı alanlarda da yansımaları söz konusudur. Bu nedenle bağımlılıkla mücadelede bilimsel veriye dayalı yaklaşımların, güçlü kurumsal iş birlikleriyle desteklenmesi bir tercih değil, kaçınılmaz bir zorunluluk hâline gelmiştir. Ondokuz Mayıs Üniversitesi olarak, başta Bağımlılıkla Mücadele Uygulama ve Araştırma Merkezimiz olmak üzere tüm birimlerimiz aracılığıyla bağımlılıkla mücadelede aktif olarak çaba göstermekteyiz. Bu süreci yalnızca bir tedavi faaliyeti olarak değil; aynı zamanda koruyucu, önleyici ve rehabilite edici boyutlarıyla bir bütün olarak ele alıyoruz. Üniversitemiz bünyesinde, değerli akademisyenlerimizin katkılarıyla pek çok saha araştırması yürütülmekte, elde edilen bilimsel veriler somut ve uygulanabilir çözüm önerilerine dönüştürülmektedir" diye konuştu. Program, açılış konuşmalarının ardından Prof. Dr. Tayfun Uzbay’ın "21. Yüzyılda Bağımlılık" konulu konferansıyla devam etti. Bilgi yarışmasının ardından verilen aradan sonra Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Doç. Dr. Kemal Özcan, polis memuru Bahtiyar Tüysüz, Uzman Psikolog Asena Begüm Zengin, Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanı Dr. Hatice Öz ve psikolojik danışman Sinan Çakmak sunum gerçekleştirdi. İkinci panelde ise psikolojik danışman Emre Güneş, Samsun İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı İrfan Yetik, başvaiz Kafiye Demircan, sosyolog Hülya Korkmaz Büklü ve klinik psikolog Elif Eren sunumlarıyla programa devam edildi. Etkinliğin sonunda katılımcılara hediyeler takdim edildi. Etkinliğe ayrıca Samsun Vali Yardımcısı Mustafa Yıldız, Samsun Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Eyüp Çakır, Canik Belediyesi Başkan Yardımcısı Ali Kemal Tural, davetliler, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.