Yerel Haberler
Ankara
19 Eylül 2024 Perşembe - 19:57 ULAK Haberleşme, İGEF’24’te "milli 5G ürünleri" ile "UYGAR"ı tanıttı ULAK Haberleşme AŞ Genel Müdürü Ruşen Kömürcü, 5G’ye uyumlu baz istasyonlarının üretimine ilişkin hazırlık aşamasında olduklarını belirterek, "Türkiye’nin nihai takvimine göre biz de operatörlerimize hizmet sunmak üzere 5G hazırlıklarını sürdürüyoruz" dedi. Türkiye’nin yerli ve milli baz istasyonu üreticisi ULAK Haberleşme, Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen İGEF’24 İç Güvenlik Ekipmanları Fuarı’nda ürünlerini sergiledi. ULAK Haberleşme AŞ Genel Müdürü Ruşen Kömürcü, İHA muhabirine yaptığı konuşmada, şirket olarak 2017’den beri milli baz istasyonu üretimi yaptıklarını anımsatarak, 4,5G’de ürettikleri baz istasyonlarıyla ülke çapında 3 bini aşkın noktada hizmet verdiklerini anlattı. Kömürcü, milli 5G konusunda da çalışmaya başladıklarını dile getirerek, "5G’ye uyumlu baz istasyonlarının üretimine ilişkin hazırlık aşamasındayız, bu ürünlerle ilgili belli testleri tamamladık. Türkiye’nin nihai takvimine göre biz de operatörlerimize hizmet sunmak üzere 5G hazırlıklarını sürdürüyoruz" diye konuştu. Kömürcü, fuarda sergilenen ürünler hakkında da bilgi vererek, şunları kaydetti: "Fuarda sergilenen UYGAR podu marifetiyle altyapısı olmayan, doğal afetlerin yaşandığı yerlerde, acil durumlarda belli ihtiyaçlar doğrultusunda iletişim ihtiyacını karşılayacağız. ANKA İnsansız Hava Aracı için hazırlanan UYGAR’ın, uçan network çözümü sayesinde altyapısı olmayan noktalarda, cep telefonları için baz istasyonu servisini 21 bin feetten 2,5 kilometreyi aşkın bir alana 20 saat süreyle İHA’nın uçuş süresi boyunca vermek mümkün. Dolayısıyla alt yapı olmayan, deprem gibi doğal afetlerin yaşandığı yerlerde, acil durumlarda belli ihtiyaçlar doğrultusunda iletişim ihtiyacını karşılayacağız."
MKE Ankaragücü’nde Kenan Koçak dönemi
18 Eylül 2024 Çarşamba - 16:49 MKE Ankaragücü’nde Kenan Koçak dönemi MKE Ankaragücü’nün yeni teknik direktörü Kenan Koçak, sarı-lacivertlilerin tekrar Süper Lig’e çıkması gerektiğini belirterek, bunun için buraya geldiğini söyledi. Trendyol 1. Lig ekiplerinden MKE Ankaragücü, geçtiğimiz günlerde yollarını ayırdığı Teknik Direktör Cihat Arslan’ın yerine A Milli Futbol Takımı’nın eski yardımcı antrenörü Kenan Koçak ile 2 yıllık sözleşme imzaladı. Eryaman Stadyumu’nda düzenlenen imza töreninde konuşan Koçak, hedeflerinin Süper Lig’e yükselmek olduğunu belirterek şunları söyledi: "Ankaragücü’ne layık olmaya, Ankaragücü’nü layık olduğu yerlere getirmeye çalışacağız. Görüşmeler çok ani gelişti. Başkanlarımızla yaptığım görüşmede Ankaragücü’nün bir proje içinde olduğunu ve takımı canla başla tekrar layık olduğu yerlere götürmeye çalıştıklarını gördüğüm için, bu projeye inandığım için buradayım. Futbolcu kardeşlerimizle beraber Ankaragücü’nü hak ettiği yere getirmeye çalışacağız. Çalışmakla her şey olur onun için mutluyuz ama bir o kadar da hırslıyız, inançlıyız. Umarım hepimiz için bu serüven hayırlı olur faydalı olur." "Yaptığım yanlışı da doğruyu da söylerim" Başarısızlık anında ilk suçlananın her yerde teknik direktörler olduğunu söyleyen sözlerine devam eden Koçak, "Maalesef işlerin iyi gitmediği zamanlarda ister istemez oklar her zaman teknik direktör üzerine yönleniyor. Çünkü takımdan sorumlu olan teknik direktör. Bir boksör ringe çıktığı zaman sadece yumruk atmayı değil, yumruk yemeyi de hesaplamalı. Biz teknik direktörler bunu hesaplamazsak buna hazırlıklı olmazsak bu işte yerimiz yok. Ben bu tür şeylerin üstesinden gelirim. Yaptığım yanlışı da söylerim doğruyu da söylerim. Ben tek başıma bir şey başaramam. Takımdaki arkadaşlarıma, yönetime ve sizlere ihtiyacım var. Temel konumuz Ankaragücü’nün başarısı olmalı. Ankaragücü’nün tekrar Süper Lig’e çıkması lazım ben de bunun için buradayım" şeklinde konuştu.
YÖK Başkanı Özvar: “Açılan yeni bölümlerde öğrencilerin başarı sıralaması, 4 yıllık örgün eğitim programlarıyla yarışacak düzeydedir”
18 Eylül 2024 Çarşamba - 16:48 YÖK Başkanı Özvar: “Açılan yeni bölümlerde öğrencilerin başarı sıralaması, 4 yıllık örgün eğitim programlarıyla yarışacak düzeydedir” Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, “Açılan yeni bölümlerde öğrencilerin başarı sıralaması, 4 yıllık örgün eğitim programlarıyla yarışacak düzeydedir” dedi. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından Milli Yetkinlik Hamlesi kapsamında ‘Savunma Sanayii Yetenek Yönetimi Zirvesi’ düzenlendi. Toplam 7 oturumda gerçekleşecek ve 35 konuşmacının yer alacağı Yetenek Yönetimi Zirvesi’ne Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar’ın yanı sıra savunma sanayisinden ve kamu kurumlarından temsilciler, üniversite rektörleri ve akademisyenler katıldı. YÖK Başkanı Özvar, zirvenin açılışında yaptığı konuşmada savunma sanayisinin stratejik ve kritik öneme sahip sektörlerden biri olduğunu belirterek, “Ülkemizin güvenliğini sağlamak, bağımsızlığını korumak ve aynı zamanda küresel rekabette var olabilmek için savunma teknolojilerinde yetkin, inovatif ve donanımlı insan kaynağına ihtiyaç duyuyoruz” dedi. “Rekabet gücünü koruyabilmesi için kritik öneme sahip bir konu olduğunu düşünüyorum” Özvar, yetenekleri erken keşfetmenin, doğru yönlendirmenin ve onlara uygun kariyer yolları açmanın sektörün sürdürülebilir başarısı için kritik bir rol oynayacağına dikkat çekerek, “Savunma sanayisinde kuşkusuz öne çıkan en önemli unsur, sektörün teknolojiye dayalı ve yenilikçi çözümler gerektiren bir yapıya sahip olmasıdır. Bu, sadece mühendislik değil, aynı zamanda yapay zeka, veri analitiği, otonom sistemler, siber güvenlik gibi pek çok disiplinin bir araya geldiği, disiplinler arası bir iş gücü talebini de beraberinde getirmektedir. Bu yeni teknolojilere uyum sağlayacak genç yetenekleri kazanmanın savunma sanayimizin rekabet gücünü koruyabilmesi için kritik öneme sahip bir konu olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı. “Siber güvenlik ve yapay zeka alanlarında yeni adımlar attık” Özvar, siber güvenlik, yapay zeka ve dijitalleşme gibi stratejik alanlarda Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ile yapılan iş birliği çerçevesinde dört yeni siber güvenlik meslek yüksekokulu açıldığını hatırlatarak, “Bu yüksekokullar geçtiğimiz yıl eğitim ve öğretim yılında eğitime başlamıştır. Bu okullara giren öğrencilerin başarı sıralaması, 4 yıllık örgün eğitim programlarıyla yarışacak düzeydedir” dedi. Yenilikçi stratejiler, en iyi uygulamalar ve savunma sanayiinin dinamik yapısına uygun çözümler üzerine odaklanılacak Yetenek Yönetimi Zirvesi ile sektör profesyonellerinin bilgi ve deneyimlerini paylaşmaları, ortak projeler geliştirmeleri ve savunma sanayisinin geleceği için güçlü bir insan kaynakları altyapısı oluşturmaları amaçlanıyor.
Esenyurt’ta bir mekanı kurşunlayan saldırganlar yakalandı
18 Eylül 2024 Çarşamba - 16:35 Esenyurt’ta bir mekanı kurşunlayan saldırganlar yakalandı İstanbul’un Esenyurt ilçesinde motosiklet üzerinde bir mekanı kurşunlayan ve o esnada bölgede bulunan polislerle çatışan 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şahısların üyesi oldukları organize suç örgütüne yönelik operasyonda ise 5 şüpheli daha yakalanarak gözaltına alındı. Şebekenin elebaşı M.K.’nın yurtdışında bulunduğu ve 20 farklı suçtan kaydının olduğu belirtildi. Operasyonla ilgili sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, "Sosyal medyada İstanbul’un Esenyurt ilçesinde motosikletli şüpheli şahısların zırhlı polis aracının yanından geçerek bir iş yerini kurşunladığı görüntüler yayınlanmıştı. Olay saatinde İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan uygulama bitişi esnasında plakasız motosikletteki 2 şahsın zırhlı araç yanından geçerken iş yerine yönelik ateş ettikleri esnada polis memurlarının da silahla karşılık vermesi üzerine C.Ç. isimli şahıs bacağından yaralanmış ancak olay yerinden kaçmıştı. Yapılan çalışmalar sonucu kurşunlanan iş yerinin sahibi E.K.’yi bir şahsın tehdit ettiği belirlendi. İstanbul Organize Şube Müdürlüğünce şahsın yurt dışında bulunan organize suç örgütü elebaşı ve 20 ayrı suç kaydı bulunan M.K. isimli şahıs olduğu; ruhsatsız ateşli silahlarla mermi satın alma, taşıma veya bulundurma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, uyuşturucu/uyarıcı madde imal ve ticareti olmak üzere üç ayrı suçtan aranması bulunduğu tespit edildi. Konuyla ilgili şüpheli şahıslara yönelik İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğünce İstanbul’un Esenyurt ilçesinde düzenlenen operasyonda 7 organize suç örgütü üyesi yakalandı. Operasyon sonucu yapılan aramada 3 adet ruhsatsız suikast silahı ve çok sayıda fişek ele geçirildi" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur
18 Eylül 2024 Çarşamba - 16:24 Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Tekrar altını çizerek söylüyorum. Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Özellikle Cumhur İttifakı’nın böyle bir sıkıntısı, böyle bir derdi de yoktur” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetleri Başarı Ödülleri Töreninde konuştu. Ödül alan firmaları ve temsilcilerini tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, emeği geçenleri kutladı. Bu sene proje gelirlerinden Türk firmalarının aldığı payda kısmı bir düşüş olduğu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu düşüşün gelecek yıllarda süratle telafi edileceğine inandığını söyledi. Türkiye’yi büyüklüğüne, uluslararası konumuna ve saygınlığına yaraşır çizgide temsil eden müteahhitler ve müşavirlik firmalarıyla iftihar ettiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan,” "Sektörün dünyadaki başarısı, Türk ekonomisi ve insan kaynağının uluslararası alanda ne denli güçlü olduğunu gösteriyor. Bu başarının, mevcut ekonomik konjonktürde gelmesi daha da anlamlıdır. Koronavirüs salgınıyla beraber global ekonomide bozulan dengelerin halen yerli yerine oturmadığını görüyoruz. Son 70 yılın zirvelerini gören enflasyonun sorun olmaktan çıkmasının biraz daha zaman alacağı anlaşılıyor. Kuzeyimizdeki savaşın olumsuz etkilerini henüz aşamadan İsrail’in Gazze’ye saldırıları sebebiyle artan gerilim ciddi bir endişe kaynağı olmayı sürdürüyor. Afrika’dan Asya’ya dünyanın farklı coğrafyalarında hemen her gün yeni bir krizle, yeni bir siyasi istikrarsızlıkla veya çatışmayla karşılaşıyoruz. Tüm bunların ülkeleri korumacılığa ve yeni yatırımlar noktasında aşırı ihtiyatlı davranmaya ittiğinin farkındayız. Avrupa’nın da aralarında olduğu birçok gelişmiş ekonomi, büyüme beklentilerini düşürmekte, büyüme oranlarını aşağı doğru revize etmektedir. Karşılaştıkları tüm bu zorluklara rağmen Türk şirketlerinin yakaladıkları ivmeyi korumasını çok kıymetli buluyoruz. Sizlerin şahsında tüm şirketlerimize, tüm girişimcilerimize, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum."dedi. - Türk ekonomisinin lokomotif sektörlerinden olan inşaat sektörünün ülkedeki ideolojik çevrelerin haksız eleştirilerine maruz kaldığını ve kalmaya devam ettiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi; “ "Tenkit sınırlarını aşan, neredeyse düşmanlık derecesine varan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bakınız bugüne kadar inşaat sektörünün gelişmesine, büyümesine yönelik her adımımız ’israf’ yaftası vurularak itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Havalimanlarından otoyollara, hükümet binalarından prestij projelerine kadar her alanda yapılan devasa işlerle ilgili tek bir takdir cümlesi kurulmadı. Oysa biraz ekonomi bilseler, biraz dünyayı tanısalar inşaat sektörünün ne derece kritik bir konuma sahip olduğunu anlayabilir." İnşaat alanındaki her hamlenin 250’den fazla alt sektörü etkilediğinin altını çizen Erdoğan, ”Sadece ülkemizde 6 milyon insan doğrudan ve dolaylı olarak bu sektörden geçimini sağlıyor. Firmalarımızın yurt dışında aldığı işler hem ülkemize döviz kazandırmakta hem de Türkiye’nin marka değerini yükseltmektedir. Rakamlar, ülkemizin bu alandaki başarısını açıkça ortaya koymaktadır. Türk inşaat sektörü, yurt dışı faaliyetlerine 1972 yılında başladı. Aradan geçen 52 yıllık sürede firmalarımız 137 ülkede, 515 milyar dolar değerinde 12 bin 277 proje üstlendi. 2005 yılında toplam üstlenilen proje bedelinde ilk defa 10 milyar doları aştık” dedi. 2012, 2013 ve 2021 yıllarında 32 milyar dolarlık proje tutarlarıyla bu alanda rekor kırıldığını kaydeden Erdoğan,” 2023 yılında ise Rusya-Ukrayna çatması gibi tüm dünyayı etkileyen sorunlara rağmen yıllık proje büyüklüğü 28 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2000’li yılların başında ortalama proje bedeli 21 milyon dolar iken 2023 yılında bu rakam 65 milyon dolara ulaştı. Yani her alanda, her başlıkta çok ciddi ilerlemeler kaydettik. Yılmadan, yorulmadan, engellere aldırmadan çalışarak bugünlere geldik. İnşallah bunları çok daha yukarılara taşıyacağız. Sektörün geleceğiyle ilgili tahminler bu noktada umutlarımızı artırıyor. En büyük 250 müteahhitlik firmasının toplam uluslararası gelirleri 2002 yılında 106,5 milyar dolar seviyesindeydi. 2023 üç yılında bu tutar 430 milyar dolar sınırına geldi. 2030’larda bunun 750 milyar dolara çıkması bekleniyor” diye konuştu. Her yıl büyüyen bu pastadan Türk şirketlerinin de hak ettikleri payı alacağına inandığını belirten Erdoğan şunları söyledi.” "Şunun bilinmesini isterim, sizlerin başarısı ülkemizin başarısıdır. Yurt dışındaki başarılarınızla sadece ekonomimize değil ülkemizin dünya üzerindeki itibarına da büyük katkılar sağlıyorsunuz. Biz de hükümet olarak her ihtiyacınızda, her meselenizde sizin yanınızda olmaya gayret gösteriyoruz. İş adamlarımızın, müteahhitlerimizin, girişimcilerimizin meselelerini yaptığımız görüşmelerde sık sık dile getiriyor ve çözüm arıyoruz. İnşallah bundan sonra da sizin yanınızda olmaya devam edeceğiz.” Müteahhitlik firmalarının bu başarılarının aslında Türkiye’nin itibarını, gücünü, vizyonunu, dış politikadaki başarısını net biçimde ortaya koyduğunu son 22 yılda ekonomiden dış politikaya geniş bir yelpazede devrim niteliğinde adımlar atıldığını ifade eden Erdoğan,” Rahmetli Menderes’in başlattığı, merhum Özal’ın bir üst aşamaya taşıdığı dış politika ufkunu daha da genişletmenin gayretindeyiz. Burada öncelikle şu tespiti yapmamız gerekiyor, Türk dış politikası uzun yıllar içe dönük, tabiri caizse idare-i maslahatçı bir karaktere sahipti. ’Risk almayalım, kimseyi ürkütmeyelim, belli aktörlerle aman karşı karşıya gelmeyelim. Bu anlayış kendi yakın coğrafyasını ilgilendiren meselelerde dahi Türkiye’yi uzun yıllar tribünlere mahkum etti. Bu içe kapanıklığın faturasını ekonomi, dış ticaret ve yatırımlar başta olmak üzere birçok başlıkta ödedik. Halen de ödüyoruz. 2002’den itibaren dış politikamızda önemli bir paradigma değişikliği tarih kültür medeniyet eksenimize hak ettiği ağırlığı vermeye çalıştık. Komşularımızla ilişkilerimizi farklı mekanizmalarla güçlendirdik. Türk devletleri teşkilatı vasıtasıyla kardeşliğimizi ve işbirliğimizi perçinledik. Pek çok bölgesel ve uluslararası kuruluşla ortaklıklar tesis ettik. Afrika açılımından Latin Amerika açılımına ve yeniden Asya girişimine kadar daha önce sınırlı varlık gösterdiğimiz bölgelerle yeni köprüler kurduk. 2002 yılında yani göreve geldiğimiz dönemde ihracatımız 36 milyar dolardı. Biz bunu 7 kat artışla 256 milyar dolara çıkardık. Nereden nereye bugün Türk ürünlerinin girmediği neredeyse hiçbir ülke kalmadı” açıklamasını yaptı. Turizmde göreve geldiklerinde 13 milyon turist sayısının 56, 7 milyon turist rakamına ulaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 20 yılda ekonominin ortalama yüzde 5,4 büyüdüğünü kaydetti. Milli gelirin tarihinde ilk kez 1, 1 trilyon doları aştığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ Artık trilyonu konuşuyoruz. Neredeydik? Bakın şimdi neredeyiz? Uluslararası yatırımlarda 270 milyar dolar sınırına yaklaştık. Yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinde biraz önce de ifade ettim. Göz kamaştıran bir başarı yakaladık. Her kıtayla hemen her ülkeyle ekonomik ilişkilerimizde katbekat artış yaşandı” dedi. Dış misyonların sayısını da gelişen ekonomik ilişkilerle paralel olarak yükselttiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin 261 yurt temsilcilikle dünyanın en geniş üçüncü ağına sahip ülkesi olduğunu vurguladı. Buna benzer başarı örneklerinin daha da çoğaltılabileceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şunu da söylemek durumundayım. Dış politikada tüm bu açılımları yaparken çok sık eleştirilere maruz kaldık. Hiçbir temeli olmayan eksen kayması tartışması bunlardan biriydi. Türkiye Batı’dan uzaklaşıyor iftirası bunlardan biri. Avrupa’yla köprüleri atıyoruz paronoyası bunlardan biriydi. Daha bunun gibi nice haksız, tamamen safsatadan ibaret olan çoğu niyet okumasından öte hiçbir anlam ifade etmeyen bir sürü iddiayla uğraştık halen de uğraşıyoruz. 22 yıllık mücadele ve başarılarla dolu sürecin sonunda artık şu gerçeği çok biçimde görebiliyoruz” değerlendirmesini yaptı. “Biz bunlara asla ve asla kulak asmıyoruz” 2024 Türkiye’sini 30-40 yıl öncesinin kalıplarına mahkum etmenin ülkeye yapılacak çok büyük bir haksızlık olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya değişirken ekonomide, üretimde, teknolojide, yeni güç merkezleri ortaya çıkarken biz de kendimizi buna adapte etmek mecburiyetindeyiz. Türkiye’nin dış politikada kendine yeni rotalar keşfetmesi tenkit edilecek değil takdir edilecek, övgüyle karşılanacak bir çabadır. Türkiye’nin Afrika’da, Latin Amerika’da, Asya’da ne işi var demek, küresel siyaseti doğru bir şekilde okuyamamaktır. Dış politikamızı, bölgesel ve küresel meselelerdeki tutumumuzu anlamamakta ısrar edenler hatta anlayıp da inatla çarpıtanlar olduğunun farkındayız. Biz bunlara asla ve asla kulak asmıyoruz” şeklinde konuştu. Türkiye’yi bölgesel ve küresel bir ağırlık merkezi haline getirmek için her imkanı değerlendirdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti; “ Uluslararası sistemde çeşitlenen ve artan bölgesel bloklar karşısında her yapı ve aktörle fırsat pencerelerini açık tutmaya çalışıyoruz. Dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinin ve en büyük beş ekonomisinden üçünün bulunduğu Asya Pasifik ve Hint Okyanusu coğrafyasıyla işbirliğimizi güçlendirmemizden daha doğal hiçbir şey olamaz. Artık bayatlamış eksen tartışmalarının bizim nazarımızda geçerliliği yoktur.” “Türkiye’nin ekseni de rotası da bellidir” Türkiye’nin eksen ve rotasının belli olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Üyesi olduğumuz parçası, mensubu olduğumuz ittifaklarda bellidir. Her zaman söylüyorum, Türkiye olarak yüzümüz elbette batıya dönüktür. Ancak bu Doğu’’ya sırtımızı döneceğimiz Doğu’yu ihmal edeceğimiz, Doğu’yla ilişkilerimizi geliştirmeyeceğimiz anlamına kesinlikle gelmez. Siyah beyaz bir dünyada iki bloktan birinin tercih edilmek zorunda olduğu bir dünyada artık yaşamıyoruz. Kazan kazan temelinde dengeli, karşılıklı saygıyı esas alan bir yaklaşımla iş birliğimizi tüm ülkelerle tüm aktörlerle geliştirmeyi arzu ediyoruz. Son 22 yılda bunu yaptık ve yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinde olduğu gibi çok önemli başarılar elde ettik. İnşallah bundan sonra da korkularla değil özgüven içinde hareket etmeyi sürdüreceğiz” dedi. Türkiye’nin ekonomide, demokraside, küresel siyasetle hak ve özgürlüklerde hedeflerine ulaşabilmesi için yeni anayasa ihtiyacını sık sık dile getirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sivil anayasa çağrısını bir kez daha yineledi. Erdoğan, “Siviller eliyle yapılmış tamamen sivil iradenin ürünü bir anayasa 15 Temmuz gecesi göğsünü tanklara siper eden kahraman milletimize karşı borcumuzdur. Darbe mahsulü mevcut Anayasanın yapılan tüm değişikliklere rağmen Türk demokrasisine yakışmadığını hepimiz çok ama çok iyi biliyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak milletimizi yeni, sivil ve kuşatıcı bir anayasa ile buluşturma irademizi farklı vesilelerle çok net biçimde ortaya koyduk. Yeni anayasadan neyi murat ettiğimizi, kırmızı çizgilerimizin neler olduğunu da şüpheye mahal bırakmayacak şekilde defalarca izah ettik” açıklamasını yaptı. Demokratik siyasette, düşüncenin ifade edilmesine engel olunamayacağını söyleyen Erdoğan, “Şiddeti teşvik etmediği, terörü övmediği, hakarete varmadığı sürece katılmasak ve doğru bulmasak dahi farklı fikirlere müsamahayla yaklaşmak zorundayız. Bugüne kadar siyasette bu çizgiyi daima korumaya gayret ettik. Ancak maksimalist söylemlerin anayasa tartışmalarına katkı sunmak yerine bilakis ket vuracağını düşünüyoruz” dedi. "Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur” Cumhurbaşkanı Erdoğan, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun Anayasa’nın 4 maddesi ile ilgili sözleriyle başlayan tartışmaya yönelik de açıklamalarda bulundu. Erdoğan,” Tekrar Altını çizerek söylüyorum. Anayasanın ilk 4 maddesiyle ilgili bizim açımızdan herhangi bir tartışma yoktur. Özellikle Cumhur İttifakı’nın böyle bir sıkıntısı, böyle bir derdi de yoktur. Partimizin bu konudaki duruşu tutumu, yaklaşımı gayet açıktır. Biz mümkün olan en geniş toplumsal mutabakatla yeni anayasa sürecini yönetmek ve başarıyla neticelendirmek arzusundayız. Biz milletimizi darbe anayasasından bir an önce Türkiye’nin önünü açmak istiyoruz. Siyaset kurumunun da yeni anayasa sürecine yapıcı ve mutedil bir anayasa anlayışıyla yaklaşması gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.
Kuyu-24 operasyonuyla organize suç örgütü üyesi 5 şüpheli yakalandı
18 Eylül 2024 Çarşamba - 15:48 Kuyu-24 operasyonuyla organize suç örgütü üyesi 5 şüpheli yakalandı İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, yurt dışında tutuklu bulunan organize suç örgütü elebaşının talimatıyla Türkiye’de eylem yapan 5 şüpheliye yönelik Kuyu-24 operasyonunun gerçekleştirildiğini ve 5 şüphelinin de tutuklandığını duyurdu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, yurt dışında tutuklu bulunan organize suç örgütü elebaşının talimatıyla eylemler gerçekleştirdikleri tespit edilen 5 şahısa yönelik Tekirdağ Çorlu’da ’Kuyu-24’ operasyonu düzenlendiğini duyurdu. Operasyon sonucu organize suç örgütü üyesi 5 şüphelinin yakalandığını ve 5’inin de tutuklandığını açıkaladı. Sosyal medya hesabından konuya ilişkin açıklama yapan Yerlikaya operasyonlara dair görüntüleri paylaşarak şu ifadelere yer verdi: "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki hangi büyüklükte olursa olsun, nerede olursa olsun ailelerimizin huzurunu kaçıran organize suç örgütlerine milletimizin duası ve desteğiyle nefes aldırmayacağız. Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Başkanlığı koordinesinde, Tekirdağ İl Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu; yurt dışında tutuklu bulunan organize suç örgütü elebaşının talimatıyla eylemler gerçekleştirdikleri tespit edilen organize suç örgütü üyesi şüphelilerin; suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yağma, tehdit, kasten öldürmeye teşebbüs, mala zarar verme ve genel güvenliğin tehlikeye sokulması suçlarını işledikleri tespit edildi. Operasyonları gerçekleştiren Kahraman Polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayağınıza taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle. Suç ve suçlularla mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir."
Bakan Güler: “Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin ve gazi yakınlarımızın atamaları yapılacak”
18 Eylül 2024 Çarşamba - 15:34 Bakan Güler: “Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin ve gazi yakınlarımızın atamaları yapılacak” Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin ve gazi yakınlarımızın atamaları yapılacak” dedi. Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, 19 Eylül Gaziler Günü dolayısıyla Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği ile Türkiye Muharip Gaziler Derneği Genel Başkanları ve Yönetim Kurulu üyelerini kabul etti. Milli Savunma Bakanlığındaki buluşmada Bakan Yaşar Güler’in beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ve Bakan Yardımcısı Bilal Durdalı da yer aldı. Kabulde konuşan Bakan Güler, kahraman gazilerin gösterdikleri cesaret ve fedakârlıkla milletin gönlünde müstesna bir yere sahip olduğunu belirterek, “Siz gazilerimizin varlığı, kutsal vatan topraklarımızın en büyük güvencesidir. Sizlerin yüksek özverisi sayesinde bayrağımız göklerde gururla dalgalanmakta, asil milletimiz cennet vatanımızda başı dik, güvenli ve onurlu bir şekilde yaşamaya devam etmektedir. Gazilik ünvanı; sadece bir onur nişanı değil, aynı zamanda bu milletin size olan sonsuz şükranının da bir göstergesidir. Sizler; vatan sevgisinin, birlik ve beraberlik ruhunun en güzel örneklerini sergileyen kahramanlarsınız. Ortaya koyduğunuz emsalsiz mücadele örneği ve azminiz, bizlere ve sizlerin mirasını taşıyan ordumuzun kahraman mensuplarına her daim yol göstermektedir” ifadelerini kullandı. “Şehit yakınlarımızın, gazilerimizin ve gazi yakınlarımızın atamaları yapılacak” Bakan Güler, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Vatanımızın her karış toprağında şehit ve gazilerimizin al kanları var. Başarılarımızda en büyük pay, aziz şehitlerimiz ve gazilerimizindir. Bizlere düşen görev, emanet bıraktığınız mirası korumak, geleceğe daha güçlü ve daha kararlı adımlarla ilerlemektir. Elbette şehit ve gazilerimizin fedakârlıklarının karşılığının olmadığının bilincindeyiz. Ne yaparsak yapalım haklarınızı ödeyemeyecek olsak da Millî Savunma Bakanlığı olarak her zaman vefa ve minnet duygularıyla şehit ailelerimiz ile gazilerimiz ve ailelerinin yanında olmayı sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Bu kapsamda bugün Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız tarafından 729 şehit yakını, gazi ve gazi yakınının kamu kurum ve kuruluşlarına atamasının yapılacağını da müjdelemek isterim.”