Yerel Haberler
Ankara
Bakan Ersoy: "15 Aralık, artık dünya takviminde Türk dili için özel bir yer alacak"
13 Aralık 2025 Cumartesi - 16:34 Bakan Ersoy: "15 Aralık, artık dünya takviminde Türk dili için özel bir yer alacak" Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, "15 Aralık, artık dünya takviminde Türk dili için özel bir yer alacak. Bu, dilimizin bin yıllık yolculuğunun en güzel tescilidir" dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, UNESCO’nun 3 Kasım tarihinde aldığı kararla 15 Aralık’ın resmen ‘Dünya Türk Dili Ailesi Günü’ olarak ilan edilmesini değerlendirdi. Bakan Ersoy yaptığı açıklamada, "UNESCO’nun bu tarihi kararı, Türk dilinin köklü geçmişinin ve zengin mirasının uluslararası alanda tescillenmesi anlamına geliyor. Bu karar, sadece Türkiye için değil, tüm Türk dünyası için gurur verici bir başarıdır" diye konuştu. 15 Aralık tarihinin seçiminin ayrı bir anlam taşıdığına dikkati çeken Bakan Ersoy, "1893 yılında Danimarkalı bilim insanı Vilhelm Thomsen’in Orhun Yazıtlarını çözerek Türk dilinin köklü tarihini bilim dünyasına kanıtladığı gün olan 15 Aralık, artık dünya takviminde Türk dili için özel bir yer alacak. Bu, dilimizin bin yıllık yolculuğunun en güzel tescilidir" ifadelerini kullandı. "Bu başarı, Türk dünyasının birlik ve beraberliğinin somut göstergesidir" Kararın Türkiye Cumhuriyeti ve Türk devletlerinin ortak çalışmasıyla hayata geçtiğini vurgulayan Ersoy, "Bu başarı, Türk dünyasının birlik ve beraberliğinin somut göstergesidir. UNESCO ailesine bu vizyoner kararları için teşekkür ediyor, ortak hazırlık sürecinde emeği geçen tüm Türk devletlerinin temsilcilerini yürekten kutluyorum" açıklamasında bulundu. Bakan Ersoy, kararın Semerkant’ta ilan edilmesinin de ayrı bir önem taşıdığını belirterek, "UNESCO’nun bu kararını Türk kültürünün kadim merkezlerinden Semerkant’ta duyurması, kültürel kökenlerimizle kurduğumuz güçlü bağı bir kez daha gözler önüne seriyor" değerlendirmesinde bulundu. "Dilimiz, kültürümüzün en değerli hazinesidir" Ersoy, UNESCO’ya teşekkür ederek şu ifadeleri kullandı: "Bu karar, Türk dilinin korunması ve gelecek nesillere aktarılması konusundaki çabalarımızı küresel ölçekte destekliyor. Dilimiz, kültürümüzün en değerli hazinesidir. Bu tarihi karara vesile olan herkese ve UNESCO’ya şükranlarımı sunuyorum. 15 Aralık artık tüm Türk dünyasının kutlayacağı, dil bilincinin güçleneceği özel bir gün olacak."
Anadol araçlarının sergilendiği ’Anadol’un Doğuşu Sergisi’ ziyarete açıldı
13 Aralık 2025 Cumartesi - 16:31 Anadol araçlarının sergilendiği ’Anadol’un Doğuşu Sergisi’ ziyarete açıldı Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, Ankara Resim Heykel Müzesi’nin bahçesi ve faye alanında Anadol Kulübü işbirliği ile gerçekleştirilen 9 gün sürecek sergi, pasta merasimi eşliğinde bugün ziyarete açıldı. Türk otomobil tarihinin simgelerinden biri olan Anadol’un tarihi yolculuğu ve doğuş hikayesinin anlatıldığı Anadol’un Doğuşu Sergisi ziyarete açıldı. Anadol araç sahipleri ve tüm Anadol severlerin bir araya geldiği organizasyonda gazete ve dergi kupürleriyle Anadol aracının tarihi hikayesi anlatıldı. Toplam 16 klasik Anadol aracının sergilendiği organizasyonda nostaljik görüntülere sebep oldu. "16 adet otomobil var " Sergiye ilişkin açıklamalarda bulunan organizasyon sahibi Ramazan Cabbar, "Bu müzede etkinliği, 59’uncu Anadol’un banttan inişin tarihini kutlamak amacıyla gerçekleştirilmesi. Dönem gazete ve araçların hepsi orijinaldir, 67-91 yılları arasıdır. Sergimiz 10 gün açık kalacak, 16 adet otomobil var. Ankara halkına Renkli görüntü oluşturacak "dedi. "Anadol benim şuanda en önemli hayat arkadaşım" Organizasyonda kendi aracını sergileyen Yunus Emre Şimşek ise "Anadol benim için bir yaşam tarzı, her şeyimiz. Emekli olduktan sonra bütün vaktimizi onunla geçiriyorum. Benim şuanda ki en önemli hayat arkadaşım gibi bir şey" ifadesinde bulundu. "Ailemizin daha önce bu araçları vardı" Sergiyi ziyaret eden ve Anadol arabasına hayranlık duyduğunu kaydeden Kerem Günüç ise, "Buradan geçerken 9 yaşında ki oğlum ile hiç görmediği bu araçları gördük. Arabaların ne olduğunu sordu. Ailemizde daha önce vardı bu araçlardan. Bizde bindik" açıklamasında bulundu.
Ankara’da sürekli trafik kazalarının yaşandığı türbede yine kaza oldu
13 Aralık 2025 Cumartesi - 16:30 Ankara’da sürekli trafik kazalarının yaşandığı türbede yine kaza oldu Ankara Altındağ’da yer alan Tezveren Sultan Türbesi’ne kontrolden çıkan otomobil çarptı. Benzer olaylar nedeniyle sık sık gündeme gelen türbenin etrafında kazadan dolayı hasar oluştu. Kaza, gece 03:00 sırlarında Altındağ ilçesi Talatpaşa Bulvarı’nda yer alan Tezveren Sultan Türbesi’nde meydana geldi. Alınan bilgilere göre, sürücüsünün kontrolünü kaybettiği 34 PDE 213 plakalı otomobil, türbeye çarparak durabildi. Kazanın ardından çevredekilerin ihbarı üzerine bölgeye sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Olayda herhangi bir can kaybı veya yaralanma yaşanmazken, türbeyi koruyan demir korkularda ile etrafındaki beton bariyerlerde ve çarpan araçta hasar oluştu. Kazanın olduğu türbede daha önce de benzer kazalar yaşanırken, ekipler tarafından olayla ilgili inceleme başlatıldı. "Gece karanlık olduğu için sürücü muhtemelen türbeyi görmedi" Olayla ilgili konuşan Tolga Kurt: "Kaza sabaha karşı olmuş. Araçta 2 kız 2 erkek varmış. Alkollü değillermiş. Sürücü sanırım türbenin olduğu yeri yol zannetmiş. O nedenden dolayı kazayı yapmış. Daha sonra çekici geldi. Aracı olduğu yerden kaldırdı. Gece karanlık olduğu için sürücü muhtemelen türbeyi görmedi. Bu buradaki ilk kaza değil. Aynı kazalar daha önce de olmuştu. Burada evliyalardan birisi yatıyor. Belli ki alkollü veya hızlı araç kullananları sevmiyor. Bir de bu yolda uyarı ışıkları yok. O yüzden de sürücüler süratle ilerliyor ve türbe de kör noktada olduğundan dolayı görmüyorlar. Türbede de hasar oluştu. Öndeki taş aracın içeriye girmesini engellemiş. Demirler ve öndeki taşlarda hasar var" dedi.
Bakan Tunç: "TCK’deki özel hükümler, yeniden ele alınarak cezaların artırılmasına yönelik mevzuat çalışmaları başlatılmıştır"
13 Aralık 2025 Cumartesi - 16:13 Bakan Tunç: "TCK’deki özel hükümler, yeniden ele alınarak cezaların artırılmasına yönelik mevzuat çalışmaları başlatılmıştır" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Türk Ceza Kanunu’ndaki kumar suçları, yasa dışı bahis ve şans oyunlarına ilişkin özel hükümler, Kabahatler Kanunu’ndaki yaptırımlar yeniden ele alınarak cezaların artırılmasına yönelik mevzuat çalışmaları başlatılmıştır" dedi. Bakan Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, yasa dışı bahis, şans oyunları ve sanal kumarın dijital mecralarda yaygınlaşarak aile bütünlüğünü zedeleyen, gençleri hedef alan ve kamu düzeni açısından risk oluşturan tehdit alanına dönüştüğünü belirterek, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan 31 Ekim tarihli Genelge ile bu tehdide karşı devletimizin tüm imkânlarıyla kararlı mücadele iradesi ortaya konulmuştur. Bu kapsamda hazırlanan Sanal Ortamda Yasa Dışı Bahis, Şans Oyunları ve Kumarla Mücadele Eylem Planı ile suçun kaynağında tespiti, hızlı müdahale, finansal ve dijital altyapının kesilmesi, suç gelirlerinin engellenmesi ve vatandaşlarımızın korunması hedeflenmektedir" ifadelerini kullandı. "Bilişim yoluyla işlenen suçların önlenmesine yönelik mobil hatlara ilişkin düzenlemeler getirilmektedir" Bilişim suçların önlenmesine yönelik mobil hatlara ilişkin önemli düzenlemeler getirildiğini aktaran Tunç, "Bu suçlarla mücadelede hukuki ve idari altyapının güçlendirilmesi, denetim ve yaptırım mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve kurumlar arası koordinasyonun artırılması esas alınarak kamu kurumlarının sorumlulukları da belirlenmiştir. Adalet Bakanlığı olarak yürüttüğümüz çalışmalarla bilişim yoluyla işlenen suçların önlenmesine yönelik somut adımlar atılmakta, mobil hatlara ilişkin önemli düzenlemeler getirilmektedir. Bu sayede dolandırıcılık suçlarıyla daha etkin mücadele edilmesi amaçlanmaktadır" açıklamasında bulundu. Bakan Tunç, TBMM Adalet Komisyonu’nda kabul edilen 11. Yargı Paketindeki düzenlemelere ilişkin bilgi vererek şu ifadeleri kullandı: "Bilişim sistemleri kullanılarak işlenen suçlarda, şüpheli banka ve finans hesapları 48 saate kadar askıya alınabilecek, bilişim sistemleri kullanılarak işlenen bu suçlarda Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 128’inci maddesindeki rapor şartı aranmaksızın suça konu menfaate derhal el konulabilecek, El konulan tutarın mağdura ait olduğu anlaşılırsa doğrudan hak sahibine iade edilecektir. Soruşturmalarda gecikme yaşanmaması için; Banka ve finans kuruluşlarına Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenen bilgi ve belgeleri 10 gün içinde gönderme zorunluluğu getirilmektedir. Yasa dışı bahis ve dolandırıcılıkta kullanılan hesapların önlenmesi amacıyla; Elektronik ödeme kuruluşlarında biyometrik doğrulama veya çipli kimlik olmadan hesap açılması mümkün olmayacaktır. GSM hatlarında sıkı denetim sağlanması amacıyla; Hat abonelikleri yalnızca elektronik kimlik doğrulamasıyla yapılabilecek, bir kişi adına açılabilecek hat sayısına BTK tarafından sınırlama getirilecek, ölen veya tüzel kişiliği sona eren kişilere ait hatlar periyodik kontrollerle kapatılacak, Yabancı uyruklulara özel numara tahsisi uygulanacaktır." "TCK’deki özel hükümler, yeniden ele alınarak cezaların artırılmasına yönelik mevzuat çalışmaları başlatılmıştır" Bakan Tunç, yasa dışı bahis ve kumar suçlarında cezalar daha da ağırlaştırılacağını vurgulayarak, "Ayrıca; Türk Ceza Kanunu’ndaki kumar suçları, yasa dışı bahis ve şans oyunlarına ilişkin özel hükümler, Kabahatler Kanunu’ndaki yaptırımlar yeniden ele alınarak cezaların artırılmasına yönelik mevzuat çalışmaları başlatılmıştır. Bu kapsamda yapılacak düzenlemelerle örgütlü şekilde işlenen ya da çocukları hedef alan yasa dışı bahis ve kumar suçlarında cezalar daha da ağırlaştırılacaktır. İnsanları borç sarmalına sürükleyen, hayatları geri dönülmez biçimde karartan bu tehdide karşı kararlı ve güçlü adımlar atmaya, toplumsal huzurumuzu tehdit eden her yapının karşısında kararlılıkla durmaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Özer’den Bahçeli’ye ziyaret: "Kutuplaşmayı geride bırakıp kucaklaşma zamanı"
13 Aralık 2025 Cumartesi - 14:44 Özer’den Bahçeli’ye ziyaret: "Kutuplaşmayı geride bırakıp kucaklaşma zamanı" Görevden alınan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret ettiğini belirterek, görüşmede barış süreci, toplumsal uzlaşı ve yargıya güven başlıklarının ele alındığını kaydetti. Özer, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ziyarette Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in selamlarını Bahçeli’ye ilettiğini ifade etti. Görüşmede, Türkiye’nin uzun yıllardır ön yargılar, ezberler ve korkularla şekillenen sorun alanlarının samimi, kararlı ve özverili bir yaklaşımla aşılabileceğini dile getiren Özer, şu ifadeleri kullandı: "Barış sürecine doğrudan ve dolaylı katkı sağlayacak hususlar ve çelişkiler üzerine derin bir sohbetimiz oldu. Toplumsal barışın kalıcı hale gelmesi için kimsenin dışlanmaması ve özellikle bu süreçte CHP’ye yapılan kuşatmanın son bulmasının önemine değindim. Yargıya olan güvenin artırılmasının işin miheng noktası olduğu, bunun barış sürecinin güven bulması için gerekli olduğu, güven artırıcı adımlara ihtiyaç olduğuna değindim. Yargılamaların cezalandırmaya dönüşmemesi gerektiği, tutuksuz yargılama ile bir yumuşamaya ihtiyaç olduğunu, kayyım rejimine son verilmesi, AYM ve AİHM kararlarının uygulanmasının sürece olacak katkısını vurguladım. Zira günümüzde yargıya olan güvenin azalması ülkemiz demokrasisine ve barış sürecine zarar verdiği aşikardır. Şimdi kutuplaşmayı geride bırakıp kucaklaşma zamanıdır. Bunu mutlaka başarmalı ve yakaladığımız bu fırsat hiçbir şartta heba edilmemelidir. Zira bu fırsat sadece Türkiye’nin iç barışı için değil aynı zamanda bölge barışı içinde büyük bir öneme sahiptir. Türkiye bu sorunu demokrasi içinde çözmeli, eşit temelde barış içinde bir arada yaşamayı perçinlemelidir." Özer, nazik ev sahipliği dolayısıyla MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye teşekkür ederek görüşmeye ilişkin paylaşımında, Bahçeli’ye "Köklere Yolculuk" ve "İnsanlık Nereye Gidiyor" adlı kitaplarını hediye ettiği fotoğraflara yer verdi.
Bakan Kurum’dan deprem bölgesinde ‘Yerinde dönüşüm’ paylaşımı
13 Aralık 2025 Cumartesi - 14:18 Bakan Kurum’dan deprem bölgesinde ‘Yerinde dönüşüm’ paylaşımı Kahramanmaraş merkezli depremleri ardından 18 ilde yürütülen ve 30 Haziran’da başvuru süreci tamamlanan Yerinde Dönüşüm Projesi’nden bugüne kadar 121 bin bağımsız bölüm faydalandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, kampanya kapsamında Kahramanmaraş’ta evlerini yenileyen ailelerin görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Bakan Kurum, "Vatandaşlarımıza anahtarlarını bir an önce teslim etmek için 11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinesinde Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), Kentsel Dönüşüm Başkanlığı, Emlak Konut GYO ve Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ile; 11 ilde 174 ayrı alandaki 3 bin 481 şantiyede 200 bin mimar, mühendis ve işçi ile devam eden asrın inşa seferberliği yıl sonunda tamamlanıyor. Hatay’da 27 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilecek son törende teslim edilen konut sayısı 455 bine ulaşacak. Aynı yerde sağlam başlangıç Bakanlık deprem bölgesinde inşa ettiği 455 bin ev ve iş yerinin yanı sıra Kentsel Dönüşüm Başkanlığı ile depremlerinin ardından Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan edilen 18 ilde Yerinde Dönüşüm Projesi’ni de başlatmıştı. Bu sayede zemin etüdü yapılan bölgelerde vatandaşların orta, ağır veya yıkık olan evlerini yerinde yeniden inşa edilmesi sağlandı. Yerinde dönüşümle de 121 bin ev ve iş yeri daha yapıldı Yerinde Dönüşüm kapsamında yıkılan ya da hasar gören konutlar için vatandaşlara 750 bin lira hibe, 750 bin lira kredi ve 40 bin lira proje desteği sağlandı. İş yerleri için 400 bin lira hibe, 400 bin lira kredi ve 40 bin lira proje desteği verildi. Ahırlı konutlar için ise 750 bin lira hibe, 1 milyon lira kredi ve 40 bin lira proje desteği imkanı sunuldu. Kentsel dönüşüm mantığıyla deprem bölgesinin yapı stokunu yenilenmesine de katkı sağlayan Yerinde Dönüşüm Projesi’nin başvuru süreci 30 Haziran itibarıyla tamamlandı. Bakanlık bu proje kapsamında bugüne kadar 121 bin bağımsız bölüme destek sağladı. Bakan Kurum: "11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesinde Yerinde Dönüşüm desteği ile 5 ay içinde binalarının inşasını tamamlayan Karadaş ailesinin görüntülerini sosyal medya hesabından paylaştı. Habil Karadaş’ın "Devletimiz buradan hiç gitmedi ki; eli Kahramanmaraş’ın üzerinde" sözlerini alıntılayan Bakan Kurum, "Vatandaşlarımıza anahtarlarını bir an önce teslim etmek için 11 ilimizde zamana karşı yarışıyoruz. Yerinde dönüşüm ile 5 ayda sağlam ve güvenli yuvalarına kavuşan Karadaş ailesi artık geceleri huzurla uyuyor" mesajını verdi. 5 ayda yeni evlerine kavuştular Habil Karadaş, Bakanlık denetiminde evlerinin kısa sürede tamamlandığını şu ifadelerle anlattı: "Evimizi 5 ayda bize teslim etti. Devletimiz sürekli denetledi. Artık deprem olsa bile diyoruz ki, binamız yıkılmaz sağlam. Önceden kendimizi güvende hissetmiyorduk ama artık güvende hissediyoruz. Gece rahat bir şekilde uyuyoruz, gündüz rahat bir şekilde uyanıyoruz. Devletimiz olmasaydı hibe ve kredi desteklerinden hiçbiri olmazdı. Biz kendi imkanlarımızla yaptıramazdık. Çok hızlı ilerledi. Başka bir ülkede yaşamış olsaydık bu kadar hızlı altından kalkabilir miydik bilmiyorum. Yerinde Dönüşüm’ün en önemli ve en güzel tarafı komşularımızla beraberiz. Şu anda aynı hayat devam ediyor. Devletimizi her zaman yanımızda hissettik. Devletimiz hiç buradan gitmedi." Bir diğer hak sahibi Kısmet Karadaş ise "Aynı yerimizde, aynı katta evimize kavuşmak beni çok mutlu etti. Yıkılan evimin etrafında çok ağlayarak gezmiştim ama şimdi güvenle ve rahat bir şekilde uyuyorum" dedi.
Büyükelçiler Konferansı 16. kez "Barış, İstikrar ve Refah Üreten Dış Politika" temasıyla düzenlenecek
13 Aralık 2025 Cumartesi - 13:00 Büyükelçiler Konferansı 16. kez "Barış, İstikrar ve Refah Üreten Dış Politika" temasıyla düzenlenecek Dışişleri Bakanlığı, bu yıl "Barış, İstikrar ve Refah Üreten Dış Politika" temasıyla düzenlenecek XVI. Büyükelçiler Konferansı’nda 148 Büyükelçi ve 14 Daimi Temsilcilikte görev yapan büyükelçilerin katılımı ile Türkiye’nin barışa, bölgesel istikrara ve küresel refaha katkı sunma vizyonunu yansıtmayı hedefleyecek. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Dışişleri Bakanlığı tarafından geleneksel olarak düzenlenen Büyükelçiler Konferansı’nın 16’ncısı, 15-19 Aralık tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilecek. Bu yıl "Barış, İstikrar ve Refah Üreten Dış Politika" temasıyla düzenlenecek XVI. Büyükelçiler Konferansı, Türkiye’nin barışa, bölgesel istikrara ve küresel refaha katkı sunma vizyonunu yansıtmayı hedefliyor. Konferans, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 15 Aralık’ta yapacağı açılış konuşmasıyla başlayacak. Toplantıya, 148 Büyükelçilik ve 14 Daimi Temsilcilikte görev yapan büyükelçilerin yanı sıra, Bakanlık merkez teşkilatında görevli çok sayıda büyükelçi ve üst düzey yetkilinin katılması öngörülüyor. Konferans kapsamında, Türk dış politikasının gündeminde yer alan ekonomi, güvenlik, savunma, bağlantısallık, enerji, çevre ve iklim, dijitalleşme, insani yardımlar, arabuluculuk ve kamu diplomasisi gibi başlıkların etraflıca ele alınması, bölgesel ve küresel gelişmelere ilişkin kapsamlı istişarelerde bulunulması planlanıyor. Ayrıca, Dışişleri Bakanlığı’nın kurumsal yapısının ve idari işleyişinin güçlendirilmesine yönelik yürütülen çalışmaların da konferans gündeminde yer alması bekleniyor. Büyükelçilerin, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) İş Konseyleri ile bölgeler bazında bir araya gelerek görev yaptıkları ülkelerdeki iş ve yatırım fırsatlarını değerlendirmeleri de programda öngörülüyor. Büyükelçiler Konferansı’nın bir önceki toplantısı, "Türkiye’nin Diplomasi Hamleleri ve Küresel Yansımaları" temasıyla 9-13 Aralık 2024 tarihlerinde düzenlenmişti. Türkiye, 148’i büyükelçilik, 14’ü daimi temsilcilik, 99’u başkonsolosluk, 1’i konsolosluk ajanslığı, 1’i konsolosluk bürosu ve 1’i ticaret ofisi olmak üzere toplam 264 misyondan oluşan diplomatik temsil ağıyla dünya genelinde ilk üç ülke arasında yer alıyor.
Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü bütçesi YTB ve TİKA bütçelerini aştı
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:32 Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü bütçesi YTB ve TİKA bütçelerini aştı Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda kabul edilen Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi, kamuoyunda öncelik tartışmalarını beraberinde getirdi. TBMM’den geçen bütçeye göre, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü’ne 5 milyar 248 milyon 396 bin lira, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’na (YTB) 3 milyar 229 milyon 498 bin lira, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’na (TİKA) ise 3 milyar 800 milyon 63 bin lira bütçe ayrıldı. Böylece, Türkiye’nin yurt dışındaki etki gücünü, insani diplomasisini ve kamu diplomasisini yürüten TİKA ve YTB stratejik kurumların bütçelerinin, Devlet Opera ve Balesi’nin gerisinde kalması bazı kesimler tarafından eleştiri yapılmasına neden oldu. Yapılan eleştirilerde Opera ve bale faaliyetlerine ayrılan yüksek bütçenin, milyonlarca insanı kapsayan kalkınma, diaspora, kültürel diplomasi ve insani yardım projeleri yürüten kurumların önüne geçirilmesinin kamu yararı açısından sorgulanması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, Devlet Opera ve Balesi’ne ayrılan 5,2 milyar lirayı aşan bütçenin, artan hayat pahalılığı, tasarruf çağrıları ve ekonomik daralma ortamında orantısız olduğu da ifade edildi. Hükümetin sık sık dile getirdiği kamuda tasarruf ve verimli harcama vurgusuna rağmen, opera ve bale gibi yüksek maliyetli alanlara ayrılan bu büyüklükteki kaynağın ne ölçüde toplumsal fayda ürettiği de bu çerçevede tartışma konusu oldu.