Yerel Haberler
YEREL HABERLER
Bakan Yerlikaya: "Kırmızı bülten ile kırmızı difüzyonla uluslararası seviyede 20, ulusal seviyede aranan 4 suçluyu ülkemize getirdik" 14 Aralık 2025 Pazar - 13:01:19 İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, kırmızı bültenle ve kırmızı difüzyonla uluslararası seviyede aranan 20 suçlu ile ulusal seviyede aranan 4 suçlunun yakalanarak Türkiye’ye getirildiğini duyurdu. Bakan Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Kırmızı bülten ve kırmızı difüzyonla uluslararası seviyede aradığımız 20, ulusal seviyede aradığımız 4 suçluyu, Gürcistan (19), Almanya, Avusturya, Karadağ, Sırbistan ve Yunanistan’dan ülkemize getirdik. Son 2,5 yılda da, 58 ülkeden 584 kırmızı bülten ile aranan şahsı ülkemize geri getirdik. Kırmızı bülten ve kırmızı difüzyonla uluslararası seviyede aranan B.A., M.Y., H.A., S.A., B.A., T.E., K.Ç., Ö.F.A., A.Y., S.K., E.O., G.U., M.B., Ş.G., E.T., O.T., F.D., M.Y., Y.A., S.A. ile ulusal seviyede aranan R.Ç., Y.E., K.Ö. ve S.A. isimli şahıslar yakalandı ve ülkemize iadeleri sağlandı" ifadelerine yer verdi. Bakan Yerlikaya, paylaşımında, EGM Interpol-Europol Daire Başkanlığı, Adalet Bakanlığı görevlileri, İstihbarat, KOM, Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlıkları ile Asayiş, Siber Suçlarla Mücadele ve Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlıkları koordinasyonunda gerçekleştirilen operasyonla ilgili şu detayları paylaştı: "‘Kasten Öldürme ve Dolandırıcılık’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan B.A. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Çocuğun Cinsel İstismarı’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan M.Y. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma ve Kasten Yaralama’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan H.A., S.A. ve B.A. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma, Kasten Öldürmeye Teşebbüs ve Yağma’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan E.Y. suç örgütünün yöneticisi olan T.E. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Tasarlayarak Öldürme’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan K.A. suç örgütünün üyesi olan K.Ç. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Yağma, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Suç İşlemek Amacıyla Kurulan Örgüte Üye Olma’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan Ö.F.A. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Dolandırıcılık ve Sahtecilik’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan A.Y. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Uyuşturucu Madde Ticareti’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan S.K. ve Ş.G. isimli şahıslar Gürcistan’da, ‘Dolandırıcılık’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan E.O. ve E.T. isimli şahıslar Gürcistan’da, ‘Yağma, Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma, Başkasına Ait Banka Kartının İzinsiz Kullanılması’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan G.U. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Çocuğun Nitelikli Cinsel İstismarı’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan M.B. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Uyuşturucu Madde Ticareti, Hırsızlık ve İftira’ suçlarından kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan O.T. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Yağma’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan F.D. isimli şahıs Almanya’da, ‘Kasten Öldürme’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan M.Y. isimli şahıs Avusturya’da, ‘Bir Yabancıyı Ülkeye Sokan veya Ülkede Kalmasına İmkan Sağlama’ suçundan kırmızı bültenle uluslararası seviyede aranan Y.A. isimli şahıs Sırbistan’da, ‘Kasten Yaralama, Ruhsatsız Ateşli Silah Bulundurma ve Yağma’ suçlarından kırmızı difüzyonla uluslararası seviyede aranan S.A. isimli şahıs Karadağ’da, ‘Yağma’ suçundan ulusal seviyede aranan R.Ç. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Kasten Öldürme, İnfaz Kurumuna Yasak Eşya Sokma, Ruhsatsız Ateşli Silah Bulundurma’ suçlarından ulusal seviyede aranan Y.E. isimli şahıs Gürcistan’da, ‘Kasten Öldürme, Ruhsatsız Ateşli Silahla Bulundurma, Resmi Belgede Sahtecilik’ suçundan ulusal seviyede aranan K.Ö. isimli şahıs Gürcistan’da ve ‘Göçmen Kaçakçılığı Yapma, Hırsızlık, Görevi Yaptırmamak İçin Direnme, Hükümlü veya Tutuklunun Kaçması’ suçlarından ulusal seviyede aranan S.A. isimli şahıs Yunanistan’da yakalandı ve ülkemize iadeleri sağlandı."
14 Aralık 2025 Pazar - 12:57 Sakarya’nın simgelerinden ’Çark’ eski ihtişamına kavuşacak Sakarya Büyükşehir Belediyesi, yıllar içerisinde yıpranma ve deformasyon oluşan Tarihi Çark’ı eski ihtişamına kavuşturmak için düğmeye bastı. Başlatılan yenileme çalışmaları, çarkın tarihi ve kültürel dokusunu korumayı amaçlıyor. Şehrin görsel hafızasında önemli bir yere sahip olan yapının restorasyonunda tüm detaylar titizlikle ele alınıyor. Çalışma kapsamında Ahşap yüzeyler yenilenerek yapıya estetik bir görünüm kazandırılacağı, Merdivenler ve çark kulesinin zirvesindeki seyir alanı yenileneceği ve tarihi yapının en önemli kısmı olan Çark’ın mekanizmasının baştan sona elden geçeceği bildirildi. "Yeniden hayat bulacak" Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, "Şehrimizin simgelerinden biri olan Tarihi Çark’ta yenileme çalışmalarımıza başladık. Merdivenler, seyir alanı, ahşap yüzeylerin yenilenmesi ve çarkın mekanizma bakımları ekiplerimiz tarafından titizlikle tamamlanacaktır. Sakarya’nın tarihi ve kültürel alanda önemli simgelerinden biri olan yapı, çalışmalarla birlikte yeniden hayat bulacak ve ziyaretçilerini ağırlayacaktır" ifadelerine yer verildi. Bakımların tamamlanmasıyla birlikte, Tarihi Çark’ta uzun yıllardır kesik olan su akışı yeniden sağlanacak ve yapı, Sakarya’nın merkezinde dinamik bir simge olarak yerini alacak.
İstanbul’dan memleketi Yozgat’a döndü, binlerce hayvan üreterek geçimini sağlıyor
14 Aralık 2025 Pazar - 11:19 İstanbul’dan memleketi Yozgat’a döndü, binlerce hayvan üreterek geçimini sağlıyor İstanbul’dan memleketi Yozgat’ın Şefaatli ilçesine dönen Hasan Şahan, kanatlı hayvan yetiştiriciliğiyle hem kendi geçimini sağlıyor hem de vatandaşlara uygun fiyatlı ürün sunuyor. Küçük bir başlangıçla çıktığı yolda bugün binlerce hayvan üretimine ulaşan Şahan, özellikle hindi üretimiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 10 yıl önce İstanbul’daki hayatını bırakarak Yozgat’ın Şefaatli ilçesine yerleştiğini belirten Hasan Şahan, kanatlı hayvanlara olan sevgisi nedeniyle bu alana yöneldiğini söyledi. İlk olarak 10-15 hayvanla işe başladığını ifade eden Şahan, bugün işletmesinde bine yakın hayvan bulunduğunu, bugüne kadar ise 10 ila 15 bin arasında hayvan üretip satışını gerçekleştirdiğini dile getirdi. "Kendi işimi severek yapıyorum" Köyde kendi işini yapmanın hem maddi hem manevi olarak daha kazançlı olduğunu vurgulayan Şahan, "İstanbul’da ya da Ankara’da asgari ücretle çalışmak yerine burada kendi işimi yapıyorum. Severek çalışıyorum ve güzel ekmek yiyebiliyoruz. İnsanların da bu işi yapmasını istiyorum, teşvik ediyorum" dedi. Şahan, Şefaatli Belediye Başkanı Zeki Bozkurt’un kendisine önemli destekler sağladığını belirterek, "Maddi anlamda zorlandığım dönemlerde başkanımızın çok desteği oldu. Barınma alanları, iş imkânları konusunda yanımda oldu. Kendisine teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. "Herkes yiyebilsin diye 2 bin liradan satıyorum" Bu yılı ‘hindi yılı’ ilan ettiklerini söyleyen Şahan, yaklaşık 3 bin 500 hindi yetiştirdiğini belirterek, piyasada 3 bin ile 3 bin 500 lira arasında satılan hindileri vatandaşların uygun fiyata tüketebilmesi için 2 bin liradan satışa sunduklarını kaydetti. Şahan, "Vatandaşlarımız ucuz hindi yesin istedik. Hindilerimiz 6-8 kiloya kadar çıkıyor. İsteyenler gelip canlı olarak görebilir, isterlerse temizlenmiş şekilde de alabilir" diye konuştu. İşletmesinde hindi dışında ördek, tavuk, kaz gibi birçok hayvan türünün bulunduğunu aktaran Şahan, müşteri taleplerine göre üretim çeşitliliğini artırabildiklerini ifade etti. Yerli kazların 2 bin liradan başladığını belirten Şahan, Çorum kazı, Alman mas kazı ve mamut kaz gibi farklı türlerin de bulunduğunu, fiyatların türüne göre değişiklik gösterdiğini söyledi. Gelecek yıl için de yeni planlarının olduğunu dile getiren Şahan, "Bu sene hindiye girdik, seneye de inşallah kaz sezonu olacak. Şu anda kaz ve tavuk satışlarımız devam ediyor" dedi.
Heyelan sonrası yapılan istinat duvarlarında çatlaklar oluştu
14 Aralık 2025 Pazar - 11:14 Heyelan sonrası yapılan istinat duvarlarında çatlaklar oluştu Gümüşhane’de sanayi sitesinde yaşanan heyelanın ardından yapılan istinat duvarlarında çatlaklar oluştu, sanayi esnafı yeniden tedirgin oldu. Gümüşhane’nin Bağlarbaşı Mahallesi’nde bulunan sanayi sitesinde geçen Ağustos ayında meydana gelen heyelan öncesinde bölgede oluşan çatlakları fark eden esnafın ihbarı üzerine belediye ekipleri harekete geçmiş, heyelan riski nedeniyle 25 iş yeri tedbir amaçlı boşaltılmıştı. Heyelanın, bölgenin üst kısmında bulunan su deposundaki kaçaklardan kaynaklandığı iddia edilmişti. Heyelan sonrası bölgede yapılan çalışmalar kapsamında riskli alanlara belediye tarafından istinat duvarları inşa edilirken, aradan geçen sürede bu duvarlarda da çatlaklar meydana geldi. Yeni çatlakların ortaya çıkması sanayi sitesindeki endişeyi yeniden artırdı. Yeniden heyelan yaşanabileceği korkusuyla tedirgin olan bazı sanayi esnaflarının iş yerlerini taşıdığı öğrenildi. Aylardır süren belirsizlik nedeniyle mağdur olduklarını dile getiren esnaflar, yetkililerden kalıcı ve güvenli bir çözüm beklediklerini ifade etti. "Heyelanlı alanın hemen önünde çalışıyoruz ve tedirginiz" Sanayi sitesinde esnaflık yapan Okan Çakmak, "Yaklaşık 3 ay önce, işletmemizin önünde bulunan istinat duvarı dağdan gelen heyelan nedeniyle çöktü ve bu süreçte işletmemiz kapatıldı. Daha sonra heyelanlı alanın boşaltılması ve ön kısma istinat duvarı yapılmasının ardından işletmemizin yeniden faaliyete geçmesine izin verildi. Ancak buradaki çalışmalar tam anlamıyla tamamlanmış değil. Yol çalışmaları ve dağın içinden geçtiği söylenen suyun tahliyesi gibi işlemler henüz bitmedi. Bu nedenle yaşadığımız mağduriyet tam olarak giderilmiş değil. Ön tarafta işletmemizin önüne bir istinat duvarı yapıldı, dağın üst kısmına da yeniden bir duvar inşa edildi. Dağda şu an yeniden bir hareketlilik olup olmadığını teknik olarak bilemem; bunu yetkililer ve mühendisler daha iyi değerlendirecektir. Ancak gözle görülebilen bir çatlak var. Hareket olup olmadığını bilmiyorum ama bu çatlağı görmek insanı ister istemez tedirgin ediyor. Çatlak, işletmemizin tam karşı kısmında bulunuyor. Üst taraftaki istinat duvarı yapıldıktan sonra, dağın orta kısmında bir çatlak oluştu. Daha sonra bu durumu önlemek amacıyla ön tarafa da bir duvar yapıldı. Şu an bu çatlağın ilerleyip ilerlemediğini bilmiyoruz ancak gözle görülür şekilde mevcut. Bu durum ister istemez tedirginlik oluşturuyor. ‘Yeniden heyelan olur mu, işletmeler tekrar kapatılır mı?’ endişesi yaşıyoruz. Sonuçta biz buradan ekmek yiyoruz. Bu süreçte bazı esnaf arkadaşlarımız mağdur oldu; iş yerini kapatanlar, kirada olduğu için çıkanlar oldu ve bazı işletmeler boş kaldı. İnsanlar doğal olarak tedirgin. Çünkü biz burada, heyelan alanının hemen önünde çalışıyoruz" dedi.
ASO Başkanı Ardıç: "İhracat; sadece ürün satmak değil, güven inşa etmektir"
14 Aralık 2025 Pazar - 11:12 ASO Başkanı Ardıç: "İhracat; sadece ürün satmak değil, güven inşa etmektir" Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) ihracat uzmanlığı dersinde deneyimlerini paylaşan Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, "İhracat; sadece ürün satmak değil, güven inşa etmektir" dedi. Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, Ticaret Bakanlığı ile Yükseköğretim Kurulu (YÖK) iş birliği protokolü kapsamında hayata geçirilen İhracat Akademisi İhracat Uzmanlığı Programı kapsamında, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) ders verdi. ODTÜ’nün akademik geleneği içinde böyle bir programda kürsüye çıkmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren ASO Başkanı Ardıç, ihracatın yalnızca rakamlardan ibaret olmadığını; güven, kalite, sürdürülebilirlik ve stratejik bakış açısı gerektiren uzun soluklu bir yolculuk olduğunu vurguladı. Ders kapsamında kendi iş hayatından ve ihracat yolculuğundan örnekler paylaşan Başkan Ardıç, dış ticarette kalıcı başarının temelinde güven ilişkilerinin yer aldığını belirterek şu değerlendirmede bulundu: "İhracat; sadece ürün satmak değil, güven inşa etmektir. Kaliteyi sürdürülebilir kılmadan, beklentiyi doğru okumadan ihracatta kalıcı başarı sağlamak mümkün değildir." "Ankara savunma sanayinin kalbidir" Ankara’nın ihracat performansına da değinen Ardıç, başkentin son 20 yılı aşkın sürede ihracatta yaklaşık 10 katlık bir büyüme kaydettiğine dikkat çekti. Ankara’nın ihracatının 1,5 milyar dolar seviyelerinden 15 milyar dolara ulaştığını belirten Ardıç, Başkent’in Türkiye’nin en fazla ihracat yapan üçüncü ili konumunda bulunduğunu ifade etti. Savunma sanayi, havacılık, yazılım, medikal, makine, kimya ve elektronik sektörlerinin Ankara ihracatının omurgasını oluşturduğunu söyleyen Ardıç, yüksek teknolojili ürün ihracatında Ankara’nın payının yüzde 13’ün üzerinde olduğunu, bu oranın Türkiye ortalamasının oldukça üzerinde seyrettiğini vurguladı. Ardıç, Ankara’nın savunma sanayiinde 4,5 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğine de dikkat çekerek, "Ankara savunma sanayinin kalbidir" dedi. "Dış ticaret güvenle başlar; kalite, sürdürülebilirlik ve beklentiyi anlamakla büyür" İhracat Akademisi’nin, genç ihracat uzmanları ve sektör profesyonelleri açısından son derece kıymetli olduğunu ifade eden Ardıç, tecrübe paylaşımının Türkiye’nin ihracat kapasitesini güçlendiren en önemli unsurlardan biri olduğunun altını çizdi. Pazar çeşitliliğinin; iyi günlerde büyümeyi, zor günlerde ise ayakta kalmayı sağladığını vurgulayan Başkan Ardıç, "Dış ticaret güvenle başlar; kalite, sürdürülebilirlik ve beklentiyi anlamakla büyür" ifadelerini kullandı. Program sonunda katılımcıların sorularını yanıtlayan Ardıç, Ankara Sanayi Odası olarak katma değerli üretimi, ihracatı ve nitelikli insan kaynağını merkeze alan çalışmaları kararlılıkla sürdürdüklerini söyledi.
Elektrik yok, makine yok: Şırnak’ta asırlık değirmenden dünyaya coğrafi işaretli tahin
14 Aralık 2025 Pazar - 11:08 Elektrik yok, makine yok: Şırnak’ta asırlık değirmenden dünyaya coğrafi işaretli tahin Şırnak merkeze bağlı Kumçatı beldesinde 1850’li yıllara uzanan tarihi bir değirmenin küllerinden doğan coğrafi işaretli tahin üretimi, KOSGEB’in makine ve girişimcilik destekleriyle yeniden hayat buldu. Şırnak merkeze bağlı Kumçatı beldesinde 1850-1860 yılları arasında kurulan su değirmeni KOSGEB desteği ile restore edilerek, doğal yöntemler ile coğrafi işaretli tahin üretimi yapılmaya başlandı. Geleneksel su gücüyle çalışan taş öğütme sisteminde, katkı maddesiz yüzde yüz doğal tahin üreten işletmede, Türkiye’nin 81 ilinden ve Avrupa’dan taleplere yetişmek için ara vermeden tahin üretimi gerçekleştiriliyor. KOSGEB’in stratejik desteğinin bu geleneksel mirası modern bir başarı hikayesine dönüştürdüğünü belirten KOSGEB Şırnak İl Müdürü Ömer Güngör, ’’Bize, burayı daha restore etmeden önceki halini gösterdi. Bu işletmeyi, tekrar aktif hale getirmek istediğini söyledi. 1850-1860’lı yıllardan kalma bir değirmen. KOSGEB’den bu konuda bize bir destek çıkar mı diye sohbet ettik. Biz de KOSGEB desteklerini anlattık. KOSGEB’in makine demirbaş anlamında bir desteğin olduğunu, girişimcilik destek programımız, iş geliştirme desteğimizin buna uygun bir model olduğunu, eğer böyle bir işletmeyi faal hale getirecekseniz destek sunabileceğimizi ilettik. Onlar da kolları sıvadılar ve başladılar. Çok şükür şuan neticelenmiş hali ile buradayız’’ dedi. "Bu üretim geleneksel değil tamamen doğal" Güngör, bölgenin coğrafi işaretli susam ve tahin mirasına dikkat çekerek, "Bulunduğumuz yerde susam coğrafi tescilli bir ürün ve burada üretimi gerçekleştirilen tahin de coğrafi tescilli. Ayrıca Kumçatı tahini ile bilinen bir yer Kumçatı beldesi. Doğal olarak böyle bir ürünü ülke içinde ve yurt dışında insanlar talep edecektir. Talep edildikçe de üretim konusunda onlara gerekli hizmeti sunacağız. Yurt dışına satışlar oluyor, yurt içinde çok çok fazla talep gördüğünü görüyoruz. Çünkü el değmemiş, dışarıdan herhangi bir katkı maddesi bulunmayan bir üründen bahsediyoruz. Eski bir üretim yönetimidir. Suyun çarklarını çevirdiği bir değirmen. Eski bir kavurma modeli, eski bir öğütme modeli ile yüzde yüz doğal bir tahinden bahsediyoruz. Özellikle belirtmek istiyorum, geleneksel bir üretim değil, tamamı ile doğal bir üretim" diye konuştu. İşletmeci Selahattin Demir, restorasyon öncesi zorluk çektiklerini kaydederek, "Biz ne yaptık burada, kültürümüze sahip çıktık, kültürümüzü yaşattık ve markalaştırdık, restorasyonumuzu yaptık. Türkiye’nin 81 iline gönderiyoruz. Taleplerimiz var. Avrupa’dan da talepler var. Biz insanların bunu tatmasını istiyoruz" şeklinde konuştu. Bölgenin sulak arazilerinde ekimi yapılan susamlar ile tahin üretimi yapılıyor Demir, üretim sürecini şöyle anlattı: ’’Susamlarımız, kendi sulak arazilerimizde ektiğimiz susamlarımız. Hasadı yapıldıktan sonra buraya getiriyoruz. Temizleme işleminden sonra taşta döverek soyuyoruz, taşta kavurduktan sonra yine taşta öğütüyoruz. Bütün aşamalar geleneksel ve o kültüre bağlı olarak yapılıyor. Tamamen su ile çalışıyor değirmenlerimiz. Elektrik yok, makine yok. KOSGEB bize destek oldu. KOSGEB’in makine desteği vardı bize. Paketlememizin tamamını KOSGEB destekledi. Zaten coğrafi işaretli bir ürün yapıyoruz. Türkiye’de yöntemi ile, mahreç alan tek ürün. Bazı yerler susamı ile alıyor. Ama biz geleneksel, doğal yöntem ile coğrafi işaret almış bir ürün yapıyoruz." İşletme, elektrik ve makineye sıfır bağımlılıkla, sadece su gücü ve taş teknolojisiyle üretim yapılarak çevre dostu bir model sunuluyor.
Yerin 150 metre altındaki bu mağarada şifa arıyorlar
14 Aralık 2025 Pazar - 11:08 Yerin 150 metre altındaki bu mağarada şifa arıyorlar Türkiye’nin dört bir yanından Çankırı’ya gelen astım ve KOAH hastaları, yerin 150 metre altındaki tuz mağarasında şifa arıyor. Çankırı’da Hititler döneminden kalan, yerin 150 metre altında bulunan ve "Yer Altı Tuz Şehri" olarak adlandırılan tuz mağarası, her yıl binlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. İl merkezine yaklaşık 20 kilometre mesafede bulunan ve 18 bin metrekare kapalı alana sahip mağara, astım ve KOAH hastalarına da umut oluyor. Hayata geçirilen proje kapsamında, farklı illerden Çankırı’ya gelen astım ve KOAH hastalarının mağarada her gün 4 ila 6 saat boyunca tuzlu havaya maruz kalmaları sağlanıyor. Mağarada çeşitli etkinlikler yapan hastaların kanındaki oksijen seviyesinde ciddi bir artış oluyor. Mağaradaki terapiye katılan hastalar, mağarada geçirdikleri her geçen gün daha sağlıklı olduklarını hissettiklerini ifade etti. "Yürüyüşlerimde hızlı ve nefes alışverişlerimin güçlü olduğunu hissettim" Mağara sayasinde rahat nefes alabildiğini söyleyen Bünyamin Erkaya, "Buraya ağabeyim ile birlikte Erzurum’dan geliyorum. Ağabeyim ileri derecede KOAH hastası bende de başlangıcı var. Tuz mağarasını ve hastanenin faydalarını duyduk ve buraya geldik. Bugün üçüncü günüm ve yürüyüşlerimde hızlı ve nefes alışverişlerimin güçlü olduğunu hissettim. Her geçen gün sağlıklı olduğumu hissediyorum" dedi. "Daha rahat nefes almaya başladım" Sağlık probleminde belirgin azalmalar olduğunu ifade eden Yaşar Yavuz da, "Çankırı’ya Safranbolu’dan geliyorum, KOAH hastasıyım. Şehirde bulunan çeşitli etkinlikler ve tuz mağarası bana çok iyi geldi. Buraya gelmeden önce oksijen seviyem 51’di ama şu an 95’e kadar çıktı. Daha rahat nefes almaya başladım" diye konuştu. "Burası insana huzur veriyor, nefes alışını ferahlatıyor" Mağarada rahat nefes aldığını belirten Zeliha Tekercioğlu, "Tuz mağarasına Ankara’dan gezmek için geldim. Burasının şifa kaynağı olduğunu da öğrendik. Burası insana huzur veriyor, nefes alışını ferahlatıyor. Güzel bir yer" ifadelerini kullandı. Mağaraya gezmek için geldiğini ve çok beğendiğini söyleyen Sevda Yılmaz ise, "Buraya Ankara’dan geliyorum. Daha önceden de burayı merak ediyordum. Mağara çok güzel, çok büyüleyici ve enteresan. Çok beğendik" şeklinde konuştu.
Başkan Kurnaz: "Çocuklarımızın yerel yönetimlerde söz sahibi olmalarını önemsiyoruz"
14 Aralık 2025 Pazar - 11:07 Başkan Kurnaz: "Çocuklarımızın yerel yönetimlerde söz sahibi olmalarını önemsiyoruz" Samsun’un İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, İlkadım Kent Konseyi Çocuk Meclisi’nin bölgede seçimle oluşturulan ilk çocuk meclisi olduğuna dikkat çekerek, "İlkadım’da fikirleri ve projeleri olan çocuklarımızın yerel yönetimlerde söz sahibi olmalarını önemsiyoruz" dedi. Çocukların kent planlamalarında söz sahibi olmaları, kentlilik bilincinin aşılanması ve çocuklara yerel yönetimlerde katılım hakkı sağlanması amacıyla oluşturulan İlkadım Kent Konseyi Çocuk Meclisi’nin seçimli Genel Kurulu gerçekleştirildi. İlkadım Belediyesi Konferans Salonu’nda düzenlenen genel kurula 103 öğrenci katılırken, başkanlık için 11 aday yarıştı. Yapılan oylama sonucunda Tepecik 100. Yıl Millî Mücadele Ortaokulu 7. sınıf öğrencisi Serra Akagündüz, 17 oy alarak İlkadım Kent Konseyi Çocuk Meclisi Başkanı seçildi. Genel kurulda konuşan İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, Çocuk Meclisi’nin katılımcı demokrasinin en güzel örneklerinden biri olduğunu söyledi. İlkadım Kent Konseyi Çocuk Meclisi’nin bölgede seçimle oluşturulan ilk çocuk meclisi olduğuna dikkat çeken Kurnaz, "İlkadım’da fikirleri ve projeleri olan çocuklarımızın yerel yönetimlerde söz sahibi olmalarını önemsiyoruz. 11 adayın yer aldığı bu genel kurulda katılımcı demokrasinin en güzel örneklerinden birini yaşadık. Çocuklarımız akranlarının ihtiyaçlarına yönelik projeler üretecek, bizler de bu projeleri memnuniyetle hayata geçireceğiz" dedi. Seçilen başkan ve yönetim kurulunu tebrik eden Kurnaz, öğrencilerin oy kullanırken okul ayrımı yapmadığını vurgulayarak, "En iyi çalışan, en iyi proje hazırlayan aday başkan seçildi. İşte demokrasi budur. Çocuk Meclisi Başkanlığına seçilen Serra Akagündüz’ü ve yönetim kurulunu tebrik ediyorum. Hazırlayacakları projeleri dört gözle bekliyoruz" diye konuştu. İlkadım Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Salih Kesgin ise çocukların hayallerinin kentin geleceğini şekillendireceğini belirterek, "Çocuklarımız, projeleri ve sorumluluk bilinciyle yarının İlkadım’ına katkı sunacak. Çocuk Meclisi’nin şehrimizin geleceğine büyük değer katacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.