Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Yerel Haberler
İstanbul
Ankara
İzmir
Bursa
Antalya
Trabzon
Tüm Şehirler
Adana
Adıyaman
Afyon
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şanlıurfa
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
YEREL HABERLER
Malatya’da 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile Başkan Hamit Fendoğlu anısına panel düzenlendi
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:31:35
Yeşilyurt Belediyesi tarafından düzenlenen panelde, 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile eski Malatya Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu’nun siyasi mirası, ölüm yıl dönümlerinde çeşitli yönleriyle ele alındı. 17 Nisan 1993’te vefat eden 8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile 17 Nisan 1978’de kendisine gönderilen bombalı paketi açmasıyla birlikte gelini ve iki torunuyla birlikte hayatını kaybeden Malatya eski milletvekillerinden ve belediye başkanlarından Hamit Fendoğlu, ölüm yıldönümlerinde Yeşilyurt Belediyesi’nin düzenlediği panel ile anıldı. Malatya Kongre ve Kültür Merkezi Kemal Sunal Salonu’nda gerçekleşen panelin moderatörlüğünü, Hamit Fendoğlu dönemi belediye başkanvekili ve 15. dönem Malatya Belediye Başkanı Naci Şavata üstlendi. Konuşmacılar arasında, Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Kapan ile araştırmacı gazeteci ve ’Hamido’ kitabının yazarı Ahmet Dinç yer aldı. Panelde, Turgut Özal’ın Türkiye’ye kazandırdığı vizyon ve Hamit Fendoğlu’nun Malatya’daki siyasi etkisi farklı yönleriyle ele alındı. Katılımcılar, iki siyasetçinin yaşamları, fikirleri ve bıraktıkları miras üzerine bilgi sahibi olurken Malatya’nın siyasi hafızasına da ışık tutuldu. Panelin açılışında konuşan Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, "Türk siyasi hayatında derin izler bırakmış, vizyoner bir lider, devlet adamı ve milletimizin hafızasında müstesna bir yere sahip olan 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal ile kalleş bir saldırıda şehit düşen eski milletvekillerimizden ve belediye başkanlarımızdan şehit Hamit Fendoğlu’nun fikirleri ve hayalleri yolumuzu aydınlatıyor" dedi. Hamit Fendoğlu’nun yeğeni MHP Malatya Milletvekili Mehmet Fendoğlu, "Cenab-ı Allah bize 80 öncesini bir daha göstermesin. Gençler bugün bu sözleri duyunca belki tam anlayamazlar ama o günlerin şartlarında okumanın, yaşamanın, ayakta kalmanın ne kadar zor olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu süreç Türkiye’ye hiçbir şey kazandırmadı. 1980 darbesinin zeminini hazırlayan olayların en başında 17 Nisan 1978’de yaşanan o hain saldırı gelir. Bu olaylar bir zincirin halkalarıydı" ifadelerine yer verdi. Fendoğlu, merhum Hamit Fendoğlu’nun sadece kendi ailesinin değil, bir milletin yüreğinde yara bıraktığını ifade ederek, "Allah bize o günleri bir daha yaşatmasın. Devlet varsa biz varız. Özellikle gençlere söylüyorum, amacınız, hedefiniz devlete hizmet olsun" ifadelerini kullandı. "Rahmetli Özal, Türkiye’ye özgüven kazandırdı" Konuşmacılardan Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Kapan, Turgut Özal’ın hayatından kesitler anlatarak, Türkiye’nin modernleşme sürecinde oynadığı kritik rolü vurguladı. Kapan, "Şimdi rahmetli Özal hayattayken onun kıymetini ne kadar bilebildik ki. Vefatıyla birlikte yüz binlerce insanın meydanlara akın etmesi, aylarca mezarı başında insan zincirleri oluşturulması, onun millet nezdindeki değerini gözler önüne serdi. Hala onu anlamamış olanlar var ama sayıları gitgide azalıyor. Turgut Özal Türk milletine bir çığır açtı, yepyeni bir ufuk kazandırdı, özgüven getirdi" şeklinde konuştu. Özal’ın çocukken pilot olmak istediğini ancak bir kaza sonucu kolunun kırılmasıyla bu hayalinin sonlandığını anlatan Kapan, yaşadığı zorluklara rağmen Türkiye’ye teknokrat, bürokrat ve siyasetçi olarak 40 yılı aşkın süreyle hizmet ettiğini belirtti. Kapan, "Başbakan olduğunda 56 yaşındaydı, 66 yaşında vefat etti. Bu kısa süreye Türkiye’nin çehresini değiştiren büyük reformlar sığdırdı. Özellikle haberleşme sistemlerini dönüştürdü. Eskiden sabit telefon için yıllarca beklenirken, Özal sayesinde Türkiye iletişimde çağ atladı" diye konuştu. Panelde, hem Turgut Özal’ın vizyoner liderliği hem de Hamit Fendoğlu’nun şehadetinin Türk siyasi tarihinde bıraktığı etkiler ayrıntılarıyla ele alındı. Katılımcılar, geçmişten dersler çıkararak geleceğe umutla bakmanın önemine dikkat çekti.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:31
3 bin 500 metrelik altyapı dönüşümü ile 10 mahalleye kesintisiz içme suyu
SASKİ, Söğütlü’de başlattığı altyapı yenileme projesi ile Adapazarı ve Söğütlü ilçesinde bulunan 10 mahalleye kesintisiz içme suyu sağlayacak. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), Söğütlü Beşdeğirmen, İmamlar, Kantar mahalleleri ile Adapazarı Karadere, Elmalı, Büyük Hataplı, Kışla, Küçük Hataplı ve Işıklar mahallelerinin içme suyu geleceğinin teminatı olacak 3 bin 500 metrelik güçlü altyapı dönüşümünü başlattı. Su kayıplarını önleyecek çalışma kapsamında bölgelerin basınç sorunu da kalıcı olarak çözüme kavuşturuluyor. Kantar Mahallesi’nde bulunan içme su deposundan elde edilen su abonelere kesintisiz şekilde ulaşacak.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:27
Selçuk Kozağaçlı yeniden cezaevine gönderildi
Silahlı terör örgütü üyesi olduğu iddiasıyla hakkında hapis cezası bulunan Selçuk Kozağaçlı’nın dün şartlı tahliye edilmesi kararına yapılan itiraz kabul edildi. Gözaltına alınan Kozağaçlı, işlemlerinin ardından tekrar cezaevine gönderildi. Hakkında ‘silahlı terör örgütü üyesi olmak’ suçundan 12 yıl hapis, ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 1 yıl hapis olmak üzere toplamda 13 yıl hapis cezası bulunan Selçuk Kozağaçlı’nın dün şartlı tahliye edilmesi kararına yapılan itiraz kabul edildi. İtiraz dilekçesinde, Kozağaçlı’nın cezaevinde barındırıldığı süre içerisinde örgüte destek amaçlı slogan eylemlerinde bulunduğu, eylemlerinden dolayı 6 kez disiplin cezası aldığı, mektuplarının içeriğinde örgüte dair ifadelerin yazılı olduğunun gözlemlendiği, örgüt üyeliğinden ayrıldığına dair somut bir beyanı veya davranışının tespit edilemediği, salıverilmesi sonrası toplumla bütünleşme süreci ve gelecek motivasyonu hakkında olumlu bir kanaat oluşmadığının gözlemlendiği kaydedildi. İtirazı değerlendiren Bakırköy 2.İnfaz Hakimliği, Kozağaçlı’nın şartlı salıverilmesine uygun bulunmadığını belirterek söz konusu kararın kaldırılmasına ve şartlı salıverme talebinin reddine karar verdi. Kozağaçlı, tekrar cezaevine gönderildi.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:28
Karadeniz Ereğli’de yangın paniği
Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Meydanbaşı Caddesi’nde bulunan metruk binanın arkasındaki alanda henüz belirlenemeyen bir sebeple yangın çıktı. Çevredeki vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine kısa sürede itfaiye ve güvenlik ekipleri sevk edildi. Alevler, ekiplerin hızlı müdahalesi sayesinde kontrol altına alınırken, yangının çıkış nedeni ile ilgili araştırmalar sürüyor. Yangın sırasında yaralanan ya da can kaybı yaşanmadığı öğrenildi. Çevrede kısa süreli paniğe neden olan olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:12
İş dünyasına desteklerinden dolayı İHA’ya plaket
Ankara Ticaret Odası’nda (ATO) düzenlenen İş Dünyası Başarı Ödülleri’nde iş dünyasına desteklerinden dolayı İhlas Haber Ajansı’na (İHA) plaket takdim edildi. ATO Meclis Salonu’nda İş Dünyası’nın Başarı Ödülleri ismiyle birçok iş insanına ödül verildi. Ödüllerinden ardından iş dünyasına desteklerinden ötürü İHA Ankara Bölge Müdürü Beyazıt Cebeci’ye plaket verildi. Plaketi İhlas Haber Ajansı adına İHA Muhabiri Fazlı Çolak aldı.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:12
Evini uyuşturucu bahçesine çevirmiş
Muğla’nın Bodrum ilçesinde gardıropta uyuşturucu yetiştiren sınıf öğretmeninin evinde 9 kök keneviri ele geçirildi. Edinilen bilgiye göre, Kızılağaç Mahallesi’nde ikamet eden ve sınıf öğretmenliği yaptığı öğrenilen B.C. isimli şahsın Bodrum İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından ikametine operasyon düzenlendi. Narkotik arama köpeği desteğiyle yapılan operasyonda 9 kök kenevir bitkisi, 3 adet uyuşturucu öğütme aparatı, 1 adet uyuşturucu kullanma aparatı, 35 adet kenevir ve skunk tohumu, 11 parçadan oluşan iklimlendirme ve ışık sistemi ve 8 litre zirai ilaç ve gübre ele geçirildi. Şüpheli öğretmen gözaltına alınırken olayla ilgili adli işlemlere başlandı.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:09
Saraçhane’de İETT otobüs şoförlerinin eyleminde gergin anlar
Saraçhane’de İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden ödeme alamadıkları gerekçesiyle eylem gerçekleştiren İETT otobüs şoförleri ile polis ekipleri arasında gergin anlar yaşandı. Saraçhane’de İBB’den ödeme alamayan İETT otobüs şoförleri eylem düzenlendi. Eylemde, toplanan gruba polis ekipleri dağılmaları yönünde ikazda bulundu. Grup, ikazı dinlemeyerek eylemi devam ettirdi. Polis ekipleri şoförlere müdahale edince gergin anlar yaşandı.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:08
Çanakkale’de orman işletme ve muhafaza memurlarına mesleki eğitim
Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü koordinesinde "Mesleki Güncelleme ve Kurum Kültürü Bütünleşik Eğitimi" gerçekleştirildi. Çanakkale’de Orman Genel Müdürlüğü Dış İlişkiler, Eğitim ve Araştırma Dairesi Başkanlığı koordinesinde "Mesleki Güncelleme ve Kurum Kültürü Bütünleşik Eğitimi" verildi. Orman işletme şefleri ve orman muhafaza memurlarına yönelik olan eğitim 3 gün sürdü. Eğitime Orman Genel Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Mustafa Özkaya, Çanakkale Orman Bölge Müdürü Enver Demirci ve Dr. Psk. Gülsüm Demirel katıldı. Eğitimde açılış konuşmalarını yapan Bölge Müdürü Enver Demirci, eğitim programının kurum ve katılımcılar için hayırlara vesile olacağını belirterek katılımcılara başarılar diledi. Konuşmasına Orman Genel Müdürlüğünün 186 yıllık köklü bir kurum olduğunu söyleyerek konuşmasına başlayan Müdür Yardımcısı Mustafa Özkaya, kurum kültürü ile birlikte teknolojiyi etkin kullanan, ortak dili konuşan nitelikli meslektaşlar yetiştirmeyi hedeflediklerini ifade etti. Eğitim kapsamında; "Kurum Kültürü", "Sosyal Davranış Kuralları", "Kriz Yönetimi", "Stres Yönetimi", "İletişim Becerileri ile Orman Zararları ile Mücadele", "Kadastro Faaliyetleri", "İzin ve İrtifak İşlemleri ve İşletme Pazarlama" konu başlıklı eğitimler verildi.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:08
Erasta AVM Pedelia Festivaliyle ödülleri topladı
Antalya’da Erasta AVM ev sahipliğinde düzenlenen Pedalia Festivali, Türkiye’de ilk kez AVM içinde düzenlenen "Downmall Yarışı" ile dikkat çekti. 55 bini aşkın ziyaretçi ağırlayan festival, bisiklet kültürünü yaygınlaştırma ve toplumsal etkileşimi artırma hedefiyle dikkatleri üzerine çekti. Festival, Hermes Creative Awards’tan 4 platin ödülle döndü. Antalya’da 14-16 Şubat tarihleri arasında Erasta AVM’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Pedalia Festivali, uluslararası sporcuların yer aldığı takımları ve bisiklet tutkunlarını bir araya getirdi. Festival kapsamında Türkiye’de bir ilk olan AVM içi yürüyen merdivenlerde Downmall Yarışı büyük ilgi gördü. Etkinlik, spor hem de sosyal sorumluluk alanında dikkat çekici mesajlar verdi. Erasta AVM’nin ana sponsorluğunda düzenlenen festival; bisiklet kültürünü yaygınlaştırmak, sürdürülebilir ulaşımı teşvik etmek ve topluluk bilinci oluşturmak amacıyla planlandı. Özellikle çocuklu ailelerin yoğun ilgi gösterdiği festival, geleceğin bisiklet kullanıcılarını erken yaşta bu spora teşvik etti. AVM’den festival alanına dönüşüm Etkinlik için Erasta AVM’nin açık ve kapalı alanları, yarışlar, konserler, atölyeler ve sergiler için özel olarak yeniden düzenlendi. AVM içindeki yürüyen merdivenlerin yarış pisti olarak kullanıldığı "Downmall Yarışı", izleyenlere adrenalin dolu anlar yaşattı. Zengin program ve Uluslararası katılım Üç gün süren festivalde, "Tour of Pedalia", "Yavaş Gitme Yarışı" ve "Tay Tay Bisiklet Yarışı" gibi 3 profesyonel yarış etkinliği düzenlendi. Türkiye dışından gelen profesyonel sporcular, Erasta AVM’yi uluslararası alanda temsil etti. DJ performansları, MacFit gösterileri, kahve atölyeleri ve yüz boyama etkinlikleriyle festival tam anlamıyla bir aile şölenine dönüştü. 14 Şubat tarihinde bisikletle yavaş gitme yarışı ile başlayan etkinlik aynı gün Tour of pedalia prolog yarışı ile devam etti. 15 Şubat günü Tour of pedalia yol yarışı, bisikletle yavaş gitme yarışı ve DownMall yarışına ev sahipliği yapan organizasyon 16 Şubat’ta Tour of pedalia kriteryum,ödül töreni ve bisikletle yavaş gitme yarışı ile sona erdi. Toplumsal katılım ve sosyal sorumluluk Festival boyunca AVM ziyaretçi sayısı yüzde 66 artarak 55 binin üzerine çıktı. LÖSEV’in standı aracılığıyla bağış toplandı. Festival sonunda Erasta AVM, Türkiye’nin ilk "Bisiklet Dostu AVM" sertifikasını almaya hak kazandı. Dijitalde rekor etkileşim Sosyal medya platformlarında festival içerikleri 2 milyonu aşkın görüntülenme aldı. Sosyal medyada takipçi sayısı yüzde 140 artarken, düzenlenen çekilişe 47 bin yorum geldi. Türkiye Downhill Şampiyonu Burak Uzun’un festivale özel yayınladığı video 1 milyondan fazla izlendi. 4 ödül aldı Festival Hermes Creative Awards’tan sürdürülebilirlikten deneyime, sosyal sorumluluktan pazarlamaya kadar 4 Platin ödülü alarak başarısını ortaya koydu. Pedalia Festivali fiziki ve dijital deneyimi birleştiren yapısıyla modern etkinlik pazarlamasında yeni bir standart oluşturdu.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:09
Rasim Ozan Kütahyalı, ifadesi alınmak üzere Bolu Adliyesi’nde
Hakkında soruşturma başlatılan ve Bolu’da gözaltına alından Rasim Ozan Kütahyalı ifadesi alınmak üzere adliyeye getirildi. Gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı hakkında paylaşımları sebebiyle soruşturma başlatıldı. Kütahyalı’nın aracı, seyir halindeyken Bolu İl Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polis ekiplerinin yaptığı takip sonucunda TEM Otoyolu’nun Çaydurt mevkiinde durduruldu. Gözaltına alınan Rasim Ozan Kütahyalı, emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrolleri için Bolu İzzet Baysal Devlet Hastanesi Merkez Ünite’ye sevk edildi. Burada işlemleri biten Kütahyalı, Bolu Adliyesi’ne getirildi. Rasim Ozan Kütahyalı, SEGBİS sistemiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na ifade verecek.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:05
Bakan Tunç: "Boykot çağrısı akıl alır bir şey değil"
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Son günlerde yolsuzluk iddiaları nedeniyle başlatılan soruşturmalar üzerinden de yargının hedef alınmasını üzülerek takip ediyoruz. Henüz deliller ortaya konulmadan, yargılamalar tamamlanmadan, peşin hükümlerle birilerinin suçsuz ilan edilmesi ya da mahkum edilmesi, hukuk ve hukuk devleti ile asla bağdaşmaz" dedi. Bakan Tunç, boykot çağrısına ilişkin ise "Boykot çağrısı akıl alır bir şey değil" ifadesini kullandı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kocaeli Kongre Merkezi’nde düzenlenen "Yargı ve İş Dünyası Sempozyumu"na katıldı. Konferansta, ticaret hukukundan kaynaklanan sorunlar ve çözüm önerileri, sözleşme hukuku kapsamında yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri konuşuldu. "Kocaeli’nin adliyeye ihtiyacı olduğunu biliyoruz, bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz" Sempozyumda konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kocaeli’nin üretim, sanayi ve teknolojinin önde gelen kentlerinden biri olduğunu vurguladı. Kocaeli’nin Türkiye’nin ekonomisine önemli katkılar sağladığına dikkat çeken Tunç, "Kocaeli’nin adliyeye ihtiyacı olduğunu biliyoruz, bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz. 1004 bin metrekare kapalı alana sahip proje çalışmamız var. Uygulama projeleri devam ediyor. 25 Ekim’de yapım ihalesini yetiştirmek istiyoruz. Kocaeli’deki fiziki mekan ihtiyacını karşılama gayreti içerisinde olacağız. Kocaeli’miz yeni büyük adalet binasını çoktan hak ediyor" dedi. "Bugün itibariyle 382 adliye binamız var" 2002 yılında 78 müstakil adliye binası olduğunu ancak bugün itibariyle Türkiye’de 382 adliye binasının bulunduğunu söyleyen Bakan Tunç, "Kapalı alan miktarında 10 kat arttırmış durumdayız. Geçmişte kiralık binalarda faaliyette bulunan yargı mensuplarımız, bugün teknolojik imkanlara kavuşarak, görevlerini yerine getirmeye çalışıyorlar. Kocaeli’deki bu eksikliği de gidermenin gayreti içerisindeyiz" diye konuştu. Bakan Tunç, Türkiye’nin son 23 yılda çok büyük mesafeler kat ettiğine dikkat çekerek, özellikle yargıda yapılan çalışmaları anlattı. Tunç, sadece temel kanunları yenilemekle kalmayıp, anayasada hak arama yollarını artıran, hukuk devletini tahkim eden önemli reformlara imza attıklarını ifade etti. "Basın özgürlüğü endekslerinde Türkiye’yi İsrail’in daha gerisinde göstermek mümkün mü?" Yargı alanında önemli anayasa değişikliği yapıldığının altını çizen Bakan Yılmaz Tunç, sözlerine şöyle sürdürdü: "Anayasa mahkemesinin yapısı, hakimler ve savcılar kurulunun yapısı, askeri yargının kaldırılması, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi tüm bunlar tarihe karıştı. Hukuk devleti ilkesi güçlendi. ’Hukuk devleti ilkesi güçlendi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik hukuk devletidir’ dediğimde buna itiraz edenler oluyor. ’Adalet Bakanı neden bunu sürekli neden tekrar ediyor, demek ki bir problem mi var?’ diyerek eleştirilere maruz kalıyoruz. Türkiye’de hukuk güvenliğinin olmadığına yönünde bir takım maalesef dezenformasyonlar söz konusu. Hukuk güvenliği endeksi şeklinde, masa başında oluşturulmuş, ülkemizi, yargı camiamızı karalamaya yönelik bir takım endekslerle maalesef haksız ithamlarda da bulunanlar var. Türkiye’nin hukuk güvenliği endeksinde dünya sıralamasında geride olduğunu söyleyenler Türkiye’ye haksızlık yapıyorlar. O listeye baktığımız zaman, ülkemizin üstünde gösterilen birçok ülkede yargı kurumlarının nasıl olduğunu, demokratik seçimlerin bile yapılmadığını gördüğümüzde, bu listenin bir inandırıcılığı söz konusu değil. Masa başında düzenlenmiş, herhangi bir objektif kritere dayanmayan, ülkemizde röportaj yaptıkları kişilerin özellikle muhalif sayılan kişilerden, belli ideolojiye sahip kişilerden görüşler alınarak oluşturuşmuş, yanlı listelerle ülkemizin o sıralamada olduğunu söylemek Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve yargımıza büyük haksızlık. Basın özgürlüğü endekslerinde Türkiye’yi İsrail’in daha gerisinde göstermek mümkün mü? İsrail son 1 yılda 200’den fazla gazeteciyi öldürmüşken, onların yaşam haklarını ihlal etmişken, nasıl İsrail, Türkiye’nin basın özgürlüğü anlamında önünde olabilir. Bu mümkün mü? Özellikle Türkiye hukuk güvenliği noktasında en güvenli ülkelerdendir. Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı noktasında her zamankinde yargımız bağımsız ve tarafsızdır." "Ülkemizin ve yatırımcının menfaatine değildir" "Hukuk güvenliği olmazsa yabancı yatırımcı Türkiye’ye gelebilir miydi?" diyen Bakan Tunç, "Ülkemize gelen doğrudan yabancı sermaye tutarı 80 yılda 15 milyar dolar. 2002’den bugüne 23 yılda 273 milyar dolar yabancı sermaye yatırımı geldi. Ülkemiz yüksek standartlı bir demokrasiye kavuştuğu için bu olmuştur ve olmaya devam edecektir. Birileri, özellikle ülkemiz muhalefeti maalesef Türkiye’yi bu noktada karalayarak, ’Hukuk güvenliği yok, ey yatırımcı buraya gelmeyin, burada zorlanırsınız’ demek ülkemizin ve yatırımcının menfaatine değildir" diye konuştu. "7.5 milyon uyuşmazlık arabulucuların önüne gitmiş" Arabuluculuğun önemine dikkat çeken Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "12 yılda uygulama başladığı günden itibaren 7.5 milyon uyuşmazlık arabulucuların önüne gitmiş. Bunun 4.5 milyonu anlaşma ile sonuçlanmış. 4.5 milyon 9 milyon kişi demek. Yılda ortalama baktığımızda bin uyuşmazlık, neredeyse 700 mahkemenin yapacağı iş arabulucular tarafından çözümlenmiş. Daha da geliştirmenin gayreti içerisinde olacağız" dedi. "Boykot çağrısı akıl alır bir şey değil" Bakan Tunç, konuşmasına şöyle devam etti: "Son günlerde yolsuzluk iddiaları nedeniyle başlatılan soruşturmalar üzerinden de yargının hedef alınmasını üzülerek takip ediyoruz. Henüz deliller ortaya konulmadan, yargılamalar tamamlanmadan, peşin hükümlerle birilerinin suçsuz ilan edilmesi ya da mahkum edilmesi, hukuk ve hukuk devleti ile asla bağdaşmaz. Biz masumiyet karinesine önem veriyoruz. Lekelenmeme hakkı anayasal bir haktır. Bu konuda yaptığımız özellikle düzenlemelerle, soruşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi imkanları gibi ve diğer ceza mahkemesi kanununda yaptığımız düzenlemelerle bu konuda masumiyet karinesine hep dikkat çekiyoruz. Ancak devam eden soruşturmalarla ilgili dosyanın içeriğini bilmeden, delilleri görmeden daha ilk andan itibaren ’Yargı yanlış yapıyor, olamaz, suçsuz’ demek de yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına ters. Özellikle yargı mensuplarını bu konuda tehdit etmek, yargıyı karalamaya yönelik beyanlarda bulunmak, sokak çağrısı yapmak, boykot çağrısı yapmak doğru değildir. Hep beraber yargı sürenini beklemek durumundayız. Zaten soruşturma sonrasında suçlu ile suçsuz ortaya çıkacaktır. Boykot çağrısı akıl alır bir şey değil. İş dünyamız, esnafımız, milletimiz bu boykot çağrısına itibar etmedi. Bunun hiç kimseye faydası yok. Üretimi durdurmanın, esnafın kepenk kapatmasını sağlamanın kime ne faydası olabilir? Ekonomiyi sarsmaya yönelik çabalar milletimiz tarafından takdir görmez, yeri ve zamanı geldiğinde cevabını verir." "Hiç kimse yargının yerine geçip, hüküm dağıtamaz" "Yolsuzluk soruşturmaları aslında ekonomimiz için önemli bir gelişmedir" diyen Bakan Yılmaz Tunç, "Hesap verilebilirlik, şeffaflık, kamu kaynaklarının çarçur edilmesini önlenmeye yönelik yargının tutumu takdir edilmesi gereken ve özellikle saygı duyulması gereken bir tavırdır. Kamu kaynakları hepimizin, tüyü bitmemiş yetimin hakkı çarçur edilirken, yargının buna sessiz kalması mümkün değildir. Yargı yolsuzluk yapandan da, hukuka aykırı davranan da hesap soracaktır. Yapılan budur. Aksi takdirde herkes istediğini yapmaya kalkışır. Yargı süreçlerine zarar vermeyecek, yargıyı etkilemeye yönelik çabalardan kaçınmak gerekir. Yargı bağımsızdır, görevini yerine getirir. Hiç kimse yargının yerine geçip, hüküm dağıtamaz. Bugün yargının attığı her adım, şeffaflıkla gerçekleştirilmektedir. Hukukun üstünlüğüne inanan kimsenin bu süreçten rahatsızlık duymaması gerekir. Yargı ne suçluyu saklar, ne de suçsuzu lekeler. Yeter ki hukuk konuşsun. Adalet yerini bulduğunda ekonomi güçlenir. Sürece yönelik sabırlı, sağduyu ve adalet temelli yaklaşılması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Hukukun üstünlüğüne inanan herkesin bu sürece destek olması gerektiğini ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu. "Önemli düzenlemeleri içeren paketler önümüzdeki günlerde milletvekillerimizin huzuruna arz edilecek" Geciken adaletin adalet olmadığına dikkat çeken Tunç, "Yargının adil ve hızlı karar verebilmesi ile ilgili olarak tedbirlerimizi almaya devam ediyoruz. Mevzuatın yenilenmesine yönelik çalışmalarımıza hala devam ediyoruz. Yargı Reformu Strateji Belgemizi 23 Ocak’ta Cumhurbaşkanımız açıklamıştı. Orada 264 hedef var. Bu hedeflerin içerisinde kurumsal kapasitenin daha da güçlendirilmesi ve süreçlerin hızlandırılmasına yönelik bir takım yenilikler var, hedeflerimiz var. Ceza adaleti sisteminin etkinliğini artırmaya yönelik, soruşturma aşaması, kovuşturma aşaması ve infaz aşaması 3’ü de birbirinden değerli aşamalar. Toplumu suçtan korumaya yönelik önemli düzenlemeleri içeren paketler önümüzdeki günlerde milletvekillerimizin huzuruna arz edilecek. Hukuk yargılarının gecikmeksizin sonuçlandırılması ile ilgili alacağımız tedbirler, sadeleştirmeler var. Duruşmalarla ilgili uzun sürmemesi, ceza davalarında duruşmaların kesintisiz devam etmesi, ara vermeden karara ulaşılması, delillerin baştan toplanmış olması tüm bunlar özellikle uygulamadan kaynaklanan bir takım problemleri çözecek. Önemli tespitlerimiz oldu. Bunu yaparken masa başında bu değerlendirmeleri yaptık. 1-1,5 yıl tüm taraflarla görüştük. Hukukçularımızla görüştük, akademisyenlerimizden görüş aldık, hukuk fakültelerimizden, barolarımızdan ve yargıda görev yapan hakimlerimiz, savcılarımızdan tüm kademelerden aldığım görüşler ve vatandaşlarımıza da açtık. Vatandaşlarımız internet yoluyla bize ulaştı. 55 bine yakın görüş vatandaşlarımızdan geldi. Tüm bunlar derlenerek bir 264 öncelikli hedefi belirledik. Önümüzdeki 2029 yılına kadar geçecek süreci takvimlendireceğiz. Adalete erişime kolaylaştırmaya yönelik, özellikle bazı düzenlemelerimiz olacak. İlk yargı paketimiz ceza adaleti sistemi ile ilgili. 39 maddelik paket hazırlığımız oldu. Özellikle ceza adaletinde son yıllarda karşılaştığımız birçok problemi çözmeye yönelik, suç ve suçluyla mücadeleye yönelik, bilişim suçların önlenmesi ve yargısal süreçlerin etkinliğiyle ilgili, toplumu rahatsız eden trafik suçları özellikle hapis cezasını gerektirenler bu pakette. Ceza adaleti sistemiyle ilgili ilk paketi milletvekillerimizin önüne çok kısa sürede arz etmiş olacağız" diye konuştu. "Artık hukuk fakültesine bu şekilde geçiş söz konusu olmayacak" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, hukuk fakültelerindeki kaliteyi artırmanın önemli olduğunu da aktararak, "Hukuk fakültelerinde başarı sıralaması, hukuk fakültelerinde girişte ilk 100 bine girme şartını bu yıldan itibaren getirmiş bulunuyoruz. Artık Türkiye’nin en başarılı öğrencileri hukuk fakültesine girerek eğitim alacaklar. Hukuk fakültelerine dikey geçiş, ikinci öğretim gibi sistemleri YÖK Başkanımız ile görüşerek kaldırdık. Artık hukuk fakültesine bu şekilde geçiş söz konusu olmayacak. Hukuk mesleklerine giriş sınavının da çok faydalı olacağını düşünüyoruz. Geçen eylül ayında ilk sınavı yapmıştık. Nisan sonunda da 2’nci sınav yapılacak. Artık hukuk fakültesi mezunları avukatlık stajına başlayabilmek için önce bu sınavı geçmeleri lazım. Hakim-savcı olabilmek için sınava girmeden bunu geçmeleri lazım. Yine başlattığımız bir diğer sistem hakim, savcı yardımcılığı. Artık hakim savcı adaylığını bıraktık yerine 3 yıl süren hakim-savcı yardımcılığına geçtik. 2 bin 75 hakim-savcı yardımcımız görevlerine başlamış bulunuyorlar. Usta-çırak ilişkisi içerinde yetişecekler. Hem görev yapacaklar hem de uygulama yapacaklar. Henüz mesleğe kabul edilmedikleri için karar verme noktasında yetkileri olmayacak ama kürsüye daha donanımlı halde çıkacaklar" dedi. "2 milyon 383 bin 924 iş uyuşmazlığından 1 milyon 112 bin 189’u anlaşma sağlanmış" Arabuluculuk sisteminin önemli bir kısmını iş uyuşmazlıklarının teşkil ettiğini vurgulayan Yılmaz Tunç, "İşçi ile işverenin dostane bir şekilde barışarak masadan kalkmasını çok önemsiyoruz. Bu, toplumsal barışa hizmet eden önemli bir durum. Bu anlamda da iş uyuşmazlıklarındaki zorunlu dava arabuluculuk başarıyla sürüyor. Bugüne 2 milyon 383 bin 924 iş uyuşmazlığı arabulucuların önüne gelmiş, 1 milyon 112 bin 189 anlaşma sağlanmış. Dava şartı arabuluculuk olmasaydı iş mahkemelerimizin, 9. Hukuk Dairemizin iş yükü çok daha artmış olacaktı. Zorunlu arabuluculukta başarı oranı yüzde 47. ihtiyari arabuluculukta başarı oranı yüzde 90’ları aşıyor. Ortalamaya baktığımız zaman yüzde 65 gibi bir başarı olduğunu görüyoruz" diye konuştu. "Yarı yarıya uyuşmazlıkların anlaşmayla sonlandığını görüyoruz" Son yıllarda yaşanan kira uyuşmazlıklarının da zorunlu arabuluculuk kapsamına alındığına değinen Bakan Tunç, yüzde 25 şartı nedeniyle bir takım istenmeyen, tatsız olayların yaşandığını söyledi. Tunç, "Bunların artık ortadan kalktığını görmek memnuniyet verici. Tabii arabuluculuğun burada çok büyük katkısı oldu. Geçen yıl 1 Eylül’den itibaren kira uyuşmazlıklarında, ortaklığın giderilmesi davalarında, kat mülkiyetinden doğan davalarda, komşuluk hukukundan doğan davalarda, bir de tarımsal hizmet sözleşmelerinden bunlarla ilgili zorunlu arabuluculuğu getirdikten sonra özellikle kiralarda baktığımız zaman neredeyse yarı yarıya uyuşmazlıkların anlaşmaya sonlandığını görüyoruz" şeklinde konuştu. "Kira uyuşmazlığı başvurularından 127 bin 418’i anlaşma ile sonuçlandı" 1 Eylül 2023’ten itibaren yapılan kira uyuşmazlığı başvuru sayısının 348 bin 341 olduğunu belirten Tunç, "Bu başvurulardan 127 bin 418’i anlaşma ile sağlanmış. Vatandaşımız, adliyeye gitmeden, uzun sürecek yargılama sürecine muhatap olmadan haklarına kavuşmuş oluyorlar. Bunlar memnuniyet verici" ifadelerini kullandı. "Biz de ilk imza atan ülkelerdeniz" Arabuluculuğu ’Singapur Sözleşmesi’ ile uluslararası alana taşındığını kaydeden Bakan Tunç, "Ulusal düzeyde bir çözüm yöntemi, uluslararası sitemde 57 ülkenin imza attığı, biz de ilk imza atan ülkelerdeniz. Uluslararası yatırımcı açısından da bu sözleşmeye imza atmamız çok olumlu" dedi.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:02
Gözaltına alınan gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı Bolu Adliyesi’nde
Gözaltına alınan gazeteci Rasim Ozan Kütahyalı Bolu Adliyesi’nde
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:04
Öğretmenden öğrenciye ’başörtüsü mobbingi’ iddiası: Veli ve öğretmen karakolluk oldu
Samsun’da bir veli, kızının başörtüsü taktığı gerekçesiyle sınıf öğretmeni tarafından ‘mobbing’ ve ‘ayrımcılığa’ maruz kaldığını iddia ederek, CİMER’e şikayette bulundu. Olay sonrası öğretmen ve veli arasında okulda yaşanan tartışma darp iddialarıyla karakola taşındı. Olay, İlkadım ilçesinde bulunan Kazım Orbay İlkokulu’nda meydana geldi. Elif Özdemir Söyler isimli veli, 4. sınıf öğrencisi kızı E.A. Söyler’in başörtüsü takmasından dolayı sınıf öğretmeni S.Y. tarafından ayrımcı tutumlara maruz kaldığını öne sürdü. Veli, öğretmen hakkında birçok kez CİMER’e şikayet dilekçesi gönderdi. "Kadın gibi görünüyorsunuz" sözleri iddiaya girdi Elif Özdemir Söyler, 28 Ekim 2024 tarihli şikayet dilekçesinde, "Kızım okulda öğrenim süresi içinde kapanmaya karar verdi. Okula başörtülü gittiğinde öğretmeni S.Y., ‘Böyle kafanıza göre kapanamazsınız! Burası Kur’an kursu değil! Şuna bak kadın gibi görünüyorsunuz!’ şeklinde ifadeler kullandı. Diğer öğrenciler de bu sözlerden etkilenerek, başörtülü arkadaşlarına ‘kadın gibisin’, ‘Suriyeli’, ‘Afganlı’ gibi söylemlerle alay etmeye başladı" iddiasında bulundu. Darp iddialarıyla karakolluk oldular Samsun İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından başlatılan idari soruşturma devam ederken, 15 Nisan 2025’te veli ve öğretmen okulda karşı karşıya geldi. Yaşanan gerginliğin ardından iki taraf da birbirlerinden ‘darp’ suçlamasıyla şikayetçi oldu. Veli Elif Özdemir Söyler, karakolda verdiği ifadede öğretmenin kendisini iteklediğini ve çıkan arbedede yüzünde çizik ve kızarıklık oluştuğunu belirtirken, "Ben ona vurmadım, o da bana vurmadı. Tehdit veya hakaret de olmadı" diye konuştu. Öğrenciden ayrımcılık iddiası Öğrenci E.A. Söyler de ifadesinde öğretmeninin kendilerine, "Burası imam hatip mi? Kapanamazsınız" dediğini belirterek, "Sınıfta parmak kaldırdım ama bana söz hakkı vermedi. Sonra başka arkadaşım parmak kaldırınca ona verdi. Bu ayrımın başörtümden dolayı olduğunu düşünüyorum" dedi. Öğrenci ayrıca, CİMER’e yapılan şikayet sonrası gelen müfettişler ile ilgili olarak öğretmenin kapalı öğrencilerle baskı kurmaya çalıştığını iddia etti. Sendikalardan eylem, veliden tepki Olay sonrası bazı sendikalar okul önünde ‘öğretmene darp’ iddiasıyla eylem düzenlerken, veli Elif Özdemir Söyler de açıklamada bulundu. Söyler, "Bu başörtüsü düşmanlığı hala ülkemizde yaşanıyor. Biz müslüman bir ülke olarak bu hakaretlere maruz kalmak istemiyoruz. Herkes inancını özgürce yaşayabilmeli. Öğretmenin ceza almasını ve eğitimine bu şekilde devam etmemesini istiyorum" ifadelerini kullandı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, başörtüsü konusundaki şikayet üzerine başlatılan idari soruşturmanın sürdüğünü açıkladı.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:00
Antalya’da genç kadın evinde ölü bulundu: Vücudundaki morluklar şüpheye neden oldu
Antalya’da yalnız yaşayan 36 yaşındaki kadın evinde yüzüstü halde ölü bulundu. Vücudunda morluklar tespit edilen Gökalp’in erkek arkadaşı olduğu iddia edilen H.Ş., ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü. Şüpheli ölüm üzerine çok yönlü soruşturma başlatıldı.Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Sarısu Mahallesi’nde, sabah saatlerinde 4 katlı apartmanın son katında yalnız yaşayan Gözde Gökalp’ten haber alınamaması üzerine yakınları endişelendi. Yurt dışında bulunan akrabaları, Gökalp’in erkek arkadaşı H.Ş.’ye (41) ulaşarak durumu bildirdi. H.Ş. ise Gökalp’in ablasına eve gidip bakacağını söyledi.Aynı saatlerde Gökalp’in babası da Antalya’da yaşayan bir çilingir arkadaşından yardım istedi. Eve gelen çilingirin kapıyı açmasının ardından, genç kadın oturma odasında yüzüstü ve hareketsiz halde bulundu. İhbar üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri, 36 yaşındaki Gökalp’in yaşamını yitirdiğini belirledi.Durumun şüpheli bulunması üzerine olay yeri inceleme ekipleri ve savcılık tarafından detaylı inceleme yapıldı. İlk tespitlerde Gökalp’in vücudunun çeşitli yerlerinde morluklar olduğu belirlendi. Cenazesi, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi amacıyla Antalya Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı.Antalya Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olayla ilgili çok yönlü soruşturma başlattı. Apartman çevresindeki güvenlik kameraları incelemeye alınırken, binaya giren kişilerin kimlik tespit çalışmaları da yürütülüyor.Gözde Gökalp’in erkek arkadaşı H.Ş., ifadesine başvurulmak üzere polis merkezine götürüldü. Emniyet birimleri cinayet ihtimalini değerlendirerek çalışmalarını sürdürüyor.Gözde Gökalp’in 4 yıl boyunca kapı komşuluğu yapan Hasan Hüseyin Dulun, yaşadığı şoku şu sözlerle dile getirdi: "Gözde benim çocuklarımla aynı yaşıt biri, karşılıklı kapı komşusuyduk. Daha sonra ben taşındım, 4 yıl kapı komşuluğu yaptık. Gözde’nin vefat haberini sabah kahvaltı yaparken babasının telefonuyla öğrendim. Şoktayız. Hemen alelacele toplanıp buraya geldik. Kuşkulu bir ölüm, ötesinde bir şey yok. Babası gece haber alamayınca arkadaşlarını arıyor, komşularını arıyor. Çilingir açıyor kapıyı. Ondan sonra da malum tablo ortaya çıkıyor. Gözde en son beni Ramazan Bayramı’nda aradı, bayramımızı kutladı. Titiz biri olduğu için çok gidip gelemezdik. Erkek arkadaşının kim olduğunu bilmiyordum, bugün gördük. Sevdiğimiz biriydi, oğlum vardı onunla akran, ikisini birbirinden ayırmazdık."Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:02
Kırıkkale’de zincirleme kaza: 2 yaralı
Kırıkkale’de otomobil, kamyonet ve tankerin karıştığı zincirleme kazada 2 kişi yaralandı. Kaza, Kırıkkale-Çorum D200 karayolunun 55’inci kilometresinde Büyükyağlı rampasında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, M.A. idaresindeki 06 FL 7451 plakalı Fiat kamyonet, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu bariyerlere çarptı. Kamyonetten fırlayan parçalar, S.S. yönetimindeki 52 AFU 845 plakalı Volkswagen otomobile isabet etti. Kontrolden çıkan otomobil, H.Ç. yönetimindeki 35 AAH 771 plakalı Mercedes tankere çarptı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Kazada aynı aileden E.A. ve B.A. isimli yolcu yaralandı. Yaralılar, olay yerindeki ilk müdahalenin ardından ambulanslarla hastaneye kaldırıldı. Yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Kaza sonrası yol güvenliğe alınarak araçlar kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
17 Nisan 2025 Perşembe - 17:02
İnegöl Belediyesi’nden gönülleri mest eden hizmet
İnegöl Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, ihtiyaç sahibi 65 yaş üzeri vatandaşların düzenli olarak market alışverişlerini de gerçekleştirerek ihtiyaçlarını kapılarına kadar götürüyor. Şehri imar eden projelerin yanı sıra gönülleri ısıtan uygulamalarıyla dikkat çeken İnegöl Belediyesi, Umuteli Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü ile ihtiyaç sahibi vatandaşlara umut olmaya devam ediyor. Düzenli gıda yardımları, ısınma yardımları, eğitim ve kırtasiye yardımları, medikal ürün yardımları, sıcak yemek ve giyim yardımları gibi pek çok farklı yardım kalemi bulunan İnegöl Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü, 65 yaş üzeri ihtiyaç sahiplerine ise özel ilgi gösteriyor. İnegöl Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğüne başvuruda bulunan ihtiyaç sahibi vatandaşlara düzenli gıda yardımı için doğrudan gıda temini yapılmıyor. Ailelerin alışverişlerini kendi yapmaları ve özellikle çocukların bu süreci doğal şekilde yaşamaları adına marketlerde kullanabilecekleri gıda kartlarına her ay düzenli şekilde limitleri yükleniyor. Ancak 65 yaş üzeri olan, alışverişlerini kendi yapamayan ve çevresinde yardımcı olabilecek kimsesi olmayan yaşlıların bu noktada mağduriyetini gidermek adına market alışverişleri ihtiyaçları sorularak İnegöl Belediyesi personelleri tarafından yapılıp kapılarına kadar teslim ediliyor. İnegöl Belediyesi’nin Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Alper Taban, ihtiyaç sahibi vatandaşların her an Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü ve Umuteli Derneği güvencesi altında olduğunu söyledi. Bu yardımların hayırseverlerin katkılarıyla yapıldığını da vurgulayan Başkan Taban, "Hayırseverlerimizin yaptıkları hayırlar, ekiplerimizin çalışmalarıyla bu yardımlara dönüşüyor. Pek çok farklı alanda yardımlarımız mevcut. Bunlar arasında düzenli gıda yardımlarında da özellikle alışverişini de yapamayacak durumda olan, 65 yaş üzeri vatandaşlarımıza aynı zamanda alışveriş desteği de sağlamış oluyoruz. İhtiyaçları, talepleri neyse ekiplerimiz ziyaret edip öğrenerek market alışverişlerini yapıp kapılarına kadar teslim ediyorlar. Bu vesileyle hem hayırlarını Umuteli Derneğimize ileterek bu yardımlara vesile olan hayırseverlerimize hem de ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza kendi aileleri gibi yardımcı olan personellerimize teşekkür ediyorum" dedi.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder