ASAYİŞ - 13 Aralık 2025 Cumartesi 12:32

Güllü’nün kızı Gülter: "Annemi ben kesinlikle öldürmedim, masumum"

A
A
A

Yalova’daki evinin terasının penceresinden düşen Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturmada ’tasarlayarak yakın akrabayı öldürmek’ suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanan sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter (27) suçlamaları reddetti.

26 Eylül 2025 tarihinde Yalova’nın Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi üzerindeki apartmanın 5’inci katındaki kapalı terasta ünlü şarkıcı Güllü (52), kızı ve arkadaşıyla eğlendiği sırada pencereden düşerek hayatını kaybetmişti. Güllü’nün ölümüyle ilgili Yalova Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan Güllü’nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter’i tutuklandı, Sultan Nur Ulu’ya ise ev hapsi verildi. Annesini öldürdüğü iddia edilen Gülter, mahkemede Sultan Nur Ulu’nun yaklaşık bir aydır annelerinin evinde kaldığını ifade etti.

Olay gününü anlattı

Yalova’ya çocuğuma bakıcı tutmak için gittiğini akşam da eve geri döndüklerini söyleyen Gülter, yemek yedikten sonra film izleyemeye başladıklarını belirterek, "Filim izleyeceğimiz için annem kendisine meze hazırladı ve şarap aldı. Annem yaklaşık 20 gün önce Şirince’ye gitmişti. Şirince’ye gittiğinden beri şarap içmeye başladı. Daha önce alkol kullanırdı ama şarap içmeye yeni başlamıştı. O gün annem yaklaşık 3,5 şişe şarap içti. Film izlediğimiz sırada ben bir ara odama geçip eski nişanlım olan Kervan’la yaklaşık 20 dakika görüntülü konuştum. Ben geri salona geldiğimde Sultan’la annem film izlemeye devam ediyorlardı. Ben içeri geldikten bir süre sonra filmi kapattık. Annem zaten ben içeri telefonla konuşmaya gittiğim için ’s...n filmin içine" dedi. Daha sonra müzik açtık. Üçümüz beraber müzik eşliğinde eğlendik. Daha sonra Sultan’la ben odaya geçtik. Ben odada Kervan ve Çiğdem abla ile görüntülü konuştum. Sultan benim yanımda oturuyordu. Ben bir iki defa salona gidip geldim. Odada olduğum süreçte Kervan’la konuşurken aramızda yüzük muhabbeti geçmişti. Ben yüzüğü atacağım tarzında konuşmuştum ve benim hamile olma ihtimalim vardı. Ancak bunu annem bilmiyordu. Sultan’la konuştuğumuz sırada annemin öğrenme ihtimaline karşı Sultan’a "düştü derim, yada aldırırım" demiştim. Bu sırada salondaki televizyonda Sultan’ın telefonuna bağlı bir şekilde müzik çalıyordu. Biz odadaydık. Sultan’la beraber benim telefonumdan oda da telefon açtık. Sultan’a malkata şarkısını açmasını istedim. Sultan malkata şarkısını benim telefonumdan açmıştı" diye konuştu.

Sultan ile malkata oynarken annesinin içeri girdiğini belirten Gülter, şunları kaydetti:

"Sultan’ın elinden tutup malkata oynatmaya çalıştı. Sultan bilmediğini söyledi. Üçümüz odada dans etmeye başladık. Biz kapı ile gardırobumun arasında dans ediyorduk. Annemle biz birbirimizi mıncıklardık. Bana söylendiği gibi ’bırak beni bırak’ gibi bir şey söylenmişse buna istinaden söylenmiştir. Zaten sonrasında annem o sırada bize ’o...’ dedi. Ama bunu kızdığı için söylemedi. Sonrasında annem müziğin sesini açmamızı istedi. Sultan gardırobumun önünde yüzüne bakıyordu. Yüzünde dikiş izi vardı. Sultan dikiş izine sürekli bakar, bende o sırada Sultan’ın yanında oynuyordum. Daha sonra ben çok yüksek bir şekilde güm diye bir ses duydum. Önümü camın olduğu tarafa doğru çevirdiğimde annemi görmeyince koş diye bağırarak aşağıya indim. Yukarıda odadayken güm diye ses duyduktan sonra ben annemi görmedim. Nasıl düştüğünü de bilmiyorum. Direk aşağıya koştum. Koşarken Çiğdem ablanın kapısını çaldım. Aşağıya indikten sonra olanları hatırlamıyorum."

"Annem benden oldukça ağırdır. Benim onu kaldırma gibi bir şansım yoktur"

Sultan’ın annesinin camdan düşmesine ilişkin aleyhime verdiği beyanları kabul etmediğini söyleyen Gülter, "Annem benden oldukça ağırdır. Benim onu kaldırma gibi bir şansım yoktur. Zaten olay sırasında benim sırtım dönüktü. Annemin nasıl düştüğüne dair bir fikrim yok. Normalde Sultan’la aramda herhangi bir problem yok. Sultan’la biz çok yakın arkadaştık. Ancak Sultan kaza yapmadan önce eski sevgilisi ile beraber uyuşturucu kullanmışlar. Ben bunu duymuştum. Hatta kazadan önce Sultan kokain kullanmış bunu bana söyledi. Kaza sırasında da sevgilisi ile beraber metanfetamin kullandıklarını duydum. Dosyaya uyuşturucu testi ile ilgili işlemler girince Sultan bunlardan dolayı çok tedirgin oldu. Test sonucunda uyuşturucu madde kullandığı ortaya çıkıp ona suç atacağımızdan dolayı avukatım Merve Uçanok’a ’siz benim başımı mı yakmaya çalışıyorsunuz’ demişti. Aynı yerde oturduğumuzdan dolayı tanıdığım Hülya ve Bircan abla tam hatırlamamakla birlikte cenaze günü ve ertesi günü Sultan’ı korkutmuşlar. ’Başınız belaya girecek, Tuğyan uyuşturucu kullanıyor, senin üstüne iftira atar’ şeklinde söylemişler. Bunları bana Sultan çok sonra anlattı. Sultan’ın aleyhime vermiş olduğu ifadelerin bundan dolayı kaynaklandığını düşünüyorum. Çünkü aramızda herhangi bir husumet yoktur. Hatta bu süreçte bana en çok Sultan destek olmuştur" dedi.

"Anneme çok sinirli olduğum dönemdi"

Annesiyle arasında uyuşturucu, para ve eski nişanlısı Kervan’dan kaynaklı ya da herhangi bir sebepten kaynaklı bir sıkıntı olmadığına vurgu yapan Gülter, "Benim ’annemi öldürmek istiyorum’ şeklindeki mesajlarım hatırladığım kadarıyla Haziran ayında Bircan ablaya attığım mesajlardır. Ancak annemle o zaman kavga etmiştik ve ben 21 gün kadar eve gitmemiştim. Anneme çok sinirli olduğum bir dönemde yazdığım bir mesajdı" ifadesini kullandı.

"Annem bana ne de ben ona husumet beslemiyordum"

Yurtdışına kaçacağı iddialarına da yanıt veren Gülter, şöyle konuştu:

"Zaten yurtdışına çıkma yasağımda yoktu. Benim küçük bir çocuğum var. Ben onu bırakıp bir yere zaten gitmezdim. Bu konuşmalar sadece Serhat’ın bize açtığı muhabbetten kaynaklanmıştı. Ben Çınarcık’ta olan evde kaldığım süre boyunca sürekli rahatsız edildim. Bu yüzden Gökhan Cevher’in evinde kalmaya başlamıştım. Gökhan Cevher’in evinde kalmaya 3 valiz ile gitmiştim. Gökhan Yalova’da Çınarcık’ta kalıyordu. Tuğba abla ile eşi Serhat abi beni almaya geleceklerdi. Onların olduğu Büyükçekmece’ye gidecektik. Yaklaşık 1,5 hafta Tuğba ablaların evinde kalmıştım. Daha sonra Çınarcık’ta emlakçı Arif abi’den bir ev tutmuştum. Gözaltına alındığımız gün Büyükçekmece’ye valizlerimi alıp kiralayacağım eve götürmek için gitmiştim. Istanbul Büyükçekmece’ye gitmemizle yurtdışına kaçmamız arazında herhangi bir bağlantı yoktur. O sebeple gitmemiştik. Benim annemi öldürmek için herhangi bir sebebim yoktur. Ne annem bana ne de ben ona husumet beslemiyordum. Kendimden emin olduğum için kaçma gibi bir durumum söz konusu dahi değildir."

Gülter, Arkadaşı Sultan’ın annemin ölüm olayına ilişkin vermiş olduğu ifadeyi kabul edilemez olduğunu belirtti. Bilirkişi raporuna da itiraz eden Gülter, "Her ne kadar bilirkişi raporunda düşme olayının dış kuvvet ve temas varlığı ile olduğu söylenmiş olsa da ben bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Eğer annemi itmiş olsaydım ses kayıtlarındaki ’görüşürüz’ ifadesi yerine annemin bağırma yada yardım isteme sesi gerekirdi. Kaldı ki ’görüşürüz’" kelimesini ben söylemedim. Kesinlikle kabul etmiyorum. Annemi ben kesinlikle öldürmedim. Ben masumum" dedi.

Erhan Erdoğan - Serkan Aydemir

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Mehmet Altıparmak: "Hakem formsuzdu ve kötü maç yönetti" Çorum FK maçından 1 puanla ayrılan Özbelsan Sivasspor’da Teknik Direktör Mehmet Altıparmak maçın ardından yaptığı açıklamada, "Bu hakeme baktık Çorum FK ile inanılmaz bir istikrarı vardı. Takdir haklarını hep rakipten yana kullandı. Hakem formsuzdu ve kötü maç yönetti" dedi. Trendyol 1. Lig’in 17. haftasında Çorum FK ile evinde 1-1 berabere kalan Özbelsan Sivasspor’da Teknik Direktör Mehmet Altıparmak, karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu. Altıparmak, "Çok iyi oynadığımız bir karşılaşmaydı. Tek eksik gol ve galibiyetti. İkinci golü bir türlü atamadık. Rakibimize 85. dakikaya kadar pozisyon vermedik. Çok kolay bir penaltıydı. Oyun planını başından sonuna kadar çok iyi uyguladık. Penaltı pozisyonundan sonra aynı oyunumuza devam ettik. İkinci yarı da çok pozisyon bulduk. İstek, arzu bizim adımıza en iyi olanlardı. Taraftarlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Bizi muhteşem desteklediler. Kısıtlı bir kadromuz var. Her oyuncumuzdan faydalanmaya çalışıyoruz. İyi bir maç oynadık. Hak ettiğimiz bir 3 puan vardı ama bunu alamadık. Rakibimiz de şampiyonluğa kadro kurmuş bir takımdı. Galip gelemediğimiz için üzgünüz. Bir türlü galibiyeti getirecek golü atamadık. Bu hakeme baktık Çorum FK ile inanılmaz bir istikrarı vardı. Takdir haklarını hep rakipten yana kullandı. Hakem formsuzdu ve kötü maç yönetti" diye konuştu.
Malatya MTÜ’de öğrencilerden anlamlı etkinlik Malatya Turgut Özal Üniversitesi (MTÜ) Battalgazi Yerleşkesi Rektörlük Giriş Katı’nda farkındalık etkinliği düzenlendi. Genç Hemşireler Topluluğu öncülüğünde, dört öğrenci topluluğunun iş birliğiyle gerçekleştirilen etkinlik yoğun ilgi gördü. Sağlık Bilimleri Fakültesi ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe üniversite yönetimi ile birlikte akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Etkinlikte, toplumsal farkındalığın artırılmasına yönelik bilgilendirme çalışmaları yapıldı. MTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Selim Özkan, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şahin Direkel ve MTÜ Genel Sekreteri Abuzer Gelse etkinlik alanında kurulan stantları gezerek öğrencilerden yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Etkinliğin organizasyonunda Genç Hemşireler Topluluğu başı çekerken, Genç Yeryüzü Doktorları Topluluğu, Gastronomi Topluluğu ve Görsel İletişim Topluluğu da etkinliğe aktif destek verdi. Programda konuşan Genç Hemşireler Topluluğu Başkanı, Hemşirelik Bölümü 3. sınıf öğrencisi Rumeysa Tuhan, etkinliğin amacının toplumsal duyarlılığı artırmak ve mazlum coğrafyalarda yaşanan insanlık dramlarına dikkat çekmek olduğunu ifade etti. Etkinlik kapsamında Görsel İletişim Topluluğu üyeleri, sessiz protesto ile farkındalık mesajı verirken programın dikkat çeken anlarından biri de Kent Konseyi ve Battalgazi Belediyesi’nin katkılarıyla temin edilen balonların öğrenciler ve akademisyenler tarafından gökyüzüne bırakılması oldu. Balon uçurma etkinliğiyle, dünyanın farklı coğrafyalarında zulüm gören insanlara yönelik dayanışma mesajı verildi. Programda konuşan MTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Selim Özkan, etkinliğin anlam ve önemine dikkat çekerek şunları söyledi: "Bugün anlamlı bir etkinlik için bir aradayız. Gençlerimizle, üniversitedeki öğrencilerimizle, tamamen onların organizasyonlarıyla yapılan bir etkinlikteyiz. Bugün Gazze’de, Filistin’de, Doğu Türkistan’da, Sudan’da ve dünyanın herhangi bir yerinde insanlık ailesinin bir parçası olan kardeşlerimiz zulüm ve soykırıma maruz kalıyor. Bu zulmü duyurmak, farkındalık oluşturmak, onları unutmadığımızı ve yanlarında olduğumuzu göstermek için buradayız. Aynı zamanda bu etkinlikle kendi bilincimize ve topluma insanlığı hatırlatmayı amaçlıyoruz. Düzenlenen etkinlikte elde edilecek gelirin kardeşlerimize ulaştırılmasını temenni ediyoruz. Bunun yanında sergimiz ve balon uçurma etkinliğimizle de mesajımızı vermek istedik. Emeği geçen tüm hocalarımıza ve özellikle bu organizasyonu gerçekleştiren öğrencilerimize teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Kırklareli Kırklarelispor hükmen galip Nesine 2. Lig Kırmızı Grup’ta 15. hafta karşılaşmasında Kırklarelispor, Yeni Malatyaspor’u Kırklareli Atatürk Stadı’nda konuk etmeye hazırlanırken, rakip ekip müsabakaya çıkmadı. Karşılaşmanın oynanmaması sebebiyle Türkiye Futbol Federasyonu talimatları gereği Kırklarelispor mücadeleyi hükmen 3-0 kazandı. Yeni Malatyaspor’un sahaya çıkmamasıyla birlikte sarı-siyahlı ekip ligde üst üste üçüncü kez maça çıkmamış oldu. TFF müsabaka talimatlarına göre iki maç üst üste sahaya çıkmayan takımlar otomatik olarak küme düşerken, Yeni Malatyaspor’un üç maçtır müsabakalara katılmamasıyla küme düşmesi kesinleşti. Rakip takımın karşılaşmaya çıkamamasının nedenleri arasında kamuoyuna da yansıyan "Futbola Bahis Soruşturması" kapsamında birçok oyuncunun hak mahrumiyeti cezası alması yer aldı. Bu durum nedeniyle Yeni Malatyaspor kadro kurmakta zorlandı. Ayrıca kulübün yaşadığı ciddi ekonomik sorunlar nedeniyle FIFA nezdinde görülen davalar sonucunda toplam -45 puan cezası aldığı bildirildi. Sezon boyunca yalnızca 2 beraberlik elde edebilen Yeni Malatyaspor, aldığı puan silme cezaları ve sahaya çıkmama kararları sonrası -40 puanla ligin son sırasında yer aldı. Öte yandan ligde 14. hafta karşılaşmaları sonunda 15 puana ulaşan Kırklarelispor, puan durumunda 13. sırada bulunuyordu. Yeşil-beyazlı ekip, 15. haftada aldığı hükmen galibiyetle birlikte ligdeki konumunu güçlendirirken, sezonun kalan haftalarında üst sıralara tırmanma hedefini sürdürüyor.
Bursa Karsan’dan meslek liselerindeki kız öğrencileri iş hayatına hazırlayacak hamle Karsan, sosyal sorumluluk alanında da güçlü projeleri hayata geçirmeye devam ediyor. Bu kapsamda ILO ve Borçelik Teknik Akademi ile yeni bir iş birliğine imza atan Karsan, Bursa Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Elektrikli Araçlar Laboratuvarı’ndaki kız öğrencilerin teknik becerilerini geliştirmeyi, özgüven ve liderlik kapasitelerini artırmayı, çalışma hayatındaki haklar konusunda farkındalık kazandırmayı ve sanayi sektöründe istihdam edilebilirliklerini güçlendirmeyi hedefliyor. Bu güçlü iş birliğinin, kız öğrencilerin teknik alanlarda daha görünür, donanımlı ve cesur bireyler olarak geleceğe hazırlanmasına katkı sunacaklarını söyleyen Karsan CEO’su Okan Baş, "Karsan sektörde eşitlikçi ve kapsayıcı üretim kültürünün örnek gösterilen markalarından biri hâline geldi. Yeni projemiz ile bir yandan toplumsal cinsiyet eşitliği alanındaki çalışmalarımızı sürdürülebilir hale getirirken diğer taraftan da kız öğrencilerin iş hayatına güçlü şekilde hazırlanmasını desteklemeyi ve kadın rol modeller yetiştirmeyi hedefliyoruz" dedi. "Mobilitenin Geleceğinde Bir Adım Önde" olma vizyonuyla dünyada toplu taşımanın dönüşümünde öncü rol oynayan Karsan, bir yandan da sosyal hayatı ve eğitimi desteklemeye devam ediyor. Bu kapsamda Karsan, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ve Borçelik Teknik Akademi ile yeni bir iş birliğine imza attı. Düzenlenen imza törenine sendikaların yanı sıra Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi temsilcileri de katılım sağladı. Şubat 2026’da başlayıp Haziran 2026’da tamamlanacak kapsamlı bir eğitim ve gelişim programını içeren proje, Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Elektrikli Araçlar Laboratuvarı’ndaki kız öğrencilerin teknik becerilerini geliştirmeyi, özgüven ve liderlik kapasitelerini artırmayı, çalışma hayatındaki haklar konusunda farkındalık kazandırmayı ve sanayi sektöründe istihdam edilebilirliklerini güçlendirmeyi hedefliyor. "Kız öğrencileri iş hayatına güçlü şekilde hazırlayacağız" Bu projenin toplumsal fayda odaklı bir sosyal sorumluluk girişimi olduğunu söyleyen Karsan CEO’su Okan Baş, "Bu güçlü iş birliği, kız öğrencilerin teknik alanlarda daha görünür, donanımlı ve cesur bireyler olarak geleceğe hazırlanmasına katkı sunarken; Karsan’ın sosyal sorumluluk anlayışıyla fırsat eşitliğini güçlendirme kararlılığını da yansıtıyor. 2019’da ILO ile başlayan kurumsal dönüşüm yolculuğumuz sayesinde, eşitlikçi ve kapsayıcı üretim kültüründe sektörün referans markalarından biri hâline geldik. Şimdi bu yaklaşımı öğrenci düzeyine taşıyor; kız öğrencilerin mesleki gelişimlerini destekleyerek iş hayatına daha güçlü başlamalarını hedefliyoruz. Karsan olarak mesleki eğitime tam destek vermeye devam edeceğiz" dedi. Karsan İnsan Kaynakları Direktörü Mücahit Korkut ise, "Bu protokol, Karsan’da yıllardır yürüttüğümüz eşitlik odaklı dönüşümün sahaya yansıması niteliğinde. Proje ile kız öğrencilerin gelişim yolculuğunu destekleyerek geleceğin iş hayatına güçlü şekilde hazırlanmasını desteklemeyi ve kadın rol modeller yetiştirmeyi hedefliyoruz" diye konuştu. Eğitimler 4 farklı başlıkta gerçekleştirilecek Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ndeki Karsan Elektrikli Araçlar Laboratuvarı’nda, 12’nci sınıf kız öğrencilerine yönelik yeni projenin Kasım 2025 - Haziran 2026 tarihleri arasında 4 modülde gerçekleşmesi planlanıyor: Tanıtım ve Farkındalık: ILO - Uluslararası Çalışma Örgütü Tanıtımı, Karsan Tanıtımı & Borçelik Tanıtımı, Gelecek Atölyesi Programının Tanıtımı, Çalışma Yaşamında Ayrımcılığın Önlenmesi ve Kadın-Erkek Eşitliğinin Sağlanması İş Hayatına Hazırlık: İş Sağlığı ve Güvenliği, Çevre Yönetim Sistemi, Kalite Yönetim Sistemi ve Enerji Yönetimi, Sürdürülebilirlik, Özgeçmiş oluşturma, Temel mülakat becerileri gibi eğitimler Kişisel Beceriler: Etkin iletişim becerileri, takım içi rol alma ve dayanışma Mentorluk: Panel: İlham veren kadın mühendisler, Kadın Mühendisler ve Mentorluk Programı Programın "Tanıtım ve Farkındalık" kısmına öğrenciler, öğretmenler ve veliler, "İş Hayatına Hazırlık" kısmına 25 öğrenci, "Kişisel Beceriler" kısmına 25 öğrenci, "Kişisel Beceriler" içerisindeki "Mentorluk" kısmına ise 10 öğrenci dahil edilecek.