ÇEVRE - 26 Haziran 2024 Çarşamba 14:18

Küçükbaş hayvanlar yayladan sürgün yedi

A
A
A
Küçükbaş hayvanlar yayladan sürgün yedi

Trabzon’un Hayrat ilçesinde küçükbaş hayvanlar otlamaları için çıkarıldıkları yayladan sürgün yedi. Hayvanların jandarma ekipleri tarafından yayladan köye indirilerek bir ahıra kapatıldığını ileri süren hayvan sahipleri, duruma tepki gösterdi.


Olay, Hayrat ilçesine bağlı Cihali yaylasında meydana geldi. İddiaya göre, Temel Baş isimli vatandaş, yaklaşık 250 küçükbaş hayvanı otlattığı sırada İlçe Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler kendisinin yaylada izinsiz hayvan otlattığını, aşağıya inmesi gerektiğini dile getirdi. Duruma itiraz eden Baş, bu kez jandarmanın hayvanları yayladan aşağıya indirmeye çalıştığını cep telefonu ile kaydetmeye başladı. Jandarma ekiplerinin kendisine yaptığının yasal olmadığını, cep telefonu ile kayıt alamayacağını söylemesi üzerine gözaltına alınmaktan korkan Baş, kaçarak orayı terk etti. İddiaya göre arkasından jandarma ekipleri hayvanları köyleri olan Hayrat ilçesine bağlı Yeniköy köyüne indirdi. Hiçbir şekilde kendilerine bir tebligat yapılmadığını iddia eden Baş, kendisinin ve kendisine hayvanını emanet eden köylülerin mağdur edildiğini söyledi.


Jandarma ekiplerinin hayvanları yayladan indirip ahıra koyduğunu ifade eden Baş, hiç kimsenin hayvanları jandarmadan teslim alamadığını iddia etti. Baş, “Ben yaylaya çıktım ve jandarma geldi. Ben hayvanları otlatıyordum buldular beni. Hayvanı süreceğiz dediler. Ben de o sıra onlara fotoğraf çektim. ‘Yasaktır fotoğraf çekemezsin’ dedi ve ben de bunun üzerine ‘Senin yaptığın yasak değil mi hayvanı süreceksin’ dedim. ‘Savcılığa şikayet edeceğim seni’ dedi ve yakalamak isteyince ben kaçtım. Hayvanı saymak istediler ancak sayamadılar, sürdüler hayvanı indirdiler aşağıya. Jandarma hayvanları aşağıya indirdi. Akşam saatlerinde beni arkadaş aradı. Hayvanı koymuşlar ahıra gitmişler. Bizden kimse teslim almadı. Geceden beri hayvanlar açtır. Gelmiş koymuş onu ahıra” ifadelerini kullandı.


Bir WhatsApp mesajı dışında hiçbir belge tebliğ edilmediğini iddia eden Baş, “İlçe tarım müdürü WhatsApp’tan yazdı bana. ‘205 tane hayvanını ahıra koyduk. Hayvanlarını teslim al’ dedi. 150-200 yıldır biz o bölgede yaylacılık yapıyoruz. CİMER ve diğer kurumlara şikayette bulundum, henüz bir karşılığı olmadı. Onlar bana ‘Mera da tapun yok, kaçak otlatıyorsun’ diyor. Otlattığım yerde tapum yok ama aşağıda var. Orası mera alanı olduğu için hiç kimsenin tapusu yok” şeklinde konuştu.



“Bu hayvanlar burada ölüyorlar”


Köy sakinlerinden Salih Altıner ise Jandarma ekiplerinin hayvanları ahıra koyduğu andan itibaren hayvanların aç ve susuz olduğunu, bakımını hiç kimsenin yapmadığını iddia ederek, “Geceden beri açlıktan, susuzluktan ölüyor bu hayvan. Bunun hesabını kim verecek? Bu hayvanların ne olacağını kimse bilmiyor. Bu hayvanların bir tanesi ölse benim içim yanıyor” dedi.


Küçükbaş hayvanların resmi tutanak olmadan ahırlara konulmasına tepki gösteren bir başka köy sakini ve mal sahibi İsa Yılmaztürk de, “Gelip bu mallı bu ahıra tıkıyorsun. Yemek vermiyorsun, ot vermiyorsun, su vermiyorsun, kimseye bu malı resmi tutanak ile teslim etmiyorsun” ifadelerini kullandı.



“Bu hayvanlara böyle eziyet olur mu?”


Ahmet Altıner isimli vatandaş ise, hayvanların yayladan indiriliyorken zarar gördüğünü ve topallamaya başladığını dile getirerek, “Bu hayvanları bu vaziyete getirmek inanır mısın vicdansızlıktır? Bu insanların kimseye zararı yok. Bu hayvanların gübresinden bu halk faydalanıyor, sütünden, her şeyinden” dedi.



“Bir tane köpek bir yerde öldürülse hemen tepki gösteriyorlar”


Bir başka köy sakini Mevlut Baş ise, “Biz her sene oraya çıkıyoruz. Kaymakamlık engel olmaya çalışıyor. Kanuni işlemlerimizi yürütüyoruz. Yazık günah. Şu hayvanlar şurada zulüm çekiyorlar. Bir tane köpek bir yerde öldürülse hemen tepki gösteriyorlar. Ama buradaki hayvanlar, 250 baş hayvan zarar görüyor. Hiç kimse buna sahip çıkmıyor. Kaymakam yazısız, emirsiz müdahale etmeye çalışıyor. Elimizde herhangi bir belge yok. Hayvanları kesinlikle teslim almadım. Ben gerekli videoları çektim belirli zamanlarda, müdahale ettiler bana. Belirli videolar çekilirken elimizden jandarma aldı sildi. Bize ne teslim edildi, ne hiçbir şekilde teslim aldık. Bu hayvanlar burada ölecekler” ifadelerini kullandı.



Küçükbaş hayvanlar yayladan sürgün yedi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Alzheımer hastası olanlara büyük kolaylık Düzce’de ilk olarak inşa edilen Ertan Uçar Alzheimer Hastaları Gündüz Bakım Merkezi resmen hizmete başladı. Merkez iki dönüm alan üzerine kurulu 250 metrekare kapalı alan içinde terapi, aktivite odaları, dinlenme alanları ve kış bahçesi ile vatandaşların kullanımına açıldı. Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’nün en dikkat çeken sosyal projelerinden biri olan ve İş Adamı Ertan Uçar ile eşinin yanı sıra hayırseverlerin de desteği ile inşa edilen Ertan Uçar Alzheimer Hastaları Gündüz Bakım Merkezi, düzenlenen törenle resmen hizmete açıldı. Bahçeşehir bölgesi, Demetevler Mahallesi’nde iki dönüm alan üzerinde kurulu olan merkez, 250 metrekare kapalı alan içinde faaliyetlerini sürdürecek. İçerisinde terapi ve dinlenme odası, 3 adet aktivite odası ve kış bahçesi yer alan merkezde, sosyal hizmet uzmanı, yaşlı bakım personelleri, hemşireler, gerontolog, ergoterapist, hemşire ve antrenör olmak üzere 8 personel görev yapacak. “Birçok şehre örnek olacak İnşallah” Vali Selçuk Aslan, Alzheimer ile mücadele eden ailelerin artık hastalarını gönül rahatlığı ile emanet edebilecekleri merkezin inşasında emeği olanlara teşekkür ederek hastalıkla mücadele eden ailelere büyük bir destek noktası oluştuğunu belirtti. Vali Aslan “Rize’nin Pazar ilçesinde görevdeyken bir Nöroloji doktorumuzun da buna benzer bir proje çalışması olmuştu. Projenin özünde hastanede potansiyel hastalara hafıza yetkinliklerinin muhafaza edilmesi amaçlanıyordu. O zaman çevremde hiç böyle bir hasta yoktu. Kendisi birçok bürokratik engellerle karşılaştı. Başhekimi ikna ederek bir salon tahsis edilmesini sağladık ve başlattık. Hakikaten gördük, ne kadar olumlu bir iş olduğunu. Burası da daha önce kütüphane idi ancak kapalı ve kullanılmıyordu. Açmak istedik olmadı. Bakanımız (Faruk Özlü) ile istişare ettik. Burayı böyle bir proje için söyledi. Şimdi benim annemde Demans başladı. Bu hastalığı yakın çevrenizde gördüğünüz zaman bu konuda duyarlılığınız artıyor. Fiziki donanımları ile Türkiye’de örnek bir yer oldu. Uzmanların da gelmesi ile artık hizmete başlayacak. Bu işe öncülük eden herkesten Allah razı olsun. Ne kadar özverili olursak olalım, insanız sosyal yaşantımız var. Alzheimer hastası olan aileler, yakınları ihtiyaç halinde artık gönül rahatlığı ile buraya emanet edebilecekler. Sosyal proje anlamında birçok şehre örnek olacak inşallah” dedi. “Ciddi bir ihtiyaca daha çözüm oldu” Projenin aşamaları hakkında bilgiler paylaşan Başkan Özlü de merkezin yapımında emeği olan başta Uçar ailesi olmak üzere tüm bağışçılara teşekkür ederek “Daha önce burada inşaat çalışmaları bittiğinde sizi buraya davet etmiştik ama bugün aslında biz burayı hizmete alıyor, tanıtıyoruz. Bu merkezin çalışanlarının özel nitelikte olması gerekiyordu. Eğitimleri ve geçmişleri ile Alzheimer hastalarına hizmet edecek donanımda olması gerekiyordu. Onların eğitimleri biraz zaman aldı. Ertan Uçar ve eşi ile birlikte geldi ve Antalya’da böyle bir merkez olduğunu, yer gösterirsek Düzce’ye de yapılması için destek olmak istediklerini söylediler. Bu ciddi bir ihtiyaç. Evinizde bir hastanız varsa sizin de hayatınız çok etkilenir. İlk önce yan tarafta yapmayı planlamıştık ama burası daha uygun göründü. O günlerde burası bir kütüphaneydi ama kullanılmıyordu. Projeyi değiştirdik burayı yapmaya kadar verdik. Bu şehirde okul yapımı için ne kadar uğraştığımı herkes bilir, sponsor buldum. Şehir merkezinde kalan 3 okulu yeni yerlerine taşıyoruz. Arkadaşlar çalışınca oluyor. Çok çalışıyoruz ve yapıyoruz. Bakın; bu işi bilenlerle burada toplantı yaptık. Evet başka şehirlerde de var ama Türkiye’nin en modern tek Alzheimer Merkezi burası dediler. Ertan Uçar size çok teşekkür ediyorum. Allah sizden razı olsun. Düzce’mize hayırlı, uğurlu olsun. Valim, siz buradasınız denetim sizde. Vatandaşlarımızın ilgisini kesmemesini ve sürekli olarak sahip çıkmasını diliyorum” ifadelerinde bulundu. “Bu hikaye babamın Alzheımer olması ile başladı” Törende konuşma yapan Zeynep Uçar, projenin çıkış noktasının babasının Alzheimer ile mücadele ettiği döneme dayandığından bahsederken duygusal anlar yaşandı. Zeynep Uçar “Bu hikaye şöyle başladı; benim babacığım 14 yıldır Alzheimer hastası. Çok araştırmalar yaptım, çok hastaneye gittim bir fayda bulmak için. Tabi bu süreçte annem çok yıprandı. 14 yıldır bir fiil ilgilenmek zorunda kaldık. Bebek olduğunda anne baba büyükler heyecanlanıyor. Tabi vatana millete hayırlı bir evlat yetiştirmek istiyorlar ama bence artık bu vatana millete emek vermiş büyüklerimizin de zamanı geldiğinde iyi bakılması gerekiyor. Babacığım yetişemeyecek bu merkeze ama sizlerin bu hastalığa yakalanan yakınlarınıza inşallah fayda sağlar. Çok güzel bir iş olduğunu düşünüyorum, devamını diliyorum” şeklinde konuştu. “Başkanımıza desteği için teşekkür ediyorum” Proje yapım aşamalarında Belediye Başkanı Faruk Özlü’nün desteğine dikkat çeken Ertan Uçar ise merkezin yapımında emeği geçenlere teşekkür ederek şöyle konuştu: “Bu merkezin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu hastalığa yakalananlara tedavi süreçlerinde destek olmasını diliyorum. Emeği geçen tüm hayırsever arkadaşlarımıza ve belediye başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Kendisi ile bu konuyu paylaştığımızda hemen yapalım dedi sağ olsun. Allah mecbur etmesin, eksik de etmesin. Hayırlı, uğurlu olsun.” Konuşmaların sonunda dua edilmesi ve kurdele kesiminin ardından, projeye katkıda bulunan hayırseverlere plaket takdimi yapılması ile tören sona erdi.