ÇEVRE - 11 Aralık 2025 Perşembe 09:23

Karadeniz için en büyük iki tehdit: "Deniz salyangozu ve taraklı medüz"

A
A
A
Karadeniz için en büyük iki tehdit: "Deniz salyangozu ve taraklı medüz"

Karadeniz’de son dönemde en büyük ekolojik baskıyı oluşturan türlerin başında deniz salyangozu ve taraklı medüzün geldiği belirtildi.


Türkiye’nin denizlerinde yabancı tür hareketliliği son yıllarda hızla artıyor. Son 50 yıldır Akdeniz’den başlayıp Ege, Marmara ve Karadeniz’e kadar uzanan göç rotasında ilerleyen yabancı türlerin sayısı her geçen gün artıyor. Bunların önemli bir kısmı Kızıldeniz’den Süveyş Kanalı aracılığıyla gelen göçmen türlerden, bir kısmı ise uluslararası deniz taşımacılığında kullanılan gemilerin balast suları ile ekosisteme karışan türlerden oluşuyor. Bunlar arasında Karadeniz’de son dönemde en büyük ekolojik baskıyı oluşturan türlerin başında ise deniz salyangozu ve taraklı medüz geliyor. Deniz salyangozunun kontrolsüz çoğalmasının kıyı ekosistemlerinde tahribata yol açtığı ve Akdeniz midyesini yok etme noktasına getirdiği, taraklı medüzün ise özellikle hamsi gibi ekonomik değeri yüksek balık türlerinin yumurta ve larvalarını tüketmesi ve besin rekabetine girmesinin popülasyonlar üzerinde olumsuz etkilere sebep olduğu görülüyor.



Türk kara sularına 500’e yakın yabancı tür girmiş


Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Şahin, denizlerin ısınması, tuzluluk oranlarının değişmesi ve denizlerde artan kirlenme sonucunda ortama yeni türler girdiğine dikkat çekti. Şahin, "Tutunabilirse adapte oluyor. Bu yabancı türlerin adaptasyonu sürecinde yerli türlerle girdikleri rekabet sonucunda ortamdan gitmelerine ya da yok olmalarına sebep olmaktadır. Şu anki gidişatta bölgemizdeki birçok türün yaşam alanına başka yerlerden gelen yeni türler geçecek gibi gözüküyor" ifadelerini kullandı.


Şahin, yapılan çalışmalara göre farklı yollarla Türk kara sularına 500’e yakın yabancı türün girdiğini söyledi. Yürütülen çalışmalar ve kanunlarla gemilerin balast suları vasıtasıyla gelebilecek yabancı türlerin engellenmeye çalışıldığını kaydeden Şahin, "Her ne kadar yüzde yüz başarılı olunduğu söylenemese de bu konuda çalışmalar yürütülüyor. Ancak deniz suyuyla beraber yüzerek göç etmek suretiyle gelen türler için bir şey yapmak mümkün değil, bu doğal bir süreç. Bununla beraber tropik bir balığı bir süre akvaryumda besledikten sonra alıp denize bırakıldığı yönünde vakalar da duymaktayız" dedi.



"Bu sürecin nasıl işlediğini ve neyle sonuçlanacağını ilerleyen zamanlarda göreceğiz"


"Balıkçılar tarafından yakalanan ve bizim bölgemizde yeni görülmeye başlandığı söylenen türlerin geçişi ilk değil" diyen Şahin, "Yaklaşık 5 yıldır sık sık Akdeniz’den Ege’ye, Ege’den Marmara’ya ve Karadeniz’e türlerin geçişi yoğun bir şekilde devam ediyor. Bu sürecin şu anda ticari avcılık yaptığımız hamsi, palamut, istavrit, barbunya ve mezgit gibi türlerin üzerindeki etkisini ilk etapta görmemiz zor. Yabancı türlerin gelip yerleşip burada konaklayabilmeleri, üremeleri ve sürü oluşturmaları gerekiyor, ki bu da öyle çok hızlı gelişen bir süreç değil. Biz bu sürecin nasıl işlediğini ve neyle sonuçlanacağını ilerleyen zamanlarda göreceğiz" şeklinde konuştu.



"Akdeniz’i balon ve aslan balığı maalesef neredeyse istila etti"


Akdeniz’de balon ve aslan balığının yerli türleri kovduğunu vurgulayan Şahin, "Benzer durum Akdeniz kıyılarımızda karşımıza çıkıyor. Akdeniz’i balon ve aslan balığı maalesef neredeyse istila etti. Oradaki yerli türleri ortamdan kovdu, kovmadığını yedi bitirdi. Bir tane gelir buralarda birkaç tane balık yer ama üreyemediği için ölür gider. Ama burada stok oluşturursa, kendine ortam bulursa o tehlikeli bir duruma dönüşüyor. Çok tehlikeli ve rakip tanımayan bu iki türün sularımıza adapte olduğu anlaşıldığında iş işten geçmişti" ifadelerini kullandı.



Karadeniz için en büyük iki tehdit: "Deniz salyangozu ve taraklı medüz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tekirdağ Tekirdağ’da gülümseten anlar: Arabasız kaldı, neşesini bozmadı Tekirdağ Çorlu’da süresi geçmiş ehliyetle direksiyon başına geçen otomobil sürücüsü trafik kontrolüne takıldı. Direksiyondan men edilerek araçsız kalan sürücü ve arkadaşlarının neşesini hiç bozmaması dikkat çekti. Çorlu Bölge Trafik ekipleri, gece saatlerinde Çorlu çevre yolunda yaptığı denetimlerde kurallara uymayan sürücülere taviz vermedi. Denetimler vatandaşlardan tam not aldı. İstanbul’dan Edirne’ye yola çıkan bir otomobil sürüsünün ehliyetinin süresi geçtiği belirlendi. Sürücü Bilal A., araçtan men edildi. Otomobil de çekiciye konularak yedi emin otoparkına bırakıldı. "Altımızda araba gitti, yaya kaldık" 2 yıl tanınan süre içinde herhangi bir işlem yapmadığı için kendisini eleştiren sürücü Bilal A., "Silivri’ye gezmeye diye gitmiştik, sonra Edirne’ye doğru yola çıktık. Polis ekipleri Çorlu girişinde durdurdu. Yani süresi geçmiş ehliyetle direksiyona geçemeyeceğimi biliyordum. Devlet bize 2 yıl süre vermişti. Biz o sürede değiştirmedik ve böyle de sonuçlarına katlanıyoruz. Şimdi sürücü belgesi de gitti, altımızdan araba da gitti ve yaya kaldık. Çağırdığımız taksiye binip yola çıkacağız." diye konuştu. "Ben de seni haber yapacağım" diyerek kameraya el salladı Kameraya el sallayan sürücü Bilal A.’nın, çağırdığı taksi ile yola çıkarken muhabire de, "Bak sen arabaların yanında çok geziyorsun, ben de seni haber yapacağım." demesi gülümsetti.
Karabük Karabük’teki şüpheli ölümde 1 kişi tutuklandı Karabük’te kendisinden haber alınamayan Abizer Yanar’ın ölü bulunmasına ilişkin gözaltına alınan bir kişi çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, kentte kaldığı otelden hastaneye gitmek üzere ayrılan Abizer Yanar’dan bir daha haber alınamadı. Beraber yaşadığı S.Y.’nin 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulunması üzerine polis ekiplerince arama çalışması başlatıldı. Yapılan çalışmalar sonucunda Yanar’a ait aracın Cumhuriyet Mahallesi ile Kapullu Mahallesi bağlantı yolunda olduğu tespit edildi. Araç çevresinde yapılan aramalarda Yanar’ın, yakınlardaki ağaçlık alanda hareketsiz halde yattığı belirlendi. Olay yerine sevk edilen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde Yanar’ın hayatını kaybettiği tespit edildi. İlk incelemelerde Yanar’ın vücudunda darp, kesici ya da delici alet yarasına rastlanmadı. Cenaze, olay yeri incelemesinin ardından Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldı. Başlatılan soruşturma kapsamında Yanar’ın, otelden ayrıldıktan sonra Y.A. ile ormanlık alanda buluştuğu belirlendi. Y.A. gözaltına alınırken, Yanar’ın buluşma sırasında fenalaşarak yaşamını yitirdiği ve şüphelinin olay yerinden kaçtığı öne sürüldü. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Y.A., çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Soruşturma sürüyor.