POLİTİKA
AK Parti Palandöken’de kongre heyecanı 16 Kasım 2024 Cumartesi - 22:23:02 AK Parti Palandöken İlçe Teşkilatı 6. Olağan Kongresi, Erzurum İl Müftülüğü Konferans Salonu’nda yoğun bir katılımla gerçekleşti. Kısa süre önce İlçe Başkanı olarak atanan Durmuş Kılıç, tek listeyle girdiği seçimde teşkilat mensuplarının güvenini kazandı. Kongreye, TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Selami Altınok, Fatma Öncü, Mehmet Emin Öz ve Abdurrahim Fırat; Bayburt Milletvekili Orhan Ateş, Kars Milletvekili Adem Çalışkan, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, İl Koordinatörü ve MKYK Üyesi Sümeyye Esenyel, İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı. Kongrenin Divan Başkanlığını ise İl Koordinatörü ve Amasya Milletvekili Hasan Çilez üstlendi. Ak Parti döneminde ekonomik ve sosyal gelişim TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, kongrede yaptığı konuşmada, AK Parti’nin iktidara geldiği dönemdeki Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında ekonomik ve sosyal alanda yaşanan farklara dikkat çekti. Türkiye’nin 2002 öncesinde yıllık 235 milyar dolar olan gayri safi milli hasılasının, bugün 435 milyar dolarlık bütçeye ulaştığını belirtti. Güler, “Bugün merkezi bütçede 14 trilyon 800 milyar lira görüşüyoruz. Bu, 435 milyar dolara denk geliyor. Oysa AK Parti iktidara geldiğinde ülkemizin ürettiği yıllık gayri safi milli hasıla 235 milyar dolardı. Bu, Türkiye’nin AK Parti ile geldiği korkunç bir gelişmeyi gösteriyor” ifadelerini kullandı. TOKİ ile rekor dönemi Güler, AK Parti iktidarlarının konut üretiminde sağladığı başarılara da değindi. 1983’te kurulan TOKİ’nin 2003 yılına kadar yalnızca 41 bin 150 konut ürettiğini hatırlatan Güler, AK Parti döneminde bu rakamın 1 milyon 400 bine ulaştığını vurguladı. Azerbaycan Örneği İle Güçlü Türkiye Vurgusu Konuşmasında 1990’lı yıllardaki Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine de değinen Güler, geçmişte Türkiye’nin Azerbaycan’a iki sivil helikopter gönderemeyecek durumda olduğunu belirtti. Bugün Türkiye’nin ihtiyaç duyulan tüm yardımları anında yapabildiğine dikkat çeken Güler, “30 yıl sonra Türkiye, Karabağ için hava kuvvetlerinden askere, silahtan tüm desteğe kadar ne lazımsa gönderdi. AK Parti’nin gerçekliği işte budur” dedi. CHP belediyeciliğine eleştiri Cumhuriyet Halk Partisi belediyeciliğini de eleştiren Güler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 46 milyar TL’lik bütçesiyle Körfez’i temizlemekte yetersiz kaldığını ifade etti. Sevdamız Palandöken dağı kadar yüksek ve yüce Ak Parti Palandöken İlçe Başkanı Durmuş Kılıç yaptığı konuşmada; ‘Bizler, partimizin bugüne kadar teşkilatlarında şiar edindiği uzlaşma, birlikte beraberlik, istişare gibi kıymetli kriterleri bugünden sonra da sürdürmeye devam edeceğiz. Millet ve memleket sevdamız adeta palandöken dağı kadar yüksek ve yüce. Sorumluluğumuz büyük, İşimiz vaktimizden çok. Bilmenizi isterim ki üzerimize yüklenen sorumluluğu bihakkın yerine getirecek ve bize inananların bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da yüzünü yere eğdirmeyeceğiz’ diye konuştu. Birlik ve beraberlik mesajı Kongrede konuşan diğer protokol üyeleri de birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, AK Parti’nin ülkeye kazandırdığı eser ve hizmet siyasetinin altını çizdi. Yapılan konuşmaların ardından seçime gidildi. Tek liste girdiği seçimde teşkilat mensuplarının güvenini kazanan Durmuş Kılıç, teşekkür konuşması yaptı. Kongre, yoğun bir katılım ve coşkulu bir havada sona erdi. Başkan Durmuş Kılıç’ın yönetim kurulu üyeleri şu isimlerden oluştu; Abdurrehim Güneş, Ahmet Muhtar Gacır, Alparslan Gömeç, Burhan Diler, Burhan Özkan, Bünyamin Aslan, Cemil Çelik, Dilek Ergen, Emrah Aydın, Gürkan Karaca, Henifi Ekinci, İrfan Ömerderelioğlu, Kadir Soylu, Mehmet Işık, Melik Demir, Murat Dızman, Murat Kiki, Murat Küçük, Nihat Yılmaz, Orhan Çamkıranoğlu, Osman Ellik, Özer Uzun, Recep Yılmaz, Selma Türkez, Serpil Akpınar, Sinan Yavuz, Şirin Akkuş, Yavuz Baykal ve Yüksel Özyurt.
16 Kasım 2024 Cumartesi - 20:27 AK Parti Melikgazi’de Şahin güven tazeledi AK Parti 8. Olağan Melikgazi İlçe Kongresi’nde Tayyar Şahin güven tazeleyerek yeniden başkanlığa seçildi. Erciyes Kültür Merkezi’nde saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı’nın okunması, Kur’an-ı Kerim tilaveti ve dualarla başlayan AK Parti 8. Olağan Melikgazi İlçe Kongresi’ne Başkan Büyükkılıç’ın yanı sıra, AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm, AK Parti Kayseri Milletvekilleri Ayşe Böhürler, Şaban Çopuroğlu, Murat Cahid Cıngı, Dursun Ataş ve S. Bayar Özsoy, AK Parti Genel Merkez İl Koordinatörü ve AK Parti Önceki Dönem Nevşehir Milletvekili Mustafa Açıkgöz, ilçe belediye başkanları, AK Parti Kayseri İl Kadın Kolları Başkanı Meral Koşar, AK Parti Kayseri İl Gençlik Kolları Başkanı Hayri Danacı, parti teşkilatı, ilçe yönetimi, Cumhur İttifakı MHP ilçe teşkilatı, muhtarlar ve ilçe sakinleri katıldı. AK Parti 8. Olağan Melikgazi İlçe Kongresi’nde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, “Her geçen gün dayanışarak, her geçen gün adeta kenetlenerek, yol alarak koşuyoruz” diyen Büyükkılıç, sözlerine söyle devam etti; “Sizler Kayseri’mizin güzel insanları, gururumuzsunuz, her zaman, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a bağlı olarak, onun yol arkadaşı olarak birlikte çalışmak ne güzel bir tablo. İşte bu anlayış içerisinde el ele, gönül gönle vermek suretiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Biz birbirimizi sever, birbirimize kenetlenir, birbirimize dayanışırsak yol alırız. O açında yol almaya devam diyoruz.” Konuşması sık sık ‘Gençlik gücünü senden alıyor’ sloganları ile kesilen Başkan Büyükkılıç, Türk A Milli Takımı’na Galler karşılaşmasında başarılar diledi. Büyükkılıç, Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe ile merkezdeki yatırım ve hizmetlerini anlattı. Büyükkılıç, Cumhur İttifakı ile birlikte, birlik, beraberlik ve dayanışma vurgusu yaptığı konuşmasında AK Parti belediyeciliğinin altını çizdi. AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş ise aralarında Başkan Büyükkılıç’ın da bulunduğu geçmişten bugüne Büyükşehir Belediye Başkanlarının Kayseri halkına hizmet etme şerefine nail olduklarını vurgulayarak, teşekkür etti, kongrelerin de hayırlı olmasını diledi. TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar da Cumhur İttifakı’nın onurlu bir ittifak olduğunu dile getirerek, hizmetleri bu ittifakın gerçekleştirebileceğine işaret etti. Akar, kongrenin hayırlı olmasını temenni etti. Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu ise rekor hizmetler gerçekleştirdiklerini ifade ederek, kongrenin hayırlı olmasını temenni etti. AK Parti Kayseri Milletvekili Ayşe Böhürler ve AK Parti İl Başkanı Fatih Üzüm de kongrenin Melikgazi için hayırlı ve bereketli olmasını dileyerek başarılı çalışmalar temennisinde bulundu. Başkan Büyükkılıç, güven tazeleyerek yeniden AK Parti Melikgazi İlçe Başkanı seçilen Tayyar Şahin’i tebrik etti ve kendisine başarılar diledi.
16 Kasım 2024 Cumartesi - 20:21 İmamoğlu’ndan DEM’li Ahmet Türk’e destek ziyareti Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, terör örgütü üyeliğinden aldığı ceza ve aynı suçtan sürdürülen soruşturma nedeniyle görevden alınan DEM’li belediye başkanı Ahmet Türk’e destek ziyaretinde bulundu. Türk tarafından Mardin’in Derik ilçesindeki Kasrı Kanco’da ağırlanan İmamoğlu, "Bu ülkenin güçlü bir barışı, huzuru ve geleceğinin en iyi şekilde olması için, birbiriyle gerçekten samimi konuşan insanların inşa edeceği bir dönemin varlığı için koşuyoruz" dedi. İmamoğlu’na Mardin ziyaretinde CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen, Gül Çiftçi, TBB encümeninde görev alan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak, Doğan Hatun ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere eşlik etti. İmamoğlu ve Türk, yaklaşık 3 saat süren ağırlamanın ardından kameraların karşısına geçti. Ev sahibi sıfatıyla ilk konuşmayı yapan Ahmet Türk, “Türkiye’deki gelişmeleri hepimiz dikkatle izliyoruz. Kayyum siyasetiyle, bu ülkenin demokrasiye kavuşmasına imkan yok, olanak yok. Gönül isterdi ki; barışçıl, kucaklayıcı bir sürecin gelişmesidir. Adaletsizliğin, eşitsizliğin ortadan kalktığı bir sürecin gelişmesidir. Hepimiz, demokrasiye inananlar, bunun çabası içindeyiz. İnanıyorum ki, çok kısa bir sürede, bu ülkeye demokrasi gelir, halklarımız kucaklaşır, ötekileştirilen politikalardan vazgeçilir; adaletin ve eşitliğin olduğu bir düzen sağlanmış olur. Gönlünde barış yatan, bu ülkede kucaklaşmayı, kardeşliği esas alan herkesi misafir etmek istiyorum” dedi. Türkiye’de yerel demokrasinin çok güçlü olmasını ve yerelden büyük bir kalkınmayı hedefleyen ülke olmayı hedeflemek gerektiğini belirten İmamoğlu, "Yereldeki kalkınmanın da yegane adresi, açıkçası yerel yönetimlerdir. Yerel yönetimleri güçlendirmediğiniz zaman, ama bir belde ama bir ilçe ama il, büyükşehir fark etmez, orada gerçekten kalkınmayı sağlayamazsınız. Bu manada bütçe olarak güçlendirilmesini, yetkilerinin arttırılmasını, yereldeki o güçlü yapının varlığıyla ülkenin tamamına yayılacak olan zenginleşmeyi, insanların daha iyi bir eğitim almasından tutun, kreşlerinden, sosyal yardımlaşmasına varıncaya kadar yerel hizmetlerin en güçlü seviyeye ulaşması ki dünyadaki örnekleri de böyle, bu şekilde olabilir, bu şekilde mümkündür. Biz, ülkemizde yerelde güçlenmeyi, yerelde yetkilerin daha fazla olmasını konuşurken, ne yazık ki uzun yıllardır tam tersine bir süreci yaşadık. Yerelde yetkiler kısıtlandı. Hatta bugün Türkiye’de, artık yerel yönetimlerin bütçeleri, sadece maaş ödeme seviyesine kadar inecek şekilde bir basiretsizlik yaşanmakta. Şimdi biz bu sorunları çözmeyi, bu sorunları tekrardan iyileşmeye dönük bir seviyeye adım atmayı hesaplamak veya bu hedefleri koymak yerine, ne yazık ki Cumhuriyetimizin 101. yıl dönümünde, yani ikinci yüzyılına güçlü bir adım atalım derken, daha ilk günlerinde biz kayyumu konuşuyoruz. Yani seçme seçilme hakkının gasp edilmesini konuşuyoruz. Seçme seçilme hakkının yok sayılmasını konuşuyoruz. İnsanlarımızın yetkilerinin elinden alındığında, gerçekten bu ülkeye olan inancı azalıyor ve en fazla da bu ülkenin çocuklarını ve gençlerini etkiliyoruz. Onlar, geleceğe umutla bakmakta sıkıntı çekiyorlar” diye konuştu. "Türkiye yakın coğrafyanın örnek aldığı bir bölgedir" Türkiye’nin yakın coğrafya tarafından örnek alınan bir bölge olduğunu belirten İmamoğlu, "Türkiye, yaptıklarıyla ve yapacaklarıyla yakın coğrafyanın örnek aldığı bir bölgedir. Burada atacağımız güçlü, iyileştirici ve birleştirici adımların, yakın coğrafyamıza da bütün dünyaya da iyi geleceği sorumluluğunu taşımaktayız. Kiminle? 86 milyon vatandaşımızla. Kiminle? Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si, her inanca sahip insanlarla. Süryani’si, Ermeni’si ve bu ülkede yaşayan her vatandaşın katkı sunacağı bir birlikteliğin, gerçekten bu coğrafyaya ve bütün dünyaya iyilik getireceğine olan inancımla, bugün Ahmet Türk başkanımızın evindeydik. Çok teşekkür ederiz" şeklinde konuştu.
Kütahya’da AK Parti ve MHP’li Belediye Meclis üyelerinden Eyüp Kahveci’ye tepki
06 Kasım 2024 Çarşamba - 19:19 Kütahya’da AK Parti ve MHP’li Belediye Meclis üyelerinden Eyüp Kahveci’ye tepki Kütahya’da AK Parti ve MHP’li Belediye Meclis üyeleri, CHP’li Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci’nin, terör örgütü üyeliğinden tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’e destek amacıyla mitinge katılmasına tepki gösterdi. Basın açıklaması yapan üyeler, meclisin Kasım ayı toplantısına da katılmayarak, durumu protesto ettiler. Meclis üyeleri, belediye hizmet binası girişinde AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, MHP Kütahya İl Başkanı Selçuk Alıç, AK Parti Kütahya Merkez İlçe Başkanı Murat Afşarünal ve MHP Kütahya Merkez İlçe Başkanı Ayhan Toy’un katıldığı katıldığı ortak bir basın açıklama yaptılar. AK Parti ve MHP’li Meclis üyeleri adına basın açıklaması AK Parti Kütahya Belediye Meclis Grup Başkanı Mahmut Öztaş tarafından gerçekleştirildi. Öztaş, "Sizlerin de yakından takip ettiği üzere PKK-KCK silahlı terör örgütü üyesi olmaktan tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanın görevine son verilmiş, devletimiz milletimiz adına gerekeni yapmış, memleketimizi teröre ve teröristlere teslim etmemiş ve kayyum atamasını gerçekleştirmiştir. AK Parti ve MHP adına Kütahya Belediye Meclis Üyeleri olarak ülkemizin dört bir yanında, her bir karışında teröre ve teröristlere ve bunları destekleyenlere geçit vermeyen gerek emniyet mensuplarımıza, ve Türk ordumuza gerek de yargımıza ve yüce devletimize şükranlarımızı ve minnetlerimizi iletiyoruz. İstanbul Esenyurt’ta yaşanan bu durum üzerine 31 Mart 2024 Yerel Seçimleri’nde kent uzlaşısı adı altında DEM Parti ile adeta kenetlenen, DEM Parti’yi öz kardeşi gören, kan kardeşi gibi bağrına basan Cumhuriyet Halk Partisi, PKK-KCK silahlı terör örgütü üyeliğinden tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’i adalet adı altında canhıraş korumaya, kollamaya girişmiş ve tüm belediye başkanlarını millete algı operasyonu çekerek sözde hak hukuk adalet kılıfında savunmaları için DEM Parti ile ortak düzenledikleri mitinge davet etmiştir. Şehirlere hizmet etmelerine adına vatandaşlarımız tarafından belediye başkanı seçilmeye layık görülen CHP’nin belediye başkanları ise DEM Parti ile birlikte koşarak mitinge katılmış, PKK silahlı terör örgütünden tutuklanmış kişiye kol kanat germişlerdir" diye konuştu. "Kütahyalılar içi boş, dışı algı dolu ifadelerle oyalamaktadır" Başkan Kahveci’nin Esenyurt mitingine katılmasına tepki gösteren Mahmut Öztaş, "Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci’nin de, PKK-KCK silahlı terör örgütünün KONGRA-GEL Eş Başkanı Remzi Kartal ile 14 kez görüşmüş ve terör örgütü üyeliği gerekçesi ile haklarında adli işlem yapılmış 694 farklı isimle görüştüğü tespit edilmiş, PKK-KCK terör örgütü üyeliğinden tutuklanmış CHP ve DEM Parti ile ortak çıkartılmış Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’e destek olmak, terör örgütü üyeliğinden tutuklanmış Ahmet Özer’i savunmak için Esenyurt mitingine DEM Partililerle beraber katıldığını görmüş ve Eyüp Kahveci’nin kendi ağzından gururla gittiğini yansıtan ifadelerinden öğrenmiş bulunuyoruz. PKK silahlı terör örgütünden tutuklanmış kişiye kol kanat gerenlerden biri de az önce ifade ettiğimiz üzere ne yazık ki Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci olmuştur. Eyüp Kahveci Kütahya ve Kütahyalıya verdiği vaadleri, hürmet ve hizmeti yaklaşık 1 senedir gerçekleştirmediği gibi hamaset, içi boş, dışı algı dolu ifadelerle Kütahyalıları oyalamaktadır. Eyüp Kahveci, bugüne dek hiçbir siyasetçinin ve hiçbir belediye başkanının yapmadığı bir işe imzasını atmış, Kütahya tarihinde görülmemiş bir şekilde PKK terör örgütü üyeliğinden tutuklanan kişiyi savunmuş, korumuş, Kütahya’yı ve Kütahyalı hemşerilerimizi utanç veren temsiliyet sergilemiş, Kütahya’nın belediye başkanı PKK terör örgütü üyeliğinden tutuklanan kişiyi savunuyor dedirtmiştir. Bunlarla da kalmayıp ulusal basın aracılığı ile CHP belediye başkanlarının Esenyurt’ta nöbet tutacaklarının da bilgisini almış bulunuyoruz. Belediye başkanlığı görevini askıya alarak, hizmetleri aksatan, gününü ve mesaisini Kütahya’ya ve Kütahyalı hemşerimize hizmet için değil, on binlerce insanımızı şehit eden terör örgütüne üye olması sebebiyle tutuklanan kişiyi savunmak için harcayan Eyüp Kahveci’yi Kütahya ve Kütahyalılar adına kınadığımızı, kendisi adına utanç duyduğumuzu belirtmek isteriz" ifadelerini kullandı. "Kahveci, tek derdim Kütahya demişti" Eyüp Kahveci’nin seçim önce verdiği vaadleri çabuk unuttuğunu belirten Mahmut Öztaş, "Eyüp Kahveci, Terör örgütü üyeliğinden tutuklanan kişiyi savunmak için Kütahya belediyesinin makam aracı ve Kütahyalının ödediği mazot ile mi PKK terör örgütünün siyasi uzantısı DEM partililerle kol kola, omuz omuza İstanbul Esenyurt’ta hazır bulunmuştur, bunu da ayrıca öğrenmek isteriz. Kürdistan naraları atanlarla aynı havayı soluyan, siyasi kariyerinin yürümesi adına vatanında Kürdistan sloganları atanlarla aynı safta olan Eyüp Kahveci yerel seçim öncesinde verdiği vaadleri çabuk unutmuş, rozetini bıraksa da zihniyetini terk etmemiştir. Terör örgütünden tutuklanan kişiyi savunmak için koşarak, seve seve İstanbul’a giden, yerel seçim öncesinde bazen Peygamberimiz Hz. Muhammed’i bazen de Gazi Mustafa Atatürk’ü diline dolayarak Kütahyalı hemşerimizin milli ve manevi hassasiyetlerine göre oy isteyen, bir Ordulu olarak Kütahya’nın ve Kütahyalının haklarını koruyacağını beyan eden, tek derdinin Kütahya’ya hizmet olduğunu ifade eden Eyüp Kahveci, kendisini DEM Partinin eş partisi olan CHP zihniyetinden ayrı gösterme çabası içerisine girse de, istediği kadar algı operasyonlarına başvursa da başarılı olamamış, tek derdinin kendi siyasi kariyeri olduğunu bir kez daha vatandaşlarımızın huzurunda göstermiştir. CHP ve DEM Parti; 7 Haziran 2013, 11 Ocak 2024 ve 7 Şubat 2014 tarihli İmralı tutanaklarında bizzat terörist başı Öcalan tarafından adı verilen ve terörist başı Öcalan’a değerlendirmesi için yazdığı kitabı götürmüş kişi olup soruşturması devam eden Ahmet Özer’i sözde kent uzlaşısı adı altında belediye başkanı adayı olarak seçime sokmuştur. CHP ve terör örgütü PKK’nın siyasi savunucusu DEM Parti’nin ülkemizde iç kargaşa, kaos çıkartmak art niyetiyle gerçekleştirmek istediği devletimize ve milletimize çekilen bu algı operasyonuna ne devletimiz ne de milletimiz asla müsaade etmeyecektir. AK Parti ve MHP adına yeniden vurgulamak isteriz ki; Dağda yok ettiğimiz teröristleri belediyede göreve getirmenize izin vermeyeceğiz. Dün ve bugün olduğu gibi yarında Kütahyalı hemşerilerimizin haklarını koruyacağımızı, milli ve manevi hassasiyetlerine saygısızlık yapılmasına müsaade etmeyeceğimizi, şehitlerimizin emanetlerine, aziz hatıralarına sahip çıkacağımızı vurgular, bu duygu ve düşüncelerle Adalet ve Kalkınma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi grupları olarak Kütahya Belediye Meclisi Kasım Ayı Olağan Toplantısı’na Eyüp Kahveci’nin terör örgütü üyeliğinden tutuklanan kişiye verdiği desteği kesinlikle kabul etmediğimizden, Kütahya’yı terörle ve teröristle yan yana getirmesinden dolayı duyduğumuz rahatsızlıktan dolayı katılmayacağımızı bildiririz" şeklinde konuştu. Kütahya Belediye Meclisi’nde AK Parti’nin 16, MHP’nin 10 ve CHP’nin de 11 üyesi bulunuyor.
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel: “İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 17:31 TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Yüksel: “İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli" TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, “İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli. Gazze topraklarının Filistinlilere ait olduğu ısrarlı bir şekilde belirtilmeli” dedi. TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Gazze’deki son gelişmeleri değerlendirdi. İsrail’in 13 aydır soykırım yaptığını belirten Yüksel, BM Genel Kurulu çağrılarını ve Uluslararası Adalet Divanı ihtiyari tedbir kararlarında istenen yükümlülükleri de yerine getirmediğini hatırlattı. Yüksel, “Geçtiğimiz hafta İsrail Meclisi Knesset’te, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın İsrail’deki faaliyetlerine son verilmesine ilişkin yasa tasarısı kabul edildi. Nitekim Filistinlilerin haklarına tahammül edilemediği ve onları oradan kaldırmaya dönük bir siyaseti güdülemek istendiği anlaşılıyor. Bu noktada tarihi bir sorumluluk altında olduğumuzu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. Yüksel, İsrail’in saldırılarında 43 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini ve 100 binden fazla Filistinlinin yaralandığını söyleyerek, “13 ay gibi kısa bir sürede Gazze nüfusunun yüzde 90’ı zorla yerinden edildi. İsrail, daha önce denediği ancak 2005 yılında başaramayıp çekildiği ilhak girişimini tekrar gündemine almıştır. Gazze yasadışı Yahudi yerleşimcilere, hırsızlara açılmak isteniyor. Nitekim Gazze 13 aydır ağır bir bombardımana tutuldu, sakinleri katledildi, geriye kalanlar göçe zorlandı. Sırada ise insansızlaştırılan Filistin topraklarına hırsızları yerleştirmek var. Uluslararası toplum Batı Şeria, Doğu Kudüs’te düştüğü hataya burada düşmemeli. İsrail’in ilhak ve işgal girişimi kesin bir dille reddedilmeli. Gazze topraklarının Filistinlilere ait olduğu ısrarlı bir şekilde belirtilmeli. İşgalci gücün işgal altındaki topraklara kendi vatandaşlarını yerleştirmesi Cenevre Sözleşmesi’nin ağır ihlalini teşkil etmekte ve bir savaş suçu olarak kabul edilmekte” dedi. Yüksel, İsrail’e silah ambargosu uygulanması gerektiğini söyledi.
İlkadım’da farkındalık oluşturacak 2 projede imzalar atıldı
06 Kasım 2024 Çarşamba - 16:45 İlkadım’da farkındalık oluşturacak 2 projede imzalar atıldı Samsun’un İlkadım ilçesinde, kurumların iş birliğiyle "Sen İste Yeter, Kanser Çeker Gider" ve "Bizimle Gülümse Hayata" isimli projeler hayata geçiriliyor. “Sen İste Yeter, Kanser Çeker Gider” ve “Bizimle Gülümse Hayata” isimli projeler İlkadım Kaymakamı Abdulkadir Demir’in öncülüğünde İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, İlkadım İlçe Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Kasapoğlu, İlkadım İlçe Milli Eğitim Müdürü Özer Ersoy, Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi Başhekimi Dt. Cihan Kocabaş, Halk Sağlığı Başkanı Dr. Hatice Öz, projeye gönül vermiş hekimler, öğretmenler ve velilerin katıldığı protokol imza töreni ile hayata geçiyor. Özellikle ilkokul ve ortaokul çağındaki öğrencilerin bilinçlendirilmesinin hedeflendiği iki proje ile sağlıklı gençler yetiştirmek için farkındalık oluşturmak amaçlanıyor. İki ayrı fikir iki örnek proje Yapılan farklı törenlerle protokol imzaları atılan “Sen İste Yeter, Kanser Çeker Gider” ve “Bizimle Gülümse Hayata” isimli projeler yerel yönetimlerin birlik ve beraberliğinin de önemini gösterirken planlanan birçok projenin de başlangıcı durumunda. Bu kapsamda; ortaokul öğrencilerinin kanser konusunda bilinçlenmesi ve ailelerini bu konuda sağlık kuruluşlarına yönlendirmelerini sağlamak için planlanan “Sen İste Yeter, Kanser Çeker Gider” projesi 23 Nisan Ortaokulu’nda gerçekleştirilen törenle ve ardından İlkadım genelinde ilkokul öğrencisi durumunda olan 300 özel gereksinimli öğrenciye ücretsiz diş sağlığı muayene ve tedavisi sağlayacak olan “Bizimle Gülümse Hayata” projesi de 50. Yıl İlkokulu’nda yapılan törenle başladı. “Sağlıklı gençler başarılı bireyler” Protokol imza törenleri sonrasında açıklama yapan İlkadım Belediye Başkanı İhsan Kurnaz, “Başarılı bireyler yetiştirmenin en önemli etkenlerinden birinin sağlıklı çocuklar ve gençler yetiştirmek olduğunu biliyoruz. Bu iki proje başka birçok projenin başlangıcı olacak aynı zamanda. İlkadım ilçemizi güzel bir geleceğe taşımak için örnek sosyal projelere destek vermeye devam edeceğiz. Merkezi yönetime bağlı kurumlar ile birçok çalışmayı uyumlu şekilde yürütüyoruz. İlkadım’da bu anlamda ciddi bir ahenk yakalamış durumdayız. İlkadım Kaymakamımız Abdulkadir Demir’in öncülüğünde hayat bulan bu projeler hem örnek oluyor hem de minik evlatlarımızdan başlayarak tüm hemşehrilerimizle olan gönül bağımızı güçlendiriyor. Biz İlkadım Belediyesi olarak bu projelerde maddi ve manevi olarak büyük bir mutlulukla yer almaya devam edeceğiz. Evlatlarımızı teşvik etmek amacı ile de birçok hediyeyi öğrencilerimizle buluşturmayı planlıyoruz. Bu önemli projelere öncülük ve paydaşlık eden başta velilerimiz olmak üzere tüm katılımcılara teşekkür ederim” dedi.
Başkan Altay: “Polemik içinde olan belediye başkanlarımızı hizmet üretmeye davet ediyorum”
06 Kasım 2024 Çarşamba - 15:48 Başkan Altay: “Polemik içinde olan belediye başkanlarımızı hizmet üretmeye davet ediyorum” Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, "Son günlerde bazı belediye başkanları konserlerle anılır hale geldi. Belediye başkanlarımıza, asıl gündemlerine dönmelerini öneriyorum, tavsiye ediyorum, hatta uyarıyorum. Bizim işimiz polemik üretmek değil" dedi. Büyükşehir Belediyesi Taş Bina’da konuşan Başkan Altay, belediyelere kayyum atanması ve gündemde yer alan konular hakkında değerlendirmelerde bulundu. Altay, Dünya Belediyeler Birliği ve Türk Dünyası Belediyeler Birliği gibi uluslararası kuruluşlara başkanlık ettiğini, bu vesileyle başta Birleşmiş Milletler olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde belediyecilik, yerel gündem ve şehirlerle ilgili toplantılara katıldığını hatırlattı. Dünyadaki belediyelerle Türkiye’deki belediyeler arasında derin ayrışmalar oluşmaya başladığını kaydeden Başkan Altay, “Dünyada sürdürülebilir kalkınma amaçlarını konuşuyoruz. Açlığın ve yoksulluğun ortadan kaldırılması, iklim değişikliği etkilerinin azaltılması, sorumlu üretim ve tüketim, nitelikli eğitim gibi konuları konuşuyoruz” dedi. “Belediye başkanının gündemi şehir olmazsa, belediyenin gündemi de şehir olmaz” Türkiye’deki ve dünyadaki belediyelerin diğer bir gündeminin de deprem olduğuna değinen Başkan Altay, “Deprem gerçeğiyle ülkemiz birlikte yaşamak zorunda ve buna göre tedbirler almak zorundayız. Bu konuda en büyük sorumluluk da belediyelere ve yerel yöneticilere düşüyor. Ama maalesef son günlerde Türkiye’de neredeyse belediye başkanlarımız belediyeciliğin haricinde her şeyi konuşur hale geldi. Hepimizin siyasi kimlikleri var. Seçilirken siyasi bir partiden aday oluyoruz ama hep söylediğimiz, vatandaşımızın da bildiği bir konu var; seçildikten sonra rozetlerimizi çıkarıyoruz ve Türk bayrağımızı takıyoruz çünkü biz artık herkesin belediye başkanıyız. Şehirde yaşayan her ferdin hem günlük problemlerini çözmemiz, yaşam standardını, yaşam kalitesini artırmamız lazım hem de şehirlerimizle ilgili bir gelecek vizyonu belirlememiz lazım. Tabii ki siyaset yapacağız, tabii ki konuşacağız ama ana gündemimiz siyaset olamaz. Çünkü biz şehir yöneticisiyiz. Belediye başkanının gündemi şehir olmazsa, belediyenin gündemi de şehir olmaz” diye konuştu. “Belediye başkanlarımıza asıl gündemlerine dönmelerini tavsiye ediyorum” "Son günlerde bazı belediye başkanları konserlerle anılır hale geldi. Nerede bir polemik konusu varsa oraya gidip adeta bundan bir siyasi popülarite oluşturmaya çalıştı" diyen Başkan Altay konuşmasına şöyle devam etti: “Belediye başkanlığı kariyer planlaması yapılacak bir makam değil. Belediye başkanlığı kişisel PR yapılacak bir makam değil. Belediye başkanlığı hizmet üretilecek bir makam. Belediye başkanlığı şehirde yaşayan her insanın, hatta doğanın, canlı olan her şeyin sorumluluğunu üstlendiğiniz bir makam. Dolayısıyla biz şu anda başka bir gündeme doğru gidiyoruz. Bundan şehirlerimiz kaybeder. Onun için belediye başkanlarımıza, asıl gündemlerine dönmelerini öneriyorum, tavsiye ediyorum, hatta uyarıyorum. Bizim işimiz polemik üretmek değil. Tabii ki sosyal aktivite yapacağız. Tabii ki kültür sanat faaliyetleri yürüteceğiz ama Türkiye’deki büyük şehirler sadece konserlerle anılıyorsa burada bir problem var demektir. Kaynaklarınızın büyük kısmını buraya aktarıyorsanız, büyük bir problem var demektir. 2021 yılından 2024 yılına kadar İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin organizasyon ve konser bütçesi 5 milyar TL. Bunlar şehirlerimizin geriye düşmesine neden oluyor. Onun için hep birlikte tekrar şehir gündemine dönemimiz gerekiyor.” “Belediye başkanı şehirde yaşayan insanların mutluluğu için yaşamak zorundadır” Demokrasinin en güzel yönlerinden birisinin 5 yıl boyunca verilen sözlerin yerine getirilip getirilmediği yönünde vatandaşa hesap verilmesi olduğuna dikkat çeken Başkan Altay, “Belki seçim kazanabilirsiniz, belki söyledikleriniz sizi popüler hale getirebilir, belki söyledikleriniz size kişisel manada bir kariyer planlaması yapabilir ama belediye başkanı ‘ben’ duygusunu aşmış bir insandır. O artık şehir için yaşamak zorundadır. Şehirde yaşayan insanların mutluluğu için yaşamak zorundadır. En önemlisi de hesap vermek zorundadır. Maalesef belediyecilik konuşamıyoruz. Maalesef derin bir polemik içerisindeyiz. Belediye başkanlarının sosyal medya hesaplarına bakın, şöyle geriye gidin; şehirle ilgili ne konuşmuşlar, belediyecilikle ilgili ne konuşmuşlar, hizmetle ilgili ne konuşmuşlar. Bir de genel siyasetle ilgili ne konuşmuşlar? Bunu görün ve fark edin” ifadelerini kullandı. “Belediyecilik masasına davet ediyorum” Belediye hizmetlerini yapmak için tüm imkanların mevcut olduğunu belirten Başkan Altay, “2014 yılındaki büyükşehir yasasıyla birlikte büyükşehir payları da ortaya çıktı. Konya’ya kişi başı 100 lira gelirken İstanbul’a 150 lira gidiyor, İzmir’e 150 lira gidiyor, Ankara’ya 145 lira gidiyor. Dolayısıyla biz bütçemizin yüzde 10’unu hizmete ayırdığımızda 10 lira olurken, bu bedel İstanbul’da 15 lira, İzmir’de 15 lira, Ankara’da 14 lira. ‘5 yıl boyunca engelleniyoruz’ diyorlar. 10 ay oldu seçimler yapılalı, meclisler de artık sizde. Peki 5 yıl boyunca yapacağınıza dair vaat ettiğiniz deprem hazırlığıyla ilgili ne yaptınız? Sosyal konutlarla ilgili ne yaptınız? Sosyal desteklerle ilgili ne yaptınız? Ama öyle bir ortam oluşturuyorlar ki bunu asla konuşamıyoruz. Onun için ben belediye başkanlarımızı belediyecilik masasına davet ediyorum. Gelin, şehircilik konuşalım, gelin iklim değişikliğinin etkilerinin şehirlerimizdeki olumsuz yansımalarının ne olacağını konuşalım, gelin 2023 sürdürülebilir kalkınma amaçlarında dünyayla birlikte şehirlerimiz nerede onu konuşalım, gelin hep birlikte acısını hep beraber hissettiğimiz depreme hazırlık, kentsel dönüşüm konusunda ne yapıyoruz onu konuşalım. Herkesin bir hayali olabilir, herkesin bir gelecek planlaması olabilir ama bütün gündemini bu gelecek planlamasına dair açıklamalar yaparak, bütün gündemini sosyal medyada gündemde kalmak için polemik oluşturularak belediye başkanlığı yapılamaz. Onun için bu konuda Türkiye’deki tüm belediye başkanlarımızın ana gündemine dönmesinin gerektiğini düşünüyorum” dedi. “Seçilmiş insanların sınırsız bir özgürlüğü yoktur” Son günlerde ülke gündemini meşgul eden belediyelere kayyum atamalarıyla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Başkan Altay, demokrasiden yana olduklarını, sandıktan çıkan iradeye saygılı olduklarını kaydetti. Seçilmiş insanların sınırsız bir özgürlüğünün olmadığını herkesin bilmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Altay, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bireysel olarak sınırsız bir özgürlüğünüz yoktur. Kurallara ve kanunlara uymak zorundasınız. Yani buradan çıkıp ‘biz bundan sonra kırmızı ışıkta geçeceğiz, yeşilde duracağız’ diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Çünkü kurallar ve yasalar var ve bunlarla ilgili cezalar var. ‘Ben seçildim bundan sonra her şeyi yapmakta özgürüm. Terörle iltisaklı olabilirim, teröre kaynak aktarabilirim, terörün finansmanını sağlayabilirim, teröre fayda sağlayacak şeyle söyleyebilirim’ derseniz buna dünyanın hiçbir yerinde kimse izin vermez. 85 milyonun vergilerinden toplanan paylarla oluşturduğumuz belediye bütçesini iş ve hizmet üretme konusunda kullanmak zorundayız.” “Niye İzmir’e kayyum atanmadı da Esenyurt’a kayyum atanıyor? Bunu seçim öncesinden başlayarak sorgulamak gerekiyor” 420’ye yakın CHP’li belediye, 82 DEM’li belediye olduğunu hatırlatan Başkan Altay, “Niye İzmir’de belediyeye kayyum atanmadı bugüne kadar? 2004 yılından itibaren İzmir’de belediyelerin hepsi Cumhuriyet Halk Partisi tarafından yönetiliyor. Niye İzmir’e kayyum atanmadı, niye Esenyurt’a kayyum atanıyor? Bunu seçim öncesinden başlayarak sorgulamak gerekiyor. Seçimden önce çeşitli pazarlıklar, seçim sırasında söylenen sözler, kazandıktan sonra ifade edilen işler ve bunun sonunda ortaya çıkan durum. Buradan da ‘mağduruz ve Türkiye’de demokrasi yok’ diyorlar. Kimse kusura bakmasın. Dünyanın hiçbir yerinde, sadece Türkiye tarafından değil AB ve BM tarafından terör örgütü kabul edilen bir yapıya destek olmanıza, belediye başkanlığı makamı üzerinden bunu yapmanıza kimse imkan vermez. Türkiye de buna asla izin vermiyor” açıklamalarını yaptı. “Böyle bir yönetim anlayışı olmaz” Türkiye’nin belediyecilik gündemine hızla dönmesi gerektiğini ifade eden Başkan Altay, “Şehirlerimiz kaybeder, Türkiye kaybeder. Türkiye belediyecilikte çok iyi bir noktaya geldi. Yerel yönetimler olarak her şeyi yapma irademiz var. Her şeyi yapma gücümüz var. Bunun için mali kaynaklarımız var. Ama elimizdeki kaynakları kariyer planlaması için kullanamayız. Ayrıca başında bulunduğumuz kurumları, kendi kişisel kanaatlerimizi ifade etmek için de kullanamayız. Türkiye Belediyeler Birliği adına kanaat söylüyorsanız tüm Türkiye’deki belediyeler adına konuştuğunuzu bilmeniz gerekir. Bırakın başka siyasi partileri, kendi siyasi partinizden bile kayyum meselesinde sizinle farklı düşünen insanlar varken çıkıp da burada böyle açıklamalar yapamazsınız. Ben Dünya Belediyeler Birliği adına bir şey söylüyorsam, ya da Türk Dünyası Belediyeler Birliği adına bir şey söylüyorsam oradaki arkadaşlarımızın ortak kanaatini ifade etmek zorundayım. Yoksa buranın belediye başkanı benim, ben istediğimi söyleyebilirim diyemezsiniz. Öyle bir demokrasi olmaz. Böyle bir yönetim anlayışı olmaz” dedi. “Şehirlerimizin geleceğini inşa etmek için aldığımız büyük sorumluluğun farkına vararak hareket edelim” Bazı belediye başkanlarının verdikleri sözleri yerine getirmekle ilgili bir çabaları olmadığı için belediyecilik konuşulmasını istemediklerini kaydeden Başkan Altay, “Belediyecilikle ilgili bir gündem olsun istemiyorlar. Onun için sürekli bir polemik derdindeler. Sürekli başka işlerle uğraşıyorlar. Lütfen masaya gelin belediyecilik konuşun. Lütfen şehirlerimizin geleceğini inşa etmek için aldığımız büyük sorumluluğun farkına vararak hareket edelim. Bu büyük bir vebaldir. 5 yıl sonra şehrimiz bugünkünden daha kötüye gidiyorsa benim bireysel olarak hangi görevi aldığımın hiçbir önemi yok. Çünkü benim sorumluluğum kendi kariyer planlamam değil, benim sorumluluğum Konya’da yaşayan 2 milyon 300 bin insanın geleceği. Bütün şehirlerde böyle. Ayrıca Ankara, İstanbul, İzmir sadece orada yaşayanların, sadece orayı yönetenlerin şehri değil. Çünkü hayatımızın bir anında mutlaka bu şehirlerde biz de vakit geçiriyoruz. Sadece biz değil, milyonlarca turist ağırlıyor. Dolayısıyla bu vesileyle ben belediye başkanlarımıza, seçim döneminde verdikleri sözleri ve taahhütleri değerlendirmeleri için önlerinde bir fırsat olduğunu ifade etmek istiyorum. Belediye başkanlarımızın asıl görevlerinin şehre hizmet olduğunu, şehirlerimizin özellikle iklim değişikliği ve deprem konusunda büyük bir hazırlığa ihtiyacı olduğunu, dünyada belediyeciliğin geldiği noktanın ülkemizde uygulanabilir hale gelmesi için bu konuları hep beraber istişare etmemiz ve bu konuda çalışmamız gerektiğini bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
Denizli Büyükşehir Çocuk Meclisi’nde seçim coşkusu yaşandı
06 Kasım 2024 Çarşamba - 15:44 Denizli Büyükşehir Çocuk Meclisi’nde seçim coşkusu yaşandı Denizli Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Çocuk Meclisi, 15. Seçimli Olağan Genel Kurul Toplantısını yaptı. Toplam 20 adayın yarıştığı seçimde Çocuk Meclisi Başkanlığı’na Mustafa Kemal Balaman eş başkanlığa ise Su Elmas seçildi. Denizli Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Çocuk Meclisinin 15. Seçimli Olağan Genel Kurul Toplantısı yapıldı. Nihat Zeybekci Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen genel kurula, Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Başkanı Ali Marım, Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mehmet Selçuk, Kent Konseyi Genel Sekreteri Baran Akın, Çocuk Meclisi üyeleri ve davetliler katıldı. Kent Konseyi Genel Sekreteri Baran Akın, Kent Konseyi ve Çocuk Meclisi’nin yapılanmasını anlatarak, 7-15 yaş aralığındaki çocukların kendi problemlerini ve çözüm önerilerini konuşacakları ve taleplerini iletecekleri Çocuk Meclisi’nin öneminden bahsetti. Akın, “Sizler Denizli için hayal edebilir, belediye meclisine önerine sunma hakkına sahip olmakla birlikte, tüm diğer derneklerden farklı olarak katılım hakkına sahipsiniz” dedi. “Mutlu ve huzurlu bir kent için gayret ediyoruz” Denizli Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili ve Kent Konseyi Başkanı Ali Marım ise, Genel kurulun hayırlı uğurlu olmasını dileyerek hep birlikte çok önemli çalışmalar yapacaklarını söyledi. “Çocuklar bizim için çok önemli, geleceğimiz” diyen Başkan Ali Marım, “Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak hem ailelerin, hem öğretmenlerin hem de bizlerin görevidir. Bizler Mustafa Kemal Atatürk’ün işaret ettiği gibi geleceği çocuklara hazırlama konusunda sorumluluğumuzu biliyoruz. Demokrasilerde seçilmek, seçim haklarını herkes için kullanmak ve çocuklarımızı geleceğe dönük hazırlamak için meclislerimizde bu bilinci oluşturmak istiyoruz. Denizli Büyükşehir Belediyesi olarak, meclislerimizde herkesin Denizli’de iyi bir yurttaş olabilme, mutlu ve huzurlu bir kent oluşturabilmesi için gayret ediyoruz ” diye konuştu. 20 aday yarıştı Konuşmaların ardından seçime geçildi. Genel Kurulda divan başkanlığına Şebnem Dal Üzülmez seçilirken, mevcut Başkan Didar Melek Armutcuk’un aday olmadığı seçimlerde 20 aday yarıştı. Çocuk Meclisi Başkanlığı’na Mustafa Kemal Balaman eş başkanlığa ise Su Elmas seçildi.
AK Parti’li Hızlı: "Ortak aklı kullanabilirsek 5 yılda büyük kazanımlar elde edebiliriz"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 14:45 AK Parti’li Hızlı: "Ortak aklı kullanabilirsek 5 yılda büyük kazanımlar elde edebiliriz" AK Parti Manisa İl Başkanı Salih Hızlı, “Eğer ortak aklı gerçekten kullanacaksak, bütün kurumlarla bir arada çalışma prensibini bir yapısal çabaya dönüştürebilirsek Manisa bu 5 yıllık süre içerisinde büyük kazanımlar elde edebilir” dedi. AK Parti Manisa İl Başkanı Salih Hızlı başlayan kongre süreciyle ilgili gerçekleştirdiği toplantıda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. AK Parti Manisa İl Başkanlığında düzenlenen toplantıya Başkan Hızlı’nın yanı sıra Kadın Kolları Başkanı Ebru Kaplan, Gençlik Kolları Başkanı Ömer Can Temizel, Tanıtım Medya Başkanı Emre Şener ve il başkan yardımcıları katıldı. Toplantıda başlayan il ve ilçe kongre süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Hızlı, “Kongrelerimizle ilgili genel olarak şunu söyleyebilirim. Kongrelerde parti teşkilatlarımızda büyük bir heyecan görüyoruz. Biz bugüne kadar 23 yıldır AK Parti iktidarı olarak Cumhurbaşkanımızın liderliğinde tüm zamanların en büyük hizmetlerini yaptık. Yani bu bunun altını sürekli çiziyorum. Yani bu iddialı bir söz gibi gelebilir ama 23 yıldır yapılanlara bakarsak tüm zamanların en iyisi. Tabii bu bizim milletimizin ve devletimizin birikimi üzerinden yaptığımız bir şey. Cumhurbaşkanımız idealinde bunu yaptık. Bunları yaparken büyük bir tutkuyla çalıştık. Cumhurbaşkanımız sürekli söylüyor ya ‘Aşk ile çalışan yorulmaz’. Ki bunu görüyorsunuz. AK Parti teşkilatları, Cumhurbaşkanımızdan aldığımız enerjiyle milletimizden aldığımız enerjiyle büyük bir tutkuyla çalışıyoruz” dedi. "Türkiye’nin birlikteliğini, beraberliğini engellemeye çalışan insanların çabaları beyhude" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın iç siyasette birlik ve beraberlik çağrısını bölmeye çalışanların beyhude bir çaba içerisinde bulunduğunu belirten Başkan Hızlı, “Türkiye’de son zamanlarda yapılan bir vurgu var biliyorsunuz arkadaşlar. Sürekli Cumhurbaşkanımızın da iç birlikteliğin vurgusunu yapıyor. Yani içeride bir toplumsal barışın daha güçlendirilmesi gerektiğine ilişkin çalışmalar yapılmaması gerektiği ve bu yönde mesajlar veriliyor. Ve ben bütün siyasi partilerin önemli bir kısmının buna karşılık verdiğini de gördüm. Yani bu uzatılan ele el de uzatıldı. Fakat her zaman yaşadığımız bir şeyi yaşıyoruz yine ülkede. O zaman buna benzer bir barış iklimi de olsa mutlaka bu bir türlü kesilmeye çalışılıyor. Tabii bu burada ben şunu söylemek istiyorum arkadaşlar. Türkiye’nin birlikteliğini, beraberliğini engellemeye çalışan insanların çabaları beyhude. Bunlar ancak şunu bu işin maliyetini biraz yükseltebilirler. Bir de süresini uzatabilirler. Bu topraklar binlerce yıldır bütün farklılıklarıyla kardeş yaşamayı becermiş, medeniyet kurmuş topraklardır. Bizim genetik kodlarımızda bu vardır. Biz buna ulaşacağız. Ama bunu bölmeye çalışan, bunu engellemeye çalışan, işte görüyorsunuz tam bir barış iklimi oluşmaya başladığında TUSAŞ’a bir terör saldırısı gerçekleştirildi. Yani bunlar böyle işte bu iklimi bu milletin içindeki birlikteliği bozmaya yönelik şeyler ama beyhude çabalar” ifadelerini kullandı. "Ortak akılla 5 yılda büyük kazanımlar elde edebiliriz" Manisa’nın kent yönetimi açısından özgün projelere ihtiyacı olduğunu belirten Hızlı, “Manisa artık Türkiye gibi. Çok kolay yönetilebilir bir şehir değil. Yani böyle bireysel, kişisel eleştiriler de yapmak istemiyorum ama çok daha üst planlarla yönetilmeli. Büyükşehir belediyesinin pozisyonunda kişisel samimi bir çaba görüyorum. Ama bu çabanın genel sistemleri içerisinde, ekosistemleri içerisinde başarıya ulaşacağı kanaatinde değilim. Manisa sanayide çok ileri gitmiş bir yer. Efendime söyleyeyim tarımda çok ileri gitmiş bir yer. Ve bizim işte sürekli ortak akıl diye söylediğimiz ama konuşurken ortak akıl ama iş yaparken ortak akıl dışında davranışlarımız 5 yılın sonunda oturacağız, göreceğiz. Bir arpa boyu yol almamışız olacağız. Eğer ortak aklı gerçekten kullanacaksak bütün kurumlarla bir arada çalışma prensibini bir yapısal çabaya dönüştürebilirsek Manisa bu 5 yıllık süre içerisinde büyük kazanımlar elde edebilir. Biz geçende yönetim kurulu arkadaşlarımızla bir hesap yaptık. Manisa’daki sadece Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri söyleyelim. 5 yılda 100 milyar lira kaynak kullanacaklar. Bunun yarısı büyükşehire ait. 50 milyar lirası, 50 milyar lirası da ilçe belediyelerine ait. Çok ciddi bir kaynak ve bu kaynağın çarçur edilmesini istemiyoruz. Şimdi insanlar çarçur etmek niyetiyle yapmazlar tabii. Cumhuriyet Halk Partisi’nin 4 tane belediyesi vardı. Bir tane özgün projelerini hatırlamıyorum arkadaşlar. Bir tane özgün projeleri yok. Yani özgün proje derken hani projeksiyonu olan, şehirle bütünleşmiş, şehrin sorunlarıyla bütünleşmiş bir projeleri yoktu” dedi. Başkan Hızlı sözlerine şöyle devam etti: “Akhisar’da 15 yıl belediye başkanlığı yaptığım için Akhisar’dan bahsetmek istemiyorum belki ama bu bağlamda. Fakat kurduğumuz bir Akhisar İhtisas Zeytin OSB vardı. Bu tarım ve sanayi, tarımsal sanayi her ikisini birden kapsayan bir şeydi. Yılda 10 milyar lira kente artı para girmesini sağlıyor. Akhisar Belediyesi olarak çok büyük bir para harcamadık. Burada bir paydaşlık yaptık. Ticaret Odası, Ticaret Borsası. Bu 100 milyarlık kaynakla siz 200 yüz milyarlık iş yapabilirsiniz. Yani biz Akhisar Belediyesi olarak Ticaret Odası’yla bir ortaklık yaparak Akhisar’da İhtisas Zeytin Organize Sanayi Bölgesi’ni kurduk. Şimdi özgün projeden kastım biraz bu. Mesela Süper Lig’e bir takım çıktı. Şimdi özgün projeden kastım bu. Dünya şampiyonu güreşçiler çıktı. Özgün projeden kastım bu. Üniversite derneği kurduk. Bütün siyasi bileşenlerle Akhisar’a bir üniversite hayalini gerçekleştirmeye çalıştık. Kentsel dönüşümle ilgili çok ciddi bir projemiz vardı. Ciddi bir turizm potansiyeli var. 13 tane literatüre girmiş kazıdan bir tanesiydi bu. Roma’ya gittik sergi açtık” “Akhisar İhtisas Zeytin Organize Sanayi Bölgesi’nin arıtması 6 yıldır yapılamıyor” Akhisar İhtisas Zeytin Organize Sanayi Bölgesi’nin arıtmasının 6 yıldır yapılamadığını belirten Hızlı, “Şehirde 13 tane arıtma yapılmış. Şimdi arıtmalar yapılmamış olsaydı siz harıl harıl arıtma yapıyor olacaktınız. Gidelim Akhisar İhtisas Zeytin Organize Sanayi Bölgesi var. 6 yıldır arıtması yapılamıyor. Biz teslim ettiğimizde ve finansmanıyla birlikte teslim ettik. Şimdi buradan milletvekillerine de sesleniyorum onların. Çok çevreci böyle sürekli her ay bir manifesto yayınlayan milletvekilleri. Gördes’teki nikel madeniyle ilgili yol kesenler şimdi gitsinler Akhisar Zeytin İhtisas OSB’ye. Akhisar milletvekilimiz de var Vehbi Bakırlıoğlu. Onunla biz çalıştık. Yani rakip de olduk birbirimizle. Benim belediye başkanlığımda işe başladı. İnsan ilişkilerimiz de çok iyidir. Çevre duyarlılığı olduğunu bildiğim bir arkadaşımız, milletvekilimiz. Buradan ona sesleniyorum. Akhisar’daki İhtisas Zeytin Organize Sanayi Bölgesinin termin planını bir göstersin bize. 6 yıldır yapılamıyor, ordaki atıklar nereye geliyor?” dedi.