POLİTİKA
AK Parti Palandöken’de kongre heyecanı 16 Kasım 2024 Cumartesi - 22:23:02 AK Parti Palandöken İlçe Teşkilatı 6. Olağan Kongresi, Erzurum İl Müftülüğü Konferans Salonu’nda yoğun bir katılımla gerçekleşti. Kısa süre önce İlçe Başkanı olarak atanan Durmuş Kılıç, tek listeyle girdiği seçimde teşkilat mensuplarının güvenini kazandı. Kongreye, TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, AK Parti Erzurum Milletvekilleri Selami Altınok, Fatma Öncü, Mehmet Emin Öz ve Abdurrahim Fırat; Bayburt Milletvekili Orhan Ateş, Kars Milletvekili Adem Çalışkan, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, İl Koordinatörü ve MKYK Üyesi Sümeyye Esenyel, İl Başkanı İbrahim Küçükoğlu ve çok sayıda teşkilat mensubu katıldı. Kongrenin Divan Başkanlığını ise İl Koordinatörü ve Amasya Milletvekili Hasan Çilez üstlendi. Ak Parti döneminde ekonomik ve sosyal gelişim TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, kongrede yaptığı konuşmada, AK Parti’nin iktidara geldiği dönemdeki Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında ekonomik ve sosyal alanda yaşanan farklara dikkat çekti. Türkiye’nin 2002 öncesinde yıllık 235 milyar dolar olan gayri safi milli hasılasının, bugün 435 milyar dolarlık bütçeye ulaştığını belirtti. Güler, “Bugün merkezi bütçede 14 trilyon 800 milyar lira görüşüyoruz. Bu, 435 milyar dolara denk geliyor. Oysa AK Parti iktidara geldiğinde ülkemizin ürettiği yıllık gayri safi milli hasıla 235 milyar dolardı. Bu, Türkiye’nin AK Parti ile geldiği korkunç bir gelişmeyi gösteriyor” ifadelerini kullandı. TOKİ ile rekor dönemi Güler, AK Parti iktidarlarının konut üretiminde sağladığı başarılara da değindi. 1983’te kurulan TOKİ’nin 2003 yılına kadar yalnızca 41 bin 150 konut ürettiğini hatırlatan Güler, AK Parti döneminde bu rakamın 1 milyon 400 bine ulaştığını vurguladı. Azerbaycan Örneği İle Güçlü Türkiye Vurgusu Konuşmasında 1990’lı yıllardaki Azerbaycan-Türkiye ilişkilerine de değinen Güler, geçmişte Türkiye’nin Azerbaycan’a iki sivil helikopter gönderemeyecek durumda olduğunu belirtti. Bugün Türkiye’nin ihtiyaç duyulan tüm yardımları anında yapabildiğine dikkat çeken Güler, “30 yıl sonra Türkiye, Karabağ için hava kuvvetlerinden askere, silahtan tüm desteğe kadar ne lazımsa gönderdi. AK Parti’nin gerçekliği işte budur” dedi. CHP belediyeciliğine eleştiri Cumhuriyet Halk Partisi belediyeciliğini de eleştiren Güler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 46 milyar TL’lik bütçesiyle Körfez’i temizlemekte yetersiz kaldığını ifade etti. Sevdamız Palandöken dağı kadar yüksek ve yüce Ak Parti Palandöken İlçe Başkanı Durmuş Kılıç yaptığı konuşmada; ‘Bizler, partimizin bugüne kadar teşkilatlarında şiar edindiği uzlaşma, birlikte beraberlik, istişare gibi kıymetli kriterleri bugünden sonra da sürdürmeye devam edeceğiz. Millet ve memleket sevdamız adeta palandöken dağı kadar yüksek ve yüce. Sorumluluğumuz büyük, İşimiz vaktimizden çok. Bilmenizi isterim ki üzerimize yüklenen sorumluluğu bihakkın yerine getirecek ve bize inananların bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da yüzünü yere eğdirmeyeceğiz’ diye konuştu. Birlik ve beraberlik mesajı Kongrede konuşan diğer protokol üyeleri de birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, AK Parti’nin ülkeye kazandırdığı eser ve hizmet siyasetinin altını çizdi. Yapılan konuşmaların ardından seçime gidildi. Tek liste girdiği seçimde teşkilat mensuplarının güvenini kazanan Durmuş Kılıç, teşekkür konuşması yaptı. Kongre, yoğun bir katılım ve coşkulu bir havada sona erdi. Başkan Durmuş Kılıç’ın yönetim kurulu üyeleri şu isimlerden oluştu; Abdurrehim Güneş, Ahmet Muhtar Gacır, Alparslan Gömeç, Burhan Diler, Burhan Özkan, Bünyamin Aslan, Cemil Çelik, Dilek Ergen, Emrah Aydın, Gürkan Karaca, Henifi Ekinci, İrfan Ömerderelioğlu, Kadir Soylu, Mehmet Işık, Melik Demir, Murat Dızman, Murat Kiki, Murat Küçük, Nihat Yılmaz, Orhan Çamkıranoğlu, Osman Ellik, Özer Uzun, Recep Yılmaz, Selma Türkez, Serpil Akpınar, Sinan Yavuz, Şirin Akkuş, Yavuz Baykal ve Yüksel Özyurt.
16 Kasım 2024 Cumartesi - 20:27 AK Parti Melikgazi’de Şahin güven tazeledi AK Parti 8. Olağan Melikgazi İlçe Kongresi’nde Tayyar Şahin güven tazeleyerek yeniden başkanlığa seçildi. Erciyes Kültür Merkezi’nde saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı’nın okunması, Kur’an-ı Kerim tilaveti ve dualarla başlayan AK Parti 8. Olağan Melikgazi İlçe Kongresi’ne Başkan Büyükkılıç’ın yanı sıra, AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm, AK Parti Kayseri Milletvekilleri Ayşe Böhürler, Şaban Çopuroğlu, Murat Cahid Cıngı, Dursun Ataş ve S. Bayar Özsoy, AK Parti Genel Merkez İl Koordinatörü ve AK Parti Önceki Dönem Nevşehir Milletvekili Mustafa Açıkgöz, ilçe belediye başkanları, AK Parti Kayseri İl Kadın Kolları Başkanı Meral Koşar, AK Parti Kayseri İl Gençlik Kolları Başkanı Hayri Danacı, parti teşkilatı, ilçe yönetimi, Cumhur İttifakı MHP ilçe teşkilatı, muhtarlar ve ilçe sakinleri katıldı. AK Parti 8. Olağan Melikgazi İlçe Kongresi’nde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, “Her geçen gün dayanışarak, her geçen gün adeta kenetlenerek, yol alarak koşuyoruz” diyen Büyükkılıç, sözlerine söyle devam etti; “Sizler Kayseri’mizin güzel insanları, gururumuzsunuz, her zaman, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a bağlı olarak, onun yol arkadaşı olarak birlikte çalışmak ne güzel bir tablo. İşte bu anlayış içerisinde el ele, gönül gönle vermek suretiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Biz birbirimizi sever, birbirimize kenetlenir, birbirimize dayanışırsak yol alırız. O açında yol almaya devam diyoruz.” Konuşması sık sık ‘Gençlik gücünü senden alıyor’ sloganları ile kesilen Başkan Büyükkılıç, Türk A Milli Takımı’na Galler karşılaşmasında başarılar diledi. Büyükkılıç, Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe ile merkezdeki yatırım ve hizmetlerini anlattı. Büyükkılıç, Cumhur İttifakı ile birlikte, birlik, beraberlik ve dayanışma vurgusu yaptığı konuşmasında AK Parti belediyeciliğinin altını çizdi. AK Parti Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş ise aralarında Başkan Büyükkılıç’ın da bulunduğu geçmişten bugüne Büyükşehir Belediye Başkanlarının Kayseri halkına hizmet etme şerefine nail olduklarını vurgulayarak, teşekkür etti, kongrelerin de hayırlı olmasını diledi. TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar da Cumhur İttifakı’nın onurlu bir ittifak olduğunu dile getirerek, hizmetleri bu ittifakın gerçekleştirebileceğine işaret etti. Akar, kongrenin hayırlı olmasını temenni etti. Melikgazi Belediye Başkanı Mustafa Palancıoğlu ise rekor hizmetler gerçekleştirdiklerini ifade ederek, kongrenin hayırlı olmasını temenni etti. AK Parti Kayseri Milletvekili Ayşe Böhürler ve AK Parti İl Başkanı Fatih Üzüm de kongrenin Melikgazi için hayırlı ve bereketli olmasını dileyerek başarılı çalışmalar temennisinde bulundu. Başkan Büyükkılıç, güven tazeleyerek yeniden AK Parti Melikgazi İlçe Başkanı seçilen Tayyar Şahin’i tebrik etti ve kendisine başarılar diledi.
16 Kasım 2024 Cumartesi - 20:21 İmamoğlu’ndan DEM’li Ahmet Türk’e destek ziyareti Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, terör örgütü üyeliğinden aldığı ceza ve aynı suçtan sürdürülen soruşturma nedeniyle görevden alınan DEM’li belediye başkanı Ahmet Türk’e destek ziyaretinde bulundu. Türk tarafından Mardin’in Derik ilçesindeki Kasrı Kanco’da ağırlanan İmamoğlu, "Bu ülkenin güçlü bir barışı, huzuru ve geleceğinin en iyi şekilde olması için, birbiriyle gerçekten samimi konuşan insanların inşa edeceği bir dönemin varlığı için koşuyoruz" dedi. İmamoğlu’na Mardin ziyaretinde CHP Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen, Gül Çiftçi, TBB encümeninde görev alan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Serra Bucak, Doğan Hatun ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere eşlik etti. İmamoğlu ve Türk, yaklaşık 3 saat süren ağırlamanın ardından kameraların karşısına geçti. Ev sahibi sıfatıyla ilk konuşmayı yapan Ahmet Türk, “Türkiye’deki gelişmeleri hepimiz dikkatle izliyoruz. Kayyum siyasetiyle, bu ülkenin demokrasiye kavuşmasına imkan yok, olanak yok. Gönül isterdi ki; barışçıl, kucaklayıcı bir sürecin gelişmesidir. Adaletsizliğin, eşitsizliğin ortadan kalktığı bir sürecin gelişmesidir. Hepimiz, demokrasiye inananlar, bunun çabası içindeyiz. İnanıyorum ki, çok kısa bir sürede, bu ülkeye demokrasi gelir, halklarımız kucaklaşır, ötekileştirilen politikalardan vazgeçilir; adaletin ve eşitliğin olduğu bir düzen sağlanmış olur. Gönlünde barış yatan, bu ülkede kucaklaşmayı, kardeşliği esas alan herkesi misafir etmek istiyorum” dedi. Türkiye’de yerel demokrasinin çok güçlü olmasını ve yerelden büyük bir kalkınmayı hedefleyen ülke olmayı hedeflemek gerektiğini belirten İmamoğlu, "Yereldeki kalkınmanın da yegane adresi, açıkçası yerel yönetimlerdir. Yerel yönetimleri güçlendirmediğiniz zaman, ama bir belde ama bir ilçe ama il, büyükşehir fark etmez, orada gerçekten kalkınmayı sağlayamazsınız. Bu manada bütçe olarak güçlendirilmesini, yetkilerinin arttırılmasını, yereldeki o güçlü yapının varlığıyla ülkenin tamamına yayılacak olan zenginleşmeyi, insanların daha iyi bir eğitim almasından tutun, kreşlerinden, sosyal yardımlaşmasına varıncaya kadar yerel hizmetlerin en güçlü seviyeye ulaşması ki dünyadaki örnekleri de böyle, bu şekilde olabilir, bu şekilde mümkündür. Biz, ülkemizde yerelde güçlenmeyi, yerelde yetkilerin daha fazla olmasını konuşurken, ne yazık ki uzun yıllardır tam tersine bir süreci yaşadık. Yerelde yetkiler kısıtlandı. Hatta bugün Türkiye’de, artık yerel yönetimlerin bütçeleri, sadece maaş ödeme seviyesine kadar inecek şekilde bir basiretsizlik yaşanmakta. Şimdi biz bu sorunları çözmeyi, bu sorunları tekrardan iyileşmeye dönük bir seviyeye adım atmayı hesaplamak veya bu hedefleri koymak yerine, ne yazık ki Cumhuriyetimizin 101. yıl dönümünde, yani ikinci yüzyılına güçlü bir adım atalım derken, daha ilk günlerinde biz kayyumu konuşuyoruz. Yani seçme seçilme hakkının gasp edilmesini konuşuyoruz. Seçme seçilme hakkının yok sayılmasını konuşuyoruz. İnsanlarımızın yetkilerinin elinden alındığında, gerçekten bu ülkeye olan inancı azalıyor ve en fazla da bu ülkenin çocuklarını ve gençlerini etkiliyoruz. Onlar, geleceğe umutla bakmakta sıkıntı çekiyorlar” diye konuştu. "Türkiye yakın coğrafyanın örnek aldığı bir bölgedir" Türkiye’nin yakın coğrafya tarafından örnek alınan bir bölge olduğunu belirten İmamoğlu, "Türkiye, yaptıklarıyla ve yapacaklarıyla yakın coğrafyanın örnek aldığı bir bölgedir. Burada atacağımız güçlü, iyileştirici ve birleştirici adımların, yakın coğrafyamıza da bütün dünyaya da iyi geleceği sorumluluğunu taşımaktayız. Kiminle? 86 milyon vatandaşımızla. Kiminle? Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi’si, Sünni’si, her inanca sahip insanlarla. Süryani’si, Ermeni’si ve bu ülkede yaşayan her vatandaşın katkı sunacağı bir birlikteliğin, gerçekten bu coğrafyaya ve bütün dünyaya iyilik getireceğine olan inancımla, bugün Ahmet Türk başkanımızın evindeydik. Çok teşekkür ederiz" şeklinde konuştu.
CHP’den, AK Partili meclis üyelerinden ’aidat’ kesintisine açıklama: "İnsani bir hata"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 14:11 CHP’den, AK Partili meclis üyelerinden ’aidat’ kesintisine açıklama: "İnsani bir hata" Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanlığı, bazı AK Parti’li İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Üyeleri’nin huzur hakkı ödemelerinden aidat kesintisi yapılmış olduğunu kabul ederek, bankaya iletilen meclis üyeleri listesinde bir karışıklık olduğunu, söz konusunu kesintilerin geri iade edildiğini açıkladı. AK Partili İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Üyelerinden CHP İl Başkanlığı adına aidat, bağış adı altında kesinti yapılması üzerine AK Parti’den tepkiler geldi. Konuyla ilgili açıklama yapan CHP İzmir İl Başkanlığı, konunun çarpıtıldığını öne sürdü. Açıklamada, "İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi grubumuzda yer alan üyelerimiz, parti tüzüğümüz gereği, kendilerine ödenen huzur hakları içinden il başkanlığına aidat yatırmaktadır. Bu aidatların yatırılabilmesi için meclis üyelerinin listesi belediye tarafından ilgili bankaya gönderilir. Yaşanan son olayda, bankaya iletilen meclis üyeleri listesinde ’insani’ bir hata sebebiyle karışıklık meydana gelmiş ve bazı AKP’li meclis üyelerinin bilgileri Cumhuriyet Halk Partili meclis üyelerinin listesinin içinde yer almıştır. Bir liste karışıklığı sonucu, AKP’li birkaç meclis üyesinden bin 500 lira kesinti yapılarak il başkanlığımız hesabına aktarılmıştır. Olay banka kayıtlarında yer aldığı, yasal, resmi bir işlem olduğu için de yapılan hata tarafımızca tespit edilir edilmez müdahale edilmiş ve düzeltilmesi sağlanmıştır. Basit, insani bir hata yapan personelin listeleri karıştırması sonucunda meydana gelen yanlışlık il başkanlığımızın talimatıyla banka tarafından düzeltilmiş ve yapılan kesintiler meclis üyelerinin hesabına iade edilmiştir" denildi.
Dışişleri Bakanı Fidan Yunanistan’a gidiyor
06 Kasım 2024 Çarşamba - 13:00 Dışişleri Bakanı Fidan Yunanistan’a gidiyor Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Gerapetritis’in davet üzerine Yunanistan’a ziyaret gerçekleştirecek. Dışişleri Bakanı Fidan, Yunan mevkidaşı Gerapetritis’in daveti üzerine 8 Kasım’da Yunanistan’a bir çalışma ziyareti gerçekleştirecek. Bakan Fidan’ın Gerapetritis ile yapacağı görüşmede ikili ilişkiler ele alınarak, önümüzdeki yılın başlarında Ankara’da yapılması öngörülen Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) 6. Toplantısı’nın hazırlıkları gözden geçirilecek. Görüşmeler sonucunda Siyasi Diyalog ve Pozitif Gündem Ortak Eylem Planı toplantılarının tarihleri de belirlenecek. Dışişleri Bakanı Fidan’ın Yunanistan Dışişleri Bakanı Gerapetritis ile yakın bir çalışma ilişkisi mevcut. Dışişleri Bakanı Gerapetritis 5 Eylül 2023’te Ankara’ya bir çalışma ziyareti gerçekleştirirken, iki bakan çeşitli uluslararası toplantılarda da birçok kez bir araya geldi. Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkilerde olumlu yönde bir ivme yaşanıyor Türkiye ile Yunanistan arasındaki iş birliğinin geliştirilmesi ve meselelerin diyalog yoluyla ele alınması amacıyla YDİK, “Siyasi Diyalog”, “Pozitif Gündem Ortak Eylem Planı” ve “Güven Artırıcı Önlemler” gibi çeşitli mekanizmalar bulunuyor. Son iki yılda iki ülke arasındaki ilişkilerde olumlu yönde bir ivme yaşanıyor. YDİK 5. Toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in eş başkanlıklarında 7 Aralık 2023’te Atina’da düzenlenmişti. Dostane İlişkiler ve İyi Komşuluk Hakkında Atina Bildirgesi’nin yanı sıra, çeşitli alanlarda toplam 15 anlaşma, protokol, mutabakat zaptı, niyet beyanı ve ortak açıklama imzalanmıştı. Kısa bir süre sonra ise Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daveti üzerine 13 Mayıs tarihinde Ankara’ya bir çalışma ziyareti gerçekleştirmişti. İkili ticaret hacminde rekor seviye Türkiye-Yunanistan arasındaki ticaret hacminde 2023 yılında 5,8 milyar dolar ile yeni bir rekor kırıldı. Bu yılın sonunda rakamın 6 milyar dolara çıkması bekleniyor. İki ülke liderleri tarafından belirlenen ticaret hacminin 10 milyar dolara çıkarılması hedefi doğrultusunda çalışmalar sürdürülüyor. Ulaştırma ve turizm alanlarında da ilişkiler gelişirken, ilgili bakanların kasım ve aralık aylarında İstanbul ve Atina’da denizcilik ve turizm konulu toplantılar vesilesiyle bir araya gelmeleri öngörülüyor. Ulaştırma bakımından ayrıca İpsala-Kipi sınır kapısında ikinci köprü inşasına önümüzdeki dönemde başlanması bekleniyor. Turizm bağlamında ise Türkiye’ye yakın Yunan adalarına bu yıl başlatılan kapıda vize uygulaması, kazan-kazan yaklaşımının güzel bir örneğini oluşturuyor. Türkiye, iki ülke arasında önemli gündem maddelerinden birini oluşturan Ege’deki sorunların birbiriyle bağlantılı olduğu ve bir bütün halinde ele alınması gerektiği yönündeki tutumunu ve bu doğrultuda görüşmelere hazır olduğunu Yunan tarafına her fırsatta belirtmeye devam ediyor. Bu bağlamda Türkiye, Atina Bildirgesi’nin de lafzı ve ruhuna uygun şekilde söylemde ve sahada provokasyonlardan uzak durulmasına yönelik beklentisini Yunan tarafına iletmeyi sürdürüyor. Türkiye-Yunanistan ilişkilerindeki mevcut olumlu ivmenin Batı Trakya Türk Azınlığı’nın (BTTA) ve Selanik, Rodos ve İstanköy’deki Türk soydaşlarının durumuna da yansıması ile Türk azınlığa ve soydaşlara yönelik hak ihlallerinin sona ermesi yönündeki Türk tarafının beklentisi de Yunan tarafına iletilmeye devam ediliyor.
CHP lideri Özel: "Kırmızı çizgimiz toplumsal mutabakat olmalı"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:57 CHP lideri Özel: "Kırmızı çizgimiz toplumsal mutabakat olmalı" CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak temel yaklaşımımız şudur ki hiçbir Kürt, ’Ben ikinci sınıf vatandaş hissetmiyorum’ diyene kadar bu sorun demokratik yollarla çözülmelidir ama bu çözüm aranırken olmazsa olmaz kırmızı çizgimiz, toplumsal mutabakat olmalı" dedi. CHP Eskişehir İl Başkanlığı tarafından ‘Bilim ve Demokrasi Işığında Yükseköğretimi Yeniden Düşünmek’ başlıklı Yükseköğretim Buluşması programı düzenlendi. Programa CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partililer, akademisyenler ve üniversite öğrencileri katıldı. “Olağanüstü durumla karşı karşıyayız ve bu durumda olağan davranışlar sergilemek mümkün değil” Programda, kayyum atamaları hakkında konuşan CHP Lideri Özel, “Geçtiğimiz hafta Esenyurt’ta, Türkiye’nin en büyük ilçesinde, Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkanına kayyum atandı ve gündem bir anda tamamen buraya odaklandı. Biz de hafta sonu kampımızı iptal ederek bütçe görüşmeleri öncesinde partimizi kampa alıyoruz. Hem bütçeyi hem partimizin genel siyasetiyle meclis grubunun uyumunu konuştuğumuz, tartıştığımız ve nasıl bir bütçe dönemi geçireceğimizi, halkın bütçesini nasıl savunacağımızı ele aldığımız bir kamp yapıyoruz. Onu da iptal ederek İstanbul’a koştuk hep beraber. Merkez Yönetim Kurulu’nun başkanı olmak üzere meclis kurulumuzu, parti meclisimizi, yani partinin kurultay dışındaki bütün yetkili organlarına İstanbul’da topladık. Sonunda bir sonuç tespit ettik. Biz olağanüstü durumla karşı karşıyayız ve bu durumda olağan davranışlar sergilemek mümkün değil. Ben de bütün programlarımı iptal ettim ve yeni gelişmelere göre programları revize etmeye başladık” dedi. “YÖK’ü kaldırıp üniversiteleri özgürleştireceğiz" KYK yurtlarının yetersiz olduğunu ve öğrenciler açıkta kaldığını iddia eden Özgür Özel, “Türkiye’de KYK yurtları öğrencilerin sadece yüzde 13’ünü barındırabiliyor. Bu rakamın daha iyi olduğu Anadolu şehirleri var. En felaket durum İstanbul’da. Sadece yüzde 2,6. Yani üniversiteyi açıyorsun, öğrenciyi alıyorsun. Okula kaydını yaptırıyor, başını sokacak yer arıyor. 100 öğrenciden 97 buçuğuna İstanbul’da, ’Başının çaresine bak kardeşim’ diyor. Ya da Türkiye’de 100 öğrenciden 87’sine, ’Git nerede kalırsan kal’ diyor. Devlet olarak böyle yapıyorsun. Tabii buna koca bir ’Niye’ diye bakmak lazım. Örneğin finans modelleri tartışılır. İhtiyaç var mı, tartışılır. Bu ülkede boğaza köprü yapmaya paraları var, imkanları var. Finans bir şekilde bulduruyorlar, hepimizi borçlandırıyorlar. Yıllarca ödüyorlar falan. O tartışmaları ve eleştirileri hepsini bir kenara bırakarak tünele para var, köprüye para var, TOKİ’nin lüks konutlar yapmasına para var. Her şeye para var ama öğrenci yurduna para yok. TOKİ’ye bir talimatla bütün şehirlerde ihtiyaç kadar öğrenci yurdu yaptırmak o çok övünülen projelerin herhangi bir tanesine bulunacak kaynak da çözülebilecek bir iş. Bu ülkede kimse öğrenci yurduna kaynak aktarılmasına itiraz etmez ama yapmıyorlar. Niye? Son derece politik, son derece siyasi, son derece kötü niyetli. Çünkü başını sokamayan birinin karşısına bir cemaatin, bir tarikatın temsilcilerinin geçmesine, ’Hay hay, buyurun bizim yerimiz var’ demesine ve orada barınma sorunu çözülürken bir başka ilişkilenme biçimiyle o öğrencilerin kendi dünya görüşlerine göre kanalize edilmesini, onların kendilerine borçlandırılmasını ve ileride onların kendilerince belli noktalara taşınmasını planlayan ve bunu geçmişte başarmış olan FETÖ örgütü tek değil. Fethullahçı örgüt döndü kurşun sıktı, terör örgütü oldu, öyledir. En sert mücadeleye devam edilmeliydi ama henüz kuruşun sıkmamış olanlar veya kurşunu fiziki olarak sıkmak yerine başka türlü anayasal düzeni hedef alanlar, Cumhuriyeti hedef alanlar, kurucu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e husumet duyanların çeşitli kurumları ele geçirmekte olduğunu, onu da yine öğrenci yurtlarından başlayarak yaptıklarının altını kalın çizgilerle çizmek isterim. Biz ne yapacağız? Biz YÖK’ü kaldırıp, bu üniversitelerin sırtında bir yük olmaktan çıkarıp, üniversiteleri özgürleştireceğiz. Üniversitelerin hem bilimsel hem yönetsel özerkliğini sağlayacağız ve anayasal güvence altına alacağız” diye konuştu. “Ahmet Türk’e kayyum atayacak kadar ileri gidebiliyorlar” Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk’ün görevden alınarak yerine kayyum atanmasına da değinin CHP Genel Başkanı Özgür Özel, şu ifadeleri kullandı: “Ben 2011’de CHP’nin Cezaevi Komisyonu Üyesi olarak aynı ziyarette hem Cumhuriyet Halk Partisi’nden Mustafa Balbay’dan haber alıp hem Milliyetçi Hareket Partisi’nden seçilmiş milletvekilini hem de o günkü HDP bugünkü DEM çizgisinden seçilmiş 4 milletvekilini aynı Silivri Cezaevi’nde ziyaret ediyorum. Aynı rapor yazılıyor, aynı gazetelerde haberleştiriliyor. O milletvekillerinin FETÖ’cülerin kumpasıyla içeride tutulduğunu ve bizim haklı, o gün tuttuğu pozisyon itibariyle Tayyip Bey’in haksız olduğunu söyledik. O günlerin kudretli savcısı Zekeriya Öz, ülkeyi nasıl terk etti kimse bilmiyor ama bir fare gibi kaçtı. Şimdi başka savcılar var. Yeni kumpaslar kuruyorlar ve tek hedefleri var, bir pazarlık. Ama Esenyurt’taki CHP’li belediye başkanına, Mardin’deki Ahmet Türk’e kayyum atayacak kadar ileri gidebiliyorlar. Biz samimi bir yerden bakıyoruz, diyoruz, ’Bir sorun konuşulacaksa gelin mecliste konuşulsun.’ Masanın etrafında tüm siyasi partiler yerlerini almalıdır. Açık ve şeffaf olunmalıdır, toplumsal mutabakat sağlanmalıdır. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak, temel yaklaşımımız şudur ki hiçbir Kürt, ’Ben ikinci sınıf vatandaş hissetmiyorum’ diyene kadar bu sorun demokratik yollarla çözülmelidir ama bu çözüm aranırken olmazsa olmaz kırmızı çizgimiz, toplumsal mutabakat olmalı.”
Bakan Yumaklı: "1 milyon 100 bin denetim gerçekleştirdik"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:49 Bakan Yumaklı: "1 milyon 100 bin denetim gerçekleştirdik" Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Vatandaşlarımızın sağlıklı ve güvenilir gıdaya ulaşması için denetim ve kontrollere aralıksız devam ediyoruz. 2024 yılı Ekim sonu itibarıyla 1 milyon 100 bin denetim gerçekleştirdik” dedi. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığının 2025 yılı bütçesine ilişkin sunum yaptı. Sıcaklık artışı ve düşen yağış miktarıyla Türkiye’de su kaynaklarının azalmakta olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, “Ayrıca ülkemizde kentleşme oranı ise son 50 yılda hızlı bir artış göstermektedir. Tarımsal üretimimiz üzerinde baskı oluşturan bu unsurların yanında, ülkemiz nüfusunun 2050 yılında yaklaşık 100 milyona ulaşması beklenmektedir. Tarımsal üretimi etkileyen koşulların hızla değiştiği ve gıdaya olan talebin arttığı bu yeni dönemde Türkiye Yüzyılı’na uygun bir vizyon ortaya koyduk. Bu vizyonumuzu iklim değişikliği, afetler, nüfus artışı, jeopolitik riskler gibi zorlukları dikkate alarak toprak ve su kaynaklarımızın sürdürülebilirliğini ve gıda arz güvenliğini sağlamaya yönelik oluşturduk. Bu zorluklara sahip olduğumuz üretim gücünün yanı sıra, verimliliği, kaliteyi, kayıtlılığı ve sektöre yatırımı artırarak cevap veriyoruz” dedi. "Hedefimiz kayıtlılık oranını yüzde 100’e çıkarmaktır" Çiftçi Kayıt Sistemi’ne başvuru sürecini ve şartlarını kolaylaştırdıklarını anlatan Bakan Yumaklı, “Böylece 2024 üretim yılında kayıtlı üretici sayısında yüzde 4,1 ve tarımsal alanda yüzde 5,5 artış sağladık. Hedefimiz kayıtlılık oranını yüzde 100’e çıkarmaktır. Tarım politikalarına temel teşkil edecek veri setlerinin üretilmesi amacıyla TÜİK ile tarım sayımı çalışmalarına başladık. Bakanlığımız bilişim alt yapısını üretim planlaması çalışmalarını yürütebilecek şekilde geliştirdik” ifadelerini kullandı. "35 milyon ton olan hububat üretimini 39,5 milyon tona ulaştırmayı hedefliyoruz" Planlama yaparken stratejik ürünlerde gıda arz güvenliği ve tarıma dayalı sanayiye hammadde temini gibi etkenleri dikkate aldıklarını aktaran Bakan Yumaklı, “Son beş yılda ortalama 35 milyon ton olan hububat üretimini 39,5 milyon tona, 1,2 milyon ton olan baklagil üretimini 1,4 milyon tona, 4,6 milyon ton olan yağlı tohumlu bitkiler üretimini ise 5,6 milyon tona ulaştırmayı hedefliyoruz” diye konuştu. "Büyükbaş hayvan varlığını 16,6 milyondan 17,7 milyon başa çıkarmayı hedefliyoruz" Hayvancılık sektöründeki hedefleri de paylaşan Bakan Yumaklı, “3 yıllık planlama dönemi sonunda büyükbaş hayvan varlığını 16,6 milyondan 17,7 milyon başa, küçükbaş hayvan varlığını 52,4 milyondan 61,1 milyon başa, kanatlı eti üretimini ise 2,5 milyon tondan 2,6 milyon tona çıkarmayı hedefliyoruz. Planlama dönemi sonunda et ithalatını ülke gündeminden çıkaracağız” şeklinde konuştu. Yeni tarımsal destekleme modelini hayata geçirdiklerini ifade eden Bakan Yumaklı, “Yeni modelde tarımsal destekleri sade ve daha etkin hale getirdik. Bitkisel üretim desteklerini 21 kalemden 3 ana kaleme, hayvancılık desteklerini 22 kalemden 7 ana kaleme, su ürünleri desteklerini ise 15 kalemden 2 ana kaleme indirdik. İlk defa destek tutarlarını üretim döneminden önce ve 3 yıllık olarak açıkladık” dedi. "Yem bitkisi üreten üreticilerimize ilave yüzde 50 destek vereceğiz" Bakan Yumaklı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Temel ve planlı üretim desteğine ilave olarak yer altı su kısıtı bulunan 52 ilçede az su tüketen arpa, buğday, yağlık ayçiçeği, mercimek, nohut, aspir, fiğ ve yem bezelyesi yetiştiren üreticilerimize su kısıtı desteği vereceğiz. Bu ilçelerde belirlenen ürünleri üreten çiftçilerimizin hem gübre hem de mazot maliyetinin tamamını karşılamış olacağız. Süt üretim bölgelerinde yem bitkisi üreten üreticilerimize ilave yüzde 50 destek vereceğiz. Bunlara ilave olarak belirli ürünlerde sertifikalı tohum ve fidan kullanımı, organik ve iyi tarım uygulamaları gibi faaliyetler için üretimi geliştirme desteği vereceğiz. Bu kapsamda kamu tarafından ıslah edilen milli tohumla üretim yapan çiftçilerimize de ilave destek vereceğiz.” Tarım sigortasına ilişkin de konuşan Bakan Yumaklı, “Tarım sigortası poliçelerinde sözleşmeli üretim yapan üreticilerimize yüzde 5 ilave indirim uygulanmaktadır. 2025 yılında bu oranı yüzde 15’e çıkaracağız. Sözleşmeli üretim yapan üreticilerimize sübvansiyonlu kredilerde yüzde 15 ilave faiz indirimi sağlıyoruz” dedi. Bakan Yumaklı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “IPARD ve Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı gibi projelerle işletmelerimizin yatırımlarını teşvik ediyor ve alt yapısını iyileştiriyoruz. Çiftçilerimizin teknoloji ve makine kullanımını artırıyoruz. Üreticilerimizin pazarlama kabiliyetlerini geliştiriyoruz. Bu programlar sayesinde 2006-2024 yılları arasında proje sayısı 95 bine, sağlanan istihdam 277 bine, verilen hibe 116,4 milyar TL’ye ulaşmıştır. Bu yıl uygulamaya başladığımız IPARD III Programı ile 2024 yılı içerisinde 251 milyon euro bütçeli beş çağrıya çıktık. Başvuru süreci tamamlanan birinci çağrı döneminde 249 projeyi destek kapsamına aldık. Böylece 2,3 milyar TL hibeyle sektöre 5 milyar TL yatırım yapılmasını sağlamış olacağız.” "Sulanan arazi miktarını 47,9 milyon dekardan 72 milyon dekara ulaştırdık" Bakan Yumaklı, "10 bin 657 tesisi hizmete alarak güncel rakamlarla 2,4 trilyon TL yatırım yaptık. Su depolama hacmimizi 133,1 milyar metreküpten 183,4 milyar metreküpe, sulanan arazi miktarını 47,9 milyon dekardan 72 milyon dekara, yıllık sağlanan içme suyu miktarını 2 milyar metreküpten 5,4 milyar metreküpe, toplulaştırılan arazi miktarını 4,5 milyon dekardan 75,8 milyon dekara ulaştırdık. Suyun verimli kullanılması kapsamında sulanan alanlar içerisinde modern sulama sistemleri kullanma oranını yüzde 6’dan yüzde 35’e çıkardık. 2028 yılına kadar bu oranı yüzde 45’lere çıkaracağız” diye konuştu. Bakan Yumaklı, 2025 yılında hayata geçirilecek projelere ilişkin, “41 baraj, 6 HES, 11 gölet ve bent, 70 sulama tesisi, 15 içme suyu tesisi, 162 taşkın kontrol tesisi, 2 atık su tesisi olmak üzere toplam 307 tesisle 14 arazi toplulaştırma projesini tamamlayarak milletimizin hizmetine sunacağız” dedi. "73 ton olan havadan su atma kapasitemizi 438 tona yükselttik" Türkiye’nin orman yangınlarına müdahaledeki gücüne dikkati çeken Bakan Yumaklı, “2002 yılında 73 ton olan havadan su atma kapasitemizi, rezerv güçler dahil 27 uçak ve 105 helikopterle toplam 438 tona, arazöz sayısını 650’den bin 686’ya, iş makinesi sayısını ise 140’tan 831’e çıkardık” şeklinde konuştu. "40 dakika olan yangınlara ilk müdahale süresini 11 dakikaya kadar düşürdük" Yumaklı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ayrıca 2 bin 655 yangına ilk müdahale aracını ve 14 insansız hava aracını hizmete aldık. İnsansız hava aracı kullanan Avrupa’da ilk, dünyada 2’nci ülkeyiz. Ormanlarımızı 184’ü akıllı olmak üzere 776 kuleden 24 saat gözetliyoruz. Orman yangınlarında helikopter ve arazözlerin su alma süresini kısaltmak amacıyla 4 bin 796 yangın havuzu ve gölet inşa ettik. Böylece 40 dakika olan yangınlara ilk müdahale süresini 11 dakikaya kadar düşürdük. 25 bin orman kahramanımız, 127 bin gönüllümüzle yangınlarla mücadele ediyor ve zarar görmüş orman alanlarının tamamını ağaçlandırıyoruz.” "106 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik" Türkiye’nin son 22 yılda bitkisel üretimi ile 106 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğini belirten Bakan Yumaklı, “2023 yılında 68,5 milyar dolar tarımsal hasılayla Avrupa’da birinci, dünyada ise dokuzuncu sıradayız. Ülkemiz dünya bitkisel üretiminde 7 üründe birinci ve 6 üründe ikincidir. Geçen yıl 31 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Son 22 yılda ülke olarak hem kendi gıda ihtiyacımızı karşıladık hem de 106 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik” ifadelerini kullandı. "Bitkisel üretimimiz 138,6 milyon tona yükselmiştir" Yumaklı, "2002 yılında 98 milyon ton olan bitkisel üretimimiz yüzde 41 artışla 2023 yılında 138,6 milyon tona yükselmiştir. Bu miktar Cumhuriyet tarihinin üretim rekorudur. Bitkisel üretimde verimlilik artışına yönelik yürüttüğümüz çalışmalarla bugüne kadar kuraklığa ve soğuğa toleranslı 79 bitki çeşidi geliştirdik” diye konuştu. "Yem bitkileri ekiliş alanı 760 bin hektardan 2,7 milyon hektara yükseldi" Yumaklı, "Son 22 yılda 2,2 milyon hektar alanda Çayır Mera Islah ve Amenajman Projesi uyguladık. Yem bitkileri ekiliş alanı ise 760 bin hektardan 2,7 milyon hektara yükseldi. Bitki hastalık ve zararlılarıyla mücadele kapsamında biyolojik ve biyoteknik mücadele yapan üreticilerimizi 2010 yılından itibaren destekliyoruz. Burada uygulama alanımızı 15 kat artırdık” dedi. "Ülkemiz su ürünleri yetiştiriciliğinde Avrupa’da 2’nci, dünyada 16’ncı sıradadır" Türkiye’deki hayvan varlığının sayısını da açıklayan Bakan Yumaklı, “Son 22 yılda hayvan varlığımızı büyükbaşta yüzde 67,7 artışla 16,6 milyona, küçükbaşta yüzde 64,3 artışla 52,4 milyona, kanatlıda yüzde 48,9 artışla 373,8 milyona, arılı kovanı yüzde 119 artışla 9,2 milyon adede ulaştırdık” şeklinde konuştu. Su ürünleri üretiminde ivmenin arttığını söyleyen Yumaklı, “2002 yılında 61 bin tondu 2023 yılında 9 katına çıkararak 556 bin tona ulaştı. Ülkemiz su ürünleri yetiştiriciliğinde Avrupa’da 2’nci, dünyada 16’ncı sıradadır. Uluslararası pazarda marka değerine sahip Türk somonu üretimimiz, geçen yıla göre yüzde 45 artarak 66 bin tonu geçti. 100’e yakın ülkeye 1,7 milyar dolar su ürünleri ihracatı gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı. "1 milyon 100 bin denetim gerçekleştirdik" Sağlıklı bir gelecek için güvenilir gıdaya ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Yumaklı, şöyle konuştu: “Vatandaşlarımızın sağlıklı ve güvenilir gıdaya ulaşması için denetim ve kontrollere aralıksız devam ediyoruz. 2024 yılı Ekim sonu itibarıyla 1 milyon 100 bin denetim gerçekleştirdik. Bugüne kadar taklit veya tağşiş yapılan ve insan sağlığını tehlikeye düşürecek gıdalar, periyodu belli olmayan zamanlarda toplu şekilde kamuoyuna açıklanıyordu. Şimdi bu duyuruları elektronik ortamda tüketicilerimizle anlık olarak paylaştığımız bir sisteme geçtik. Gıda işletmelerinin denetim durumunun tüketicilerimiz tarafından da takip edilmesine olanak tanıyan Gıda İşletmeleri Karekod Uygulaması’nı hayata geçirdik. 2025 yılında bu uygulamayı zorunlu hale getireceğiz.” "2023 yılı Sayıştay denetim raporlarında kamu zararına yönelik bir bulgu bulunmuyor" Bakan Yumaklı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sayıştay denetimini ve düzenlenen raporları titizlikle dikkate alıyor, Bakanlığımıza tahsis edilen kaynakların etkin ve verimli şekilde kullanılması için her türlü çalışmayı yapıyoruz. 2023 yılı Sayıştay denetim raporlarında kamu zararına yönelik bir bulgu bulunmuyor. Bakanlık olarak bağlı, ilgili ve koordine ettiğimiz kuruluşların Sayıştay raporlarını da yakından takip ediyoruz.” "Bakanlığımız bütçesi yüzde 55 artarak 438 milyar TL olacaktır" Bakan Yumaklı, bakanlığın 2025 yılı faaliyetlerini yürütebilmek için ihtiyaç duyulan bütçeyi de belirterek, şunları kaydetti: “Bağlı kuruluşlarımızla birlikte 178 milyar TL yatırım yapmayı, tarımsal destek tutarını 135 milyar TL’ye çıkarmayı ve depremden etkilenen illerimiz için de 11,5 milyar TL kaynak kullanmayı hedefliyoruz. Gazi Meclisimiz de uygun görürse Bakanlığımız bütçesi bir önceki yıla göre yüzde 55 artarak 438 milyar TL olacaktır.”
Özgür Özel: "Türkiye’de yaşanan bütün meseleler demokrasi sorunudur"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:32 Özgür Özel: "Türkiye’de yaşanan bütün meseleler demokrasi sorunudur" Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, "Türkiye’de yaşanan bütün meseleler demokrasi sorunudur" dedi. Eskişehir’de düzenlenen ‘Yükseköğretim Buluşmasına’ katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, gündeme dair konulara da değindi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi hedef alan Özel, “Dün Bahçeli’nin açıklamaları ile birlikte bir gerçek ortaya çıktı. Bir anda gündeme bir bomba düşüyor. İlk önce ‘Gel anayasa değiştirelim dediler’, o kapıyı kapattık. Sonra ’İsrail Türkiye’ye saldıracak’ dediler. Kapalı oturuma çağırdık. Anlatın dedik, anlatamadılar. O gündemden Türkiye’yi bir şekilde kurtardık. Yoksa her akşam İsrail ile Türkiye’nin firkateyni sayılarını, F-35 ile F-16’ları karşılaştırmaya meyil etmiş bir medya düzeni vardı. ‘Kürt sorunu yoktur, ama Türkiye’nin terör sorunu vardır. Onu bitirmek içinde birisi gelmelidir. Kürsüye çıkmalıdır. Bir konuşma yapmalıdır. Bütün sorunlar bitmelidir’ diyen bir anlayış dün ağzındaki baklayı çıkardı. Ne dedi? ‘Abdullah Öcalan gelse konuşsa, umut hakkından yararlansa, yani serbest kalsa. Bir yandan da anayasa değişse, Recep Tayyip Erdoğan yeniden bu ülkenin cumhurbaşkanı olsa, ondan başka bir seçenek yoktur’ dedi. Recep Tayyip Erdoğan’ı iktidarda tutabilmek için Devlet Bahçeli, Abdullah Öcalan’ı serbest bırakmayı bile göze alabilirmiş. Buradaki mesele, Türkiye’de yaşanan bütün meseleler demokrasi sorunudur. Türkiye iyi olsun diye değil, birileri iktidarı korusun diye bir bakış açısı var. ’Türkiye’nin Kürt sorunu yoktur’ diyor, ama Erdoğan’ın kürk sorunu vardır. Türkiye’de Türkler ile Kürtler dost olsun, ben bu dostluğu önemsiyorum, hedefimiz dost değil, hedefimiz Erdoğan’a yeniden bir post diyor. Oturduğu postu kaybetmesin diyor” ifadelerini kullandı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş: "Türkiye olarak, bugün Gine’nin,  siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda elde ettiği kazanımları büyük bir ilgiyle takip ediyoruz"
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:26 Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş: "Türkiye olarak, bugün Gine’nin, siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda elde ettiği kazanımları büyük bir ilgiyle takip ediyoruz" Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş "Türkiye olarak, bugün Gine’nin, siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda elde ettiği kazanımları büyük bir ilgiyle takip ediyoruz" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Ticaret Bakanlığında düzenlenen Türkiye-Gine KEK. 4. Dönem Toplantısı Kapanış Oturumu’na katıldı. Bakan Göktaş, 2019’daki 3. Dönem KEK toplantısından yaklaşık 5 yıl sonra iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin değerlendirildiği bu toplantının önemine dikkat çekti. 2 gün süren toplantılar, her şeyden önce iki ülke arasındaki ilişkileri çok daha ileri seviyelere çıkarma kararlılığının bir göstergesi olduğunu ifade etti. Bakan Göktaş, Gine Dışişleri ve Afrika Entegrasyon Bakanı Dr. Marissanda Kouyate, yapmış oldukları görüşmede ikili ticari ve ekonomik ilişkilerimizi değerlendirme imkanı bulduklarını bildirdi. Afrika ülkeleri ile ilişkilerini her geçen yıl daha da güçlendiren Türkiye, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ortaya koyduğu Afrika vizyonu çerçevesinde siyasi, ekonomik, diplomatik ve kültürel iş birliği alanlarında önemli adımlar attığını belirten Göktaş, "Bugün, Türkiye’nin ’birlikte kazanma’ odaklı, insanı temel alan, eşitlikçi ve adil yaklaşımı, Afrika ülkeleri tarafından daha önce hiç karşılaşılmamış bir ilişkiyi çağırıyoruz. Kazan kazan ilişkisi çerçevesinde birlikte kazanalım ve güçlenelim, yürüyelim, daha ileriye birlikte gidelim anlayışıyla bu ilişkiyi sürdürmeye devam ediyoruz. Şu an itibariyle 44 ülkede bulunan büyükelçiliklerimiz, 31 ülkede görev yapan ticari müşavirliklerimiz ve DEİK tarafından kurulan 48 iş konseyimizle iş birliği alanlarımızı genişletmek üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz" diye konuştu. "Türkiye olarak, bugün Gine’nin, siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda elde ettiği kazanımları büyük bir ilgiyle takip ediyoruz" Afrika ülkeleriyle olan ticari ilişkilerinin, karşılıklı fayda ve kazan-kazan ilkelerini temel alarak ilerlemeye devam ettiğini vurgulayan Göktaş, "Türkiye olarak, bugün Gine’nin, siyasi, ekonomik ve sosyal alanlarda elde ettiği kazanımları büyük bir ilgiyle takip ediyoruz. Gine’yi, sadece önemli bir aktör olarak değil, aynı zamanda Afrika’nın yükselen değerinden, öne çıkan ülkelerinden biri olarak görüyoruz. Yatırımlarımızla iki ülke arasındaki bağ, her geçen gün daha da kuvvetleniyor. Bugün Gine’de yaşayan 300 vatandaşımız, Türkiye’de bulunan 825 Gineli kardeşimiz iki ülke arasında oluşan dostluk köprüsünün önemli parçası haline gelmiştir. Türkiye’nin köklü üniversitelerinde eğitim gören 693 Gineli öğrencinin geleceklerine katkıda bulunurken aynı zamanda ülkelerimizin yarınlarına güçlü bir yatırım yapıyoruz. Ayrıca, Türkiye Maarif Vakfımızın Gine’nin başkenti Konakri’de bulunan okulları ve yurtlarıyla dost ve kardeş Gine’nin çocuklarını ve gençlerini destekleyerek ülkelerimiz arasındaki ilişkileri daha da sağlamlaştırıyor" ifadelerini kullandı. Eğitim politikalarımızın yanı sıra Gine ile ticaret hacmimizi de her geçen gün daha da büyüttüklerini dile getiren Göktaş, "Bu kapsamda 2023 yılında Gine ile 163 milyon dolar değerinde ihracat ve 43 milyon dolar değerindeki ithalat ile ikili ticaret hacmimiz 206 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. 2024 yılının ilk dokuz ayında da devam eden yükseliş çizgisini görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Nitekim ikili ticaret hacmimiz, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 18’lik bir artış kaydederek yaklaşık 182 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Müteahhitlik firmalarımız Gine’de bugüne kadar 220 milyon dolar tutarında 12 proje üstlendi. Bugün, Gine’de Konakri Limanı bir Türk firması tarafından işletiliyor. Şu ana kadar Türk firmalarının başarıyla gerçekleştirdiği projelerin verdiği güvenle yeni iş birliklerine açık olduğumuzu özellikle vurgulamak isterim. Önümüzdeki dönemde Türk firmalarının başta madencilik olmak üzere enerji, turizm gibi alanlarda daha fazla yer alacağına inanıyorum. Bu rakamların, ticari ve ekonomik ilişkilerimizin gerçek potansiyelini yansıtmadığı hususunda hemfikir olduğumuzu düşünüyorum" şeklinde konuştu. "İkili ekonomik ve ticari ilişkilerimizi geliştirmeye yönelik her bir projeyi ve KEK Toplantısı’nda mutabık kalınan tüm hususları kararlılıkla takip edeceğimizden hiç şüpheniz olmasın." Bakan Göktaş, Gine ile dostluk temelinde, ticari ve ekonomik ilişkilerimizi karşılıklı fayda sağlayacak şekilde geliştirerek, yatırımlar ve müteahhitlik gibi alanlarda iş birliğimizi artırmayı hedeflerini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Bu anlamda, 2019’da yürürlüğe giren Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’nın yatırım alanında ikili iş birliğimizin hukuki temelini oluşturmasından memnuniyet duyuyoruz. Ayrıca, Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması’nın gündeme alınarak müzakerelere başlanmasının faydalı olacağı kanaatindeyiz. İş birliklerimiz kapsamında son olarak, ailelerin korunması ve güçlendirilmesi, kadınların, çocukların, engellilerin ve yaşlıların desteklenmesine dair tecrübelerimizi paylaşmanın iki ülke için de yararlı olacağına inanıyoruz. İkili ekonomik ve ticari ilişkilerimizi geliştirmeye yönelik her bir projeyi ve KEK Toplantısı’nda mutabık kalınan tüm hususları kararlılıkla takip edeceğimizden hiç şüpheniz olmasın." Bugün uzmanların ekonomik, bilimsel ve teknik ilişkilerimizi daha da ileriye taşımak amacıyla çeşitli alanlarda toplantılar gerçekleştirdiğini ifade eden Göktaş, "Ticaret, sanayi, tarım, balıkçılık ve taşımacılık gibi sektörler kapsamında görüşmeler yapıldı. Küçük ve orta boy işletmeler, iletişim, eğitim ve yükseköğretim konuları ele alındı. Yüksek Öğretim alanında bir anlaşma imzalanması planlamaktadır. Tüm bu hususların yanı sıra bilimsel araştırmalar, kültür, turizm ve sağlık gibi alanlarda da iki ülke arasında iş birliği, tecrübe paylaşımı ve teknik yardımların genişletilmesi konularında mutabakata varıldı. Biraz sonra imzalayacağımız toplantı tutanağının iki ülke arasında kurulacak yeni projelere, yatırımlara ve iş birliklerine vesile olmasını diliyorum. İki dost ülkenin birlikte atacağı her adım, sadece ülkelerimizin ekonomilerini değil, dostluğunu ve kardeşliğini de güçlendireceğine inanıyorum. Bugünkü toplantıları gerçekleştiren teknik heyetlerimiz başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum" açıklamalarında bulundu. Türk topraklarında olmaktan onur duyduğunu belirten Gine Dışişleri ve Afrika Entegrasyon Bakanı Dr. Marissanda Kouyate, Türkiye’nin Gine’ye yönelik gerçekleştirdiği yatırımların gelecek için umut verici olduğunu kaydetti.
Şehzadeler’den temizlik işlerine büyük yatırım
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:17 Şehzadeler’den temizlik işlerine büyük yatırım Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Durbay, Kasım Ayı Meclis Toplantısı’nda, Şehzadeler’in temizliği için yapılan çalışmaları ve yeni çöp konteynerleri ile yeni temizlik araçlarının kazandırılmasını değerlendirdi. Başkan Durbay, vatandaşlara çevre temizliği konusunda sorumluluk çağrısında bulundu. Şehzadeler Belediyesi Kasım Ayı Meclis Toplantısı, Belediye Başkanı Gülşah Durbay başkanlığında Kültür Sitesi Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Şehitler için saygı duruşunda bulunulması ve ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıda Başkan Durbay, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Esenyurt, Mardin, Halfeti ve Batman’daki belediyelere kayyım atanmasını kınayan Başkan Durbay, ilçenin temizliği için yapılan çalışmalara dair önemli açıklamalarda bulundu. "Yoğun çalışıyoruz, sorumluluk hepimizin" Başkan Durbay, göreve geldikleri günden itibaren şehrin temizliği için yoğun mesai harcadıklarını belirterek ilçenin yüksek nüfus yoğunluğu ve yoğun yaya trafiği nedeniyle temizlik çalışmalarının Manisa’nın diğer ilçelerine kıyasla daha titizlikle yürütüldüğünü ifade etti. Sınırlı bütçeye rağmen temizlik faaliyetlerine devam ettiklerini belirten Başkan Durbay, Manisa Büyükşehir Belediyesi ile yapılan iş birliğiyle şehre 500 yeni çöp konteyneri kazandırdıklarını ve eski, hasarlı konteynerlerin değiştirilmesine başlandığını duyurdu. Başkan Durbay, ilçede çöp konteynerlerinin yetersiz kaldığı noktalara ilave konteynerler konulmaya başlandığını da ifade ederek, “Eskimiş ve sık sık arıza yapan çöp kamyonlarımızı yenilemek için on sekiz yeni araç kazandırma görüşmelerimizde sona yaklaştık. Temizlik personelimize verilecek eğitimlerle de daha verimli bir çalışma ortamı sağlamayı hedefliyoruz” dedi. “Ceza uygulamak istemiyoruz” Başkan Durbay, yalnızca belediyenin çabalarının yeterli olamayacağını vurgulayarak tüm yurttaşlara çevre temizliğinde hassasiyet çağrısında bulundu. “Biz ne kadar çabalasak da çöp tenekesi yerine yere atılan çöpler, emeğimizi boşa çıkarmaktadır. Şehrimizi temiz tutmak, hepimizin sorumluluğu. Ekonomik şartlar nedeniyle vatandaşlarımıza ceza uygulamak istemiyoruz ancak çevreyi kirletenlere karşı başka çaremiz kalmayacağını belirtmek isterim.” diye konuştu. 23 gündem maddesinin görüşüldüğü toplantıda, Şehzadeler Belediyesi’nin Uşak ili Karahallı Belediyesi ve Adana ili Ceyhan Belediyesi ile kardeş belediye olması da oy birliği ile kabul edildi.
Turgutlu Stadı Mardin maçıyla açılacak
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:13 Turgutlu Stadı Mardin maçıyla açılacak Turgutlu Belediyesi Kasım Ayı Meclis Toplantısı, Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın’ın başkanlığında yapıldı. Kasım Ayı Meclis Toplantısında toplam 14 madde görüşülüp karara bağlandı. Başkan Akın toplantıda yaptığı açıklamada uzun yıllardır yapımı tamamlanmasına rağmen açılamayan Turgutlu Stadının 24 Kasım’da oynanacak olan Turgutluspor Mardin 1969 Spor maçıyla birlikte açılmasını beklediklerini söyledi. Kasım Ayı Meclis Toplantısı Başkan Çetin Akın’ın açılış konuşmasıyla başladı. Konuşmasında, “Turgutlu’muzda attığımız her adımda, ortaya koyduğumuz her çalışmada Ata’mızın bizlere vermiş olduğu değerleri yerine getiriyor, O’nun yolunu takip ediyor ve O’nun ilkelerini yaşatıyoruz. Naçiz vücudu toprak olsa da en büyük eserim dediği Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacak ve sonsuza kadar var olacaktır. 86 yıl önce sonsuzluğa uğurladığımız eşsiz lider Büyük Atatürk’ü içimizde her geçen gün katbekat büyüyen sevgiyle, gururla ve hasretle anıyor, aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum” diyen Başkan Çetin Akın, Atatürk’ü ebediyete intikal edişinin 86. yılında andı. Başkan Çetin Akın konuşmasında 24 Kasım Öğretmenler Günü, saltanatın kaldırılması, harf devrimi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluş yıl dönümünü kutladı. Başkan Akın, “Belediye başkanlarının görevden alınması seçmen iradesini yok saymaktır. Son zamanlarda gerçekleşen kayyum atamaları demokrasiden uzaklaşmanın göstergesi, aynı zamanda halk iradesine yapılmış açık bir müdahaledir. Seçilmişlerin hukukunu yok edip atanmışlar düzenine geçmek kabul edilemez. Bu kirli oyunlara karşı halkımızın iradesini savunacağız” sözleriyle kayyum atamaları ile ilgili düşüncelerine de yer verdi. Başkan Akın ayrıca son zamanlarda artış gösteren kadın ve çocuk cinayetlerine dikkat çekerek şu ifadelere yer verdi: “Toplum olarak hemen her gün vahşet haberlerine, korkunç gelişmelere tanık olmak durumunda kalıyor ve kahroluyoruz. Maddi çıkarlar için bebeklerin bile yaşam hakkının elinden alındığı bu korkunç sistemi lanetliyor, ellerinde bebek kanı olan bu ahlaksızların, bu vicdansızların en ağır şekilde cezalandırılmasını umuyorum. Ayrıca; bu olayın gün yüzüne çıkması için kendisinin ve ailesinin canını ortaya koyan cesur savcımızı da kutluyorum. 2024 yılının bitmesine sayılı günler kala, kayıtlara geçmiş 344 kadın cinayeti var, gerçekten alarm verici bir durum. Bu cinayetlerden biri, maalesef Alaşehir ilçemizde hemşehrimiz Pelin Karaca, sevgilisi tarafından vahşice katledilmesiyle gerçekleşti. Artık toplumun her kesiminden bu vahşete dur demek için ses çıkması şart, tahammülümüz kalmadı. Cezasızlık suçluları teşvik ediyor, özellikle kadın ve çocukları tehlikeye atıyor. İlgili tüm kişi ve kurumları acilen görevlerini yapmaya davet ediyorum. Yaşanılan cinayetlerin, şiddetlerin ve tacizlerin cezasızlık politikalarına karşı kadın mücadelesinin yanında olmaya devam edeceğiz.” Başkan Akın’dan Turgutluspor açıklaması Başkan Çetin Akın, Kasım Ayı Meclis Toplantısında son zamanlarda gündemi meşgul eden Turgutluspor ile ilgili açıklamalarda bulundu. Başkan Akın açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Maalesef futbol çok pahalı bir oyun, dipsiz bir kuyu. Ülkenin bu ekonomik sıkıntılarında kaynak oluşturmakta, bu işi sahiplenmekte zorluk çekiyorum. En son iyi niyetlerle yaptığımız çağrıda da gelen arkadaşlar süreci doğru yönetemediler ve takım zor durumda, borçları var. Seçim döneminde bütün siyasiler gittiler Turgutluspor üzerinden siyaset yaptılar. Doğru ilerleyen bir takımımız vardı o dönemde; çocukların kafalarını bulandırdılar, bir takım açıklamalar yaptılar. Buradan tüm Turgutlu halkına, o seçim dönemlerinde çıkıp baklava götüren siyasetçilere sesleniyorum; ‘Gelin el birliğiyle ve hep beraber Turgutluspor’a sahip çıkalım, Turgutluspor hepimizin markası.’ Bunun üzerinden siyaset yapan arkadaşlara tekrar sesleniyorum. Seçim dönemlerinde verdiğiniz vaatleri gelin gerçekleştirelim. Kapımız açık, burada görev almak isteyen kim varsa hiçbir siyasi parti ayrımı yapmadan herkese kapımız açık. Turgutluspor’u Seçim dönemlerinde sevip, seçim bittikten sonra terk eden arkadaşlar gelsinler burada Turgutluspor. Kim almak istiyorsa, kim bu işi yapmak ve katkı sunmak istiyorsa herkese kapımız açık. Biz belediyeden Turgutluspor’a kaynak aktaramıyoruz. Profesyonel spor kulüplerine belediyelerin kaynak oluşturma ihtimali yok, hiçbir şansı yok. Dolayısıyla ya gelecekte aday olmak isteyen arkadaşlar gelecekler, kulübü alacaklar ya da iş insanları sahiplenecek reklam gelirleriyle, sponsorluklarla ayakta tutacağız. Turgutluspor, yalnızca Turgutlu Belediye Başkanının sorunu değil hepimizin sorunu. Madem çok seviyoruz, lütfen gelin, hiç ayrı gayrı yapmadan. Kim varsa çağrımdır. Gelsinler el birliğiyle Turgutluspor’u şaha kaldıralım, ayaklandıralım. Buradan açıkça söylüyorum benim gücüm yetmez. Bakın Akhisarspor nerelerdeydi nerelere geldi, Bursaspor ne durumdaydı nerelere geldi, buna benzer Gençlerbirliğispor’undan tutun bir yığın takım maalesef çok zor durumlara düştü. Sürdürülebilir bir durum değil. Dolayısıyla bu işi ya profesyonel arkadaşlar yapacaklar, alt yapısıyla üst yapısıyla beraber organize bir şekilde yapacaklar. İyi bir topçu almaya kalktığınızda 3-4 milyon TL. Bir deplasmana gidiyorsunuz en az 500-600 bin TL masrafı var. Galip geldiğinde, primlerini koyduğunuzda 1 milyon TL. Üçüncü ligdeki bir takımın ligde kalabilmesi için en az 60-70 milyon TL parayı harcaması lazım. Bu paralar, kolay toplanacak paralar değil. Kim varsa gelsin, ben bu işi yaparım, ben işte gönüllüyüm diyen. Ben de destek olacağım, elimden ne geliyorsa o desteği göstereceğim. Yeter ki Turgutluspor hak ettiği yerlerde olsun. Stadımız da açılıyor. Yapı kullanma izin belgesini de kestik. Bir aksilik olmazsa 2-3 hafta içerisinde eksiklikleri tamamlanacak. İki hafta deplasmandayız, ondan sonra Mardin maçı geliyor. Mardin maçında bir açılışla burada oynamayı temenni ediyoruz, bir aksilik olmazsa.” Turgutlu Belediyesi Kasım Ayı Meclis Toplantısı gündemdeki 14 maddenin oylanıp karar bağlanmasının ardından sona erdi.
Bakan Tunç: “Arabuluculuğa önem vermeye devam edeceğiz“
06 Kasım 2024 Çarşamba - 12:00 Bakan Tunç: “Arabuluculuğa önem vermeye devam edeceğiz“ Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “Arabuluculuğa önem vermeye devam edeceğiz. 45 bin arabulucumuz var. Bunların hepsi hukukçu, hepsi özverili şekilde çalışıyorlar“ dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara Dikmen Hakimevi’nde düzenlenen "İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Uygulamalarının Geliştirilmesi" konulu sempozyuma katıldı. Programının açılış konuşmasını yapan Bakan Tunç, Türkiye’nin son 22 yılda her alanda önemli ilerlemeler katettiğini ifade ederek, “Başta ekonomik büyüme anlamında Türkiye her alanda gelişti. Bu gelişme ekonomik büyümenin getirdiği yeni gelişmeler, hukuk alanında da yine arabuluculuk alanında da bir takım ihtiyaçları ortaya çıkardı. Ticaretin gelişmesi ve çeşitli suç tiplerinin ortaya çıkması, tüm bunlar yargı alanında da hukuk uyuşmazlıklarının artmasına neden oldu. Yargının iş yükünü azaltabilmek için planlı bir reformu hayata geçirdik. Yargı reformu strateji belgeleriyle çok önemli mevzuat düzenlemelerini hayata geçirdik. Temel kanunlarımızın tamamını yeniledik. Ceza kanunlarından borçlar kanununa bütün usul kanunlarımızı bu süreç içerisinde yeniledik. Bu yeniliklerin getirdiği adaptasyon anlamında da sorunlar yaşandı ama geçtiğimiz 20 yıllık süre içerisinde azalttık ve yeni ihtiyaçlar doğrultusunda da bu yeni değişiklikleri yeniden revize etme imkanı doğduğunda da planlı bir şekilde yargı reformu ve yargı paketleri vasıtasıyla hem mevzuatlarımızı geliştirdik hem de bu yeni değişen mevzuat doğrultusunda uygulamayı geliştirmenin gayreti içerisinde olduk. Bu reformlardan bir tanesi de arabuluculuk. Arabuluculuk bizim medeniyetimizde var, Ahilik Teşkilatı’ndan bu yana dostane barışçıl çözüm yöntemlerini bizim atalarımız gerçekleştirmiş. Bu anlamda aslında mevzuatımıza, hukuk sistemimize, hukuk uyuşmazlıklarında ya da ceza uyuşmazlıklarında alternatif çözüm yöntemlerinin sisteme dahil edilmesi konusunda geç kaldık. Geç kalmış olmak, bu konuda daha çabuk, daha hızlı davranmamızı gerektirecek çalışmaları da geriye bırakmamızı gerektirmez” dedi. “45 bin arabulucumuz var” Arabuluculuk konusuna büyük önem verdiklerine değinen Tunç, “Arabuluculuğa önem vermeye devam edeceğiz. 45 bin arabulucumuz var. Bunların hepsi hukukçu, hepsi özverili şekilde çalışıyorlar. Kendi aralarında arabuluculuğun geliştirilmesi için eğitim toplantıları gerçekleştiriyorlar. Barolarımız arabuluculuğun geliştirilmesine önem veriyor. Bakanlığımızın başından beri bu konunun daha da geliştirilmesi yönündeki çabaları sürüyor. Arabuluculuğun daha da geliştirilmesi için bizler de hiç durmuyoruz. Şu anda arabulucu olabilmek için 5 yıl kıdeme sahip hukukçu olmak ve eğitim sonunda da sınavı kazanmak gerekiyor. Buna bir ilave daha yapıyoruz, 5 yıl hukukçular sınav kazanarak arabulucu olabilsin ama 20 yıl kıdeme sahip hukukçular da eğitim alarak sınavsız bir şekilde arabulucu olabilsin. Buna yönelik bir kanun taslağını Meclise göndermiştik, komisyondan geçti. Şu anda genel kurulun gündeminde. Yasalaştığında tecrübeli hukukçularımızın 20 yıl gibi önemli tecrübeye sahip hukukçularımızın da eğitim alarak sınavsız bir şekilde bu sistemin içerisine dahil olmalarını sağlamış olacağız” ifadelerini kullandı. Toplantının hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Bakan Tunç, sempozyumu düzenleyen ve katkı sağlayan herkese teşekkür etti. Çok sayıda yargı mensubunun katıldığı program, fotoğraf çekimi ile sona erdi.