KÜLTÜR SANAT - 25 Eylül 2024 Çarşamba 13:45

Osmaniye’de Ahilik Haftası kutlamaları

A
A
A
Osmaniye’de Ahilik Haftası kutlamaları

Osmaniye’de Ahi Evran-ı Veli hazretlerinin anısına düzenlenen Ahilik Haftası, Cumhuriyet Meydanı’nda çeşitli etkinliklerle kutlandı.


Osmaniye Cumhuriyet Meydanı’nda saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından başlayan programda Osmaniye Belediyesi Mehter takımı konser verdi. Yılın Ahisi, 40 yıldır annesinden öğrendiği şalgamcılık mesleğini Osmaniye’de yaşatan Sami Kalı’ya Osmaniye Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Murat Yalçın tarafından kaftan giydirildi. Vali Erdinç Yılmaz tarafından ise plaket ve ödülü takdim edildi. Yılın kalfası Eda Nur Bülbül ve çırak Mahmut Akbulut’a da ödülleri verildi.


Ahilik Haftası’nın bu yıl 37.’sinin kutlandığını söyleyen Osmaniye Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Murat Yalçın, “Ahilik kültürü ve felsefesi toplumsal yaşamın paydası olan insanı esas almıştır. İnsanlar arasındaki ticari ve toplumsal ilişkilerde dürüstlük ve güvenirlik iş ve meslek ahlakına saygı, hak ve hukuka riayet etme, şefkatli, cömert ve güler yüzlü olma ilkelerini esas almıştır. Ahi Evran-ı Veli Ahilik kültürünün Anadolu topraklarında gelişip yaygınlaşmasında birinci derecede rol almış değerli bir Türk büyüğüdür. Ahi her şeyde her ortamda ve her çağda denge ve düzen sağlayandır. Dağıtan değil toparlayan, yıkan değil inşa edendir. Ortaya koyduğu temel ilkelerle toplumda yaşayan herkesi kaynaştıran Ahilik, bütünleştiren ve millet olmanın bilincini tüm topluma yayan bir sistemdir. Milli kültürümüzde çok önemli bir yere sahip olan esnaf ve sanatkârımızın birliğini, kardeşliğini eli açıklığını ve dayanışmasını bu günümüzdeki esnaf ve sanatkârımızda görmekten büyük memnuniyet duyuyorum. Esnaf, sanatkâr Ahi kültürüyle yoğrulmuş çekirdek kadrodur. Ticaret Bakanımız Sayın Ömer Bolat’ın talimatlarıyla mülki amirlerimizle, belediye başkanlarımızla, kooperatif başkanlarımızla el ele gönülden bayramımızı kutluyoruz” diye konuştu.


Ahiliğin ruhunda dürüstlük, üretmek, paylaşmanın olduğunu söyleyen Osmaniye Valisi Erdinç Yılmaz, “Ahilik teşkilatına baktığımızda bütün üstün meziyetlerin, ulvi değerlerin var olduğunu görüyoruz. Dürüstlük var, üretmek var, paylaşmak var, yüksek ahlak var, kardeşlik var, eli açıklık var, liyakat var, ehliyet var. Arayabildiğimizin bütün özelliklerin var olduğunu ve bu değerlerin yaşatıldığını görüyoruz. Bu değerlerin yaşatılmasının toplumun huzurunda, zenginleşmesinde sosyal olarak, ekonomik olarak güçlü olmasında ne kadar etkili olduğunu görüyoruz. O zaman hepimize düşen, ecdadımızdan aldığımız bu değerleri hep birlikte yaşatmak, daha yükseklere taşımaktır. Yükseklere taşımak için de samimiyetle bu ilkeleri anlamak, yorumlamak ve bu ilkeler doğrultusunda hareket edebilmektir” dedi.


Ahilik temalı fotoğraf sergisinin gezilmesinin ardından program, geleneksel Ahi pilavının ikram edilmesiyle son buldu.



Osmaniye’de Ahilik Haftası kutlamaları

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş’ta hükümlü ve yakınları için sosyal market açıldı Muş Cumhuriyet Başsavcılığı ve Türk Kızılay Muş Şube Başkanlığı, kentteki ihtiyaç sahibi hükümlü ve hükümlü yakınlarının temel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla bir sosyal market açtı. Muş Cumhuriyet Başsavcılığı ve Türk Kızılay Muş Şube Başkanlığı işbirliğiyle Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde açılan sosyal markette hükümlüler ve aileleri, kendileri için belirlenen saatte giysi, ayakkabı ve diğer ihtiyaç malzemelerini temin edebilecekler. Denetimli Serbestlik Müdürlüğü binasında düzenlenen törende açılışı yapılan sosyal marketten denetimli serbestlik tedbiri devam eden ve ekonomik durumu iyi olmayan hükümlü aileleri yararlanacak. Sosyal Market’in açılışını yapan Muş Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Kantar, sosyal sorumluluk projesinin ilk adımını attıklarını ifade ederek, “Kızılay’ın desteğiyle Denetimli Serbestlik Müdürlüğü bünyesinde sosyal market açılışı gerçekleştirdik. Sosyal market, denetimli serbestlik tedbiri devam eden ve ekonomik durumu iyi olmayan hükümlülerimizin ailelerinin, özellikle çocuklarının giyim ihtiyacı, okul ihtiyacı, kırtasiye ihtiyacı, defter, kalem, silgi, bu tarz malzeme ihtiyaçlarını karşılayacak bir market olacak. Buradan ihtiyaca göre bu ürünleri karşılayabilecekler. Ayrıca, Koruma Kurulu Toplantımızı yaptık. Bu yıl denetimli serbestlik olarak çok daha aktif projeler yapacağız. Muş’un tarım ve hayvancılık kenti olması sebebiyle bu alan üzerine projeler yürütüyoruz. Özellikle geçen yıldan beri devam eden sürü yetiştiriciliği projemiz bu yıl da devam edecek. Bunun yanında arıcılık çok önem verdiğimiz bir proje. Muş’un coğrafyası, florası, arıcılık için çok uygun. Dolayısıyla arı yetiştiriciliğine yönelik faaliyetlere başlıyoruz" dedi. Kurulan sosyal marketin aile ekonomisine katkı sunacağını söyleyen Kantar, “Cezanın asıl amacı ıslah etmek, topluma karıştırmak, topluma sorunsuz bir şekilde bu arkadaşlarımızın entegrasyonunu sağlamaktır. Dolayısıyla buna yönelik faaliyetleri çok önemsiyoruz. Bu yaptığımız eğitim faaliyetleri ve kurslar, hep bu amaca yönelik. Arkadaşlar bu kursları tamamladıktan sonra kendi işlerini kurup aile ekonomisine katkı sağlayacaklar. Buna inanıyoruz ve buna yönelik faaliyetlerimize de devam ettireceğiz" şeklinde konuştu. Muş Cumhuriyet Başsavcılığı ile Sosyal Market Projesi’nin açılışını yaptıklarını belirten Türk Kızılay Muş Şube Başkanı Faik Aktaş ise "Amacımız hükümlü ve ailelerimizin ihtiyaç sahibi çocuklarının giyim anlamındaki ihtiyaçlarını karşılanmak. Burada sürekli olarak malzeme tedarikini karşılayarak ihtiyaç sahibi ailelerimizin yanında olacağız. Bu anlamda çocuklarımızın eğitim anlamındaki desteklerimizi de sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. Market açılışının ardından Kantar başkanlığında Koruma Kurulu Toplantı yapıldı. Törene, Cumhuriyet Savcısı Gökhan Bakaner, Muş Denetim Serbestlik Müdürü Bülent Uğraş, Muş E-Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Ferhat Tuncay ve kurum amirleri katıldı.
Konya Beyşehir’de çerezlik kabak çekirdeği üretimi Konya’nın Beyşehir ilçesine bağlı Esence Mahallesi yürütülen çalışmalarla son dönemde ilçenin çerezlik kabak çekirdeği üretim merkezi haline geldi. Beyşehir Tarım ve Orman Müdürü Hüseyin Özver beraberindeki ziraat mühendisleri ile birlikte Esence Mahallesi’nde çerezlik kabak çekirdeği hasadı gerçekleştiren üreticilerle bir araya geldi. Özver, hasadı yapılan kabak çekirdeğinin güneş ışığında kurutulması işlemlerinin yapıldığı alanları da gezerek çiftçilere yürüttükleri mesailerinde kolaylıklar diledi. Özver, bu yıl yaklaşık 2 bin 200 dekarlık alanda kabak ekimi yapan çiftçilere üretimdeki özverili çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Bölgede yıllık 250-300 ton kabak çekirdeği üretildiğine dikkati çeken Özver, Esence Mahallesi’nin son yıllarda bu alanda ilçenin önemli bir üretim merkezi haline geldiğini vurguladı. Özver, kabak çekirdeği yetiştiriciliğinin sulama imkanlarının sınırlı olduğu yerler için ekonomik ve avantajlı bir ürün olduğunun altını çizdi. Özver, “Tohum ekiminden hasadına ve tohum işlemesine kadar olan her aşamada da tarım teknolojileri kullanılabilmektedir. Çekirdek ayıklama işlemi ister makine ile ister elde ayıklama ile yapılabilir. Çıkarılan çekirdekler uygun alanlara serilerek güneş ışığında doğal olarak kurutulur. Kuru şartlarda 75-80 kilogramdan başlayan verim düzeyi, sulu şartlarda ise dekara 100-150 kiloya kadar çıkabilmektedir” şeklinde konuştu.
Gaziantep GSOMEM’de güneş enerjisi ve enerji depolama semineri gerçekleştirildi Gaziantep Sanayi Odası (GSO) ile Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED) iş birliğinde, güneş enerjisi ve enerji depolama yatırımlarının öneminin anlatıldığı Güneş Enerjisi ve Enerji Depolama Semineri gerçekleştirildi. Seminere GSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Başar Küçükparmak, GSO Yönetim Kurulu Üyesi ve GSOMEM Yönetim Kurulu Başkanı Ali Can Koçak, GSO Genel Sekreteri Yusuf İzzettin İymen, GENSED Genel Sekreteri ve Kurucu Üyesi Hakan Erkan ile kurum ve firmaların temsilcileri katıldı. Toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren GSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Başar Küçükparmak, ‘’Sanayiciler olarak üretim maliyetlerimizde en önemli girdi kaleminde elektrik fiyatları ilk sırada geliyor. Bu noktada, yenilenebilir enerji kaynakları, doğamızın korunması, yeşil üretime geçiş ve enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasında en önemli yatırım alanı olarak öne çıkmaktadır. Ülkemiz özellikle güneş enerji sistemleri (GES) ve rüzgar türbinleri açısından uygun bir coğrafyaya sahiptir’’ dedi. Gaziantep’in yılda 2.978 saat güneşlenme süresi ile GES yatırımları için önemli merkez konumunda olduğunu ve YEK sistemlerinin yaygınlaşmasının verimlilikle birlikte rekabet gücünü de artıracağının altını çizdi. Gaziantep Yetkinlik ve Dijital Dönüşüm Merkezi’nin (Model Fabrika) çatısına güneş enerji panelleri kurarak GSOMEM ve Gaziantep Model Fabrika’da kullanılan elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından temin edildiğini söyleyen Küçükparmak, “Sürdürülebilir sanayi ve üretimlerimizde katma değeri artırmak için ülkemizin en büyük model fabrikası olan Gaziantep Model Fabrika’da bu sürecin en önemli sacayakları olan yalın üretim, verimlilik ve dijital dönüşüm konularında uygulamalı eğitim veriyor ve mentörlük yapıyoruz’’ şeklinde konuştu. Enerjinin depolanmasının da enerji güvenliği için tüm dünyanın üzerinde çalıştığı en önemli konulardan birisi olduğunu kaydeden Küçükparmak, “Güneş panelleri tarafından üretilen elektriği ihtiyaç duyduğumuz ileriki bir zamanda kullanmak üzere depolamak; yeşil dönüşüm, çevreye duyarlılık ve yaşanabilecek enerji kesintilerinde stratejik anlamda kritik önem taşıyor. Bugün burada güneş enerjisi ve enerji depolama uygulamaları, mevzuat, sınırda karbon düzenlemesi ve finansman konularında çok değerli bilgiler vererek bizlere önemli katkılar sunacak olan başta GENSED Genel Sekreteri ve Kurucu Üyesi Hakan Erkan olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum’’ diye konuştu. GENSED olarak 25’inci etkinliklerini Gaziantep’te gerçekleştirmekten mutluluk duyduklarını dile getiren GENSED Genel Sekreteri ve Kurucu Üyesi Hakan Erkanda konuşmasında, “Sağlıklı ve güvenilir bir güneş enerji sektörü oluşturmak için çalışıyoruz. Ülke olarak GES’lerden şuanda18,5 GW enerji üretimi kapasitesine ulaşılırken,2035 için 53 GW elektrik üretim hedefi var. Bu hedefe ulaşmak için her sene yaklaşık 3,5 GW kurulum yapmamız gerekiyor. 2026 itibarıyla sınırda karbon düzenlemesi sonrası firmaların karbon salımını düşürerek ek vergi ve maliyetlerle karşılaşmaması adına GES sistemleri büyük önem taşımaktadır. Bu anlamda dernek olarak gerçekleştirdiğimiz projeler, kurum ve kuruluşlarla gerçekleştirdiğimiz işbirlikleri ile elimizden gelen çabayı gösteriyoruz’’ ifadelerini kullandı. Açılış konuşmalarının ardından firma temsilcileri tarafından yapılan sunumlarda, GES konusunda yürütülen çalışmalar anlatılarak ve güncel gelişmeler hakkında bilgilendirmelerde bulunuldu. Toplantı soru-cevap kısmının ardından sona erdi.
Bursa Gemlik’te derin deniz deşarj kapasite artırımına 5 bin imza toplandı Bursa Kent Konseyi, Gemlik Kent Konseyi ve DOĞADER, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bursa İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması yaptı. Gemlik Körfezi ve Marmara Denizi’ne ciddi hasar verecek derin deniz deşarj kapasite artırımına tepki gösteren STK’lar, karardan geri dönülmesi için toplanan 5 bin imzayı dilekçe ile birlikte il müdürlüğüne teslim etti. Gemlik Kent Konseyi öncülüğünde Bursa Kent Konseyi ve DOĞADER, Gemlik Körfezi’nde faaliyet gösteren Marmara Kimya Sanayi’nin derin deniz deşarj kapasite artışına tepki göstermek maksadıyla Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bursa İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Yüzde 350’lik kapasite artışına giden MKS’nin Gemlik Körfezi ve Marmara Denizi’ne geri dönülmez kalıcı hasar vereceğini açıklayan sivil toplum kuruluşları, en kısa sürede karardan dönülmesi gerektiğini vurguladı. Basın açıklama sonrası sivil toplum kuruluşları Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bursa İl Müdürlüğü’ne çıkarak karara itiraz eden Gemlik halkının topladığı 5 bin imza ve dilekçeleri teslim etti. Gemlik Körfezi’ndeki su sıcaklığı 2 derece artacak MKS’nin yapmak istediği yatırımla Gemlik Körfezi’ndeki suyun 2 derece daha ısınacağını belirten DOĞADER Başkanı Murat Demir, “Marmara Denizi ve Gemlik Körfezi’ni kirletecek Marmara Kimya Sanayi’nin yapacağı faaliyete karşı Gemlik Kent Konseyi öncülüğünde Gemlik halkının binlerce imzasını dilekçemizle Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne teslim edeceğiz. Teslim edeceğiz ki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü doğamızı, denizimizi, balığımızı zehirleyecek olan bu faaliyete izin vermesin. Zaten iklim krizi nedeniyle bu yıl ölçülen deniz suyu sıcaklıkları 30 derecenin üzerine çıktı. Bu yapılan faaliyetle Marmara Kimya Sanayi denizden tonlarca suyu çekecek, kimyasalla karıştıracak ve ısıtarak Gemlik Körfezi’ne verecek. Gemlik Körfezi bu faaliyetle 2 dereceye kadar daha fazla ısınacak. Zaten Marmara Denizi’nin Marmara Bölgesi’nin fosseptik çukuruna döndüğü bir dönemde, ülke sanayisinin yüzde 65’inin burada olduğu bir dönemde Marmara Denizi müsilaj başta olmak üzere kendi kirliliğini, can çekiştiğini her fırsatta bize ifade ederken karar vericiler derhal acil eylem planları yapıp Marmara Denizi’ni kurtaracak çalışmalar yapması gerekirken bir faaliyete daha izin vermek istiyorlar. Buradan Gemlikliler ve Bursalılar olarak diyoruz ki bizler buna müsaade etmeyeceğiz. Bu faaliyete izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu. Günde 200 bin konutun suyunu ısıtacak Yapılacak kapasite artışının canlı ekosistemine geri dönülmez hasar vereceğini kaydeden Gemlik Kent Konseyi Başkanı Sedat Akkuş, “Gemlik halkının vicdanını temsil eden 5 bin imzayı Çevre ve Şehircilik Bursa İl Müdürlüğüne teslim etmek için buradayız. 2020 yılından günümüze MKS firmasının günümüze Gemlik Körfezi’ne yapmak istediklerini özetleyecek olursak, derin deniz deşarjı ile saatte 5 bin 300 metreküp suyu yani 1 günde 200 bin konutun kullanımına eşdeğer suyu denizden 10 - 15 derece arasında alarak tesisinde soğutma işlemlerinde kullandıktan sonra Gemlik Körfezi’ne 25 derecede geri bırakacaktır. Bu işlem canlı ekosistemini geri dönüşü olmayan hasarlara yol açacaktır. 3 yıl önce çabuk unutulan 2021 yılı şubat ayında Marmara Denizi’ni etkisi altına alan müsilajı da tetikleyecektir. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, müsilaja neden olan 3 maddeyi sayarken birincisi suyun ısınması, ikincisi suyun kirlenmesi, üçüncüsü suyun buharlaşması ifadelerini kullanmıştı. Bugün MKS’nin yapmak istediği tüm yatırımlar bu 3 sorunu da tetikler vaziyette. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi MKS’nin yüzde 350’lik kapasite artışı ve buna ÇET raporuna gerek yoktur kararı verilmesiyle karşı karşıyayız. 0.25 derecede buzulların eridiği, iklimsel krizlerin gündeme geldiği dünyada 2 derece deniz suyu ısınmasının nelere yol açacağını biliyoruz. Bizler Gemlik’in havasına, suyuna, toprağına, dünyaca ünlü zeytinine kalıcı hasarlar verecek bu tesisisin kapasite artışının karşısındayız” şeklinde konuştu.