EĞİTİM - 23 Aralık 2025 Salı 15:55

Trafik kazasında hayatını kaybeden öğrencinin adı okulundaki kütüphanede yaşatılacak

A
A
A
Trafik kazasında hayatını kaybeden öğrencinin adı okulundaki kütüphanede yaşatılacak

Kastamonu’da yolun karşısına geçmek isterken otomobilin çarpması neticesinde hayatını kaybeden lise öğrencinin adı, doğum gününde okulunda açılan kütüphanede yaşatılacak.


Kastamonu il merkezi Saraçlar Mahallesi Ankara Caddesi’nde 20 Ağustos’ta meydana gelen kazada, yolun karşısına geçmek isterken otomobilin çarptığı 16 yaşındaki Yağmur Pehlivanlı hayatını kaybetmişti. Ailesini ve arkadaşlarını vefatıyla yasa boğan Yağmur Pehlivanlı için eğitim gördüğü Abdurrahmanpaşa Lisesi’nde kütüphane oluşturuldu. Okul idaresi, öğretmenler, Pehlivanlı’nın ailesi ve öğrenciler tarafından hazırlanan kütüphane, Yağmur Pehlivanlı’nın doğum gününde açıldı. Bin 700’den fazla kitap toplanarak hazırlanan kütüphane, Pehlivanlı’nın ailesi, okul arkadaşları, okul idaresi ile öğretmenlerin katılımıyla açıldı.


Açılışta konuşan Abdurrahmanpaşa Lisesi Okul Müdürü Hüseyin Mısırlıoğlu, "Okul deyince aklımıza hep dersler, sınıf geliyor, fizik, kimya, biyoloji, matematik geliyor ama bu yaşanan elim olay vesilesiyle öğrendik ki okul aslında kocaman bir aile demekmiş. Mutlulukların, sevinçlerin, gözyaşlarının yaşandığı kocaman bir aile demekmiş. Yağmur da bizim için öyleydi. İlk geldiği günü hatırlıyorum. Babası Alp beyle birlikte gelmişlerdi. Çok da güzel bir öğrenciydi. Arkadaşları tarafından sevilen, derslerinde başarılı, sporla uğraşan, hayvanları ve insanları seven bir öğrenciydi. Bugün burada böyle bir kütüphanenin açılışını yapıyor olmak bir taraftan hüzün verici bir taraftan da gurur verici. Ben buradan ailesine teşekkür etmek istiyorum" dedi.


Kızının çok merhametli olduğunu ifade eden Alp Pehlivanlı ise Yağmur için böyle bir kütüphane oluşturulmasının kendisini gururlandırdığını ifade etti.



140 yıldır eğitim veren bir okulda kızı Yağmur’un adının yaşatılacak olmasından ötürü büyük gurur duyduğunu dile getiren anne Esin Pehlivanlı da, "Yağmur, gerçekten çok merhametli bir çocuktu. Özellikle hayvanlara ve babasına, deprem bölgesine gitmesini söyledi. Babasını da deprem bölgesine gönderdi. Yağmur’un odasının hiçbir eşyası değişmedi. Bırakıp gittiği günkü gibi kaldı. Sadece deprem bölgesine destek olduğu için gelen plaketi yavrumun plaketi olduğu için o eklendi" şeklinde konuştu.


Yağmur Pehlivanlı’nın sıra arkadaşı Elifsu Dincar ise, "Onunla çok fazla vakit geçirdim. O zaman aramızdaki samimiyet çok doğal ve içtendi. Şu anki o samimiyet bulamıyorum. Onu çok özlüyorum ve onu çok seviyorum. O his bir daha geri gelir mi bilmiyorum ama bazı bağlar bitmiyor yani benim Yağmur ile aramda olan hiçbir bağ bitmedi" ifadelerini kullandı.


Programa katılanlar gözyaşlarına hakim olamadı. Programın ardından Pehlivanlı’nın Daday ilçesi Sarıçam köyündeki mezarı ziyaret edildi.



Trafik kazasında hayatını kaybeden öğrencinin adı okulundaki kütüphanede yaşatılacak

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Esenler Belediyesi’nin düzenlediği ’6. Esenler Film Festivali’ ödülleri sahiplerini buldu Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 6.’sı düzenlenen ’Esenler Film Festivali’nde "Kısa Film Yarışması" ve "Kısa Film Yapım Desteği" ödülleri sahiplerini buldu. Esenler Belediyesi tarafından düzenlenen 6. Esenler Film Festivali, kapanış ve ödül törenine ev sahipliği yaptı. "Dijital Hayat" temasıyla sinemaseverlere unutulmaz bir deneyim yaşatan festivalde, "Kısa Film Yarışması" ve ‘Kısa Film Yapım Desteği’ ödülleri sahiplerine verildi. Beyoğlu’ndaki bir sinemada gerçekleşen festivale, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Yönetmen Senarist ve Yapımcı Reis Çelik, Görüntü Yönetmeni Cevahir Şahin, Yazar Cihan Aktaş, Oyuncu Hakan Karsak, Oyuncu Nursel Köse ve sanatseverler katıldı. Açılış konuşmalarının ardından kürsüye salondakilere seslenen Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, "İnsanı diğer canlardan ayıran temel özellik adalet anlayışı, doğruyla yanlışı birbirinden ayırt etme yeteneğidir. İşte insan yanlışla doğruyu birbirinden ayırt etme yeteneğine sahip olduğu için akım sahiptir. Akıl sahibi olduğu için de nefes aldığı günden itibar yaşadığı her bir hayatın hikâyesinde sorumluluklar taşır. Bu sorumlulukları taşırken bazınız duygularımızla hareket ederiz. Bazılarımız akıllarımızla hareket ederiz. Bazılarımız inançlarımızla, değerlerimizle hareket ederiz. Ama hepimizin dayandığı ve baktığı bir yer vardır. Hepimiz bir şehir arayışındayız. İyiyi aramak isteriz. Güzele ulaşmak isteriz. Doğruya ulaşmak isteriz. Hakikate ulaşmak isteriz. Hepimiz hep iyi ve güzelin yanında yer alarak kendimizi orada bir yer biçeriz. Bunu bazen iş ortamında ararız. Bazen beyaz perdede ararız. Bazen okulda ararız, bazen makalede ararız, bazen resim yaparken ararız. Ama kendimizi resim yaparken de en iyinin güzeli yanında isteriz. Makale yazarken de kendimizi iyi bir güzelin yanında yazarız. Beyaz perdede sinemayı izlerken de kendimizi iyi ve güzel olanın yanında buluruz" dedi. Göksu’nun konuşmalarının ardından festivale katılan yarışmacıların ödülleri takdim edildi.
Ankara HAK-İŞ: "Mevcut asgari ücret tespit komisyonundan sağlıklı bir ücret çıkmaz" HAK-İŞ Konfederasyonu Yönetim Kurulundan, asgari ücretin açıklanmasının ardından yapılan açıklamada, "Mevcut asgari ücret tespit komisyonundan sağlıklı bir ücret çıkmaz" dedi. HAK-İŞ Konfederasyonu Yönetim Kurulundan yapılan açıklamada, "HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısından çalışanları memnun edecek ve toplumu rahatlatacak sağlıklı bir asgari ücret çıkarılmayacağını her platformda dile getirdik. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun mevcut yapısı, 1970’li yılların koşullarına göre şekillenmiş, çağın gerisinde kalmış ve çoğulcu temsilden uzak bir yapıdır. Milyonlarca emekçiyi ilgilendiren ve bu yönüyle Türkiye’nin en büyük toplu iş sözleşmesi olarak değerlendirilebilecek asgari ücretin, çok daha güçlü, kapsayıcı ve temsil kabiliyeti yüksek bir komisyon yapısı içerisinde belirlenmesi gerektiğine inanıyoruz. Komisyonun; konfederasyonların temsil gücünü yansıtan, sosyal diyalogu esas alan ve toplumsal uzlaşıyı önceleyen bir yapıya kavuşturulması, sürecin sağlıklı işlemesi açısından zorunludur" ifadelerine yer verildi. Asgari ücretin Türkiye’de çalışanların yaklaşık yarısının geçim ücreti olduğuna değinilerek, "Asgari ücret, ülkemizde artık yalnızca ‘asgari’ bir ücret değil; çalışanların yaklaşık yarısının geçim ücreti haline gelmiştir. HAK-İŞ olarak asgari ücretin; bir kişiyi değil, dört kişilik bir ailenin insanca yaşam koşullarını esas alması gerektiğini savunuyoruz. Gıda, kira, ulaşım, enerji ve eğitim gibi zorunlu harcamaların merkeze alındığı, gerçekçi ve kapsayıcı kriterlere dayanan bir yaklaşım ile daha güçlü, daha gerçekçi ve daha adil kriterlere ihtiyaç olduğu açıktır. Öte yandan, asgari ücrete endeksli olarak kamuda yer alan çok sayıda düzenleme, ücret artışlarını baskılayan bir mekanizma haline gelmiştir. Mevcut bağlantılar ortadan kaldırılmadan, asgari ücretin özgür, gerçekçi ve çalışanların ihtiyaçlarını karşılayacak bir düzeyde belirlenmesi mümkün değildir. Asgari ücret, emeğin yaşam standardını koruyan temel bir güvence olarak ele alınmalıdır" denildi. Komisyonun yapısının yeniden ele alınması beklentisine dikkat çekilen açıklamada, "HAK-İŞ Konfederasyonu olarak beklentimiz; Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısının demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anlayışla yeniden ele alınmasıdır. Asgari ücreti belirleme yetkisinin, dünyadaki örneklerde olduğu gibi işçi ve işveren temsilcilerinde olduğu, objektif ve güvenilir verilerle çalışan bağımsız bir mekanizmanın oluşturulması talebimizi yineliyoruz. Ancak bu şekilde hem çalışanların beklentilerini karşılayan hem de toplumsal huzuru güçlendiren bir asgari ücret politikasının hayata geçirilmesi mümkün olacaktır. 2026 yılı için belirlenen asgari ücretin emek camiamıza, çalışma hayatımıza ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ediyoruz" ifadeleri kullanıldı.